Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
22 ŞUBAT 1991 HABERLER CUMHURtYET/3
tlkokullar öğrencisiz, işyok, tarlasını satan İstanbul'a göç ediyor
ŞilekentetaşındıFİGEN ATALAY
Mevcutlan 70-80, hatta 100'e
varan sınıflarda ders vermeye
çalışan öğretnıenler, bir sırada
4 kişi oturan, sıkışıklıktan yazı
yazamayan öğrendler, çocukla-
nmn bu kaiabalık sınıflarda iyi
eğitilemediğinden yakınan aruıe
babalar, bu durumu tam tersi-
nc çevinnek isterseniz hemen Şi-
le'ye taşının. Çünku, Şile sakin-
leri de İstanbul'a taşındıklan
için buradaki ilkokullar çok sa-
kin, öğrenci bulmakta güçlük
çekiyor. Şile'nin köylerinde
1976 yüından bu yana 20 ilko-
kul öğrencisizlik nedeniyle ka-
panmış. Birçok ilkokulda ise
çok az sayıda öğrenci öğrenim
görüyor. Bu "çok az sayı"ya bir
örnek Sofular Köyü llkokulu.
Bu okulun yalnızca üç öğrenci-
si var. Genç nüfusun ya gönlü-
ne göre iş bulamaznasından, ya
Istanbul'un çekicüiğine kapıl-
masından Şile'yi terk etmeye
başlamasıyla boşalan ilkokullar-
dan bırine Bulgahstan'dan göç
eden bir aile, birinin Iojmanına
da köyün din görevlisi ve ailesi
yerleşmiş.
Yazın canlanan, kışın nere-
deyse kış uykusuna yatan Şile'-
nin köylerinde en önemli geçim
kaynağı onnan. Şile Milli Eği-
tim Müdürü Uriuuı Şakin, genç-
lerin yeterli iş olanağı bulunma-
ması nedeniyle köylerde anne
babalannı bırakaraîc İstanbul'a
göç ettiklerini ve Istanbul'da
binde 60'ın üstündeki nüfus ar-
tışına karşın, Şile'de binde 2
oranında nüfus azalması oldu-
ğunu söyledi. Şile Belediye Baş-
kanı thsan Çayıroglıı'na göre
ise ormandan elde edilen gelirin
artan nüfusa yetmemesi bir ger-
çek, ancak yaz-kış turizme elve-
rişli, doğa güzelüğine sahip Şi-
le'de insanlar calışmayı sevmi-
yor. Geçim derdi bulunmayan
Şileli, garsonluk, asçılık gibi iş-
leıi yapmak istemiyor. Çayıroğ-
lu, Şile'de bütiın tarlaların arsa
vasfı kazandığını, Şilelilerin de
bir arsasını ya da evini satıp İs-
tanbul'a yerleştiğini anlattı.
Şile'den İstanbul'a göçten,
ilkokullar da payını alıyor. Ki-
mi köyde okul, öğrenim çağın-
da hiç çocuk kalmadığı için ki-
misinde, kalan birkaç öğrenci
yakın bir köydeki okula gönde-
rilebildiği için okullar birer bi-
rerkapanryior. ŞUeMîUi Eğitim
Müdürü"Urhan Şahin'in verdi-
gi bilgiye göre 1976 yılından bu
yana 20 ilkokul, öğrencisizlik
nedeniyle Milli Eğitim Bakanlığı
tarafmdan kapatılmış. Bir ilko-
kul Milli Eğitim Bakanlığı'nca
henüz kapatılmamış, ancak öğ-
Möfas azalması Yazın canlanan, kışın uykuya
yatan Şile, sakinleri tarafmdan terk ediliyor.
Istanbul'da binde 60'ın üstünde nüfus artışına
karşın, Şile'de binde 2 oranında nüfus azalması
söz konusu. İlçede iş bulmak zor. Tarlalar arsa
oluyor. Arsalar satılıp îstanbul'a geliniyor.
tlkokullar kapanıyor Şile ve köylerinde
1976'dan bu yana 20 ilkokul öğrencisizlik
nedeniyle kapanmış. Şu an sadece 8 ilkokul
faaliyette. Şilelilerin göçün önlenmesi
konusundaki tek umudu bölgeyi İstanbul'a
bağlayacak ve 35 km'ye inecek karayolu.
Şfle'nin Sofular köyündeki ilkokulda yalnızca 3 öğrenci var. Ogrencilerin hepsi de 5. sınıfta. (Fotograf: Erdofan Koseoglu)
rencisi ve dolasjyla da öğretmeni
bulunmadığı için öğretime kapa-
lı. Kapatılmaları an meselesi
olan 8 ilkokulda ise çok az sa-
yıda öğrenci bulunuyor. Her yıl
mayıs ayında köy UkokuUannın
müdürlerinden, rnezun ve yeni
kaydolacak öğrenci sayısını is-
tediklerini belirten 'Şahin,
"Okullann kapablmaınası için
çok çaba harcıyonız. ögrenci
sayısı çok döşük dan ilkokııHa-
n, yakmda okul vgrsa kapatıyo-
ruz. Bir okula kap»'""""^ için
son ooktaya kadar dayaaıyo-
ruz" dedi.
Şile'nin Sofular köyündeki
ilkokula kayıtlı dört öğrenci bu-
lunuyor. Hepsi 5. sınıfta olan
bu öğrenciler, Fatma Taşköprii,
Osman Sayın, Metin Aydın ve
Arzu Çelik. Arzu Çelik, şu an-
da Şile'de ve bu okula devam
edip etmeyeceği belli değil. Üç
öğrenci, okulun tek dersliğinde-
ki dokuz sıradan istediklerine
oturup vekil öğretmen Nursen
Özkan'ın anlattıklannı dinliyor-
lar. Nursen Özkan, üç öğrencı>-
le ders yapmaktan hoşnut değil.
özkan'ın yakınmalan şöyle:
"Az sayıda öğrenciyle zevkli
ders işlenmiyor. Dera zevkli ha-
le getirmek için elimden geleni
yapı\orum. Kaiabalık sınıflarda
ders vennek de zor, ama öğrenti
sayısının normai olması gerek.
Bu çok az."
Köyde başka yaşıtlan, birbir-
lerinden ve köpekleri Sam'den
başka arkadaşları bulunmayan
Fatma, Osman ve Metin, bu du-
nımun kendilerine biraz sıkıcı
geldiğini, istedikleri oyunları
oynayamadıklannı, ama yine de
çok kaiabalık sınıflarda öğre-
nim gönnektense üç kişi olma-
yı tercih ettiklerini söylediler.
Şile'den göçün önlenmesi, ye-
ni iş olanaklanmn ortaya çık-
ması, turizmin tüm yıla yayıl-
ması için umutlar, ihalesi yapı-
lan, istimlaklan tamamlanan,
yapımına büyük olasılıkla mart
başında başlanacak olan Şile-
Istanbul karayolu. Şile'yi Fatih
Sultan Mehmet Köprüsü'ne
bağlayacak olan yol, Şile - ls-
tanbul arasıru 35-37 kilometre-
ye indirecek. tlçe Milli Eğitim
Mudürü Urhan Şahin, bu konu-
da şunları söyledi:
"Şile İstanbul'un bir ilçesi
ama tstanbul Şile'yi yülardır ih-
mal etmiş. Şile'de hiçbir >aünm
yapılmamıs. Halk dagdaki odu-
na kesmiş, at arabasyla, kayık-
la tstanbul'a taşımış. Kendileri-
ne iş sahası bubunayan ve tstan-
bnl'da yaşamak isteyen gençler,
ormandaki haklannı kaybetme-
mek için anne babalannı köyde
bırakmışlar, tstanbul'a göç et-
mişler. Bu yol açılınca, kış tu-
rizmi de gdişecek. Sanayiler de
bu tarafa kayarsa belki goç ön-
lenebilir."
Şile'nin hiçbir sorunu bulun-
madığını ve şu anki potansiye-
linin bile ilçe sakinlerini besle-
meye yettiğini beürten Belediye
Başkanı Ihsan Çayıroğlu da yo-
lun ilçeye nekr geüreceğioi
şöyle anlattı:
"Yol bitlnce sezon olayı or-
tadan kalkacak, turizm canla-
nacak. Istanbullu hafta sonun-
da Boğaz'a gidecegine buraya
gelecek. Yolla beraber büyük
bir akın oiacak."
Kitap mahkemede
'Lezbiyen'
yargdanıyor
Lezbiyen adlı kitap nedeniyle hakkında 3 yıla
kadar hapis cezası istenen yazar Rüya Eser,
"Ben bu kitabı halkın ahlak duygularını
incitmek için değil, toplumda var olan bazı
sapıklıklara dikkat çekmek için yazdım" dedi.
DUNY4DA BUGUN
lsUnbul Haber Servisi— Is-
tanbul Cumhuriyet Savcüığı'nca
toplatılan, "Lezbiyen" adlı kita-
bm yazan Rüya Eser'in, "halkın
ar ve haya dnygnlannı incitici
yazı yazmak" savıyla yargılan-
masına başlandı.
Yazar Rüya Eser mahkemede
Lezbiyen kitabının kapağı
Îstanbul 2. Asliye Ceza Mah-
kemesi'ndeki duruşmada iddia-
name okundu. Yaprak Yayıncı-
lık tarafmdan yayımlanan
"Lezbiyen" adlı kitabın "halkın
ar ve haya duygulannı incitki
müstehcen nitetikte" olduğu ile-
ri sürüldü. Sanıldann TCK'nın
426/1. maddesi gereğince 3 yıla
kadar hapisle cezalandınlmaİan
istendi.
Kitabın yazan Riiya Eser
müstehcenlik suçlamasını redde-
derek, "Ben bu kitabı halkın ah-
laki dnygnlannı incitmek için
vazmadım. Tam tersine toplum-
da var olan bazı sapıklıklara
dikkat çekmek yanlişhklannı
sergflemek amacıyla yazdım"
dedi.
Yayıncı Mehmet Çerçi de ki-
tabın müstehcen olduğu kanı-
sında olmadığım bildirerek
"Savcı soruştunna sırasmda ba-
na 'bunun cezası paradır, öder-
seniz dava açmayız' dedi. Ancak
ben suçsnz oldngnmazu duşün-
düğüm için kabtıl etmedim"
şeklinde konuştu.
Mahkeme, kitabın bilirkişi
heyetince incelenip incelenme-
mesine karar verilmesini düşün-
mek üzere duruşmayı erteledi.
Kitapta ne var?
Kamuoyunda bir süredir tar-
tışmalara yol açan "Lezbiyen"
adlı kitapta kadınlar arası aşk ve
cinsellik konu ediliyor. Romanın
kahramanı evli ve iki çocuklu
Feyzan her ne kadar bir iki ka-
dınla lezbiyen ilişkiye giriyorsa
da sonunda bir "erkefe" âşık
olup doğru yolu seçiyor. Fey-
zan'ı "iblis ve şeytan tezbiyen"
kadınlara iten mutsuz evliliği ve
aşk hayaündaki doyumsuzluğu.
1 yıli£i ve aşkı arayan Feyzan,
Marki de Sade'ın "erdemle kır-
baclanan kadın"ı gibi 'kötu
emellere' alet edildikten sonra
roman, Barbara Cartlandvari
'pembe* bir finalle sona eriyor.
KOVALAMACA — Sivil ekip otosu gasp edilen otoya ateş açıp köşeye sıkıştınnca icindekiler inip kactılar. (Fotoğraf: Suat Kozluklo)
îstanbul'da taksigasp eden 3 kişiyipolis çatışarakyakaladı
Çırpıcrda silahlı takipMalta'da bir taksiyi gasp eden üç kişi,
Zeytinburnu Çırpıcı yolunda sivil ekiplerce
çevrildi. Dur ihtarına uymayan gaspçılar
taksiden inip silah çekerek polisle çatışmaya
girdiler ve kaçmaya çalıştılar. Polis, takip
sonucu gaspçıları yakaladı. îstanbul Emniyet
Müdürü Mehmet Ağar, olayın muhtemelen
siyasi bir eyleme yönelik olduğunu söyledi.
tstanbul Haber Servisi — Ko-
casinan'da taksi gasp eden üç ki-
şi, polisin yanm saat süren ta-
kibi ve çatışma sonucu yakalan-
dı. Olayda bir polis mernuru ile
bir vatandaş yaralandı.
Kocasinan Fatih Caddesi,
Malta otobüs durağı yakınlann-
da 34 TDU 01 plakalı ticari tak-
si, üç kişi tarafmdan dün saat
10.30 sıralarında gasp edildi.
Çevrede bulunan vatandaşların
olayı kısa sürede polise bildtr-
meleri üzerine asayiş ekipleri ve
emniyet amirliklerine bağlı ekip-
ler alarma geçirilerek bir soygun
ya da cinayet olayına karışma-
lan muhtemel sanıklan bölgele-
rinde aramaya başladılar.
Üç kişinin gasp ettiği otomo-
bilin Topkapı civarında görül-
mesi üzerine, bölgede bulunan
sivil ekiplerden biri Zeytinbur-
nu Çırpıcı yolunda taksiyi göre-
rek sanıklara "dur" ihtannda
bulundu. Uyanya uymayan ki-
şilerle polis arasmda çatışma
çıktı. Bu arada 34 UY 586 pla-
kah sivil polis otomobili, sanık-
lann kullandığı taksiyi Çırpıcı
yolu ile Çınar sokağın kesiştiği
Aykardeşler bakkal dükkânı du-
vanna sıkıştırdı.
Görgü tanıklan ve emniyet
yetkililerinin verdiği bilgiye gö-
re burada arabadan inen sanık-
lar çevreye ateş açarak kaçma-
ya başladılar. Çalışmada, yol-
dan geçmekte olan K 0575 Bul-
garistan plakalı otomobilin sü-
rücüsıi, soydaş Yüksel Tezd ba-
şından ağır yaralandı.
Sivil ekip otosundaki polisler-
den biri de çarpışma sırasmda
açılan ateş sonucu kırılan cam-
dan hafîf şekilde yaralandı. Sal-
dırganlardan ikisi olay yerinde
yakalanırken, diğeri Çınar soka-
ğa doğru kaçtı. Sanığın bir bi-
nanın çatısında gorülmesi üze-
rine takviye ekiplerle bölge sa-
nlarak çevredeki evlere operas-
yonlar düzenlendi. Operasyon-
lar sonucu şüpheli 2 kişi gözal-
tına alındı.
îstanbul Emniyet Müdürü
Mehmet Ağar da olay yerine ge-
lerek yetkililerden bilgj aldı.
Ağar olayla ilgili bir açıklama
yaparak taksiyi gasp eden üç ki-
şinin de yakalandığını, sanıklar-
la birlikte 1 adet 14'lü tabanca
ve çift şarjör elde edildiğini be-
lirterek "Olay, muhtemelen bir
eyleme yönelikti. Siyasi içeriği-
nin olabilecegi ihtimali yüksek"
dedi.
Ağar, daha sonra Yedikule
Ermeni Hastanesi'nde tedavi
edilen yaralı polis memunınu zi-
yaret ederek "Geçmiş obun" de-
di.
Bu arada gasp edilen 34 TDU
01 ticari plakalı otomobilde ya-
pılan aramada bir teyp, bir ho-
parlör ve kaset bulundu. Yetki-
Uler, ilk beUrlemelere göre sanık-
lann örgüt propagandası için
korsan yayın yapmayı amaçla-
dıklannın sanildığını beUrttiler.
Gözaltına alınan saruklarla il-
gili soruşturmaya başlandığı bil-
dirildi.
AIİSİRMEN
34 TDÜ 01 plakab ncari
tafcsiri gnş trfea 3
eatışan
Uysa da Uymasa da...
Semra Hanım'ın ANAP istanbul İl Başkanı Eymen Töpbaş1
tn masasındaki resmini görünce, insan ister istemez gülü-
yor ve bugün işbaşında olan iktidarın devlet yönetme yönte-
mini anımsıyor.
Semra Hanım makama şimdiden oturarak ANAP'a layık
bir politikacı olduğunu kanıtlamıştır. Çünkü ANAP'ın ve fiili
başkanının iktidar felsefesi, "uysa da uymasa da yaptım"dır.
Yasamayt uysa da uymasa da devre dışı bırakan ANAP'ın
önderi, uysa da uymasa da yöntemiyle yapılan bir seçim so-
nucu iktidar koltuğuna ttrmanmıştır. Uysa da uymasa da çı-
kar için bir araya gelenlerin oluşturduğu parti, uysa da uy-
masa da devletin kurumlarını ele geçirmeye başlamış, laik-
liğe daha önce indirilen darbelere yenilerinı eklemiş, rejimin
kalan temellerini de sarsmış ve ortaya ne başkanlık ne par-
lamenter olan garip başkancı bir sistem çıkarmıştır.
Bütün bu davranışlar halkın isteklerine uymamaktadır.
Parlamentodaki çoğunluk da halkın isteklerine uymamakta-
dır Ama bütün bunlar ANAP için fazla önem taşımıyor, on-
lar halkın isteğıne uysa da uymasa da bildiklerini yapıyorlar.
Durum böyie olunca, Semra Hanım'ın uysa da uymasa da
Eymen Topbaş'ın koKuğuna oturması, parti felsefesi ile çe-
lişmiyor, Türkiye'de ilk sivil darbeyi gerçekleştirmiş olanla-
nn, parti içindeki düzenlemeleri de sivil darbeyi yöntemle-
riyle çozmeye hazır olduklarını ve artık engel tanımayacak-
larını herkese gösteriyor Semra Hanım.
ANAP içinde bu gerçeği anlayanlar anlayacak ve hadteri-
ni bilip hizaya geleceklerdir.
Gerçekte Semra Hanım'ın adayiığı, tam savaş ortasında
hükümetin ıçine atılmış bir bombadır, kendi tabansız iktidar-.
larını ve o tabansız iktidarın halk isteğıni yansıtmayan politi-
kasını "ulusal birlik ve beraberlik" adına muhalefetin des-
teklemesini isteyenlerin şimdi, savaşın tam ortasında, dört
bakanın iktidarın başına bayrak açtıkları bir hükümet orta-
mını doğurmuş olmalarının ulusal birlik ve beraberlik kavra-
mına ne kadar uyduğunu kendi kendilerine sormamaların-
da da şaşılacak bir yön yoktur. Çünkü onlar uysa da uyma-
sa da kendi politikalarında dirençlidirler. Çankaya'nın, tam
savaş ortasında hükümeti çalışamaz hale getirebileceği ima-
larının da rejime veya ulusal çıkarlara uyup uymaması önemli
değildir.
Tam bu ortamda Turgut Bey, iki sandıklı bir erken seçim-
le, halkın cumhurbaşkanını doğrudan seçmesini öngören bir
anayasa değişiklığıni gerçekleştirme manevrasını yürürlüğe
koymak üzeredir.
Muhalefetin bu konudaki tavn ise açıktır. SHP, cumhurbaş-
kanının halkın temsılcısi parlamento tarafmdan seçilmesini
istıyor. DYP ise Çankaya'da oturacak kişinin doğrudan seçi-
mine ilke olarak karşı çıkmasa da iktidan ciddi bulmadığı için
onun herhangi bir girişimine destek olmayacağını belirtiyor.
SHP'nin, cumhurbaşkanının parlamento tarafmdan seçit-
mesinde dirençli olması yerindedir.
Böyle bir düzenlemeye neden karşı çıkılması gerektiğini
merak edenler, Turgut Özal örneğine bakabilirler. Turgut Bey-
in nasıl bir tek adam iktidan kurduğuna, sıstemin tüm öğe-
lerini bir kenara ittiğine bakarken unutulmaması gereken nok-
ta, Özal'ın halk tarafmdan seçilmek bir yana, azınlığa düş-
müş bir partinin Meclıs grubu tarafmdan seçilmış olmasıdır.
Tabansız bir partinin desteğıyle bugünkü girişimleri göze
alan bir kişi, yarın öbür gün halk çoğunluğu tarafmdan seçi-
lirse neler yapmaz?
Diyeceksınız ki "Turgut Bey'in halkın çoğunluğunun des-
teğini sağlaması zaten olanaksızdır. Bu yüzden de sözü edi-
len tehlike yoktur."
• Unutulmaması gereken nokta demokrasilerin kişiset de-
ğil, kurumsal güvencelere dayanması gerektiğidir. Kişilerin
tek tek nitelikleri değil, kurumların sağlamlığıdır sistemi ayak-
ta tutacak olan.
Eğer sistemi doğru oturtmazsak, Turgut Bey olmasa da ye-
ni bir Turgut Bey tek adam yönetıminı kurabılir. Hatta Turgut
Bey'in hazırladığı plan onun isteği dışında yarın bir Murgut
Bey'in ışine yarayabilir. Nitekim Kenan Kaınat Bey'in kendisi
için biçtirdiği giysiyi, onu da aşan bir afiyle Turgut Bey giyi-
vermiştir.
Cumhurbaşkanlarını halkın değil de parlamentonun seç-
mesi ancak bu makamı parlamento karşısında daha güçlü
kılma amacına yönelik olabilir.
Türkiye'nin bugün böyle bir gereksinimi yok. Tam tersine
gerek duyulan halkın çoğunluğunun istencini yansıtan par-
lamentonun güçlenmesidir ki bir daha "uysa da uymasa da"
yöntemi ülkeye egemen olmasın.
Eymen Topbaş'tn masasındaki fotoğrafıyla bu gerçeği bir
kez daha herkesin gözüne sokan Semra Hanım'a teşekkür
etmemiz gerekir galiba.
ANMA
Sevgili
KORAY KÖKTÜRK
Aramızdan a>Tilmış olsan da kalbunızde eküjın sevgi
ve dosduk lohumlanyla sen hâlâ bızlerlesin. Arzu-
ladıjın, ama gerçckleştıremedığın "Senede bir gün
de olsa beraber olalını" fikrını, dogum ftlnılude bız-
ler 23 Şubat 1991 Cumanesı ganO saat 20.00'dc Etap
Altınel Tepe Bar'da gerçekleştirraeye çalıjaca^ız
Arkadaşlan adına
HİISEYİN Gl!NER - BEHK UYMAZ
VECDİ BAYRAMOĞLL'
Sosyallst Birlik Partisi'nden Çağn
"GELECEGİMİZİ BİRLİKTE
KURALIM"
örgüt içt yaşamda dsmokrasiyi 9g«m«n kılamayan parti,
tophıma damokratik altamatifler sunamaz.
SBP Ofca politkasına katkıda bulunmak isteyen, sözü olan
hsrkssin katılımma açık biçimdo ilçe yön«tim kuruflanm aşağı-
dan yukarıya dojru oluşturuyor.
Dil, din, cinsiyet aynmı yapmadan Türk, Kürt bütün yurttaşla-
n sınıfsız, sömürüsüz, tahakkümsüz bir dünyaya doğru cesurca
yürûyüşa çağırıyof. İnsan haktarından, özgürlüklerden, demok-
rasiden yana, demokratik bir Türkiye isteyen Kürt, Türk bütün
btanbuHularla birarada olmak isttyoruz.
SBP Geçid îstanbul örgûttem» Komlsyonu
BAKJftK0Y:22 Şubal 1891 Cuma • Sut 13.00
AdmxCti)mn Dûğûn S*onu HOsnviy cad. Ugmt karşıtı • B4utk0r
KAUKÖY: 23 Şubm 1901 Cumarma • SaaL 17.00
Adn$: Atoyel KuftBl cad. Kandu tok.No. 27 Kav Z* • KidtkOr
OAZİOSIUNPAŞA: 24 Şutml 1991 Piu - SJUI. 13 00
AdntAytunç-i OOğûn SaJbnu Cumhunyeı Ueydanı KûçODıĞryolu • GOP
KJkRTAL: 24 Şubat 1991 Pazv • Saac 12.00
Adres. Cumhuriyet cad. 3/A Derman Dispamtriyam • Kantl
ÛSKÛOAR: 2 Utrt 1991 Cumarttsı • Ssac 13.00
Adns. Ytn Bartm OOğûn Sabnu Cumhuriyi Ustsi kvjist Bafrrbtfi •
ÛskOOar
BÂ YRAİIPAŞA: 3 Mart 1991 Pazat • Saac 13.00
Adrtt. Abet Ipekp cad. B3/2- Bayrampaşa
BEYOĞLLh 3 Uart 1991 Pazmt • Sa*C13.00
A * M . Kadm K(X0r £M Şat*ukı Uthattesi *» BtMtyt cni.10/2- TOntl
EMİNÖHÛ: 3 Uart 1991 Pazar - Sa*C 14.00
Adns. Uustata Kemal Mah. Yfi Tuhmb* sok. S&<3 • Aksaray
SİUVRL 3 Uart 1991 Pazar - Saat: 13.00
Adn* P.Ptfa Uah. BtMty» Dûğto Salonu karfismdtki kahvt • S*vn
ŞtşU:3Uart 1991 Pazar • Saac 14.00
Adms:TanalGalÇOtdaead. 4M-Bayoğkj
ÛMfiANtYE. 3 Mart 1991 Pazar • StaC f 1.00
Adm. Alamdağ cad. No.S3 MalmnoiuBan Ifham Kat: V42 • Qtmt*r*
Hodri Meydan mı? Sebze ve Meyvede
ERAL Kırkpınar'a diyor... B(Bekleyiniz