Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
23 MAKT 1991 DIŞ HABERLER CUMHURİYET/11
Konıisyondan
yardıma onay
• WASHINGTON (AA)
— ABD Kongresi
Uzlaştırma Komisyonu,
Türkiye'ye 200 milyon dolar
ek yardım verilmesini
öngören tasarıyı kabul etti.
Dış yardım paketi içinde
yer alan ve Senato
Ödenekler Komisyonu'ndan
geçen tasan, daha önce
Temsilciler Meclisi'ne
getirilmediği için iki meclis
üyelerinin oluşturduğu
'uzlaştırma' komisyonunda
önçeki gece görüşüldü.
Komisyon, senato ya da
meclisten geçip diğerinde
görüşülmeyen tasarıları
ortak karar metnine
dönüştürüyor.
Türk azmlık
açlık grevinde
• SOFYA (AA) —
Buigaristan'daki Türk
azınlığın, Jivkov
dönemindeki zorunlu göç
sırasında alınan evlerinin
geri verilmesi ve isim
değiştirme kampanyası
sonjmJulannın adalet
önüne çıkanlması istemiyle
başlattıkları açlık grevleri,
ülke çapında yayılıyor.
Razgrad, tsperih, Ruse ve
Şumnu'da grevler devam
ederken Bubrat ve
Lozniça'da da aynı
eylemlerin başlayacağı
bildirildi. Açlık grevi yapan
Türklerin istekleri,
Bakanlar Kurulu'nda da ele
alındı.
Walesa'nın
rtiyası
• WASHINGTON (AA)
— ABD gezisine devam
eden Polonya Devlet
Başkanı ve eski Dayanışma
Sendikası lideri Lech
Walesa, "Doğunun
Amerikası olmak
istediklerini" bildirerek
Amerikaiı işadamlarını
ülkesine yatınm yapmaya
çağırdı. Walesa, Amerikan
Ticaret Odası'nda bugün
yaptığı kısa konuşmada, 3
aylık hükümetin, yabancı -
yatınmları cesaretlendirmek
için yaptıklannı anlatarak
"tüm yabancı ortaklara
açık olduklanm", ülkesinde
kurulacak "her iki şirketten
ikincisinin Amerikalı
olmasını istediklerini"
kaydetti.
12'ler
toplanıyor
• LÜKSEMBURG (AA)
— Avrupa Topluluğu üyesi
12 ülkenin devlet ve
hükümet başkanlan, Körfez
krizinden çıkanlacak
sonuçları görüşmek üzere 8
nisanda Lüksemburg'da
olağanüstü bir toplantıda
bir araya gelecekler.
Lüksemburg'daki resmi
kaynaklar, zirve
toplantısının başkent
yakınlanndaki Senningen
şatosuhda düzenleneceğini
kaydettiler. Lüksemburg
Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü,
toplantının içeriğiyle ilgili
faila aynntı vermedi.
Tfeltsin'den
birlik için uvarı
• MOSKOVA (AA) —
SSCB'nin en büyük
cumhuriyeti Rusya
Federasyonu'nun lideri
Boris Yeltsin, ekonomik
reform planlannın Rusya
içinde yer alan özerk
cumhuriyetlerce
engellenmesine göz
yummayacaklarını bildirdi.
Yeltsin, Rusya sınırları
içinde yer alan 17 özerk
cumhuriyetin egemenlik
ilan etmelerinin, bu
cumhuriyetlerin doğal
haklan olduğunu, ancak
bunlardan hiçbirinin
Rusya'nın bir merkezden
yönetilmesine karşı
çıkamayacaklannı söyledi.
Yeltsin, geçen pazar günü
yapılan halkoylamasında,
ban cumhuriyetlerin
Rusya'nın halk tarafından
doğrudan seçilecek bir
devlet başkanı tarafından
yönetilmesine karşı
çıktıklarım da hatırlatarak
bu tavırda ısrar etmenin
Rusya'nın parçalanması
anlamına geleceğini ve
buna da izin
verilemeyeceğini belirtti.
Madenci grevi
araaçtı
• MOSKOVA (AA) —
SSCB'deki kömür madeni
havzalarında 1 marttan beri
süren kömür işçileri grevi,
ülkenin enerji ve metalurji
sanayiinin yanı sıra
uluslararası ilişkileri tehdit
etmeye başladı. Interfaks
Ajansı'nın haberine göre
ABD'nin Moskova
Büyükelçisi Jack Matlock,
Ulkesindeki maden
işçilerinin Sovyet
meslektaşlarına yardım
sağlama çabalannı.
"SSCB'nin içişlerine
müdahale" olarak
değerlendiren Sovyet
televizyonunu sert biçimde
eleştirdi.
Cumhurbaşkanı, Türk-Amerikan ilişkilehndeyeni birsayfa açacakABD gezisine başladı
Camp David'de Ozal-Bush başbaşaÖzal, dün özel uçağıyla Washington yakınlanndaki Andrews
Hava Üssü'ne geldi. Özal, eşi Semra Özal ile birlikte daha sonra
Camp David'e geçti. Özal'ın Camp David'deki ilk gecesi "aile
yemeği" havasında geçti. Özal ile Bush'un görüşmelerinde, iki
ülke ilişkilerindeki tüm dosyaların ele alınması bekleniyor.
Camp David'de Kıbrıs ve askeri ilişkilerin yeni bir temele
oturtulması da ağırlıklı yer tutacak.
UFUK GÜLDEMİR
WASHINGTON — Cumhurbaşkanı Tur-
gnt Özal'ın ABD ziyareti başladı. özal, dün
TSİ 22.00 sıralannda özel uçağı üe geldiği
Washington yakınlanndaki Andrews Hava
Üssü'nden beraberinde eşi Semra Özal ve ba-
zı yardımcıları olduğu halde helikopterle
ABD başkanlannın resmi sayfıye konutu
Camp David'e geçti.
Cumhurbaşkanı özal'ı havaalanında Be-
yaz Saray Protokol Şefi Büyükelçi Joseph Re-
ed, ABD'nin Ankara Büyükelçisi Morton
Abramowitz ve Dışişleri Bakanlığı Güney Av-
rupa Dairesi Müdürü David Ransom karşı-
ladı. Amerika'da yaşayan Türklerin bir bö-
lümü de havaalaıuna gelerek özal'a saygı gös-
terilerinde bulundu.
Cumhurbaşkanı Özal ve ABD Başkanı Ge-
orge Bush'un Camp David'deki ilk gecesi bir
"aile yemegi" havasında geçti. Amerikan yö-
netimi, Camp David görüşmelerinin bu
"özel" boyutunun olmasına zaten önem ve-
riyordu. Onceki gun Türk gazetecilerine bil-
grveren ust duzeyde bir ABD Dışişleri yetki-
lisi tek kelimeyle "miikemmel" olduğunu
vurguladığı Türk-Amerikan ilişkilerinde
Camp David'in yeni bir sayfa başlatacağını
vurgulamış ve burada nasıl bir atmosfer ola-
cağını şöyle anlatmıştı:
"Bu çok olağandışı bir davel... Gayri res-
mi bir dekor içinde birhirleriyle saatlerce ko-
nuşma fırsatı bulabilecek iki lider. Kesinti-
siz, damşmansız, gündemsiz... Hem diploma-
tik hem de kişisel ve sosyal yonü olan atmos-
fer. Her şeyi her an konuşabilirler. Açık gün-
dem. Özel yardımcılan dışında resmi kimse
yok. Baker ve Scowcroft ertesi gün geliyor.
Özal'ın sadece eşi, doktoru, özel kalem mü-
dürü ve koruması var. Bunun böyle özel ni-
teükli olmasını Başkan Bush istedi. Kişisel bir
yönü olsun arzusunda. Geçmişin degertendi-
rilip ilerinin planlanacağı toplantılar bunlar.
Masa etrafında otunılup öne kâgıt kalem alı-
nan klasik toplantılar değil..."
Bu hava içinde-başlayan ve bu sabah bir
kahvaltı ile devam etmesi beklenen toplantı-
larda iki ülke ilişkilerindeki tüm dosyaların
ele alınması bekleniyor. Bu dosyalar içinde
Kıbns ve askeri ilişkilerin Körfez krizi sıra-
sında sergilenen yeni "standarda" göre ba-
samak atlatılması konuları özel bir yer tutu-
yor. Özal, Camp David'de 24 saat geçirecek.
ABD yönetimi son aylarda Kıbns konu-
sunda çok özel beklentiler içerisindeydi. Bu
beklenti, Kongre ile ilişkilerden sorumlu
ABD#
Dışişleri Bakan Yardımcısı Janet Mul-
lins'in Özal'ın Washington ziyaretinden bir
gün önce Kongre üyelerine yolladığı mektup-
ta şöyle dile getirildi:
"Önümüzdeki birkaç ay içinde bir fırsat
ortaya çıkacagına inanıyoruz. ABD, en Ust
düzeyde, iki Kıbns toplumunun bu fırsattan
yararlanıp BM gozetiminde adil ve kalıcı bir
çözüm için gerekli uzlaşı temeline doğru adım
atması için taraflan teşvik edecektir."
Özal ve Bush'un bu sabah Dışişleri Baka-
nı Baker ve Başkanın Ulusal Güvenlik Da-
nışmanı Brent Scowcroft'un da katılacağı
toplantılarda iki ülke arasındaki askeri iliş-
kilerin Ortadoğu'ya dönük boyutunun daha
da geliştirilmesi konusunu da ele alacaklan
biliniyor. Camp David'deki toplantıya Dev-
let Bakanı Güneş Taner ile Türkiye'nin ABD
Büyükelçisi Nüzhet Kandemir'in de katılması
bekleniyor.
Curahurbaşkaru Özal, son aylarda askeri
ilişkilerin daha da geliştirilmesi konusunda
isteklilik göstermiş, bu da Türk-Amerikan as-
keri ilişkilerinin uzun yıllardan beri NATO
kapsamı dışında ikili bir düzieme oturtulma-
sına hevesli olan Washington'u heyecanlan-
dırmıştı. Türkdye ve Amerika'nın Körfez krizi
sırasında NATO sorumluluk alanı dışında
sergilediği yakın askeri ilişki 'emsal' alınarak
yapılacak yeni anlaşmalann çerçevesi bugun-
kü görüşmelerde ortaya çıkacak.
"Önceden depolama" konusunun da bu
yeni ilişki kapsamında ele alınması bekleni-
yor. Türkiye ile ABD arasında geçen aylar-
da bu konuda "teknik düzeyde" bazı temas-
lar olmuştu. Önceki gün VVashington'daki
Türk gazetecilerin sorulanm yanıtlayan bir
ABD Dışişleri yetkilisi bu konunun James
Baker'ın son Ankara ziyaretinde ele alınma-
dığını, ama Camp David'de görüşüleceğini
söyledi. Yetkili şöyle konuştu:
"Tiirkiye'yi Körfez güvenliğine irtibatlaya-
cak NATO türii düzenlemeler beklemiyoruz.
Türkiye ile Arap ülkeleri arasında doğal ol-
mayan ilişkiler de beklemiyoruz. Bu, ikili le-
maslarda ve karşüıklı anlaşmalaria olacak bir
şey. Ama Türkiye, o bolgedeki birçok ülke-
nin güçlü bir dostu olabilir ve bunun kendi-
OZAL VVASHINGTON'DA — Curaburbaskanı Turgut Özal, Andrews Hava Üssü'nde ABD Protokol Şefi Buyukelçi Joseph Reed tarafından karşılandı. (Fotograf: AA)
A VRUPA PARLAMENTOSUSİYASİKOMİSYONU
Türkiye^ Kıbns'tan asker çeksin'Avmpa Parlamentosu Siyasi Komisyonu, Türkiye'nin BM
kararlarına uymasını ve Kıbns'tan asker çekmesini öngören bir
karar tasarısını kabul etti.
Türkiye-AT Karma Parlamento Komisyonu, çalışmalarını dün
tamamladı. Düzenlenen basın toplantısmda, Topluluk ile Türkiye
arasındaki ilişkilerin Kıbrıs sorununun çözülmesi durumunda
hızlanacağı vurgulandı.
Dış Haberler Servisi — Avrupa Toplulu-
ğu ile Türkiye arasındaki iüşkilerde Kıbns so-
rununun en önemli pürüzü oluşturduğu bir
kez daha ortaya çıktı. Türkiye-AT Karma
Parlamento Komisyonu (KPK) toplantısm-
da, Kıbns sorununun çözülmesi halinde iliş-
kilerin hızlanacağı gündeme gelirken Avru-
pa Parlamentosu Siyasi Komisyonu, Türki-
ye'nin BM kararlarına uymasını ve adadan
asker çekmesini öngören bir karar tasarısını
kabul etti.
Sabetay Varol'un Brüksel'den bildirdiği-
ne göre, Kıbns sorunu kısa sürede çözüme
kavuştuğu takdirde "Türkiye-Topluluk" iliş-
kilerinde hızlı bir canlanma başlayabileceği
ifade edildi. KPK Eşbaskanı Bülent Akarca-
lı, sosyolog İsmail Beşikçi'nin tutuklanışıy-
la ilgili Avrupa Parlamentosu'ndaki basın
toplantısmda, uygulamayı "çagdışı" olarak
niteledi. Üç gün süren Türkiye-AT Karma
Parlamento Komisyonu (KPK) toplantısı bi-
timinde düzenlenen basın toplantısmda, önü-
müzdeki aylarda Yunanistan'ın, 4. mali pro-
tokolle ilgili vetosunu kaldıracağı umudu sık
sık dile getirildi.
Basın toplantısmda mevcut tıkanıklıkla il-
gili bir soruyu yanıtlayan SHP Milletvekili
Deniz Baykal. "Yunanistan'ın diğer 11 ül-
kenin karşı çtkışına rağmen tek başına iliş-
kilerin gelişmesini veto ettiğini görüyoruz.
Gerekçe olarak Kıbns sorununun cözumü-
nn getiriyorlar. Çozüm arzulayan bir tek Yu-
naniılar degil. Diğer ülkeler de Kıbns soru-
nunun çöziimünü istiyor. O halde bu gerek-
çe geçerli degil. Şimdi de bazı başka ülkele-
rin Yunanistan'ın arkasına gizlendiği asıl en-
geün Atina olmadığı dedikodulan yapılıyor.
Biz dedikodulara değil olanlara bakanz.
Türkiye'nin ilişkilerin tıkanmasında hiçbir
rolü yoktnr. O halde Yunanistan'ı sorumlu
tutanz" dedi. Baykal, 32. KPK toplantısı-
nın, "beUi beldeyişlerin hayal kınklıgına dö-
KlBRIS TÜRK VE RUM PARTİLERİNİN TOPLANTISI
nüştügü bir dönemde yapıldıgını" belirterek,
esasen yetersiz olan bu paketin bile mart
ayındaki dışişleri bakanlan toplantısmda geç-
mediğini hatırlattı.
KPK Eşbaskanı Bülent Akarcalı, dün, bi-
ten toplantıyı "tatminkâr" sözcüğuyle nite-
lerken, "Türkiye'nin uyelik konusunun ciddi
boyutta ele alındığınm göriiidüğünü" söyle-
di. Akarcalı, TBMM însan Haklan Komis-
yonu'nda, üç üyenin KPK toplantısına ka-
tılışını ima ederek, "tnsan haklan çabalan-
mız anlaşümıştır" dedi. Akarcalı, Türkiye'-
nin yeni anayasal ve yasaJ haarhklarla "hızlı
bir demokratikleşme" sürecine girdiğini be-
lirtti. ANAP Milletvekili Bülent Akarcalı,
"Böylece Türkiye'nin Ortadoğuda jandarma
değil, insan haklarına saygılı bir istikrar un-
suru olduğunu" Avrupa Parlamentosu'nun
üyelerine aktardıklarını anımsattı ve bunun
yankı gördüğünü kaydetti. Deniz Baykal da
aynı konu üzerinde durarak, "Körfez krizin-
den önce Türkiye, komşu ülkelerden gelen
tslamcı basktlara uğruyordu. Şimdi aynı za-
manda Muslüman bir ülke olan Türkiye ken-
di demokratik, laik devlet sentezini komşu-
lara önerme konumuna gdmiştir" dedi.
KPK Eşbaskanı Alman Metten bir sonı
üzerine Topluluk-Türkiye ilişkilerini nasıl
gördüğünü şöyle özetledi:
"İlişkilerin Kıbns sorunu çözülene kadar
yavaş, bundan. sonra hızla gelişecegini sanı-
yorum. Ilişkilerdeki hızlanma süreci basla-
yınca tüm uyelik meselesi de tekrar masaya
gelecektir". Bir soru üzerine ANAP millet-
vekili Akarcalı, İsmail Beşikçi'nin tutukla-
nışını "çagdışı bir uygulama" olarak nitelen-
dirdi. Akarcalı bazı IHD üyelerine yapılan
baskılan aynı şekilde ele aldıklannı söyledi.
Avrupa Parlamentosu
AA'nın haberine göre, Hollandalı Sosya-
list Parlamenter Mathilde Van Den Brink ta-
rafından hazırlanan "Akdeniz'in güvenligi"
başhklı tasan, Avrupa Parlamentosu Siyasi
Komisyonu'nda bir çekimser ve iki karşı oya
karşın 31 oyla benimsendi.
Bu tasanda AT'nin, Kıbns ve Kürt sonın-
lanna 'özel biçimde' yaklaşması öneriliyor.
Tasanda, Türk hükümetinin Kıbnsla ilgili
BM kararlanna uyması, adadaki askerlerini
çekmesi ve toplumlar arası göruşmelerin ye-
niden başlaması isteniyor.
Siyasi Komisyon aynca, Türkiye ve Yuna-
nistan'a çağrıda bulunarak Kıbns sorununa
bir an önce çözüm bulmak amacıyla müza-
kere masasına oturmalarını da istedi. Tasa-
n, Avrupa Parlamentosu Genel Kurulu'nda
göriişülerek oylanacak.
Avrupa Parlamentosu Siyasi Komisyonu
1
nda kabul edilen bir başka tasanda da, Tür-
kiye ile istikrarlı siyasi ve ekonomik ilişkiler
geliştirilmesinin yararlı olacağı belirtildi.
Meclis içi mıüıalefet Rıımlara güvenmiyor
tZZET RIZA YALIN
LEFKOŞA — KKTCde, Cumhuriyet Mec-
lisi'ndeki muhalefetin temsilcileri, meclisin
calışmalanna katılmayan Cumhuriyetçi Türk
Partisi (CTP), Toplumcu Kurtuluş Partisi
(TKP) ve milletvekili çıkaramayan Yeni Kıb-
ns Partisi (YKP) ile Rum siyasal partilerinin
tümünün başlattığı temaslara "güvenle" bak-
mıyor. Cumhuriyet Meclisi'nde iki temsilci
bulunan Yeni Doğuş partisi (YDP), temas-
lara karşı "katı" bir tutum izler ve Rum par-
tikriyle temaslardan olumlu bir sonuç çık-
mayacağına inanırken mecliste birer temsil-
cisi bulunan Hür Demokrat Parti (HDP) ile
Sosyal Demokrat Parti (SDP), "temaslara
karşı olmamak"la beraber, "tedbirii" davra-
nıyorlar.
Türk ve Rum kesimleri arasındaki temas
ve ziyaretler sırasında Cumhurbaşkanı lur-
gut Özal'ın ABD gezisi ve ABD Başkanı Ge-
orge Bush'la yapacağı görüşme, KKTC'de bü-
yük bir merak, sabırsızlık ve karışık duygu-
lar içinde izleniyor. Ozal-Bush görüşmesin-
den ne çıkacağj sonısu, Türk halkının hemen
hemen tümünü meşgul ediyor.
"Temaslardan zarar gelmeyeceğine" inanan
ve mecliste Magosa Milletvekili Genel Baş-
kan Ismet Kotak'ın temsil ettiği HDP, "Rum
parti başkanlannın bir kuruluş gecesine gel-
mesiyle de demokrasinin kurtulduğu veya
Kıbns sonınunda çözüm olacagı" inancım da
taşımıyor. "KKTC halkının, BM kararlannın
tümünü kabul etmeyeceğine" inanan HDP,
"Rum parti başkanlannın yaklaşım ve söy-
lediklerinin Türk haikına giivence verecek,
yaklaşımını deslekleyecek federal bir yapı için
cesaret verecek nitelikte olmadığım" vurgu-
luyor. "Sahte görünümler altuıda, anlaşma
olamayacağına" işaret eden HDP, "Özal'ın
da vereceği ödunler gibi veremeyecegi ödün-
ler de bulunduğuna" inanıyor.
KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denktaşın
oğlu Raif Denktaş'ın kurucusu olduğu ve
mecliste Lefkoşa Milletvekili Ergün Vehbi-
nin başkan olarak temsil ettiği Sosyal De-
mokrat Parti (SDP) de "Karşılıklı saygıya da-
yalı, güven arttırıcı temaslara karşı
olmadıİdannT açıkça söyleyen partilerden bi-
ri. Kurultayını 28 nisanda yapacak olan
SDP'nin Başkanı Ergün Vehbi, "Ancak Rum
liderierin bir yandan Türk larafıyla temasla-
rını arttınrken aynı günlerdeki demeçleriyle
eski uzlaşmaz tutum ve görüşlerini sürdür-
düklerine de özellikle dikkati çekmek
istiyorum' diyor.
Vehbi, konuşmasını şöyle sürdürüyor:
"Rum liderierin Türk halkı açısından vazge-
çilmez koşullar olan iki kesimlilik. Türkiye
1
nin etkin garantörlüğü ve eşit siyasal statu ko-
nulannı artık içlerine sindirmeleri gerekir.
Bunun üzerine onlar, hâlâ halk olmadığımı-
zı ve self determinasyon hakkımızdan vazgeç-
memiz gerektiğini tekrarlayıp duruyorlar.
Yalnız geliş-gidiş, karşılıklı temas yetmiyor,
kafalan degiştirmek gerek."
Meclis içi muhalefet, bu aşamada Denk-
taş'ın politikasuıı destekliyor. YDP, Denk-
taş'a tam bir destek içinde. HDP, Denktaş-
ın politikasını yeni öğe, belirh' tutumlarda de-
ğişiklik ve daha dinamik davranılması iste-
miyle "koşullu" destekliyor.
SDP, Denktaş'ın, meclise girmeyen pani-
lerin Rum siyasal partileriyle başlattıklan yo-
ğun temaslar karşısmda "meclis içi muhale-
fet partilerinden destek aradığı" genel mer-
kez ziyaretleri sırasında Denktaş'a, "bu aşa-
madaki tutum ve tavırlannın doğru olduğu-
nu, politikasını desteklediklerini ve kendisi-
ne yarduncı olacaklannı" vaat etmiş durum-
da.
SDP Genel Başkanı Ergün Vehbi, 'KKTC
Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş'ın huzursuz-
lugunun, iki kesimlilik, Türkiye'nin etkin ga-
rantörlüğü ve eşit siyasal statü gibi koşullan
içertneyen ve daha çok Rum yanlısı görüntü
veren deklarasyonlara meclis dışı bazı muha-
lefet partilerinin imza atmasmdan
kaynaklandıgını" söylüyor. Vehbi, "meclis-
te temsil edilen SDP'nin, şu ana kadar bu tür
temas ve toplantılara çağnlmadığını" belir-
tiyor.
ne özgü ağırlığı ve önemi olur."
Dışişleri yetkilisi, "Cumhurbaşkanı Özal,
kriz sırasında CNN'e verdiği mülâkatta ilk
kez Türkiye ile ABD arasında Körfez konten-
janlan çerçevesinde bir savunma işbiriiği an-
laşması yapılabileceğinden söz etti. Mevcut
anlaşma da NATO amaçlan Ue sjnıriı. Bu du-
nımda mevcut anlaşmayı yeniden düzenleme-
yi mi düşünüyorsunuz" sorusuna şöyle ya-
nıt verdi:
"Ağustostan beri yasananlar zaten bu so-
ruya gerekli yanrtı veriyor. Her iki ülke açı-
sından da yeni ihliyaçlar ortaya çıknustı. Bu-
durumda bolgedeki pürüzlere cevap verecek
bir şekilde tutumumuzu değiştireceğimiz ka-
nısındayım. Bunun tam olarak aasıl olaca-
ğını söyleyemiyoru.n. Artık bir anlaşma mı
degişir, yoksa öteki mi? Ama son aylarda
yaptığımız işbirliğinin başansı gelecekte yap-
mayı planladıklanmızın standardını oluştur-
mah."
Yetkili, bu söylediklerinin ne ölçüde düşün-
ce, ne ölçüde uygulama aşamasında olduğu
sorusuna özetle şu karşılığı verdi:
"Henüz düşünceleri tanımlama aşamasında-
yız. Dtşişleri Bakanı Baker, bir süre önce
Türkiye'deydi. Kimseye hazır bir plan götür-
medi. Fıkiıîer ortaya atıyor, tepkileri ölçüyor.
Türkiye çok gelişmiş bir devlet yapısına sa-
hip. Tüm bu duşüncelerin çeşitli aşamalar-
dan geçerek olgunlaşması lazım. Ardından
siyasi sistemi, paıiamentosundan gecmesi la-
zım. Kimseye hazır recete vermeyeceğiz. Ama
gelecekte bölgede ortaya çıkacak pürüzlere
nasıl cevap verecegimizi de konuşmamız ge-
rekiyor."
Dışişleri yetkilisi, askeri ilişkilerin daha ile-
ri dereceye göturülmesinde Amerikan tara-
fının mı, yoksa Türk tarafınm mı daha istekli
göründüğü sorusuna şöyle cevap verdi:
"Bu soruya kolay yanıt veremiyonım. He-
nüz tüm dosyalar masanın üzerine konulma-
dığı için görüş aynlıklannı bilmiyonım. Önü-
müzdeki birkaç hafta içinde bu konuda bir-
çok göruşme olacağını tahmin ederim, ama
son birkaç ayda ilişkilerimiz pek az görüş ay-
rılığı ortaya çıkan bir kalıtımdan geçti. As-
keri veya sivil Türk resmi makamlan ile çok
iyi bir çalışma ilişkimiz var. Gelecekteki gö-
riişmelerin de bu yönde gelişecegini umuyo-
nız."
Özal: Önemli gezi
Ankara Büromuzun haberine göre Cum-
hurbaşkanı Özal dün ABD'ye hareketinden
önce havaalanında yaptığı basın toplantısm-
da, sık sık telefonla görüştüğü ABD Başka-
nı George Bush ile yüzyüze görüşme olanağı
bulacağmı kaydetti. Özal, gezisinin Türk-
Amerikan ekonomik, siyasi ve askeri ilişki-
lerinin gelişmesinde önemli olacağını söyle-
d. özal, Irak ve Kuveyt'te Türk müteahhit
firmalarının daha aktif biçimde iş olanakla-
rı bulmaları konusu üzerinde ağırlıklı biçim-
de duracağını vurguladı.
Özal, gezisi sırasında ABD Başkanı Bush
ile ortak basın toplantılan düzenleyeceğini,
Bush ve yardımcısı Dan Quayle'ın kendisi
onuruna yemek vereceğini bildirdi. özal, çe-
şitli ABD üniversitelerinde de konuşmalar
yapacak. Özal'a Pennysilvania Üniversitesi'-
nde fahri doktorluk diploması da verilecek.
Özal ayrıca, Amerikaiı işadamları, politika-
cılar ve basın mensuplanyla da görüşecek,
radyo ve teJevizyonlara demeçler verecek.
Saat 09.10'da Esenboğa Havaalanf ndan
özel uçağı "Ana" ile ayrılan Cumhurbaşka-
nı'nı Başbakan Yıldınm Akbulut ve çok sa-
yıda bakan uğurladı. Bakanların arasında
Semra Özal'a karşı tstanbul tl Başkanlığı se-
çiminde propaganda yapan Abdülkadir Ak-
su, Mehmet Keçeciler de bulundular.
Özal'ın, Keçeciler'i öperken Aksu'nun elini
sıkması dikkat çekti.
Cumhurbaşkanı Özal ile birlikte ABD'ye
gidecek ekip ise şu isimlerden oluşuyor:
"Semra Özal, Kunnay Albay Aslan Gü-
ner (Başyaver), Engin Güner (Özel Kalem
Müdürü), Kaya Toperi (Cumhurbaşkanlığı
Sözcüsü), Mitbat Balkan (Dışişleri Danışma-
nı), Hüseyin Aksoy (Özel Danışman), Me-
tin Yalman (Basın Müşaviri), Dr. Cengiz
Aslan (Özel doktor), Nilgün Aslan (Özel
doktorun eşi), Musa Öztürk (Koruma Mü-
dürü), Fanık Tamay (Dışişleri Bakanlığı gö-
revlisi)."
CUMHURBAŞKANI ÖZAL
gelecekte
ÂT üyesiyiz
MADRİD (AA) — Cumhurbaşkanı Tur-
gut Özal, "Uzak olmayan bir gelecekte AT
üyesi olacağız. Türkiye'nin .\T üyeliğine ka-
bulü, bu kuruluşun Hıristiyan kulübü olma-
dığını gösterecektir" dedi.
Ispanya televizyonu ikinci kanalında dün
akşam yayımlanan 'Espiral' adh haber prog-
ramda, geniş bir şekilde Türkiye'ye yer
verildi.
Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın yanı sıra
DYP Genel Başkan Yardımcısı Tansn Çfller,
Koç Holding Başkan Yardımcısı Necati An-
kan, Zaman gazetesinden Halit Esendir ile
Cumhuriyet gazetesinden Ali Sirmen'in de
ekrana getirildiği programda, Türkiye için
"Kalbi Islamda kafası Avrupa'da olan ülke"
ifadesi kulianıldı.
Program sırasında Cumhurbaşkanı Tur-
gut Özal ile Ankara'da yapılan görüşme TV
seyircilerine aktarıldı.
Ispanya TV muhabirinin Körfez savaşı,
Irak lideri Saddam Hüseyin, Kürtler ve
Türkiye-AT ilişkileri ile ilgili sorulanm ce-
vaplandıran Cumhurbaşkanı Özal şunları
söyledi:
"Irak'la sınırımız olması dolayısıyla savaş
bizi İspanya'dan fazla etkiledi. Halkımız sa-
vasa girmekten tabü olarak korktu. Ticare-
timiz ve yatınmlanmız geniş ölçüde bu sa-
vaştan etkilendi. Her şeye rağmen dünya
Türkiye'nin kararlı ve ciddi bir müttefik ol-
duğunu anladı. Üslerimizi uluslararası güç-
lere açtık. Tüm bu yaptıklanmız ve Avrupa'-
ya yakın olduğumuz, zaman geçtikçe daha
iyi anlaşılacaktır. Uzak olmayan bir gelecekte
AT üyesi olacağız."
Cumhurbaşkanı Özal konuşmasına şöyle
devam etti:
"Saddam kötü tohumlar ekti. Araplan
böldü. Arapların tekrardan birliğini sağla-
mak zaman alacak. Aynı zamanda Hıristi-
yan dünyası Ue Muslüman dünyası arasında
kötü tohumlar ekti. Bu tohumlar çok tehli-
kelidir. Tüm bu yaptığı kötülükier düşünü-
lürse affediimemelidir."