Katalog

HAZÎRAN 1991 • * * • HABERLERÎN DEVAMI CUMHURİYET/19 TBKP'nin kelebekli amblemi 3* tç Politika Senisi — Yeşü çı- mar ağacı "köklü geçmişi", ağa- «a sarılı, gokkuşağı renklerin- den oluşan bant "çoksesliliği", Jtandın üzerindeki kelebek de '^umudu" simgeliyor. Bu amb- -tem "orak-çekiç"li TKP ile >?çark-başak"h TlP'in birleş- ınesinden oluşan Türkiye Birle- ?ik Komünist Partisi'nin amb- iemi. Ve TBKP bugun Kunıçeş- •me Domani Restaurant'daki ye- •mekle yasallaşmasını ve Dirıncı Jcuruluş yıldönümünü kutluyor. •-• TBKP Genel Sekreteri Hay- - dar Katlu, bu amblemin 4 ha- -airanda yapılan ilk legal kong- rede kullanılan "onariu ve kök- lü bir geçmişten umutlu bir geleceğe" sloganını anlattığını söyluyor. Çınar ağacı köklü geçmişi, kelebek de umutlu ge- leceği simgeliyor. Kutlu, TBKP'nin yasallaşma sürecini başlatan yakın geçmişini şöyle değerlendiriyor: "Bizim, Türkiye'ye dönerken iiç bedefimiz vardı: Yasallık, birlik ve venilenme. Bu ttç he- defte de önemli kazanımlar el- de edildiği kanısındayız. Yasal- lık mücadelemiz sonucunda TCK'nın 141,142 ve 163. mad- deleri kaldınldı. Bu maddelerle PENCERE(Başiarafı 2. Sayfada) yeni açılış gibi değerlendirdikten ve hakkını teslim ettikten sonra olayı daha geniş bir açıya oturtmak gerekir. Zaten o geniş açı olmasa, konuyu ele almak gereksizdi. Küçük si- vasai taktikler için yazı yazmaya değmez; ama buluşrnanın anlamı şu soruda odaklanır: - ' — Anayasaya göre ûlkenin dış politikasmı saptamak, Mec- Jfe'e karşı sorumlu hükümetin işidir. Neden yetkili -ve sorumlu- Başbakan Akbulut, Ecevit'i çağırmıyor da sorumsuz Cumhur- başkanı özal'ın Köşk'ünde "Ankara'nın nabzı aüyor?.." Bugün Türkiye'de "hukuk devleti" düzeni bir yana kanun devleti" kavramının çiğnendiği açık, değil mi? Cumhurbaş- .kanı Özal'ın "sivil darbe" yaptığını Sayın Ecevit daha önce dile getırmedi mi? Şimdi "sivıl darbe"y\ gerçekleştirerek ana- yasayı "fiilen" değiştiren Cumhurbaşkanıyla Çankaya bu- tuşması, özal'ın "de facto" rejimine katkıda bulunmaktan başka ne anlam taşır?.. -" Ecevit, Başbakan Akbulut'la bulussaydı bu sorulann hiç- biri ortaya çıkmazdı; ama DSP Genel Başkanı diyor ki: ' "— Türkiye'yi kurtarmakiçin Çankaya'ya gittim, Özal'm elini ıs/>rt/m." -.. Eh, böyle bir "mazeret" ileri sürüldüğünde diyecek bir- •şey kalmaz; kurtancılar, kutlanır. Ben de ANAP ve DSP'nin liberlerini kutluyor ve diyorum ki: '„ Mübarek olsunl.. açılan davalar düştii, düşmeye devam ediyor. Bu maddekrden cezaevinde yatanlar çıktı, yurt- dışında olanlar dönüyor. Birlik hedefînde de önemli yol kat edildi. Sosyalisl Birlik Partisi'- nin kuruluşunda partimiz aktif rol aldı ve SBP kuruldu. Yeni- lenme konusunda da gelirken söyledigimiz, savunduğumuz ki- mi politikalar kabul gordü. Ör- neğin ulusal mutabakat diyor- duk, pek anlaşılmıyordu, ama şimdi bütün siyasi partiler bu- nun altını çiziyor. Türkiye'de 12 Eylül hukukunun. vesayetçi devlet ve demokrasi anlayışının sorgulanmasında TBKP'nin önemli rol oynadığı kanısında- yız. Sonuç olarak TBKP Türki- ye'de demokrasi, ozgürlukler ve insan haklan konusunda vic- danlan ve sağduyuyu harekete aecirdi." Haydar Kutlu, "hedeflerine yönelik önemli yol kal edildiği- nin" altmı çiziyor. "Yani hedef- lerimize vardık, bu iş bitti dejfl" diyor. Peki ya "umutlu"Iuğu amb- lemdeki kelebekle simgelenen gelecek? Hemen bütün üyeleri SBP'ye geçen, il-ilçe merkezleri kapatılan, genel başkan, genel sekreter, merkez yürütme ve ge- nel yönetim kuruluyla merkeze kayıtb az sayıda üyeden oluşan TBKP, gelecekte neler yapacak, ya da neler yapabilir? "Biz, parti olarak da yeni bir tezle ortaya çıkmıştık. Bize go- re günumıizde artık klasik par- tilerin işlevi kalmadı bir bakı- ma. Yani siyasal giiçten çok ka- muoyunu etkileme imkân ve po- tansiyeli önemli. Bunu TBKP'- nin kendi deney iminde de göre- biliyonız. Çtinkiı TBKP, vasal- lık mücadelesi verirken de sayısal anlamda geniş ve giiçlü bir parti degildi. Ama az güç ile kendi davasını ve buna bağlı olarak Türkiye'de insan hakla- rı ve demokrasi davasımn giin- demde kalmasında etkili bir rol oynayabildi. Biz, solda daha ge- niş bir birlik amacıyla kendi ör- gütseJ gucümüzü sınırladık. Ya- ni kongre karannuz doğrultu- sunda il ve ilçelerimizi kapatûk. Arkadaşlarımızın çogu da SBP'ye gittiler. Ancak geride hâlâ vermekte oldugumuz vasal- lık, özgürlük ve demokrasi mü- cadelesi için yeterli bir güç kal- dı. Bu güç, anayasa ve Siyasi Partiler Yasası'nda çagdaş de- mokrasilere uygun değişiklikler sağlanana, Ana>asa Mahkeme- si'nden partimiz için olumlu bir yorum çıkana kadar kamuoyu oluşturmaya yeter. Kaldı ki çağ- daş demokrasiye varma müca- delesi sadece TBKP'nin hedefı ya da o yolda mücadele etmek sadece TBKP'nin görevi degil- dir. Aynca biz, SBPyi de bizim partimiz olarak görüyoruz." Kredi (Baitamfı 1. Sayfada) borçlarla da ilgilenmesi gereki- yor. Ancak bunun için şimdilik gerekli aJtyapı olmadığı gibi, bankacılık sırlarıyla ilgili yasa maddesi de bir engel oluş- turuyor. Bu sonınu aşabilmek için bankalar, kredi kartı sözleşme- lerine, müşterüer tarafından im- zalanmak Uzere "Hakkımda edinilen istihbarabn üçüncü şa- hıslara verilmesini kabul ediyo- rum" biçtminde bir madde ek- lerneyi kararlaştırdılar. Bazı bankalann sözleşmelerinde za- ten varolan bu madde, "banka- cılık su-lan" yasağının asılmasını sağlayacak. G O Z L E M UĞUR MÜMCU (Baştarafı 1. Sayfada) kanlığı'nca kullanılıyor! Belediyeye bir başka bina bulunabilir ve 1936 yılında açılan bu tarihsel yapı yeniden -örneğin 'Hasan Âli Yü- cel Sanat Merkezi' adıyla-kültür ve sanat etkinliklerine açılabilir. Ankara'da Devrim ve Cumhuriyet Tarihi'nin simgesi ol- muş tarihsel nitelikte böyle kaç yapı var? Çankaya Köşkü var; bahçesine blok apartmanlar di- kilen İsmet Paşa'nın Pembe Köşk'ü var; ilk ve ikinci TBMM binaları var, Ankara Palas var, Türkocağı var, al- tında Küçük Tiyatro ile Oda Tıyatrosu'nun bulunduğu Va- kıflar binası var, istasyon binası var, büyük tiyatro var, ba- kanlık binaları var, Gazi Terbiye Enstitüsü var, hukuk fa- kültesi var, Ziraat Bankası, iş Bankası, Sümerbank, Sa- yıştay, Emlak Bankası, Osmanlı Bankası yapılan var. Gerisine vur kazmayı yık! 12 Eylül döneminde çıkarılan 'Atatörk'ûn Yüzüncü Yıl- dönûmünün Kutlanması ve Atatürk Kültür Merkezi Kurul- ması Hakkındaki Yasa? uyannca bir kültür merkezi yapıl- ması için hazırlıklara girişildi. Bu amaçla Cumhurbaş- kanlığa bağlı 'Milli Komite' kuruldu. Komite, Ankara Hi- podrom alanı üzerinde opera, tiyatro ve konser salonu gibi kültür yapılan yapılmasına karar verdi. Bu 'Milli Komite' bir 'Alt Komite' kurarak, bu komiteyi konser sa- lonu yapılması için görevlendirdi. Bayındırlık ve Iskân Bakanlığı, konser salonu için üa- vetli inşaat şirketleıi' arasında bir yarışma açmaya karar verdi. Bu arada sanat çevrelerinde bir rüzgâr esmeye baş- ladı. —Leipzig Konser Salonu çok güzel, bu salonun aynı- sını yapalım. Yeni salon Hipodrom'daki sitede değil bu- gûnkü konser salonunun yanındaki arsada yapılsın... Bu rüzgârlar, Çankaya'yı da etkiledi. Cumhurbaşka- nı'nın emri ile Alt Komite kaldırılarak konser salonunun yapım işi Bayındırlık ve iskân Bakanlığı'na bırakıldı. Bakanlığın ne yapması gerekiyordu? Bir uluslararası nitelikte seçiciler kurulu oJuşturarak bütün mimarların katılacakları yarışma düzenlemek. Başlangıçta Bakanlık çok sayıda mimarın katılacağı bir yarışma düzenleme çalışmalarına başlama kararı ver- di. 19 mimari büro yanşmaya çağrıldı. Uzmanlardan olu- şan bir kurul da oluşturuldu. ÇaJışma yöntemleri de sap- tandı. Saptanan yöntemler arasında yarışma birincisinin 'jûri1 tarafından belırlenmesi de öngörülmüştü. Bakan Altunkaya bu uzmanlar kurulunu kaldırıverdi! Kendisi tek başına karar verecekti... Türk Mühendis ve Mimarlar Birliği ile Serbest Mimar- lar Derneği, üyelerine yazılar göndererek bu yanşmaya hiçbir mimarın katılmamasını istediler. Üç mimari büro bu yazılara ve alınan bu ilke kararla- rına karşın bakanlığa proje göndermişlerdi. Bakan da bu üç projeden birini tek başına seçti! Yaklaşık yapı maliyeti 100 milyar, proje bedeli de 5 mil- yar TL olan konser salonu, bakanın tek başına yaptığı seçim ile bir mimari büroya verilmiş oldu. 2302 sayılı yasada bugüne kadar görmezlikten geli- nen önemli bir koşul var. Bu koşula göre yapıların tum- huriyetin sembolü olacak" biçimde yapılması gerekiyor. Leipzig Konser Salonu'nun aynısı yapılırsa, bu salon 'cumhuriyetin sembollerinden' olabilir mi? Olamaz; olamaz çünkü, bir yapının mimari özellikleri ile 'cumhunyetin sembollerinden' olabilmesi için özgün olması gerekir. Özgünlük de kopyacılıkla sağlanamaz. Uzmanlar bir sakıncadan daha söz ediyorlar: Bugünkü Konser Salonu, 1960 öncesmde 'Sergi Sarayı' olarak kullanılıyordu. Yeri, konser salonu olarak seçilmiş değildi. Ahmet Tahtakılıç'ın Milli Eğitinı Bakan- lığı sırasında bu 'Sergi Sarayı', konser salonuna dönüş- türülmüştü. Konser salonunun hemen yakınında istasyon var. Kar- şısında luna park. Metronun da konser salonunun ya- nından geçeceği biliniyor. Çevre koşullan, konser salo- nunun ses yalıtımını sağlamak için ayrı sıstemler kurul- masını gerektirdiği, bunun da maliyeti arttıracağı uzman- larca ileri sürülüyor. Bu ANAP hani 'serbest yanşma'dan yanaydı? Ne ol- du bu 'serbestiik?' Yoksa ANAP'ın serbestlığı Türk mi- marlanna yasak mı? Neden serbest yarışma yapılmıyor? Neden jüri kurulmuyor? Neden özgün projeler yerine Le- ipzig modeli örnek alınıyor? Boş yere böyle sorular sormaym; sormayın, çünkü ANAP'ın piyasa ekonomi anlayışı 'serbestliğe' değil "ay- rıcalıklı şirketlere' dayanır. Bu konuda da yerleşmiş hu- kuk anlayışı ve serbest yarışma değil 'Cengiz kuralları' egemen olmuştur. E l b e t t e doğal o l a n e n i y i s i d i r DOÛALÛAZ Bir rüyaydı... gerçekleşiyor. Doğalgaz, daha sağlıklı, daha konforlu, daha ekonomik bir hayat için evlerimize geliyor. Doğalgazı tanıyor musunuz? • Doğalgaz duman, is, kül, karbonmonoksid çıkarmıyor. Çevreye saygılı, havayı kirletmiyor. • Dünya üzerinde rezervleri sürekli azalan ve bu yüzden fiyatlan sürekli artan kömür ve petrole karşı rezervleri sonsuz... Sonuç; fiyatı ucuz ve istikrarlı. • Bütün ısınma ve ısıtma ihtiyaçlannızı tek elden, tek yakıtla karşılıyorsunuz. Farklı yakıtlar peşinde koşmaya, sıraya girmeye, önceden para bağlamaya, taşıma, depolama dertlerine paydos... • Doğalgaz evinize kadar geliyor; kullandıktan sonra ödüyorsunuz. Yüksek verimi nedeniyle, tüm diğer yakıtlara oranla yarı yarıya daha ucuza ısınıyorsunuz. Doğalgazdan yararlanmanın en akılcı yolu: Demirdöküm. Doğalgaz gibi ciddi bir konuda, ancak Demirdöküm gibi bir sanayi liderine güvenebilirsiniz. Daha bugünden doğalgaza kavuşan binlerce Ankaralı aile Demirdöküm ürünlerini seçerek bu konuda sağlıklı bir seçim yaptı. İleri teknolojisinden, ürünlerinin her ihtiyaca cevap veren çeşitliliğine... Satış ve servis örgütünün yaygınlığından, ücretsiz hizmet veren Doğalgaz ve Isı Danışma Merkezlerine... Demirdöküm, doğalgazda aradığınız sorumluluğun simgesidir. Doğalgaza geçerken sizde unutmayın; Enerjide doğalgaz, doğalgazda Demirdöküm rakipsizdirf DemirdökümT i i r k i y e ' n i n T e r c i h i Doğalgazda ileri teknoloji Doğalgazh ürünlerde en geniş seçeneky en ileri teknoloji. Demirdöküm Kombi • Hem şofben hem kat kaloriferidir. Boyutlan küçüktür. • Duvara monte edilir. • Sürekli sıcak su sağlar, tüm evi tstttr. Demirdöküm Doğalgazh Kat Kaloriferi • Güvenli, ekonomik ve uzun ömürlüdür. • Otomatik ateşleme sistemine sahiptir. • Dökme dilimlidir. • Bütün evi kolaylıkla ısttır. Demirdöküm Doğalgazh Bacah Soba • htenilen bacaya taktlabilir. • Otomatik ateşleme sistemine sahiptir. • Kontrollü tsıtır, ekonomiktir. • Manget ventil emniyet sistemlidir. Demirdöküm Doğalgazh Hermetik Soba • Duvara asılabilir, yer kaplamaz. • Yanma havasını dtşardan alır,evin bavastnı kullanmaz. OTermostat ayan ile oda sıcaklığını sabit tutar. Demirdöküm Doğalgazh - Stvt Yaktth Kazan • Dökme dilimlidir. • îster doğalgazla, istersıvt yakttla çalışır. • Yüksek verimlidir. • Duvar ktrdırmaz. • Ekonomiktir. • Uzun ömürlüdür. Genel Satıci: Merkez Ticaret A.Ş. Talat Paşa Cad. Harmancı Sok. Darüşşafaka Tozan tş Hanı No 3 Levent 80640 1STANBUL Tel: (1) 179 27 29 AıUutm Böige MiUUMüğü : Tel: (4) 125 43 20 -125 43 22 Faks:(4) 118 70 44 Doğalgaz ve Isı Danısma Merkezleri Istanbul Tel: (1) 542 00 08 - 583 92 24 Ankara Tel (4) 167 87 78 -118 21 00 îzmir Tel: (51) 22 02 61 Buna. Tel (24)2310 99 Samntn Tel: (36) 15 10 52