Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Cumhuriyet
Sahibi: Cumhuriyet Matbaacılık ve Gazetecüik Turk Anonim
Şirketi adına Berin Nadi • Mutahhas Üye: Eminc Ljakhgil
# Genel Yayın Müduru: Hasan CemıJ, Yazı Işieri Müduru: Ok»y
Göoendn • Haber Merkezı Müduru: Yılçın Bayer, Sayfa
Düzeni Yönetmem: Ali Aor % Temsüciier. ANKARA: Ahmet
Tan, İZMİR: Hikmel Çrtinkaym, ADANA: Çetin Yigeno£Iu
Iç Politika: Cdal Başlasfiç, Istanbul Haberlen: Şeaay Kalkan, Ekonomı: Menl Taratr, Dış Haberlcr
Ergın Balcı, Iş-Sendıka: Şakran Ketenci, Kültür: Cdal Üstcr, Eğmm. Geaay Şajlan, Yurt Haberlen.
Necdfl Dogan, Spor Danışmanı Abdulkıdir Yucelman, Dm Yazılar. b m n Çalışkan, Araştırma
Şahin Mpay, Duzeltme. Abdvllah Vtzıa 0 Koordmator 4knwl Konılssn 0 Malı Işler: Erol Erkut
% Muhasebe: Botent Yfener £ Buıçc-Planlama: Scvgl Osmanbejeofclu 9 RekJam. Aj*» Tonın 0 Idare-
Hascyin Görer 0 l$leune. önder Çcük # Bilgi-Islem: Nail laal 0 Personel. Sevgi Boslancıoflu
Yayın Kurulu Başkan: Dhas
Selçuk, Oklay Akbal.
YalçiB Bayer, Hasan Cemal,
Hikmet Çeliıkaya, Okay
GöiHnsin, l Jnr Mıaca,
Ali SirnKn, Akmel Taı
Basan ve Yayan Cumhunyet Matbaaalık w Gazetecüik TJ^Ş. Türkocajı Cad.
39/41 Cağaloglu Î4334 Ist. PK: 246 - lsıanbul. Tel: 512 05 05 (20 hat), TUet:
22246, Fax (1) 526 60 72 9 Bürolar. Aakaıa: Zıya Gökalp Blv. tnkılap S. No:
19/4, Tel: 133 11 41-47, Telex: 42344, Fax: (4) 133 05 65 * tnnir H. Zıya Blv.
1352 S 2/3, Tti: 13 12 30, Telet: 52359, Fax: (51) 19 53 60 # Adana: Inflnü Cad.
119 S. No. 1 Kat 1, Tel: 19 37 52 (4 hat), Telra: 62155, Fax: (71) 19 25 78
TAKVtM: 21 EYLÜL 1991 Imsak: 5.17 Güneş: 6.43 öğle: 13.02 Ikindi: 16.28 Akşam: 19.11 Yatsı: 20.32
Çevre Sempozyumu
Akarcalı:
Çevreyi
îleri
ülkeler
mahvetti
ANTALYA (Cumhuriyet
Bürosu) — Milletlerarası Tica-
ret Odası'nın (ICC) Antalya-
da düzenlediği "Gelişmekte
olan ülkeler
v
e çevre sorunla-
n" sempozyumunda konuşan
TUriznı Bakanı Bülent Akarca-
lı, "Sanayileşmiş ülkeler, geüş-
mekte olan olketere akıl ögret-
meden önce kendilerinin kai-
kınırken çevreyi hiçe sayıp na-
sd manvettiklerİDe baksınlar ve
bagün buDon bedelini ödeyen
ülketere yarduna olsuniar" de-
di. Türkiye için "gelişmekte
olan iilke" terimini de kabul
etmeyen Türizm Bakanı "geç
sanayileşen" Türkiye'nin çevre
büincini, dünyadaki birçok ül-
keden daha erken yakaladığı-
nı ve bunun turizmin geleceği
açısından büyük bir şans oldu-
ğunu söyledi.
Akarcalı, çevreyi yalnızca
kirletmemeye çahşmanın yet-
meyeceğiııi, betonlaşma ile ya-
ratılan "estetik kirlenme"ııin
de kesinlikle önlenmesi gerek-
tiğini söyledi.
Turizm Bakanı, bakanhğın
ilk işi olarak Akdeniz ve Ege
kıyılarının tümünde altyapı
projelerini içeren 3 milyar do-
larlık bir yatırımı Dünya Ban-
kası desteği ile gerçekleştirme-
ye başlayacaklannı kaydetti.
Toplantıda konuşan ICC
Türkiye Milli Komitesi Başka-
nı ve TOBB'nin yeni Baskanı
Rona Yırcalı da "Refahı kova-
larken dar göriişlü davranma-
nın sonucu olarak ortaya çıkan
çevre sonınlannın ulusal sınır-
lan çoktan aşügım" söyledi.
Yırcalı, "Çevrenin tahribi, enf-
lasyonu körüklediği gibi işsiz-
liğin artmasıaa ve yaşam stan-
dardının düşmesine yol aç-
maktadır" dedi.
ICC Başkanı Jose Connors
da uluslararası iş dünyasının
sözcülüğünü yapan, hükümet-
ler üstü kuruluşunun, çevre so-
runlarına 1974'ten beri ilgi
gösterdiğini ve son yıllarda
özel çevre bürosu kurarak sa-
nayi çevrelerinin bu konuya
daha ciddi yaklaşmasına kat-
kıda bulunduklannı belirtti.
ICC'nin Antalya Çevre
Sempozyumu, uluslararası iş
çevrelerinin 1992'de Brezilya-
da 35 bin kişinin katıhmı ile
yapılacak olan ilk büyük Dün-
ya Çevre Konferansı'na "ha-
zırlık" çalışmalarından biri
olarak değerlendiriliyor.
Çevre
sorunlanna
karşı 6 öneri
ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) — Çevre Bakanlığı
1
nın örgütlerune modeli soru-
nuna, Çevre Şûrası komisyon-
larında da bir açıkhk getirile-
medi, çevre sorunlanna karşı
öneriler gündeme getirildi.
özel ve kamu kuruluşlan
temsilcileri ile uzman ve çevre-
cilerden oluşan komisyonlarda
uzerinde durulan öneriler şoy-
]e
-
'— Çevre poütikalan: Ulusal
düzeyde, öncelikleri ve temel
stratejileri belirlemek amacıy-
la, devlet, yerel yönetimler, bi-
lim ve meslek kuruluşlan, gö-
nüllü örgütler ve vatandaşlann
işbirliği ile 'Ulusal Çevre Yö-
netim Planı' hazırlanmaüdır.
— Çevre kirlenmesi ve ona-
ncı, önleyici poütikalan Çev-
re politikası, panilerüstü bir
politika olmalı, tehlikeli ve za-
rarb atıklann kontrolü için aci-
len bir yasa çıkanlmalı, Univer-
sitelerin de yardımlanyla 'Ulke
kirlilik envanteri' çıkanlmalı-
dır.
— Çevre mevzuaü ve kıı-
mmsal yapı: özel ihtisas ko-
misyonu kurularak çevre mev-
zuatı yeniden gözden geçiril-
meli, idari yargıda çe\Te konu-
sunda dava açma hakkı daha
genişletilerek, sadece doğru-
dan menfaati zedelenen kişile-
rin değil, diğer kişi ve sivil lop-
lum örgütlerüıin de dava açma
hakkı tanuunahdır.
— Çevre eğitimi, büinçlen-
mesi ve katılım: Çevre politi-
ka ve stratejilerine paralel ola-
rak, okul öncesi dönemden
üniversite eğhimine kadar sis-
temli ve koordinasyonlu bir
çevre eğitimi uygulanmahdır.
— Çevre düzeni planı: Ulu-
sal çevre stratejisi hazırlanarak
bu kapsamda da çevrenin ko-
nınması, dengeli kuUanılması
ve geliştirilmesi için bir eylem
planı hazırlanmalıdır.
— Sektörel çevre sornnlan:
Ülkesel Tıziki plan hazırlanın-
caya kadar 6. Beş Yılhk Kal-
kınma Planı hedeflerindeki tu-
rizm politikalannın yeniden
gözden geçirilmesi, yatak ka-
pasitesi arttınmının donduru-
İarak mevcut tesislerin iyileşti-
rilmesi gerekmektedir.
Hikmet Şimşekyönetiminde Ahmed Adnan Saygun'un YunusEmre Omtoryosu*seslendirildi
Yıınus, Papa'nın Sarayı'ndaydıYunus Emre'nin
doğumunun 750. yılı
dolayısıylaUNESCO
tarafından ilan edilen
Uluslararası Yunus
Emre Yılı kapsamında
düzenlenen konser,
çeşitli dillerde yayın
yapan, 800 milyon gibi
büyük bir Katolik
dinleyici kitlesine sahip
olan radyolardan
yayımlandı. Konser
TRT'de de gösterilecek.
HÜSRAN YAŞAR ~
"Yunus Emre, yaradıhşının
içinde Tann'nın sevgi dolu var-
uginın bilindyle doluydu. O bu-
tün insanlann evrensel kardeş-
Ugini ve insanın bayatım Tann'-
yı yücellen bir ilahiye dönüştür-
mede aşkın gücünü terennüm
etmiştir... Bu temalar önemini
gnnömüzde de asla yitirmcmiş-
tir... Bu yüzden Yunus Emre
Oratoryosu derin bir buluşma,
karşılıklı anlayış ve dostluk anı
olmostur. Oratoryonun icrası-
nın esinledigi düşünce ve duygu-
lar daba iyi bir dün>a için dün-
yamızın sakinleri arasuıda banşı
saflayıcı çalışmalarımızda bi-
rimk birlikte olsun. Yüce Tan-
n sizi kutsasın ve ihsanını eksik
etmesin... "
Devlet sanatçısı Hikmet Şim-
şek yönetimindeki Ankara Dev-
let Opera ve Balesi Orkestra ve
Korosu 4 eylülde Papalık Yaz-
lık Sarayı Castel Gandolfo'da
Ahmed Adnan Saygun'ın "Yu-
nus Emre Oratoryosu"nu ses-
lendirmeden önce Papa II. Je-
an Paul'dü bu sözleri söyleyen.
YıUar önce Mehmet Ali Ag-
ca'nın kurşunlanndan kıl payı
kurtulup ölümün eşiğinden dö-
nen Papa II. Jean Paul, konser
bitiminde de umulmadık bir bi-
çimde yerinden kalkıp orkestra-
nın önüne gelerek duygulanm
şöyle dile getirecekti:
"Bu akşam yalnızca müzik-
ten etkilenmekie kalmadım, ay-
nı zamanda Yunus Emre'nin
derin dinsel şiirinden de çok
duygulandım. Bence dünyada-
ki bütün kültür ve dinlerde mis-
tikler aynı ana temalar üzerin-
HİKMKT ŞİMştK YÖNETTt - Hikmet Şimşek'in (solda) yönettiği Ankara Devlet Opera ve Ba-
lesi ve Orkestra ve Korosu, Papalık Yazlık Sarayı'nda Yunus Emre Oratoryosunu seslendirdi.
de durmaktadır: Tann'nın var-
lıgı ve yakınlığı, Tann"nın bü-
tün halklar arasında var olma-
sını istedigi evrensel sevgi, insa-
nın Tann'va ihtiyacı, Tann'nın
ölüm gerçegini bir umut olgusu-
na çeviren gücü! Bu yüzden bü-
tün inançlardaki inananlar ara-
sında doğal bir diyalog vardır.
Bu akşamki muziginiz bize bü-
yük bir armagan, bem Hırisli-
yanlar hem Müslümanlar için
Tann'ya yaklaşmamızda pav-
laştıgımız noktalan anımsatma
fırsatı babşeden bir an olmuş-
tur."
Papalık Yazlık Sarayı'ndaki
konseri yöneten Hikmet Şimşek
için bu sözler çok anlamlı.
"Çünkü" diyor Şimşek, "Bu
sözler benim bugüne kadar Yu-
nus Emre araahgıyla vermek is-
tediğim mesajlann toplamı."
Şef Hikmet Şimşek'e göre 1991
Yunus Emre Sevgi Yılı'nın odak
noktasuıı Saygun'un bu orator-
yosu oluşturuyor:
"Yunus Emre Oratorjosu-
nu gecen ocak ayında Ayasof-
yada seslendirdik. Vatikan'da
ise kısa bir süre önce Hazreti
İsa'nın tapınagında. Bu orator-
voyu seneye de Türkiye'ye ge-
lişlerinin 500. yüını kutlayacak
Yahudilere kendi mekânlannda
seslendirerek hem bütün dinle-
ri insan ve Tann sevgisi çevre-
sinde birleştirmek düşüncesin-
deki Yunus'un hem de onunla
aynı düşünceyi paylaşan rah-
metli hocam Ahmed Adnan
Saygun'un vasiyetlerini yerine
getirmiş, kendi amacımı da ger-
çekleştirmiş olacagım."
Yunus Emre'nin doğumunun
750. yıh dolayısıyla UNESCO
tarafından ilan edilen Uluslara-
rası Yunus Emre Yılı kapsamın-
da düzenlenen konser, çeşitli
dillerde yayın yapan, 800 mil-
yon gibi büyük bir Katolik din-
leyici kitlesine sahip olan radyo-
lardan da yayımlandı. Montaj
çalışmaları biter bitmez konser
TRT televizyonundan da ya-
yımlanacak.
Konser, İtalyan
basınında
Dışisleri Bakanlığı Kültür Da-
iresi'nin girişimi ve Kültür Ba-
kanhğı, Vatikan yetkilileri ve
Vatikan Büyükelçiliği'mizin or-
tak katkılanyla Papa II. Jean
Paul'ün huzurunda gerçekleşti-
rilen konser ttalyan basınında
da yer aldı. "D Tempo" gaze-
tesi konser haberini "Castel
Gandolfo'da Papa'mn Huzu-
runda Türk Muziği Üzerine
Dinsel Bir Panltı" başbğıyla ve-
rirken müzisyenlerden de öv-
güyle söz etti.
Ne var ki Vatikan Konseri
oratoryonun Avrupa'daki şim-
dilik son durağı ol&ı. Devlet
Opera ve Balesi Genel Müdürü
Erol Gömürgen ile Hikmet Şim-
şek'in 23 ayük ortak bir çahş-
madan sonra oluşturduklan
1991 tunıesinin Vatikan'ı izleye-
cek konserleri Kültür Bakanlı-
ğı'nca iptal edildi. Gerekçe:
"Konserlerin eylül ayına rastla-
ması, eyliilün tatilden dönüş ve
okulların açıhş dönemi olması,
dolayısıyla konserleri kimsenin
izlemeyecegi..." Bu karara çok
üzüldüğünü belirten Hikmet
Şimşek, çok önemli bir tanıtım
fırsatının kaçırıldığmı vurgula-
madan edemiyor.
Yunus Emre
Oxfond'da da
aruldı
EDtP EMİL ÖYMEN
LONDRA — Ortaçağdan
günümüze hâlâ ses getiren Yu-
nus Emre ile ortaçağdan be-
ri en etkin yuksek öğrenim ku-
nımlanndan Oxford, buluştu:
Bu yılın, Birleşmiş Milletler'-
in eğitim, bilim ve kültür ko-
lu UNESCO tarafından 'Yu-
nus Emre Sevgi Yılı " ilan edil-
mesi sayesinde. Buluşmaya,
Eskişehir Anadolu Üniversite-
si Halkbilim Araştırmalan
Merkezi Folklor Ekibi, lngiliz
ve Türk sosyalbilim adamlan
da katıldı.
Oxford Üniversitesi'nin Or-
ta ve Yakındoğu uzmanlık ve
araştırma merkezi olan "St.
Antony'z College"de odakla-
nan "Yunus Emre Etkinlikle-
ri"nde Ingikere'nin tanınmış
Türkoloğu Profesör Geoffrey
Lewis, kalabalık bir akademis-
yen ve amatör tarih merakh-
ları ile Turkiye ve Turk sana-
tıyla Ugilenenlere Yunus'tan
yaptığı çevirileri okudu ve şii-
rinin özelliklerinı anlattı.
Istanbul Mimar Sinan Uni-
versitesi profesörlerinden Ce-
vat Çapan ise Yunus Emre'-
yi konu edinen bir film çevril-
mesi gereği uzerinde durdu.
Yunus Emre'yi Oxford ken-
tine, istasyonundan itibaren
afişlerle taşıyan Anadolu Üni-
versitesi folklor ekibi ise iki
ayn gösteri yaptı. Biri açık ha-
vada "Florence" Parkı'nda,
biri de "Belediye Sarayı"nda
yapüan gösteriler hem kentli-
lerin hem turistlerin ilgisini
çekti. Turhan Baraz'ın yöne-
timindeki 50 kadar gencin Be-
lediye Sarayı'ndaki gösterisi-
nin tüm biletleri satümıştı.
Gösteriden sonra n"üzisyen ve
oyunculan tebrik için uzun bir
kuyruk oluştu.
Oxford Üniversitesi'nin ta-
fihi "Bodleian" Kütüphane-
si'nde bulunan, Yunus Emre'-
ye ait yayınlar ve elyazmala-
ruıdan oluşan bir de kitap ser-
gisi açıldı.
<
Nuri Babal ilkokul yıllannda tanıştığı denizden hâlâ kopamıyor
70 yıldan beri denize sevdalı bir 6
genç'BEHZAT ŞAHİN
Henuz 79"unda bir 'genc'. Cumhuriyetin ilk >il-
lan, onun ilkgençliğine rastlamış. 2. Dünya Sa-
vaşı yıllannda, o bir sıhhiye çavuşu. 'Üm-i
tababet" ve felsefe en büyük merakı. En büyuk
tutkusu ise deniz.
Başında kaptan şapkası ile o, doğma-büyüme
Bebekli. Bebekli bahkçılann, denizcilerin 'Nuri
Baba'sı Nurettin Erciyas, denizden aynlalı 4 yıl
ohnuş. Ayrılmış, ama kopamamış. "Denizden
vazgeçitanez, vazgeçilmez, ama sol bacağım mec-
bur etti. 4 yıl önce dizjm kireçlendiginden beri
denize »çılamıyonım. Fakat, ondan da avnlamı-
yornm."
Denizle ilkokul yıllannda tanışmış
Nuri Baba. Uzun yıllar Boğaz'ın bir
yakasından diğerine kürek çekerek
yolcu taşımış. Küçük gemi
kaptanlığı, balıkçılık derken deniz
sanp sarmalamış onu.
Bebek'te kayıkhanede mutlaka rastlarsınız
ona, Sabah saatlerinden akşanıa kadar deniz ke-
nannda, kayıklann arasında geçer günü. Deniz-
le ilkokul yülannda tanışmış. Deniz tutkusu or-
taokulu terk ettirmiş. Uzun yıllar, Boğaz'ın bir
yakasından diğerine kürek çekerek yolcu taşımış.
Sonra küçük gemi kaptanlığı, balıkçılık, derken
deniz sanp-sarmalamış onu. Deniz dışında bir
de 2. Dünya Savaşı yıllanndaki sıbhiye çavuşlu-
ğu günkri yaşamında büyük yer etmiş. Yine, aym
yıllardaki şeker yokluğu da. Şeker ve rakı yarar-
lı, tuz ve sigara zararh 'Nuri Baba'ya göre. "Üç
ay şeker yemeyen insan uyuz olur. Siz bilmezsi-
niz, savaş yıllannda yokJuğunu çok çektik. Tuz
zarariı, yenmese de olur. Bir de sigara içmemeli
insan. S sigaranın nikotinlni bir ata verseniz, at
ölur" diyen yaşlı kaptanın soz rakıya gelince göz-
leri parlıyor.
"Rakısız olmaz. En az haftada bir-iki kadeh
içmeli. Rakı kanı sulandınr. Pıhtılaşmasını ön-
ler. Rakının da iyisini içmek lazun."
Insanlan anlatıyor 'Nuri Baba'. Eskiyle yeni-
yi karşılaştırıyor:
"Esldden Bebek'te herkes birbirini tanırdı. Se-
lamsız geçilmezdi. Zengini de yoksulu da birdi.
Bebek'in zengini, katıksız ekmek >iyen birini gör-
se vardımına koşardL Şimdikiler bir tuhaf. Bu-
runlan bir kanş havada. Selam vermeye korku-
yoriar. Bebek artık eski Bebek degil. Sonradan
gönneler doldu buraya da."
Önce eşini toprağa vermiş kanserden. Sonra
oğlu göçüp gitmiş 44'ünde. Çok içermiş. Yalnız
kalmış, ama yaşamdan vazgeçmemiş. Gözü hâ-
lâ dünyada, bugünde. 20 Ekim'de oy kullanacak.
Ancak o^oınu kime vereceğine henüz karar ver-
memiş:
"Hepsi birbirinin aym. Yoksulu düşünen yok.
Vergi almaya geHnce varlar, vatandaşa hizmet için
yoklar. Hele biraz daba konuşsunlar, ondan son-
ra karar verecegim.
tnsanlar konuşuyor. Ama sözcüklerin anla-
raını, arkasında >-atan düşünceyi kavramadan ko-
nuşuyorlar. tşte felsefe bunun için gerekli. Çok
okurum. Felsefe kitapları okunım. Sözcüklerin
arkasındaki anlarnı bıilmaya çalışınm. Şündilerde
herkes düşünmeden konuşuyor. Dediklerinin an-
lamını kavrayamıyorlar. Sözcükleri boş
kullanıyorlar" diye yakmıyor 'Nuri Baba'.
Bebek'e, deniz kı>ısına yolunuz düşerse, ora-
da deniz kenanndaki kayıklann arasında göre-
ceğiniz beyaz sakallı, kaptan şapkalı ihtiyar 'Nuri
Baba'dır. Çekinmeyin, selam verin, oturun yanı-
na. O, zaten sohbeti açar. Geçmişi de anlatır si-
ze, geleceğe ilişkin yorumlar da getirir. 300 bin
lirayla bir ay gecinmek zorunda olduğu halde,
kendi içmez size çay ısmarlar. Gönlu deniz gi-
bi...
KAYIKLAR ARASINDA— Bebek'te, kayıkhanede muüaka rastlarsınız Nuri Baba'ya. Sabah sa-
atlerinden akşama dek deniz kenannda, kayıklann arasında geçer günü.
Askeri
öğrenciye
şartsız kurul
• ANKARA (AA) —
Silahlı Kuvvetler
ortaöğretim okullannda
okuyan ve bütünleme
sınavları sonunda başansız
durumda bulunan
öğrencilere de şartsız kurul
hakkı tanındı. Kurul hakkı,
Silahlı Kuvvetler
ortaöğretim okullan sınıf
geçme ve sınav
yönetmeliğine eklenen ve
dünkü Resmi Gazete'de
yayımlanarak yürürlüğe
giren bir geçici madde ile
sağlandı. Buna göre Silahlı
Kuvvetler ortaöğretim
okullannda 1990-1991
öğretim yıh bütünleme
sınavlan sonunda başansız
notu bulunan ara ve son
sımf öğrencilerinin
durumunun öğretmenler
kurulunda değerlendiriknesi
için bütünleme sınavlarına
girmiş olmalan kaydıyla yıl
sonu basan ortalamasının
en az 5, başansız olunan
dersin bütünleme smavı
notunun en az 3 olması
şartı aranmayacak.
Patara gün
ışıg^na çıkıyor
• ANTALYA (AA) —
Anadolu'da Likya
bölgesinin en önemli liman
kentlerinden biri Patara
kenti her yıl sürdürülen
yoğun çabşmalarla gün
yüzüne çıkanlıyor.
Patara'da bu yıl yürütülen
kaa çalışmaları sonunda
Likya yerleşmesine ipucu
oluşturacak önemli eserler
bulundu. Akdeniz
Üniversitesi Fen ve Edebiyat
Fakültesi Arkeoloji Bölümü
ve Patara kazı başkanı
Prof. Dr. Fahri Işık, geniş
kapsamda sürdürdükleri
yiizey araştırmalan ve kazı
çahşmalan sonucunda,
önemli buluntular elde
ettiklerini söyledi.
NATO okıdu
• KUŞADASI İ
(Cumhuriyet) — l
Uluslararası NATO Yaz ;
Okulu'nun çahşmalan
Kuşadası'nda sürüyor. Yaz
okulunda, biyoteknolojik
endüstriyel üretimlerde yeni,
etkin, yüksek verimh' ve
Özel olanaklar sağlayan
enzim maddelerinin elde
edilişi, yaratükları
uygulama olanakları
tartışıldı. Biyolojik ölçer
sistemlerle bu sistemlerden
endüstride
yararlamhnasının getireceği
sonuçlar, NATO Yaz
Okulu'nda tartışılan bir
başka konu oldu. Aynca
biyoteknolojik endüstriyel
süreçlerde verimi ve kaliteyi
etkileyen, maliyeti arttıran
köpünne olayını kıran ve
yok eden maddelerin üretim
teknolojileri ve önemi
vurgulandı.
Çociık köyüne
• tstanbul Haber Servisi
— Istanbul Barosu Çocuk
Hakları Komisyonu,
Gaziosmanpaşa'daki
Bolluca Çocuk Köyü'ne
bugün bir gezi düzenledi.
Istanbul Barosu'ndan
yapılan açıklamada, gezdye
Baro Başkanı Turgut Kazan
ve öteki yöneticilerin yanı
sıra Istanbul'daki Çocuk
Mahkemeleri Başkanı ve
üyelerinin de katılacağı
belirtildi. Bolluca Çocuk
Köyü'nün korunmaya
muhtaç çocuklar için devlet
olanakları dışında kurulan
ilk çocuk köyü olduğu
anımsatılan açıklamada,
kimsesiz çocuklan bir aile
sevgi ve sıcaklığı içinde
büyütmeyi amaçlayan köye
gerçekleştirilen gezinin,
projenin ve köyün görülüp
değerlendirihnesi amacıyla
düzenlendiği kaydedildi.
—POLİTİKA—
Türkiye'de nüfusun yüzde 95'i deprem tehlikesiyleyaşıyor
83 yılda 54 deprem
LATÎF SANSÜR
KUŞADASI — Yapılan araş-
tırmalar ülke nüfusunun yüzde
95'inin deprem tehükesiyle yaşa-
dığını gösterirken yetküiler do-
ğal afetler kadar afet sonrası
meydana gelen baraj yıkımlan,
yangınlar, gaz kaçaklan ve sızın-
tılar gibi ikincil olaylann etkisi-
ne dikkat çekiyorlar. Deprem
Araştırma Dairesi Başkanı Ok-
tay Ergünay afet öncesi önlem-
lerin büyuk önem kazandığını
belirtirken Sivil Savunma Genel
Müdür Yardımcısı Yüksel Ay-
han, "Yetismiş, egitilmiş insan
sorunu, afetler kadar önemli bir
konu olarak önümüzde
duruyor" dedi.
Türkiye'de doğal afet zararlan
denildiğinde akla deprem geli-
yor. Yapılan araştırmalar büyük
sanayi tesisierinin yuzde 88'inin,
yapılrmş ya da yapılması plan-
lanan barajların yüzde 92'sinin
deprem bölgelerinde yer aldığı-
m gösteriyor. Afet Işieri Genel
Müdür Vekili Taylan AUoğlu,
1903-1986 yıllan arasında ülke-
mizde önemli hasara neden olan
54 büyük deprem meydana gel-
diğini belirterek "Bu depremler-
de yaklaşık 70 bin kişinin yaşa-
mını yitirdigini" söyledi. Ataoğ-
lu, birçok ülkeyle ikili ilişkilere
girilerek depremlerin önceden
tahmini, kayıplann en düşük
düzeyde tutulması konusunda
işbirliği yapıldığını açıkladı. Si-
vil Savunma Genel Müdür Yar-
dıması Yüksel Ayhan yetismiş,
bilgili insan açığına dikkat çeke-
rek "Değişik türde afetlerin
meydana geldiği günümuzde bu
konularda yetismiş, bilgili per-
sonel ihtiyacı afetler kadar
önemli başka bir sorun olarak
önümüzde durmaktadır" dedi.
1900-1960 yıllan arasında yı-
kılan her dört binada 1 can kay-
bı olurken 1986 yıhnda meyda-
na gelen depremlerde 6 binada
1 can kaybı olmuş. Deprem ne-
deniyle oluşan can İcaybında
dünyada Çin, Sovyetler Birliği,
îran ve Peru'dan sonra Turkiye
5. sırada yer alıyor. Yetküiler Ja-
pon>-a ile bu yıl başlatılan ortak
projeyle depremden en çok et-
kilenen Doğu Anadolu
Bölgesi'nde "Deprem Hasan
Erken Haber Alma Sistemi" ku-
rulmasına başlandığını belirtilir-
ken Afet Işieri Genel Mudür
Yardımcısı Ruşen Yıldınm dep-
rem sonrası ikincil tehlikelere
dikkat çekiyor.
DEMİRBANK'TA
B İ R İ K İ M L E R İ N İ Z
ŞİMDİ DAHA DA İYİ
DEĞERLENİYOR.
Iste vadeli mevduat faiz oranlan (TL.)
Süıe Faiz
- % 59
3Ay %69
6 Ay %71
1 Yıl % 72
DEMIRBANK
iyı gunier diler"
Birlesik iaiık yılhk gelirisi
77.88
89.00
83.60
72.00