Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
13 TEMMUZ 1991 HABERLER CÜMHURtYET/5 Nevşehir'de DYP kaynıyor • NEVŞEHİR (Curahuriyet) Nevşehir DYP il merkez örgütleriyle il disiplin kurulunun genel merkezce görevden alınmalan parti çevrelerinde tepkiyle karşılandı. Nisan ayında yapılan Nevşehir Belediye Başkanlığı seçimini kazanmış bir il örgütünün görevden alınmasının izah edilemeyeceğini belirten partiye yakın kaynaklar, "DYP Nevşehir Milletveküi Esat Kıratlıoğlu'nun ilişkilerindeki soğukluğu ve kavgacı tutumu ile puan kaybediyordu. tl Başkanı Taner Erdoğan'ın milletvekilliği adaylığına soyunmasını çekemeyerek genel merkeze yaptığı baskı sonucu antidemokratik bir uygulama ile DYP örgütlerini feshettirmeyi başardı" şeklinde yorumluyorlar. İnönü, kavga olmasın diye udaşma önenen Yeni Sol'a Kanadeniz'den seslendv tnönö Doğu Karadeniz gezisinde, Bushözal görüşmesinde Başbakan Yılmaz'ın da bulunmasını istedi. Konuşmalannda Baykal ve Ecevit'e catan İnönü, "DSP'ye oy vermeyin allahaşkına" dedi. doğru olmadığını söyledi. BushHAKAN AYGÜN Özal görüşmelerinde Yılmaz'ın ÖMER GÜNER da hazır bulunmasını isteyen TRABZON/GİRESUN/ORDU Kurultay öncesi Doğu Karadeniz |5J gezisine çıkan SHP Genel Başkanı Erdal İnönü, ABD Başkanı George Bush'un, Türkiye ziyaretinde Cumhurbaşkanı Turgut Özal'a, Başbakan Mesut Yılmaz'dan daha fazla görüşme süresi ayırmasının İnönü, "Bu, anayasal zonınluluk. ABD Başkanı bunu nereden bilsin. Siyasi sorumlu Başbakan'dır" diye konuştu. Kurultayın "iki genel merkez görüntüsü"nü sona erdireceğini anlatan İnönü, Deniz Baykal ekibine, "Kunıitayda kavga görüntüsü olmasın diye uzlaşma öneriyorlar. Uzlaşmayı çok istiyorlarsa yanştan çekilsinkr" diyerek seslendi. İnönü'nun, 3. olağan kurul Baykal yarıştan çekîkin tay öncesi ikinci durağı Doğu Karadeniz oldu. Beraberinde eşi Sevinç İnönü, SHP Genel Sekreter Yardımcıları Ertuğrul Günay, Güneş Gürseler ile Parti Meclisi üyeleri ve mületveküleri olduğu halde uçakla dün Trabzon'a gelen Inönü'yü coşkulu bir kalabalık karşıladı. Inönü'yü karşılayanlar arasında Trabzon, Rize, Artvin ve Gümüşhane belediye başkanları, il başkanları ile kurultay delegeleri yer aldı. inönü, daha sonra Belediye Kültür Merkezi'nde delegelere ve partililere seslendi. Sözlerine, Trabzon'un Türk siyasi yaşamında çok önemli bir yeri olduğunu anlatarak giren înönü, dış ve iç politikadaki gelişmelerle parti içi mücadeleyi değerlendiren bir konuşma yaptı. Diyarbakır'da yaşanan kanlı olaylara değinen SHP lideri, ülkenin bytünlüğünü korumak için iç barışın sağlanması ve insan haklarına dayalı demokratik sistemin tam anlamıyla yerleştirilmesinin görevleri olduğunu söyledi. "Veda hükümeti" olarak nitelediği Mesut Yılmaz hükümetinin bir an önce seçim takvimini açıklamasını isteyen İnönü şöyle konuştu: "Sayın Başbakan'ın, Meclisin acüışında seçim takvimini açıklaması, zaten anayasal bir zorunluluk. Ülkenin giındemi, seçim yasası, seçim takvimi ve seçimdir. Biz bunlann hükümet tarafından değil, Meclis tarafından kararlaştınlmasını istiyonız." İlk genel seçimde iktidardan gidecek hükümetin uzun vadeli CÜNEYT ARCAYÜREK YAZIYDR kararlar almamasını isteyen İnönü, Kıbrıs sorununun da bu çerçevede dflşünülmesini istedi. Hep Türk tarafından ödün beklendiğine işaret eden İnönü, görüşmeler öncesinde Rum tarafının da Türk tarafına ambargo uygulamaktan vazgeçerek iyiniyetini göstermesi gerektiğini ifade etti. OzalBush görüşmesi Öğretmen atamaları • ANKARA (UBA) Türk Ceza Yasası'nın 141, 142 ve 163. maddelerini içeren suçları işledikleri için mesleklerinden ihraç edilen öğretmenler Antiterör Yasası'run TBMM'de kabulünden sonra görevlerine dönmek için bakanlığa başvurmaya başladı. Bakanlık bu öğretmenlerin durumunu tartışarak önıimüzdeki günlerde bir karar alacak. Görevden ihraç edilen öğretmenlerin başvurulan ile birlikte durumlarının ne olacağı bakanlıkta da tartışılmaya başlandı. Bakanlık üst düzey yetkilisi, "141, 142 ve 163. maddeleri içeren suçları işledikleri için meslekten ihraç edilen öğretmenlerimizin geri dönmek için yaptıkları başvurular elimize ulaştı"dedi. Açlık grevi sona erdi • KAYSERİ (AA) Kayseri Kapalı Cezaevi'nde 11 sol görüşlü tutuklunun başlattığı açbk grevi bu sabah sona erdi. 4 temmuz perşembe sabahı yemeklerinin kötii olduğu, idarenin tutuklu ve mahkumlara insancıl davranmadığını öne sürerek açlık grevine başlayan 11 tutukjudan 4'ü 9 temmuz sah günü açlık grevine son vermişti. Açlık grevini sürdüren 7 tutuklu ise bu sabah eylemlerine son verdiklerini açıkladılar. İnönü, Özal'ın hükümet üzerindeki egemenüğinin halen sürmesini de eleştirdi. ABD Başkanı Bush'un Türkiye programında ağırlıklı olarak özal'la görüşmelerin yer aldığını kaydeden İnönü, Başbakan'a ayrılan görüşme süresinin, Bush'un muhalefet liderleriyle yapacağı göriişmeden bile lcısa olmasına dikkat çekti. İnönü, "Başbakan'ın Bush'la görüşme süresi bizden de az. Bu, anayasaya aykırıdır. Başbakan siyasi sorumludur, Cumhurbaşkam değil" diye konuştu. İnönü, Özal'ın Bush'la yapacağı bütün görüşmelerde Yılmaz'ın da hazır bulunmasını istedi. Trabzonlulardan, "Karadenizli bir başbakan geldi" diye umutlanmamalarını da isteyen Inönu, "İktidarı bugün içinde bulundugu durumdan bir Karadenizli de kurtaramaz" dedi. Bölgede hamsinin yok olduğuna işaret eden İnönü, "Hamsi, SHP iktidarında tekrar ortaya çıkacaktır" deyince salonu dolduranları güldürdü. ' İnönü, konuşmasının son bölümünde geniş olarak parti içi mücadeleye değindi. Genel başkanlık yarışının doğal bir yarış olduğuna dikkat çeken İnönü, "Ancak bizim partide bu mesele çok uzadı. Olağanüstü kurultay yaptık bu a>na?»p Tekrar yöTRABZON'DA BÜYÜK tLGİ Trabzon, Giresun ve Ordu illerini kapsayan iki günlük bir yurt gezisine çıkan SHP Genel netime geldik. Ama bakük, parti içinde bir takım yine mücadeBaşkanı İnönü, Trabzon'da kalabalık bir partili grubu tarafından karşılandı. (Fotoğraf: AA) leyi sürdüriiyor. Hatta ayn genel merkez bile oluşturdular. Bu partinin bir programı var, ilkeleri var. Bu dof rultuda çalışmaları gerekir. Bunu yapmıyorlar. Ondan sonra da 23 yıl bu tartışma olmaz" diye konuştu. ANKARA Bakanların söylediklerini özetlersek. Diyarbakır olaylarını şu ya da bu kişilerle kurumlar 'tahrik etti' demek çok zor. Hükümet niçin olayiarı aktarmakla yetiniyor? Bir yorum yapmıyor. Ne hükümetin ne de devlet kurumlarının Diyarbakır'daki gelişmeleri yorumlamamalanndaki nedenler henüz biliniyor. Kuşkusuz hükümet, elindeki bilgileri hukuksal kurallara oturtmanın çabası içinde. Bir bakan böyle söylüyor. Beri yandan kimi bakanlar HEP İl Başkanı Vedat Aydın'ın evinden alınırken yanmdaki tek tanığın "önemli ipuçlan verebileceğini" öne sürüyorlar. Hatta son Bakanlar Kurulu toplantısında İçişleri Bakanı Kalemli'nin verdiği bilgiler arasında Vedat Aydın'ın eşinin kimi sözleri hükümet bünyesinde açıklanmayan kimi yorumlara yol açıyor. Geceyarısı gelen dört kişiden tedirgin olan bayan vedat Aydın'ı eşi teselli ediyor, yatıştırmaya çalışıyor. Gelenleri "dost kişiler" diye tanımlıyor. HEP il başkanının "polis dostlarına" kimi bakanlar dudak büküyor. Bir bakanın aktardığına göre alınan ifadelerde vedat Aydın'ın eşi, "gelen dostları tanımadığını" açıklıyor. Ama eşinin gitmeden önce, "Merak etme, bunlar dostlarımız" diye konuşmasından kimi sonuçlar çıkaranlara rastlanıyor. "Gelen dostlar" belki polis, ama Vedat Aydın'ın "tanıdığı ve görüşmekten çekinmediği kişiler" de olabilir. "Bölücülük ve kan, ^ ^ ^ Anlamsız Kararlar Olumsuz Sonuçlar... siyasi enstrüman oia Bir bakanın aktardığına S tSSSlK 9 "y . SS'Sl'K gS J^ yararianmak isteyen Vedat Aydın'ın eşi, "gelen ier yakm dostiarını1 dostları tanımadığını" k A ^ e r o i S r S diye konuşmasmdan kimi Diyarbakır oiayı iie bir sonuçlar çiKaraniara nkte pek çok başka rastlanıyor. "Gelen nin mutiaka teşhis gitmeden once, Merak ediiip buiunması ge etme, bunlar dostlanmız" ii „ % Yeni SoVun kurmaylan açıklamanın yakmda yapılacağını söyledüer Cem: Adayımız Baykal ği sözleri tutamayışı, partinin gerilemekte olduğu kanaatinin kamuoyu ve partide oluşması, SHP'yi Yeni Sol'un büyütecegi, bütünleştireceği ve iç kavgalardan onu sakınacagı güveninin partide yaygınlaşması, genel merkez yoneticilerinin bir bölümünün bizleri, yani parti içi muhalefeti, yani kendi arkadaşlannı, kendi pahiliterini sürekli karaiama>a çahşması; en sert en çirkin sözlere, bazen iftiralara başvurması; bizim sözlerimizi, düşüncelerimizi çarpıtarak bundan medel umması, haksız ve adaletsiz uygulamalara yönelede hiç mi bir şey olmadı? îlginçtir, çünkü mevcut yönetim anlayışının iflasıdır; bir çaresizliğin sergüenmesidir. Bugün için geçerli sözü bulamayanlar, geçmişe dönerek, geçmişten suçlama üretmeye çalıştılar. 'O dönemde' bazı olaylar, yanlış olaylar tabii ki yaşandı. Bunlar 1980 eylül kurultayında tartışıldı. Hesaplaşması yapıldı Parti yonetimine hangi temel eleştirileri getiriyorsunuz? Inönu yönetimi son kurultayda partiliye ve kamuoyuna uç büyük söz verdi; 'Parti içi demokrasinin sağlanması', 'Se YALÇIN ÇAKIR SHP'de eski Genel Sekreteri Deniz Baykal'ın liderliğini yaptığı parti içi muhalefeti oluşturan 'Yeni Sol'un kurmaylarından tstanbul Milletveküi Ismaü Cem, kurultay için tum ön araştırmaları tamamlayıp son kararı Baykal'a bıraktıklannı ve göreve aday olduklannı söyledi. Cem, genel seçim için gerekli birikim ve hazırlığa da sahip olduklannı kaydederek SHP yönetimine, 'partiyi bU>ütmek, dinamizm getirmek' ve "demokrasiyi bir daha dışlanmamak üzere tüm kural ve kurumlanyla yerleştinnek' savlanyla aday olduklannı söyledi. Cem, Yeni Sol olarak, "Genel Başkan Erdal İnönü ve parti yöneticilerini parti içi muhalefeti karalamak ve sürekli geçmişi örnek göstermek yerine son kunıltaydan bu yana ne yaptıklarını açıklamaya devat ediyonız" dedi. SHP'nin 29 Eylül 1990 tarihinde yapılan olağanüstü kurultayında Genel Başkan adayı olan Deniz Baykal'ın yanında yer alan ve o dönem 'Baykalcılary diye adlandırılan hareketin fıkir çalışmalarının mimarlığını üstlenen Îstanbul MUletvekili İsmail Cem bir hizip ya da darkadro hareketi olmadıklarını, 'Yeni Sol' adıyla fıkir temelinde politika yaptıklarını söyledi. Cem'in sorularımıza verdiği yanıtlar şöyle: tlce kongrelerinde Yeni Sol beklediğini bulamadı. Ancak kurultay delegeliklerinde bu tablodan daha iyi bir başarı elde ettiğiniz söyleniyor. Bunu neye baglıyorsunuz? Önceliği düşünce ve siyaset düzeyinde olan Yeni Sol'un il kongrelerinde başarı oranını yükseltmesi doğaldır. Başanmız şu faktörlere dayanıyor; 'SHP merkez yönetiminin partiyi büyütmekteki başansızlığı, verdi Kurt'un kabulü • ANKARA (AA) Devlet Bakanı Fahrettin Kurt, Türkiye Muhtarlar Derneği üyelerini kabul ederek bir süre görüştü. Dernek Başkanı Muhittin Büyükarslan kabulde bakandan, Köy Kanunu'nun günün koşullarına göre yeniden düzenlenmesi çalışmalarının hızlandmlmasını istedi. Büyükarslan, üyelerinin yararlanabileceği bir misafirhane yapımı için başlattıklan bağış kampanyasında 513 milyon lirayı aşkın para toplandığını belirterek bu konuda devletten de katkı beklediklerini söyledi. İstanbul Milletveküi İsmail Cem, genel merkez yönetimini, parti içi muhalefeti geçmişte yaşananlarla eleştirmek ve karalamak yerine "bugünekadarne yaptıklarını" açıklamaya çağırdı. Cem, "Biz göreve hazırız ve talibiz. Ancak son karar Sayın Baykal'ın kendisine aittir"dedi. rek parti içinde birliğin ve barışın degil, bölücülüğün ve kavganın bir faktöru gibi görulmesi...'KongreIerde genel merkez yönetimi fikri sabit gibi muhalefeti suçladı, karaladı. 'İkinci sınıf partili' muamelesi gördük. Sayın İnönü de genel başkan sıfatına rağmen, gazetenizde son yayımlanan demeciyle bu havaya girdi ve bu suçlamalara, karalamalara katıldı. Kongreler dönemince eski yemekleri pişirip partilüere sunmaya çalıştılar. Bu ilginç ve öğreticidir. Neden ilginç, geçmiş dönemçimle gelmiş yonetimlerin seçim le gitmesi', 'Solda bütünlügun, DSP ile beraberliğin sağlanması', 'Partiyi büyütmek' Ne yaak ki, bu açık sözlerini yerine getiremediler. Seçimle geleni, seçimsiz görevden aldılar. Yeni icraatlarla tedbirli olarak partüüeri disipline verdüer. Sayın İnönü hareketinizin bir hizip olduğunu söylüyor.. Bu demagoji yakışmamaktadır bizim parti büyüklerimize, genel başkanımıza, genel sekreterimize ve yardımcılarına. Sen iktidarda ne yaptın, partiyi na Çevre koruma • İSTANBUL (AA) TBMM Başkanvekili îstanbul Milletveküi Aytekin Kotil, çevreyi koruma ve kirlenmesini önleme çalışmalarının tek merkezden yönetilmesi halinde başarıya ulaşılabileceğini söyledi. Fatih Belediye Başkanı Yusuf Günaydın'ın başlattığı "Çevre ve Denizcilik Bakanüğı Kurulmalıdır" kampanyasına ait dilekçelerin TBMM'ye sunulmak üzere kendisine verilmesi dolayısıyla düzenlenen törende konuşan Kotil, çevrenin korunmasıyla ilgili çeşitli bakanlıklara bağlı birimlerin, mü ÜTİüklerin bulunduğunu, ancak güçleri bölündüğü için sonuca ulaşamadıklarını kaydetti. sıl büyüttün, verdiğin sözleri nasıl tuttun, bugün sağın muhalefeti sağ olmaktaysa bunu neden engellemedin? Engellemek için ne yaptın? Bunun cevabını veremeyenler, kendi zaaflanmn örtülebileceği varsayımıyla dönüyorlar ve kendi muhalefetlerini suçluyorlar. Bununla hiçbir yere vanlamayacağını parti kamuoyu da görüyor. İnönü cumhurbaşkanı, Baykal başbakan onerisi var.. Efendim, 'Cumhurbakanı ol' komik bir öneriymiş; bunun da faturası Yeni Sol'a çıkarılmaya çalışılıyor. Bu öneri, bizim partimizin iyi niyetli çevrelerinden kaynaklanıyor. Parti içinden yaygın şekilde bu talep geliyor. Bu çağrının üzerinde yorum yapmak bizim görevimiz değil. Yani SHP yonetimine talipsiniz? Kaybederseniz ne yapacaksınız? Biz 2 tane iddia ile yönetime talibiz. Birincisi SHP'yi büyüteceğiz, dinamizm getireceğiz. Yeni sözler söyleyeceğiz. Tılsımlı formullerle değil, bütün çağdaş, sosyalist partüerde olduğu gibi çoğulcu demokrasiyi artık bir daha dışlanmamak uzere tüm kural ve kurumlanyla getireceğiz. Kaybedersek, kazananların yönetiminde partimizi büyütmek için elimizden gelen çabayı harcamaya devam •edeceğiz. Sayın Baykal aday olacak mı? Sayın Baykal Yeni Sol'un lideridir. Yeni Sol bir aday gösterecekse, bu elbetteki Sayın Baykal'dır. Bizim üstümüze düşen şey, bir genel başkan adaylığında bütün ihtimaller ve tahlülerin gerçekçi araştırmasını yapmak ve bu tabloyu getirmektir. Biz bunu yaptık. Son karar Sayın Baykal'ın kendisine aittir. Ancak önümüzdeki günlerde yarışın PM için mi yoksa genel başkanlık için mi olacağı açıklığa kavuşacaktır. Baykal ekibinin "uzlaşma önerileri" de olduğuna işaret eden İnönü, "Kavgalı kurultay, arkadan gelecek seçim öncesinde partiyi yaralar" şeklindeki görüşe de karşı çıktığını belirtti. Kurultayda yanşılmasınm, hatta bazı kırgınhklar olmasının doğal olduğunu vurgulayan SHP Genel Başkanı "Bana 'kendiliğinden bırak* diyorlar. Beni kurultay seçti. Yine o kadar verir. Ben nasıl görevi bırakınm" diye sordu. inönü, kurultayda kavga görüntüsü verilmesin diye uzlaşmadan yana olanların yapacaklan en i>i işin de yarıştan çekilmeleri olduğunu ifade etti. inönü, Baykalcılara "Kurultayda yanşma istemiyorsanız, öbüründen (genel başkanlık) vazgeçin" biçiminde konuştu. feda edilmesine inananlar mı, kimin işlediği öğrenilemeyecek. Olağanüstü Hal Valiliği'nin elinde devletin akla gelebilen hemen bütün güçleri varken "Ankara'dan olayları soruşturmaya bir heyetin" niçin gönderildiği ayrı bir merak konusu. Hatta hükümet çevreleri "bu heyetin vereceği rapordan sonra gereken kararların ahnabileceğinden" söz ediyoriar. Kimi tanılarla hükümetin sakıncalı uygulamalara sapabileceği kuşkusu sadece ilgili bürokratlar katına değil, muhalefet çevrelerine de egemen. Bakanlar arasında bölgeye özgü nitelikleri savunan siyasal kuruluşlann "tahrik görevi" üstlendiğini söyleyenler var. Hatta bir ay önce Tatvan'da yaşanan Diyarbaku benzeri bir olayı örnek gösteriyorlar. Camiden çıkan halk, siyasal kışkırtmalarla hükümet kcnağına saldırmış, bir kişi vurulup ölmüş. Bu ve Diyarbakır olaylannı birbirine bağlayan bir bölüm bakan, hükümetin parti kapatma istemiyle Anayasa Mahkemesi'ne gidebileceğini öne sürüyor. Söyledikleri bir varsayım mı yoksa somut belirtilere dayanan ciddi bir olasılık mı, henüz belli değil. Bu türden hukuksal girişimlerle bölgedeki olaylar ne önlenebilir ne de bu görüşler bölgeye dinginlik getirecek yöntemler. Hukuksal olanaklar zorlanarak siyasal kuruluşlara el atılacak olursa içeride ve dışarıda tepkiler daha da genişleyebilir. Hele dünyada demokrasinin, insan haklarının kol gezdiği bir dönemde. Hükümetin "tahriklere kapılarak anlamsız kararlar vermemesi" gerekiyor. Hükümetin araştırmaları ne sonuç verecek, bekleyelim. SSrSS çülük uğruna Aydın'ın na ögreniiecek" Vedat Aydın'ın "tanıdığı ve Yoksa vedat Aydm göruşmekten çekinmediği de olabilir. BAgKENTTEN AHMETIAN (Baftanfı 1. Sayfada) ki namaz sona erdiginde, GUneydogu'nun "cuma namazı raporu" belli olmuştu. Yılmaz, "makam otosu" ile Başbakanlık'a dönerken kendisine "bölgede durumun, genelfikle sakin olduğu" telefonla büdirildi. Durum sakindi. Ama "genellikle" sakindi. Durum, "genellikle" ne kadar sakindi? İçişleri Bakanı Mustafa Kalemü'yi aradık. Kalemli, önemli bir olay olmadığını, yalnızca Cizre, Lice, Varto'da münferit kepenk kapatma eylemleri görüldüğünü söyledi. Bakan, Diyarbakır'a olayı soruşturmak üzere gönderilen heyetio meseleyi aydınlatacağına inanıyor. Olayın gerçek ipuçlan ortaya çıkanlmadan bölgeye gitmenin bir anlamı ve yaran olmayacagını, ters etki yapabilecek hareketlerden kaçınmak gerektiğini belirtiyor. Bakan aynca, bölgede demeçler veren muhalif politikacılanndaha özenli olmalan gerektiği " Ben" diyor, "bu üzücü olayın siyasi bir şova dönüşmesini doğru bulmam. Mesele devletin meselesidir." Bakanın "devletin meselesi" sözü üzerine, eski İçişleri Bakanlanndan SHP Grup Başkanvekili Hasan Fehmi Güneş'i anyoruz. Güneş, emniyette sürdürülen görevden almaatama fırtınası ile aylardır muhalefet olarak ortaya koyduklan kuşkulann doğrulandığını söylüyor. Güneş'e göre yeni ANAP hükümeti bile eski ANAP hükümetinin "molla örgütlenmesi"nden rahatsız olmuştu. Bu yüzden yıldınm atamalar gerçekleştiriyordu. inancında. Şöyle diyor " Madem, mesele devletin meselesi, SHP'nin Güneydoğu raporunda önerdiği hiçbir önlem yerine getirilmedi. Köy korucularının tahrik unsuru olduğu, bölge insanının diline, kültüriine ve vatandaşlık haklanna saygı anlayışının egemen kılınması gerektiği gibi önerilerimizin hiçbirine kulak asılmadı." Sendika ıznı • İZMİR (UBA) Memurların sendika kurma ve toplusözleşme hakkına kavuşmalarına Türkiye'de ilk kez bir belediyede başlanacak. Izmir'in Bornova ilçesi Belediye Başkanı Ali Sözer, dünyada işçimemur ayrımının ortadan kalktığını hatırlatarak, "Türkiye'deki bu çağdışı uygulamaya Bornova Belediyesi'nde son verilecektir" dedi. Güneydoğu konusunda muhalefet ve iktidar arasında en küçük bir görüş birliği yok. Eski ve yeni iki İçişleri Bakam'nın taban tabana zıt göhişleri bunu sergiliyor. Uzlaşma, yeni ANAP hükümetinin en çok kullandığı sözcük. Bakan Kalemli ise bu atamaGüneydoğu bölgesinin esenlilann normal bir görev değişimi ği, herhalde gerçekleşmesi en olduğunu belirtiyor. "Yeni genel kolay uzlaşma platformu. mudurün" diyor, "kendisine yakın arkadaşlan ile çalışmak isSeçim tarihinden, anayasa detemesi bürokratik anlayışa ğişikliğine dek, öteki tüm uzlaşuygun." malara atılacak olan adımların Güneş aynca, güvenlik güçle ilk basamagı bu platformdan rinin geçen dönemde bu ölçüde başlıyor. sahipsiz bırakılmasının GüneyAma son kırk sekiz saattir doğu bölgesindeki asayişsizlik sergilenen tablo, iyimserlik |p ftp hnölnntı nlahileceöi vermivnr. İnönü, Trabzon'da SHP il merkezi ve belediyeyi de ziyaret ederek başkanlarla görüştü. İnönü, öğleden sonra da karayoluyla Giresun'a ve Ordu'ya geçereİc partilüerle ve delegelerle görüştü. Geceyi Ordu'da geciren inönü bugün Trabzon'a geçerek BURSA (Cumhuriyet Büro sanlann daha iyi vaşamasını gece Ankara'ya dönecek. su) Türkiye Birleşik Komu saglayacak olan hangi partiyse İnönü, Trabzon'dan Ordu'ya nist Partisi Genel Sekreteri o partide görev almaya hazınm. giderken yol boyunca ilçelerde Haydar Kutlu, yaşadığımız ça Türkiye koşuUan nedeniyle sosyaptığı konuşmalarda, DSP li ğın köklü değişimlere sahne ol yalist ideallerimiz bugün de gederi Ecevit'e yuklenmeyi sürdür duğunu kaydederek dünyanın çerli. Ama bu hedeflere hangi dü. Son genel seçimlerde tek bir anayasaya doğru gittiği yoldan gidecegiz? Dunkü gibi DSP'nin sosyal demokrat oyla ni savundu. Kutlu, AGİK, Pa çelik disiplinli parti anlayışıyla n böldüğünü, bunun da 70 mil ris Şartı ve Helsinki Şartı gibi öncü parti anlayışıyla mı, yokletveküliğine mal olduğunu an uluslararası sözleşmelerle in sa konsensüse, diyaloğa, anlaşlatan İnönü, "Bu bölünme ol sanhğın "İnsan haklannı çiğne maya, uzlaşmaya açık platmasın, büieşelim diyonım. 'Bir yen, engelleyen ulusal yasalar formlarla mı? TemeJ sonın bu." leşme istemeyene", DSP'ye oy olmaz" dediğini belirtti. Haydar Kutlu, serbest piyavermeyin allahaşkına" diye koSosyalist Birlik Partisi sa ekonomisi modelini savunnuştu. Giresun Belediye Parkıiçin kamuoyunda nda vatandaşlarla sohbet eder (SBP), Bursa Örgütü'nün ko duğu ken de Ecevit'in Köşk'e yaklaş nuğu olarak Bursa'da bulunan ANAP'a en yakın parti olarak masını dile getiren İnönü, "San Haydar Kutlu, dun düzenledi gösterildiklerine ilişkin bir soki Sayın Özal Irak'taki gelişme ği basın toplantısında komu ruyu yanıtlarken de "Sağ w sol leri televizyondan, Dışişleri nistlerin ve sosyalistlerin dün arasında diyalog yoksa düşBakanlığı'ndan ögrenemiyor yadaki köklü değişmeyi anla manhk vardır. Bizim kongremimuş gibi koşarak Özal'a gitti. maya çalıştıklanm söyledi. Kut ze Türkiye'de ilk kez sağ parti temsilcileri geldi. Bizde muhaTabii 'Bir seçimden sonra bera lu, şöyle dedi: "Eskiden proleterya dikta lefet, yıkma kültürü üzerine ber çalışırız' demeye getiriyor. Oy verirken bunları törlüğünü savunurduk. Sınıf kurulu. Ama artık çağımızda savaşının gerekliliğine inanır çatışmacı politik kültür değişdegerlendirin" dedi. dık. Öncü bir partiye gereksin meli. Ben serbest piyasa manmemiz olduğunu düşünürdük. tığının yaranna inanıyonım. KURT SORUMJ Bunlar bizim kimligimizdi. Ama uygulama olarak Ama artık bunlann sorgulan ANAP'a karşıyun. Karşıyım, dıgı bir dünyada yeni bir kim ama bugün Türkiye'de serbest lik bulmahyız. Sosyalistler, ko piyasayı sadece ANAP münistler olarak neden vanz? savunuyor" dedi. Niçin >anz? Bu sorulann yanıtlannı bulmalıyız. Bugün içinde Türk demokrasisinin önünyaşadığımız en temel problemi deki en büyük engelin askeri miz,degişimi bizim anlamamız. müdahaleler olduğunu söyleyen DİYARBAKIR (Cumhuri topraklarında ölmeyi tercih et Kitlelere anlatmak daha sonra Kutlu, "Bir bunalım dönemi, yet) Irak'ta Kürtlerle Sad tiklerini söyledüer. Peşmerge li dan yapacağımız bir iş. Önce askeri müdahale olmadan aşıdam Hüseyin yönetimi arasın derlerinden Haa Salih Hüseyin kendimiz, bu köklü değişimi lamazsa diyalog yok demektir. daki 'banş' görüşmeleri sürer ise Saddam'a güvenmediklerini anlamalıyız. Türkiye'de insan Cumhuriyetin 60 yıhnda 17 kez ken 3 yıldır Türkiye'de yaşam belirterek "Ancak müttefik haklan, demokrasi, hayat pa seçim yapıldL Bu seçimlerden larını sürdüren peşmergelerin güçler Kuzey Irak'ta kaldıkça halüığı, geçim sorunu gibi so işbaşma gelen sadece 2 hükübir bölümü dönüş hazırlığına güvencede sayılırız. Bizler ça runlar var. Özetle insanlar da met seçimle gitti. Bu partikr başladı. Kamp kaymakamlıkla dıriarda yaşamak için mücadeie ha iyi bir yaşam mücadelesi arası diyaloğun eksikliğinin rına dilekçeyle başvuran peş vermedik. Topraklanmızda öz içindeler. Ben kendi adıma in önemli bir göstergesi" dedi. mergeler "Bir an önce dönmek gürce yaşamak istiyonız" dedi. istediklerini" belirttiler. Diyarbaku, Muş ve Kızıltepe Irak'ta Saddam yönetiminin Kaplumbağa 10 In. kmMı kimyasal bomba saldırısından kamplarında yaşayan peşmerMavl rblcttluk kaçarak üç yıl önce Türkiye'ye gelerden 300 ailenin dönmek Vfcşll VMcvtak sığınan ve Diyarbakır, Muş, Kı için kamp kaymakamlıklarına M zıltepe geçici bannma merkez başvuruda bulundukları, son uç ay içinde ise yaklaşık bin kalerinde yaşamlannı sürdüren yaklaşık 25 bin peşmergenin bir dar peşmergenin kamplardan •• bölümünün ülkelerine dönmek kaçarak Irak'a geçtikleri öğreHavuz • Bar • Restaurant • Spor Act. • Bahçe için kamp kaymakamlanna nildi. Bu peşmergelerin KDP yaptığı başvurunun henüz ke (Kürdistan Demokrat Partisi) Odalarda: Balkon, Telefon, Müzik, WC Duş sin bir şekilde yanıtlanmadığı lideri Mesut Barzani'nin isteği 12.8.91'e kadar DOYASIYA kahvaltı, akşam yemeği büdirildi. Peşmergelerden Ab üzerine Irak'a döndükleri, 7 gün, 1 kişi 700.000. TL. durrahman Taha, Tevfik Mu Türkiye'ye sığınmadan önce hammet, Naçuvar Serbest mul KDP'de önemli görevler aldıkDALYAN (6116i 11361137, İZMİR (51) 22 38 64 teci eibi vasamaktansa kendi ları kaydedüdi. *Dünya tek bir > anayasayagidiyor TBKP GENEL SEKRETERİ KUTLU;~ Peşmeıgeler dönüş izni bekKyorlar DALYAN'da TATİL