Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CUMHURİYET/2 OLAYLAR VE GÖRÜŞLER 14 MART 1991
Bu Tıp Eğitimiyle Nereye?
Siyasal ıktıdara gore ulkemizın hekım gereksinimi, AT'nin sayısal
standartlarını yakalamak bakımından, 2025 yılına dek her yıl 5500
kadardır. DPT ise işi iyıce şirazesinden çıkararak yılda 8000 hekim
uretmeyi onermektedır! Hekim yetiştirilmesine, sıradan bir ekonomık
uretım surecı gozluğu ile bakılmakta ve bu pur ekonomizm
mantığıyla konunun ozu gozden kaçmaktadır.
Doç.Dr. AHMET SALTIK Trakya Üni. Tıp Fak. Öğr. Üyesi
Dun>a Sağhk Orgutu (DSO), 1987 Genel
Kurulu'nda (asamblesınde) aralarında Turkı-
ye'nın de bulunduğu 116 ulkeye 2 maddelık bır
çağrıda bulundu
— Sağhk ınsangucunu, yerel gereksınımle-
re tam olarak karşıhk verebılecek duzeyde eğı-
tın,
— Tıp eğıtımını, sağhk sıstemının ve sağhk
ınsangucunun tumleşık (entegre) gelışımı ka\-
ramı ışığında vonlendırın
Bu doğrultuda, kuruluşundan bugune or-
'gutun uvesı olan ulkemızde ve dığer 115 ulke-
de -çağn yapılmayan dığerlerınde olduğu gıbı-
yetıştırılen hekımlerın aşağıda sıralanan ozel-
lıklere sahıp olması gerekmektedır
1) Toplumun sağhk gereksınımlerıne yanıt
verebılmelıdır
2) Toplumla bırhkte çalışmahdır
3) Sağlıklı yaşamı ozendıncı olmahdır
4) Meslektaşlarıru, yardımcılarını ve toplu-
mu eğıtebılmehdır
, 5) Kışılerın ve toplumun sağhk sorunlarını
çozme>e çalışmalı, en azından çozmede yon-
lendırıcı olmahdır
6) Çahşmalarını, toplumu da kâtarak on-
cehkle koruyucu sağhk hızmetlen alamnda \o-
ğunlaştırmahdır
7) Sağhk ekıbının bır uvesı olarak onderhk
dahıl, gereklı dığer ışlev ve sorumluluklan ust-
lenebılmehdır
8) Yaşam boyu sureklı eğıtım ıle yeterlılığı-
nı guncel duzeyde tutmalı ve ehnden geldığınce
kendını gehştırmehdır
ATye gireceğiz diye...
Bu çağn 116 ulkeye bırden yapıldığına go-
re, tıp eğıtımının sorunları yaygın ve guncel-
dır Bu durumun temel nedenlerı şövle özet-
lenebıhr
I- Tıp bıhmlerı hızla gelışmekte, oğrenılecek
konular çoğalmaktadır Ote vandan, kazanı-
lan bılgılerın yan ömru kısalmaktadır
II- Ulkelerın sağhk sorunlarındakı farklı-
hklardan dolayı, yetıştırılecek hekım tıpı de-
ğışkenhk gostermektedır Bu bakımdan, tıp
eğıtımınde -mınımum standartlar dışında-
başkaca standart tanımlamarun olanağı olma-
dığı gıbı, gereğı ve mantığı da yoktur Aynca,
gelışen tıp teknolojısme uygun bıçımde tıp eğı-
tımı verebılmenın gıderek artan malıyetlen de
önemlı bır baskı oğesıdır
III- Pedagojı, tıp eğıtımınde >eterınce kul-
lanılmaktan çok uzaktır ve bu durum önemlı
sorunlar doğurmaktadır
IV- Aşırı hekım uretımı, bazı ulkelerde ış-
sızlık sorunu yanında, eğıtımın nıtelığını de
cıddı bıçımde duşurmuştur'
Gerıleyen bılgı ve becerı düzeyı, gerçek ge-
reksınımın uzerınde hekım uretımı, halkın ar-
tan bırıncı basamak sağhk hızmetı gereksını-
mıne karşın, ozellıkle pratısyen hekımlerın
sosvo-ekonomık statusunu önlenemeyen bır
hızla aşındırmıştır Yıtırılen değerlerın yerıne
konması belkı de on yıllar alabüecektır Halk-
la, ulkemızde temel sağhk hızmetlerının asıl
yukunu omuzlayacak pratısyen hekımler ara-
sında çok açık bır guven bunalımı oluşmuş-
tur
Sıvasal ıktıdara göre ulkemizın hekım ge
reksınımı, AT'nin sayısal standanlarını >aka
lamak bakımından, 2025 yılına dek her yıl
5500 kadardır DPT ıse ışı ıvıce şirazesinden
çıkararak yılda 8000 hekım uretmeyi önermek
tedır1
Hekım yetıştırılmesıne, sıradan bır eko-
nomık uretım surecı gözluğu ıle bakılmakta
ve bu pur ekonomizm mantığıyla konunun
ozu gozden kaçmaktadır Turk Tabıpler Bır-
hğı'nın (TTB) yetkılı uzmanları ıse yıllık ge-
reksınımı, ulkemız gerçeklerı ışığında
1500-2500 olarak vermektedır DSÖ Sağlık In-
sangucu Bölumu de TTB'yı doğrulamakta,
DPT'nın projeksıyonlarını onaylamamakta-
dır Çunku bu noktadakı temel behrteçlerden
bırı de halkın hekım va da sağhk hızmetlerını
kullanma alışkanhğıdır Ulkemızde bu ıstem
(talep) Avrupa'dakının 6'da l'ı kadardır
İvedilikle gozden geçirilmeli
Sağhk alamnda master plan hazırlatmak
ıçın yabancı şırketlerı yuksek mıktarda dövız
odeverek gorevlendırenlerın, bu şırketlerın
TTB'ye danışmanlık onerdıklerınden de -
umarız- haberlen vardır Şu noktayı da ulke-
mız kamuoyunun bılmesınde varar vardır Ay-
nı TTB (Turk Tabıpler Bırlığı), DPT'ye yazılı
olarak başvurmuş \e master planı îngılız P
Waterhouse fırmasının yan ucretıne ve TL
karşıhğı vapabıleceğını bıldırmış, ne var kı
herhangı bır yanıta mazhar olamamıştır
Evet, DSÖ'nun Sağhk Insangucu Planlama
Departmam, TTB'nın değerlendırmesıyle bır-
hkte kendısıne sunulan sıvasal ıktıdarın yıllık
hekım >etıştırme sayısal hedeflennden ılkının
doğru olduğunu bıldırmıştır AT'ye gırebılmek
ıçın Avrupah dostlarımızı sayısal değerlerle at-
latabıleceğımızı mı duşluyoruz hâlâ bu alatur-
kahğımızla9
AT, gelecekte Avrupa Bırlığı çerçevesınde
doğabılecek bu konudakı sorunlara çozum ge
tırebılme bakımından, bır Danışma Kurulu
oluşturmuştur Bu kurul yakın geçmışte çok
önemlı ıkı karar almıştır Soz konusu ıkı ka-
rarın ılgılı kamuoyunun bılgısıne bır kez da-
ha sunulmasında buyuk varar vardır
1) Temel tıp eğıtımının mınımum standart
ları behrlenmehdır
2) Eğıtım olanakları ıle oğrencı savıları den-
gelenmehdır
AT ıle butunleşme durumunda hekim dip-
lomalannın denklıgının onanması sorununu
kımler duşunecek ve nasıl çozecektır9
Duşu-
muz gerçek olur da AT'ye bır gun kabul olu-
nursak, Istanbul'da, A.nkara'da, hatta Kavse
rı'de, Malatya'da Avrupah meslektaşlarımız
muavenehanelerını açabılecektır Benım vur-
dumun hekımlerı Sakarva'nın, hatta Fırat'ın,
Dıcle'nın doğusuna mı çekılecektır9
Kaç ta-
nesı AT Board Sınavlarım verıp de Parıs'e, Nı
ce'e, Mılano'va va da Atına'ya uzanıp çalışma
ıznı alabılecektır''
DSO'nun öncekı dırektoru Dr Halfdan
Mahler, hekımhk eğıtım sureçlerını değerlen-
dırırken şu sorulara ısrarla yanıt ıstemekteydı
1) Mezun olan hekımler "hastalık değıl
sağlığı" duşunuyor ve buna uygun davrana-
bıhyorlar mı9
2) Hekımler oncelıkle bıreyı değıl, "aıle ve
toplumu" duşunebılıyor ve buna uygun dav-
ranabıhyorlar mı9
3) Hekımler, kendılerının, başka hekımle-
rın, hemşırelerın, dığer sağhk personeh ve top-
lumbılımcılerın gorev aldığı bır ekıbın uyesı
olduklarını bılıyor ve buna gore davranıyor-
lar mı1
'
4) Hekımler, sağhk hızmet'erıne aynlan pa-
ra ve malzemevı en etkın bıçımde kullanmayı
duşunuyor ve buna gore davranıyorlar mı9
5) Hekımler, kendı ulkelerının sağhk gorun-
tusunu ve bununla ılgılı oncelıklen bılıyor ve
buna gore davranıvorlar mı9
Bu sorulara verılen yanıtların tumu "evet"
ıse tıp fakultelerınde eğıtım ıyı gıdıyor dene-
bılır Yanıtların 1 ya da daha fazlası "hayır"
ıse, bu eğıtım ivedilikle gozden geçınlmelıdır
Sonuç
Sevgıh meslektaşlarım, sevgılı yurttaşlar,
evet-hayırların muhasebesını yapmak ıçın çok
geç bıle kahnmıştır Sorunun temel çozumu,
ulkemizın demokratıkleşmesıyle bırhkte gele-
cektır Pohtıkanın bılımın onune koşulduğu
bu tahhsız surece dur dıvebılmenın yolu or-
gutlenerek demokrası kavgası vermekten geç-
mektedır Alaturka polıtıkanın -ve
pohtıkacının- temel yanılgısı, sıvasal tercıhı-
nın sozumona tartışılmaz ustunluğunde (')
yatmaktadır Oysa evrensel olçekte doğru ve
gereklı olan, ulkenın koşullarına uygun, hep-
sı de bılımsel seçeneklerden siyasal tercıhlerı
nıze en yakınını bulup odunsuz ve vurekhce
uygulamak Pohtıkacüanmızın bu kultur ve
davranışı artık kazanmaları gerek1
Sözlerımızı, ıkı yollama ıle bağlayahm İl
kı, şımdıkı tablonun mımarlarına, \ R
Fuchs'tan
"Optımalın uzennde hekım, hemşıre ya da
hastane vb.'ıu arttırmayı amaçlayanlar ya top-
lum sağlıgında lyıleşmenın ne anlama geldi-
ğinı bilmiyorlar ya da kafalarında toplumun
sağılığının geliştirilmesi dışında bir amaçlan
vardır."
fkıncısı ıse, bu karmaşadan -seçeneksız-
kurtulmak zorunda olan yurdumun mılyon-
larca yönetılenıne, Selçuk Erez Hoca'dan
"Turk istikbalinin genç hekimleri ve halkı, yi-
ne de bu kaosu aşacaklardır. Gereksindikleri
guç, beyinlerinin Betz hucrelerinde mevcut-
tur."
ARADABIR
ŞAFAK ALPAY ODTÜ Öğreîim Üyesi
Vakıf Ünîversiteleri
TBMM Plan ve Butçe Komısyonu'nun hazırladığı taslakla
2547 sayılı YÖK Yasası tekrar değıştırılıyor YÖK modelının
başarısızlığı, mımarı ve baş yonetıcısının tutarsızlıklannın yanı
sıra unıversıtelerımıze karşın getırılmış olmasından değıl mı-
dır? 12 eylul koşullarından yararlanarak getırılen bu model,
hazırlanışında olduğu gıbı her aşamada oğrencı, oğretım uye-
sı ıdarı personel katılımını engelleyen bır modeldır Başarılı
$K yuksek oğretım modelı tum oğelerıyle unıversıtelerımızın
katılımı ıle sağlanabılır YÖK ıle kaybedılen 10 yıl duşunule-
rek dar bır çevrenın hazırladığı tasarılara değtl, kurumlara
önem venlmelıdır Yıllarca 2547 sayılı yasanın getırdığı tek
tıp unıversıteyı savunan YÖK başkanının şımdı tek tıp ünı-
versıteye karşı olduğunu soyleyerek 10 yıl oncekı muhalıfle-
rıne hak vermesı, kurumların kışılerden daha güvenılır oldu-
ğunun kanıtı değıl mıdır"?
Ulkemız kaynak ve gerçeklenyle ancak ıkhüç "gerçek" üm-
versıte yaşayabılecekken tasarı ıle vakıf unıversıtelerının ku-
rulmaları ongorulmektedır Şımdıye dek eğıtıme araştırma-
ya yaptığı katkılar ıle unıversıte kurma gorev ve sorumlulu-
ğunu ustlenecek vakıflar var mıdır'? Yoksa bu yolla ozel amaçlı
vakıflara yenı bır ışlev ve görev mı verılmek ıstenmektedır?
Vakıf unıversıtelerının ulkemızdekı tek orneğı Bılkent tır Ana-
yasa Mahkemesı kararına karşın bu kuruma unıversıte adı
verılen tasarıda bır okulun adı konusunda gösterılen duyar-
lılığın tasarının kendısı hakkında duyulan kuşku ve endışe-
lere karşı gösterılmemesı dûşündûrucudür Bılkent'ın kuru-
luşunda sergılenen yanlışlar, yarışmacı bır ortam sağlaması
gereken YÖK başkanının Bılkent'le ılışkısı hep Bılkent lehı-
ne gelışen haksız bır rekabet yaratmıştır Bu ortamda vakıf
unıversıtelerının gelışmelerı ancak öbur unıversıtelerımızın
gerılemelerıyie olacaktır
Bu tur unıversıtelerm devamlılığı nasıl sağlanacaktır? Ör-
neğın, oncelerı Hacettepe Unıversıtesı etrafında orgutlenen
uç vakıf ve bunlara bağlı 19 şırketın desteğı ıle kurulan Bıl-
kent bu destek çekılırse ne olacaktır? Ünıversıte olma sure-
cınde kendısını destekleyen otorıte ıle ters duşebılecek va-
kıf unıversıtelerı varlıklarını nasıl sülrdureceklerdır? Rekla-
mına lıse hse dolaşıp oğrencı sağlayarak oğretım uyelığıne
yenı boyutlar kazandıran yonetıcılerının gayretlerıne karşın
uç bın cıvarında oğrencısı olan Bılkent turu paralı okullar ıle
unıversıte kapısında bekleyen gençlerımıze bılım nasıl götu-
rulebılır?
Vakıf unıversıtelenne sağlanan maddı odul ve bağışıklıklar
(muafiyetler) şırket kurtarma çabası olarak duşunulemez mı''
Memurların lojman sıkıntısı bılınırken tasarı ıle vakıf unıver-
sıtelenne lojman yapmak ıçın hazıne arazısı verılmesı hak-
sız rekabetın en çarpıcı orneğıdır ODTÜ ye yıllardır lojman
yapımı ıçın ızın verılmedığı duşunulduğunde bu maddenın
tasarıda nıçın yer aldığı kuşku uyandırmıyor mu9
Öte yan-
dan YOK katında ayrıcalıklı şırketler olarak gozuken Bılkent
şırketlerı cırosu mılyarları aşan ÖYSM sınavlarım yaptıkları
gıbı unıversıtelerımızın ınşaat, donanım vs ışlerını de yurut-
mektedırler Yenı vakıf unıversıtelerı de benzerı ayrıcalıklar
ısterlerse ne olacaktır?
Tasarının bır sakıncası da öğrenımın paralı olmasıdır Sa-
tıcı pıyasasının hukum surduğu ulkemızde, unıversıte ucret-
lerı nasıl belırlenecektır9
Orneğın Bılkent'te harçlar yıne bır
vakıf unıversıtesı olan Doğu Akdenız Unıversıtesı harçlarının
ıkı katından fazladır Benzerı duzeyde eğıtım yapan ıkı vakıf
unıversıtesı arasındakı fıyat farkı nasıl açıklanabılır? Paralı
bır duzende temel ve sosyal bılımler öğrencılerı nasıl bulu-
nacaktır^ Vakıf unıversıtelenne devlet yardımı haksız bır vergı
turudur Varlıklı kesım çocuklarının gıdebıleceğı paralı okul-
lara yapılan devlet yardımındakı kamu yararı nedır1
?
YOK başkanının Bılkent ıle ıç ıçelığının Bılkent'e sağladığı
proje, kredı ve uluslararası yardımlar goz onünde ıken vakıf
unıversıtelerı unıversıte ust yönetımınde soz sahıbı olmak
ısteyecekler, bu da bır temsıl sorunu doğuracaktır
Vakıf unıversıtelerı ıle obürlerını karşı karşıya getırecek en
buyuk sorun oğretım üyesi bulmakta olacaktır Orneğın Bıl-
kent'ın oğretım üyelerının buyuk bır kısmı ODTÜ eskı oğre-
tım uyelerıdır Bılkent'te yarı-zamanlı ders veren öbür unıver-
sıte oğretım üyelerının katkılarının bazı bölümlerde yuzde 100
olduğu bılınmektedır Neden devlet unıversıtelerı bu yuku çek-
mek zorunda bırakılacaklardır? Yıllarca devletın katkıları ıle
araştırma yapan bır bılım adamının vakıf unıversrtesıne trans-
fenndekı kamu yararı nedır? Ustelık bu transferyapılırken ge-
rıde bırakılanlarla devlet zarara da uğruyorsa transferdekı ısa-
betı tartışmak gerekmez mı'? Aynlan değerlı bılım adamları-
na karşın ODTU nun 1989 yılında ulkemızde uretılen dış ya-
ymların yuzde 25'ını uretebılıyor olması araştırmanın gele-
nek, ortam, ınanç ve özverı ışı olduğunun kanıtı değıl mıdır'
Transfer polıtıkası ıle kışılerın düş gucu ve ıhtıraslarına da-
yalı bır kurumun unıversıte olup olmadığı yasal sorun olma-
sa bıle ızlenen yontemler nedenıyle etık bır sorun değıl mı-
dır^ Bır yonu ıle ele aldığımız taslağın tum yonlerıyle tartışıl-
ması gereğıne ınanıyoruz
Denetim Mesleğinde ÇataUaşma
Yabancı muhasebecıler, 1989 meslek >asasından sonra Turk
muhasebecılerının mesleğıne ve ekmeğıne goz dıkıyor, Turk
muhasebe mesleğını bolme çabasında bulunuyor. Sermaye
Piyasası Kurulu, kendı kanun değışıklığıne, muhasebe mesleğı
ve muhasebe ıle ilgılı kuralları sokuşturuyor, boylece meslekte
çatallaşma ortaya çıkıyor. Meclis uyelerımızın bu çatallaşmayı
engellemelerini dıliyoruz.
Prof.Dr. SALİH ŞANVER
Otuz yedı vıl once, Hesap Uzmanlan ku-
rulu'na bırhkte katıldığım, şu anda Cenev-
re'de Koç Topluluğu'nda çalışan meslekta-
şım Sureyjn Somer, telefonla benı aradı
"Financıal Times'ta gecen ay Turk muha-
sebecileri ıçın olumsuz bır yxa vayımlandı,
bu yazıyı niye vanıtlamıyorsunuz?" dedı
Bence yazı, geçen yıl duzenlenen ve Anka
ra'ya göndenlen bır raporun devamı ıdı Bu
yazımda, son altı yıllık dönemde konuya
ılışkın duzenleme uygulama çerçevesınde,
durumu değerlendırerek yanıtlamaya çalı-
şacağım
Son altı yıl
Bu donemde denetim konusunda ulke
mızdekı duzenleme ve uygulama şoy ledır
—Aralık 1985'te Vergı Usul Kanunu
(VUK) değışıklığı ıle denetim mesleğını du
zenleme yetkısı Bakanlar Kurulu'na (Bk)
verıldı, BK ılgısız kaldı, mesleğı duzenleme
dı
—Ocak 1987'de Devlet Bakanlıgı (DB)
bır tebliğ ıle aralık 1987'de Sermaye Pıya
sası Kurulu, bır yonetmelik ıle denetim mes
leğını kısmen duzenleyıverdı Ikı duzenle-
menın de yasal dayanağı voktu, ıkı duzen-
leme de yetkı aşımı ıdı Duzenlemeler kar-
şılaştırmalı hukuka gore yabancılan kayı
rıyordu.
Bu kavırma uzerıne yabancılar, veterı ka-
dar denetçı ıle değıl, kâğıt uzerınde şırket-
ler bıçımınde ulkemıze doluştular, kırru ye-
rel denetçılerımızı ağlarına aldılar, ekono-
mık sırlarımıza gırdıler, dolgun ucretlerle
özelleştırmede pek etkın oldular
—Kasım 1987'de Anayasa Mahkemesı,
VUK değışıklığıne ılışkın olarak mesleğın
bır kanunla duzenlenmesı gerektığı, Bakan
lar Kurulu'nca duzenlenemeyeceğı kararını
verdı Boylece DB'nın ve SPK'nın meslağı
duzenlevemeyeceğı hukuken ortava çıktı
—Hazıran 1989'da ıktıdarın ve muhale-
fetın bırleşen oyları ıle 3568 sayıh temel
meslek kanunu çıkarıldı Bu kanun, karşı-
laştırmalı hukuka uvgun kurallar getırdı,
vabancıların kayrılmasına son verdı Sınav
kuralını genelde benımsememe ve denetçı
vı yukumlu olçusunde sorumlu tutma ka-
nunun aksayan ıkı vonu ıdı Bu aksamalar
meslek bırlığının teblığlerı ıle sınavlı sınav sız
avrımı yapılarak ve sorumluluk koşullara
bağlanarak gıderılebılır
3568 sayılı temel meslek kanunu cıkın-
ca DB'nın teblığı ıle SPK'nın yonetmelıgı
vasal olarak da hukumsuz kaldı
Temel meslek kanunu varken, bır hukuk
duzenınde, bır başka meslek kanunu çıka-
nlamayacağı gıbı bır başka ozel kanuna da
meslek kuralları sokuşturulamaz Ancak
kıler denetlenen vatandaşın devlete guve-
nını sarsar
Bu dernek, Temel Meslek Kanunu çıka
rılınca bır rapor hazırladı, raporu uyelen-
ne ve Ankara'ya gonderdı Raporu, anlam
ca ve ozet bıçımınde aktarıyorum
" \asa, yabancılar ıçın karşılıklı olma ko
şulunu getırıyor Turk mesleğı ıyıce gelışe
ne kadar, ABD ve AT ulkelerı Turkler ıçın
bu koşulu benımseyemezler Bu durumda,
vabancı muhasebecıler olarak Turkıye'vı
terk ederız
Turk muhasebecıler vergı denetımı yap-
sın, yabancı muhasebecıler SPK'ya bağlı fir-
maları ve bankaları denetlesın
. .Yasada yabancı unvan kullanamama,
yabancıların ortak olamaması, ucretle ça-
lışamama ve reklam vapamama kısıtlama-
ları yer almasın
Yasa, yerlı fırmaları gu^lendırmek ıçın
yabancı fırmalara ciddı saldırıda (ben çız-
dım) bulunuyor Gerıye donulmezse şu so-
nuçlar ortava çıkar Turkıve'de 20 kışıden
fazla vabancı muhasebecı yoktur, bu kışı-
ler Turkıye'den avrılırsa ancak yırmı yerlı
muhasebecı ıçın ış doğar Vabancı yatırım-
cı bıze guvenır, bız gıdersek yabancı yatı-
nmcılar Turkıye've gelmeyebılır Bız gıder
sek Turkıye'nın dış borçlanması da guçle
şır Bız gıdersek Turkıye denetim konusun-
da verdığımız eğıtımden mahrum kalır
Turk muhasebesı Vergı Yasası'na dayanıvor,
bu nedenle zararlar gızlenıyor, kârlar şışı
rılıyor Yasa, eskı vergı ınceleme elemanla
nna denetim yapma cesaretı verıvor, bu ha
tayı yınelıyor Şunu bılelım, bunların dene
temel meslek kanununda değışıklıkler ya
pılabıhr Llkemızde avukatlık ve hekımhk >
ı m ı
denetim hızmetı ıçın gerekenı karşıla
konularında dığer temel meslek kanunları-
mız var, gerekırse bu kanunları değıştırıyo
ruz, bır ozel kanuna avukatlık va da hekım
lık ıle ılgılı kuralları sokuşturmuyoruz
Devletın, meslekı kunıluşları gozetım vet
kısı mutlaktır Ancak gozetım organı tek
tır Çıtt gozetım organına yer verme —ıle
rıde bır suru gozetım organına da yer ver
me tehlıkesını taşır— mesleğı çatallaştırır
Rapor, şu sonuca gelıyor
"Sorunları çözmede pratık yol, Sermaye
Pıyasası kanunu değışıklık taslağına
(3568'de ıstedığımız tarafımdan eklendı) de
ğışıkhklerı monte etmektır Sermaye Pıya
sası Kanunu, sermaye pıvasası şırketlerı ve
bankalar ıçın denetim kanunu olmahdır Bu
kanun ıle denetim hızmetlen, vergı hızmet-
PENCERE
Bu çatallaşma denetlenenlerı şaşkına çevı- lerınden açıkça avnlmahdır"
rır, mukerrer masraflara yol açar, ulkemı "Turk muhasebecdıguıdekı sıikeleme, tu-
zın ekonomık verımını olumsuz vönde et (Arkası 17 Sayfada)
'Dün'ü 'Yarııfo Bağlamak\/ecıhı Tımuroğlu soruyor
— Pır Sultan Abdal neden olduruldu?
Yanıtlıyor
"Pır Sultan Abdal, şıırlerındekı yığıt soyleyış, coşku ve lırık
duyarlık yuzunden yuzyıllardır okunan bır şaırdır 16'ncı yüz-
yılda unlenen her şaırde onun etkısını göruyoruz Bu yuzyıl-
dan sonra halk edebıyatı, tekke edebıyatının özellıklennı bıra-
kıp âşık tarzına yonelmıştır Pır Sultan Abdal, şıırı kavga sa-
natı olarak kullandığından Alevı boylarının unutamadığı altı şa-
ırden en unlüsu olmuştur " Sonuçta "resmı goruş"e karşı çı-
kan Pır Sultan "ıdeolopk" şıır yazıyor, darağacına gıdışı bu
yuzden
Gunumuzde Pır Sultan Abdal'ın tıyatroda oynanması da
bu nedenle yasaklanıyor ve yazık kı ınsanlık tarıhının omur-
gasındakı eklemler boyle sıralanıyor
Vecıhı Tımuroğlu, 'Inançlan Uğruna Olduruldüler' adlı kı-
tabında ('Yurt Kıtap-Yayın) bueklemlerden on bır kışıyı seç-
mış Isparta Kralı 4'uncu Agıs Sokrates, Isa, Hallacı Man-
sur Baba Ishak, Nesımı, Pır Sultan Abdal, Şeyh Bedrettın,
Alı, Gıordano Bruno llhan Erdost
•
Neden bu seçım"?
Tımuroğlu yazıyor
"Inançları uğruna oldürulen ya da öhn mılyonlarca ınsan
vardır Ben tanhsel kışılığıyle ve toplumsal kımlığıyle kendı top-
lumunun sınırlarını aşmış ınsanları seçtım, ama bu duşünce-
nın ötesınde bır olçu de kullanmaya çalıştım, ılk olçum 'resmı
goruş'e karşı çıkma oldu ( ) Isterdım kı yaşamlannı sunduk-
larım arasında Denız Gezmış, Yusuf Aslan Huseyın Inan, Sı-
nan Cemgıl gıbı yaşadığımız donemın savaşımcılan da bulun-
sun ( ) Nekı bunların oykulen henuz tanhın karanlığına go-
mulmedı Kaynağında 12 Eylul cuntasının baskısıyla Istanbul,
Dıyarbakır, Aydın, Eskışehır Mamak cezaevlerı gıbı zındanlar-
da, ınançları uğruna açlık grevlerıne gıderek yaşamlannı yıtı-
renler, bu yolla ınsanlık değerlerını yuceltenler de bu kıtabın
ıçınde yer almalıydılar Orneğın Mehmet Fatıh Öktulmuş, Ab-
dullah Meral Haydar Başbağ Hasan Tela, Hayn Durmuş, Ke-
mal Pır Akıf Yılmaz ve Alı Çıçek yapılan baskılan tum ınsanlı-
ğa duyurmak ıçın yaşamlannı yıttrdıler Bunlar da 'resmı gö-
ruş'un olum yolculuğuna çıkardığı soylu kımselerdır 12 Eylul
cuntasınca ıdam sehpasına göndenlen Erdal Eren henuz 17
yaşındaydı"
•
"Resmı göruşlenn kıyımlarının tanhı değıl" Timuroğlu'nun
kıtabı "o tarıhten bırkaç yaprak "
Ozgurluk tanhı uzun ve kanlı bır romandır kı bız daha çok
Batılı kahramanlarını tanırız Anadolu'ya donuk oykulerını ya
bılmeyız ya da azımsayıp önemsemeyız, Nâzım'ın "Şeyh Bed-
rettın"\ hepımıze şıırle tanıtması sanat ve duşun yaşamımız
ıçın olağanustu bır aşamadır
Inancı ya da duşuncesı uğruna baş eğmeyen, ama baş
veren ınsanın tanhı yalnız Batı da yazılmadı, bızım bahçemız-
de de kanlı çıçekler açtı, vecıhı Timuroğlu'nun seçtığı on bır
kışıden yedısı bızden, geçmışımızden kulturumuzden
Insanlık tanhı bır tragedya'
Baştan sona, mazlumun yenılgılenyle donanmış, zalım bu-
yurganın yengılerıyle suslenmış bu kanlı tıyatroda en kuçuk
bır hakkın toplum duzenınde benımsenmesı ıçın akıl durdu-
rucu savaşımlar venlmış Ustunde yuruduğumuz ozgurluk
yollannın altındakı uçurumlar ınançları ve fıkırlen uğruna can-
larını vermış sayısı? ınsanın cesetlerıyle doldurulmuş
Her savaşta ya da davada ılle de haklı olan kazanmaz,
haksız uste çıkabılır
Yakınma değıl bu
*Saptama'
Ancak mazlumun yenılgılenyle dolan kabı, son bır damla
taşırır, uzun tanhsel süreclerde ozgurluk savaşçılarının ya-
şamları bırbınne eklenerek olumu aşar, buyurganın duzenı
yıkılır, ınsanlık bır yenı aşamaya ulaşır Insan Hakları Bıldırı-
s/'nı bır ulus, bır toplum, bır kışı yazmadı, ınsanlığın ortak ma-
lıdır o, kökJerı dınsel tanhın derınlığıne bıle uzanmıştır
Pekı tanhsel bılıncı ozumsemıs çağdaş ınsan, geçmışte
olan bıtenlere nasıl bakmalı?
"Ne ah edın dostlar, ne ağlayın
Dunu bugune
Bugunü yarına bağlayın '
BALGIN için
Inandığı gıbı yaşayan çok nadır "guzel insan"larımızdan
bırıydı Savunduğu değerler ve ınsancıl bır yaşam uğruna
ışkencelerden geçırılmesıne rağmen ıdeallerınden tavız
vermeyen dostumuz BALGIN ERTIN 5 ŞUBAT 1991 gunu
evınde şuphelı bır cınayete kurban gıtmıştır
Anısı onunde saygıyla eğılıyoruz
Berlin den dostlan Ercan Aktay, M Umrt Erdoğan, Fathl
inan, Lilly Setdler - Inan, Kadriye Karci, Tülay Savaş, Flllz
Kardam, Idil Temoçın, Kathrin Lehmann, Mujgan Tutuş,
Ahmet Tuzun
DUYURU
Gazetecıler Mahallesı Haberler Sk No 14 adresınde
Dıcle Kımya Tıcaret ve Sanayıı AŞ'nın A-tertıbı 1 apel
odemelerı 2331991 tarıhınde şırket merkezınde
odenmeye başlanacaktır Duyurulur
DİCLE KİMYA TIC. VE SAN. A.Ş.
'arackğımız yönetid
belki de sizsiniz!"
ı Merkezı Parıste bulıman çımento ve ç mentodan mamul urunler
konusunda uluslar
arası faalıyetlerı olan bır grubun Turkıye bırımı
SET H0LD1NG e baflı
ı Prefabnk betonarme urunler \e yapı sıstemlerı ureten
ı Çalışma anlayışı teknolo)isı ıesıs ve hızmet olanaklanyla Turkıyenın
en ılen fırması oıma/ı hedefleyen bır kuruluşun
• Urunlerının pazarlanmasinda kendınızı bugune degın hıç
yurunmemış yollarda koşmaya hazır goruyorsanız
• Turk ınşaat sektorundekı pazarlama anlayışına genış açılı yepyenı bır
ob|ektıfle yaklaşıp çagdaş uygulamalar getınlmesmden yanaysanız
• Hep duşıedığınız gıbı ve yaratıcı kişil gınızı tatmın edecek dınamık
çalışma ortamını bulmakta hala kararlıysanız
• Mımarı Pazarlama veya inşaa Muhendıslıg egıtımı gormuş avrıca
ınşaat malzeme veya makınaıar alamnda Pazarlama fonetscısı
olarak deneyım kazanmış olup artık farklı bır şevler vapma
zamanının geldıgını duşunuvorsanız
• Planlı çalışmayı prensıp edınmış veya rahatlıkla kışılerarası ılışkıle
r
gelıştırebılecek duzeyde yabancı dıl lozelııkle Ingılızce) bılen bırysenız
aradığımız
satış ve pazarlama
muduru sızsın ;
Aynntılı ozgeçmışınızı ve fotografınızı aşafıdakı adrese
gonderdığınız takdırde sızınle bır an once tanışmaya hazırız
SET
BETOYA
PREFABHIK YAPt ELEMANLARI SAN v« TtC A Ş
^umHurveı Bul 1378 Sok Turksoy Ap'
No4/3 Msâncak IZMIR Tel (51) 22 12 22
SET BETOYA br SET HOLDING kuruluşudur
14 Mart 1991
Tıp Doktorlanmıza
SaygılarımızıSunarız.
İLAÇ A.Ş.
BAŞSAĞLIĞI
Anadolu'nun ılk eğıtım kuruluşu lısemızın 1926 mezunu, eskı
parlamenter, hukuk adamı, krımınolojı uzmanı, saygı değer
uyemız
(14 MEHMET)
MEHMET ALİ SEBÜK'ü
kaybetmenın uzUntüsU ıçındeyız, Ağabeyımıze Tann dan
rahmet, aılesıne ve Uyelenmıze başsağhğı dılenz
KASTAMONt ABDIRIUHM41N PAŞA
LISESİ MEZl>LARI DERNEĞI
MÜHSİNK\D1PĞLU
ÇOK HIZLI OKUMA
TEKNİKLERİ
Cenı;k1ılmq4 Bnkı
30 000 -TL- (PTT gıden dahıl)
u KADIÖ5ÜJ Mu»»ın KADIÖĞLU
TÜRK HÜMANİZMİNİN
TEMELLERİ
2O000- TL (PTT Qldwl d»M(|
UiMH* »Irilk Vmkll Knrnp Kulftk*
Y*nlç*rH»r C«¥. H« 13
ç*mk*riH«flST T«< 51* 1« n