Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Cumhuriyet
Sahibi: Cumhuriyet Matbaacılık ve Gazetecililc Türk Anoıum
Şirketı adına Beria Nadi • Murahhas Uye: Fjnine Uşaklıgil
% GeneL Yayın Mudurü: Hasan Omal, Yazı Işleri Müdurü: Ok«)
Göftensia 0 Haber Merkezi Müdünl: Valçuı Bayer, Sayfa
Düzeni Yönetmeni: Ali Acar « Temsılciler ANKARA: Ahmet
Tan, İZMIR: Hikmet Çrtinkay», ADANA: Çetio Yigenoglu
İç Poütika. Cdal Başlangıç, lstanbul Haberleri: Şoay KaHun, Ekonomi' Mcml Tamer, Dış Habeıier.
Eıgan Bnkı, lş-Sendika: Şnkr» Kcteaa, Kultûı. Cdal Üster, Eğmm Gatay Ştylan, Yurt Haberleri
Nccdct Dogu, Spor Oanışmanı. Abdolkadir Yocrlman, Dızı Yazılar. Kcmn Çalışkan, Aray.ırma
Şahin Alp»>, Duzehme: Abdallsk YIZKI • Koordınatoı Ahmet Korulsan f Mab Işler. Erol Eritut
9 Muhasebe. Buknl Yfcn» 0 Bütçe-Planlama: Sevfl Otmanbeşfofcla 9 ReUanı Ay$e Tonın 0 Idarc.
Htuyin Gnrer A Işleıme- önder Ç«Uk 9 Bilgi-lşlem: Nail İna) 0 Persontl Sevgi Bostancıoglu
Ka>i/ı Kurulu Başkan İlhan
Selçnk, Oktay Akbal,
Yllfin Bayer, H ı ı u Cenul,
Hikmet Çtüıkara, Okay
Gönensin, Ugur Mmncu,
Ali Sirmtn, Ahrart Tan
Basan ve Yayart- Cumhuriyet Matbaacslık « Gazetecitik TA.Ş. TOrkocagı Cad.
39'41 Cagaloğlu 34334 Ist. PK 246 - Istanbul. Td: 512 05 05 (20 hat), Tel«:
22246, Fax: (1) 526 60 72 » BüroUır Aakan: Ziya Gekalp Blv. tnkılap S. No:
19/4, Td: 133 II 41-47, Telo: 42344, Fax: (4) 133 05 65 # Umir. H. Ziya Blv.
1352 S. 2/3, Tfcl; 13 12 30, Tde*: 52359, ha: (51) 19 53 60 # Adua: Inöafl Cad.
119 S. No: I Kat 1, Tfel: 19 37 52 (4 hat), Tela 62155, Fax: (71) 19 25 78
TAKVİM: 17 EYLÜL 1991 Imsak: 5.12 Güneş: 6.39 öğle: 13.03 Ikindi: 16.33 Akşam: 19.18 Yatsı: 20.39
DENETtM ÇOK YETERSİZ
Asansörle
cennete de
çıkılabilirtzmir Bornova'da denetlenen 441 asansörden
ancak 9 tanesi 'yeterli' bulundu. Asansörde
TSE standartları uygulanmıyor.
TÜREY KÖSE
tZMtR — Asansörlerde can
güvenliği var ıru? Türkiye'de ilk
kez Izmir'de TMMOB Makine
Mühendisleri Odası ve Elektrik
Mühendisleri Odası tarafından
yapılan denetimlerin sonucu
kaygı verici. Bornova'da denet-
lenen 441 asansörden sadece
9'unun eksiksiz olduğu ortaya
çıktı.
"Asansörie sekizinci kata
çıkıyorum" derken kendinizi
giriş katında bulabilirsiniz, kapı
açılmayabilir, katlar arasında
asansörde kalabilirsiniz, yardım
gelinceye dek saatlerce bekleye-
bilirsiniz. Çok katlı yapıların
anmasına koşut olarak yaygın-
laşan asansörlerle ilgili sağhkh
bir denetim mekanizması oluş-
turulabildi mi? Uzmanlar bu
soruya olumlu yanıt vermiyor.
12 Mayıs 1989 tarihinde Res-
mi Cazete'de yayımlanan Asan-
sör Yönetmeliği ile asansörlerin
bakunı ve denetimine ilişkin çe-
şitli esaslar getirildi. Asansör
standardı, TSE 863'te zorunlu
standartlar arasında yer alıyor.
Asansör üreticisi rırmalann Sa-
nayi ve Ticaret Bakanlığı'ndan
"asansörcü belgesi" alması, be-
lediyelerin de ruhsat verirken
denetim yapması gerekiyor.
Ancak uygulamada bu dene-
timlerin yerine getirilemediği
belirtiliyor. TMMOB Elektrik
Mühendisleri Odası Yönetim
Kurulu üyelerinden Asım Ra-
san, Asansör Yönetmeüği'nden
"Kimsenin haberi olmadığı ve
yönetmeliğin uygulanamadığı-
na" dikkat çekerek şunlan söy-
ledi:
"Bakanlıktan asansörcü bel-
gesi almadan müteahhitle, ar-
sa sahibiyle anlaşıp asansör ya-
pıyoriar. Asansör ruhsaü venne
işi betediyeJerin. Bu çok özel bir
konu olduğu için betediyeier ye-
terli deneyime sahip olmayabi-
lir. Ruhsat süresi bir yıldır. Ay-
da bir bakımlan yapılır. Bele-
diye ruhsatında kaüteye bakıl-
maz, emniyetli çalışıp çalışma-
dıgına baiulır. Piyasada bu iş-
te calışan aşın sayıda kapkaççı
firma var. bunlar staodartlara
göre üretim yapmıyor. Denetim
de yok."
Türkiye'de ilk kez Bornova'-
da Makine Mühendisleri Oda-
sı, Elektrik Mühendisleri Oda-
sı tzmir Şubesi ve belediye ile
imzalanan protokol gereğince
asansörlerin denetimlerini yap-
tı. Denetlenen 441 asansörden
sadece 9'unun eksiksiz olduğu
ortaya çıktı. TMMOB Makine
Mühendisleri Odası tzmir Şu-
besi Sekreteri Fasib Kutlay,
apartman yöneticilerinin dene-
tim sonuçlannı ciddiye alması
gerektiğini vurgulayarak sözle-
rini şöyle sürdürdü:
"Bina yöneticilerinin rapor
ik saptanan eksikliklerinin gi-
derilmesinden sonımlu olması-
na karşın, öoemli sayıda bina
yöneticisi raporlan bile alma-
mıştır. Can güvenliği yönünden
son derece önemli olan asan-
sörlerin sağüklı çalışması konu-
sunda gerek bina yöneticileri-
nin, gerekse binada oturan ki-
şilerin yeterince bilgisi yok. Ko-
nu hafife ahnacak gibi degil."
Ege Asansör Sanayicileri
Derneği ise meslek odalarının
yaptığı denetimlere karşı çıktı.
Dernek Başkanı Alton Or, "Ve-
rüen raportarm gecerliligini ka-
bul etmiyoruz. Asansör apayn
bir ihtisas dalı, odalar kendi
bünyelerinde bir hafta kurs ve-
riyor, sonra bu kişileri deneti-
me yolluyor. En saglıklı yol, de-
netimin belediye ve asansör fir-
maları tarafından yapılması-
dır" dedi.
Tenha saioııda
şairler kongresiKültür Servisi— Dünya Küt-
tür ve Sanat Akademisi'nin
Kültür Bakanlığı desteğinde
duzenlediği 12. Dünya Şairleri
Kongresi dün Grand Hotel Ta-
rabya'da başladı. "Yunus Era-
re*ye Saygı Kurultayı" adı altın-
da gerçekleşen kongrede, "İn-
san, Kâinat ve Allah Sevgisi"-
nin işleneceği dile getirildi.
Kültür Bakanlığı Yayımlar
Dairesi Başkanı ve Kongre Ge-
nel Sekreteri Alaettin Korkmaz,
haziran ayında 52 ulkeden 364
şaire davet mektubu gönderil-
diğini aktararak "Türkiye'ye
davet edilen şairlerin hangi öl-
çiilere göre seçilecegi tartışma-
lara neden oldu. Farklı yazar
kunıluşlannın listelerine göre
110 yazara mektup gonderdik.
Bu kadar şairi nereden buldu-
ğumuz tartışüdı. Kültür Bakan-
lığı bu tartısmanın dışındadır
1
'
dedi.
Alaettin Korkmaz'ın bildir-
diğine göre kongrenin ilk günü-
ne yurtdışından 83, Türkiye'den
35, "Yurt dışındaki Törk
dünyasını" temsilen de 9 şair
katıldı. Korkmaz, Türk şairle-
rinin iştirakinin artacağından
umutlu olduğunu söyledi.
Kültür Bakanlığı Müsteşan
Acar Okan ise, Kültür Bakanı
Gökban Maras'ın değişen bir
siyasi programı nedeniyle kong-
reye gelemediğini belirterek ol-
dukça tenha olduğu gözlenen
salona karşın "Türk şairleri ile
dünyanın dört bir yanından ge-
len şairleri buluşturmaktan
mutluluk duyuyonım" dedi.
Kongreye katıldıkları bildiri-
len Turk şairleri Yagmur Tuna-
lı, Abdullah Hacıtahiroglu,
Ahmet Kot, Ali Akbaş, Arif
Ay, Ayhan Hünalp, Bahattin
Karakoc, Coşkun Ertepınar,
Dilaver Cebeci, Beşir .\>vazoğ-
lu, Fevzi Halıcı, Gültekin Sa-
manoğlu, Halil Soyer, Halım
Yağcıoglu, M. Atilla Maraş,
Mehmet Paksu, Muhsin llyas
Subaşı, Nurettin Özdemir, Ol-
cay Yazıcı, Sevinç Çoknm, Sa-
mi Akalın, Servel Horasan, Su-
taeyla Tümer, Semih Sergen,
Suat Ergülu, Tahir Kutsi Ma-
kal, Turan Oflazoglu. Yahya
Akengin, Yavuz Bulent Bakiler,
Zebra Erkaya, tbrahim Minne-
togJu, tsmail Ali Sarar ve Ömer
Lütfi Mete.
Kongrenin yurtdışı konukla-
nnın ise ABD, Çin, Hindistan,
Sudan, tsrail, Ispanya, Katar,
Tayvan, Meksika, Kore, İngil-
tere, Danimarka ve Kanada'dan
geldikleri belirtildi.
Dünya Kültür ve Sanat Aka-
demisi Başkan Yardımcısı A.
Padmanaban, Başkan Dr. Tin
Wen Chung, Genel Sekreter Dr.
Rosemary C VVilkinson ve
Prof. Talat Sait Halraan'ın da
yer aldığı kongrede simultane
çeviri Tngilizce, Fransızca,
Arapça ve Çinceye yapıldı.
Kültür Bakanİığı'nın stan-
dında ise Mehmet Kaplan'ın
"Cumhuriyet De\ri Türk Şüri",
Ça&atay Koçar'ın "Türkistan-
la İlgili Makaleier", Dr. MuhkJ-
din Nur Doğan'ın "Lale Devri
Şairlerimizden Şeyhülislam İs-
hak Efendi ve Divanından
Seçmeler" sergilenen kitaplar-
dan birkaçıydı.
Türkiye'de itfaiye örgütleri ve güvenlikyönetmelikleri çağdaş düzeyin çok gerisinde
\anarsan, söndürememHÜSEYİN ERCÎYAS
tZMİR — Türkiye'de itfaiye
örgütleri, türlü olanaksızhklan
ve yetersizlikleri ile çağın çok ge-
risinde. Büyük kentlerde yangın
güvenliği cahşmalan çok az.
Uzmanlar, var olan yapı içe-
risinde yangın önleme, korunma
ve söndürme alanında atılması
gereken önemli adımlar olduğu-
nu söylüyorlar.
İtfaiye örgütlerinin çahşmala-
nna ve görevlerine ilişkin düzen-
lemeler dağınık durumdaki
mevzuatta tanımlanıyor. Ülke-
mizde "ymngın önkme genel
müdüıiüğü" kurulması ve "y*n-
gndan korunma yönetmeliği"
Londra'da 1000'e yakın personel yangın önleme görevlisi olarak
denetim yaparken tstanbul'da bu sayı, yalnızca 26. îtfaiye örgütleri
araç gereç ve donanım yönünden istenen düzeyde değil ve
standartlaşma yok.
hazırlanarak yürürlüğe konul-
ması gerektiğ^ belirtiliyor.
Ülkemizde itfaiye örgüüerinin
kuruluşu, görevleri, eğitim ve
denetim esasları 23 Ağustos
1985 gün ve 18851 sayılı Resmi
Gazete'de yayımlanarak yürür-
lüğe giren yönetmelikle düzen-
leniyor.
Bu yönetmeliğin günün ge-
reksinimlerini karşılamaktan
uzak kaldığı belirtilirken yangın
güvenliği ve korunma açısından
getirdiği hükümlerin yetersizli-
ğinden yakımlıyor.
Istanbul Anakent Belediyesi
ttfaiye Müdürii Doc. Dr. Ab-
darrahman Kıhç, bu durumu
şöyle örnekliyor:
"YönetmcMkle itfaryenİB yan-
gın güveaUğiaK ilişkin görevleri
sıralanırkeB itfaiye zabıU ami-
rinia emrine bir onbaşı ile iki er
veıiür' deHiUyor. Busa göre, ts-
taabol'uB yaaguı giive^gini üç
kJşiaİB saglaması gerekiyor. ts-
tubal'daki 42 bin sokagm van-
gın gövcnligi açısutdan deaet-
lenmcsi söz konasn olsa, möm-
küB obaamakla birlikte, üç kişi
bir günde bir sokagı denetkac ve
rapor hazırlasa, •üfus artmaz-
sa deMtimler 210 settede ta-
numlanabilecckttr. Yöneünetik
hiikomlerine ragmen lstaabul-
da halen 26 kişi yangın önleme
kısnunda çalısıyor. Nüfmsu ts-
tanbul'a yakın Londra'da ise
1000'e yakın personel bu göre-
ri Tipıyor."
İtfaiye örgütlerinin personel,
araç gereç ve donanım yönün-
Almanya'da, sinemada ünlenen Renan Demirkan'ın kitabı bestseller oldu
Renarfın çayı demliREFİK DURBAŞ
Renan Demirkan'ı geçen yıl
TRT televizyonunda yayımlanan
"Reporter" (Gazeteci) adlı dizi-
deki Türk asıllı gazeteci Azade
Çelik rolüyle tanıyoruz. 1955 yı-
lında Ankara'da doğan Demir-
kan, 1962'de ailesiyle Almanya-
ya göç etmiş. öğrenimine Al-
manya'da başlayarak Hannover
Müzik ve Tiyatro Yüksekoku-
lu'ndan mezun olmuş. 1980'de
tiyatroya adımım atmış, 1982'de
ilk filmini çevirmiş. Başta
"Super" (Süper) ve "Zahn um
Zahn" (Dişe Diş) olmak üzere
birçok fılm ik tiyatro oyunun-
da baş oyuncu olarak rol almış.
Demirkan'ın 1989'da eleştirmen-
lerin verdiği "Adolf Grimme" ve
halkın oylarıyla verilen "Altın
Kamera" (1990) gibi iki de ödü-
lü var.
Şimdiyse Renan Demirkan'ın
başka bir yönüne, yazarhk yö-
nune tamk oluyoruz. Demir-
kan'ın hastanede doğum yap-
makta olan genç bir Türk kadı-
mrun doktoru beklerken gecmi-
şe dönüp Türkiye"deki ilk yılla-
nnı, Almanya'da geçen çocuklu-
ğunu ve gençüğini yeniden >"aşa-
masını anlattığı romanı
"Schwarzer Tee mit drei Stück
Zoctor" (Üç Şekerli Demli Cay)
Spiegel dergisinin bestseller lis-
tesinin dördüncü sırasında haf-
talardır.
"Üç Şekerli Demli Çay" Real
Yayuıcıhk tarafından Türkçe
olarak da yayımlandı M. Kemal
Okan'ın çevirisiyle. Renan De-
mirkan bu vesileyle de Türkiye
1
ye gelmiş bulunuyor.
Demirkan'la Türkiye'ye ayak
bastığımn sabahı konuşuyoruz.
Romanının kendi yaş.amından
da izler taşıması ilgimi çekmiş-
ti. Bir otobiyografik roman mı
yazmıştı? önce bunu soruyo-
rum:
"Kendi deney ve gödemlerim-
den yola çıktım" diye soze baş-
byor Demirkan, "Ona otobiyog-
rafik özellik veren biraz da kah-
ramanı. Bu kadın başka bir
meslekten de olabiirdi, ama ben
onu bir artist olarak bıraktım.
Bu yüzden de tanıdığım bir ha-
\-ati yazmaya karar verdim."
Demirkan Almanca yazıyor.
"Çünkü" diyor, "Almanca dü-
şünüyorum".
— Kendinizi nasıl görüyorsu-
nuz, Türk mü, Alman mı?-
— Almanya'da herkes bana
Almanya'da yaşayan bir Türk
sanalçısı diye bakıyor. Türkiye
1
de dogmuş bir Alman sanatçı
olarak tanıyorlar beni... Yoksa
benim için hava hoş. Önce, ben
bir insanım. Tesadüfen Türkiyei
de dogmuşum, tesadüfen an-
nemler Almanya'ya gitmişier.
Önemli olan benim için, bugü-
nü yaşayan, bugünü gören bir
insan oluşum. Politik olayları
görüyonım, sosyal olaylan da...
Yani kendimi bir insan, bir ka-
dın olarak görüyonım. Bu işte
önemli olan.
Bu, Türkiye'de ilk günü De-
mirkan'ın. Sabah uyanır uyan-
Renan Demirkan'ın "Üç Şekerli
Demli Çay" adlı otobiyografik kitabı
Almanya'da en çok satan kitaplar
listesinde hızla yükseliyor.
Demirkan şöyle diyor: "Almanlar
beni oyuncu olarak tanıyor.
Şimdi yazar olarak onlarm
beklentilerine cevap verebilecek
miyim? Beni en çok korkutan
buydu. Kitabın bestseller olması
bu stresi kaldırdı."
"Önemli olan
benim bugünü
yaşayan gören
bir insan
olmam".
İMZA MARATONU— "Üç Şekerli Demli Çay" adlı romanın yazarı Renan Demirkan, Istanbul
ve Ankara'da kitabını imzalayacak. Demirkan'ın imza günleri yann 17.00-18.00 arası Kadıköy tş
Merkezi'ndeki Alkım Kitabevi'nde. perşembe 16.30-18J0 arası Ankara Alkım Kitabevi'nde, cuma
17.00-19.00 arası Taksim Vakkorama'da, cumartesi ll.0O-12.OO/13JO-14J0 arası Galleria Ataköy
Net Kitabevi'nde, 17.00-19.00 arası Nişantaşı Akademi Kitabevi nde. (Foto: tBRAHİM GÜNEL)
maz Sümeyra'nın türkülerini
dinlemiş. Türkiye'deki bu ilk gü-
nüne Sumeyra ile başlamak is-
temiş...
Zaten romanda geçen "Aman
Alim" türküsünu de Sümeyra
söylüyor. Hem Sümeyra'yı, hem
türküyü çok sevdiğinden kitabı-
na almış. Yüzünün ışıltısında
SümeyTa'nın berrak sesi duruyor
gibi...
Bir süre konuşmaya ara veri-
yoruz, sonra "vazmak mı, oyna-
mak mı" diye yeniden konuşma-
nın ucunu yakalıyoruz.
— Yaayorum, oynuyorum,
dans ediyonım ve türküler söy-
lüyorum. Hiçbiri benim için de-
ğişik şeyler değil. Hepsi de bir
ifade imkânı, bir değişik yorum
imkânı. Ama şunu söyleyebili-
rim, gerçek olarak öğrendiğim
oyunculuk. Çünkü dört yılhk
bir diplomara var..."
— Yazarhğın ardı gelecek mi"?
— Planlı bir insan degilim.
Yazmayı düşünüyorum. Zaman
üzerine, zamanın geçiciliği üze-
rine yazmayı düşünüyorum. Za-
man geçici çünkü, bizier de ora-
da geçici degil miyiz? Ama ne
zaman biter bilmiyorum.
— tlk romanınızın Almanya-
da bestseller olması nasıl bir
duygu?
— Almanlar beni bir oyuncu
olarak tanıyoriar. Oyuncu ola-
rak görüyorlar, kitapta ise keli-
meieri okuyorlar. Kitabın bu ka-
dar çok satacağını doğrusu um-
madım ama, aurlarsa bana karşı
çıkmayacaklannı da biliyordum.
Çünkü beni sanatçı olarak gö-
rüyorlar. Ben sanatçı olarak her
akşam, onlar yemek yerken kar-
şüanna çıkıyorum. Beni görü-
yorlar. Benim için zor olan şuy-
du: Ben sanatçı olarak zonı ba-
şardım, şimdi yazar olarak on-
lann beklentilerine cevap vere-
bilecek miyim? Yazar olarak bu-
nu gerçekleştirebilecek miyim?
En çok bundan korkuyordum.
— Yalnızca bu korku mu?
— Şimdi tiyatroda oyuncu
olarak çok iyi bir yerdesiniz. Al-
manya'da bir >uzar olarak da or-
taya çıktığınız zaman yine en üst
bir yerde olmanız gerekiyor. Bu,
hem beni sevenlere. hem kendi-
me, hem de sanat çevresine karşı
böyle... Elbette bunun stresi çok
büyüktü üzerimde. Ama kitabın
bestseller olması bu stresi kal-
dırdı büyük ölçüde.
Demirkan kitabının Türkçe
çevirisinin ancak 30 sayfasını
okuyabilmiş. Ama Almanca
yazdıklannın resimleriyle Türk-
çe çevirideki resimlerin cakışma-
sı onun için ayrı mutluluk
kaynağı.
KARADENİZ'İN EKOLOJİK SORUNLARI SEMPOZYUMU
KaradenizH karartmayalun
tstanbul Haber Servisi — Artan kirlilik
nedeniyle bahk türleri 400'den 150'ye dü-
şen, hidrojen sülfit tabakası 60 metreye ka-
dar yükselen Karadeniz'in kurtanlabilmesi
için zaman yitirmeden bu denize komşu ul-
kelerin işbirliğine gitmeleri gerektiği bildi-
rildi.
Karadeniz Eğitim Kültür ve Çevre Koru-
ma Vakfı'nca düzenlenen ve dün AKM'de
başlayan "Karadeniz'in Ekolojik Sorunla-
n ve Ekonomik Degeriendinne Olanaklan"
sempozyumda, Karadeniz ve çevresinin kar-
şı karşıya bulunduğu çev'Te sorunları ele
alındı. Sempozyumda konuşan Basbakan
Mesut Yılmaz, r-iderek kirlenen Karadeniz-
in kurtanlabilmesi için bu denize komşu ül-
kelerin, son üç yıl icerisinde hazırladıkları
üç sözleşme ve bir protokolü zaman yitir-
meden imzalamaları gerektiğini vurguladı.
Karadeniz'in korunması yönünde bugüne
kadar herhangi bir sözleşmenin bulunma-
masını bir eksiklik olarak değerlendiren Yıl-
maz, bu çabaya kıyısı olmayan, ama gemi-
Dün
AKM'de
başlayan
sempozyum-
da,
Karadeniz'in
karşı
karşıya
bulunduğu
çevre
sorunları
ele alındı.
leri, denizi kullanan ülkelerle Tuna nehri ül-
kelerinin destek vermesinin zorunlu oldu-
ğunu söyledi.
Daha sonra konuşan Çevre Bakanı Ali
Talip Özdenûr ise Türkiye'de çevre adına ya-
pılan etkinlikleri anlattığı konuşmasında,
Karadeniz'deki kirliliğin boyutlan konusun-
da bilgi verdi.
Gazeteci-yazar Oktay Ekşi'nin yönettiği
oturumda daha sonra konuşan Karadeniz
Vakfı Başkanı Ahmet Çeboğlu, ekolojik so-
runlann ulusal sınırlarda durdurulamadığı-
ru vurgulayarak çevre koruma yönunde ön-
lem alınamayışının finans yetersizliğiyle
açıklanamayacağını savundu. Karadeniz'de-
ki çevre sorunlarının çözümünde Karadeniz
Belediyeler Birliği'nin etkili olacağıru da be-
lirten Çeboğlu, bu denize komşu dört ül-
kenin çabalanyla bir Karadeniz Enstitüsü
kurulması gerektiğini söyledi.
SSCB Bilimler Akademisi, Biyoslcr So-
runları Bilimsel Konseyi Başkanı Yanshin
de sera etkisinin dünya üzerinde olumlu ge-
lişmeler yaratacağına ilişkin açıklamalanyla
dinleyenleri şaşırtırken, aynı akademiye
bağlı Okyanus Bilimleri Aıaştırma Ensti
tüsü Laboratuvar Başkanı I.I. Volkov, Ka-
radeniz'de hidrojen sülfur tabakasmın gi-
derek yukselmekte olduğunu anlattı.
den yetersizliğine dikkat çeken
uzmanlar, yetersiz de olsa bu ge-
reclerde standartlaşmarun sağla-
namamasımn önemli bir sorun
olarak durduğunu beürtiyor. İt-
faiye örgütlerine gerekli önem
verilip merkezi bir catı altında
toplanmamalanmn ülke gene-
linde standartlaşmayı geciktirdi-
ğini belirten Doc. Dr. Abdurrah-
man Kıhç şu görüşleri dile ge-
tiriyor:
"Türkiye'de itfaiye taşıttan ve
donaüm malzemcieriyk ttgüi
sundartlaşaıa hem keatienfetd
çeşiüi itfaiye birteleri, hem de
diger keatleriB Itfaiyeieri ik bir-
Ukte çabşılabUmesi içn şarttır.
Bir İMfka Mrim, Oçe y* 4a 0den
yardım ahMbgmesi, yankma gl-
dilmesi açnaiHfaın sUtlartfaMma
haymti önem taymaktadır. Itf a-
iyeler için Usıt sUMİardı olau- {
h ve her araç tipi için asgari
standart donatım tespit edilme-
Udir."
Ülkemizde pek çok yerleşim
biriminde yeterli düzeyde itfai-
ye örgtltü, araa, gereci, donam-
mı bulunmuyor. Büyük kentle-
rimizde bile standartlasamama-
mn yanında türlü eksiklikler,
olanaksızlıklar bulunduğu dü-
şunülürse, küçük kent, kasaba
ve beldelerdeki durumun anla-
şılabileceği belirtiliyor. Istanbul
Anakent Belediyesi ttfaiye Mü-
dürlüğü'nden edinilen bilgiye
göre itfaiye örgütünde 1800 do-
layında personel görev yapıyor.
12 ana grup, 20 müfrezenin
uğraş verdiği tstanbul'da 180 do-
layında itfaiye araa bulunuyor.
Personel, araç gereç ve donanım
yönünden 10 milyon nüfuslu ts-
tanbul'da itfaiye örgütünün ye-
tersizliğinden söz ediüyor.
Ankara Anakent Belediyesi
İtfaiye MUdürlüğü'nde 530 do-
laymda personel görev yapıyor.
Bu sayının en az 1000 kişi olma-
sı gerektiği belirtiliyor. Ankara
için son derece düşük olan itfa-
iye aracı sayısının, Ortadoğu
Teknik Üniversitesi ile Anakent
Belediyesi'nin ortaklasa hazırla-
dıkları ana plan üoğrultusunda
arttınlması öngörüluyor. Beş
yılhk sürede ana plan hedefi
olan 114 araç kapasitesine ula-
şılmasının amaçlandığı belir-
tiliyor.
fznıir Anakent Belediyesi İt-
faiye Müdürlüğü'nden edinilen
bilgiye göre 2.700.000 nüfuslu
Izmir'de, yönetmeliğe göre top-
lam 74 araca ve destek hizmeti
vereceklerle birlikte 710 persone-
le gereksinim duyuiuyor.
Oysa lzmir İtfaiye Müdürlü-
ğü'nün 300 dolayında persone-
li, 50 dolayında da araa bulu-
nuyor. İtfaiye örgütünün güçlen-
dirilmesi için girişimlerse sürü-
yor. lzmir Anakent Belediyesi'-
nin 1992 yüı yatırım programın-
da itfaiye merkez binası yapımı
yanında arac-gereç ve yangın he-
likopterleri ahmı yer ahyor.
İtfaiye örgütlerinin belediye-
lerin desteğine bırakıldığı bir
başka ülke bulunmadığinı belir-
ten Istanbul Anakent Belediye-
si İtfaiye Müdürü Doç. Dr. Ab-
durrahman Kılıç, burüann çalvş-
ma biçimleri ve görevlerinin it-
faiye yönetmeliği, imar yönet-
meliği, bakanhk genelgeleri gi-
bi dağınık mevzuatta tammlan-
dığını söylüyor. Üç yüdan bu
yana "yangın güvenliği
yönetmeliği" hazırlamaya yöne-
lik çalışmalar yaptıklarını anla-
tan Doç. Dr. Kıhç şu görüşleri
dile getiriyor:
"Türkiye'de yangın güvenligi-
nin sagtanabilmesi için öncelikle
itfaiye örgütünün kapasite ve
bflgi bakımından güçlendirihne-
si gerekir. Yangın güvenliği açı-
sından uyum saglamftk, yangın
önleme stetemlermm yapun, de-
netim esaslannı beürteınek, egi-
tün staadartfakpnasuu gerçekleş-
tirmek, önlemier konosnnda
halkı ayduımtmak ve belediyeler
arasında eşgüdümü saglamak
için acilen jugm önkme genel
müdüriügü kuruhnabdır. însa-
nın canına ve malına gereken
önetnin verilmesi kaçuulmazdır.
Yangından korunma yönetmeli-
ği hmarkuarak yüriiriüge konul-
mabdır."
Frigya uygarhğı
araştnilacak
• ANKARA (ANKA) —
Anadolu Üniversitesi,
Frigya uygarhğım
araştırmak için Arkeoloji-
Sanat Tarihi Araştırma
Merkezi kurdu.
ASTAM kısaltümış
adıyla kurulan
merkez, Milat'tan önceki
yülarda İç Anadolu
Bölgesi'nde özellikle de
Eskişehir-Afyon-Kütahya
bölgesinde çok önemli bir
uygarhk geÜştirerek bu
bölgeye adım veren
Friglerin ve daha sonra
gelişen uygarhklann
araştırümasıru amaçhyor.
Merkez, bölgedeki eserlerin
tespiti, arasünuTiası ve
değerlendirilmesi
konulannda üniversite
öğretim elemanlan
tarafından yürütülmesi
teklif edilen araştırma
projelerini, üniversite adına
yapılan kazı ve restorasyon
çalışmalannı destekleyecek.
TMMOB'den
çevre uyarısı
• ANKARA (ANKA) —
TMMOB Orman
Mühendisleri Odası, Çevre
Bakanİığı'nın göstermelik
bir kuruluş olarak
kalmaması gerektiği
konusunda uyanda
bulundu. Orman
Mühendisleri Odası Genel
Sekreteri Yücel Çaglar,
Çevre Bakanİığı'nın
kurulması aşamasında ilgili
kuruluşların görüşlerine
basvurulmadığım söyledi.
7. Tip
Sempozyumu
• ISTANBUL (AA) — ı.
Geleneksel Tlp
Sempozyumu, 19-20 eylül
tarihleri arasında
tstanbul'da yapılacak.
Amerikan Bristol
Hastanesi, Methodist
Hastanesi ve Baylor Tip
Koleji işbirliğiyle
gerçekleştirilen
sempozyumda, kanserde
erken tanı ve tedavi ile
kardiyolojide yenilikler ele
almacak. Shereton Oteli'nde
yapılacak olan sempozyuma
Prof. Dr. Antonio M.
Gotto, Prof. Dr.
Mohammed Attar, Prof.
Dr. Mario S. Verani gibi
ABD'nin ünlü isimlerinin.-
yanı sıra, ABD'de yaşayan
ünlü Türk doktoru Prof.
Dr. Atilla Ertan ve
ülkemizin tanınmış
doktorlan konuşmacı
olarak katılacak.
'Güzel Ankara'
heykelleri
• ANKARA (ANKA) —
Ankara'nın bir kültür
başkenti olarak da
algılanabilmesini saglamak
üzere hazırlanan "Güzel
Ankara" projelerinin ilk
halkası olan "kaldınm
heykelleri" diye
adlandmlan esprili fıgürler
bu hafta sonuna kadar
başkente yerleştirilecek.
Ankara Büyükşehir
Belediyesi'nce başkentlilerin
yoğunlukla bulunduğu
merkezlerle çeşitli parklara
esprili figürler
yerleştirilecek. Bire bir
boyutlarında olan bu esprili
figürler, tren gan, Sıhhiye
Köprüsü'nün altı,
Anafartalar, hal ile
bağlandığı yer, Numune
Hastanesi önü, botanik
parkı otoparkı, Sıhhiye
Abdi tpekçi Parkı,
Gima'nın arkasındaki
merdivenler, Altındağ
Kültür Merkezi önü,
Gima'mn önü, lzmir
Caddesi girişi, Olgunlar,
Ziraat Fakültesi önü,
Halkdamş'ın önü, Ayrana
son durak da belirlenen
noktalara verlestirilecek.
BORSA'DAN YÜKSEK
VERİMLE CIKHAK.••••
Demirbank Menkul Değerler'de
amaç satiş emirleriniı sonrasında
paranızııt en yüksek
verime ulaşmasını sağlamaktır.
DEMİRBANK MENKUL DEĞERLER
166 50 22-173 2127-173 2195
DEMİRBANK
"İyı günler dıler