19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURİYET/2 OLAYLAR VE GÖRÜŞLER 2NİSAN1991 Yorgıın IstanfoiMİ 1989 yılı yerel seçimlerinde beklemediği bir yenilgi alan iktidar, önce şaşkınlığa uğramış, daha sonra yenilgiyi halkı cezalandırmaya dönüştürmüştür. Iki yıldır iktidann IstanbuJ'a katkısı en alt düzeydedir. Verir göründüğünü de eski borca karşüık kesmektedir. ŞERAFETTİN UZUNER Yük. Mühendis Değerli yazarlar Burhan Arpad ve Çelik Gülersoy'un, tstanbul'un acınası durumuna değinen anlamlı yazılannı her okuyuşumda, Istanbui'un yorgunluğunu tüm duygularımla duyumsanm. Yazıldığı gibi, Istanbul'un yıllar- dır dokunulmadık yeri, sökülmedik taşı, ka- zılmadık toprağı kalmamıştır. Yükselen renk renk beton yığınlan, göğü bile insanlardan giz- lemektedir. Tarihe kişilik katan bu kentimiz, çarpık yapılaşma nedeniyle kendi kişiliğini yi- tirmektedir. KraJlara, padişahlara, aydınlara, bağnazlara, biüm adamlarına kucak açan ts- tanbul'un, paha biçilmez anıt yap'ıları, beton yığını gökdelenlere yenik düşmektedir. Yalva- nş sesleriyle gökleri urmalayan minareler ne- redeyse görünmez olmuştur. 72 devletten ge- len konuklann meydanlarında cıvıldaştığı bu güzel kentimizin modernleşme adı altında öz- gürlûğü kıyıma uğramaktadır. Devlet katkısı Büyük kentlerimizde gecekondulaşma, çar- pık kentleşmenin hep suçlusu gösterilmiştir. Gerçekte asıJ suçlu keyfilik ve kişisel yarar ko- kan kararlara dayandınlarak yapılan yapılar- dır. Mimari projesine gore göz kamaştıran ye- şille donatüan inşaat alanının çevresi, daha ya- pı bitmeden ek binalarla doldurularak yeşil alan yok edilmektedir. Buna karşın barınma olanağından yoksun Anadolu insanı hileli gü- vencelerle kandınlarak satın aldjğı sonu be- lirsiz arsasına gecekondusunu inşa ederken ağacını da diker, gecekondusunun çevresini ye- şille donatır. Gezenlerimiz görmüştür, gece- kondu mahallelerinde kayalıklar bile ağaçlan- dırılmıştır. Burada önemli bir noktaya değin- mek isterim: Gecekondu yapımı savunulamaz. Ancak, büyük kentlere göç eden insanlanmı- zın konut yapmadaki beceri ve iş gücünü yad- sımak yanılgıdır.Bu beceri ve saklıgücünaracı gecekondu ağasından ve zorba mttyadan ann- dıruarak yasal yollardan konut yapımı için ka- nalize edilmesi ülkeye büyük yarar sağlar. Îstanbul'un nüfusu büyük oranlarda art- maktadır. Nüfusumuzun % 13'ü Istanbul'da yaşamaktadır. Istanbul'un nüfusu 7 milyona dalya demiştir. Nüfusun bu yoğunluğuna kar- şın, sosyal altyapı yetersiz ve çok eskimiştir. Sosyal altyapılardan en önemlileri, ulaşım, te- miz su, pis su, gecekondu, çevre düzenlenme- sidir. Bunlardan hiçbirinin yapımının ertelen- mesi söz konusu edilemez. Boyutları her yö- nü ile büyük olan bu sorunların anakent ve ilçe belediyelerince çözümlenmesi beklenemez. Bu nedenle sorunlann çözümünde devletin katkısı esirgenemez. Devletin katkısı esirgenir- se bu sorunlar hiçbir zaman çözümlenemez. Yıllardır Îstanbul'un altyapı sorunları umur- sanmaz bir tutumla hep geleceğe taşınmak is- tenmiştir. Bir bakıma bu erteleme süreçleşmiş- tir. 1989 yıh yerel seçimlerinde beklemediği bir yenilgi alan iktidar, önce şaşkınlığa uğramış, daha sonra yenilgiyi, halkı cezalandırmaya dö- nüştürmüştür. Iki yıldır iktidann tstanbul'a katkısı en alt düzeydedir. Verir göründüğünü de eski borca karşıhk kesmektedir. Katkısını esirgediği tstanbul'u, iktidar şimdi de bölüp parçalamak istemektedir. tki bin yıldır bütün dünyaya sığmayan Istanbul adı, Aksaray ve çevresine hapsedilmek istenmektedir. Kuşku- suz iktidara oy verme yoğunluğunun etkileye- ceği bölme işlemi duygusallıktan öte anlam- lar taşır. Trafik sonınu Trafik düzenini düzensizlik olarak algılayan minibus, dolmuş ve taksi sürüculeri, cadde ve sokakları günün her saatinde yürüyen ve du- ran oto parklara dönüştürmektedirler. Buna ana yollardaki trafik yoğunluğu eklenince işe gidiş ve dönüşler katlarulması zor cehennemi bir hal almaktadır. Ulaşımda kullarulan han- tal, arızalı, boyasız ve döküntü görünümdeki ekonomik ömrünü doldurmuş otobüsler har- laya horlaya Istanbul'daki 45 bin adet ve 12 bin kilometre uzunluğundaki yolla boğuşmak- tadır. Istanbul'da her gün en az 7 milyon in- san hareket halindedir. Trafikte önceliğin ya- yalarda olma koşulu unutulmuştur. Yazın toz, kışın çamur İstanbullunun değişmez yazgısı- dır. Öyle ki Istanbul'da yıl boyunca boydan boya geçişte kazılmamış bir caddeye ya da so- kağa rastlamamak olanaksızdır. 600 bin mo- torlu taşıtın kayıtlı olduğu tstanbul'da otopark sorunu sahipsizdir. Ulaşımın iyi örgütlenme- mesi nedeniyle ortaya çıkan mal ve hizmet kaybı trilyonlara varmaktadır. tstanbul'un en- gebeli doğası ve su engeli ulaşım altyapısını pa- haülaştırmaktadır. Bu nedenle yoğun insan trafiğine elverişli ulaşım yöntemlerini yeğle- mek bir bakıma zorunluluktur. Karayolu ya- pımı ile birlikte yerüstü, yeraltı ve sualtı raylı sistemleri uygulamaya konmalıdır. özellikle yerüstü, yeraltı ve sualtı sistemler insan trafi- ğini önemli ölçude rahatlatacaktır. Japonya1 da 20 bin kilometre raylı sistem ulaşıma hiz- met vermekte, İngiltere'de bir milyar insan ray- lı sistemle taşınmaktadır. Bu bakımdan raylı sistem, komünist sistemidir diye geçiştirilemez. Dışalımı yapılacak otobüsler için güvence mektubunu (teminat mektubu) esirgeyenlerin metro yapımını desteklemeleri beklenemez. Yetkililerin yap-işlet modeli önermeleri, yut- turmacanın dik âlâsıdır. Yap-işlet modeli çok katlı kâr güvencesiyle bazı ülkelerde uygulan- ma olanağı bulabilrnektedir. Tüm iddiah açık- lamalara karşın ülkemizde yap-işlet modeli ile karayolu (otoyol) yapılmamaktadır. Bu neden- le Istanbul'a metro yapımı, çıkmaz ayın son perşembesine kalmıştır. Sonuç Yukarıda değindiğimiz gibi îstanbul'un er- telenmiş yığınla sorunu bulunmaktadır. Ana- kent ve ilçe belediyelerinin bu devasa sorun- larla baş etmeleri beklenemez. Istanbul'u bir bütün olarak ele alınıp doğal özelliklerini boz- madan çağdaş ve modern bir görünüm kaza- nabilmesi için, kişi başına en az bin dolar ya- tınm yapmak zorunludur. Gelişmiş ülkelerde büyük kentlerin bayındırlık yatırırnlanna ay- nlan ödenekler bin doların çok üstündedir. örneğin sadece pis su antma tesisinin yapıla- bilmesi için kişi başına gerekli harcama 500 dolardır. Bunun Istanbul için anlamı 10 tril- yon TL'dir. Kapsamlı bir yatırım programının uygulamaya konabilmesi için anakent beledi- yesinin yıllık bütçesi 20-25 trilyon TL olması gerekir. O nedenle devletin yatırımlara katkı- sı kaçınılmazdır. Belediyeler her nedense cılız bütçeleriyle büyük ve kapsamh yatınmlara sa- hip çıkmak istemektedirler. Bu yanlıştır. Be- lediyeler öncelikle kaynak yaratacak yatırım- lara yönelmelidirler. Bundan da önemlisi dev- letin yatırım yapmasını sağlamak için kamu- oyu oluşturulmalıdır. HESAPLASMA BURHAN ARPAD 'Denizin Sesi' İstanbul bir kıyı şehridir demek, sanınm yeterli değil! İs- tanbul denizlere sığmayan bir liman şehri, dev liman şehri demek daha uygun olur gibime geliyor! Karedeniz'de başlayan Boğazıçi, Marmara ve Çanakkale dalgalanyla beslenen Ege'yi art arda bırakıp Akdeniz'le ku- caklaşan bir su yolu, bir kolu Avrupa'da, bir kolu Asya'da bir su yolu! Türkiye Denizcilik İşletmelerı'nin yayın organı 'Denizin Sesi 1 adını taşıyor. Belge niteliğinde yazılar ve fotoğraflar var. Boğaziçililerın sevgilisi o sevimli Güzelhisar. Halkın sev- gili 68 numaralı vapuru üzerine yazılmış satırlar: "Boğaziçi Güzelhisar'a yeniden kavuşuyor" adını taşıyor. Boğaz'da yet- miş yıl hizmet vermış bir vapurun bir çeşit yaşamöyküsü... Kimilerinı yakından ve uzun süredir tanıdığım Bogaz koy- leri insanları, dar sokakların ulaştığı küçük alanları, balıkçı tablaları arada bir balıkları ıslatırken, "Taze balık!" diye müş- teri çağıran İstanbul külhanbeyi görünümlü balık satıcıları, Beylerbeyi vapur iskelesinden "taze simif'çiler, kâğıt helva satıcıları, Kanlıca'nın yoğurtları ve daha pek çok Bogaz özel- liklerı! Ersin Kalkan imzalı yazıdan kimi alıntılar, 68 numaralı Güzelhisar'ı ve Boğaziçi'nin kimi özelliklerini şöyle anlatıyor: "Zaman akıp gidiyor, çok sevdiği kaptanlar, makinistler, çı- macılar, birer birer gözleri yaşlı emekliliğe aynlıyor. O ise hep yerinde kalıyordu. Yıllar içinde kısa pantolonla dolaşan ço- cukfarın büyüdüğünü, genç kızlann yanaklarının al al oldu- ğunu, evlenıp çocuklarıyla birlikte yolculuğa devam ertiğini gördü. Ayrılıklarla kırılan yüreklerine, ufuklara dolarak der- man arayan, müzmin âşıklar. Gündelik hayatın sıkıntılarını peş peşe içtikleri sigaralann dumanlarıyla denize akıtmak isteyen insanlarla dertlendi. Dünkü çocukların saçlarına aklar düştü, briyantinli saçla- rı, kruvaze ceketleri, duble paça pantolonlan, dik omuzlarıyla iskelelerde onu bekleyen delikanlıların, ellerinde bastonlar- la yine aynı iskelelerde kendisini beklediklerine tanık oldu. Kimi müdavimlerinin artık hiç uğramaz olduğunu görerek onlar için endişelendi. Yeniden yıllar geçti. Artık 75 yaşın- daydı. (Arkası 17. Sayfada) Değerli yoldaşımız, Sosyalizm mücadelesinin onurlu savaşçısı ALTUĞ^ARAL'ı kaybettik. Anısı mücadelemizde yaşayacak. GELENEK DERGİSt CEM1ABAKÇI(10.5.1985-30.3.1991) CEMOŞ'umuz, Gülen gözlerine, meraklı sorularma, bitmeyen enerjine öylesine alışmıştık ki... Seni şimdiden özledik. ERTE ÇOCUK KULÜBÜ ROMANVE YAZARLIK ONURU Samim Kocagöz 5000 lira (KDV içinde) Çağdaş Yayınlan Tlirkocağı Cad. 39-41 Cağaloğlu-tstanbul Ödcıneil gonderilmez. Gemi cüzdanımı (Sicil Ey: 13809/5025) kaybetlim. Hukurasuzdur. PINAR ALTINPUL YETKÎN SURÜCÜ KURSU Kayıt için 100 000 TL. yeter Kadıköy 348 S0 17 348 80 18 Çalışma pısti Küçükyalı 362 07 37 372 72 73 BAŞKENT GÜNLERİ Müşerref Hekimoğlu 7000 lira (KDV içinde) Biricik ALTUĞ'umuz Sevgili damadımız Seni sonsuza dek kalbimizde yaşatacağız. YÜCEI^ENERGİLrİNCEDOĞAN.ESKİCİ- KAHY4rERT0SUN^)ZDEMİR AİLELERİ Canımız, kardeşimiz, arkadaşımız, dostumuz, yoldaşımız, Bebekten gence, yaşlıya kadar herkesin sevgilisi Senin sevginle sonsuza dek beraberiz. Seni çok seviyoruz AtruĞ GÖNÜL YÜCEL, EROL YÜCEL. FERGÜL YÜCEL, FERGÜL ÖZGÜVEN. BtRGÜL TAKAN. A1İ ÖZGÜVEN, Al'BEY TAKAN, LTKU, SAVAŞ, AIİ, DENtZ, MURAT. IŞIL Bağımsızlık, Demokrasi, Sosyalizm mücadelesinin yılmaz savaşçısı, yoldaşımız, yazı kurulu üyemiz AITUĞYUlAL'ı kaybettik. Mücadelemizde yaşayacak. DEVRtMCl SOSYALİST İŞÇİ PARTtSİ YOLUNDA BÜLTEN Dünyamız bir İNSAN Ülkemiz bir DEĞER Komünistler bir YOLDAŞ kaybetti 37 yıllık yaşamının 20 yılını tüm zekâsı, neşesi, kararlılığı ve savaşkanlığıyla Genç Sosyalistler Birliği (GSB) ve Türkiye Komünist Partisi (TKP) saflannda Sosyalist Gelecek için adamış ALTUĞ YARAL 30 Maıt'ta aramızdan ayrıldı AİLESİ - YOLDAŞLARI - DOSTLARI Cenazesi 2 Nisan Salı günü öğle namazından sonra Esentepe Nimetabla Camii'nden Zincirlikuyu Mezarlığı'na kaldınlacaktır. AaKAYBIMIZ Ahmet Şermi Yaral ve Sebahat Enöktem'in sevgili oğullan; Şehrazat Gülgün, Ebru ve Idil'in çok sevgili ağabeyleri; Gönül Yücel'in sevgili damadı; Ali Galip Durşen'in kayınbiraderi; Ozan, Ayça ve Can'ın sevgili dayılan; Melahat Demirbilek Kemal ve Halil Enöktem, Güral ve Vural Yaral'ın yeğenleri; Tayfun, Meltem, Yelda Alev, Inci, Nursel, Neslihan, Kıral, Kaan, Suat, Hakan, Çiğdem ve Eylem'in kuzenleri; Erol-Fergül Yücel, Birgül Takan, Sergül Özgüven'in enişteleri; Ali özgüven ve Aybey Takan'ın bacanakları; Enöktem, Yaral, Demirbilek ailelerinin yeğeni; Yucel ailesinin damadı; Banş ve Zeynep'in çok sevgili babalan; Hatice Yaral'ın çok sevgili biricik eşi ALTUĞ\!ARAL 30.3.1991 günü hakkın rahmetine kavuşrrtuştur. Cenazesi 2.4.1991 Salı günü öğle namazını müteakip Nimet Abla Camii'nden (Esentepe) kaldırılarak Zincirlikuyu Kabristanı'nda ebedi istirahatgâhına defnedilecektir. Allah'tan rahmet dileriz. AİLESİ İNGİLİZCE ûzel veya Gruplara ders Tel: 588 20 60 (Saat 19.00'dan sonra) A.B.D., Japonya, İngiltere, Almanya, Fransa, İsviçre, halya, Avusturya, Danimarka, İsveç, Kanada, İspanya, Belçika, Polonya, Finlandiya gibi dev- letlerin sektöre dünya çapında egemen kuruluşları yanısıra, diğer yabancı ve uluslararası düzeydeki Türk kuruluşlarının katılımı ile gerçek uluslararası dü- zeyde... Tıbbi teknikler ve tıp konusunda dünyadaki en son yenıliklerle birlikte... Teknolojinin en son gelişmelerine uygun ameliyat cihazları, aletleri ve ameli- yathane donanımları; radyoloji cihazları, röntgen cihaz ve malzemeleri; labo- ratuvar teknıkleri ve donanımları; optik cihazlar, dişçilik üniteleri ve malzeme- leri, ortopedik cihaz ve protezler, diagnostik kitler, disposable malzemeler, tıb- bi literatür ve sektörel yayınlar... Özellikle Türkıye gibi hekim başına düşen hasta sayısının oldukça yüksek ol- duğu, dolayısıyla sektördeki güncel gelişmeleri bireysel çabalarla izlemenin zorluğu nederi ile, Türk tıbbının bu çok önemli ihtiyacına kapsamlı bir biçimde cevap verebilmek için düzenlenen TIP '91, pazarlama potansiyeli, prezantas- yon kalitesi, olağanüstü katılımcı kapsamı ilesektörünün nitelikli tekfuarı... Üs- telik, Türkiye'öeki tek amaca uygun ve hertürlü modern altyapıya sahip, dünya standartlarındaki tek özel fuar merkezinde... 3-7 NİSAN GONVBMTKMİ& =*:< 18OO inflerteks A&D
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle