Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
29 ARALIK 1991 HABERLER CUMHURİYET/3
Özal'ın Doğmmaa'yı yeniden atama eğiliminde olması üniversite çevrelerinin yoğun tepkisini çekiyor
'Atanırsa derslere girıııeııı'
DOĞRAMACTYA CEPHEDEN
fc
ATEŞ'
Prof. Gitmez: Atanırsa en uç tepkiyi göstereceğiz.
Prof. HadpogbB Doğramacı bu göreve tekrar atanırsa
kendimizi yakmaktan başka çare yok.
Prof. Kcpcnck; Emekli edilmesi gereken YÖK
Başkanı'nın ödüllendirilmesi hiçbir biçimde bağışlanamaz.
ANKARA (Cunümriyet Börosu) —
Cumhurbaşkanı llırgat Özai'ın YÖK
Başkanı Prof. thsan DognunacTyı ye-
niden bu göreve atama eğiliminde ol-
masının üniversite çevrelerinde yarat-
tığı tepki sürüyor. öğretim üyeleri, "12
Eylöl'in nzantısı" olarak niteledikleri
Doğramacı'nın görevde kalması duru-
munda "derstere gjrmeıneye" dek uza-
nan tepkiler örgütleyeceklcrini açıkla-
dılar.
ODTÜ öğretim üyesi Prof. AH Git-
BMZ, üniversitelerin özerkleştirilmesin-
den soz edilen bir dönemde Doğrama-
cı'ya yeniden görcv verilmesine şiddet-
le karşı çıküğını belirtti. Gitmez, "efer
atanına ögretim âyeterini ve ögrend-
leri en uç tepkiyi göstennek için
örgiitJeyecekteriııi" diyerek şöyler ko-
nuştu:
"Dofnunaa ber döneme uyum sag-
lama gibi bir kisilik bozukluğu sergi-
lemektedir. Ecevit döneminde sosyal
denoknt, 12 Mart ve 12 Eyiül dönem-
lerinde de askerferin adamı olmuştur.
Savnnucusu ve miman oldugu askeri
kuşamta YÖK sistemini 19 kere ymsa
cerçevesinde, 200 kere de yönetmelik
çerçeresinde degiştirere, ber döncme
ayum sagbuna yoluna gftmiştir. Şiradi
de yeai höküınete ayum saftamak için
dcfişikliktaı söz etmektedir. Asü de-
giştirilmesi gereken kendisidir. Üniver-
sftenin özerkleştiriiecegiiMten söz edi-
len bir dönemde 12 Eylal'ün uzantısı
olan Dognunacı'ya görev verilmemeli-
dir. Kendisi 12 EylülTe özdeşlesmiş ve
siutgüBbn savunacnlnfunu yapmıştır.
12 Eylül'cfiler nasd kışUya çekildryse o
da artık çekflmeBdir."
Dersleri boykot
Ankara Üniversitesi öğretim üyesi
Doç. Dr. Nurkut tnan da Doğramacı1
nın yeniden atanması dunımunda ders-
lere girmeyeceğini bildirdi. tnan, şöyle
konuştu:
"Doğramacı yeniden seçilirse aynı
çatı altında olmak istemiyonım. Ken-
disini istifaya çağıracagun. Bunu sağ-
lamak için bir süre derslere ginneyece-
gim. Bu, bireysei bir tavırdır. Örğiitlö
bareketi ögretim üyeleri demekleri ya-
pacaktır. 1981 yılında Dogramacı'nın
istegiyie tetevizyonda YÖK'ü savunan
rekiöriere tepki göstennek için 1402
imza toplamçtık. O zaman rektörlere,
'Sizinle meslektaş olmaktan kıvanç
duymuyoruz' demiştik. Şimdi ben iyi
bir yönetici ve akademisyen olarak ka-
bul etmediğim Dogramacı'ya, 'Sizinle
meslektaj olmamaktan kıvanç duyuyo-
rum" diye sesleniyonım."
öğretim Üyeleri Derneği Başkanı
Prof. Yakup Kepenek de yaptığı yazılı
açıklamada, "YÖK Başkanı'nın görev
süresinin uzatılması, üniversite toplu-
Inğunda çok büyiik bir iizüntü ve kay-
gı yaratmaktadır" dedi. Açıklamada
şöyle denildi:
"Baanda yer alan bflgfler. YÖK Baş-
kanı Dogramacı'ıun görev süresinin ye-
niden uzatılacagını gösteriyor. Geçen
10 yılda üniversiteleri agır bir baskı,
korku ve yügmhk ortamı yasatarak yö-
neten, bilimsel çalışma ortamını yok
eden ve üstelik yaştan emekli edilmesi
gereken YÖK Başkanı'nın ödnllendiril-
mesi, hiçbir biçimde bağışlanamaz."
Hukümet programında, "Üniversi-
telerin kendi seçtikleri organlar eliyle
yönetflmesi saglanacakür" vaadine yer
verildiğine dikkat çeken Kepenek,
"Hükümefl kendi progranum bir an
önce uygulamaya, toplumun demokra-
siden yana kesimlerini de üniversite
özerkiigine sahip çıkmaya çagınyoruz"
dedi.
Gazi Üniversitesi öğretim üyesi Prof.
Tahir Hatiboglu da Doğramacı'mn ye-
niden görevlendirilmesine karşı çıkarak
"Eger atanırsa kendimizi yakmaktan
başka çare yok" diye konuştu.
Ankara Üniversitesi öğretim üyesi
Doç. Baskın Oran, Cumhurbaşkanı1
mn, Doğramacı'yı yeniden atama dü-
şuncesini gülünç bulduğunu belirterek
"Sanınm Sayın Cumburbaşkanı Kösk-
ten düşöriümesini saglamaya çalışıyor"
değerlendirmesini yaptı.
Ote yandan Cumhurbaşkanı Özal'-
ın YÖK'e ilişkin atamaları her an yap-
ması bekleniyor. özal'ın hükümetin
önerdiği beş YÖK üyesiyle birlikte ken-
di atayacağı YÖK üyelerini ve YÖK
Başkanı'nı en geç yann Başbakanlık'a
ileterek Resmi Gazete'ye göndermesi
gerekiyor. özal'ın YÖK Başkanlığı için
Doğramaa'yı atamaktan vazgeçip vaz-
geçmeyeceği merakla bekleniyor.
OPERA VE BALE
Gömürgen'in
sözleşmesi
yenilenmiyor
ANKARA (AA) — Devlet
Opera ve Balesi Gcnel Müdü-
rü Erol Gomörgen'in sözlesme
süresinin sonunda görevinden
aynlmasının ardından Dev-
let Tiyatrolan Genel Müdürü
Bozkurt Knruç'un da görevin-
den ahnacağı bildiriliyor.
Hacettepe Üniversitesi'nde
öğretim üyesi olan Prof. Erol
Gömürgen'in 31 aralık günü
sona erecek sözleşmesinin ye-
nilenmeyeceği kendisine bildi-
rildi
Erol Gömürgen de genel
müdürlük görevinden aynla-
rak öğretim üyeliği görevine
döneceğini soyledi. 31 aralık
günü bir basın toplantısı dü-
zenleyeceğini de belirten Gö-
mürgen, aym gün, tarihi ope-
ra binasınıır arkasındaki alan-
da inşa edilen yeni opera ve ba-
le bölümleri çalışma binasım
da hizmete açacağım kaydetti.
Devlet Tiyatrolan Genel
Müdürü Prof. Bozkurt Ku-
ruç'un da görevden aynlacağı
oğrenildi. Ancak Kuruç, sanat-
çı olarak Devlet Tiyatroları'n-
da çalışmalanm sürdüreceğini
aokladı. ^ _ _ _ _ _
BUGÜN ULUDACDA
YırtKi ve esrarengiz
Esrarlı
zenci şarkıa
Türkiye'de
Kiütmr Servisi—ABD'li Un-
lü zenci şarkıa Grace Jones,
dün akşam halen oturduğu Pa-
ris'ten ülkemize geldi. Star 1 te-
levizyonu, "Young Star
G«l«xî" ve "Lee" giyim fırma-
sının işbirliği ile Türlc^e've ge-
len sanıtçı UludağGrud Yazı-
a Otei'nin 1500 kişilik disko-
sunda bu akşam bir konser
verecet.
Ülkonizi çok merak ettiğini
söyleym Jones, yırtıa ve esra-
rengiz jörüntüsü ile büyük ilgi
çekiyor.
ABD'nin Missouri eyaletin-
de Rusgöçmeni bir ailenin kızı
olarak dunyaya gelen sanatçı,
Disko Funk, Blues AND
Rythn'in yamsırau
New Wwe"
akımnın da öncülüğünü
yapıytr.
Kilie korolannda şarkı söy-
leyen « org çalan Grace, tesa-
düfleısonucu kendini Paris'in
UnlU nodaevterinde mankenlik
yapax:cn buldu. Kısa sürede
dünysun en popüler modelle-
rindejbtrioan Jones, ilkalbü-
mü •TBrtfolo" Ue disko rekor-
lan k3±. Ünü Fransız reklamcı
Jaım Mal G«nde Ue birUkte ilk
videodibin. yapan Grace Jo-
nes, Lanılmız fiziği ve dâhi bir
tasaxnanıı etkisi ile oluştur-
duguiitiliyli reklamcıların da
favostnodelerinden biri oldu.
Oyn^ığı redamlann en ünlü-
lerir*cn bir, ülkemizdeki se-
çimE<de ANAP'm seçim ka-
mr>ajrasını yürüten Jacques
S e g u a'nın raptığı Citroen fil-
mi o-kak gcsteriliyor. Sanatçı
ayn<:filnı yJdızı olarak bir Ja-
mes. ond flminde ve bir Co-
nan lmindfbaşroloynadı. Sa-
n a t c son albümü "Inside
Sto.Br-"de kcdi hayatını büyük
bir aklıkü anlatıyor. Grace
Jooat yanıülkemizden aynh-
y o r _
Sinemalarda gösterime giren filmde, Türkiye'nin 70 yıilık tariki süreci danslaria anlatüıyor. .
Yavuz Özkan'ın'AteşÜstünde Yürümek* adlıfılmi gösterime girdi
Türkiye'nin tarihi, dansla anlatıldı
Yavuz Özkan'ın Antalya Festivali'nde halk
jürisi, en iyi yönetmen, görüntü, montaj, stüdyo
ıç, en iyi ikinci film ödüllerini alan yapıtı
[arbiye As ve Kadıköy Ocak'ta gösterilmeye
başlandı. Feshane binasında kurulan stilize
mekânlarda çekilen "Ateş Üstünde Yürümek"te
Türkiye'nin tarihi süreci danslaria anlatıldı.
FATMAORAN
Yavuz özkan'ın senaryosu-
nu vazıp yönettiği, "Kurtuluş
Savaşı, Atatfirk devrimleri, tek
ve çok partili dönemler. 27 Ma-
yıs, idamiar, 12 Mart, 12 Ey-
lûrden günümüze kadar olan
süreç" ve bu öyküye paralel
gelişen "içli bir âşk hikâyesi"-
nın diyaloglara yer verilme-
den sadece danslaria anlatıldı-
ğı "Ateş Üstünde Yüriimek"
adlı filmi Harbiye As ve Kadı-
köy Ocak"ia gösterime pirdi.
Filmın bir saat yirmı beş da-
kikalık bölümünde Türkiye'-
nin yetmiş yıilık tarihsel geç-
mişi. geri kalanında da bütün
bu olaylann toplum üzerinde-
ki etkileri ve birevlere yansı-
ması iç içc örülerek anlatılı-
yor.
Başlıca rollerinı Hülya Ak-
sular, Yılmaz Zafer ve Kürşat
Alnıaçık'ın paylaştıkları
"Ateş Üstünde Yürümek"in
görüntü yönetmenleri Pierre
Navion ve Ertunç Şenkay.
Bir ulusun tarihini hiç diva-
logsuz baştan sona "ileri bir
estetik ve biçinT'le yansıtan
film. Eyüp"teki Feshane"de
oluşturulan platoda: Gökban
Yücesal'ın iki buçuk ayda ha-
zırladığı kahve. banka. ha-
mam, sokak, dağ, köy ve
apartman dekorlannda ger-
çekleştirildi (1922-24 yılları
arasında Defterdar Fesha-
nesi'nin 2 numaralı dikim
pavyonu Kemal ve Şakir Se-
den kardeşlerin; Kemal Film'-
in platosuydu).
Filmde bir de "koro" var.
Yunan tragedyalarından ha-
reketle oluşturulmuş bir koro
bu: Her olayla ilgili. kendine
özgü yorumlan var "koro"-
nun. Bazen de "olay"ın kena-
nnda duruyorlar hiçbir şey
yapmadan. Tabii. şarkı söyle-
yen bir "koro" değil burada
söz konusu olan. Oyuncular.
zaman zaman koro halinde
bir jest yapıyor ya da mimik-
lerle açıklıyorlar reaksiyonla-
nnı. "Koro"nun oyuncuları
ise Semiha Berksoy, Akrep
Nalan, Erdoğan Akduman ve
Bozana Lasota...
Müziklerinı Vedat Biçkin'lc
Tuğrul Karataş'ın hazırladığı
150 bale, 200 tiyatro. sanatçısı
ve 1500 oyuncunun rol aldığı
"Ateş Üstünde Yürümek"
Kiiltür Bakanlığı'ndan 200
milyon lira yardım alan bir
film. Bu 200 milyonun içinde
30 küsur milyon lutannda
KDV var, noterdi, banka te-
mınat mektubuydu derken
elde kalan para ne ise, işte
onunla... olamayacağı için,
Yavuz Özkan Avrupa Kon-
seyi'ne bağlı Eurimages'dan 1
milyon 300 bin frank yardım
almış. Paranın tamamını öz-
kan'a vermemişler elbet: Yüz-
de altmışı Türkiye">e, yüzde
otuzu Fransa'ya, yüzde onu
da Almanya'ya verilmiş.
Üç ülkenin kablımıyla gerçek-
leştirilen bir "Coproduction"
bu. Yavuz Özkan'ın diğer film-
lerinde -Maden, Demiryolu- ol-
duğu gibi politik sinema katego-
risinde bir film değil. Doğrudan
militan, politikanm yapıldığı,
tartışıldığı bir film değil.
Onlar şimdı Arnavutköy'de eskı bir evde bulu-
nuyorhr Üç katlı, yealleaml), pembcyc
boyanmif bir evde. Mahçup kerevız, kafeste
karidcs, dinamık ahtapot, gelincik jcrbeti ve
sakızlı muhallebi... ArnaTatköy'deki eski
CTİn glrif katı b»r. Bir ustte canl; muzık var.
Ve yakarıda -torpotn, mrganotn, ebcgi-
meci, semizotn, labada, rezeac de içlerinde
olmak âzere- Tirk mntfagının AT'ye glrl}
saloaa. Gırerken kart basıyorsunuz, çıkarken
ihmal etmeyin! (AT'ye girerken degil,
Arnavutköy'dckl o ere.) Sacda pişmış yufka-
lar, sebze köfıelerı, pazı sarmatarı. mor dolma-
larla, lavanta çıçegı kokulan birbıriyle flört
ediyor. Dün ak$am "barda tek bir Içkl" diye
girmljllk, sabaha karjı zor çıktık. Çunku
Arnavuıköy'dekı o evde şımdı onlar var Tün
eski dostlar! Yenilenmiş bir monü'ylc yûrek-
lerindeki sıcaklıgı iç içe servıs edıyorlar Bunca
özlemden soara Ece'de, olaganüstö bir ge-
cede, kendlolzi evinizde hUscdiyorsaouz...
E C E Ş İ M D İ
A R N A V U T K Ö Y ' D E
'Kamacı Sokak, 10" 165 96 00 - 165 96 01
D İVAN( # )0 TEL İ
ÖZELBİRYHBAŞISUNAR
GELENEKSEL DİVAN MÜZİĞİ EŞLİĞİNDE
VE MUM IŞIĞINDA KENDİNE ÖZGÜ
GALA YEMEĞİ
İLE
DİSKO - DANS .
KEHRİBAR & SOUPER
EMİN AYDIN DÖRTLÜSÜ İLE YILBAŞI PARTİSİ
DİVAN PUB'DA
GECENİZİ ŞAıMPANYALI ZENGİN BİR
KAHVALTIİLEBİTİRMEYE
VEYA
YENİ YILA
AYNI GÜZELLİKLERLE GİRMEYE
DAVET EDİYORUZ
REZERVASYON:1314100/5
GUNUN
NOTLARI
OSMAN ULAGAY
Paketten ne çıkacak?
Bugünlerde yoğun bir paket trafiği yaşanıyor.
Yılbaşı nedeniyle sevdiklerini, dostlarını hatırlayan ya da
hatırlanmak istenenlerin verdikleri hedıyeler, kendilerini ha-
ttrlatmak isteyen kuruluşların gönderdikleri hedıye paketle-
ri, bu trafiğin bir boyutunu oluşturuyor.
Hediye paketi açmak yalnızca çocukların değil çoğu kez
büyüklenn de hoşuna giden bir şey galiba. Hele verenin öze-
nini sergileyen bir hediye almak gerçekten hoş. Bazı kuru-
luşların özel olarak hazırlattıkları yeni müzik kayrtlannı, öz-
gün baskı resimleri ya da kitapları yılbaşı hediyesi olarak dü-
şünmeleri böyle bir özeni sergiliyor. Ömeğin Arçelik, Yunus
Emre oratoryosunun diskini bastırmış; Esbank, Zülfü Liva-
neli'nin Yunus Emre'nin şiirlerinden yola çıkarak gerçekleş-
tirdiği New Age türündeki yeni yaprtı "Crossroads"u disk ve
kaset olarak hazırlatmış; İMKB, dört ressamımızın özgün ipek
baskılarını takvim eşliginde sunmuş; Akbank ve Yapı Kredi
Bankası İstanbul'la ilgili kitapları yılbaşı hediyesi olarak dü-
şünmüş.
Paket trafiğinin diğer boyutu ise hayli farklı nitelikie. Söz
konusu olan, yılbaşından sonra açılması dûşünülen
"stabilizasyon" ya da ıstikrar önlemleri paketi. Bu paket pek
çok kışiyi ilgilendirdiği için yaygın ilgi çekiyor, çeşitli kesim-
lerden ınsanlar paketin içinden neçıkacağını merakla bekli-
yor.
Yakın geçmişte istikrar önlemleri paketlerinden çok hoş
sürprizler çıkmadığını anımsayanlar yeni paketin açılışını bi-
raz da kaygıyla bekliyortar. İstikrar önlemleri paketi çoğu kim-
sede hediye paketlerinin beklentisini değil tam tersini yara-
tıyor; insanlar "Acaba benden ne istenecek, elimden ne alı-
nacak", diye düşünüyor.
Danışıklı istikrar paketi
Sonuçta "stabilizasyon" paketinin içinden ne çıkacak?
Bu konudakı bazı tahminlerımi biraz aşağıda aktaracağım.
Ancak bu kez "stabilizasyon" ya da istikrar önlemleri paketi
hazırlanırken öncekı dönemlerdekı uygulamalardan biraz
farklı bir yöntem izleniyor. Paketten etkilenebılecek kesimle-
rin paket konusundaki görüşleri alınıyor. Özellikle kendileri-
ni doğrudan ilgilendiren konularda her kesimin görüşünün
alınacağı, boylece sonuçta olumsuz sürprızleıie karşılaşma
olasılığının azaltılacağı belirtiliyor.
Şu günlerde iş âleminde bu görüş alısverişinin telaşı ya-
şanıyor. Sanayiciler, ihracatçılar, tüccarlar, bankacılar kendi
görüş ve isteklerini paketi hazırlamakla görevli ekiplere ak-
tarmaya çalışıyorlar. Hemen herkeste ödevini iyi yapmaya ça-
lışan öğrencilerin heyecanı görülüyor. Ancak ödevin çok ani
verilmiş olması ve çok kısa sürede tamamlanmasının isten-
mesı bazı kımselerde bir tepkiye de neden olmuş, "Bu ka-
dar kısa sürede, akşamdan sabaha kapsamlı ve tutarlı bir
öneri ve istek paketi hazırlamak olanaksız", diyenler var.
Evet belki bu katkı talebi biraz ani geldi ve insanlara çok
kısa süre verildi, ama bu yöntemın ızlenmesi gene de çok
yararlı. Çeşitli kesimlerin kendi görüşleri ve onayları alına-
rak hazırlanmış bir paket, bir ekonomik programa uyum sağ-
lamaları, uygulamasının başanlı olmasına çaba gösterme-
leri herhalde çok daha kolay olur, bu durum da paketin ba-
şarı şansını arttırır.
Burada önemlı olan bir nokta da bazı kesimlerin görüşleri
ve önerıleri ahnırken bazı diğer kesimlerin ihmal edilmeme-
si, böylece hazırlanacak paketin gerçek anlamda tüm kesim-
lerin katıldığı bir uzlaşmayı, bir konsensüsü yansrtması. Bu-
nu başaracak bir istikrar önlemleri paketinin enflasyonla mü-
cadeledeki başarı şansı da kuşkusuz önemli ölçüde artmış
olacak.
Paketin içeriği ve hedeffî
Önümüzdeki ayın ortalarında açıklanacağı söylenen istik-
rar paketinin ayrıntılı içeriği kısmen yukarıda sözünü ettiğim
danışma sürecınin sonunda kesinleşecek. Ancak söz konu-
su paketin genel çerçevesi konusunda bazı tahminler yap-
mak mümkün. Ben kendi tahıninlerimi şöyle özetleyebilirim:
• Paket önemli boyutta yeni zamlar içermeyecek, zamların
süreceğı beklentisi yaratılmayacak.
• Yeni bir para programı açıklanacak ve bunun hedeflerinin
tutturulmastna özen gösterilecek, hâkim eğilim sıkı paradan
yana olacak.
• Para programını destekleyecek bir mali program hazırla-
nacak. Mali program hedeflerinin tutturulması için kamunun
faiz yükünün azaltılmasına ve bazı kamu harcamalannın kı-
sılmasına çalışılacak.
• Finans kesiminde kredi faizlerini aşağı çekmeyi amaçla-
yan bazı düzenlemeler yapılacak.
• Bazı vergi önlemleri alınacak ama bu cephede kısa süre-
de büyük gelir artışı amaçlanmayacak, daha çok kesimler
arası transferlere öncelik verilecek, örneğin ücretli kesim bir
miktar rahatlatılacak.
• Sanayi ve ihracat, daha çok üretim aşamasında etkili ola-
cak teşviklerle özendirilecek ve yönlendirilecek; öncelikle ti-
carete konu malların üretimi özendirilecek, bu alana yatırım
teşvik edilecek.
• Döviz kurları piyasalarda belirlenecek ama TL.'nin konfrollü
biçimde değer kazanma sürecinin devam etmesi hedeflene-
cek.
Ayrıca kapsamlı bir KİT reformu bu istikrar paketini des-
tekleyecek. Bu gerçeklestirilebildiği takdirde paketin başan
şansı büyük ölçüde arttmış olacak.
Size bir de benim olmayan bir tahmini, istikrar programıy-
la yakından ilgili yetkililerden yansıyan bir tahmini aktarayım.
Öngörülen KİT reformu gerçekleştirilebilir ve istikrar prog-
ramı tam başarıya ulaşırsa 1992'nin son çeyreğinde temel
enflasyon temposu ("underlying rate of inflation") yüzde
40'lara inebilecek; program makul ölçüde başanlı olursa bu
oran yüzde 55 dolayında gerçekleşebilecek.
Vodina eşrafından merhum Cemil ve
merhume Fatma Çıpa'nın oğlu, merhum
Veli ve merhume Feride Alemdar'ın
damadı, merhume Melek Güneri,
merhum Ali Cemil, merhum Kemal Çıpa
ile İsmet Ekim ve Ethem Çıpa'nın
kardeşleri, ALEMDAR, OKYAYLI,
SOLON, SEL, GÖĞÜŞ, EKİM VE
ÇIPA ailelerinin enişte ve bacanaklan,
Temel-Grechen Çıpa, Ahmet-Şermin
Çıpa'nın babaları, Ahmet Cemil
Çıpa'mn büyükbabası ve Letafet
Çıpa'nın sevgili eşi
FİKRİÇIPA
27.12.1991 günü hakkın rahmetine
kavuşmuştur. Naaşı, bugün Fatih
Camii'nde kılınacak öğle namazından
sonra Edirnekapı Şehitliği'ndeki aile
kabristanma defnedilecektir.
Allah rahmet eyleye.
NCTT Çelenk gönderilmemesi rica olunur.