14 Kasım 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumhuriyet Sahıbı Cumhunytt Matbaacılık ve Gazetecıhk Türk Anomm Şırketı adına Nadir NMJI 0 Genel \avin Muduru Hasaa CeınaJ. Mue<s«se Muduru Emıat l'jıkhgi, Yazı Işlerı Muduru Okıy Goncnaa, Q Haber Merkezı Muduru taiçM Bay«r, Savfa Duzenı \önemıenı Ah Acar 0 Temsılcıler ANKARA Akn« T » . IZM1R Hikmtl ÇclmUya. ADANA Çrlın U Pslnıka Crial B«)I«"IK Dn Haberm k ı ı m Brio. Ekonomı Ceatb Tarkn. U SeiKİıka ^ k n ı b n a . Kuhur Cd>l l ı u t . luanbul Haberlen Kcmll K»r»k EJHım Cnca) Ş«y1ıa. Vun Haberlen Nrcdcl Dofaa. Spor Dajıçman \Malkadk \BCehMM. Diı Vai.br t n ı Çafctfcu. *r»t rma Şaku Alpn. Dıudlmc AMallak Vıacı 0 fcoordına[Of « « 1 Koretau 9 Wa]ı Isler Lroi bftul 0 VuiıaseM BmktmÂfcarr0 Butçt Planlama Srvfl OaflMUBCKOtfcj 0 Kf^Un- \JK To*»n 0 Ek Ya\ -Lar H.l.ı lk>ol 0 IduT HMCMI Canr 0 Ismn» CMrr Ç d t 0 Bıljı Ijlerr M i \tal £ Pmont Sev,, frvin A'urufu Baskan Nıaar Nıdi Okn> AkM \*m Brer. H a w CtmaA HI4OMM Çettefcm. 0m*> Gaanrda. l |.r VUacıı lltaa Çdciık *H Sırn«a. Aaari Taa 8<n«n vc >cwm Cumhunw Maıbaıalık ve G»z«tcılık TA Ş Turkoeafe C«d 39/41 CaJ»k>Jlii 14'M Isı PK 2 « lnanbul Td !I2 05 05 120 hal). Teta 22246 Fa* (II '26 60 7; 0 Burvtar Kakam Zı>a Gokalp BU İDkılapS. No 19 4 Tel 133 II 41-47 Teka 42344 Fax 14) 133 05 65 % hmtr H Zıw Blv IJ52 i 2/3. Td: 13 12 30 Teld 52359, Fax (51) 19 53 «0 . InOnu C«d 119 S No 1 K»! 1 Td 19 37 52 (4 hjlt Ttleı 62155 Fı< (71) n 25 7» TAKVİM: 16 ŞUBAT 1991 tmsak: 5.25 Guneş: 6.51 Öğle: 12.23 Ikindi: 15.16 Akşanr 17.45 Yatsı: 19.05 Eğitim paneli: YÖK iflas etmiş modeldir İstanbul Haber Servisi — "Üniversitelerde yönetim şek- li nasıl olmalıdır" konusu, dün Milliyet Gazetesi Eğitim Ser- visi'nce düzenlenen panelde tartışıldı. Gazeteciler Cemiye- ti'nde yapılan ve oldukça tar- tışmalı geçen panelde Milli Eğitim Bakanı Avni Akyol, paneli izleyen öğretim üyeleri- ne, "Mütevelli heyetine Hasbi Aga gibi kişiler gelir diyorsu- nuz, araa bu gibilerin şirketle- rinde gorev yapmaklan çekin- miyorsunuz" dedi. Öğretim üyeleri de bunun uzerine ken- dilerinin töhmet altında bıra- kıldıklarını belirterek ANAP bakanlarının yüzde kaçının söz konusu şirketlerden geldi- ğini sordular. Milliyet Gazetesi Başyazan Altan Öymen'in yönettiği pa- nelde, Milli Eğitim Bakanı Av- ni AkyoPun yanı sıra TBMM Eğitim Komisyonu Başkanı KemaJ Karhan, YOK Başkanı Prof. Dr. İhsan Dogranıacı, SHP golge eğitim bakanı Fu- at Erçetin, DYP temsilcisi Tev- fik Ertuzün, Boğazıçi Univer- sitesı Rektorü Prof. Dr. Eı^un Togrol, 19 Mayıs Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Sağlam, lstanbul Öğretim Üyeleri Derneğı Genel Sekre- teri Prof. Dr. Burban Şenata- lar ve Ankara Oğretim Üyele- ri Derneğı Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Tahir Hatipoğlu, ko- nuyla ilgili goruşlerinı açıkla- dılar. Prof. Dr.Burhan