25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
25NİSAN1991 HABERLER CUMHURÎYET/3. Sığııııııaeıya her gün 10 ıııilyar 1 Türkiye'nin yükâ Sığınmacılar için Türkiye her gün 10 milyar lirayı aşan bir harcama yapıyor. Ankara, bölgeye yaptığı yardımlann görmezden gelindiği inancında. Başbakan Yıldınm Akbulut, "Türkiye, büyük fedakârlık yaptı. Ama bu fedakârhğı, bir kalemde silindi. 600-700 bin insanı doyuruyoruz. Ama görüntü biz bu insanlara eziyet ediyoruz şeklinde" dedi. Kamplar hazır Kuzey Iraklı sığınmacılar için kamp kurma çalışmaları tamamlanma aşamasında. Sığınmacılardan bir bölümünün hafta sonunda kamplara yerleştirilmek üzere Irak'a dönmeleri bekleniyor. Türkiye'nin Bağdat Büyükelçisi Necati Utkan, " Türkiye'nin politikasında bir değişiklik yok. Bizim için önemli olan sığmmacıların evlerine gönüllü ve güvenli olarak dönmeleridir" dedi. Haber Merkezi — ABD'nin "güven- lik planı" çerçevesinde Kuzey Irakk sı- ğınmacılar için kamp kurma çahşma- Iannın tamamlanma aşamasuıa geldi- ği bildirüiyor. Türkiye'nin Bağdat Bü- yükelçisi Necati Utkan, sığınmacuar- dan bir bölümünün hafta sonunda kamplara yerleştirilmek üzere Irak'a dönmelerinin olası olduğunu söyledi. Sığmmacılara yardımlar sürerken Baş- bakan Yıldınm Akbulut, Batı ülkele- rinin tutumunu eleştirerek "Dışandan gelen yardun, denizde damla. Sıgmma- alan biz doyunıyoruz" dedi. Türkiye'- deki sığınmaalar için yapılan harcama- nın gunlük 10 milyar lirayı aştığı be- lirtildi. Bakanlar Kurulu, dunkü top- lantısında sığmmacılann durumu ile il- güi ek önlemler aldı. Cumhuriyet muhabirleri Ufuk Teidn ve Yasuf Toprak'ın Silopi/Zaho'dan bildirdiklerine göre ABD, Ingiliz, Ka- nada ve Hollanda askerlerinden oluşan çokuluslu gücün Incirlik Ussü'nden başlayarak Diyarbakır Havaalanı ve Silopi kampı aracılığıyla Iraklı sığın- macılara yönelik yardımları ve Kuzey Irak'ta kamp kurma çalışmalan hızla sürüyor. Silopi yakınİannda kurulan ve 1600 müttefik askerin bulunduğu kampın Habur yönüne doğru genişle- diği görüldü. Bakanlar Kurulu'nda rahatsızlık yarat- tığı açıklandı. Bunu önlemek için TV5, bölgeyle ilgili yurtdışına yayın yapa- cak. Bakanlar Kurulu'nda bölgedeki gelişmeler gözden geçirilirken Sağlık Bakanhğı'nın Birleşmiş Milletler Sağ- lık Teşkilatı'na Irak topraklarındaki sağlık hizmetlerinin yetersizliği konu- sunda başvurmasıru kararlaştırdı. Ay- nca Batı basınında Türkiye'nin bölge- ye yaptığı yardımların görmezden ge- lindiği inancı, yeni önlemler alınması- m gündeme getirdi. Kurul karanna gö- re Diyarbakır merkez olmak üzere 6 il- de basın merkezi kurulacak. Kamplann sadece elektrik su, tuva- let ve iletişim gibi sorunlanmn eksik kaldığı belirtiliyor. Bu arada Silopi'deki hacı konakla- ma tesislerinde banndınlan yaklaşık 20 bin sığınmacının Kmlay aracıhğıyla dagitılan yemekleri 'kalitesiz' olduklan gerekçesiyle yemediği öğrenildi. Sığm- macılann bir hafta içinde iki kez pro- testoda bulunduklan ve yemek tasla- nm ters çevirerek yere vurduklan bil- diriliyor. Çukurca ilçesi 49. sınır taşında dün meydana gelen mayın patiamasmda bir sığınmacı yaşamıru yitirirken 14 sığın- macı da çeşitli yerlerinden yaralandı. . . . , ... : Yarahlar, Hakkâri Devlet Hastanesi'- A k b n l u t tüü SUÇİama ne kaldınlarak tedavi altına alındıkla- n bildirüiyor. Ankara Cumhuriyet Büromuzun ha- berine göre Kuzey Iraklı sığınmacılar sonınu Bakanlar Kunılu'nun dunkü toplantısında ele aündı. Toplantı son- rası bölgeye yapılan hizmetlerin koor- dinasyonundan sorumlu Devlet Bakanı Vehbi Diaçerier, Dışişleri, Içişleri ve Sağlık Bakarüıgı ile diğer hizmetler ara- smdaki koordinasyonsuzluktan yakın- dı. Türkiye'deki sığınmacılar için gün- de 10 milyar lirayı aşan bir harcama yapıldığı bildirildi. Batı basınının Türkiye aleyhine yayınlar yapmasının Başbakan Yıldınm Akbulut, Istan- bul Sanayi Odası meclis toplantısında yaptığı konuşmada, "sığınmacılar" konusuna değindi. Türkiye'nin bütün imkânlannı kullanarak bu insanlara yardun elini uzattığıru belirten Akbu- lut, "Türkiye, büyük fedakârlık yap- tı, ama bu fedakârhğı, bir kalemde si- lindi. Geten yardımı miiltecilere dağıt- maya çalışan bir askerin karşüaştığı zorluk, askerin multeciJere bir eziyeti gibi gösterfldi. Dünya televizyonlan ve basuu, Türldye'yi böyle tanıüyor" de- di. Türkiye tarafindan 400 bin dolayın- da sığınmacımn yerleştirildiğini, Irak sımnnda da bir o kadar daha sığınma- cımn bulunduğunu kaydeden Başba- kan Yıldınm Akbulut şöyle konuştu: "Dışandan şu vardım, bu yardun ge- liyor deniyor. Ama gelen yardım, de- nizde damla. Bu sığınmacıları biz do- yuruyoruz. Bizim tarafımızda kalan 400 bin insanı biz besliyoruz. Tabii on- lara verdifimiz yiyecekler öbur tarafa da aktanhyor. Yani 600-700 bin insa- nı doyuruyoruz. Ama görüntü biz bu insanlara eziyet ediyoınz şeklinde." Sınırdaki sığmmacılara yardım çalış- malan sırasmda Türk yetküilerinin iz- lediği tutuma ilişkin Kızılhaç yetkilile- rince yapılan 'suçteyıa' değerlendirme- lere de değinen Dışişleri Bakanlığı Söz- cüsü Murat Sungar, "Bizim yardım nudzemesinin dağıtımında sadece BM yetküHerini muhatap gönne egilimimiz bazı çevrelerde rahatsızlık yaratıyor" diye konuştu. Sungar, Türkiye'deki yardım yapan bütün kuruluşlarla işbir- Iigine hazır olduğunu ve bu konuda herhangi bir aksakhk yaşanmadığını da belirtti. Türkiye'nin Bağdat Büyükelçisi Ne- cati Utkan, Diyarbakır'da dün düzen- lediği basın toplantısında bu hafta so- nuna doğru Iraklı sığmmacılann bir bölümünün güvenlik bölgesindeki kamplara yerleştirilmesinin olası oldu- ğunu söyledi. Müttefik kuvvetler tara- fından oluşturulan kamplann en kısa süre içinde BM'ye devredileceğini be- lirten Utkan, "Türkiye'nin politikasın- da bir değişiklik yok. Bizim için önemli olan sığınmacılann evlerine gönüHü ve güvenli olarak dönmeleridir" dedi. Bu arada Diyarbakır Havalimanı'- nın yardım getiren yabancı uçaklara kapatıldığı yolundaki iddialar yalan- landı. Diyarbakır Merkez Valisi Cen- giz Bulut, "Ancak Diyarbakır Hara- limanı yeteTSİZ IratmalrtnAr gu geden- le Van Havalimanı devreye sokoldu" diye konuştu. Yogun trafik Kuzey Iraklı sığınmacılann yaşam şartlan, yapılan yardımlar ve müttefik kuvvetlerin bölgede yürüttüğü çalışma- lar nedeniyle Güneydoğu Anadolu böl- gesinde yoğun bir diplomatik ve aske- ri trafik yaşamyor. Bölgede AT Do- nem Başkam Lüksemburg'un dışişleri ile görevli devlet sekreteri George Wohlf art başkanlığında bir heyet, h- veç Uluslararası Kalkınma ve lşbirligi Bakanı Lana Hjdm Wallen, UNICEF temsilcisi Oaudio Sepulveda Alvarez ve Dünya Sağhk Teşküatı'ndan 7 ki- şilik bir heyet de incelemeler yaptı. BATILI BİR BÜYÜKELÇİ Kamp yeriıü Özal önerdiKuzey Irakhların evlerine döndürülmesi sonrasında bile çoğu Türkmen, 50 bin sığınmacımn kalacağı belirtiliyor. Dışişleri Bakanı Alptemoçin, 'Bu iş 1991 sonuna kadar tümüyle bitmiş olacak' dedi. ANKARA (Cumhuriyet Bü- rafyayı biliyor. Askerlerin öne-. Müttefik güçten Bağdat'a ültinıatonı Saddarn'a Zaho'daki silahlı polisleri geri çekmesi için 48 saat süre tanındı. Haber Merkezi — Kuzey Irak'ta "güvenlik planı" çerçe- vesinde bulunan çokuluslu güç Bağdat'a, Zaho'daki silahlı po- lisleri geri çekmesi için 48 saat süre verdi. ABD'li yetkililer, Kürt sığınmacılann Zaho'ya, bölgede hâlâ silahlı Iraklı polis- lerin bulunması nedeniyle dön- mek istemediklerini kaydettiler. NATO Müttefik Kuvvetler Baş- komutanı Orgeneral John Gal- vin, Kuzey Irak'ta oluşturulan "güvenlik bölgeleri" için süre kı- sıtlaması konulmasına karşı ol-- duğunu söyledi. Silopi'de açıklama yapan In- giliz yarbay Bill Fanshaw, müt- tefiklerin ültünatomunun, dün, Iraklı General Nushwan Dano- un'a iletildiğini açıkladı. Yarbay, Irak askerlerinin Zaho'dan çe- kilmesini sağlamak için kuvvet kullanıp kullanılmayacağını ise belirtmedi. Yarbay. Iraklı generalle bir Amerikan generali arasında ya- pılan göruşmede, Irak'tan, Za- ho'daki "silahlı adamlar" hak- kında bilgi istendiğini de belirt- ti ve "Bu silahlı kişilerin asker olduklanm sanıyoruz" dedi. Silopi'den Ufuk Tekin ve Yu- suf Toprak'ın bildirdiğine göre Türkiye'de bulunan Iraklı sığm- macılarda yoğun biçimde Irak polisi tedirginliği dikkati çeki- yor. Hangi sığınmacıyla görüşü- lürse görüşüisün "Saddam kamplan rahat bırakmaz. Potts- lerini oraya göndenniş olması da bunun açık örnegi. O polisler aslında istihbarattan gelmiş- lerdir" diye konuşuyorlar. Galvin geliyor NATO Müttefik Kuvvetler Başkomutanı Orgeneral John Galvin, sığmmacılann duru- muyla ilgili incelemelerde bu- lunmak üzere bugün Diyarba- kır'a geliyor. BBC'nin haberine göre Galvin, Brüksel'de yaptığı açıklamada, Iraklı sığınmacılar için yapılan insani yardımın or- ganizasyonu ve dağıtımında hâ- lâ bazı aksaklıklar bulunduğu- nu belirterek bu nedenle güven- lik bölgelerinin ne zaman dağı- tılacağını söylemenin zor oldu- ğunu belirtti. y rosu) — ABD, Ingiltere ve Fransa askeri birliklerince yürü- tülen 36'ncı paralel operasyo- nunda kurulacak sığınmacı kamplanmn yeri, Cumhurbaş- kam Turgut Özal'ın önerisiyle belirlendi. Bir Batı ülkesi büyü- kelçisi, "Kamp yerlerini biz seç- medik. Bu yerlerin seçilmesini Özal istedi. Hem siyasi, bem as- keri açıdan sınıra yakın yerler öngöriüdü" dedi. Kuzey Iraklı sığınmacılann evlerine döndü- rülmesine dek sürmesi planla- nan operasyonun 1991 yıhnda sona ermesine çalışüacak. Dışiş- leri Bakanı Kurtcebe Alptemo- çin, "1991 sonunda her şey bit- miş olacak. Sığınmacı sonınu 1992ye sarkmaz. Hedef bu" açıklamasını yaptı. Ancak ope- rasyonun bitiminden sonra bile son dönemde evlerini terk ede- rek gelen en az S0 bin Iraklının Türkiye'de kalacağı tahmin edi- liyor. Bu tahmınle hükümet dü- zeyinde başlatılan çahşmalarda, çoğu Türkmen olan Kuzey Irak- lılann Batı'ya ilticasının kolay- laştınlması ve kalacak olanlann Türk toplumsai yaşamına katı- lımmın sağlanması için önlem- ler planlanıyor. Kuzey Irak'ta müttefik asker- lerin katıhrm ve Türkiye'nin Io- jistik desteğiyle başlatılan ope- rasyonun yeri, süresi ve sonrası konusunda Türkiye kamuoyun- da var olan bazı sorulann yanıt- risi de bu yöndeydi. Aynca ta- şıma unsuru da gözonünde tu- tuldu. Onca insanı daflardan indirecegiz. Daha guneye götür» mek daha güç olurdu. tkind ne-. den ise siyasi. Güney bölgeterin- de ayaklanmalar, kanşıkhklar daha çok olabilirdi. Kamplar kuzeydeki bir hatta toplanmalr yerine, güneyde dağdsaydı siyasî karışıklıklann onüne geçileme- yebilirdi. Çaoşma riski de artar-' dı." Batüı kaynağın bu açıklama- sı, Türk askeri yetküüeri tara- fından da dognılandı. Askeri, yetkililer, güneyde dağınık bir, kamp zinciri kunümasımn de-; netimi güçleştireceği, yeni birf Kürt ayaklanması ile Irak birlik-' leriyle karşı karşıya gelme ola- sılığmı arttıracağı görüşünü yi-' nelediler. Aynı kaynaklar,' Türkiye sınırına yakın bölgele-' rin seçilmesinin Bağdat'ın ope-' rasyona tepkisinin dengelenmesi amacını taşıdığını da vurguladı- lar. Kamplann 36'ıncı paralele" kadar uzanan geniş bölgenin kuzeyinde ve Türkiye sınınna çok yakın yerlerde kurulması. daha önce bazı hükümet yetki-, lüeri tarafindan tepkiyle karşı- lanmıştı. Bu durumun Türkiye< açısından riskleri arttırdığını be-' lirten diplomatik kaynaklar isei Cumhurbaşkanı özal'ın bu yönde bir öneriyi Milli Güven- lik Konseyi ya da Bakanlar Ku- MAKARNAYA HÜCUM — Stgumacı kampında bn kez karavana makarna>dı. (Fotograf: Uygar Gürkan) riyet'e yaptığı açıklamada, Ku- zey Irak'taki kamplann Türki- ye sınınna yakın yerbrde kurul- ması konusunda, basına da yan- sıyan "tedirginliği" kavrayama- dığını belirterek bu yerlerin se- çumesinde Türkiye'nin önemli bir rol oynadığını bildirdi. Bü- yükelçi, "Yerieri belirlememiz- de Cumhurbaşkanı Özal'uı öne- risi etkili oldu. Türk askeri yö- reyi çok iyi tanıyor. Daha önce burada operasy onlar yapıimış. Düzlük, güvenlikli yerler belirlendi" diye konuştu. Aynı diplomatik kaynak, "Neden daha güneydeki düz- lükler ya da Dicle Vadisi seçU- medi? Özal'ın suur bölgesini ne- den önerdigini tahmin ediyor- snnuz" sorusuna da şu yanıtı verdi: "Askeri ve siyasi nedenleri var. Zaho yakınındaki düzlük- ler daha güvenlikli. Güneyde riskler artıyor. Türk askeri böl- gede operasyon yapmış. Topog- Sırurda incelemeyapan ABD Kongre heyetiBush'a baskıyapıyor Türkiyelde 'güvenli bölge' kurulsunABD Kongre heyeti, 18-22 nisan tarihleri arasında Türkiye-Irak sınırında yaptığı incelemelerin sonuçlarım bir rapor halinde yönetime verdi. UFUKGÜLPEMtR WASHINGTON — Geçen hafta Türk-Irak sınınnda ince- lemeler yaptıktan sonra Was- hington'a dönen ABD Kongre heyeti, Iraklı Kürtlere Türkiyei de de "güvenli bölge" kurulması için Amerikan yönetimine bas- kı yapıyor. Bu görüşün gerekçesini, "Multecilerin çok acil yardıma ihUyacı var. Sadece Irak içinde kurulacaklar yetmez. Türkiye sı- nırlan içinde de geçici bannma alanbuı yaratdabilir. Acil dıırum ortadan kalkbktan sonra mülte- ciler Irak'taki topraklarına nakledilebilir" cümlesi oluş- turuyor. Kongre heyeti, önceki gün Washington'a döner dönmez ABD Dışişleri'ne giderek bakan- lığın iki numarası Lawrence Eagleburger ile görüştü ve bu yönde telkinlerde bulundu. Yö- netim, kısa vadede Türkiye'de de güvenli bölge kurulması fikrine karşı çıkmıyor, hatta katıhyor. Ancak Amerika'da da Irakb Kürtler için güvenli bölge yara- tılması düşüncesine sıcak bak- mıyor, bunun "pratik olmayacagım" söylüyor. Bu isteksizlik, Türkiye'den dönen Kongre üyelerinin önce- ki gün Washington Yabancı Ba- sın Merkezi'nde yaptığı basın toplantısında da gözlendi. He- yetin sözcüsü Chris Sraith, Türkiye'nin Iraklı mültecileri "özümsemeye yanaşmama- sından" yakınıp "acil yardı- mın ulaştınlabilmesi için Irak'- takilere benzer türden güvenli bölgelerin Türkiye'de de ku- rulması gerektigini" söyleyince, Türk basın mensupları, "eğer başlıca kaygı acil yardımın ulaş- tınlmasını kolaylaştırmaksa ve Türkiye'den de bu konuda şikâ- >etler varsa Iraklı multecilerin en iyi Amerika'da güvenlik için- de olabileceğini" hatırlattılar. Eagleburger ile görüşmeden sonra basın toplantısı yapan sözcünün verdiği bilgiye göre Amerikan yönetimi de Iraklı Kürtlerin bir bölümünün Ame- rika'ya nakledilmesi düşüncesi- ne fazla sıcak bakmıyor. Ancak >ine sözcünün verdiği bilgiye gö- re yönetim, Irakb multecilerin Türkiye'de dağlık bölgelerden düzlüklere nakledilmesini ve bu- ralarda geçici olarak Amerikan ordusunca kurulacak ve yöneti- lecek kamplarda banndınlması- nı istiyor. ABD yönetiminin, bu düşünceleri bir ölçüde Türk ma- kamlannın da dikkatine getirdi- ği yönünde işaretler.bulunuyor. Heyet 18-22 nisan tarihleri arasında Türk-Irak sınınnda yaptığı incelemelerin sonuçlan- nı bir rapor halinde yönetime verdi. Raporun açıklandığı ba- sın toplantısında konuşan heyet üyelerinden Marge Roukema 1 nın, Türk-Irak sınınnda bulun- duklan sırada Türk hükümeti- nin kendilerine tahsis ettiği "ta- amız sflahlı korumalann kamp- lan yeterince gezebilmelerine fazla yardıma olmadığını. an- cak buna karşın mültecUerie ile- tişim kurabUaikterini" söylemesi dikkat çekti. Kongre heyetinin raponında da Türkiye, Ustü kapalı olarak Iraklı mültecilere gerektiği kadar yardımcı olmamakla, özellikle trajedinin ilk gunlerinde tıbbi müdahaleye gereksinmesi olan mültecilere ilgi göstermemekle^bile Türkîye'de 50 bin kadar. suçlanıyor. Raporda her ne ka- Kuzey Iraklmın kahnayı sürdü- madığını ifade ettiler. 36'na paralel operasyonunun' ikinci haftası sürerken, kampla-' ra yerleştirilme işleminin mayıs' ayırun ilk gunlerinde başlaülma- sı hedefi geçerliliğini koruyor. Batüı diplomatik kaynaklar, 30-40 gün sonra Birleşmiş Mil- letler'in (BM) devreye girmesi- ne elverişli bir aşamaya geline- bileceğini beuniyorlar. Opera»-, yonun toplam süresinü» ise dört- ayı geçmeyeceği tahmin ediliyor. Dışişleri Bakanı Alptemoçin, bu konuda Cumhuriyet'in soru-' larını yanıtlarken kesin bir tah- minde bulunmanın güçlüğüne' işaret ederek "Ancak gene de' bu yıl sonunda her şeyin bitme- si hedefleniyor" diye konuştu. Alptemoçin, sığınmacılann ev-- lerine döndürülmesinin "nihai hedef" olduğunu vurguladı ve "Bu hedefe şöyle ya da böyle 1991'de ulaşuacak. 1992'ye ope- rasyon da sonın da sarkmaya- cak. tstenen bu" dedi. 36'na paralel operasyonunun başanyla sonuçlanması Türkiye ve Iran'a akın eden Kuzey Irai- hların güvenlikli biçimde evleri- ne döndürülmeleriyle mümkün olacak. Bu hedefe ulaşılması durumunda, Türkiye srnınnda- ki sığınmacı yığılması da orta- dan kalkacak. Ancak Dışişleri Bakanhğı yet- kilileri, operasyon sonrasında dar Türk hükümetinin mülteci- lere "önemli ölçüde yardım yapügı" ifade ediliyorsa da An- kara'mn, "tarihi ve diğer neden- ler dolayısıyla Iraklı mültecileri özümsemek istemediği" ileri sü- rülüyor. Raporda Türkiye'nin suçlandığı bir başka alan da mültecilere yardım için Türkiye 1 ye gelmek isteyen uluslararası yardım kuruluşlanna "zoriuklar çıkanldıgı" iddiası. Tüm bunlar yeni iddialar degil, ancak bu kez bir Kongre heyeti tarafından kayda geçirilip Amerikan yöne- timine verilmiş olması dolayısıy- la önem taşıyor. SSCB'nin Ankara Büyükelçisi, Kuzey Irak sorununu Cumhuriyet'e değerlendirdi Çernîşev: BM derhal Irak'a gitmelitki boyntla soraş Iraklı sığınmacılar sorununun insani ve siyasi olmak üzere iki boyutu var. însani boyut, uluslararası nitelikte. Ekonomisi müsait olanlar, daha çok yardım yapmalı. Sorunun siyasi boyutu ise sadece Irak'a aittir. Irak'm iç politikasını ilgilendirmektedir. YASEMİN ÇONGAR ANKARA — Kuzey Irak'ta ABD, Fransa ve lngiltere'nin askeri katılımı, Türkiye'nin de lojistik desteğiyle yürütülen 36. paralel operasyonu ikinci hafta- sına girerken, Birleşmiş Millet- ler'in devreye girmesi konusun- daki uluslararası baskı yoğunla- şıyor. SSCB'nin Ankara Büyü- kelçisi Albert Çernişev, "BM'nin sorumhılugu en kısa zamanda üstüne ahnası için di- mizden gekni yapacagız" der- ken, Ankara'mn, BM'nin dev- reye sokulmasmın gecikmeme- si konusundaki görüşünü Was- hington'a ilettiği öğrenildi. Iran Cumhurbaşkanı Haşimi Raf- sancani'nin Şam ve Ankara'ya yapacağı ziyaretlerde de "BM'ye görev çagnsı"nda bu- lunması bekleniyor. Büyükelçisi Çernisev, sığm- macı akını, Kuzey Irak operas- yonu ve Kürt devleti senaryola- n konusunda Cumhuriyet'e yaptığı geniş değerlendirmede, sırurda yaşanan dramın "Kör- fez krizinin bir nzantısı" oldu- ğunu vurguladı. Çernişev, "Ruşcada birbirine çok yakın iki sözcnk var. Biri tedavi et- mek, digeri tedavi ederken da- ha da hastalaamasına yol aç- mak. Yapılan bu ikindsidir" dedi. Iraklı sığınmacılann insani ve siyasi olmak üzere iki temel sonın yarattığıru da belirten Çernişev "Sorvnun insani bo- yutu uluslararası niteüktedir. Ekonomisi uygun olan ülkder daha çok insani yardım yapma- bdıriar. Sorunun siyasi boyutu ise sadece Irak'a aittir. Irak'ın iç politikasını Ugilendirmekte- dir. Bn açıdan Irak yönetimiy- le Kürt bderieri arasında snrdn- riüen görüşmcleri çok olnmln karşdıyonız" diye konuştu. Sorunun insani boyutunun aciliyeti nedeniyle, üç ülkenin başlattığı operasyonu "antayısla" karşıladıklannı da vurgulayan Çernişev, "Kuzey Irak'ta kunüacak kamplann, Bağdat yönetiminin denetimi dı- şmda kalan bir alan oluşturarak zaman içinde bağunsız bir dev- letin yolunu açmatan söz konu- su olabilir mi?" şeklindeki so- rumuzu şöyle yanıtladı: "Bu adımla ilgili birtakım hassas yönler de vardır. Biz bu adım gercekleşririlirken kesin- Ukk Irak'ın iç işlerine müdahale edilmemesi ve kesinlikle Irak'- ın toprak bürünlüğünün boznl- maması gerektigini düşünüyo- nız. Bu adım geçici niteliktedir. Yerieşim bölgeleri de geçici ola- caktır. Bu üç devlet tarafindan yapdmakta olanlar, BM örgütü- nün sıgmnıacılara etkin bir yar- dım gösterebileceği aşamaya dek sürmelidir. Aynı çerçevede, BM ile Irak arasında yapıimış olan anlaşmayı da olumlu kar- süıyonız. BM örgütü mümkün olan en kısa zamanda bu konu- yu kendi denetimi alüna alacak- ür. Konu, Güvenlik Konseyi kulislerlnde devamlı görüşülü- yor. Kısa süre sonra adım atı- lacaktır." Irak yönetiminin yardım ça- hşmalarına engel olmamak ko- nusunda anlayış gösterdiğini, ancak "yapılanlann, egemenli- ğini tehdit edebilecegi yönünde haklı kaygılar taşıdığını" da vurgulayan Çernişev, "Saddam Hüseyin yönetimde kalırsa ev- lerine geri dönmeyecefini söyle- yen sıgınmacıların durumu ne olacak?" sorusuna, "Sığınma- cılann evlerine dönmeme alter- naö'fleri yoktur. Ben, önemli bir kesimin geri dönuş konusunda istekli olduğunu düşünüyorum. Evlerini terk edenlerle Bağdat arasındaki güven meselesi çok önetnlidir. Bunun yeniden inşası zaman içinde mümkündür. Ül- ke yönetiminin degisip degişme- mesi ise tümüyle bir iç sorandnr" yanıtım verdi. Kuzey Irak operasyonuyla eş- zamanlı olarak Avrupa Parla- mentosu ve benzeri uluslarara- sı platformlarda "Kürtlere özerklik" istemlerinin gündeme getirilmesi konulanm da değer- lendiren Çernişev şöyle dedi: "Kürt sonınu, Irak'ın kendi içinde çözüme kavusturabileceği bir konudur. Daha önce bu ül- kede Kürtler özerktfler. Bundan sonra da özerk olup olmayacak- lan, bunu nasü bir çatı altında gerçekleştirecekleri kendi sorun- landır ve bunu çözebfflrier. Böl- gede, diger nlkderin Kirtlerini de ilgilendirecek yeni bir devlet konusu ise çok nazik bir sornn- dur. Tahminde bulunmak güç- tttr. Ancak şunu söyleyebilirim, Kürt konusu sadece bu konuy- la dogrudan ilgili ülkeleri ilgi- lendirir. Digcrlerini degil." Ankara ve Tahran BM'den yana Kuzey Irak operasyonu ko- nusunda kendi sınınnda kamp kurulmadığı sürece "ılımh" bir tutum izleyeceğini açıklayan tran yönetimi, BM'nin sözko- nusu yardım girişimlerini dev- ralması ve Batılı askerlerin Irak topraklannı terk etmesi konu- sunda yeni bir atağa hazırlanı- yor. Iran Cumhurbaşkanı Raf- sancani'nin Şam'da ve Anka- ra'da bu konuda temaslar yap- tıktan sonra, Moskova'yı da "Güvenlik Konseyi'nde agırtıgı- nı Irallanması için" zorlayaca- ğı belirtiliyor. receğini belirtiyorlar. Bakanh-, ğın üst düzey bir yetkilisi Cum-, huriyet'e yaptığı değerlendirme-1 de, Körfez savaşı sonnrasmda' evlerini terk edenlerden bir bö-' lümünün "siyasi ve ekonomik' durumlan nedeniyle geri dön- meyi istemediklerini" vurgula-- yarak "Bizim hesaplanmıza gö- > re çogunluğu Türkmen olan 50 ı bin kişi Türkiye'de kalacak. Bn, da Halepçe katliamında gelen-; lerie birlikte düşunuldügünde 100 bin kişilik bir sığınmacı yü-, künün devamı demek. Buna göz önünde tutarak hazıriık yapıyoruz" dedi. ' Tarık Aziz 1 geliyor ; ANKARA (Cumhuriyet Bü-' rosu) — Irak'la Körfez savaşı sonrasında yapılacak ilk üst dü- 1 zeyli doğrudan temasın önümüz-! deki hafta gerçekleşmesi bekle-i niyor. Dışişleri Bakanı Kurtce-. be Alptemoçin, "Tank Aziz'in" gelişi konusundaki olumlu gö- rüşümüzü birkaç gün içinde, Bağdat'a iletecegiz" derken ba-. kanlık sözcüsü Murat Sungar,! "Aziz'le görüşme eğilimi oldn-| gunu, ancak ziyaret konusunda, zamanlama sıkıntısı ya-, şandığını" söyledi. Sungar, İran, Cumhurbaşkanı Haşimi Raf-. sancani'nin Anıtkabir'i ziyaret [ etmeyecek ohnası konusunda da* Türkiye'nin "demokratik" bir ülke olarak kimseyi bu tür ziya-' retlere zorlamadığını ifade etti. ? ABD, Fransa ve lngiltere'nin' Kuzey Irak'ta başlattığı operas-' yonun olumlu karşılandığını'. vurgulayan Sungar, "Ancak' Birieşmiş Milletler süratle dev-1 reye girerse ondan da memnun-f luk duyacağız" dedi. •
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle