Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
16 ŞUBAT 1991 HABERLER CUMHURİYET/3
Kenan Evren, MGK'da ilk kez askeri aştık3
d^erlendirmesini eleştirdi
*Ozarmlafı abes'Cumhurbaşkanı'nın "MGK'da ilk kez askerleri
aştık" sözüne cevap veren eski Cumhurbaşkanı
Evren, "Bunun demokrasiyle alakası yoktur.
Silahlı Kuvvetler siyasi otoritenin karannı
uygular. Ama eğer askeri kanat 'Savaşa
girmeyelim' derse, buna rağmen hükümet savaşa
girerse, ordunun mağlup olması durumunda
sorumluluk siyasi otoritenindir" dedi.
MARMARİS (ANKA)— 7. Cum-
hurbaşkanı Kenan Evren, Cumhurbaş-
kanı Turgut Özal'ın, demokratikleşme-
nin bir göstergesi olarak sunduğu "tlk
defa MGK'da askerleri asük" şeklin-
deki sözlerini eleştirdi ve "Bu abestir.
Çünkii bunun demokrasi ile alakas
yoktur" dedi. Kenan Evren, Genelkur-
may BaşkanhğYnın Milli Savunma Ba-
kanlığı'na bağlanması yolundaki çalış-
malann ise "zamansu" olduğunu be-
lirtti ve bu girişimin, yerleşmiş-
kökleşmiş bir orduda, "memnuniyet-
siztik doguracagına" işaret ettı. Evren,
askerlere rağmen savaşa girilip de or-
dunun mağlup olması halinde "siyasi
otoritenin hesap verecegine" dikkati
çekti.
Kenan Evren, son dönemde Türki-
ye"nin gündeminde yer alan bazı konu-
İarda ANKA muhabiri AJi Çagatay'ın
sorularun yamtladı. 'Asker sayısı az,
ateş gücü ye kmreket yeteugi yüksek
orda" kavramının Türkiye için yeni bir
olgu olmadığını belirten Evren, 1978 yı-
hnda Böient Ecevit'in başbakanlığı dö-
neminde de Ecevit tarafından dile ge-
tirilen bu yöndeki görüşleri kendisinin
de desteklediğini söyledi. Böylesi bir
yapılanmanm, "söylemesi kolay, ancak
tatbiki güç" bir olgu olduğuna işaret
eden Evren, görüşlerini şöyle sürdürdü:
"Keşke buna yapabOsek. Ben elbette
taraftanm böyle orduya. Ama tatbiki
lor."
Evren, Cumhurbaşkanı özal'ın mo-
dernizasyon için gösterdiği "bu ordtı
hantal" şeklindeki gerekçeye ise katıl-
madığını belirtti ve "bunun için" 'bu
ordu hantal, bu orduyu modemize et-
mek lazım' dememek gerek. Bu ordu
hantal degil" diye konuştu.
Saddam'm Türkiye'ye saldırması ha-
linde "darmadagu olunacağı" yolun-
daki görüşleri değerlendiren Kenan Ev-
ren şöyle konuştu:
"Yok efendim ne münasebet... Sad-
dam'ın füzeleri ile bir ülke dannada-
ğın olacaksa o zaman herkes füze sa-
hibi oinr. Mesele kalmaz."
Türkiye'nin 2'nci cephe olacağını
sanmadıgını ve yetkili ağızların da bu
yönde açıklamalar yapuğını anımsatan
Evren, Türk Silahlı Kuvvetleri komu-
ta kadamesinin Körfez krizinin başın-
dan beri izlediği tutum konusundaki
soruya ise şu yanıtı verdi:
"Savaşa girilip girilmeyecegine siya-
si otorite karar verir. Siyasi yönden ne
gibi tavizler verilecekse ona da siyasi
otorite karar verir. Siyasi otorite karar
verdikten sonra SflaUı Kuvveüer bnnu
uygolar. Ama MGK'da bu konu görii-
şölürken askeri kanat da görüşlerini
söyier. MGK hükümete tekMÜni yapar.
Siyasi otorite buna rağmen aksi karar
alırsa, o zaman Silahlı Kavvetier 'bu-
nu uygulamam' diyemez."
Evren, Özal'ın "MGK'da ilk kez as-
kerleri aştık" diye kamuoyuna yansı-
yan ve demokrasi göstergesi olarak su-
nulan sözleriyle ilgili de şu değerlendir-
meyi yaptı:
"Böyle söviemek abestir. Bunun de-
mokrasi ile bir alakası yoktur. Bu ana-
yasada vardır. Önemli karariann tar-
tışıldıgı yer MGK'dır. Ama hükümet
bunlara uyar ya da uymaz. Bu hiikö-
metin bilecegi iştir. Ama, ileride asker
kanadm yapügı teklife rağmen aksi ne-
ticeler cıkmıy hükümet hesap vennek
durumunda kalır. Mesela şöyle bir ör-
nek vereyim. Asker 'savaşa girmeyeyim'
dedi. Buna ragmeo bukümet savaşa
girdi diyetim. Ordu da ma|lup oMn ka-
bul edeiim. Burada askeri suçtayamaz-
sımz. Bu yükü artık siyasi otorite yük-
lenir."
Genelkurmay eski Başkanı Orgene-
ral Necip Tonımtay'ın istifasıyla İlgili
bir soruya "Ben de bu konuda bilgi sa-
hibi degilim" diye yanıt veren Evren,
Genelkurmay Başkanhğı'nın Milli Sa-
vunma BakanlığYna bağlanması ile il-
gili çauşmalar hakkındaki görüşlerini
de şöyle aktardı:
"Bn neyi halleder? Bu vaktiyle yapıl-
dı. 60'tan evvel de Milli Savunma Ba-
kaniıgı'na baglı idi. Sonradan ihtilalin
ardından Basbakanhk'a bağlanması
kararlaştınldı. Asbnda bütün NATO
ülkelerinde ve demokraük ülkelerde
Genetkurmay Başkanuğı Milli Savun-
ma Bakanlığı'na bağbdır. Ama bizim
bir yapımız var. Genelkurmay MflH Sa-
vunma'ya baglanırsa hükümette 25 ba-
kanlık varsa, Genelkurmay 26'ncı ba-
kaahk gibi ohır. Şimdi bu da yerieşmis,
köklesmiş bir orduda memnuniyetsiz-
UkJer doğurur. Çünkü asker Genelkur-
may Başkam'm her zaman Başbakan-
dan sonra görmeye ahşmıştır. Böyle gö-
rünce bir buruktuk başbu*. Belki »ımn
getince bu yapılacakHr."
Roland füzeleri Türkiye'deDün sabah ve öğle saatlerinde Köln-
Bonn Üssü'nden havalanan C-5 Galaxy
tipi iki Amerikan nakliye uçağı, bir
süredir Almanya'da 'götürülmeyi'
bekleyen Roland füze sistemlerinden
bir bölümünü Türkiye'ye taşıdı.
Nakliye uçakları, füzelerin yanı sıra
tank yakıtı taşıyacak sarnıçlı iki
kamyon ile 24 kişilik personeli de
Diyarbakır'a indirdi. Füzeler ve
personel buradan karayoluyla Malatya
Erhaç Üssü'ne götürülecek.
Türkiye'ye dün ulaşanların dışında, 4
Roland füze sistemi ve 3'er Hawk
füzeli altı batarya daha gelecek.
Frankfurt Üssü'nden gelen Alman
birliğinin ise Türkiye'de yaklaşık 30
gün kalacağı bildirildi. .
DENİZ tNCEDtKEN /
UFUK TEKİN / YUSUF
TOPRAK / SELAHATTtN
GÖKATALAY
KÖLN / ADANA / MA-
LATYA / BATMAN — Alman
hükümetinin Türkiye'ye gönder-
meyi kararlaştırdığı, ancak gelişi
yüan hikâyesine dönen savunma
NATO Müttefik
Kuvvetler Komutanı:
Aramızdaki
bağlaııtı
nıükeımnel
Haber Merkezi — Türk Si-
lahlı Kuvvetleri ile NATO tesis-
lerinde inceleme ve denetleme-
lerde bulunmak üzere önceki
gün Türkiye'ye gelen NATO
Avrupa Müttefik Kuvvetleri
Komutanı (SACEUR) General
Jotan Galvin, dün Konya, Di-
yarbakır ve Malatya - Erhaç'da-
ki üsler ile askeri birlikleri de-
netledi. Galvin, üslerdeki Türk
ve müttefik kuvvetler arasında-
ki bağlantıyı "raükemmel" bul-
duğunu belirterek, "Türk ko-
mutanlannı tebrik etmek iste-
rim" dedi.
önceki gün akşam üzeri gel-
diği lzmir'den dün sabah saat-
lerinde beraberinde NATO 6.
ATAF Komutanı Korgeneral
Öner Dinçer'le birlikte aynlarak
Konya'ya gelen Galvin, FOB
Müfreze KomutanlığTnı ziyaret
etti. Galvin'e burada bir brifing
verildi.
Konya'daki kısa ziyaretini ta-
mamlayan Galvin, beraberinde-
ki Korgeneral Dinçer'le Diyar-
bakır'a hareket etti. Saat
11.10'da Diyarbakır'a varan
General Galvin, 8. Ana Jet Üs-
sü'nde konuşlandınlan Belçikalı
ve Hollandalı askeri personeli
denetledi. Galvin'e burada 2.
Taktik Hava Kuvvetleri Komu-
tanı Korgeneral Şadi Ergüvenç
tarafından yürutülen çalışma-
larla ilgili bilgi verildi.
2 saat süren brifing sonrası
üssü gezen ve Belçika Hava
Kuvvetleri'neait Mirage-5 uça-
ğının önunde gazetecilerin soru-
larını yanıtlayan Orgeneral Gal-
vin, gezisi boyunca edindiği iz-
lenimler hakİcında bilgi verdi.
NATO'nun bu kriz dönemin-
den en güçlü şekilde çıkacağını
savunan Galvin şunlan söyledi:
"Türk ve Müttefik Kuvvet
Komutanlanyla yapdgun görüş-
melerde buradaki durumu tar-
tısma olanağım oidu. Şunu gör-
düm ki Türk ve diğer müttefik
kuvvetler arasındaki baglantı
mükemmel. Türk komutanlan
tebrik etmek isterim. Diyarba-
lur'daki müttefik kuvvet filola-
nna hayran kaldım. NATO'nun
gerek banş gerekse çaydıncılık
için çok kuvvetli olacagına ina-
nıyorum. Müttefik kuv>etlerin,
en iyisini yapacagına inanıyo-
rum. Italyan, Alman, Hollanda
ve Türk ku\>etlerinin beraber
çakşmalan da buna en güzel ör-
nektir. Burada gördüklerimden
sonra güleryüzle ayrüıyorum."
Saat 15.30'da ABD'ye ait
özel bir uçakla Diyarbakır'dan
ayrılan Avnıpa Müttefik Kuv-
vetler Komutanı Orgeneral Gal-
vin, Malatya'ya giderek Erhaç'-
ta konuşlandınlan Alman ve
Italyan birliklerini denetledi.
amaçlı Roland füzelerinin bir
bölümü dün ABD'nin devreye
girmesiyle Türkiye'ye ulaştı.
Amerikan nakliye uçaklarının
taşıdığı Roland füzeleri, alman
karar gereği Malatya'daki Erhaç
Üssü'nde konuşlandırılacaklar.
Nakliye uçakları, Erhaç Hava-
alanı kuçuk olduğu için Diyar-
bakır'daki askeri havaalanına
indiler. Füzeler, buradan kara-
yoluyla Erhaç"a goturülecekler.
Askeri üs ve havaalanlannın
yanı sıra Adana'daki sivil hava-
alanının da savaş uçaklannca
kullanıldığı öne sürüldü. Bu
arada 18 şubatta Cumhurbaşka-
nı Turgut Özal'ın yapacağı ziya-
retle ilgili olarak încirlik Üssu'n-
de yoğun bir haarlık başladı.
Dün sabah ve oğle saatlerin-
de Köln-Bonn Üssü'nden hava-
lanan C-5 Galaxy tipi iki Ame-
rikan nakliye uçağı, bir süredir
Almanya'da "göturiilmeyi" bek-
leyen Roland fuze sistemlerini
Türkiye'ye taşıdı. Biri öğleye
doğru, öteki de öğle sonrası
Türk hava sahasına giren Ame-
rikan nakliye uçakları, taşıdık-
ları toplam 4 adet Roland tipi
fuze savunma sisteminin yanı sı-
ra tank yakıtı taşıyacak sarnıçlı
iki kamyon ile 24 kişilik Alman
personeli de Diyarbakır'a getir-
di. Füzeler ve personel buradan
karayoluyla Erhaç'a götürüle-
cek. Alman ordu sözcülerinin
yaptıklan açıklamalara göre 8
Roland füze sistemi Erhaç'a, 3'er
Hawk füzeli 6 batarya da Diyar-
bakır'a yerleştirilecek.
. Türkiye'ye gönderilen Alman
Birliği Komutanı Yarbay Frank
Hünkâr Mahfıli'nde ilk
f
cuma
y
Istanbul Haber Servisi — Yaklaşık 10 yıl süren restorasyon-
dan sonra açılışı çeşitli tartışmalara yol açan Ayasofya Camii
Müzesi Hünkâr Mahfıli'nde dün ilk cuma namazı kılındı.
Hünkâr Mahfili, geçen pazar gecesi, Kültür Bakanı Namık
Kemal Zeybek tarafından, "ibadete açıldı" sözüyle acılmış, an-
cak resmi bir açılış töreni de yapılmayacağı belirtilmişti. Aya-
sofya'nın resmi imamı Mahmut Totaş ise "Sultanın atına inip
bindiği, aptes aldığı, ayaküstü sohbet ettiği yerleri cami olarak
açtüar. Ashnda Hünkâr Mahfili demir bir kapı ile kapaiı" de-
mişti.
Buna karşın 10 yıl süren restorasyondan sonra Ayasofya Ca-
mii Müzesi'ne baüı Hünkâr Mahfili'nde dün ilk cuma namazı-
na ilgi büyüktü. öğle namazı öncesinde, bir müezzinin namaz
çağnsmda bulunmasıyla, Hünkâr Mahfili hınca hınç doldu. Na-
maz öncesi verilen vaazdan sonra cuma namazı kılındı. Namaz
çıkışında vatandaşlar sessizce Mahfil'den çıkarak dağıldılar.
Hünkâr Mahfili'nin girişi Topkapı Sarayı'nın Babıhumayun
kapısı tarafında ve III. Ahmet Çeşmesi'nin karşısında bulunu-
yor. Bina son Osmanh döneminde yapılan ilave yapılardan biri
sayılıyor. (Fotograf: Erdoğan Köseoğlu)
Ehrhardt, Frankfurt üssünden
gelen birliğin Türkiye'de yakla-
şık 30 gun kalacağını bildirdi.
Geriye kalan Roland slstemleri
ve Hawk bataryaları ise Frank-
furt ya da Ramstein üzerinden
Türkiye'ye gönderilecek. Ame-
rikan Hava Kuvvetleri gerekli
nakliyelerin yapılacağı konusun-
da Bonn'a güvence verdi. Ancak
büyük nakliye uçaklarına ken-
dilerinin de Körfez'de ihtiyacı
olduğunu belirten Amerikalılar,
geri kalan sevkıyatlar için henuz
kesin tarih vermedi. Türkiye zi-
yaretini tamamlayan Alman Sa-
vunma Bakanı Gerhard Stolten-
berger, nakliye işleminin cumar-
tesi gunüne kadar tamamlana-
cağını belirtmişti.
Dün gelenlerin dışında, 4 Ro-
land füze sistemi, 3'er Hawk fü-
zeli altı batarya daha Türkiye
1
ye gelmeyi bekliyor.
Alman Roland füzeleri geçen
hafta cuma günunden bu yana
Köln-Bonn Havaalanı'nda nak-
ledilmek üzere bekliyordu. An-
cak söz konusu sevkıyat daha
önce anlaşmaya varılan Sovyet
Antanov-124 tipi nakliye uçağı-
nın pilotunun son anda Mosko-
va'nın talimaüyla kriz bölgesin-
deki Türkiye'ye silah götürmeyi
reddetmesi üzerine gerçekleştiri-
lememişti.
Körfez sa%-aşının başlamasın-
dan sonra kent merkezinde bu-
lunan Şakirpaşa sivil havaalanı-
nın da savaş uçaklan tarafından
kullamldığı bildirildi. Havaala-
nının yakınında oturan bazı
yurttaşlar, özellikle geç saatler-
de havaalanına savaş uçaklanyla
askeri kargo uçaklarının iniş
yaptığını ve birkaç saatlik bek-
lemeden sonra tekrar kalktığını
söylediler. Bu arada Încirlik Üs
Komutanı Hava Pilot Albay
Necdet Karademir'in bundan 20
gun kadar önce birkaç kez sivil
havaalanında askeri elbiseyle
görüldüğu belirlendi. Albay Ka-
rademir'in kendisuıe soru yönel-
ten kişilere "Yolcu bekliyorum,
onun için buradajım" dediği öğ-
renildi. Adana sivil havaalanı
yetkilileri, Cumhuriyet'in soru-
lannı yanıtsız bırakırlarken An-
kara'dan görüştüğümüz DHMİ
Genel Mudürü Mustafa Özata-
mer sorulanmıza şu karşılığı
verdi:
"Askeri uçaklarla ilgili bir şey
soracaksanız askeri yetkililere
soracaksınız. Sivil havaalanı ol-
ması onemli değil. Biz de aske-
ri havaalanlanna inip kalkıyo-
nız. Hiçbir şey olmuyor. Saglıklı
bilgi anyorsanız benim yerime
Hava Kuvvetleri Komutanı'nı
arayın. Adana'daki ilgili üs ko-
mutanlıklam la göruşün. Ben si-
ze hiçbir şev sovlemiyorura. Bu
sorunun muhatabı ben değilim."
Batman hareketli
Batman Havaalanı'nda ko-
nuşlandınlan F-104 ve F-105 fi-
lolarının yanı sıra ABD'ye ait
savaş ve nakliye uçaklanyla he-
likopterlerinin gece 24.00'ten
sonra uçuşlannı yoğunlaştırdık-
ları gözleniyor. Yaklaşık 1200
ABD'linin bulunduğu üsteki as-
ker sayısımn her geçen gün art-
tığı, personelin büyuk bölümü-
nün de uzman olduğu bildirildi.
Alandaki uçak ve personel sayı-
sımn artması üzerine havaalanı
çevresine geçen günlerde 6 adet
Rapier füzesinin daha yerleşti-
rildiği belirtildi.
Bu arada Hakkâri'ye de Pat-
riot füzelerinin konuşlandınldı-
ğı öğrenildi. Önceki gece 21.00
sıralarında iki T1R kamyonuna
yüklenen Patriot füzeleri 1. Dağ
ve Komando Tugayı'na gö-
turüldü.
DUNYADA BUGUN
ALtStRMEN
Yeni Adım mı?
Dün sabah, Beyaz Saray kaynaklan bir kara savaşının her
an başlayabileceğini bildirdikten krsa bir süre sonra saat
13ı30'da, Bağdat Radyosu'nun açıkladtğı Irak Devrim Komuta
Konseyi'nin kararı, Körfez'de kartları bir kez daha kanştırdı.
Irak Devrim Komuta Konseyi, Birleşmiş Milletler Genel Ku-
rulu'nun 660 sayılı karannı kabul ettiğini ve Irak'ın Kuveyt:
ten çekilmeyi görüşmeye hazır olduğunu bildiriyordu. Haber
bir anda bütün dünyayı şaşırttı. Herkes haklı olarak ne oldu-
ğunu soruyordu. Saddam pes mi etmişti? Savaş sona mı eri-
yordu?
Bağdat'ın açıklamasının aynntıları ise ilk andaki iyimser
tahminleri gölgeler gibiydi. Çünkü Devrim Komite Konseyi,
"660 sayılı karan kabul ediyoruz, ancak" diyordu. "Ancak"
sözcüğünden sonra sıralanan koşullar ise Suriye'nin Lübnan1
dan, İsrail'ın işgal ettiği topraklardan, yabancı güçlerin Suu-
di Arabistan ile Körfez'den çekilmeleri ve Kuveyt'te işbaşına
gelecek olan yeni yonetimin El Sabah ailesinden olmama-
sıydı.
Doğrusu bu satırlar yazılırken Bağdat'ın tavrı net olarak be-
lirmiş değıldi? Saddam yönetımi, bütün bunları çekılmenin
ön koşulu olarak mı ileri sürüyordu? Yoksa bütün konular bir-
likte mi ele alınacaktı?
Diplomaside nüanslann önemi göz önünde bulundurulur-
sa, aradaki küçük aynmın ne dehli değişik sonuçlara yol aça-
bileceği kolayca anlaşılabilir.
ABD'nin, Bağdat'ın önerisi karşısındaki tepkisi gayet açıkt.
Beyaz Saray bombardımanın sürecegıni belirtiyordu. Başkan
Bush yaptığı televizyon konuşmasında, Irak Devrim Komuta
Konseyi'nin açıklamasını "alçakça bir hile" olarak yorumla-
dı. Londra'nın tepkisınin de VVashington'unkinden değişik ol-
maması ise kimseyi şaşırtmadı.
Moskova'nın, Bağdat'ın önerisine sıcak yaklaşması da do-
ğaldı. Zaten son gelişme, Gorbaçov'un girişimleri sayesin-
de sağlanmıştı. Asıl ilginç olan, Japonya'nın öneriyi olumlu
karşılamış olmasıydı.
Irak Devrim Komuta Konseyi'nin açıklamasını yetersiz bu-
lup eleştirenler, Birleşmiş Milletler karannın koşulsuz olma-
sı savına dayanıyorlar.
öte yandan, Irak'ın Kuveyt'ten çekilmesini, israil'in işgal
ettiği toprakları boşartması koşuluna bağlamaması konusun-
da VVashington ile Tel Aviv arasında daha önce varılmış bir
prensip anlaşması olduğu da bilinen bir gerçek. Suriye'nin
ise Saddam'ın önerisiyle Lübnan'dan güçlerini geri çekme-
si pek beklenmiyor.
Olaya bu açıdan bakıldığında, yeni önerinin Körfez sava-
şında yeni bir aşamayı başlatmasının güç, hatta olanaksız
olduğu söylenebilir.
Ancak olay sanıldtğı kadar da yalın değildir.
Bağdat Radyosu'nun açıklaması acaba Avrupa kamuoyu-
nu nasıl etkileyecektir? Biz bu satırları yazarken Fransa ile
Almanya'nın tavıriarının belirlenmesi için Elysee Sarayı'nda
yapılan görüşmeler sürmekteydi.
Ancak resmi karartar ne olursa olsun Irak'ın yeni çıkışı, "uz-
laşmaz Saddam" gorüntüsünü biraz değiştirmiş ya da bu-
na hiç değilse, "uztaşmaz Bush" görüntüsünün de eklen-
mesi olasılığını doğurmuş bulunmaktadır. Bağdat'ın Saddam
ile Cuellar arasındaki son görüşmenin zabıtlarının içeriğini
açıklaması bile politik değilse dahi, psikolojik açıdan zaten
oldukça etkili olmuştu. Şimdi son gelişme üzerine Batı ka-
muoyuna bombardımanın sürmesı, hele hele büyük kayıpla-
ra yol açacağı anlaşılan kara savaşının başlamasındaki ne-
den nasıl açıklanabilecektir?
* öte yandan son karann, Arap dünyasını allak bullak ede-
ceğini söylemek kehanet olmasa gerek. Gerçekten, acaba
Arap dünyası israil'in işgal ettiği toprakları boşaltmasına kar-
şılık, Kuveyt'ten çekilmeyi kabul etmiş bir Saddam'a karşı sa-
vaşın sürmesini nasıl karşılayacaktır?
Tüm bu soruların yanıttarını şimdiden vermek kolay değil.'
Ancak şu anda görünen o ki Irak Devrim Komuta KonseyV
nin kararı,'kamuoyunu psikolojik açıdan etkileyecek, kartlan
yeniden karıştırabilecektir.
Artık savaşın sürmesini haklı göstermek eskisi kadar ko-
lay olamayacaktır.
Saddam'ın son çıkışı karşı cephede, hiç değilse psikolojik
açıdan bir gedik açmış gibi görünüyor. Önümüzdeki günler-
de barış yolunda yeni gınşimler olabilir.
Â7&4 KISA
• M«r»ln'de, ısınmak amacıyla kullandığı piknik tüpünün
karşısında vücuduna ispirto süren yaşh kadın yanarak
öldü. tçel Emniyet Müdürlüğü yetkililerinden ahnan bilgiye
göre Turgut Reis Mahallesi'nde oturan Zerrin özkan (75),
ısınmak için kullandığı piknik tüpünün karşısında
vücuduna ispirto sürerken tüpün parlaması sonucu
yanarak öldü. Tek başma yaşayan Zerrin özkan'ın, kalp
ve romatizma hastası olduğu bildirildi.
• Alttndağ Belediyesi'nce, hiçbir sağhk güvencesi
olmayan yoksul vatandaşlara ücretsiz ilaç dağıtmak üzere
uygulama eczanesi açılacak. Altındağ Belediyesi'nden
yapılan açıklamaya gore buyıl bütçeden uygulama
eczanesi için 300 milyon lira aynldı. İlk etapta 80 milyon
liralık ilaç alman uygulama eczanesi, kısa sürede hizmete
girecek. Eczaneden Feridun Çelik, Başpınar, Beşikkaya,
Alemdağ ve Çamlık mahallelerinde hizmet veren sağhk
ünitesinden, sağlık karnesi alanlar yararlanabilecek.
• Türk PoHslni Guçlendlrms Vakiı'na gelen yardımlarla
şehit olan polis ailelerine 10 milyon para ve 50 milyon
liraya kadar konut yardımı sağlanıyor. Şehit olan polis
aileleri gibi bekçi ailelerine de 10 milyon Ura para ile 30
milyon liraya kadar konut yardımı sağlanması benimsendi.
Teşkilatın 1990 yılında geçerli olmak üzere çıkarttığı
genelgeden yararlanan şehit polis aileleri gibi 1990 yılında
şehit olmuş bekçi aileleri de dahil olmak üzere 30 milyon
liralık konut yardımından şehit bekçi aileleri
yararlanabilecek.
• Aralarında PTT Genel Müdürü Emin Başer'in de
bulunduğu 8 bürokratve bilim adamı Türkiye Bilimsel ve
Teknik Araştırma Kurumu (TÜBİTAK) Yönetim Kurulu
üyeliğine getirildi.
• Türk Hava Kurumu'nun kuruluşunun 66. yıldönümü
bugün törenlerle kutlanacak. THK Başkanı Prof. Dr.
Atilla Taçoy, kuruluş yıldönümü nedeniyle düzenlediği
basın toplantısında "THK geride kalan 66 yılda olduğu
gibi bundan sonra da amaçlan doğrultusunda çahşmalanm
sürdürecek" dedi.
• Bakanlar Kurulu Anadolu Basın Birliği'ni kamu
yaranna çahşan dernekler statüsüne aldı.
• Apartmanlarda ortak kalorifer tesisatınm kat
kaloriferlerine dönuştürülmesi ancak doğalgaz kullanmak
amacıyla yapıbrsa kat maliklerinin çoğunluk karanyla
mümkün olabilecek. Kat Mülkiyeti Kanunu'na düzenleme
getiren ve önceki gün Resmi Gazete'de yayımlanan kanun
hükmündeki kararnamede yeni düzenleme yapıldı. Yapılan
düzenlemede KHK'nın ilk fıkrasma "doğalgaz kullanmak
maksadıyla" ibaresi eklendi.
• Bir yılda 7 günden fazla rapor alan memurlann
tazminatlannın yüzde 25 eksik ödenmesi uygulanmasına
başlandı. Bakanlar Kurulu'nun 24 Arahk 1990 tarihinde
aldığı ve 31 aralık tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak
yürürlüğe giren uygulama uyarmca, "Sağhk Kurulu raporu
üzerine verilen haftalık izinlen ile kanser, verem ve akıl
hastalıklan gibi uzun süreli bir tedaviye ihtiyaç gösteren
hastalığa yakalananlann kullandığı hastalık izinleri ve
hastalıklan sebebiyle resmi yataklı tedavi kurumlannda
yatarak tedavi gördükleri süreleri hariç olmak üzere, bir
takvim yılı içinde kullandığı hastalık izin sürelerinin
toplamının 7 günü aşması halinde aşan günlere isabet eden
zarn ve tazminatlar yüzde 25 eksik odenir" deniliyor.
• Kahramanmaraş'ın Pazarcık ilçesinde rayların vidasım
söktükleri gerekçesiyle biri vasadışı örgüt üyesi olduğu
bildirilen üç kişi gözaltına ahndı. Valilikten yapılan
açıklamaya göre vidaları söktükleri gerekçesiyle Hacı
Bezginsoy, Ali Ünlüyaşar ve Mehmet Ünlüyaşar
yakalandılar.