Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
29 MART 1991 CUMHURÎ YET/17
HAVA DURUMU TÜRKİYE'DE BUGÜN
Uevlet Meteoroloji İşleri Genel
Müdürtüğü'mJen alınan bilgiye gö-
re yurdun kuzey ve batı kesimleri
buluöu, Trakya, Marmara, Ege,
Batı Akdeniz, Iç Anadolu'nun ba-
tısı ile Batı ve Orta Karadeniz sağ-
nak yağışlı, diğer yerier açık ge-
cecek. HAVA SICAKL1ĞI
Yağış alan yerlerde azalacak.
Diğer yerlerde değtşmeyecek. De-
nizlerimizde rûzgâr: Karadeniz, 4-16 yer yer 21. Karadeniz'de 27-33 deniz mili hcla ese-
Marmara ve Kuzey Ege'de gündo- cek. van Gölü: Sisli geçecek. Rûzgâr kuzey ve doğu yön-
ğusu ve poyraz, diğer denizleri- lerden orta kuvvette esecek. Görüş uzaklığı 10 km. sis
mizde gündoğusu ve keşişleme- anında 1 km.'nin altında bulunacak.
den 2-4 yer yer 5 kuvvetinde. Ka-
radaniz*to67 kuvvetinde saatte
A 21
C
yrjiyarbatar
Y 12° rEdirne
A 22° 7°Eranca/ı
Y 16° 4°Emır\ım
S 5° -5° Esfcışehif
¥ 16° 5°Ga2antep
A 20° 12° Giresun
Y 18° 8°GûmûşhaneY
g
Bitfc
BOKJ
Bursa
Çanaktale
Çorum
Denizü
Y 18° 4°HaMdri
Y 21° 9°feparta
Y 14° 4°lstanbul
Y 10° Phıriı
A 20» S°Kars
A 16° 3°Kasamo«ı
Y 15° 3°Kayseri
Y 13° 5° Kırtdareli
Y 13° 6°Konya
Y 14° yKütahya
Y 20°
21° 5°Manısa
10° 4°K.Maraş
16° 4°Mersn
10°-1° Mujta
17° 4°Muş
22° 8°NiS(ie
10° 6°0tdu
16° 3 ° R »
4° i°Samsun
21° 5"S«rt
10° 6°Sinop
18°10°Sıvas
8° -4° Tehrdaj
16° 2°Trataxı
18° 3°lunceS
12° 3°Uşak
18° 8°toı
16° 6°Y<EBat
20° 6-Zonguldak
açık A-jç* B-bukjüu G-guneşlı K-lort S-sisü Yyaflmuriu
DÜNYA'DA BUGÜN
Kahire •
ANKARA...ANKA
A 6°
BULMACA
SOLDAN SAGA:
1/ Sıkıntı. 2/ Bir
renk... Bir keler tü-
rii. 3/ İnce pide ha-
linde ekmek... Hatay
ilinde bir ırmak. 4/
Ağrı Dağı'na verilen
bir başka ad... Söz-
cük türetmek ya da
sözcüğün görevini
belirtmek için kulla-
nılan biçim verici
ses. 5/ Bir atom ya
da molekulden öte-
kine bir ya da daha
çok elektron geçişi
olayı. 6/ Kars yakın-
lafındaki ünlü harabe yeri... Karak-
ter. 7/ Az bulunur, seyrek... Eski
Türklerde ölüler için yapılan tören.
8/ Genellikle midenin bozulmasın-
dan ötürü dilin üzerinde oluşan be-
yaz tabaka... Çok yiyen, obur. 9/ Ge-
milerin bordalarında sandallan as-
maya yarayan dikmelere verilen ad.
YUKARIDAN AŞAĞIYA:
1/ Gezdirilip oynatılan ayı. 2/ Telli
balıkçıl... Eldiven ve giysi yapımın-
da kullanılan bir tür yumuşak deri. 3/ Şeyh Bedreltin'in Tanrı,
evren ve insan konularındaki görüşlerini içeren ünlü yapıtı. 4/
özsu... Bir peygamber. 5/ Amonyak tuzu. 6/ Türkiye'nin pla-
ka işareti... Sık gözlü ağ... Holmiyum elementinin simgesi. 7/
Japon halk türkülerine verilen ad... Kalın kum. 8/ Osmanlılar-
da gece bekçisi... Sınır nişanı. 9/ Dört tekerlekli ve yaylı bir at
arabası... Ismailiye tarikatınırr önderlerine verilen ad.
60 YIL ÖNCE Cumhuriyet
Sanayiin himayesi
29 MART 1931
Memleketimizde dahilî
sanayiin himayesini temin
edecek mukarrerat
cümlesinden olmak üzere
Maliye ve Iktisat Vekâletleri
tarafından bütün gümrüklere
bir talimatname
gönderilmiştir.
Bu talimatnamede,
memleketimizde imal edilen
eşyalara müşabih mallar,
gümrükten geçerken dikkatle
muayene edilecek ve halkı
aldatacak surette dahilî mamulâtta kullanılan isimleri
ihtiva ettigl takdirde eşyalann imrarlanna müsaadc
edilmiyecektir.
Memleketimizde mevcut fabrikaJann, imalâtanelerin
flrmalannı ihtiva eden mamulâtı gümrükten geçirmek
mümkün olamıyacaktır.
Bundan başka Türk isimlerinden istiane edilerek yeni
yeni isimler altında memleketimize ithal edilmek istenen
eşyalar hakkında da bazı tedabir ittihaz olunmuştur.
Bunlardan (Ankara Damur), (Florya Damur) gibi bir
Türk ismi ile karışık olarak nam verilen ipekli
mensucatın üzerlerinde yaalı olan etiketler gümrük
idaresi tarafından imha edilmedükçe imrarlanna müsaade
edilmiyecektir. Bundan bir kaç gün evvel (Florya Damur)
damgalı etiketleri taşıyan mensucatın bu isimleri ihtiva
eden kısımları imha edilmek suretiyle imrarlanna
müsaade edilmiştir.
Tek taksiTek taksi için tetkikata devam edilmektedir. Daimi
Encümen bunun için evvelce yapılan talimatnameyi
tetkik etmiştir. Bu talimatname yakında mevkii mer'iyete
vazedilecektir. Bu defa itirazlara meydan verilmiyecek
surette tetkikat yapılmakta ve müteaddit nümuneler
tetkik olunmaktadır. ____
30 YIL ÖNCE Cumhuriyet
Devrim Ocaklan29MART1%1
Türk Devrim Ocaklan'nın evvelki gün
yapılan yıllık genel kunıl toplantısı
sonunda Yönetim Kuruluna Doç. Dr.
İsmet Giritli, Avukat Nermin Neftçi,
Doç. Dr. Bedia Akarsu, Felsefe Dr.
Ali Seden, Avukat Günselli Orcan,
Hukuk Fakültesi asistanı Dr. Çetin
özek, lktisat Fakültesi öğrencisi
Yüksel Dinçel, Avukat Ali Turgan, İsmet Giritli
Teknik Üniversite öğrencisi Günay Akarsu seçilmişlerdir.
Iki doçent, bir asistan, bir felsefe doktoru, üç avukat ve iki
üniversite öğrencisinin bulunduğu Türk Devrim Ocaklan
Genel Yönetim Kurulu dün vazife bölümü yapmış ve Genel
Baskanlığa Temsilciler Meclisi üyesi Doçent Dr. ismet
Giritli'yi getirmiştir.
Eski Genel Başkan Prof. Dr. Tank Zafer Tunaya ise Haysiyet
Divanına seçilmiştir.
Örner Besim Koşusu5. Ötner Besim Kır Koşusu dün 4. Leventte yapıldı.
Mükemmel bir şekilde tesbit edilen parkur oldukca kalabalık
bir sporseverin önünde yapıldı. Bir çok milli vegenç atletin
katıldığı yanş oldukca zevkli ve heyecanü geçti. Yanş
esnasındâ bir çok miUi atleti geride bırakan genç atletlerin
çokluğu da aynca sevinç uyandırdı.
7,5 kilometre üzerinden tanzim edilen yanşı genç atlet Şukrü
Saban (Ist.) 30.11.2 ile kazandı.
Şükrü Saban böylece gazatemizin her sene bu yanş için ortaya
koyduğu üzerinde Ömer Besim yazılı bir kırmızı eşofman ile
bir gümüş kupayı almak hak kazandı.
Bu yanşta alınan diğer teknik neticeler şu şekildeydi:
2 — Erdenay Oflaz (Ankara) 30.14.6
3 — Mehmet Ay (Gaziantep) 30.46.
4 — Ekrem Koçak (Ankara) 30.46.2.
5 — Fevzi Cavcav (Eskişehir) 31.11.
GEÇEN YIL BUGÜN CumhuriY
et
Pakdemirli istifa etti
29 MART 1990
Yıldırım Akbulut kabinesi Mesut Yılmaz'dan sonra ikinci
firesini Maliye ve Gümrük Bakanı Ekrem Pakdemırli'nin
istifasıyla dün verdi. Pakdemırli'nin istifası, dün akşam bir
bölümüne katıldığı Bakaniar Kurulu topiantısından sonra
Başbakan Akbulut tarafından açıklandı. Pakdemirli'nin
istifası Bakaniar Kurulu'nun yeniden oluşturulması
yolundaki beklentileri de hızlandırdı.
TÂRTKMA
Beden EgttJmi Dersleri ve
Sortuılar
Beden eğitimi öğretmenlerinin, gelişen eğitim ve özellikle spor
eğitimi konusundaki hizmet içi eğitimine yeteri kadar yer
verilmemektedir.
Beden eğitimi, etkinlik demektir. Vücu-
dun yapı ve fonksiyonunu geliştirmeyi, ek-
lem ve kaslann kontrolünü, dengeli bir bi-
çimde gelişmelerini sağlamayı, okul çağı
sonrası iş ve etkinliklerin süresi içinde har-
canan fiziki gücü en ekonomik tarzda kul-
lanmayı, dolayısıyla organlann kontrolünü
ve metotlu bir şekilde hareket etmeyi öğre-
ten bir etkinlik sistemidir.
Ulusal eğkimin temel ilkelerine uygun
olarak kişinin bedenen, ruhen, fikren geli-
şimini sağlamaktır. Oyun, cimnastik ve
sportif çalışmalar tümü ile kişinin bedence
sağlam, fikirce uyanık ve ruhen sağlıklı ol-
masının gereğidir. Beden eğitiminde beden
bir araç olup amaç tüm kişiliğin eğitimidir.
Eğitimin amaçlarına uygun düşen bir ta-
nımlama da sağlıklı, güçlü, mutlu olma, ki-
şilik, karakter ve ahlaki değerler kazanma,
kültürleşme, toplumsallaşma ve vatandaş-
lık eğitimidir.
Beden eğitiminin okul programlanna gir-
mesi için ülkemizde yenileşme hareketleri sı-
rasında girişimler olmuş, ancak bu girişim-
ler cumhuriyet dönemine kadar yetersiz kal-
mıştır. 1910 yıhnda sultanilerin birinci ve
ikinci devresine, 1913 yılında ise ilkokulla-
ra konmuştur. Bu gelişmelerle birlikte okul
programlanna sistemli olarak yerleşmiştir.
Orta dereceli okulların her sınıfında uzun
bir süre birer saat, daha sonraları ikişer sa-
at olmak üzere uygulamaya konulmuştur.
Ülkemizde beden eğitimi etkinliklerini
uygulamaya çalışırken karşımıza çıkan en
büyük sorunlardan birkaçı, tesis ve malze-
me yetersizliği, eldeki tesislerin öğrencinin
ilgisini çekecek niteliğe sahip olmaması,
hatta birçok okulda bu tesislerin yokluğu-
dur. Bu yüzden beden eğitimi dersleri ya sı-
nıfta ya da tozlu, çamurlu bahçede yapıl-
maktadır. Tesis olan okullarda ayn bir so-
run, salonu iki, üç sınıfın paylaşmasıdır. Ya-
ni 150-200 öğrenci aynı anda etkinliğe ka-
tılmakta, bu şartlarda programın uygulan-
masını zorlamaktadır.
Bazı yörelerimizde, çocuklarının terleyip
hasta olacaklarını düşunen aileler olduğu
gibi, kız öğrencilerin eşofman giyip dersle-
re katılmalannı günah sayıp etkinliklerde
yer almasını istemeyen ailelerin bulunuşu da
ayn bir sorun olarak ortaya çıkmaktadır.
Ayrıca maddi güçten yoksun ailelerin ço-
cuklanna spor malzemelerini alamarnala-
n, çocuğun derslere katılmasını engeüemek-
tedir.
Beden eğitimi öğretmenlerinin nasıl ça-
lışmalannın gerektiğini hemen hemen hiç-
bir yönetici bilmemektedir. Bu nedenle de
öğretmenin çalışmasını denetleyememekte-
dir. Buna bağlı olarak ders dışı çalışmalara
da gerekli ilgiyi gösterememektedirler.
Okullann pek çoğunda branş öğretmeni bu-
lunmamakta, diğer branş öğretmenlerine ek
olarak (lütuf gibi) dağıtılmaktadır. Bu du-
rumda dersler amacına uygun olarak işlen-
memektedir.
Beden eğitimi öğretmenlerinin, gelişen
eğitim ve özellikle spor eğitimi konusundaki
hizmet içi eğitimine yeteri kadar yer veril-
memektedir.
Programlara ve ders çizelgelerine yöne-
lik olarak da saha ve malzemelerin olmayı-
şı programın uygulanmasını engellemekte,
sınıflann birleştirilmesi ve ders saatlerinin
genellikle son saatlere konması öğrencile-
rin ilgisini azaltmaktadır.
Okul takım çalışmalan ve maçlar nede-
niyle derslerden geri kalan ve yetişmek için
ekstra çalışma içine girmek zorunda kalan
öğrencilere, okul idareleri ve diğer branş öğ-
retmenlerinin destek olması gerekirken öğ-
renciler olumsuz davranışlarla karşılaşmak-
ta ve etkinliklerden soğutulmaktadırlar.
HÜSEYtN KARA
AÜ Beden Eğitimi ve Spor Bölümü
KARADENİZ TEKNİK ÜNİVERSİTESİ
REKTÖRLÜĞÜ'NDEN
DUYURU
Üniversiteraiz çeşitli birimlerine, 2547 Sayılı Yükseköğretim Kanunu'nun ilgili maddeleri uyarınca
öğretimi elemanı alınacaktır. Adayların, üniversite veya 4 yıllık yüksekokulun ilgili bölümünden me-
zun olmaları ve457 Sayılı Devlet Memurlan Kanunu'nun 48. maddesindeki genel şartları taşımaları
gerekmektedir.
Doçent kadrosuna başvuracaklar, dilekçeleri ekinde 2 adet fotoğraf, nüfus cüzdan örneji, doçent-
lik başarı belgesi ile özgeçmij, yayın listesi ve yayınlannı (4) takım halinde;
Yardımcı Doçent kadrosuna başvuracaklar, dilekçelerinde sınava girecekleri yabancı dili belirterek
(Yabancı dil başarı belgesi olanlar ekleyeceklerdir.) ekinde 2 adet fotoğraf, nüfus cüzdan örneği, dip-
loma ve doktora belgelerinin onaylı örnekleri ile özgeçmiş, yayın listesi ve yayınlannı (4) takım halin-
de;
Öğretim Görevlisi kadrosuna başvuracaklar, dilekçelerinde başvurdukları anabilim dalını ve sınava
girecekleri yabancı dilini belirterek ekinde 2 adet fotoğraf, özgeçmiş, nüfus cüzdan ve diplomalannin
onaylı örnekleri ile yayınlannı vereceklerdir.
Okutman kadrosuna başvuracaklar. dilekçelerinde sınava girecekleri yabancı dili ve başvurduklan
anabilim dalını belirterek ekinde 2 adet fotoğraf, özgeçmiş, nüfus cüzdan ve diplomalannin onaylı
örneklerini vereceklerdir.
Uzman kadrosuna başvuracak adaylar, başvurdukları anabilim dalı ve sınava girecekleri yabancı
dili belirtir dilekçeleri ekinde 2 adet foioğraf, özgeçmiş, nüfus cüzdan ve diplomalannin onaylı örnek-
lerini vereceklerdir.
Başvurular ilan tarihınden itibaren 15 gün süre ile KTÜ Personel Dairesi Başkanhğı'na şahsen yapı-
lacak; posta ile yapılan başvurular kabul edilmeyecektir.
Sınav yeri ve tarihi ilgili birimlerce daha sonra tespit edilerek adaylara aynca bildirilecektir.
öğretim Görevlisi, Okutman ve Uzman kadrolarına başvuracak adayların başvurdukları kadronun
iki alt derecesini kazanılmış hak olarak almış olmaları gerekmektedir.
tlgililere Duyurulur.
Birimi
ORMAN
FAKÜLTESİ
ORMAN MÜH.
BÖL.
Orman BoıaniJİ
ABD
FATIH EGtTlM
FAK. GİRESUN
EĞİTİ.M Y. OK.
Maıemaıik
Resiffi
Muzik
GÜMÜŞHANE
MESLEK
YÜKSEKOKULL
Inşaal Programı
Elektrik Programı
Inşaaı Programı
Muhasebe Programı
ORDL MESLEK
YÜKSEKOKULL'
REKTÖRLÜK
ÖRGÜTÜ
REKTÖRLÜK
ÖRGÜTÜ:
(Gumuşhane Mcslck
YOksekokulu için)
REKTÖRLÜK
ÖRGÜTÜ: Ordu
Mes. Y.O. için
(tngilizce)
REKTÖRLÜK
ÖRGÜTÜ: Resim
Dofenl
Der. Adl.
2 1
Yrd. Dof.
Der Adt.
3 1
Ogr. Gor.
Dcr Adl.
4 1
4 1
6 1
3 1
4 1
4 1
4 1
Okatnun
Der Adl.
5
7 1
4 1
Uzman
Dcr. Ad.
6 1
6 1
6 1
Açıklama
(En az 5 yıl
ögretmenlik
hizmeti yapmıs
olmak)
(En az 5 yıl
ögretmenlik
hizmeti yapmış
olmak)
(En az S yıl
ögretmenlik
hizmeti yapmış
olmak)
(Yuksek Lisans
yapmış olmak)
(Uzman ıvin
t'Uksek Lisans
yapmış olmak)
(Yüksekokullan-
nkutüphanecilik
bölümündcn
mezun olmak)
(Yûksekokullan-
n sekreterlik
bölümünden
mezun olmak)
(Elektrik
Programına
alınacaktır.)
(Yûksekokul
mezunu olmak.)
İLAN
İSKENDERUN
1. ASLİYE HUKUK
MAHKEMESİ'NDEN
Dosya No: 1988/379
Davalı: Mehmet Altay (Nu-
mine Mah. 182 Sok. No:
21-tskenderun) adresi tneçhul
Davacı Ferit Cereb ve arka-
daşlan tarafından davalı Ali
özen ve arkadaşlan aleyhine
açılmış bulunan meni müdaha-
le ve kal davasuun yapılan du-
ruşmasında:
Adınıza çıkartüan davetiye ta-
nınmadığınızdan bahisle iade
edilmiş olup yapılan zabıta tah-
kikınde de adresiniz meçhul kal-
dığından ilanen duruşma
gününün tebliğine karar verilmiş
olup duruşma 2.5.1991 gününe
talik edilmiştir. Mezkür günde
gelmeniz, gelmediğiniz veya bir
vekille de temsil ettirmediğiniz
takdirde davanın gıyabınızda bi-
tirileceği davetiye yerine kaim
olmak üzere ilanen tebliğ olu-
nur. 18.2.1991
MENEMEN ASLİYE
HUKUK
MAHKEMESİ'NDEN
Dosya No: 1988/818
Davacı Seyrek köyu Tezil ki-
şiliği vekili Av. Emel Erdinç ta-
rafından davah Maliye Hazınesi
aleyhine açılan tescil davasının
yapılan duruşmasında:
Dava konusu Menemen Sey-
rek köyünde bulunan doğusu:
Devlet Su işleri kanalı, batısı:
Ali Kaya ve Hikmet Kaya tar-
lalan. güneyi: Köy hududu, ku-
zeyi: Hatice Gül tarlalan ile
çevrili bulunan ve halen üzerin-
de futbol sahası bulunan taşın-
mazda herhangi bir hak iddia
edenlerin mahkememize işbu
ilanın yayın tarihınden itibaren
3 ay içerisinde tüm delilleri ile
birlikte müracaat etmeleri, aksi
takdirde bu taşınmazda hiç kim-
senin herhangi bir hak iddia ede-
raeyecegi hususu ilanen tebliğ
olunur.
Basın: 22580
FATSA KADASTRO
MAHKEMESİ'NDEN
Dosya no: 1990/41
Davacı Fatma Bayır tarafın-
dan davalı Sefer kızı Fatma Du-
ran aleyhine açılan tespite itiraz
davası nedeniyle açılan davanın
yapılan açık yargılaması sırasın-
da, davah gösterilen adreste bu-
. lunamadığından ve adresi de
tespit edilemediğinden, davalı
Fatma Duran'ın 8.5.1991 günü
saat 8.40'ta yukanda numarası
yazılı tespite itiraz davasının
Fatsa Kadastro Mahkemesi'nde-
ki duruşmasında hazır bulunma-
sı veya kendisini bir avukatla
temsil ettirmesi, geimedıği tak-
dirde HUMK.'mn 213, 377.
maddesi uyarınca yargılamaya
yokluğunda devam edilecegi ve
hüküm verilecegi davetiye ve da-
va dilekcesi tebliğine kaim ol-
mak üzere ilanen duyurulur.
13.3.1991.
Basın: 46291
ASLİYE BİRİNCİ HUKUK
MAHKEMESİ'NDEN
Esas No: 1990/273
Davacı K.H. tarafından, davaiılar Ali Tubay, HaHt Karataş ve Nü-
fus Müdürlüğü aleyhlerine mahkememizde açılan nüfusta kayıt ip-
tali davasmda verilen ara karan gereğince;
Keşan C. Başsavcılıgı tarafından mahkememizde açılan davana-
mede davaiılar Ali Tubay ile Halit Karataş'm aynı kişiler olduğu, Ke-
şan ilçesi Kadıköy 58 hanedeki nüfus kaydımn mükerrer olduğundan
iptaline karar verilmesi talep edildiği, ancak davalılara dava dilekçe-
lerinin tebliğ edilemediği, yapılan zabıta tahkikatlannda da adresle-
rini bilen ve tanıyanın olmadığı anlaşıldığından ilanen tebliğine karar
verildiğinden davaiılar Ali Tubay ile Halit Karataş'm duruşma günü
olan 8.5.1991 tarihinde mahkememizde hazır bulunması, bulunma-
dıkları takdirde yargılamaaın yokluklarında yapılıp karar verilecegi
hususu ilan olunur. 27.12.1990
Basın: 46320
ŞARKÖY KADASTRO HÂKİMLİĞİ'NDEN
Dosya No: 1987/79 esas
1989/67 karar
Şarköy Mürefet bucağı 2115 No'lu parselin yargılama sonunda da-
vaiılar Recep Baysal, Abdurrahman Baysal, Fatma Lale, Harun Bay-
sal, Rüstem Baysal, Murtaza Baysal, Rahime Bahriye Ballı, Yavuz*
Baysal, Ali Baysal, Nariye Baysal adına tapuya kayıt ve tesciline ka-
rar vermiş olup, davacı Hazine'nin temyizi üzerine hüküm Yargıtay
16. Hukuk Dairesi Başkanlığı'nın 24.9.1990 gün
1989/16928-1990/12179 sayılı karan ile onanmış olup, Yargıtay ila-
mı davalılardan Cemile Baysal, Nariye Baysal, Ali Baysal'a ikamet-
gâhları belli olamadığından ilan yolu ile tebligat yapılmasma karar
verilmiştir.
tş bu ilanın yayımını izleyen 7 gün sonra kendilerine tebligatın ya-
pılmış sayüacağı hususu yukanda isimleri yazılı kişilere tebligat ye-
rine gecerli olmak üzere ilanen duyurulur. 27.2.1991
Basın: 22653
MUŞERREF HEKİMOĞLU
Mozart ve Özlemlerimiz
Karakış, kanlı savaş ve bahar. Doğa yeşeriyor. dallarda to-
murcuklar, biraz sonra çiçeğe bulanacak ağaçlar. Çankaya
parkında dolaşıyorum. Çocuklar oynuyor, yaşlılar güneşle-
niyor, gençler yürüyor el ele. Bir köşede güzel bir çift, sev-
giyle bakıyorlar birbirlerine, kimbilir neler anlatıyorlar... Ba-
har güneşi parhyor yüzlerinde, bahar kuşağının savaşması-
nı değil, sevişmesini diliyorum içimden. Derken park görev-
lilerinden biri yaklaşıyoryanlarına. Çimenlerden kalkmaları-
nı söylüyor. Sesi çok soğuk, bahar güneşinde de ısınamıyor
demek ki! Tepkimi saklayamadım, sordum:
—Çimende oturmanın ne sakıncası var, sigara içmiyor, kir-
letmiyorlar...
Tabanca sıkar gibi bir yanrt görevliden:
—Gelenek ve göreneklerimize aykın davranıyorlar. Bu par-
ka aileler de geliyor!
—SiziJelikanlı olmadınız mı?
Ters ters baktı: Bu çimenler belediyeye kaça mal oluyor
biliyor musun?
Konuyu saptırıyor, ama park görevlileri ağaçlara, çimen-
lere, park girişine, ara yolların temizliğine halktan bekledik-
leri ilgiyi gösteriyorlar mı acaba? Genç çiftlere gösterdikleri
ilgiyi parka gösterseler daha iyi olmaz mı? Gençlere gülüm-
süyor, yürüyüşü sürdürüyorum. Baharın iyimserliğini yitirmek
istemiyorum. Doğanın gücünü düşünüyorum. Hiçbir şeyin öl-
mediğini, her şeyin yeniden canlandığını. Doğayla bütünleş-
menin güzelliğini. Dizlerim ağnyor biraz, kireç çağı bastıo
yor diye hüzünleniyorum. Sonra yeni dogan yeğenimin se-
vincine dalıyorum. Ipek gibi bir kızın gülücüğünü hissediyo-
rum yüreğimde. Yarım kalan şarkıları bu bebekler sürdüre-
cek diye düşünüyorum... Belki de baharın etkisi, doğa can-
lanırken bahar kuşağına, bir aile ağacında açan çiçeklere
de umutla bakıyor insan.
Geçen akşam izlediğim Anadolu Dörtlüsü'nü de müzik da-
lında bir yeşerme diye hissettim. Dörtlüyü Çağıl Yücelen Akın,
Demet Emekli, Feza Gökmen ve Gülgün Akgün oluşturuyor.
Çiçek gibi genç kadınlar, güzel bir müzik olayı yaratıyorlar.
Orkestrada çalmakla yetinmiyor, özgün bir uğraş veriyorlar.
Saygun'un, Erkin'in ve Duvorak'ın yapıtlarını çaldılar. Belli,
seygi ve özenle çalışmışlar, güzel bir müzik olayı üretmenin
bilinciyle gülümsüyor, sıcak bir rûzgâr estiriyoriar. Bu dörtlü
yabancı ülkelerde de konserier veriyor, dinleyenler ne düşü-
nüyor acaba? Türkiye'de başörtülü genç kızlann çoğaldığı
bir dönemde böyie olaylar da yaşanıyor diye şaşırıyorlar belki
de... Bu şaşırtmacanın nedenlerini de düşünüyorîar mı aca-
ba? Biz de düşünmeliyiz. Laiklik ilkesinin, kadın devriminin,
müzik devriminin uzantısı Anadolu Dörtlüsü. Uluslararası bo-
yutlara ulaşan Suna Kan'lar, İdil Biret'ler, Leyla Gencer'ler,
Verda Erman'lar, Ayşegül Sarıca'lar, Ayla Erduran'lar... Baş-
ka bir Müslüman ülkede yaşanmıyor bu olaylar. Oysa ülke-
mizde müzik dalındaki bahar solmuyor. Yediveren gülü gibi
durmadan goncalar açıyor, Pekiner kardeşler, Ferhan-Ferzan
Önder kardeşler sonra biri beste öteki orkestra şefliği dalın-
da İnci ve Sıdıka Özdil kardeşler... Vakıfbank'ın büyük katkı-
sıyla hazırlanan Mozart plağını sunuş konserinde Sevin Berk
ve Gülşen Tatu'yu da sevinçle seyrettim uzaktan. Biri arp öteki
flüt ile dallarında tırmanan iki kadın...
Mozart piağı Türk mehter müziğinden de esinlenerek in-
sanlığa ölümsüz yaprtlar veren Mozart'ın anısına bir yapıt ola-
rak sunuldu müzikseverlere. İki yüzyil geçmiş aradan Mozart
daha çok yaşıyor, vaşama sevincimizi yeşertiyor durmadan.
Milyonlarca insan onu dinleyerek mutlanıyor, umutlanıyor. Gü-
rer Aykal'ın yönettiği bir konserde Nadir Nadi'yi de sevgiyle
selamladım geçen hafta. Mozart ile dostluğunun gizini da-
ha derinden hissettim galiba. Kaç yaşında olursa olsun ço-
cuksu güzelliğini, sevincini yitirmeyeceğini düşündüm. Mo-
zart müziği sonsuz güzellikler duyuruyor her zaman. Çağla-
yanları anımsatıyor, seven kalplerin çarpıntısını, usta ellerin
üretkenliğinl, solmayan bir baharın sevincini, kuştarın kanat
çırpışını.
Bir de pağdaş bir konser salonu özlemini... CSO salonu
müzikseverlerin isteğini yanıttamıyor artık. Çağdaş bir baş-
kente de ters düşüyor. Yeni bir konser salonu için olumlu gi-
rişimler var. Başta Cumhurbaşkanı Özal, kimi bakaniar ko-
nuya ilgiyie eğildiler, ama sonuç merak ediliyor doğrusu. Mü-
zikseverler ilgiyie izliyor. Kaç kez yazdım, ama kimi kuruluş-
lar ya da kişiler belli saplantılardan arınamıyor galiba. Dün-
yaca ünlü orkestra yöneticisi Herbert Vbn Karajan, Berlin Fi-
larmoni salonunun temelini atarken şöyle diyor:
—Bu salonun iyi bir akustiği olmasını diliyorum her şey-
den önce.
Orkestra yönetenterin ortak düşü akustik. Yoksa çok iyi bir
orkestra da gerçek sesini duyuramıyor. Müzik sevgisi geliş-
miş bir ülkede konser salonu yapılırken mimarlar akustiğe
veriyor önceliği. İstedikleri akustiğe ulaşmak için büyük özen
gösteriyor, deneyler yapıyorlar durmadan. Akustik özel bir uz-
manlık istiyor sözün kısası. Yeni konser salonu yapılırken ke-
sinleşen karar bu açıdan çok önemli bence. Bu konuyu bir
olup-bittiye getirmemek için Leipzig'de Gevvandhaus örnek
alınıyor. Amaç güzel bir salon değil, akustiği iyi olan bir kon-
ser salonu, diye saptanıyor. Kimi çevreler çok hoşlanmıyor,
ama bir konser salonu deney tahtası olamaz. Özellikle kül-
tür ve sanat olaylanna az ödenek ayıran ülkemizde. Ayrıca
uzmanlığa saygı gerekir. Saygısız davranışların sonucunu her
dalda yaşıyoruz değil mi? Ote yandan dünyada yaşanan ör-
nekler var! Çok güzel konser salonları yapılıyor, binlerce din-
leyici alıyor, ama güzel bir müzik olayı yaşanmıyor! Görkem-
li çizgiler yetmiyor, belli kuralların uygulanması gerekiyor. Her
şeyden önce de akustik gerekiyor... Yaparız oldu demek, an-
lamsız duyarlıklar göstermek amacı çarpıtır ancak...
Bu köşede sanata, güzel sergilere, konserlere, çirkinlikle-
re karşın üretilen tüm güzelliklere yer veren bir yazar olarak
başta Kültür, Bayındırlık Bakanlarını, belli çevreleri uyarma-
yı bir görev sayıyorum. Başkent Ankara'nın çağdaş bir kon-
ser salonuna gereksinimi var. Anakent Başkanı sokaklarda,
parklarda, hipodromlarda konserier düzenleyerek müzikse-
verlere sesleniyor, ama çağdaş bir konser salonumuz yok hâ-
lâ! Olsa müzik olayları. konserier, festivaller daha güzel bo-
yutlara varır doğrusu.
Yazımı güzel konserleri çağdaş bir salonda dinlemek di-
leğiyle sona erdiriyorum.
DÜZCE SULH HUKUK
MAHKEMESİ'NDEN
Sayı: 1990/691
Davacısı Ömer Kâhya vekili Av. Çelik Ahmet Çelik, davalılan Os-
man Kâhya, Nazmiye Kurt, Mustafa Çolakofju, Hatice Kabasakoğlu,
Fikriye Çakmak ve Şükriye Yüksel olan taksim davasmda davalı Os-
man Kâhya'ya Düzce Düverdüzü köyündeki adresine tebligat yapı-
lamamış ve bütün aramaiara rağmen adresi tespit edilememiş
olduğundan adı geçen davalının duruşmanm bırakıldığı 21.5.1991 gü-
nü saat 09.00'da hâkimliğimizde hazır bulunması gelmiyor ise ken-
disini kanuni bir vekille temsil ettirmesine, duruşmaya gelecekse bu
dava hakkındaki ddillerini mahkemeye ibraz etraesine, aksi halde
HUMK'nm 509 ve 510. maddeleri gereğince gıyabında karar verile-
cegi iş bu ilanın davetiye yerine kaim olmak üzere ilanen tebliğ olu-
nur. 21.3.1991
Basın: 46315
KEŞAN ASLİYE BİRİNCİ HUKUK
MAHKEMESİ'NDEN
İLAN
Esas No: 1990/343
Karar No: 1991/44
Davacı Keşan Belediye Başkanhğı vekili tarafından davaiılar Sa-
ım ve Nuri aleyhlerine mahkememizde açılan karnulastırma nedeniyle
tescil davasmda;
Keşan ilçesi Yenicami mahallesi 501 ada, 9 parsel, 1/2 Mustafa
oğlu Saim ve 1/2 Mustafa oğlu, Nuri adına kayıtlı tapu kaydının 2942
sayılı yasanın 17. maddesi gereğince İPTALİNE ve taşınmazın Ke-
şan Belediye Başkanhğı adına tapuya TESCİLİNE karar verilmiş olup
iş bu karann adresleri bilinmeyen davaiılar .Mustafa oğlu Saim ve
Mustafa oğlu Nuri'ye karar tebliği yerine geçerli olmak üzere ilanen
tebliğ olunur. 4.3.1991
Basın: 46323