Katalog

CUMHURÎYET/16 17 EYLÜL 1991 HAVA DURUMU TÜRKIYE'DE BUGÜN Uevtet Meteorotojı işleri Gene! MüdûriOğü'nden alınan bilgiye gûre, bütûn bölgeler açık ola- cak. HAVA Ş1CAKL1ĞI: Değış- meyecek. RÜZGÂR: Yutdun ku- zey kesımlerinde kuzey ve do- ğu öteki yerleırJe güney ve batı yönlerden hafif, ara sıra orta kuvvetle esecek. Oencderde Ka- 3-6 kuvvetınde saatte 10-21 denız mili hızla esecek radeniz, Marmara ve Kuzey Van Gûtö'nde hava açık geçecek. Rûzgâr kuzey ve batı Ege'de yıldız ve poyrazdan Gü- yönlerden orta kuvvette esecek. G6I kûçûk üalgalı olup, ney Egefde yıldc ve karayel, Ak- görûş uzakjıjjı 10 km. dolayında bulunacak. deniztie gûnbatsı ve lodostan, «dana Adaeazarı Adıyaman Atyoo Ajn Artora Antgicya AnUya Artvın bfir Balıkesır B-teak 8ıngAI (Mfc Boıu Bufsa ÇanaMsaie Çonım Dendı A 36° 22° Dıyartakır A 7T 18° Edırne A 37° 17° Erancan A 29° Vf Eraufum A 31° 11° Esk>şet«r A 28° 12° Gazantef) A 31° 24° Oresun A 35° 19° Gûmûîham A A 28° 14° Haknân A 34° 18° Isoarta A 28° 12° Istenbul A 29° 12° Izmır A 35°M°Kare 36° 16 Manısa 28° 13° K Maraş 31° 11° Mefsn 28° 7°Mujla 29°10°Muş 38°17°Nı*l« 25° 17° Ordu 27° 12° Ftae 24° 16° Samsun 33° 11° Sıırt 24° 19° Sınoo 30° 17° Sıvas A 2S° 10° Kasamonu A 24" 10° Trabzon 30» 7°lüncslA 26° 12° Kaysen A 28° 13° Kırttareli A 27°i8°Konya A 28° 9°Kûtatıya A 35° 17° MaLatya ş 28° 13» Van 30° 12° Yrasat 32° 12° ZonguUak A 32° 18° A 36° 19° A 34° 23° A 34° 18° A 31° 14° A 28° 9° A 24° 17° A 25-18» A 24° 17° A 34» 20° A 26° 16° A 28° 7° A 25° 17° A 25° 18° A 34° 12° A 31° 12° A 26° 13° A 25° 10° A 21° 15° : açık , txjutlu -yaOmurtu i s s * A-açık, B-butuHu G-gûne$lı K-kart S-sc* Y-ya0murtıı BULMACA SOLDAN SAGA: 1/ Kişide engellenen isteklerin verdiği te- dirginliği, onlann yerine başka şeyler koyarak giderme. 2/ Deride sinirler bo- ynnca birtakun ağn- h fiskelerin dökul- mesiyle beliren bir hastahk... Mürekkep hokkalarına konu- lan ham ipek. 3/ Bir derebeyinin himaye- sine girip kendini onun hizmetine ada- yan kimse. 4/ Aynı ahır adına koşan yarış atlarına veri- len. ad... Kriptonun simgesi. 5/ Ha- vuçla yapılan lokuma beozer bir tat- lı. 6/ Kaün bükülmüş sicim... Geliş- me ve ilerleme göstermeyen. 7/ Bir resmi sulandınlmış renklerle boyama ya da gölgeleme biçimi... Uzaklık işa- reti. 8/ Kızıldeniz'de ve Basra Kör- fezi'nde kullamlan bir çeşit kayık. 9/ "Cep delik, cepken delik / Kol de- lik, mintan delik / — delik, kaftan delik / Kevgir misin be kardeşlik" (Orhan Veli)... Elçilik uzma- nı. — YUKARIDAN AŞAGlYA; 1/Çıkar gözetmeden başkalannın iyiliğini düşünen kimse 2/ Bir nota... Utanmaz, rezil. 3/ Dil- bügisinde sessiz harfler için kullamlan bir sözcük... Bir ilimiz. 4/ Sodyumun simgesi... Güzel sanatlann bir kolu. 5/ Dinsel bir sözü sürekli yineleme... Baryumun simgesi. 6/ Bir göz rengi... Koyu kırrruzı renkte değerli bir süs taşı. 7/ Ankara yöresine öz- gü bir halk oyunu... Akım şiddeti birimi kiloamperin simgesi. 8/ Borsada kesin vadeli değerleruı kunı ile primli değerlerin kuru arasındaki fark... Köpek. 9/ Bir renk... Sarp geçit. DÜNYA'DA BUGÛN Amskntam A 20° Amman A 35° Atına Bafldat Baftalona Basel Betgrad Befiın Bonn Brûlsal Çtrmrt Odde Dukaı Fnntdurt Gtm Hebınta Kahire Kopentag KMn A 29° A 37° A 30° A 22° A 21° A 25° A 24° A 20° A 22° A 22° A 30° A 38° A 40° A 26° A 34° A 17° A 32° A 18° A 26" A 36° Lenmgrad LanOra Madnd Mlano Monftal M O S K M Mumtı Osto Pans Prag ftyad Roma Sertya Şam "fel Aviv Tünus Varsorc A 22° Venedık A 25° Vıyana A 21° Vtehnoton Zûnh A 22° A 15° A 23° A 31° A 26° A 17° A 24° A 18° A 21° A 25° A 41° A 25° A 20° A 36° TÂRTISMA 'Lenin Sizin Olsun: Rizim'; Prag 68.. 60 YIL ONCE Cumhuriyet Bursa'da faaliyet 17 EYLÜL 1931 Bursa'da büyük inşaat binamız vardır. Tayyare Cemiyeti tarafından muazzam bir tiyatro binası yaptırılıyor. Ankara Turk Ocağı binasındaki tiyatronun bir nümunesi olan bu binanın inşaatı bitmek üzeredir. Resmini gönderdiğim kısım inşaatı bitmek üzere olan cephedeki kiraük odalar dairesidir, arka kısım, elektrikli sahnelere ait dairedir, ve inşaatı devam etmektedir. Diğer taraftan Asrî Kaplıcalar Şirketinin Çekirğe yolu üzerinde yaptırdığı otel ve hamam binası geçen hafta ikmal edilmiştir. 30 YIL ONCE Cumhuriyet Zoriv Polatkan ve Zorlu'nun hükümleri infaz edildi 17 EYLÜL 1961 ı M.B. Komitesi trtibat Bürosunun (59) numaralı tebliği şudur: 1- Sâkıt Dışişleri Bakanı Fatin Rüştü Zorlu ile sâkıt Maliye Bakanı Hasan Polatkan'm Milli Birlik Komitesi tarafından tasdik edilen idam hukmü 16 eylül 1961 cumartesi günü sabaha karşı infaz edilmiştir. 2- Hakkındaki idam hükmü tasdik edilen diğer suçlu sâkıt Başbakan Adnan Menderes'in mezkûr vakitte hastalığı devam ettiğinden hüküm infaz edüemeınistir. Tebliğ olunur. M.B.K!nin kararı Ankara .6. (Cumhuriyet - Teleks) — Yükstk Adalet Divanınca verilen öüm cezaları hakkında Milli Birik Komitesi karan bugünkt Resmi Gazetede M.B.K.'ıin 75'inci kararı olarak yaymlaıuııştır. Karar şöyledir: "Milli Brlik Komitesi 15 eylül 1961 cuna günü saat 18 de Devlet ve Milli Birlik Komitesi Başkanı Polatkan Orgenerıl Cemal Gürsel'in başkanhğında toplanarak Yüksek \dalet Divanınca verilen ölüm cezalarını havi dosyayı 12.6.1960 tarih ve ı sayılı Anayasanın 6 ncı maddesi gereğince tektik etmiştir. Yüksek \dalet Divanınca ve ittifakla ölüm cezasına çarptınlm sâkıt Reisicumhur Celâl Bayar, sâkıt Dışişleri Bakanı -atin Rüştü Zorlu ve sâkıt Maliye Bakanı Hasan Polatkaı'ın ölüm cezalarını tasdik etmiş ve ancak bunlardm Celâl Bayar'ın 65 yaşmı bitirmiş olması dolayısi'le ölüm cezasını müebbed ağır hapse tahvil eylemiştr. Keza diğer ekseriyetle ölum cezasına çarptınkn Refık Koraltan, Agâh Erozan, tbrahim Kirazo|u, Ahmet Hamdi Sancar, Nusret Kirişçioğlu, Zeki Entaman ve Rüştü Erdelhun'un cezalarını da müebbei ağır hapse çevirmiştir." 2 eylülde okuduğum Sayın Cengiz Genç'- in yazısına cevaptır: Bir 12 Eylül çocuğu olarak çok güldüm doğrusu. Be hey cahil, bilir misin 'Lenin sizin olsun; Lennon birim' sloganını ve sonra susturamadığını ezen tanklan, feryatlan, gözyaşlannı. Ora- da değildlm, duydum, okudum olup biten- leri... Peki, daha ilkokuldayken, 17-18 ya- şında eli silahlı politik bir öğrencinin smı- fına girip 'boykot var' dediğinde yaşanılan şaşkınlığı, camı kınp panzerlere ateş eder- ken cevabi kurşunlann tepende çıkarttığı vı- zıltılan, iki adım arkandaki taranırken yer- de sürünmenin politik yönünü, iki ateş ara- sında canını kurtarmaya çalışmanın bir spor çaüşması olup olmadığını, her akşam kapıyı, pencereyi örtüp dışardaki ayak ses- lerini dinlemenin senfonik yanını bilir mi- sin güdülmuş tercih! Peki, 11 eylülde asıp kesenler, adama yaşam hakkı tanımayan, devrim peşinde koşan kahramanlar 12 Ey- lül sabahı neredeydi? Hangisi meydanlar- daydı, hangisi elinden damlayan başkala- nnın kanıyla türkü söylüyordu, hangisi du- var kirletiyordu, hangisi devrimine para topluyordu, hangisi hangi bölgeyi kurtan- yordu. Evet, hepsi de, Vunanistan, Fran- sa, Almanya, İsveç. lulya vb. gibi komi- nisl ülkelere kaçmanın yolunu anyorlardı; hem Rnsya gibi kapitinist ülke bozuntusu- na neden gidilsin ki. Canım KAPİTALİST biliyoruz. Beyim, ağrr ol da molla derler belki poli- tize olunca adam mı öldürülür, yoksa bom- ba rru koymak daha 'iyi!' Seçimin caru ce- henneme, bu millet koyun, sizin gibi kah- raman bozuntulan onlann yerine karar ve- rir, adam öldürür, kalan sağlar da devrim yapar. Kime sordunuz da karar verdiniz, kim size benim için adam öldür dedi, ce- vap versene! Dur, bir dakika 12 Eylül iyidir deme- dim... ATATÜRK'ü çiğneyen iyi olamaz, insanlara işkence yapan iyi olamaz, gerici- lere yol gösteren iyi olamaz, ama siz de iyi olamazsınız. ATATÜRK heykelleri yıkıhr- ken yazı yazdın mı da Lenin yıkılırken ya- zıyorsun? O senin komirustler, köylerden adam toplayıp Politbüro'nun Karadeniz villalan için sırtı denize dönuk çalıştırırken, Stalin insanlan boğazlarken, halk karne ile alışveriş yaparken, analar çocuklannı KGB'ye veririm diye korkuturken, Ekim Devrimi yapıyorlardı değil mi! 'Fast- tıkınmacrymış, fast-cahil olmaktan iyidir fast-food da 1 Mayıs da aynı yerde doğdu, cahilcim... Çıkart şu gözlüğü, atgözluğünün kimse- ye faydası olmaz, atlar dışında. Segnâa'yi kullanan da onun başa geçirdiği de bir Fransız solcu, mesudu saymazsak gene bir solcuyu satıyor, kendisi de eski solcu ca- hilcim.... Sen, KEMAIİZM nedir bilir misin? Bi- Urim Kapital okumaktan Söytev'e zamarun kalmamıştır, Hsa'yı bilir misin bilmezsin cahilcim... Boş geç be cahilcim, sana dolu geçse ne olur geçmese ne olur. Sen, Kapi- tal oku, sabah ve öğle ve akşam yemek ye- rine Moskova'da karneyle sırada bekleyen- ler hep Kapital okurmuş... Sen de yap, at- gözlüklüm, KGB ajanları kurs açmış, An- na ile staj varmış, git yaal. Eğer politik ol- mak sen olmaksa, ben hep apolitik olaca- ğım. Öptum cahilcim. NECATt ASLAN Beşiktaş-tst. KREŞ - YüVfl - flNflOKÜLLflRI 'd« y«rinizi aldınız mı? T«l: SZZ 53 99 ÇOCUKEVI Seıbest Zaman Okulu • Psıkoloıık Danışmanlık 3-12 Yaş • Etud-Eğıtım • KoleıveAnadolu lısetenne hazırlık ••• Satranç ••• ingıiızce ••• Bılgsayar ••• Resım • S(XM Balmumcu Tel: 172 11 90 167 47 42 Acıtodem, Çeken Sok 3 Kadıköy Mavi BUye, Eğitim anlayışıyla, yaratıcı, mutlu, sosyal yönü gelişmiş, sağlıklı çocukların gelişmesinde bir duraktır. 340 45 12 GÜLİVER 2-10 Yaş ÇOCUKLARA SEVGI DOLU BİR OYUN BAHÇESI Yuvamırda Eğrtvncı-Sosyoıog G Kızılçeç yCnenmınöe MareMontessorı yöntemı uygulanma«aaır • Oğfetmerı yöneomınde etûd 1 Levent Te) 169 53 02 180 97 57 Bomonti'de yemyeşiUmm 2 bahçe içinde biranaokuluvar! ÇocuUar.mvşanlar \e bdıklaria u, ,ff \ajiyor lngüı:ce. îatrançhalk o\wıhrı.balr,nyaıromû:ık dersienne avı a\n öğretmenler gehyor Ym Okulu Semslerde zczeıııı oiretmenler \elne çocukiorü A\nntılı bılgı ıçın WSJ % ı arayabılırsm: ANAOKULU Fmn Sokak, No 1 Bomoniı • Şışh ANAOKULU İLKOKUL ANADOLUÜSESİ 326 32 52 31010 30 335 37 91 326 32 51 342 0160 335 40 77 Tam gün öğretim ve etüd... Güçlii, deneyimli bir eğitici ve yönetim kadrosu... Uzman öğretmenler denetiminde Müzik- Resim-Folklor-Bale ve Ritmik Jimnastik Laboratuvarda İngilizce ve Bilgisayar...Evden okula, okuldan eve servis hizmeti Not: Anadolu Lisemız hazırlık sınıfı kayıtiarı dolmuştur. Pedagog Mevlıde Birsun • Okul öncesi egitim • llkokul etüd gumbu • Bale • Möztk • Resım • Tiyatro • Satranç • Halk dansları • ingıiızce • Tenıs AHtfiy 572 6392 542 3970 554 22 92 505 3394 SARIYER ŞlFÜN ÇOCUKEVİ ÇEKİRDEK ÇOCÜK YUVASI ve KULÜBÜ 2-6-12 YaşÇocııklarına • Özgur bir ortam • Bale, muzık lolklor • Jimnastik • Okul öncesi hazırlık çahşmaları • Effldsınıfv. llkokul öğrencılerıne uzman öğretmenler gözetımınde üzgürce merak duygusunu ve kışılığını geliştırmek üzere faaliyetlerine devam etmektedir. : 372 86 53 Görtepe: 386 09 1% Erenköy 35673 86 3. Levent PÂITAÇO ÇOCUKEVİ 3-6 Yaş Çocuklarına sevgi dolu bir ortamda uygun şartlarla bir yuva. GEÜN, GÖRÜŞELİM. 1696982 1789447 OUul ö ^ c ^ ZûmrûtevterŞahıncıSk 24 142 62 05 17.00-20 00Arası Kaprislerime karJanacak bir arkada^-abla ARIYORUM! KahlmaŞartlan: • 4 yaşmdakı OAMLA'lan sevmek • KadAöyyakasndaoluımak • ÛmvHSüe 6ğrwcısı olmak SaçıciKurul: Annem Babam MOraaafc 339 74 69 {1900'dansomı VEFAT VE BAŞSAGLIGI îyemiz, Basın Şeref Kartı sahibi değerli arkadaşımız FERİDUN ERYILMAZ 15 Eyiıl 1991 tarihinde vefat etmiştir. 1924 »Jında Çorum'da doğan Eryümaz, gazeteciliğe 1954 yüında Hürriyet Gazetesi'nde başladı. Hünvet'in ilk genel müdüril olan ve vefatı camıamızda büyük üzSStü yaratan Bryıhaaz'm cenazesi 16 Eylül 1991 Pazartesi gün; öğle namazmdansonra Levent Camisi'nden kaldınlarak Zittcirlikuyu Mezarlığı'nda toprağa verilmiştir. Fertun Eryılmaz'a Tann'dan rahmet, ailesine ve üyelerimize başsağhgı dileriz. GAZETECİLER CEMİYETİ • Türkıye'de. ozel sektor ıçın ılk ve tek olarak, TMMOB Mimarlar Odası yonetımınde duzentenmış Mırnarı Proıe Yanşması sonocu ınşa edıien, • Istanbul'da Cağaloğlu meydanı, Nuruosmaniye ve Bab-ı âlı caddelerine 100 metre cephelı, 9 katlı, 5.500 rr»2 toplam alanlı, eşı bjlunmaz değerde ve seçkınlıkte ulîra-modern yapı İstanbul Reklam Sitesi tümüile KİRALIKTIR Bına çeşıtlı sergı alantarı, galerılerı, buyuk konferans ve fılm- muzık gosteri salonu ve cıhazları, kafeteryas, foto-vıdeo çekım platosu, depolan Boğazıçı'ne ve Marmara'ya nazır full teçhızatlı teras restoranı ve genış açkhava platformu italyan mobılyaları ile doşelı hızmet bolumlerı, suratlı asansorlen, fan-coıl havalandırma-ısrtma sıstemı, dahılı TV-anons-muzık yayın şebekelen, çok guçlu mono- trıfaze elektrık ve şehır suyu kapasıtelerı. 15'ı aşkın telefon ve telex hattı ile 've ozelltkle hıçbırmalı, ıdarı, hukukı sorunu tnjlunmaksızm) dertıal her tudu kullanıma ve yerteşıme hazırdır Bu muhteşem yapnın "tümu ile1 kıralanması konusunda. aracısız ve cıddı olarak ılgılenenlerın, on bılgı ıçın 164 08 04 no lu lelefona muracaatiarı rıca olunur AVUSTRALYA SİZİ BEKÜYOR i g * İNGİLİZCE, HAZIRLIK+ ÜNİVERSITE ^ A LISANS, YÜKSEK LİSANS, DOKTORA, TURIZM, BILGISAYAR, YdNETİCİLİK DIPLOMA KURSLARI. v T ^ ' BAŞARINIZ BAŞARIMIZDIR'' ( T Ö C ISTANBUL BAĞDAT CAD NO 532/6 BOSTANCI w L' ' Tel (1) 362 40 96 - (1) 362 39 59 ANKARA BILLUR SOK NO 23/1 KAVAKLIDERE Tel (4) 126 76 02 - (4) 126 76 03 ELEMAN ARANIYOR Kitap ve ansiklopedi pazarlaması konusunda, maaş + prim sistemiyle çalışacak asgari lise mezunu elemanlar aranıyor. CUMHURİYET KİTAP KULÜBÜ Tel: 512 05 05 - 516 ANKARA NOTLARI MUSTAFA EKMEKÇt Yılmaz Güney Geceleri... (1) Babamın anamı kaçırdığını bir "Ankara Notlan"nda yaz- mıştım. Ayşe Teyzem'den dinlemiştim olayı. Ayşe Teyzem an- nemin büyüğü, Zeliha Teyzem daha küçük, Durmuş Dayım en küçük. Mernek köyünde bir odada, bir yatakta yatıyortar. Aile yoksul mu yoksul, çocuklar öksüz de. Anamı kaçıracak olanlar, planlannı kurmuşlar: : — Aman dikkat edelim, elimizle yoklayalım. Çok ufağı de-; ğil, az büyüğü kaçırılacak. Bir yanlışlık yapmayalım! Aylardan kış, hava buz kesiyor. Babam, anamı bir kez gör-| müş, o da belki yayla yolunda. Ufak bir yoklama, babam ana- mı omuzluyor; arkadan izlemesinler diye, evi de ateşe veriyorlar. Ayşe Teyzem anlatıyor: — Anan "Grtmeyeceğim!" diye çırpınırmış. Sabah baktık, buz tutmuş kapıda parmak izlerı görünüyordu. Çok ağlamış, kardeşim... Mernek köyünden, önce Aşağıhadim'e gotürüyorlar. Ora- dan Hocalar köyüne gidecekler. Aşağıhadim'e girerierken ba- bamın sırtında anam, karanlıkta göremeyip buz tutmuş havuza düşmüyorlar mı... Sırılsıklam ikisi de. Aşağıhadin> de, kiminse, bir eve iniyorlar; o günü orada geçirip gece Ho- calar köyüne yola çıkacaklar. Hocalar'a varınca anamı bir odaya koyuyorlar, babama göstermek yok. Babam bir ara de- likten bakıp kaçırdıkları kızı görmek istiyor; dedem görüyor: — Mehmet diyor, çekil kapıdan! Nikâh kıyılmadan geline yaklaşmak yok! Fatoş Güney, Yılmaz'a kaçışını anlatırken geçti bunlar bir film gibi kafamdan. Fatoş'a, Yılmaz Güney'e nasıl kaçtığını soruyorum. Mülkiyeliler Birliği'nde oturuyoruz... — Yazacak mısın bunları Mustafa Abi? diyor. Yazmasan olmaz mı? — Yazmamda ne sakınca var? O gün, çantanda yedi bu- çuk liran varmış. Onu anlat, nasıl kaçtın! — işte, böyle bir an karar verdim. Kararsızdım o zamana kadar. Bir yıla yakın bir zamandır mekiuplaşıyorduk. Muş'ta askerliğlni yapıyordu Yılmaz Güney o dönemde. Ailemden baskı var çok, "Ya biz, ya o" diyoriar. Yani, iş gelmiş dayan- mış. ve beni Isvıçre'ye gönderiyorlar. Yani, gitmek arifesin- deyim aynı zamanda. — O zaman nerede okuyorsun? — italyan Kız Ortaokulu'nu bitirmişim, lisede, kolejdeyim. Ondan sonra bir an karar verdim, öyle; kalktım, anneme, ba- bama bir mektup bıraktım (Annesı Birsen, babası Gani, so- yadları Süleymangil). Yola koyuldum. vapura bindim, vapurdan indim, Levent'e gidecegim, annesinin oturduğu eve, Yılmaz'ın evine. Annesiyle oturuyor. Ben Moda'dayım. On- dan sonra, işte... Fakat çantamda yeterli para yok. Bir taksi- ye bindim gıttim. Yılmaz'ın annesi var evde, biliyorum. Bir de bir adam var, o zaman evde çalışıyor filan. Dedim ki: — Taksi parasını veremiyorum! İşte, kaynanam falan buldular, hatta onlarda da para yok- tu da komşudan aldılar? — Ne tuttu hesap? — Bilemiyorum, kaç liraydı o zaman taksi? Herhalde bir, on beş lira mı ne tuttu da bende yarısı çıktı filan yani. Sonra Yılmaz geldi aniden. Üzüldü. Bırdenbire kendini büyük bir sorumluluk altında filan hissetti. — Kaç yaşındaydın o zaman? — Ben on sekiz yaşındayım. Belki bir iki gün sonra, ver- diğim karara ptşman da olabilirim! Tozpembe gözlüklerie.. Şimdiki gibi kara değil gözlüklerim (Fatoş'un gözünde kara gözlükler var)! Tozpembe gözlüklerim (Kahkahalar)! Yılmaz çok şey yaptı yani, kendisi çıktı otelde kaldr, annesiyle kal- dık evde! İşte, beni aldı yemeğe götürdü; tekrar anlatmaya çalışıyor: ; — iyi düşündün mü? Benim hayatımı biliyorsun... i Yeniden anlatmalar. \ — Ağlıyorsun, "Yoksa beni istemiyor musun?" Esin Öngören giriyor söze: — Fatoş ağlamaya başlamış: "Yoksa beni sevmiyor mu- sun, istemiyor musun?" diye. Yılmaz da, "Hayır!" demiş. Fa- toş konuşuyor: — Oda onu demek istemiyor tabii, o da başka bir şey an- latmaya çalışıyor Yani, "insanın hayatı mahvolabilir..." — Yıl kaç o zaman? — 1970, bir buçuk yıl sonra, ardından tutuklandı zaten. Biri: — Fatoş hayrandı o zaman, diyor. Fatoş karşılık veriyor: — Hayranı da değildim, hiç tanımıyordum ki gördüğüm za- man. Türk sinemasını küçümsüyorduk, Türkffilmine gitmi- yorduk ki o dönemde. Onu diyorum, bir halk müziği duyduğumuz zaman kapatıyorduk radyoyu. öyle bir çevre... Mahmut TaJi Öngören şöyle diyor: — Fatoş; çok güçlü bir şekilde, bir gelişme gösteren bir insan bence. Yılmaz çok önemli, ama Fatoş da çok önemli, olumlu... — Ayrı bir kişilik, yani ben öyle görüyorum (Fatoş gülüyor). ' İstanbul'dan sonra Ankara'da gösterilen Yılmaz Güney'in l "Arkadaş" filmi büyük ilgi gördü. Fatoş Güney'in anlattığına göre, istanbul Açıkhava Tıyatrosu hıncahınç doluymuş, dört bin kişi varmış. Ankara'da bin beş yüz, iki bin kişi kadar var- dı. Ankara'da, Hasköy yolundaki "Açıkhava Sineması"ndaydı l "Arkadaş filmi"yle konuşmalar. Sinema demeye bin tanık is- ter. Elektrik santiye elektriği. Fatoş'un, anası Birsen Hanırr^ dan emdiğı süt burnundan geldi! Fatoş şöyle dedi: : — Şunu söyleyeyim Mustafa Abi, bız bu işi, büyük duyu- rularia, ilanlarla geçirebilecek olsak, toplananın birkaç misli insan gelecektir. Türkiye sinema tarihinde ilk kez bir film bu kadar izleyiciyte sinemalarda gösteriliyor. Istanbul'da Açık Ha- va Tiyatrosu tıklım tıklım doluydu. Orada Müjdat Gezen de vardı. Orası 4-5 bin kişi alıyor. Eh, burası da bin beş yüz kişi yok muydu akşam? — Vardı, ayakta olanlar vardı. Yılmaz Güney'in film gösterileri, kurulması düşünülen "Yıl- maz Güney Kürtür ve Sanat Vakfı"nın kurulması amacıyla ya- pılmaktaydı. Toplanacak paralar, Vakfın oluşumunda kullanılacaktı. Ankara'dan sonra, Yılmaz Güney'in "Arkadaş" filmi 21 ey- lül cumartesi akşamı saat 20.00'de eski ıstasyon yanında, eski bir fabrikanın alanında Adanalılara gösterilecek. Adana'da Fa- toş Güney'le birlikte oğlu Yılmaz Güney, Kerim Afşar, Nur Sü- rer, belki Halil Ergün de olacaklar. izmir izlencesi 27-28 eylülde fuar alanında Amerikan pavyonunda. Diyarbakır gös- terileri için Fatoş, Olağanüstü Hal Valilıği'nden yanıt beklen- diğini söyledi. Yılmaz Güney ile ilgili yayımlar sürecek... KÜLTÜR BAKANLIGI MÜFETTİŞ YARDIMCILIGI GÎRİŞ SINAVI Boş bulunan müfettiş yardımcıhğı kadrolanna sınavla eleman alı- nacaktır. 1. Sınava katılabilmek için: a) 657 sayılı Devlet Memurlan Kanunu'nun 48 maddcsınde sayı- lan nitelikleri taşımak, b) Siyasal bilgiler, hukuk, iktisat, işletme, iktisadi ve idari bilim- ler fakûltelerinden veya bunlara denkliği yüksek öğretim kurulunca kabul edilen yurtiçi veya yurtdışındaki fakulte veya yüksekokullar- dan birini bitirmiş olrnak, c) Sapk durumu, her türlü iklim ve yolculuk koşullanna elverişli bulunmak, d) Yapılacak incelerne sonunda varsa sicili, tutum ve davranışlan yönünden müfettiş yardımcılığına engel bir durumu bulunmamak, e) Askerlik görevini yapmış ve>-a erteletmi; olmak ya da askerlikle ilişkisi bulunmamak, f) Bu sınava daha önce birden fazla katıbnamıs olmak, g) 1.1.1991 tarihi itibanyla otuz yaşını doldurmamış olmak gerekir. 2. Yazüı sınavlar 15,16,17 Ekim 1991 tarihlerinde Ankara'da ya- pılacak, kazananlar kendilerine bildirilecek tarihte sözlü sınava tabi tutulacaklardır. 3. Daha geniş bilgi, Ankara'da Teftiş Kurulu BaşkankgYndan, İs- tanbul ve Izmir'de kültür müdürlüklerinden bizzat veya mektupla alı- nabilir. 4. tştirakçilerin yukanda belirtilen yerlerden alacaklan aday fonn- lannı doldurmak suretiyle iki fotoğrafla birlıkte 4 Ekim 1991 günü çalışma saati sonuna kadar Teftiş Kurulu Başkanbğı'na başvurma- lan duyurulur. TEFTİŞ KURULU BAŞKANLIĞI Ataturk Bulvan No.29 06050 Opera/ANKARA Basın: 35158