Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CUMHURİYET/10 DIŞ HABERLER 29NÎSAN199P
Chamorro'ya
saldırı
• MANAGUA (AA) —
Nikaragua Devlet Başkanı
Violeta Chamorro'nun,
başkent Managua'da önceki
gün bir düğüne katıldığı
otele dışandan ateş açıldığı,
başkanın saldında yara
almadığı bildirildi.
Nikaragua İçişleri Bakanı
Carlos Hurtado,
televizyonda yaptığı
açıklanıada, duğünün
yapıldığı Managua
Intercontinental Oteli'nin
havuzbaşına doğru
otomatik silahlarla açılan
ateş sonucu iki kişinin
yaraJandığını bildirdi.
Saldınyı düzenleyenler bir
kamyonetle kaçarken
saldırının niteliği
anlaşılamadı. Devlet
Başkanı Bayan Violeta
Barrios de Chamorro bu
hafta içinde iktidara
gelişinin 1. yıldönümünü
kutlamıştı.
Yugoslavya'da
Federal Ordu
• BELGRAD (AA) —
Yiıgoslavya Federal
Ordusu'na bağlı birliklerin
Sırplarla Hırvatlar
arasındaki çatışmalan
engellemek gerekçesiyle
Hırvatistan
Cumhuriyeti'ndeki ban
kasabalara girdiği bildirildi.
Hırvatistan basını, Knin
garnizonundan zırhlı
araçlar ve tanklann Kijevo,
Vrlike ve ban diğer
kasabalara girdiğini
duyurdu. Hırvatistan
Televizyonu, birliklerin,
tanklar, zırhlı personel
taşıyıcıları ile silahlanmış
olarak kasabalarda devriye
gezdiklerini gösterdi.
Federal Ordu tarafından
yapılan açıklamada, etnik
gruplar arasındaki
çatışmalann engellenmesi
amacıyla birliklerin
gönderildigi kaydedildi.
Tamiller, 23
askeri öldtirdti
• KOLOMBO (AA) — Sri
Lanka'da ayrılıkçı Tamil
gerillaları 23 askeri
öldürdüler, 36 askeri de
yaraladılar. Askeri
kaynakların bildirdiğine
göre ülkenin kuzeyindeki
Elephant Pass kampında
"Tamil Elam Kurtuluş
Kaplanlan" militanları
tarafından kuşatılan askeri
birlik, kamptan bir yarma
hareketi ile çıkma
girişiminde bulununca
gerillalar tarafından havan
topu ve roket ateşine
tutuldu. Askeri sözcü,
kamp çevresinde meydana
gelen çatışma ile ilgili
olarak henıiz ayrıntılı bilgi
elde edemediklerini bildirdi.
Azerbaycan'da
çatışma: 4 ölü
• MOSKOVA (AA) —
SSCB'nin Azerbaycan
Cumhuriyeti'nde Ermeniler
ile Azeriler arasında önceki
gün meydana gelen
çatışmada dört kişinin
öldüğü bildirildi. Sovyet
yan resmi ajansı Interfaks,
dün verdiği haberde
Ermenistan ile Azerbaycan
sınırındaki Geranboiski
bölgesinde meydana geien
çatışmada içişleri
Bakanlığı'ndan bir askerin
ve üç Azerinin öldüğünü
duyurdu. Azerbaycan'a
bağh Dağlık Karabağ
bölgesinde meydana gelen
çatışmalarda da bir asker
ölmüştü.
Arnavutluk'ta
olaylar
• LONDRA (AA) —
Arnavutluk'tan kaçmak için
önceki gün yabancı
bandırah gemilerin
bulunduğu limanlara akın
eden yaklaşık S bin kişiyi
engellemek için güvenlik
kuvvetleri havaya ateş açtı.
Yugoslav Tanjug Ajansı'nın
Arnavutluk Televizyonu'na
dayanarak verdiği habere
göre İçişleri Bakanı
Gromos Rucaj,
parlamentoda yaptığı
konuşmada, Leş ve
Şenjin'de yaklaşık 300
kişinin Italya'ya gitmeye
hazırlanan gemilere binmeyi
başardığını belirtti. Bu
arada ulkenin kuzeyindeki
Leş kentinde protestocular
Komünist Parti'nin yerel
merkezini ateşe verdi ve çok
sayıda aracı tahrip ederek
dükkanları yağmaladı.
Baü,Türkiye'ye yine önyargılıDıs Haberler Servısi — Türkiye, Körfez
krizi başlar başlamaz tavrını açıkça
Bau'dan yana koydu. ABD ile Batı
Avnıpa'mn en sadık müttefîki oldu. Bu
davranışının karşılığında Batı'da olumlu
bir imaj yaratacağı, AT'ye iiyelik
konusunda kolaylıklar sağlayacağı, Batı
Avrupa'nın, Türkiye'nin bir dizi sorununa
daha fazla anlayışla bakacağı'umut
ediliyordu. Ancak Türkiye'nin kriz
sırasında Batı Avrupa'dan aldığı karşılık,
sırttnın sıvazlamp "Aferin" alması ile
sınırlı kaldı. Kuzey Iraklı Kürt
sığınmaalar krizi başlar başlamaz Batı,
Türkiye'ye gerçek yüzünti gösterdi.
Basından çeşitli Batılı platformlara kadar
bir dizi yerde Türkiye aleyhtarlığı
işlenmeye başlandı. Türkiye'nin
sığınmacılara kötii davrandtğı, Türk
askerlerinin yardım malzemesine el
koyduğu, sığınmaaları dövdüğü türiinden
haberler Batı basımmn manşetlerinde yer
aldı. Televizyonlarda yiyecek
malzemelerine hücum eden sığınmacılan
dağıtmaya çalışan Türk askerleri
gösteriliyor, ama sığınmacdann
kamyonlara bin'mesine yardım eden,
yardım malzemelerini boşaltarak taşıyan
Türk askerleri, her nedense
sergilenmiyordu.
Almanyada kimi gazeteler işi Türkiye'yi
Saddam Huseyin'in zulmüne kaiılmakla
suçlayacak kadar ileri götürdüler.
Basında bu hava eserken çeşitli Batı
platformlarında da Sevr Antlaşması'na
çağrışım yapan kararlar alınıyordu.
Ancak Batı basımnı suçlarken bir
özele$tiride bulunmak da yerinde olur.
Türkiye'nin, Kürt sığınmaalar konusunda
tamttm ve Batı basımnı bilgilendirme
çalışmalannı yeterli biçimde orgütledıği ve
yühittüğü söylenemez. Sığınmacılara
yardım ve yiyecek maddelerinin
dağıtılması görevi, daha deneyimli
ekiplere verüebilir, organizasyon daha
düzenli biçimde sağlanabilirdl Batılı
gazeteciler, sık sık Türk yetkililerinden
yeterli bilgi alamadıklarından yakındılar
ve sonuçta kulaktan dolma haberleri
geçtiler. Bu olgu, Batılı ülkelerdekı
önyargı ile birleşince Avrupa basmmda
"olumsuz Türkiye imaj'ı" sistematik
biçimde işlenmeye başlandı.
Sözün kısası Türkiye, Batı'ya yine
yaranamadı.
INGİLTERE
Basında
olumsuz imajEDİP EMİL ÖYMEN
LONDRA — Kürt sığınmacı-
lann Türkiye sınınna yığümala-
nndan itibaren, ilk kurulan
kamplarda çektikleri sefalet,
düzeni korumaya çalışan Türk
askerlerinin bazen havaya, ba-
zen üstlerine ateş açması, ölen-
ler olması, yardım dağıtılırken
yaşanan kargaşa ve Türkiye'-
nin, sığınmacılara "mâlted sta-
tüsü vermemesi" tngiltere'de
yazılı ve sözlu basında sürekli
yinelenen haberler oldu. Türk-
iye'nin bu konudaki siyasal tu-
tumunun nedenleri, Türkler ta-
rafından Ingiliz kamuoyuna an-
latılmadı. Bu nedenle "Kiirüe-
re düşmanca tutum takınan
Türkiye tarafından anlatılama-
dı, Ingiliz kamuoyu böylece ko-
nuyu kendi basın-yayınından
yanlı biçimde izlemek zorunda
kaldı.
Tanıtım yetersizliğine eklenen
bir başka olgu ise Türkiye den-
di mi Ingiltere'de akla gelen "iş-
kencc ve iosan haklan ihlalleri"
idi. özellikle 1980 sonrasında
Türkiye'deki insan haklan ihlal-
lerine, Ingiliz basın-yayınında
geniş yer verilmişti. Bu olgu,
şimdi Kürtler bağlamında yeni-
den değerlendirildi. 1989'da
Londra Havaalanı'nda yaşanan
Kürt sığınmacılar sorunu, bazı
sığınmacılann Türkiye'ye geri
dönmemek için kendilerini yak-
maya kalkışmaları sonucu bir
Türkiye'nin kendi tutumunu îngiliz kamuoyuna
anlatamayışının da etkisiyle îngiliz basınında
"Kürtlere düşmanca tutum takınan Türkiye"
imajı sürekli vurgulandı.
Türkiye" imajı, basında sürek-
li vurgulandı. Televizyonda ya-
yımlanan açık- oturumlarda ve
radyolarda görüş belirten uz-
man ve gözlemciler, Türkiye'-
nin soruna bakışını hesaba kat-
mayan bir tutum takındılar. Bu
programlarda konuşma fırsatı
tanınan Türkler ise sorunu açık-
seçik bir dille anlatmayı başara-
madılar. Türkiye, bu konuda
bir dediği diğer dediğini tutma-
yan, kararsız ve belirsizlik için-
de görüldü. Körfez bunalımının
ilk aşamasında Ürdün'de yaşa-
nan sığınmacılar sorunu, Ürdün
yetkilileri tarafından Ingiliz ka-
muoyuna büyük bir başanyla
aktanlmışken bundan çok daha
büyük ve kartnaşık boyutlarda-
ki Kürt sığınmacılar konusu,
kişinin ölümü, Ingiliz kamuo-
yunda derin izler bırakmıştı.
Türkiye'nin 20 bin sığınmacıyı
Silopi'deki kamplara taşımaya
karar verdiği gece, Ingiliz tele-
vizyonunda, Ingiltere'den siya-
sal sığınma isteyen iki Kürdün
yaşantısı belgesel olarak ekrana
getirildi. tngiltere'nin, kaç Kür-
de siyasal sığınma hakkı tanıdı-
ğına ise hiç değinilmedi.
Televizyonda aynlan çok kı-
sıüı ve sınırlı sürelerde Türkiye'-
nin, sığınmacılara ilişkin tutu-
munun yetersiz, karmaşık ve
belirsiz üsluplarla sunulmaya
çalışılması, kamuoyundaki aşı-
n önyargıyı gidermediği gibi
Türkiye'nin "niyetleri" konu-
sundaki kuşkulan arttırmaya
neden oldu. AFP muhabirinin objektifine takılan küçük Kürt kızı sınırdaki degişmeyeo görüntiiyü sergfliyor
ITALYA
İyi niyete,yanlış değerlendirmettalya basımnda yer alan haberler, genelde
Türkiye'nin Kürt sığınmacılara sırf Batı'ya
karşı zor durumda kalmamak için kapıyı
araladığını işliyor. Henüz açık bir 'Türkiye'ye
gitmeyin' kampanyasıyok, ama TV programları
yeterince 'olumsuz reklam' oluşturuyor.
gösterdiği isteksizlik ve örgüt-
süzlük; bölgedeki yaşam şartla-
nnın geriliği, sağlık koşullannın
kötülüğü, televizyonda her ge-
ce bu konuya yer veren özel
programlarda ve haberlerde sık
sık dile getiriliyor. îtalya'da he-
NİLGÜN CERRAHOĞLU
ROMA — ttalyan basınında
yer alan haberler genelde Türki-
ye'nin Kürt sığınmacılara kapı-
yı sırf Batı'ya karşı zor durum-
da kalmamak için araladığını iş-
liyor. Türkiye'nin bu konuda
gitmeyio' kampanyası yok, ama devletlerin girişimleri paralelin-
söz konusu programlar zaten de harekete geçtiği görülüyor.
yeterince 'olumsuz reklam' Kürt krizinden faydalanarak
oluşturuyor. Sığınmacılann yo- Iran'la yeni iletişim kanallan aç-
lunu kesmeye çalışan erlerin mak peşinde olan Fransa, tngil-
otoriter hareketlere başvurma- tere ve Almanya gibi bu hafta-
sı ve hatta geçen pazar günkü gi- basında atılıma geçen Italya da
bi ateş açmaya kalkması kamu-
oyunda zaten mevcut olan belli
bir 'Türk' imajını pekiştiriyor.
Türk sınınna Kürt göçünün
başlamasmdan bu yana geçen 3
nüz açık bir 'Türkiye'ye
hafta içinde 'belde-gör' politi-
kasını seçen ttalyan hükümeti-
nin ise son gunlerde ABD, tn-
giltere ve Fransa gibi buyük
tran'daki Kürtlere önemli bir
yardım kampanyası düzenleme
çabası içine girmiş bulunuyor.
Şimdiye dek Türkiye-Irak sını-
nna 91 çadır, 300 battaniye ve
bir miktar ilaç göndennekle ye-
tinen Italya, artık büyük devlet-
lerin yanında varlık göstermeye
çalışıyor ve Iran'da 50 yataklı
bir hastane ile Irak'ın kuzeyin-
de 20 bin kişilik bir çadır-kent
kurmaya haarlaruyor.
tran'a 'en büyük yardımı ve-
ren ilk Batı ülkesi' olmak sev-
dasıyla harekete geçen ltalya'-
nın, başlangıçta bundan çok da-
ha büyuk tutmak istediği yardı-
mın çapı, tran'ın sınırlarındaki
Batı varlığını 'suurlı' tutmak is-
temesi yüzünden, küçültülmuş
bulunuyor. Italyan gazeteleri,
Italya'mn kurmak istediği çadır
kentin aslında 60 bin kişilik ol-
duğunu yazıyorlar. Ama îran'-
ın bu tesislerin guvenliği için sı-
nırlarda bulundurulması gere-
ken yabancı askerlerin varhğın-
dan fazla hoşlanmaması ve ls-
lam cumhuriyetinin hiçbir şekil-
de sartlandırılmasına yanaşma-
ması, yardımın boyutlannın ku-
çük tutulmasına yol açmış bu-
lunuyor.
Aynca tncirlik ve Diyarbakır
üslerinden Amerikan, Kanada,
Ingiliz ve Fransız askerleriyle
hareket edecek olan 850 Italyan
askerinin de küçük bir helikop-
ter filosuyla ttalyan çadırkenti-
nin kurulacağı Zaho'ya malze-
me taşıyacağı bildiriliyor.
ALMANYA
Tek yanlı
haberler
azaldı
DtLEK ZAPTÇIOĞLU
BERLİN— Alman basmmda
son birkaç gundür 'Türkiye'nin
kanlı Kürt politikasfnı on pla-
na çıkaran tek yanh haberler
azalırken gözler Irak'ın kuzeyin-
de ve İran sımnnda kurulan
"güvenli bölgeler"e çevrildi. Al-
man Dışişleri Bakanlığı, geçen
haftaki açıklamasında Türkiye1
de yardımın pürüzsuz dağıtılma-
ya başlandığım bildirerek basın-
daki olumsuz haberlerin önüne
set çekmiş oldu.
Dışişleri Bakanlığı "Türkiye
ve Iran'daki yardım faaliyeüeri-
nin pürüzsuz yürüdügünü"
açıklayarak basındaki yanlış ha-
berleri düzeltmiş oldu. Açıkla-
mada "Türkiye'de üç hafta için-
de yardımın dağıtılması için çok
iyi bir altyapı oluştunılmtıştur"
dendi. Baştakı aksamaların "ye-
rel Türk makamlannın ve Türk
ordusunun yardımı geciktiren
pasif direnişinden kaynaklandı-
ğı" iddia edilen Alman Dışişle-
ri Bakanlığı açıklamasında, "An-
kara'da bir Filistin korkusu
yaşanıyor" dendi, sorunların
şimdi giderildiği beürtildi. Açık-
lamaya göre Turgut Özal, Dışiş-
leri Bakanı Genscher'in Anka-
ra ziyareti sırasında istenen
emirleri bakanın yanında tele-
fonla gerekli mercilere ulaştırdı.
Bu emirlerin basında, Alman
Kızılhaçı'na bölgede bir yardım
deposu kurutması da vardı.
İran'da kamp
Öte yandan Suddentsche Ze-
itung gazetesinin haberine göre
Bonn'daki İran Büyukelçisi Al-
man hükümetine geçen perşem-
be günü Bahtaran'da Kürtlere
bir kamp kurma iznini verdi. Al-
man Dışişleri Bakanlığı'ndan al-
dığıraız bilgi>« göre lran'ın Bah-
taran şehrinde kurulacak Kürt
mülteci kampında 250 Alman
askeri görev alacak. Askerlerin
bir kısmı Turkiye'den lran'a kay-
dınhyor.
Birkaç gün önce Almanya'nın
tran'a 2 bin ordu mensubu yol-
layacağı haberi yayılmıştı. 2 bin
asker sayısını yalanlayan Dışiş-
leri Bakanlığı, bu haberin Tah-
ran'ı tedirgin ettiğini belirtti.
Tahran'la yapılan son görüşme-
ler sonucu 250 Alman askerinin
Bahtaran'da mültecilere kamp
kurması kararlaştınldı. Dışişle-
ri Bakanı Genscher, 7 ve 8 ma-
yıs tarihlerinde tran'a giderek
Bahtaran'daki kampı da ziyaret
edecek. Almanya ağır yaralı ve
hasta Kürtlerin buraya getirile-
rek Alman hastanelerinde teda-
visi üzerine planlar da yapıyor.
FRANSA
5OO. YIL V A K F I• I N S A N L I G A Ö R N
( 1 4 9 2 1 9 9 2
E K '
FOTOGRAF YARIŞMASI
1992, zulüm ve bağnazlık karşıanda İspanya'da
yoşadıklan topraktan tertcetmeK zorunda kalan
Musevilere, Tûric Ulusunun kucak oçmasının 500.
yıJdönümüdür.
Bu tarihi olayı tüm dünyaya duyurmak amaayla,
500. Yıl Vak/ı, armtör veya pro/esyonel /otoğra/
sanatçıhnna açk bir yanşma düzenlemişar.
Iki değişik tutum var
r~
Seçid Kurul
Ersin ALOK
Nevzat ÇAK1R
Gültelcin ÇİZGEN
bzetKERlBAR
Ibrahim 2AMAN
Ödüller
Birina
Jldnd
Üçünaj
Mansiyonlar (3 ader.)
500. Yıl Vakfı özel Ödülü
(Banş,sevgi,ahenkve
hoşgörü)
Son Katılma Tarihi
FotoğrafSanatça
FotoğrafSanatçısı
FotoğrafSanatçısı
FotöğrafSanatçsı
FotoğrafSanatgsı
5.000.000.-TL veplaket
3.000.000.-Tlveplaket
2.000.000.-TL veplaket
500.000.-TL veplaket
1.OOO.OOO.-TL ve plaket
18Ekım1991
Not: Kaoima formları, Mecidiyeköy, Cemal Sahir Sotak
26-28'de bulunan 500. Yıl Vakfı'ndan ya da Türkiye'de
bulunan tüm Fotoğraf dernelderiyle R£FO Laboratuar
ve bayilerinden temin edılebılir.
MİNE G. SAULNIER
PARİS — Körfez savaşından
sonra gelişen Kürt isyanı ve bu
isyanın bastınhnasıyla Türkiye
sımrlanna yığılan Kürt sığınma-
cılar konusunda, Fransa'nın
Türkiye'ye karşı tutumunu iki
ayn konumda incelemek gereki-
yor. Birincisi, hükümetin, yani
Fransız resmi makamlanmn tu-
tumu. Bu bağlamda, Fransa'nın
belki de ilk kez Türkiye'ye yöne-
lik muhalif bir tavır takınmadı-
ğınm, hatta Türk tarafmın getir-
diği çözüm önerilerinin etkili bir
biçimde desteklendiğinin altını
çizmek gerekir.
Kamuoyunu yönlendirmesi
açısından önem taşıyan haber-
leşme medyalarında ise genelde
Türkiye'nin ne alkışlanıp ne de
yerildiği söylenebilir. Yazılı ba-
sında, Türkiye'nin Kürt sığınma-
cılar karşısında goğüslemek zo-
runda kaldığı durum en objek-
tif biçimde "Le Monde" gazete-
sinde işlendi. Ve yine en doğru
tarihsel ve günlük analizler bu
gazetede yer aldı. "Liberation"
gazetesi de benzeri bir tutum iz-
ledi. Türkiye'ye değgin en yersiz
ve haksız suçlamalar, Fransız
Komünist Partisi'nin gazetesi
"L'Humanite"den geldi. Türk
askerlerinin Kürtlere yönelik
yardımlara el koyduğu ve bu as-
kerlerin "Saddam ordusundan
farklı olmadıgı" ıddiası söz ko-
nusu "ciddi" gazete ile duzeysiz
bir magazın gazetesi sayılan "Le
Parisien"den geldi. Ülkenin
"sag" sesi olarak nitelendirilebi-
Kürt sığınmacılar
konusunda Paris
hükümeti, Türkiye'ye
karşı olumlu tutum
takınarak Ankara'mn
önerilerini destekledi.
Basının bir kanadı ile
Danielle Mitterrand'ın
başkanı olduğu France
Libertes Vakfı ise
Türkiye'ye karşı
düşmanca bir tutum
izliyor.
Bayan Mitterrand.
lecek "Le Figaro" gazetesinde
ise iki aşırı uçta bir durum göz-
lendi: Bu gazetenin Türkiye'ye
olayların basında gönderdiği
özel muhabir, Diyarbakır'da
Türk güvenlik kuvvetlerince tar-
taklanmıştı. Olay, "Le Figaro"
sütunlarına Kürtleri ezen bir
Türkiye imgesiyle yansıdı. Fakat
aynı gazetede, göç eden Kurtler-
le ilgili Türk düşmanı bir tavır
takınılmadı.
Televizyon önyargılı
Televizyon, çok daha
"olumsuz" ve "önyargılı" bir
bakış içindeydi Turkiye'ye kar-
şı. Görüntülerin çarpıtılarak
kullanılması, Türkiye'ye karşı
kin kusan Kürtlerle yapılan rö-
portajlar, belli bir "eski
hesabın" faturalannı çıkarıyor-
du. Hatta bir keresinde, FR3 ka-
nalı "zavaDı Kürtlerin hiç terö-
re başvurmadığı için ezilen bir
toplum olduklannı" soyleyecek
kadar ileri götürdü işi.
Fakat bütun bu düşmanca ta-
vırlan, Fransa'nın genel ve ge-
niş tutumunda "olumlu" bir
"sessizlik" ya da dolaylı hak ver-
me aşamasına girdiği bugünler-
de abartmadan, soğukkanlıhk-
la değerlendirmekte yarar var.
Çünkü Fransa ve genelde Batı
ile Türkiye'nin arasında, tarih-
sel bir husumeı var. Ucu taa
Atilla'ya dayanan tarihsel kuş-
ku, en küçük bir bahane ile ye-
niden hortluyor. İlişkilerin da-
hu "yansız" değerlendirümesi
zaman alacak.
Bayan Mitterrand
Türkiye'ye karşı bu "tarihsel
kini" şu an Fransa'da en iyi tem-
sil eden dernek, yine Türk tez-
lerine arka çıkan Fransız Cum-
hurbaşkanı'nın çok yakınında
bulunan bir kurum. Başkanın
eşi Danielle Mitterrand'ın kur-
duğu ve yönettiği "France-
Libertes" Vakfı, 1988 yüında ol-
duğu gibi en açık, en taraflı
Türkiye aleyhine demeçlerin ba-
şını çekiyor. Paris'teki Kürt
dostlan tarafından "çok iyi" bi-
çimlendirilen Danielle Mitter-
rand, Kürt sorununda kesin bir
Türkiye muhalifi. Ama bu, Ba-
yan Mitterrand'ın Türk duşma-
nı olması demek değil. Aradaki
farkı görmekte yarar var. En
önemlisi, Danielle Mitterrand-
ın çok iyi dostları, örneğin bir
Bernard Kouchner'in (Devlet
Bakanı) Türkiye'yi övücü bir ta-
vır alabilecek demokratik den-
genin varhğı ve belirleyici olan
devletin politikası ile yansız
medyalar. Bu kapsamda da
Türkiye aleyhine geniş çaplı bir
kampanyadan Fransa için söz
edilemez.
Fransa'nın Türkiye'ye karşı
diğer Avrupa ülkelerinden daha
dikkatli bir tutum takınmasın-
da, iki ülkenin Kuzey Iraklı sı-
ğınmacılar konusunda BM Gü-
venlik Konseyi'ne aynı zaman-
da başvurmuş olmasının da
önemli rolü var.