Şenatalar, universiteler uzerinden politik otoritenin mudahalesinin çe- kilmesi gerektiğinı belirterek "YÖK iflas etmiş bir modeldir. Çiınku YÖK'un ana amacı iyi bir üniversite oluşturmak de- gil, üniversiteleri disiplin altı- na almaktır" dedi. Prof. Dr. Ergün Togrol, üni- versitelerle ilgili yasanın sık sık değiştirilmemesı gerektiğıni, bunun rahatsızlık yarattığını vurgulayarak "tleri iilkelerde üniversite kanunu yapılmıyor, üniversile geliştirme kanunu yapılıyor. Bir çerçeve kanun yapılır. Her universitenin ken- di gelenekleri ve ihti> r açlan dognıltusunda gelişmeleri sag- lanmalıdır" diye konuştu. Konuşması sık sık paneli iz- leyen öğretim üyelerinin müda- haleleri ile kesilen YÖK Başka- nı Prof. İhsan Doğramacı da YÖK döneminde, üniversite- lerde özgurluğun ve araştırma- ya verilen onemin en son de- recesine geldiğini soyledi. Yuk- seköğretimin kalkınması dışın- da hıçbir amacı bulunmadığı- nı kaydeden Prof. Doğramacı, yeni tasarıyı savundu. Tanm ilacına denetim Üzerlerinde sınırlardan fazla kalıntı bulunan ürünlerin hasadına izin verilmeyeceği, üreticinin de cezalandınlacağı belirtildi. İZMİR (Cumhuriyet Ege Biirosu)— Tanm ilaçları top- rağı zehirler, insan sağlığını tehdit ederken Tanm Orman ve Köyişleri Bakanlığı Koruma Kontrol Genel Miıdür Yardım- cısı Yusuf Salcan bu sorunun kökünden çözümleneceğini söyledi. Salcan "Çıkacak yeni bir kanunla ola> tarlada, sera- da denetim altına alınacak. Sı- nırlann üzerinde kalıntı bulu- nan urunlerin hasadına izin ve- rilmeyecek, uretici de cezalan- dınlacak. 1991de daha rahat sebze meyve yiyebilirsiniz" dedi. Türkiye'de tüketımi giderek aftan tanm ilaçları toprak kir- liliğine yol açarken, tanm ürünlerindeki kalıntı sınırları ile belirlenmemişti. Geçen yıl eylül ayında Resmi Gazete'de kalıntı tolerans listesi yayım- landı. Aynca bu sorunun ta- mamıyla denetim altına alın- ması amacıyla yeni bir zirai mttcadele ve zirai karantina ya- sası taslağı hazırlandı. Tanm Orman ve Köyişleri Bakanlığı Koruma Kontrol Genel Müdur Yardımcısı Yusuf Salcan, bu yasa çıktığmda kalıntı sorunu- nun kökünden çozumleneceği- ni belirterek şunları soyledi: "Sorun kaynakta, serada, tarlada halledilecek. Bazı üre- ticiler tanm ilacının dozunu kaçırabilir. Bu urunler analiz sonunda müsadere edilecek, hasadı yaptınlmayacak ve çift- çiye de ceza verilecek. Yeni ka- nun meseleyi kokunden çöze- cek. Toplantı halinde falan bu- nu halledemezsiniz. Butun üninler hale gitmiyor ki. Me- seleyi en başta tarlada, serada haHetmek lazun." Kültür Bakanlığı 'Cola-hamburger gençliğini' milli çizgi romanlarla eğitecek Tömmiks'e karşı Alparslan İDİL GÜRSEL ANKARA — Kultür Bakan- lığı, "diskoya giden, kola içen", ustehk de "hamburger" yiyen bir gençliğe karşı. Bakanlık "milli degerlerine baglı", "dini- ni ve öziınıi bilen", "Allah aşkıy- la ovalan, gökleri delen Alp- arslan" gibi bir kuşak yetiştir- mek için kolları sıvadı. Bu amaçla Kültür Bakanlığı Yayınlar Dairesi Başkanlığı, Co- nan ve Çelik Bilek'e alternatif çizgi romanlar üretirken, Islami kesimde bu konudaki çalışma- lar giderek yaygınlaşıyor. Kültür Bakanlığı'nın ilk etapta çıkardı- ğı çizgi romanlar şunlar: "Alparslan, Toygar, Ergene- kon Destanı, Bflgekağan, Kelog- lan, Pembe lncüi KafUn, Evli- ya Çelebi." Kultür Bakardığı Yayınlar Da- iresi Başkanı Alaettin Korkmaz, "lslam ve Türklıik" temalannın ön plana çıktığı bu çizgi roman- lann, "Ziya Gökalp'in deyimiyle yeni bir ahlak anlayışr ortaya çıkaracağını söyluyor. Turk ço- cuklannın "kola içip, hambur- ger yiyip, Çdik Bilek oknduk- lan"na dikkati çeken Korkmaz, bu atılımla "kendi kültünimü- ze ait nnsuıiann ortaya kona- Malkoçoglu fazla çapkın Kültür Bakanlığı Yayınlar Dairesi Başkanı Alaettin Korkmaz, Batı hayranı Türk gençliğini, Alparslan, Keloğlan, Bilge Kağan'ı öne çıkartan çizgi romanlarla milli değerlere çekme çabasında. Korkmaz, çizgi romanlarda 'aşk' için şöyle diyor: "Aşk beşeri bir şey. Okuyucu bunu istiyor. Ama Malkoçoğlu'na bakıyorsunuz. O biraz çapkmdır. Onlarda olduğu gibi müstehcen olmayacak!' cagmı" anlatıyor. Çizgi roman- lardan çocuklann çıkaracağı "unsurlar" olduğunu belirten Korkmaz, bunlarda Islam'ın iz- lerinin bulunup bulunmayacağı- na ilişkin, "tslam'ın izleri el- bette olacakür. Örnefiin Yunus Emre'yi, Mevlana'yı Islam'dan sovutlayamazsınız. Varlığımızın sebebi o. Islam'dan bahsetmek şeriatçılık degildir. Oraya girer- se tstam, buraya girerse Türklıik olnr. Bunan istisman dognı değil" diyor. Korkmaz, eserlerin çıkmasıy- la ilgili şunları söyluyor: "Birincisi çocnklarda okuma aJışkanlığını getirecek. tkincisi, çocuklan klasik eserlerle tanış- Uracak. Lçüncüsu ise Turkiye 2 - deki yabancı kultür hâkimiyeti- ne karşılık çocuklarda yeni bir kultür oluşturacak. Tommiks'e karşılık Alparslan rekabete gire- cek. Alparslan'ın bu nedenle çok iyi olması gerek." Korkmaz, bu romanlarda da "aşk olup olmayacağı" sorusu- nu, "Aşk beşeri bir şey. Okuyu- cu bunu istiyor. Tabii olarak bunlar da yer alacak. Ama Mal- koçogta'na bakıyorsunuz. O bi- raz capkındır. Onlarda olduğu gibi müstehcen olmayacak. Re- simli romanlar da erotik tarzda olacak degikür" yanıtını veriyor. Teksas-Tommiks'in de zararlı olmadığını ıfade eden Korkmaz, "Şu da gerçek ki, bunlar bizim dışımızda tophımlara has şeyler- dir. Bugön Amerika'mn 300 yıl- lık tarihi yoktur. Ancak bu çiz- gi romanlarla Kuzey-Guney sa- vaşı butun detaylanyla verildi. Bizde ise buyuk bir kaynak var. Bu kaynak işlenmeli" diyor. Bu romanlann en iddiaJısı ise Bizans Imparatonı Romen Di- yojen ile "Aüah Allah" sesleriyle savaşarak Malazgirt Savaşı'nda Anadolu'nun Türklerin eline geçmesini sağlayan Alparslan. Allah'ın halis Türkleri aziz kıl- dığını söyleyen Alparslan, Fırat Nehri'ni sallarla geçtikten son- ra kendisine, "Bu suyu bir Türk bükumdarı olarak ilk siz geçiyorsunuz" diyen kadıya, "Ben yapnuyorum. Allah'ın ha- yır ve şerri yalnız sendedir" ya- nıtını venyor. Alparslan, 30 Ağustos 1071 Cuma gunu, Malazgirt Savaşı'n- dan önce kıbleye dönerek, "ak alnını" secdeye koyuyor ve "Ey nlu Aliahım, seni kendime vekil yapıyor ve senin uğruna savaşı- yornm" diyor. Daha sonra as- kerlerine dönerek, "Askerlerim, burada AJlah'tan başka snltan yoktur. Emir ve kader tamamıy- la onun eiiadedir. Bu nedenle benimle birlikte savaşmakta ve- ya uzaklaşmakta serbestsiniz" demeyı de ıhmal etmiyor. Savaş- ta ise bir yandan "aüar, oklar, kılıclar" sarmaşıp aynlırken, nal sesleri de gümbür gümbUr vu- rurken, Alparslan askerlerine, "Urnn yiğitlerim, unın. Taon aşkına" emrini veriyor. Ergenekon Destanı ise Türk- lerin kendilerine yurt edinme öykülerini anlatıyor. Bu neden- le "düşünceti" olan ll Hakan, Ak Bilge ile yaptığı konuşmasın- da, "U" isteğinden söz açıyor. Ak Bilge ise, "Töre varsa, U de vardır" diyerek, "Etrafta oku- muzon otmedigi, kolumuzun yetmedigi yer mi var ki Haka- nım" şeklinde onu teselli ediyor. Islami çizgi romanlan çıkaran Baha Yayınları sorumlusu Nev- kut Sert, çocuklann "zararh sey- lerden riyad*" faydalı bilgüer al- maları, "İslami fikirieri" çocuk- lara vermek amacıyla çıkarttık- lannı anlatıyor. 50 BİN LtRAYA BRUNCH — 'Sunday-bnınch'larda değişik mutfaklar tanıma olanağı rar. Yemege 11.00 y^ da 12.00'de başlanıyor, lSJO'a dek süniyor. Kişi basına 50-60 bin lira ödeniyor. ce hafif bir içki, çeşitli peynirlerie bir kahvaltı, biraz sohbet, bir soda ve tekrar yemek. Yaprak sarma, kadınbudu kofte, manü, ıspanaklı vumurta, salata ve tatlılar... (Fotoğraf: Ugur Gunyüz) Kahvaltı ve öğleyemeğinin birleşmesiyle oluşan kavrum, Türkiye'de de yerleşiyor Pazarları 4 saatlik brunch keyfiSERPtL GÜNDÜZ Irak, Türkiye'ye ^SeoA" füzesi yollamadı, ama eğlence yerleri ve turistik işletmeler "Scnd" ye- miş kadar oldu. Savaş kapıyı çahnca önce "fiyonklu" ve "düdüklü" makamalarla birlikte bakliyat stoğu başladı. Bu arada bazı gözlemlere göre Körfez savaşı Türkiye tarihinde "makarnalar savaşı" ola- rak da anılabilecek! Stoklanan "rıyonklu" ve "düdüklü" makar- nalan tüketmek üzere evlerine kapanarak tele- vizyon izleyenler yüzünden eğlence yerlerinden de el ve ayak çekildi. Ancak makama yemekten sıkılanlar büyük otellerde ve lüks restoranlarda düzenlenen "sanday brnnch"lanna devam etti- ler. Körfez savaşından gözlemlediğimiz kadanyla bir tek pazar günlerinin "brundı"lan etkilenme- di. Yataklanndan geç kalkanlan kahvaltı mı yok- sa öğle yemeğimi şaşkınlığından kurtaran brunch alışkanlığı son 5-6 yüdan beri bizde de yavaş ya- vaş yerleşti. Brunch, tngilizce kahvaltı "breakfast" ile öğle yemeği "luach"ın birleşti- rilmesiyle oluşmuş bir "Anglosakson" keyfı... Yoğıın bir hafta geçirdiniz. Pazar sabahı öğ- leye doğru kalktınız. O saatte kahvaltı mı yoksa yemek mi yiyeceksiniz? Bnınch işte bu sorunu ortadan kaldınyor. Mani gidiyorsunuz bir büyük otele ya da lüks bir restoranda saatler süren "yeme-içme" keyfı yapıyorsunuz. Değişik mutfaklar tanıyorsunuz. Genellikk ye- meğe 12.00'de başlanıyor ve 15.30'a kadar sürü- yor. Kişi başına da 50-60 bin lira ödüyorsunuz. önce hafif bir içki, sonra yanm saat dinlenme, çeşitli peynirlerle bir kahvaltı, biraz sohbet, bir soda ve tekrar yemek... Brunch için ilk durağımız Tarabya'da deniz ke- nannda Le ChatH... Kocaman cam bir kâsede 20 gün önceden hazırlanmış ve dinlendirilmiş "sangria" denilen Ispanyol içkisi ile başlıyorsu- nuz. Finalde iç pilav ve kuzu var. Sangria, kup küp kesilmiş meyvelerin, şampanya ve kırmızı şa- rap içinde 20 gün bekletilmesiyle oluşuyor. Ka- niz, sunulan her türlü yiyeceğin A'dan Z'ye ken- dileri tarafından yapıldığını anlatıyor. Sahibi Necmertin Atayümaz ise bu işe hobi olarak ba- kıyor. Yaptığı işin hizmet-bilgi ve yemek kültü- rü ile ilgili olduğunu savunuyor. Ancak bu işten bıkmış, yakında "Kendim ertim kendim boldnm, allahaısmariadık Turkiye" diyeceğini söyluyor. La Chalet 1984'ten bu yana brunch yapıyor. Büyükler için 50 bin lira, 12 yaşından küçük ço- cuklara da 30 bin lira ödeniyor. 3.5 yüdan bu yana brunch veren Ramada Ote- li'nde fiyat 62 bin lira. 8-12 yaş arasında her 10 Yoğun bir hafta geçirdiniz. Pazar sabahı öğleye doğru kalktınız. O saatte kahvaltı mı edeceksiniz yoksa öğle yemeği mi yiyeceksiniz. Brunch işte bu sorunu ortadan kaldınyor. Gidiyorsunuz bir büyük otele ya da lüks bir restorana, 50-60 bin liraya "yeme-içme" keyfi yapıyorsunuz. pıdan girer girmez barda kepçeyle bardağıruza doldurulan sangrianızı alıp deniz kenanndaki bir masaya oturuyorsunuz. Etrafınızda çeşit çeşit Al- man ekmekleri, Türk-Osmanh-Avrupa kanşımı tatlılar, 12 çeşit salata, 14 çeşit zeytinyağlı, yerli ve ithal peynirler, sıcak yemekler, yaprak sarma, pazı sarma, börekler ve kadın budu köfteler... Son olarak da ortaya getirilen ve "cafcafh" bir şekilde hazırlanmış kuzu fınn. Le Chalet'in her pazar 100-200 kişi gibi değiş- meyen brunch müşterisi var. Işleticisi Refik De- cm boy farkı için yan yanya indirim yapılıyor. Fiyata bir bardak şampanya ya da portakal su- yu dahil. Brunch salonunda 16 çeşit sıcak yemek, 50'nin üzerinde soğuk ve tatlı var. Her hafta de- ğişik mönü sunuluyor. Yiyecek-lçecek Müdurü Kemal Evreı, Türk, Fransız ve Çin mutfağından değişik örnekler hazırladıklannı söyluyor. Çün- kü müşteri her hafta aynı şeyleri yemek istemi- yor. Ramada'da brunch yapan müşteri sayısı 115-120 kadar. Bazen bu sayı 27O-3OO"e çıkıyor. 1986 yılından beri brunch veren The Marma- ra OteJi'nin roof katındaki Panorama Restaurant brunch için aynlmış. tstanbul'a tepeden bakarak keyif yapıyorsunuz. Saat 11.00'de yemeğe başlı- yorsunuz ve 15.00'te bitiriyorsunuz. Kişi başına 57 bin lira. Karşüıgmda açık büfe, kahvaltüık- lar, 8 çeşit ana yemek, tatlılar, meyveler, pasta- lar... Müşteri sayısı her hafta 90'ın altına düşmü- yor. Ortalama müşteri sayısı ise 103... Sheraton'daki brunch ise 65 bin lira. Bir bar- dak şampanya ve Çigan Triosu dahil. Mönüde bahklar, peynir çeşitleri, et ve salata, sıcaklar ve pane var. Aynca mantı, ıspanaklı yumurta ve krepler... Ortalama müşteri sayısı 70-80. 12.00'de başlayan brunch 15.00'te sona eriyor. Tarabya Oteli'ndeki brunch ise diğerlerine göre biraz daha "alaturka" sayılabilir. Sıcak olarak döner sunuluyor. Peynirli, kıymah börekler, zey- tinyağlı çeşitleri ve midye tava... Genellikle 20-30 kişilik gruplar geliyor. Her hafta yaklaşık 60 bin kişi bnınch yapıyor. Cebinizde bnınch için verecek paranız varsa ve stok makarna yemekten sıkıldıysanız, bu brunchlardan birine takıhp, "Benim tespitlerime göre savaş çıkmayacaktı, ama..." ya da "Sad- dam'a da haddini bildirmek lazun" gibi sohbet- ler yapabilirsiniz. 50-60 bin liranızla evinizde kendinize bir brunch hazırlamaya karar verdiyseniz otump "menzil dışında" kaldığınız için halinize şükre- debilirsiniz. Ama ya Saddam "aktannalı füze" kullanırsa... Çanak şimdi başkentte ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) — Çanak antenle uydu yayın dağıtımı yapan belediye- ler arasına Ankara Anakent Be- lediyesi de katılıyor. "Yasal olmadığı" gerekçesiyle şimdıye değin bu konuda bir ginşimde bulunmayan anakent belediye- si, bu kararını değiştirerek Çan- kaya Belediyesi ile ortaklaşa ça- nak anten kurduracak. Beledi- yenin şimdilik 'gizli' yTirütmeye özen gosterdiği çahşmalar, mart ayı ortalarında tamamlanacak. Çankaya Belediye Başkanı Dogan Taşdelen, daha önce uy- du yayın için kendilerinin pro- je geliştirdiklerini ancak "tiim Ankara'ya yayın yapalım" öne- risi uzerine, sistemi anakent be- lediyesine aktardıklannı söyle- di. Taşdelen, 26 martta hızme- te girmesi planlanan çanak an- tenler aracılığıyla 5 uydu yayı- nının izlenebileceğini söyledi. Buna gore başkentliler, CNN, BBC, Tele-5, Magic Box yayın- larını ızleyebilecek. Bir progra- mın ise henuz belirlenmedıği be- lirtildi. Beledıyenın yayın yapabilmek için hukuki gerekçelerini de ha- zırladığı oğrenildi. Ancak bele- diye yetkililerı şu anda bu gerek- çeyi açıklamamayı yeğliyor. Anakent belediyesinin yaptı- ğı yayımn başkentin her yerin- den izlenebilmesi için birkaç ye- re bu antenlerin yerleştirileceği belirtiliyor. Şu anda düşunülen yerler arasında Atakule bulunu- yor. Anakent Belediye Başkanı Murat Karayalçın, "Yatınmlann boşa gitmemesi amacıyla, olayın hukuki yonden değerlendirme- sini yaptıklannı" söyledi. Kara- yalçın, bazı mahkeme kararları- nın çanak antenle uydu yayınla- rını vermenin "Yasal sakıncası olmadığım" ortaya koyduğunu belirterek, bu konuda derinle- mesıne ıncelemeler yaptıklannı kaydettı. Eşcinseller festivali • Dış Haberler Servisi — Avustralya'nın Sidney kentinde "dünyanın en bu>ıık homoseksuel ve lezbiyen festivali" yapılıyor. Sidney Homoseksuel ve Lezbiyen Mardi Gras Derneği tarafından düzenlenen \e bir ay suren festivalde çeşitli kuiturel etkinlikler, spor yarışmaları, para getirecek gösterilerle birlikte uç saatlik bir "resmigeçit" yapıldı. Yaklaşık 16 bin kişinin katıldığı ve biletlerinin 36 dolara satıldığı bir parti ile noktalanan festıval için derneğin 1.2 milyon dolar harcadığı bildirildi. AGC ödüüeri • ANTALYA (Cumhnriyet Bürostı) — Antalya Gazeteciler Cemiyeti 1990 Basın-Yayın ve Gazetecilik Başan Odülleri açıklandı. Buna göre haber dalında "Tarihi tnsan Yıkar" başlıklı haberiyle Cumhuriyet Gazetesi'nden Bulent Ecevit, "Korkuluklu Koruma" haberiyle Hurriyet Gazetesi'nden Hüseyin Demir ve "Turhan Çevik'ten Ölum Tehdidi" haberiyle Yeni tleri Gazetesi'nden Halil Kavas yılın gazetecıleri seçildiler. Seçici kurul, sayfa düzeni dalında ofset çıkan Yeni 1leri ve tıpo çıkan Hürses gazetelerinı odüllendirirken, radyo-haber ve program yayınları dalında "Fnsan ve Mekân" yapıtıyla Şenol Gökay'ı yılın gazetecisi seçti. PTT affetmiyor • ANKARA (AA) — PTT, borcunu suresi içinde ödemeyen abonelerin telefonunu, fatura ödeme suresi bitiminden bir hafta - sonra görüşmeye kapatmaya; başladı. Genel müdurlükteıf,- telefon müdurluklerine ;" gönderilen talimatla -I bundan böyle telefon -; tahsilatıyla ilgili yönetmelikl; maddesinin aynen Z- uygulanması istendi. Bu "• durumda, telefon faturaları üzerinde beUrtilen süre içinde mutlaka ödenecek. Aksi takdirde bu sureyi '. takip eden beş gün içinde Z- borçlu telefon görüşmeye • kapatılacak. Eski lstanbul : çeşmeleri \ • tSTANBUL (AA) — Bayrampaşa Belediyesi eski tstanbu'un anılarda kalan çeşmelerini, ilçenin su sorununa çözüm amaayla yeniden hayata geçirerek semt çeşmeleri kuracak. Belediye Başkanı Necdet özkan, nufusu 300 bine varan ilçede içme suyunun başta gelen sorunlar arasında yer aldığını kaydederek bu sorunun çözümü için DSİ ile yaptıklan anlaşma geregi, çeşitli semtlerde 7 artezyen kuyusu açacaklannı söyledi. özkan, "Çeşme Muhabbeti" adıru verdikleri projenin, toplam 1 milyar liraya mal olacağını belirtti. Ingiltere'de dilokullan • Haber Merkezi — tngiliz Turizm örgütü'ne (BTA) bağlı olarak faaliyet gösteren 21 dil okulunun temsilcisi 20-22 şubat tarihleri arasında Istanbul'da Sheraton Oteli'nde toplantılar düzenleyecekler. Düzenlenen Workshop ile 20 şubatta turizm şirketlerine 21 şubatta da turizmcüerle birlikte Türk okullanna ve eğitimcilere gün boyu ayn ayn toplantılarla bilgi verilecek. 22 şubat cuma günü halka açık olan VV'orkshop'da saat 9.30-12.30/14.00-17.30 arasında ilgilenen herkes Ingiltere'de okul, konaklama olanaklan ve yolculuk konulannda bilgi alabilecek.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle