Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
25NİSAN1991 HABERLER CUMHURÎYET/3.
Sığııııııaeıya her gün 10 ıııilyar
1
Türkiye'nin yükâ Sığınmacılar için Türkiye her gün 10 milyar
lirayı aşan bir harcama yapıyor. Ankara, bölgeye yaptığı
yardımlann görmezden gelindiği inancında. Başbakan Yıldınm
Akbulut, "Türkiye, büyük fedakârlık yaptı. Ama bu fedakârhğı, bir
kalemde silindi. 600-700 bin insanı doyuruyoruz. Ama görüntü biz bu
insanlara eziyet ediyoruz şeklinde" dedi.
Kamplar hazır Kuzey Iraklı sığınmacılar için kamp kurma
çalışmaları tamamlanma aşamasında. Sığınmacılardan bir bölümünün
hafta sonunda kamplara yerleştirilmek üzere Irak'a dönmeleri
bekleniyor. Türkiye'nin Bağdat Büyükelçisi Necati Utkan,
" Türkiye'nin politikasında bir değişiklik yok. Bizim için önemli olan
sığmmacıların evlerine gönüllü ve güvenli olarak dönmeleridir" dedi.
Haber Merkezi — ABD'nin "güven-
lik planı" çerçevesinde Kuzey Irakk sı-
ğınmacılar için kamp kurma çahşma-
Iannın tamamlanma aşamasuıa geldi-
ği bildirüiyor. Türkiye'nin Bağdat Bü-
yükelçisi Necati Utkan, sığınmacuar-
dan bir bölümünün hafta sonunda
kamplara yerleştirilmek üzere Irak'a
dönmelerinin olası olduğunu söyledi.
Sığmmacılara yardımlar sürerken Baş-
bakan Yıldınm Akbulut, Batı ülkele-
rinin tutumunu eleştirerek "Dışandan
gelen yardun, denizde damla. Sıgmma-
alan biz doyunıyoruz" dedi. Türkiye'-
deki sığınmaalar için yapılan harcama-
nın gunlük 10 milyar lirayı aştığı be-
lirtildi. Bakanlar Kurulu, dunkü top-
lantısında sığmmacılann durumu ile il-
güi ek önlemler aldı.
Cumhuriyet muhabirleri Ufuk Teidn
ve Yasuf Toprak'ın Silopi/Zaho'dan
bildirdiklerine göre ABD, Ingiliz, Ka-
nada ve Hollanda askerlerinden oluşan
çokuluslu gücün Incirlik Ussü'nden
başlayarak Diyarbakır Havaalanı ve
Silopi kampı aracılığıyla Iraklı sığın-
macılara yönelik yardımları ve Kuzey
Irak'ta kamp kurma çalışmalan hızla
sürüyor. Silopi yakınİannda kurulan
ve 1600 müttefik askerin bulunduğu
kampın Habur yönüne doğru genişle-
diği görüldü.
Bakanlar Kurulu'nda rahatsızlık yarat-
tığı açıklandı. Bunu önlemek için TV5,
bölgeyle ilgili yurtdışına yayın yapa-
cak. Bakanlar Kurulu'nda bölgedeki
gelişmeler gözden geçirilirken Sağlık
Bakanhğı'nın Birleşmiş Milletler Sağ-
lık Teşkilatı'na Irak topraklarındaki
sağlık hizmetlerinin yetersizliği konu-
sunda başvurmasıru kararlaştırdı. Ay-
nca Batı basınında Türkiye'nin bölge-
ye yaptığı yardımların görmezden ge-
lindiği inancı, yeni önlemler alınması-
m gündeme getirdi. Kurul karanna gö-
re Diyarbakır merkez olmak üzere 6 il-
de basın merkezi kurulacak.
Kamplann sadece elektrik su, tuva-
let ve iletişim gibi sorunlanmn eksik
kaldığı belirtiliyor.
Bu arada Silopi'deki hacı konakla-
ma tesislerinde banndınlan yaklaşık 20
bin sığınmacının Kmlay aracıhğıyla
dagitılan yemekleri 'kalitesiz' olduklan
gerekçesiyle yemediği öğrenildi. Sığm-
macılann bir hafta içinde iki kez pro-
testoda bulunduklan ve yemek tasla-
nm ters çevirerek yere vurduklan bil-
diriliyor.
Çukurca ilçesi 49. sınır taşında dün
meydana gelen mayın patiamasmda bir
sığınmacı yaşamıru yitirirken 14 sığın-
macı da çeşitli yerlerinden yaralandı. . . . , ... :
Yarahlar, Hakkâri Devlet Hastanesi'- A k b n l u t tüü SUÇİama
ne kaldınlarak tedavi altına alındıkla-
n bildirüiyor.
Ankara Cumhuriyet Büromuzun ha-
berine göre Kuzey Iraklı sığınmacılar
sonınu Bakanlar Kunılu'nun dunkü
toplantısında ele aündı. Toplantı son-
rası bölgeye yapılan hizmetlerin koor-
dinasyonundan sorumlu Devlet Bakanı
Vehbi Diaçerier, Dışişleri, Içişleri ve
Sağlık Bakarüıgı ile diğer hizmetler ara-
smdaki koordinasyonsuzluktan yakın-
dı. Türkiye'deki sığınmacılar için gün-
de 10 milyar lirayı aşan bir harcama
yapıldığı bildirildi. Batı basınının
Türkiye aleyhine yayınlar yapmasının
Başbakan Yıldınm Akbulut, Istan-
bul Sanayi Odası meclis toplantısında
yaptığı konuşmada, "sığınmacılar"
konusuna değindi. Türkiye'nin bütün
imkânlannı kullanarak bu insanlara
yardun elini uzattığıru belirten Akbu-
lut, "Türkiye, büyük fedakârlık yap-
tı, ama bu fedakârhğı, bir kalemde si-
lindi. Geten yardımı miiltecilere dağıt-
maya çalışan bir askerin karşüaştığı
zorluk, askerin multeciJere bir eziyeti
gibi gösterfldi. Dünya televizyonlan ve
basuu, Türldye'yi böyle tanıüyor" de-
di.
Türkiye tarafindan 400 bin dolayın-
da sığınmacımn yerleştirildiğini, Irak
sımnnda da bir o kadar daha sığınma-
cımn bulunduğunu kaydeden Başba-
kan Yıldınm Akbulut şöyle konuştu:
"Dışandan şu vardım, bu yardun ge-
liyor deniyor. Ama gelen yardım, de-
nizde damla. Bu sığınmacıları biz do-
yuruyoruz. Bizim tarafımızda kalan
400 bin insanı biz besliyoruz. Tabii on-
lara verdifimiz yiyecekler öbur tarafa
da aktanhyor. Yani 600-700 bin insa-
nı doyuruyoruz. Ama görüntü biz bu
insanlara eziyet ediyoınz şeklinde."
Sınırdaki sığmmacılara yardım çalış-
malan sırasmda Türk yetküilerinin iz-
lediği tutuma ilişkin Kızılhaç yetkilile-
rince yapılan 'suçteyıa' değerlendirme-
lere de değinen Dışişleri Bakanlığı Söz-
cüsü Murat Sungar, "Bizim yardım
nudzemesinin dağıtımında sadece BM
yetküHerini muhatap gönne egilimimiz
bazı çevrelerde rahatsızlık yaratıyor"
diye konuştu. Sungar, Türkiye'deki
yardım yapan bütün kuruluşlarla işbir-
Iigine hazır olduğunu ve bu konuda
herhangi bir aksakhk yaşanmadığını
da belirtti.
Türkiye'nin Bağdat Büyükelçisi Ne-
cati Utkan, Diyarbakır'da dün düzen-
lediği basın toplantısında bu hafta so-
nuna doğru Iraklı sığmmacılann bir
bölümünün güvenlik bölgesindeki
kamplara yerleştirilmesinin olası oldu-
ğunu söyledi. Müttefik kuvvetler tara-
fından oluşturulan kamplann en kısa
süre içinde BM'ye devredileceğini be-
lirten Utkan, "Türkiye'nin politikasın-
da bir değişiklik yok. Bizim için önemli
olan sığınmacılann evlerine gönüHü ve
güvenli olarak dönmeleridir" dedi.
Bu arada Diyarbakır Havalimanı'-
nın yardım getiren yabancı uçaklara
kapatıldığı yolundaki iddialar yalan-
landı. Diyarbakır Merkez Valisi Cen-
giz Bulut, "Ancak Diyarbakır Hara-
limanı yeteTSİZ IratmalrtnAr gu geden-
le Van Havalimanı devreye sokoldu"
diye konuştu.
Yogun trafik
Kuzey Iraklı sığınmacılann yaşam
şartlan, yapılan yardımlar ve müttefik
kuvvetlerin bölgede yürüttüğü çalışma-
lar nedeniyle Güneydoğu Anadolu böl-
gesinde yoğun bir diplomatik ve aske-
ri trafik yaşamyor. Bölgede AT Do-
nem Başkam Lüksemburg'un dışişleri
ile görevli devlet sekreteri George
Wohlf art başkanlığında bir heyet, h-
veç Uluslararası Kalkınma ve lşbirligi
Bakanı Lana Hjdm Wallen, UNICEF
temsilcisi Oaudio Sepulveda Alvarez
ve Dünya Sağhk Teşküatı'ndan 7 ki-
şilik bir heyet de incelemeler yaptı.
BATILI BİR BÜYÜKELÇİ
Kamp yeriıü
Özal önerdiKuzey Irakhların evlerine döndürülmesi
sonrasında bile çoğu Türkmen, 50 bin
sığınmacımn kalacağı belirtiliyor. Dışişleri
Bakanı Alptemoçin, 'Bu iş 1991 sonuna kadar
tümüyle bitmiş olacak' dedi.
ANKARA (Cumhuriyet Bü- rafyayı biliyor. Askerlerin öne-.
Müttefik
güçten
Bağdat'a
ültinıatonı
Saddarn'a Zaho'daki
silahlı polisleri geri
çekmesi için 48 saat süre
tanındı.
Haber Merkezi — Kuzey
Irak'ta "güvenlik planı" çerçe-
vesinde bulunan çokuluslu güç
Bağdat'a, Zaho'daki silahlı po-
lisleri geri çekmesi için 48 saat
süre verdi. ABD'li yetkililer,
Kürt sığınmacılann Zaho'ya,
bölgede hâlâ silahlı Iraklı polis-
lerin bulunması nedeniyle dön-
mek istemediklerini kaydettiler.
NATO Müttefik Kuvvetler Baş-
komutanı Orgeneral John Gal-
vin, Kuzey Irak'ta oluşturulan
"güvenlik bölgeleri" için süre kı-
sıtlaması konulmasına karşı ol--
duğunu söyledi.
Silopi'de açıklama yapan In-
giliz yarbay Bill Fanshaw, müt-
tefiklerin ültünatomunun, dün,
Iraklı General Nushwan Dano-
un'a iletildiğini açıkladı. Yarbay,
Irak askerlerinin Zaho'dan çe-
kilmesini sağlamak için kuvvet
kullanıp kullanılmayacağını ise
belirtmedi.
Yarbay. Iraklı generalle bir
Amerikan generali arasında ya-
pılan göruşmede, Irak'tan, Za-
ho'daki "silahlı adamlar" hak-
kında bilgi istendiğini de belirt-
ti ve "Bu silahlı kişilerin asker
olduklanm sanıyoruz" dedi.
Silopi'den Ufuk Tekin ve Yu-
suf Toprak'ın bildirdiğine göre
Türkiye'de bulunan Iraklı sığm-
macılarda yoğun biçimde Irak
polisi tedirginliği dikkati çeki-
yor. Hangi sığınmacıyla görüşü-
lürse görüşüisün "Saddam
kamplan rahat bırakmaz. Potts-
lerini oraya göndenniş olması da
bunun açık örnegi. O polisler
aslında istihbarattan gelmiş-
lerdir" diye konuşuyorlar.
Galvin geliyor
NATO Müttefik Kuvvetler
Başkomutanı Orgeneral John
Galvin, sığmmacılann duru-
muyla ilgili incelemelerde bu-
lunmak üzere bugün Diyarba-
kır'a geliyor. BBC'nin haberine
göre Galvin, Brüksel'de yaptığı
açıklamada, Iraklı sığınmacılar
için yapılan insani yardımın or-
ganizasyonu ve dağıtımında hâ-
lâ bazı aksaklıklar bulunduğu-
nu belirterek bu nedenle güven-
lik bölgelerinin ne zaman dağı-
tılacağını söylemenin zor oldu-
ğunu belirtti.
y
rosu) — ABD, Ingiltere ve
Fransa askeri birliklerince yürü-
tülen 36'ncı paralel operasyo-
nunda kurulacak sığınmacı
kamplanmn yeri, Cumhurbaş-
kam Turgut Özal'ın önerisiyle
belirlendi. Bir Batı ülkesi büyü-
kelçisi, "Kamp yerlerini biz seç-
medik. Bu yerlerin seçilmesini
Özal istedi. Hem siyasi, bem as-
keri açıdan sınıra yakın yerler
öngöriüdü" dedi. Kuzey Iraklı
sığınmacılann evlerine döndü-
rülmesine dek sürmesi planla-
nan operasyonun 1991 yıhnda
sona ermesine çalışüacak. Dışiş-
leri Bakanı Kurtcebe Alptemo-
çin, "1991 sonunda her şey bit-
miş olacak. Sığınmacı sonınu
1992ye sarkmaz. Hedef bu"
açıklamasını yaptı. Ancak ope-
rasyonun bitiminden sonra bile
son dönemde evlerini terk ede-
rek gelen en az S0 bin Iraklının
Türkiye'de kalacağı tahmin edi-
liyor. Bu tahmınle hükümet dü-
zeyinde başlatılan çahşmalarda,
çoğu Türkmen olan Kuzey Irak-
lılann Batı'ya ilticasının kolay-
laştınlması ve kalacak olanlann
Türk toplumsai yaşamına katı-
lımmın sağlanması için önlem-
ler planlanıyor.
Kuzey Irak'ta müttefik asker-
lerin katıhrm ve Türkiye'nin Io-
jistik desteğiyle başlatılan ope-
rasyonun yeri, süresi ve sonrası
konusunda Türkiye kamuoyun-
da var olan bazı sorulann yanıt-
risi de bu yöndeydi. Aynca ta-
şıma unsuru da gözonünde tu-
tuldu. Onca insanı daflardan
indirecegiz. Daha guneye götür»
mek daha güç olurdu. tkind ne-.
den ise siyasi. Güney bölgeterin-
de ayaklanmalar, kanşıkhklar
daha çok olabilirdi. Kamplar
kuzeydeki bir hatta toplanmalr
yerine, güneyde dağdsaydı siyasî
karışıklıklann onüne geçileme-
yebilirdi. Çaoşma riski de artar-'
dı."
Batüı kaynağın bu açıklama-
sı, Türk askeri yetküüeri tara-
fından da dognılandı. Askeri,
yetkililer, güneyde dağınık bir,
kamp zinciri kunümasımn de-;
netimi güçleştireceği, yeni birf
Kürt ayaklanması ile Irak birlik-'
leriyle karşı karşıya gelme ola-
sılığmı arttıracağı görüşünü yi-'
nelediler. Aynı kaynaklar,'
Türkiye sınırına yakın bölgele-'
rin seçilmesinin Bağdat'ın ope-'
rasyona tepkisinin dengelenmesi
amacını taşıdığını da vurguladı-
lar. Kamplann 36'ıncı paralele"
kadar uzanan geniş bölgenin
kuzeyinde ve Türkiye sınınna
çok yakın yerlerde kurulması.
daha önce bazı hükümet yetki-,
lüeri tarafindan tepkiyle karşı-
lanmıştı. Bu durumun Türkiye<
açısından riskleri arttırdığını be-'
lirten diplomatik kaynaklar isei
Cumhurbaşkanı özal'ın bu
yönde bir öneriyi Milli Güven-
lik Konseyi ya da Bakanlar Ku-
MAKARNAYA HÜCUM — Stgumacı kampında bn kez karavana makarna>dı. (Fotograf: Uygar Gürkan)
riyet'e yaptığı açıklamada, Ku-
zey Irak'taki kamplann Türki-
ye sınınna yakın yerbrde kurul-
ması konusunda, basına da yan-
sıyan "tedirginliği" kavrayama-
dığını belirterek bu yerlerin se-
çumesinde Türkiye'nin önemli
bir rol oynadığını bildirdi. Bü-
yükelçi, "Yerieri belirlememiz-
de Cumhurbaşkanı Özal'uı öne-
risi etkili oldu. Türk askeri yö-
reyi çok iyi tanıyor. Daha önce
burada operasy onlar yapıimış.
Düzlük, güvenlikli yerler
belirlendi" diye konuştu.
Aynı diplomatik kaynak,
"Neden daha güneydeki düz-
lükler ya da Dicle Vadisi seçU-
medi? Özal'ın suur bölgesini ne-
den önerdigini tahmin ediyor-
snnuz" sorusuna da şu yanıtı
verdi:
"Askeri ve siyasi nedenleri
var. Zaho yakınındaki düzlük-
ler daha güvenlikli. Güneyde
riskler artıyor. Türk askeri böl-
gede operasyon yapmış. Topog-
Sırurda incelemeyapan ABD Kongre heyetiBush'a baskıyapıyor
Türkiyelde 'güvenli bölge' kurulsunABD Kongre heyeti, 18-22 nisan tarihleri
arasında Türkiye-Irak sınırında yaptığı
incelemelerin sonuçlarım bir rapor halinde
yönetime verdi.
UFUKGÜLPEMtR
WASHINGTON — Geçen
hafta Türk-Irak sınınnda ince-
lemeler yaptıktan sonra Was-
hington'a dönen ABD Kongre
heyeti, Iraklı Kürtlere Türkiyei
de de "güvenli bölge" kurulması
için Amerikan yönetimine bas-
kı yapıyor.
Bu görüşün gerekçesini,
"Multecilerin çok acil yardıma
ihUyacı var. Sadece Irak içinde
kurulacaklar yetmez. Türkiye sı-
nırlan içinde de geçici bannma
alanbuı yaratdabilir. Acil dıırum
ortadan kalkbktan sonra mülte-
ciler Irak'taki topraklarına
nakledilebilir" cümlesi oluş-
turuyor.
Kongre heyeti, önceki gün
Washington'a döner dönmez
ABD Dışişleri'ne giderek bakan-
lığın iki numarası Lawrence
Eagleburger ile görüştü ve bu
yönde telkinlerde bulundu. Yö-
netim, kısa vadede Türkiye'de de
güvenli bölge kurulması fikrine
karşı çıkmıyor, hatta katıhyor.
Ancak Amerika'da da Irakb
Kürtler için güvenli bölge yara-
tılması düşüncesine sıcak bak-
mıyor, bunun "pratik
olmayacagım" söylüyor.
Bu isteksizlik, Türkiye'den
dönen Kongre üyelerinin önce-
ki gün Washington Yabancı Ba-
sın Merkezi'nde yaptığı basın
toplantısında da gözlendi. He-
yetin sözcüsü Chris Sraith,
Türkiye'nin Iraklı mültecileri
"özümsemeye yanaşmama-
sından" yakınıp "acil yardı-
mın ulaştınlabilmesi için Irak'-
takilere benzer türden güvenli
bölgelerin Türkiye'de de ku-
rulması gerektigini" söyleyince,
Türk basın mensupları, "eğer
başlıca kaygı acil yardımın ulaş-
tınlmasını kolaylaştırmaksa ve
Türkiye'den de bu konuda şikâ-
>etler varsa Iraklı multecilerin
en iyi Amerika'da güvenlik için-
de olabileceğini" hatırlattılar.
Eagleburger ile görüşmeden
sonra basın toplantısı yapan
sözcünün verdiği bilgiye göre
Amerikan yönetimi de Iraklı
Kürtlerin bir bölümünün Ame-
rika'ya nakledilmesi düşüncesi-
ne fazla sıcak bakmıyor. Ancak
>ine sözcünün verdiği bilgiye gö-
re yönetim, Irakb multecilerin
Türkiye'de dağlık bölgelerden
düzlüklere nakledilmesini ve bu-
ralarda geçici olarak Amerikan
ordusunca kurulacak ve yöneti-
lecek kamplarda banndınlması-
nı istiyor. ABD yönetiminin, bu
düşünceleri bir ölçüde Türk ma-
kamlannın da dikkatine getirdi-
ği yönünde işaretler.bulunuyor.
Heyet 18-22 nisan tarihleri
arasında Türk-Irak sınınnda
yaptığı incelemelerin sonuçlan-
nı bir rapor halinde yönetime
verdi. Raporun açıklandığı ba-
sın toplantısında konuşan heyet
üyelerinden Marge Roukema
1
nın, Türk-Irak sınınnda bulun-
duklan sırada Türk hükümeti-
nin kendilerine tahsis ettiği "ta-
amız sflahlı korumalann kamp-
lan yeterince gezebilmelerine
fazla yardıma olmadığını. an-
cak buna karşın mültecUerie ile-
tişim kurabUaikterini" söylemesi
dikkat çekti.
Kongre heyetinin raponında
da Türkiye, Ustü kapalı olarak
Iraklı mültecilere gerektiği kadar
yardımcı olmamakla, özellikle
trajedinin ilk gunlerinde tıbbi
müdahaleye gereksinmesi olan
mültecilere ilgi göstermemekle^bile Türkîye'de 50 bin kadar.
suçlanıyor. Raporda her ne ka- Kuzey Iraklmın kahnayı sürdü-
madığını ifade ettiler.
36'na paralel operasyonunun'
ikinci haftası sürerken, kampla-'
ra yerleştirilme işleminin mayıs'
ayırun ilk gunlerinde başlaülma-
sı hedefi geçerliliğini koruyor.
Batüı diplomatik kaynaklar,
30-40 gün sonra Birleşmiş Mil-
letler'in (BM) devreye girmesi-
ne elverişli bir aşamaya geline-
bileceğini beuniyorlar. Opera»-,
yonun toplam süresinü» ise dört-
ayı geçmeyeceği tahmin
ediliyor.
Dışişleri Bakanı Alptemoçin,
bu konuda Cumhuriyet'in soru-'
larını yanıtlarken kesin bir tah-
minde bulunmanın güçlüğüne'
işaret ederek "Ancak gene de'
bu yıl sonunda her şeyin bitme-
si hedefleniyor" diye konuştu.
Alptemoçin, sığınmacılann ev--
lerine döndürülmesinin "nihai
hedef" olduğunu vurguladı ve
"Bu hedefe şöyle ya da böyle
1991'de ulaşuacak. 1992'ye ope-
rasyon da sonın da sarkmaya-
cak. tstenen bu" dedi.
36'na paralel operasyonunun
başanyla sonuçlanması Türkiye
ve Iran'a akın eden Kuzey Irai-
hların güvenlikli biçimde evleri-
ne döndürülmeleriyle mümkün
olacak. Bu hedefe ulaşılması
durumunda, Türkiye srnınnda-
ki sığınmacı yığılması da orta-
dan kalkacak.
Ancak Dışişleri Bakanhğı yet-
kilileri, operasyon sonrasında
dar Türk hükümetinin mülteci-
lere "önemli ölçüde yardım
yapügı" ifade ediliyorsa da An-
kara'mn, "tarihi ve diğer neden-
ler dolayısıyla Iraklı mültecileri
özümsemek istemediği" ileri sü-
rülüyor. Raporda Türkiye'nin
suçlandığı bir başka alan da
mültecilere yardım için Türkiye
1
ye gelmek isteyen uluslararası
yardım kuruluşlanna "zoriuklar
çıkanldıgı" iddiası. Tüm bunlar
yeni iddialar degil, ancak bu kez
bir Kongre heyeti tarafından
kayda geçirilip Amerikan yöne-
timine verilmiş olması dolayısıy-
la önem taşıyor.
SSCB'nin Ankara Büyükelçisi, Kuzey Irak sorununu Cumhuriyet'e değerlendirdi
Çernîşev: BM derhal Irak'a gitmelitki boyntla soraş Iraklı sığınmacılar
sorununun insani ve siyasi olmak üzere iki boyutu
var. însani boyut, uluslararası nitelikte.
Ekonomisi müsait olanlar, daha çok yardım
yapmalı. Sorunun siyasi boyutu ise sadece Irak'a
aittir. Irak'm iç politikasını ilgilendirmektedir.
YASEMİN ÇONGAR
ANKARA — Kuzey Irak'ta
ABD, Fransa ve lngiltere'nin
askeri katılımı, Türkiye'nin de
lojistik desteğiyle yürütülen 36.
paralel operasyonu ikinci hafta-
sına girerken, Birleşmiş Millet-
ler'in devreye girmesi konusun-
daki uluslararası baskı yoğunla-
şıyor. SSCB'nin Ankara Büyü-
kelçisi Albert Çernişev,
"BM'nin sorumhılugu en kısa
zamanda üstüne ahnası için di-
mizden gekni yapacagız" der-
ken, Ankara'mn, BM'nin dev-
reye sokulmasmın gecikmeme-
si konusundaki görüşünü Was-
hington'a ilettiği öğrenildi. Iran
Cumhurbaşkanı Haşimi Raf-
sancani'nin Şam ve Ankara'ya
yapacağı ziyaretlerde de
"BM'ye görev çagnsı"nda bu-
lunması bekleniyor.
Büyükelçisi Çernisev, sığm-
macı akını, Kuzey Irak operas-
yonu ve Kürt devleti senaryola-
n konusunda Cumhuriyet'e
yaptığı geniş değerlendirmede,
sırurda yaşanan dramın "Kör-
fez krizinin bir nzantısı" oldu-
ğunu vurguladı. Çernişev,
"Ruşcada birbirine çok yakın
iki sözcnk var. Biri tedavi et-
mek, digeri tedavi ederken da-
ha da hastalaamasına yol aç-
mak. Yapılan bu ikindsidir"
dedi. Iraklı sığınmacılann insani
ve siyasi olmak üzere iki temel
sonın yarattığıru da belirten
Çernişev "Sorvnun insani bo-
yutu uluslararası niteüktedir.
Ekonomisi uygun olan ülkder
daha çok insani yardım yapma-
bdıriar. Sorunun siyasi boyutu
ise sadece Irak'a aittir. Irak'ın
iç politikasını Ugilendirmekte-
dir. Bn açıdan Irak yönetimiy-
le Kürt bderieri arasında snrdn-
riüen görüşmcleri çok olnmln
karşdıyonız" diye konuştu.
Sorunun insani boyutunun
aciliyeti nedeniyle, üç ülkenin
başlattığı operasyonu
"antayısla" karşıladıklannı da
vurgulayan Çernişev, "Kuzey
Irak'ta kunüacak kamplann,
Bağdat yönetiminin denetimi dı-
şmda kalan bir alan oluşturarak
zaman içinde bağunsız bir dev-
letin yolunu açmatan söz konu-
su olabilir mi?" şeklindeki so-
rumuzu şöyle yanıtladı:
"Bu adımla ilgili birtakım
hassas yönler de vardır. Biz bu
adım gercekleşririlirken kesin-
Ukk Irak'ın iç işlerine müdahale
edilmemesi ve kesinlikle Irak'-
ın toprak bürünlüğünün boznl-
maması gerektigini düşünüyo-
nız. Bu adım geçici niteliktedir.
Yerieşim bölgeleri de geçici ola-
caktır. Bu üç devlet tarafindan
yapdmakta olanlar, BM örgütü-
nün sıgmnıacılara etkin bir yar-
dım gösterebileceği aşamaya
dek sürmelidir. Aynı çerçevede,
BM ile Irak arasında yapıimış
olan anlaşmayı da olumlu kar-
süıyonız. BM örgütü mümkün
olan en kısa zamanda bu konu-
yu kendi denetimi alüna alacak-
ür. Konu, Güvenlik Konseyi
kulislerlnde devamlı görüşülü-
yor. Kısa süre sonra adım atı-
lacaktır."
Irak yönetiminin yardım ça-
hşmalarına engel olmamak ko-
nusunda anlayış gösterdiğini,
ancak "yapılanlann, egemenli-
ğini tehdit edebilecegi yönünde
haklı kaygılar taşıdığını" da
vurgulayan Çernişev, "Saddam
Hüseyin yönetimde kalırsa ev-
lerine geri dönmeyecefini söyle-
yen sıgınmacıların durumu ne
olacak?" sorusuna, "Sığınma-
cılann evlerine dönmeme alter-
naö'fleri yoktur. Ben, önemli bir
kesimin geri dönuş konusunda
istekli olduğunu düşünüyorum.
Evlerini terk edenlerle Bağdat
arasındaki güven meselesi çok
önetnlidir. Bunun yeniden inşası
zaman içinde mümkündür. Ül-
ke yönetiminin degisip degişme-
mesi ise tümüyle bir iç
sorandnr" yanıtım verdi.
Kuzey Irak operasyonuyla eş-
zamanlı olarak Avrupa Parla-
mentosu ve benzeri uluslarara-
sı platformlarda "Kürtlere
özerklik" istemlerinin gündeme
getirilmesi konulanm da değer-
lendiren Çernişev şöyle dedi:
"Kürt sonınu, Irak'ın kendi
içinde çözüme kavusturabileceği
bir konudur. Daha önce bu ül-
kede Kürtler özerktfler. Bundan
sonra da özerk olup olmayacak-
lan, bunu nasü bir çatı altında
gerçekleştirecekleri kendi sorun-
landır ve bunu çözebfflrier. Böl-
gede, diger nlkderin Kirtlerini
de ilgilendirecek yeni bir devlet
konusu ise çok nazik bir sornn-
dur. Tahminde bulunmak güç-
tttr. Ancak şunu söyleyebilirim,
Kürt konusu sadece bu konuy-
la dogrudan ilgili ülkeleri ilgi-
lendirir. Digcrlerini degil."
Ankara ve Tahran
BM'den yana
Kuzey Irak operasyonu ko-
nusunda kendi sınınnda kamp
kurulmadığı sürece "ılımh" bir
tutum izleyeceğini açıklayan
tran yönetimi, BM'nin sözko-
nusu yardım girişimlerini dev-
ralması ve Batılı askerlerin Irak
topraklannı terk etmesi konu-
sunda yeni bir atağa hazırlanı-
yor. Iran Cumhurbaşkanı Raf-
sancani'nin Şam'da ve Anka-
ra'da bu konuda temaslar yap-
tıktan sonra, Moskova'yı da
"Güvenlik Konseyi'nde agırtıgı-
nı Irallanması için" zorlayaca-
ğı belirtiliyor.
receğini belirtiyorlar. Bakanh-,
ğın üst düzey bir yetkilisi Cum-,
huriyet'e yaptığı değerlendirme-1
de, Körfez savaşı sonnrasmda'
evlerini terk edenlerden bir bö-'
lümünün "siyasi ve ekonomik'
durumlan nedeniyle geri dön-
meyi istemediklerini" vurgula--
yarak "Bizim hesaplanmıza gö- >
re çogunluğu Türkmen olan 50 ı
bin kişi Türkiye'de kalacak. Bn,
da Halepçe katliamında gelen-;
lerie birlikte düşunuldügünde
100 bin kişilik bir sığınmacı yü-,
künün devamı demek. Buna
göz önünde tutarak hazıriık
yapıyoruz" dedi. '
Tarık Aziz 1
geliyor ;
ANKARA (Cumhuriyet Bü-'
rosu) — Irak'la Körfez savaşı
sonrasında yapılacak ilk üst dü-
1
zeyli doğrudan temasın önümüz-!
deki hafta gerçekleşmesi bekle-i
niyor. Dışişleri Bakanı Kurtce-.
be Alptemoçin, "Tank Aziz'in"
gelişi konusundaki olumlu gö-
rüşümüzü birkaç gün içinde,
Bağdat'a iletecegiz" derken ba-.
kanlık sözcüsü Murat Sungar,!
"Aziz'le görüşme eğilimi oldn-|
gunu, ancak ziyaret konusunda,
zamanlama sıkıntısı ya-,
şandığını" söyledi. Sungar, İran,
Cumhurbaşkanı Haşimi Raf-.
sancani'nin Anıtkabir'i ziyaret [
etmeyecek ohnası konusunda da*
Türkiye'nin "demokratik" bir
ülke olarak kimseyi bu tür ziya-'
retlere zorlamadığını ifade etti.
?
ABD, Fransa ve lngiltere'nin'
Kuzey Irak'ta başlattığı operas-'
yonun olumlu karşılandığını'.
vurgulayan Sungar, "Ancak'
Birieşmiş Milletler süratle dev-1
reye girerse ondan da memnun-f
luk duyacağız" dedi. •