25 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
(Baştarafı 2. Sayfada) Kürde sormuşlar Islamın rüknü nedir? Çevap veriyor: Oruç ve namaz, hac ve zekât Üç bağ fişek ve asker tüfeği (...) Bu da Kürtçenin Türkçeden zamanımıza gelene dek bozularak gelen bır Kormanci lehçesinden başka blr şey olmadığını ispatlamaktadır." • Her şeyden önce bilinmeli ki bu topraklarda yaşayan bir yurttaş "Ben Kürdüm" diyorsa buna karşı sıkıyönetim mahkemesi kurarak "Sen Kürt değilsin, konuştuğun dilde Kurtçe d&ğildir" diye askeri savcıya iddianame düzenletmek çok yanlış bir iştir. Askeri savcının işi bu değildir; askeri mahkemeye de bu kadar ağır bir yük vurulamaz. 1971'de Maltepe Zırhlı Tugay Askeri Tutukevi'ndeydim. Avlu duvarının her bir köşesinde yüksek birer nöbetçi kulübesi, birer silahlı Mehmetçik... Bir akşam üstü.. Mapusanenin demir parmaklıklı küçük penceresinden bir tutuklu nöbetçiye Kürtçe seslendi. Yanıtını aldı.. Onlar Kürtçe konuşuyorlar, ben anlamıyorum; ama düşünüyorum: Bu tutuklu genç, yarın sıkıyönetim mahkemesine çıkarılacak, "Kürt var mı? Kürtçe diye bir dil var mı?" tartışmasına gırecek. Peki yaşamdan bu kadar kopuk bir adalet geçerlı olabilir mi? • O günden bu yana köprülerin altından çok su aktı; artık "Kürtçe var mı yok mu" diye tartışılmıyor; Kürtçe yasağının kaldırılması gündeme girdi.. Ve yasak aşıldı. Bütunüyle mi? Hayır. Yasaklar kolay aşılamıyor. Çünkü toplumun da hazırlanması önemlıdir. Önyargıları birdenbire silmek kolay mı? Televizyonda Ingilizce'den geçılmiyor, radyoda Fransızca, Almanca haber programları sürüyor, ispanyolca şarkılara bayılıyoruz, Rusça söylenen melodilerin tadı bir başka. İbranice'yi kimse yadırgamıyor; İstanbul meyhanelerinde kafayı çekip bır ağızdan Rumca çığıranlarımız pek çok, ama Kürtçe'yi duyunca sözde milliyetçiliğinden ötürü tüyleri diken diken olanımız az değil... Aşılmalı bu saçmalık. Türkıye'de yaşayan ınsanları birbirine düşman edecek her türlü önyargıyı aşmak, çağımızın milliyetçiliğidir; bizı birbırimize düşürmek ıçin olağanüstü çaba harcayanlara karşı Anadolu'nun sıcaklığında bütunleşmenin dostça duyarlığı üstün gelecektir. PENCERE 12 MAYIS 7PP7**** SIEMENS î i Büyük projelere toplu çözümler 30 Üniversite kanları başta olmak uzere bütün Daha! (Baştarafı 2. Sayfada) teme başvuruyorlar. Bir koyü ılçe, bir ilçeyi ıl yapmakla işler sanki daha mı duzgun yuruyecek? Bır kaymakamı hemen vali, bır valiyi hemen bölge valisı, universitelerde bir asistanı hemen profesör, askerlikte bir yuzbaşıyı orgeneral yapmakla, boyle yukseltilen kişilerin bilgi ve yeteneklerı daha mı genişleyecek? Bu ülke şimdiye değin asistan bile olamayacak nice kişinin profesör, kafası ve yeteneği yüzbaşı bile olmaya elverişli bulunmayan nice kişinin de orgeneralliğe kadar yukselip politikaya geçmesinden, hele hele imam hatip okullarında ımamlık eğitınti ğörmüş lcışileriîı urrivetsiteyi bitirip kaymakam, vali olmasından az mı çekti ve çekıyor! Turkiye'de yalnız para enflasyonu değil, kadro enflasyonu, yetki enflasyonu da hukum suruyor; bu durum bizi tehlıkeli sonuçlara doğru surukluyor. Sanki ulke, kasırgaya uğramış gibi bir alabora içinde bulunuyor. Yazının başında sözunu ettiğim haber gerçekleşirse, alabora daha da buyuyecek, bilim adamı unvanı, daha doğrusu asistan, doçent, profesör enflasyonu daha da hızlanacak. Gazeteler yeni 30 universıtenin hangi illerde kurulacağını açıkladı, başbakan da televizyonda soyledi, buna göre "30 ilde yeni üniversite kuruluyor, Bakanlar Kurulu'nun aldığı karar uyarınca bunların bir bolumunun hemen eğitime başlayacağı, kalanların kuruluş çalışmalarının sureceği bildirıliyor". Dunyaca unlu matematik profesoru Sayın Cahit Arf, daha onceleri YÖK universitelerıni "ortaokul" olarak nitelemişti. Yukarıda adlarını andığım öğretim uyeleri ve onlar gibi duşunenler acaba nıçın YÖK sistemine ve yeniden 30 üniversite açılması kararına karşı çıkıyorlar? Ben söyleyeyim: Onlar üniversite kavramını, unıversitelerin işlevini çok yakından bildıkleri için, gerek YÖK umversitelerine gerekse yeniden otuz üniversite açılmasına karşı tavır alıyorlar. Emekli bir oğretim uyesi olarak şunu dilerdim ki bu karşı Yazıyı bıtırirken şunu yeniden çıkmalar bireysel olmasın, İstan1 bul, Ankara, Izmir gibi otur vurgulamak ısterim ki Türkiye muş, kurumlaşmış buyuk uni de "üniversite" kavramını, karversitelerımizin rektorleri, de şı karşıya bulunduğu yozlaşma tehlikesınden kurtarmak ve ister VELİEFENDİ'DEN oğretim uyesı ister öğrenci olsun, "iiniversiteli" olmanın onuFtKRET DAĞLIOĞLU runu koruyup yukseltmek için savaşım verme görevi, yalnız bi1. KOŞU: F: Umurbey (4), reylere değil, kurum olarak üniP: Erturan (1), P P : Sedam (7), versıtelenmize duşmektedir. S: Bozkurt (2). 2. KOŞU: F: RoRo (1), P: AJtınkız (4), PP: Altıngelin (3). 3. KOŞU: F: Hakanhan (3), P: Moryo San (4), P P : BükenSAPHAl MERKEZİ tay (1), S: Hanbatur (10). 4. KOŞU: F: Cat Line (7), P: GÜZEL Be My Best (11), P P : Avare SANATLARA (6), S: Shakazulu (4). HAZIRLIK. 5. KOŞU: F: Begüm (3), P: Süslüihsan (7), P P : tlkgan (2), Ayrıca; RESİM S: Ece (10). HEYKEL SERAMİK 6. KOŞU: F. Abbas (1), P: GRAFİK VİTRAY Serdarbey (13), P P : King JuniBATİK ÇALIŞMALARI or (10), S: Native Procida (12), S: Inkos (8). TEL: 1307119 1319318 7. KOŞU: F: Tayga (6), P: Doğubatur (10), P P : Melike Practice your (9), S: Kuruşbey (3). öğretim kurumları, girişimin Turk universiteleri için içerdiği tehlikeyi bildirilerle kamuoyuna açıklasınlar. Bu tehlike ulkede, yan bile değil, dörtte bir nitelikli aydınların, daha doğrusu kendilerını aydın sananların daha da çoğalmasına neden olacak, bu ıse yalnız bilim ve duşün yaşamını değil, zaten yozlaşmaya yuz tutmuş devlet düzenini de gun gelecek büsbütün çökertecektır. Bir çiçek bahçesine ya da bir buğday tarlasına ayrıkotu tohumu duşmeye görsun, eğer hemen önlem almmazsa, oralarda ne çiçek kalır ne ekin. Bilgiliyle bilgisiz, hırlı ile hırsız, doğru ile uğursuz, birbirinden ayırtedilmez olur. Çtiriîcff "olumsuz ayıklanma yasası" gereğince toplumda hep bılgisizler, yeteneksızler, hırsız ve uğursuzlar uste çıkar, ötekiler ezilir. Azıcık toplumbilinı (sosyoloji) okuyanlar bu bilimsel gerçeği bilirler. • •• Universiteleri tapu ve kadastro yuksekokulu ya da Harbiye ya da yuksek denizcilik okulu gibi belirli bir mesleği öğreten yukseköğretim kurumları gibi duşunmemelidir. 21. yuzyıla yaklaştığımız şu sıralarda onlar ve benzeri yüksek meslek okullarında da modern matematik, bilgısayar teknıği gibi bilgilerin öğretılmesi artık bir onkoşul durumuna gelmiştır. Üniversite ıse meslek okulu değildir. Bilim, araştırma, duşunce uretme yerleridir bunlar. Araştırma yapılacak laboratuar eksıksız kurulmadan fen fakulteleri; anatomi inceleme, uygulama merkezleri ve tam teşekkullu hastaneler kurulmadan tıp fakulteleri açılamaz; zengin ve çağı izleyen kıtaplıklar olmadan yazın (edebiyat), felsefe, hukuk ve iktisat vb fakulteleri, hiçbir yeni gelişme, inceleme ve araştırmaya olanak sağlayamaz. Bunlar Osmanlı medreseleri gibi ezbercılığe dayanan durağan (statik) kurumlar olmaktan öteye geçemez. YÖK universitelerinde bu duzey sağlanamamışken, yeniden otuz üniversite açmanın, politik bakımdan, köyleri ilçe yapmaktan farkı yoktur. 5yıldızlı enstallasyon tekniği ••* Ülkemizin gelişen turizm potansiyeli içinde yer alan dev turizm projeleri, çağın lüks ve konforunu elektrik ve elektroniğin tüm olanaklarını kullanarak sağlamaktadır. Antalya'daki SheratonVoyager Hotel'ine Kapalı Devre Kameralı Güvenlik Sistemi'nden Alçak ve Orta Gerilim Sistemleri'ne; Uydu ve Yerel Televizyon Sistemi'nden (CCTV) Sıhhi Tesisat ve Su Arıtma Sistemleri'ne uzanan kapsamlı bir enstallasyon projesi ile Siemens toplu bir çözüm getirmiştir. Ayrıca, İç ve Dış Mekan Aydınlatması, Isıtma, Soğutma ve Havalandırma Sistemleri, Genel Müzik Yayın Sistemi, Telefon ve Komple Haberleşme Tesisatı, Emergency Diesel Grupları ve Kesintisiz Güç Kaynakları üstün Siemens Teknolojisi ile gerçekleştirilmiştir. Siemens, her alanda olduğu gibi Türkiye'deki dev projelerin enstallasyon çalışmalarında da anahtar teslimı çözümler ile öncülüğünü sürdürmektedır. Elektrik ve Elektroniğin tüm dallarında üstün teknoloji kullanımı, teknolojik standartların belirlenmesi, knowhow transferi ve sektörün öncülüğünü üstlenmek Siemens'in şirket politikasının temelini oluşturmaktadır. • NÜANS Siemens AG Türkiye Genel Mümessili Meclisi Mebusan Cad. No:125 80040 Fındıklı/İstanbul Telefon: (1) 151 09 00 Fax: (1) 152 41 34 S I M K O TİCARET ve SANAYİ A.Ş. English by joining "The Conversation Group" Telephone Phillip. 152 13 34 Siemens. Atılımlar Gücümüzün Kanıtıdır.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle