22 Aralık 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
23 MART 1991 HABERLER CUMHURİYET/5 Aküzüm'e benzetme • ANKARA (ANKA) — ANAP Içel Milletvekili Rüştii Kâzım Yücelen, Turizm Bakanı İlhan Aküzüm'e "fırıldak" benzetmesi yaptı ve "Sözünde durmayan topaç gibi bir adam" dedi. İçel Milletvekili Rüştu Kâzım Yücelen, İlhan Aküzüm'ün verdiği sözleri yerine getirmediğini belirterek SHP'li belediyelere sağladığı kolayhğı ANAP'lı belediyelere sağlamadığını bildirdi. Yücelen, "Fırıldak gibi topaç gibi bir adam, bakanlık tarafından turistik bölgelerdeki beledhelere çevre düzenlemesi için verilen yardım konusunda yaptığı vaatlerin birini bile gerçekleştirmedi. SHP'li belediyelere 500 milyon yardım yaparken ANAP belediyelerine 50 milyonu çok görüyor" dedi. Alptemoçin'in Kürt açıklaması • BRLKSEL (AA) — Dışişleri Bakanı Ahmet Kurtcebe Alptemoçin, Kürtlerle yakın gelecekte yeni bir gorüşme yapılmasının düşünülmediğini soyledi. Avrupa'ya gelen Kürtlerin kamuoyunu yanlış biçimde etkilediklerine dikkat çeken bakan Bruksei'de gazetecilere yaptığı açıklamada, Turkiye'den başka ulkelerde yaşayan Kürtlerin bölgede ayrı bir devlet kurmak isteyeceklerini sanmadığını belirtti. Alptemoçin, "Bu akılcı olmaz. Zira tecrit edilmiş bir devlet olur. Kurtler demokratik haklarının korunmasını istiyorlar" dedi. Adnan Şen'e tahliye • BLRSA (Cumhuriyet Bürosu) — Uludağ'da arkadaşı Bülent Sargün'ü tabanca ile yaraladığı iddiasıyla "adam öldürmeye tam teşebbüs" suçundan hakkında dava açılarak tutuklanan Ali Şen'in oğlu Adnan Şen, kefaletle serbest bırakıldı. Bülent Sargün'ün "Beni Adnan Şen vurmadı, kendi kendimi vurdum" şeklindeki ifadesi üzerine, 1. Ağır Ceza Mahkemesi hâkimi Mehmet Kalkan, dün Sargün'ün yeniden ifadesini aldı. Hâkim Kalkan, Adnan Şen'in 8 milyon lira kefaletle serbest bırakıldığını bildirdi. Kefaletin ödenmesi üzerine Adnan Şen dün 20.15 sıralannda Bursa E Tipi Cezaevi'nden tahliye oldu. Barodan olumlu görüş • İSTANBUL (AA) — Istanbul Barosu'nun, Adalet Bakanlığı'nca hazırlarup kamuoyuna açıklanan anayasa değişikliği önerisini, • "cumhurbaşkaru seçimi ve ' idam cezalan" konuları dışında olumlu karşıladığı bildirildi. Baro Başkam Turgut Kazan, yaptığı yazılı • açıklamada özelliklikle 14, ! 24, 26, 28, 67, 68 ve 69. maddeler için düşünülen değişikliklerin, demokrasimizin önünü acacağını kaydetti. SHP, anayasa taslağını yeniden gözden geçiriyor <i Tbplıımsal uzlaşma şart'ÖzaPın isteğiyle hazırlanan anayasa taslağının açıklanmasından sonra SHP Anayasa Komisyonu, kendi taslağını gözden geçirmeye başladı. Genel Sekreter Çetin başkanlığında toplanan komisyon, bazı maddeleri değiştirme kararı aldı. Çetin, anayasa değişikliği için toplumsal uzlaşmanın şart olduğunu belirterek taslağın MYK'dan sonra açıklanacağını ve bir platform oluşturulması için çalışılacağını söyledi. rum değerlendirmesi yaptı. Cumhurbaşkaru ÖzaJ'ın Was- hington gezisi öncesi açıklanan anayasa değişiklik taslağı dün SHP Genel Sekreteri Hikmet Çetin başkanlığında toplanan Anayasa Komisyonu'nda değer- ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) — SHP'nin yeni anayasa taslağı Cumhurbaşka- nı Turgut Özal'ın değişiklik önerileri üze- rine yeniden gözden geçiriliyor. SHP Genel Sekreteri Hikmet lendirildi. Anayasa Komisyonu uyelerinden alınan bilgilere go- re bu çalışma çerçevesinde Çetin, yeni anayasa taslağını ha- Özal'ın önerilerine göre "daha zırlayan komisyon ile dün bir geride kaldığı" belirlenen bazı araya gelerek uzun bir süre du- hükümlerin yeniden gözden ge- çirilmesine başlandı. Komisyon üyeleri hazırlanan taslakta genel olarak temel hak ve özgürlüklerin ön plana çıka- rıldığını ve bunlann alabildiğin- ce genişletilmesinin amaçlandı- ğını söylediler. Bu çerçevede dü- zenlemelere gidildiğini de belir- ten üyeler, ancak tanınan özgür- lüklerin "demokrasiyi yok etme özgiirlügüne dönüşmemesi" için denetim mekanizmalan öngö- rüldüğünü de kaydettiler. Bu ne- denle 82 Anayasası'nın katı hü- kümler içeren ve ÖzaJ'ın değişik- liğe uğratmayı amaçladığı 14. maddesinin küçük bazı tashih- lerle birlikte korunduğu öğrenil- di. Taslakta demokrasinin ko- runmasına yönelik kapsamlı de- netim mekanizmalanna da ağır- lıklı olarak yer verildiği kayde- dildi. Özal'ın taslağının açıklanma- sından sonra ise öncelikle koru- nan 14. maddenin gözden geçi- rildiği belirtildi. Bu maddenin yumuşatılmasına çalışıldığı öğ- renilirken Özal'ın taslağındaki seçme ve seçilme yaşının değiş- tirilmesine ilişkin önerilerin de SHP taslağını etkiledıği saptan- dı. Bir komisyon üyesi, hazırla- nan taslakta böylesi bir indiri- me yer verilmediğini söyledi. Seçmen yaşının 18'e, seçilme ya- şının da 25'e indirilmesinin SHP programında yer almasına kar- şın taslağa buna ilişkin düzen- leme konulmaması dikkat çek- ti. SHP Anayasa Komisyonu taslağında, Cumhuriyet'in genel niteliklerine aykırı parti örgüt- Ienmelerine ilişkin mevcut ana- yasadaki yasaklamalann da önemli ölçüde korunduğu öğre- nildi. Bunun özellikle şeriatçı ve faşist partileri hedef aldığı belir- tildi. Temel hak ve hürriyetlere ilişkin düzenlemelerde de buna paralel sınırlayıcı hükümler bu- lunduğu ifade edildi. Taslakta, Inönti'ye geçmiş olsıın Başbakan Vil- dırım Akbulut ve DYP Genel Başkam Siile) man Demirel, fıtık ameliyatı olan SHP Genel başkam Erdal İnönü'yü ziyaret ederek "geçmiş olsun" di- leğinde bulundular. Sağlık Bakanı Halil Şıvgın ve Ankara Valisi Saffet Ankan Bedük'le birlikte İnönü'yü yatmakta olduğu İbni Sina Hastanesi'nde ziyaret eden Akbulut, İnönü'ye "Hastanele- rimiz pek öyle diğer ülkelerin doktor ve hastanelerinden geride değildir" dedi. İnönü de "Doktorlanmızın niteliği üzerinde hiç- bir itirazıraız yok. Bizim itirazımız başka konularda. Mali konu- larda, halka hi/met konulannda" diye konuştu. Demirel'in ziyareti sırasında da Özal'ın Demirel hakkında açtığı dava gündeıne gel- di. İnönü, "Yeni gelişmeler var bakıyonım. Para konuları artık her yere giriyor, siyasete de giriyor" deyince Demirel, "Hayır, si- > > aset mahkemeye giriyor. İşin sonu gelmiş demektir" yanıtını ver- di. Bülent Ecevit, inönü'ye telgraf çekerken, Deniz Baykal'ın hiçbir mesaj yollamadığı belirtildi. Erdal İnönu'nün bugün taburcu ola- cağı açıklandı. (Fotograflar: Rıza Ezer / AA) 'ALAN ODTU'DE KONUŞTU ANAP asırı sağa kaydıDMP Genel Başkam Dalan, "Sağdan bakınca sol, soldan bakınca sağda görünen partiyiz" dedi. Söyleşide öğrencilerin sorula- rını da cevaplandıran Dalan, bir öğrencinin, Istanbul Belediye Başkanlığı sırasında vaatlerini gerçekleştirip gerçekleştiremedi- ğini sordu. Dalan bu soruya, "İstanbullulara vaat ettigim her şeyi gerçekleştirdim. Ancak ço- cuklara Disneyland sozü vermiş- tim, sadece onu yerine getireme- diğim için çok üzgünüm" kar şıhğını verdi. ANAP'm kumcusu olmasma karşılık bu partiden ayrılması- nın nedenini soran bir öğrenci- ye de Dalan şu cevabı verdi: "ANAP ilk kunılduğu zaman DMP felsefesine yakın bir par- tiydi. Ancak sonraları adım adun daha sağa çekildi ve bugün aşın sağcı bir parti haline geti- rildi. Biz parti içinde aşın sağ- cılarla mücadele eltik. Şimdi on- lar bu kez, hanımının il başkan- lığı nedeniyle Sayın Özal'la mü- cadele ediyorlar. Eğer onlar Semra Özal'ın adaylığına karşı çıkmasaydüar, Sayın Özal onlan yine anti-laik ilan edecek miy- ANKARA (AA) — DMP Genel Başkam Bedrettin Da- lan, bütün dünyada sağ ve sol kavramla- rının bir tarafa bırakılarak mer- kezde birleşildiğini bildirerek "O nedenle biz de merkezde bir par- ti kurduk. Bizim partimize sol- dan bakarsanız sağ, sağdan ba- karsanız sol olarak görürsünüz" dedi. Dalan, ODTÜde yaptığı ko- nuşmada, tüm dünyanın artık bir uzlaşmaya doğru gittiğine işaret ederek, solun da sağın da doğru fikirleri olduğunu ve bun- lann bir noktada birleşmesi ge- rektiğini söyledi. Parti kurulmadan önce yap- tıklan araştırmada Türk toplu- munun da merkezde bir uzlaş- madan yana olduğunu tespit et- tiklerini anlatan Dalan, diğer partilerin de merkeze kaymak için çalışmalar yaptıklarını ifa- de etti. di? Asıl sorulması ve cevaplan- ması gereken konu budur." Anayasa değişikliği konusuna da değinen Dalan, hükümetin anayasanın 24. maddesini değiş- tirerek 163. maddeyi kendiliğin- den kaldırmak istediğini kayde- derek şunları söyledi: "Anayasanın 24. maddesi, şe- riatçılık için faaliyet göstermek isteyenlere karşı bir sigortadır. Bu madde ile Türkiye'de din devleti kurmak için organizas- yonlar kurulması yasaklanmış- tır. Şimdi bu maddenin kaldırıl- masıyla 163. madde kendiliğin- den kalkacak ve din devleti kur- mak için isteyen faaliyette bulu- nacak. Demek bunlann isteği, din devleti isteyenlere yeşil ışık yakmakmış. Anayasa değişikli- ği önerisinin dışını güzelce am- balajlayıp içine bunu koymuş- lar." Anayasa değişikliği için milli mutabakat gerektiğini belirten Dalan, ANAP'ın "kanun degi- şikliklerini bile içine son anda değişiklikler getirerek oldu bit- tiyle" ilk amacı dışında kanun yaptığını söyledi. Dalan, "Şim- di de Kuran kursu mezunlarına ortaokul diploması verecekler. Düşünün, müftünün yetiştirdi- ği bir gençle okuldan yeıişmiş bir genç aynı üniversitede oku- yacak. Böyle bir toplum ileriye gidebilir mi?" dedi. Turkiye Cumhuriyeti'nin "bölünmez bütunlüğunün" son gunlerde fiilen bozulmaya çalı- şıldığını da savunan Dalan, "Ba- zı kişiler federal cıımhuriyetler- den bahseder hale gelmişlerdir. Ülkemiz bugünkü birliğini yüz- yıllar boyu süren mücadele so- nunda kazanmıştır. Bunu boz- maya kimsenin hakkı yoktur" diye konuştu. Kürtçeye yasak getiren anayasa hükmünün kaldınlmasının ön- görüldüğü, bunun Özal'ın öne- risiyle paralellik gösterdiği de kaydedildi. SHP Genel Sekreteri Hikmet Çetin, Cumhuriyet'in sorularını yanıtlarken Anayasa Komisyo- nu'nun "tümüyle teknik nitelik taşıdığını" belirterek şunları söyledi: "Komisyon üyeleri görüşlerini öıgürce ortaya koyu- yorlar. Ortaya çıkan taslak, böy- le bir teknik çalışmanın ürünü, kamuoyuna açıklanacak olan taslak bu değil. Çünkü partinin gönişünü yansıtan taslak ancak MYK'dan geçtikten sonra orta- ya çıkacak. SHP'nin anayasa taslağı, kamuoyuna bir plat- form oluşturması açısından su- nulacak ve gelecek önerilere tü- müyle açık olacak. Zaten ana- yasa, ancak toplumsal bir uzlaş- ma ile oluşturulabilir." Delege seçimleri SHFde mücadele 4 büyük kentte ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) — SHP'de, haziran ayı so- nunda ya da temmuz ayı başın- da yapılması beklenen kurultay için gözler büyük kentlere çev- rildi. Bini aşkın delegenin katı- lacağı kurultayın yaklaşık300 delegesi 4 büyük ilde belirlene- cek. Bu nedenle başta Istanbul olmak üzere Ankara, Izmir ve Adana'ya parti içindeki gruplar ağırlık veriyorlar. 1 Nisan'dan itibaren ilçe kongreleri ile sürecek olan ku- rultay mücadelesi, mıhalli du- zeyde önürnüzdeki hafta sonun- da önemli oranda sonuçlana- cak. Kurultay sonucunu belirle- yecek il kongreleri ise 1 Mayıs-15 Haziran arasında yapılacak. Kurultay dengeleri için önemli olan 4 büyük ilden İstanbul'da genel merkez yönetimi ile birlik- te hareket eden kesim şimdiden "ağırlık koyduğunu" öne sürer- ken eski Genel Sekreter Deniz Baykal ve arkadaşlan, bu ilde yoğun çaba gösteriyorlar. Ma- halli düzeyde başlayan bu çaba ve mücadele İstanbuPdan kurul- taya katılacak 90 delege içm ve- riliyor. Büyük illerdeki "çekişmeyi" yakından izleyen milletvekilleri "mücadeleyi ma- halli delege düzeyine indirme- mek lazım" yolundaki "ilkesel görüşe" karşın bunun aksi man- zaralar yaşandığmı vurguluyor- lar. Geçen kurultayda sonuçları etkileyen 4 büyük ilden İstan- bul'da Bakırköy, Kartal, Anka- ra'da Çankaya, İzmir'de Konak ve Karşıyaka gibi ilçeler bu yüz- den önem taşıyorlar. ŞHP Genel Merkezi, kongre- leri tamamlarken bir yandan da, İstanbul'da haziran ayı ortala- rında toplanacak Sosyalist En- ternasyonal'e ev sahipliğine ha- zırlanıyor. SHP yönetimi, Baş- kan VVilly Brandt başta olmak üzere çok sayıda ünlü adın ka- tılacağı bu toplantının ardından da bunun vereceği hızla kurul- taya girecek. Bu toplantıya Do- ğu Avrupa partileri yanında DSP de gözlemci üye olarak ka- tılacak. SHP tüzüğüne göre genel başkan, Parti Meclisi üyeleri, Merkez Disiplin Kurulu üyeleri, parti üyeliği süren kurucular ve milletvekilleri doğal kurultay de- legesi oluyorlar. CÜNEYT ARCAYÜREK YAZIYOR Depolama Gerçeği Rotasyonun İki Yüzü ANKARA — Amerika, bir hava savaşmda kullanacağt mal- zeme ve sistemlerden oluşacak konvansiyonel mühimma- tı, niçin Türkiye'de depolamak istiyor? Çeşıtlı açıklamalardan çıkan iki türlü yanıt var. Birincisi yutturmaca: ABD, öyle seviyor ki barışı, kara gözüne kaşı- na kurban. ikincisi gerçek: Hiç kuşku yok, Amerika'nın Or- tadoğu'daki ulusal yararlarını zedeleyecek herhangi bir olay- da derhal harekete geçebilmek, hem olayı hem de yaratan kişiyi vurabilmek için! Bu ve benzeri gerekçeler doğru mu? Değil! Doğru değil; çünkü öne sürülen gerekçelerin ne denli ya- lan ya da yanlış olduğunu kanıtlayacak bir belge, hem de yakın tarihin müsvettelenni yazanlardan birinin imzasmı ta- şıyan belge, önümüzde duruyor. Artık "şahsen çok merak ettiği sorulan" bile soracak ka- dar TÖ'ye yakınlığını duyumsatan Özkök'un yazdıkları "de- polama ruhsatmın altındaki gerçeği" öğrenmemize olanak sağlıyor. "Türkiye'nın silah deposu haline getirileceğini" öne sü- ren haberlerle ılgilı görüşünü öğrenmek istediği TÖ, önce soruyor: "Körfez krizinin başında Türkiye'nin kaç günlük mühimmatı vardı bılıyor musunuz?" Pek çok şeyi bilir belki özkök, ama mühimmatı? Tö, "Sa- dece 5-6 günlük mühimmat vardı, yani 5-6 gün silah atınca biterdı" diyor. Sekiz yıllık sorumluluk döneminden habersiz görünerek hantal ordudan, sa- ^ ^ _ ^ ^ ^ ^ ^ ^ _ ^ ^ ^ ^ ^ _ _ _ JO, "Sadece 5-6 günlük mühimmat vardı, yani 5-6 gün silah atınca biterdî" diyor. Sekiz yıllık sorumluluk döneminden habersiz görünerek hantal ordudan, savaşan general özlemlerinden, Saddam saldırsa halimizin duman olacağından söz eden Kamp Davut konuğu TÖ'nün son incisi, işte bu! vaşan general öz- lemlerinden, Sad- dam saldırsa halimi- zin duman olacağın- dan söz eden Kamp Davut konuğu TÖ'- nün son incisi. işte bu! Türkiye'nin ABD silahlarına, mühim- matına depo yapıl- masındakı doğrular böylece ortaya çık- mıyor mu? Gerçek gerekçe neymiş efendim, neymiş? Gelecek savaşta mühimmat noksanı çekilmeyecekmiş. Yok olan mühimma- tı, burada depo edilenle kapatmak için ABD bize büyük iyi- lik yapıyormuş da haberimiz yokmuş. Doğrusu böylesi inandırıcı gerekçeden sonra değil birkaç ilimizi ya da birkaç ABD üssünü, Türkiye'nin hemen her ili- ni ABD'ye ardıye yapalım, depoya çevirelim! TÖ dün uçtu. Bush'la odalara kapanarak görüşmeler ya- pacak. Kamptaki Kıbrıs'ta tederatif devlet irdelemelerinin bir gün başımızı ağrıtması olasılığı var mı yok mu, bu da ayrı so- run. TÖ gıderayak verdiği demeçte, Kıbrıs'ta cumhurbaş- kanlarının "bir bizden, bir onlardan" diyerek rotasyona bağ- lanmasını istedi. Gidiş öylesi gıdiş ki günün birınde Türki- ye'de Türk-Kürt federe devleti dalia canlılık kazanır da Ba- tılılar Kıbrıs örneğini bize göstererek "Cumhurbaşkanları- mızın bir Kürtten bir Türkten" olmasını önerirlerse ne ya- pacağız? Demirel bir kahkaha attı, "Kürtler sıralarını savdı deriz, olur biter" dedi. Açıkladı da görüşünü: "TÖ, dedesinin Kürt olduğunu söylüyor. Demek ki babası da, kendisi de. Öyleyse şimdi sıra bir Türkte deriz." TÖ, anayasa oyunlarını içeride dışarıda kişisel ve pafli- sel propagandayla seçim malzemesı" olarak kullanırken Kürtleri de aynı çemberin içine alıyor. ANAR Van Milletvekili Aydın Arvasi, geçen salı Meclis'te "Doğu ve Güneydoğu'daki vatandaşlarımız kendi anadil- lerini rahatça konuşmaktadırlar ve kımse de mani olmamak- tadır. Şarkılarını türkülerini söylemekte ve hatta kültürel ve millı oyun kıyafetlerini de giymektedirler" diyor. TÖ ise günlerdir başka bir sahne sergiliyor. Başını hafif- çe sola yatırıp Kürtlere anadilleriyle konuşma olanağı sağ- layacağını söylüyor. Sonra tasarı geri! Bu yazıyt baştan sona nasıl özetleyebiliriz? Sözlükte "övü- nürken başka yanlışlarını açığa çıkaran" karşıtındaki çok- ça bilinen deyişle karşılaştık: "Merdi kıpti sirkatin söyler." P A R T İ L E R D E N DSP 2. Büyük Kongresi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) — DSP 2. Olağan Büyük Kongresi yarın Ankara'da toplanıyor. Atatürk Spor Salonu'nda saat 10.00'da başlayacak olan kongrede Genel Başkan Bülent Ecevit bir konuşma yapacak. Ecevit'in iç ve dış siyasi gelişmelerle ilgili görüşlerini açıklaması bekleniyor. Ecevit'in son Anayasa değişikliği önerileri üzerinde de ayrıntılı olarak görüşlerini açıklayacağı belirtiliyor. Ecevit'in tüm sosyal demokratların kendi çatıları altında toplanması çağrısında bulunacağı kaydediliyor. Kongrede genel başkanlığa şimdilik tek aday Bülent Ecevit. Ecevit'in parti yönetiminde de çok büyük değişiklikler yapmayacağı bildiriliyor. Bu arada, Ecevit'e muhalif gruplann kongrede yönetim için liste çıkarıp çıkarmayacakları bu akşam belli olacak. I BAŞSAĞLIĞI Meslek örgütlenmemizin kuruculanndan, Mimarlar Odası eski Genel Sekreteri ve Ankara Şubesi Başkam, 50 sicil sayılı üyemiz; Y. Mimar VEDAT DALOKAY ve eşi AYÇE DALOKAY'ı kaybetmenin acısını paylaşıyoruz. Ailelerine, yakınlarına ve meslektaşlarımıza başsağlığı diliyoruz. TÜRK MÜHENDİS VE MtMAR ODALARIBİRLİĞİ • TMMOB MİMARLAR ODASI TMMOB MİMARLAR ODASI ANKARA ŞLBESİ Sevgili evlatlanmız, kardeşlerimiz Sevgili Annemiz ve Babamız AYÇE DALOKAY ve Yük. Müh. Mimar l VEDAT DALOKAY 21 Mart 1991 günü geçirdikleri elim bir trafik kazasında vefat etmişlerdir. Cenazeleri 23 Mart 1991 Cumartesi (bugün) saat 11.00'de Ankara Büyükşehir Belediyesi önünde yapılacak töreni takiben Maltepe Camii'ndeki öğle namazından sonra Cebeci Mezarlığı'nda toprağa verilecektir. Tüm ailesi adına Evlatları BELEMİR, HAKAN, SİBEL, GÖZDE, BARIŞ
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle