22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumhuriyet Sahıbı: Cumhurıyet Matbaacılık \e Gazetecılık Turk Anonım Şırken adına Berin Nadi 0 Murahhas Lve Emine l'şaltbgil # Genel Yayın Muduru Hasaa Cenal, Yazı Işlerı Muduru Oka» Gonensın 0 Yazı Işlen Mudur Yardımcıları Salim Mpaslsn. Kcrem Çalışkan. Ntcdet Dogan. Lutfıı Tıoç 9 Sayfa Duzenı Yönetmenı Ali Acar £ Ankara Temsılcısı Ahmel Tan Iç Pohtıka Mehmel Tezkan Ekonomı: Meral Tamer, Dış Haberler: Ergun Balcı, Kultur Cdal Usler. Istanbul Haberleri: Muhittin Sirer, Spor: Abdulkadir Yucelman, Makaleler. Şahin Alpay, Duzeltme Abdullah Yazıcı % Koordınator Ahmel korulsan % Malı Işler Erol Erkut • Muhasebe. Bulenl Yener % Butçe-Planlama Sevgi Osmanbcşcoglu « Reklam: Ayşe Torun 0 Idare Huseyio Gurer * Işletme Onder ÇeliL % Bıigı-Işlem. Nail lnal # Personel Sevgi BoMancıoglu Basan ve Yaymt Cumhunveı Matbaacılık ve Gazetecılık T A Ş Turkûcagı Cad 39'41 Caga]o|lu 34)54 Uı Pk. 246 laanbul Tel SI2 05 05 (20 hacı Tele, 22246. Fa. (I) 526 60 72 • Bumlar 4ak«n' Zı>a Gotalp Blv Inkılap S No 19 4, Td 133 11 41-4"". Tel« 425*4. F u (4)133 05 63 4 I m i r H Zıya Blv 1352 S 2 1, Tel 13 12 30. Teta 52359, F u . (5!) 19 53 60 # t t a l Inflou Cad 119 S. No 1 Kal 1. Tel 19 31 52 (4 haı), Teloı 6215! Faı f7l) 19 25 71 TAKVİM: 16 ARALIK 1991 Imsak: 5 43 Güneş: 7.15 öğle: 12.04 tkindi: 14.23 Akşam: 16.43 Yatsı: 18.10 Uzmanların güzelleştirdiği ciltler, eğitimsiz kişilerin eline kalınca sorunlar oluşuyor Estetikbıçak sırtındaGüzellik uzmanı berber çırakları Güzelleşmeye artan talep, güzellik salonlarının da çoğalmasına neden oldu. Bu durum güzellik uzmanı sorununu yarattı. Şişli Etfal Hastanesi Cildiye Kliniği Şefi Köşlü, "Çeşitli insanlar güzellik uzmanıyım diye ortaya çıkıyorlar. Bunların arasında berber çırakları bile var" diyor. Ciddi sorunlar Estetik konusu giderek gelişiyor. Örneğin bir cihaz yardımıyla cildin 3 cm. altına, 5 dakikada ürünün nüfuz ettirilmesi sağlanabiliyor. Ancak bu tür cihazlann ehliyetsiz kişilerce kullanılması ciddi sorunlar yaratabiliyor. Ancak bu konuda resmi şikâyet olmadığı için sağlık müdürlükleri bir işlem başlatamıyor. Sağlık Bakanlığı'na başvuru gerekmiyor Doğrudan insanlara yönelik faaıiyet gösteren bir salon açmak için belediyeden işyeri ruhsatı almak yeterli. Bu konuda Sağlık Bakanlığı'na bir başvuru yapılması gerekmiyor. Oysa uzman işini bilmiyorsa, doğru malzeme kullanmıyorsa yan etkiler meydana gelebileceği hatırlatılıyor. TAYFUN GÖNÜLLÜ Selma Şahinoglu 37 yaşında, iki çocuk annesi ve bir banka- da görevli. Bir hafta sonu aynanın karşı- sında gözlerinin etrafındaki ha- fîf kırışıklıklar dikkatini çekti. Inanamadı. Düsünmeye başladı- ğında, yülann göz açıp kapayın- caya kadar geçip gittiğini fark etti. Hemen çekmeceden resim albumünü çıkardı. Kendisinin bulunduğu resimleri bir bir hız- la ayırdı. Fotoğraflannı dikkat- le incelemeye başladı. tlk kez bu gözle bakıyordu. Çok değil, da- ha 5-6 yıl öncesiyle şimdinin arasındaki farkı görünce, don- du. Kilosu, selüliti, göz ve boy- nunun altındaki kırışıklık baş- langıçlannın verdiği iızüntü, ev- deki iki çocuğunun gurultüsünü birden bastırdı. Şimdi kendini oldukça rahat- sız hissediyordu. Şimdiye kadar vücudundaki bu gelişmeleri KULLANILAN CİHAZLAR Cildi temMemek için frimatör, kınşıklıga myo lifting Vapozon: tnsan vucudu, mekanizmasında dönuştüremediğı toksinleri ve maddeleri sıvı ve katı halinde dışarı atar. Bununla birlikte birtakım toksinler kan sirkülasyon sistemine kolay geçemediğinden dolayı vücut dışına terleme yolu ile atıhr. Frimatör Yüz ve vticutta derin ve ciddi cilt temizleme işlemi yapar. Vakum-Sprey: Yüzeyin lenfotik ve kan sirkülasyonunu arttınr. Komedonların temizlenmesinde kullanüır. Yüksek frekans: Metabolizmayı harekete geçirir. Metabolizmadaki ısı yükselmesi oksijen massedilmesini arttınrken diğer yandan karbondioksit artıklarının atılmasını sağlar. Kan deveranını arttınp, bakterileri de öldürücü etkisi vardı. tyonlama sislemi: Belli tedavi edici maddelerin vtlcuda ciltten nüfuz ettirilmesini sağlar. Lenf drenaj: Lenf yollanna vakum sistemi ile drenaj yapar. Kan dolaşımını duzenler. Epilasyon: Vücutta istenmeyen kılların yok edilmesinde kullanıür. Wood lamp: Ciltteki hastahklan teşhis eder. Myo lifting: Yuzde mimik cimnastiği yaptırarak kınşık tedavisinde kullanılır. Dinamik: Ağırlıklı kas çalıştırması yaptınr, kan dolaşımını duzenler. Fisiotron: Tedavi edici maddeleri vücudun derinliklerine geçirip yağ hücrelerinin küçülmesini, atık maddelerin kan yolu ile idrardan dışarı atılmasını sağlar. farketmemişti. Kendinden mem- nun olduğu zamanlan hatırladı. Oraya geri dönebilmek için ne yapabilirdi? Şahinoglu, artık gazetelere dikkatle bakmaya, sohbet top- lantılannda bu konulara daha fazla kulak kabartmaya başladı. Bir hastanenin cildiye kliniğine mi yoksa bir güzellik salonuna mı gitseydi? Arkadaşlarının önerisi güzellik salonu oldu. Ga- zetelerde, dergilerde, "10 seans- ta istediğiniz bölgeden, istediği- niz kadar zayıflayın", "Akşam yatın, sabah 5 yaş genç kalkın" gibi ilanlar, tam onun sorunla- rını giderecek türdendi. Acaba ne kadar gerçekçiydiler? Özellikle Istanbul'da son dö- nemde sayılan hızla artan güzel- lik salonianndan birine gıtti. Selma Hanım'a, salonda "güzd- lik uzmanlarT bulunduğuna da- ir birçok sertifıka, diploma gös- terdiler. Guvenemedi ve geri döndü. Selma Hanım geri döndu, ama bu "güzellik salonlan"na pek çok kişi gidiyor. Gidenlerin sayısı gün geçtıkçe artıyor. Bu alan "sektör"leşirken birçok problemi de beraberinde getiri- yor. Bundan 10-15 yıl once yurtdı- şına gidip bir sure yaşadıktan sonra bazı bayanlar yanlarında epilasyon cihazı veya bir buhar makinesiyle geri dönduler. Ev- lerinin bir köşesine ya da bir ku- aförün yanına "tezgâh" açtılar. Talep, beklenmedik kadar fazla oldu. "Mucize cihazlar", bayan- lar arasında sık sık konuşulan konu halıne geldi. Almanya'daki güzellik okulla- nnda okutulan kitaplar getirtildi ve Türkçeleştirildi. Eleman so- runu da boylece kurulan Rusdu Uzel Kız Meslek Lisesi'nden karşüanmaya başlandı. Bu oku- lun bazı bölümlerinden mezun olan öğrenciler, diplomalarını ahr almaz doğru kuaförlere koş- tular. Fakat Avrupa'daki geliş- meler çok hızlıydı. Türkiye'deki girişimciler ise bu gelişmeleri ithal etme konu- sunda hiç gecikmiyordu. Her gun yeni bir cihaz, yeni kozme- tik uninü piyasaya çıktı. Lise, bu gelişmelerin çok gerisinde kaldı. Okula ne yeni bir cihaz geldi ne de yeni dersler kondu. Şartlar, teknolojiden uzak, makyaja yö- nelik eğitim verümesine yetebi- liyordu. Ama mezun olan öğ- rencilere "estetisyen" denmiyor- du. Türkçede "estetik" vardı, ama "estetisyen" yoktu. Kuaför- lere de "estetisyen" denemeyece- ğine göre, buna karşılık olarak "güzeUik uzmanı" kullanılmaya başlandı. "Güzelleşmeye" artan talep, "guzeUik salonlan"nın hızla art- masına yol açtı. Eleman acıgı, özel kozmetik firmalarının ürunlerini tanıtmak amacıyla yurtiçinde ve dışmda açtıklan kısa dönemli kurslar ile Milli Eğitim Bakanlığı'ndan tasdikli özel işletmelerin "güzellik uzmanı" damgasım taşıyan ser- tifıkalan, diplomalan, bu salon- lann baş köşelerini süslemeye başladı. Işin boyutlan büyüdükçe ya- tınmlar da artmaya başladı. Milyonluk cihazlar Avrupa'dan ithal edilmeye başlanıp isteyen kişilere satıldı. Bir denetim ol- madığı için "güzellik salonlan" nın sayısı büinmiyor, ama sade- ce tstanbul'da 200'ün uzerinde olduğu sanılıyor. Şişli Etfal Hastanesi Cildiye Kliniği Şefı Doç. Dr. Adem Köş- lü bu alanda, özellikle "güzellik uzmanhğı" konusunda bir kar- maşamn yaşandığım belirtiyor. "Bngnn çeşitli insanlar 'güzel- lik uzmanıyım' diye ortaya çıkı- yorlar. Bunfatnn arasında berber çıraklan, güzellik enstitülerine devam etmiş ev kadınlan var. Yurtdışında çahşmış bayanlar yurda girerken yanlannda getir- dikkri bazı cihazlaria kendileri- ne 'güzellik uzmanıyım' diyebi- liyorlar. Oysa güzellik uzmanı, güzellik oknlundan mezun olan kişiye denmeli." E)oç. Köşlü böyle diyor, ama Türkiye'de bir "güzeUik okulu" var mı? Estetik konusunda cihaz ithal eden bir fırmanın yetkilisi olan Bölent Mustaoglu, var olan okullarda "teknolojiden uzak, makyaja yönelik eğitim" yapıl- dığım ileri sürerken, güzellik sa- lonlannda kullanılan cihazlar- dan okullarda birkaçının eğiti- minin verilebildiğini belirtiyor. Açüan kurslan da eleştiren Mus- taoğlu, "Bu konuda bir yönet- melik olmadığı için kurslar, şo- för kursu açüır gibi açıuyor" di- yor. Doç Köşlü de, resmi okul sta- tüsünde Rüşdü Uzel Kız Meslek Lisesi ve Gazi Üniversitesi'ne bağh bir yüksekokulun olduğu- nu belirtmesine karşın bu okul- Ciltlerinden, aşırı kilolanndan, selülitlerinden şikâyetçı oian bayanlar, her geçen gün güzellik salonlannı daha fazla dolduruyorlar. Yeni salon açanlardan biri de psi- kolog Semra Pekyaman, "Türkiye koşullannda salonlara her zaman iş duşecektir. Bu bir sağlık sorunudur" diyor. (Fotoğraf: ERDOĞAN KOSEOCLL) Sivilce ve selülit 2 büyük sorunBayanlar, erkekler; çalışanlar, çalışmayanlar her gun güzellik merkezlerini dolduruyor. Bazıları yuzlerinde- ki "isyanlardan" şikâyetçi, bazıları kilosundan ve se- lülitlerinden, bazıları da ileride oluşacak olası kırışık- lara karşı önlem almak için bu merkezlere gidiyorlar. Orneğin Pınar Orbe>i iki çocuk an- nesi ve çalışıyor. Merkeze cilt bakımı, masaj, zayıflama ve selülitleri için gi- diyor. Orbe>i, "Belimde bir rahatsız- lık olduğu için zayıflama uzun vade- de olacak. Doktorum muayene etti ve bilimsel bir yontem saptandı. Cildim ise kuru. Alerjik yapısı var, kırmızı le- keler oluştu" dedi. GuzeUik konusunda ise Orbeyı, "Biz sahne sanatçı- sı değiliz. Güzel olmak yerine sağiıklı olmamız lazım. Çocuklarımın sağiıklı bir anne ile moral bulmalan açı- sından bu olayı onemli gorüyorum" diye konuştu. Banş Anhan ise 20 yaşında. I.U. Fen Fak. 1. sınıf oğrencisi. Ergenlik döne- minde çıkan sivilceleriyle fazla oyna- dığını ve olayı buyuttüğünu söylüyor. Psikolojık bazı problemleri de oluşur- ken, sivilceler de yara haline dönuş- m u 5- ^"^ yı'dır aynı problemi yaşadı- ğından yakınıyor. Doktorlara gittiği- ni, ama birkaç ilaç ile geliştirildiğini problemınin ise çözülmediğini aıilatıyor. "Şimdi yavaş yavaş iyileşiyorum. Beni oldukça etki- li>ordu. Kendimi arkadaşlarımdan soyutlamıştım. Ken- dimi diğer insanlardan farklı hissediyordum. İnsanlar belki bana dikkat etmiyorlardı, ama ben öyle hissedi- yordum. Şimdi kendime gelmeye başladım" diye ko- nuşuyor Anhan. Genç oğrenci sozunu şoyle tamamlıyor: "Son sivilce kaybolana kadar kız arkadaşunı arama- yacagım." Mine Tetik de çahşmayan bir genç bayan. "Bende bir problem yok" diyor önce. Sonra "ileriye dönük bir takım yatınmlar" diyor ekliyor. "Ne gibi yatınmlar?" "Kuru bir cilde sahip olduğum için göz etrafında kı- nşıklık egilimi fazla. Önlemler alınmazsa derin kırı- şıklıklar meydana gelebilir. Bunun önlemini almak için geliyorum." Faüna Tetik de kardeşi gibi bir mer- keze devam ediyor. Yuzundeki "kırmı- zı siyah isyanlardan" şikâyetçi. "10 yıl- dır cildiye doktorlarına taşındım dur- dum. 3 a>da ancak i>ilesebili>ordum. tlaçları bıraktığım zaman da tekrar başlıyordu. Evdeki bakım ile bu salon- lardaki bakım farklı oluyor. 1 aydır buraya geliyorum." lann eğitim programlarmuı tar- tışmalı olduğunu söylüyordu. Köşlü, "Bunlann dışında kalan eğitim yerierinde ise 2 ser, 3'er ayda sertifika veriliyor. Milli Eğitim Bakanlığı bunlan nasıl tasdik ediyor, ayn bir araştırma konusu. Bu özel kurs yerlerinin bazılarımn kadrobuına baktıgı- mızda, kendilerinin egitime mnhtaç kişiler olduğunu görü- yoruz. Tek elemanla temsil edi- len yerler bile var." Bu tür eğitimin yanında, yurt- dışında gerçek güzellik okulla- nna devam edip 4 yılhk eğitim sonucunda diploma sahibi olan- lar da yok değil. Ama sayıları oldukça az. Doğrudan insanlara yönelik faaliyet gösteren bir salon aç- mak için belediyeden bir işyeri ruhsatı almak yeterli. Bu konu- da Sağlık Bakanlığı'na bir baş- vuru yapılmıyor. Bülent Mustaoglu şöyle diyor: "Epilasyon olayında uzman işini bilmiyorsa, uygulamasını gerekli olan malzemeyle yapmı- yorsa hatalar meydana gelir. Bunlardan bir tanesi igne kulla- nımında. Çok dar bir kıl kana- lına çok geniş bir igne ile girdi- ğinizde o kanalı tahris edersiniz. Bn, bir kapıdan fili sokmaya benzer. lgneyi sokarsınız, ama oradald kanal artık açılmış olur ve kapanmaz. Bayanın yüzü de- lik desik olur. Veya hangj kıl cin- sine ne tür akım vereceginizi bi- lemezseniz, kıl kökünü asın tah- rip etmiş olursunuz. Uygulama- dan sonra uzman, kişiye tavsi- yelerde bulunmamışsa guneşte yanmaya çıkıMıgında cilt altın- da oluşacak kabuklaşmayi öm- rü boyunca taşımak zorunda kaur." » Böyle bir sonınla karşılaşan bayanlar nerelere başvurabüir- ler? Mustaoglu, "Bayan hiçbir ye- re başvnramaz. Ancak medymda tanıdık birileri varsa onlara şi- kâyet eder. Bu da köçök bir ha- ber obnaktan öteye gitmez. Bu konuda hizmetin dogru verilip verilmedigi kontrol edilemez. Doktor, sadece olan durumu ra- por eder" diyor. Doç. Köşlü de bu tür yerlerin bozulmuş ürünler ya da demo- de cihazlar kullanabileceklerini belirtirken, şikâyet konusunda "Bayanlar şikflyetierini sadece kendi aralannda konuşuyorlar. Henüz resmi bir şikâyet yok. DoUyısryia saghk müdürlügu de bir işlem başlatamıyor. Gazete- lere yansıyan birtakım olayiar sonrasında buna gereksinim du- yuluyor, ama bn kez de mevzu- at tarandıgında buna ilişkin ya- sa ve yönetmelik görülmüyor. 50-60 yıl once çıkan bir yönet- melik var, ama o zaman da gü- zellik salonlan ve enstitüleri ol- madığı için bunu karşılamıyor" şeklinde konuşuyor. Yetkihler, konunun uzerinde oldukça kapsamlı durulması ge- rektiğini beürtiyorlar. örneğin, bundan 2 yıl öncesine kadar kozmetik vücuda elle yedirilir- ken, bugün elektrik akımının in- san metabolizması ve cüdi Uze- rinde yapacağı etkiler saptan- dıktan sonra buna paralel cihaz- lar üretilmeye başlandı. Estetik, elektro estetiğe dönuştü. Bir ci- haz yardımıyla, cildin 3 santi- metre altına 5 dakikada ürünün nufuz ettirilmesi sağlanabiliyor. Ancak çok çeşitli cihazlann "ehliyetsiz" kişilerin ellerinde kullanılması bayanlann karşısı- na ciddi bir problem olarak çı- kıyor. KIZILCAHAMAM 2 kişi donarak öldü Haber Merkezi — Başta Mar- mara olmak üzere batı bölgele- rinde hava sıcaklıklan artmaya başladı. Doğuda ise kış etkisini sürdürüyor. Kızılcahamam'da yolunu kaybeden iki kişi dona- rak öldu. Istanbul ve Marmara bölge- sinde hava sıcakhklannda artış- lar oldu. Dıin tstanbul'da güneş- li bir gün yaşandı. Mete- oroloji yetkiülerinden edinilen bilgiye göre hava sıcaklığı dün gece Erzurum'da eksi 25, Ağn L da eksi 21, Kars'ta ise eksi 18 de- rece oldu. Yetkililer, bölgede kar kahnhklanmn ise Erzurum'da 25, Ağn'da 11, Kars'ta 6 santi- metreye ulaştığım bildirdiler. AA'mn haberine göre bir haf- ta önce Ankara'nın Kızılcaha- mam ilçesine bağlı Çerkeş'in In- cecik köyünden gezmek için Kı- zılcahamam'a giden Celalettin Köse ve Hasan Oral isimli iki genç donarak öldü . Adana Galleria inşaatıyeni bir tartışmayayol açtı Portakal ağaçları korunmah mı? Kültür ve Tabiat Varhklarını Koruma Kurulu, "Portakal ağacı nesli tükenen bir bitki türü değil. Ama bir bölümünün kesilmemesinde yarar var" dedi. UFUKTEKİN ADANA — Trüyonluk Ada- na Galleria inşaatına yer açmak için portakal ağaçlarımn kesil- mesi yeni bir tartışmaya yol aç- tı: "Portakal ağacı, korunması gerekli tabiat varlığı mı?" Çev- recilerin itirazı üzerine devTeye giren Kültür ve Tabiat Varlık- lanru Koruma Kurulu, Adana Büyüksehir Belediyesi'nden ge- len bu 'soru'ya yanıt vermekte güçlük çekti. Yanıt olarak, "Portakal agacı, nesli tükenen bir bitki türü değil, ama bir bo- lümünün kesilmemesinde yarar var" denildi. 'Kuralduğu yer' ve 'ihale edil- me yöntemi' tartışma konusu yapılan, Adana Buyukşehir Be- lediyesi'nin ortağı olduğu Gal- leria inşaatı çevrecilerin de tep- kisine yol açtı. Gazetelerde yer alan 'Yeşil katiiam' ve 'Porta- kal bahçeleri yok oluyor' biçi- mindekı haberleri değerlendiren Kültür ve Tabiat Varlıklaruıı Koruma Kurulu Genel Müdür- lüğü, 'Galleria inşaatını incele- meye aldı.' Kurul Genel Müdu- rü Altan Akat'm girışimi uzeri- ne Adana Kültür ve Tabiat Var- hklarım Koruma Kunılu, Ada- na Büyüksehir Belediyesi'ne 'Portakal ağaçları neden keaüyor' sorusunu yönelterek yanıt istedi. Belediye Genel Sekreteri mi- mar Şafak Eren, kurula ilettiği bir yazıyla "Adana'daki porta- kal ağaçlan korunması gerekli tabiat varlığı mıdır?" diye sor- du. Büyüksehir Belediyesi'nden gelen 'sonılu yanıt' uzerine Kül- tür ve Tabiat Varhklannı Koru- ma Kurulu'na çağrüan Genel Sekreter Şafak Eren'den açıkla- ma istendi. Eren, özetle şu de- ğerlendirmeyi yaptı: "Seyhan Nehri'nin iki kıyısı- nı da içine alan bölgede rekre- asyon bölgesi oluşturmaya yö- nelik proje icİBde yer alan Gal- leria inşaatı için arsa üretmek üzere portakal ağaçlanmn bir bölümü kesUmiştir. Halen sıkı, kullanılmaz onnanlık alan nite- ligindeki portakal ağaçlan, pro- jemiz geregi seyreltilecek, kücük yeşil adacıklar olarak kalacak- tır." Adana Kültür ve Tabiat Var- lıklannı Koruma Kurulu, Sey- han Nehri kıyısındaki portakal ağaçlarımn bulunduğu bölgede kendi uzmanlarına da bir araş- tırma yaptırarak 2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varhklarını Koruma Yasası'na aykın bir iş- lem yapümadığı sonucuna var- dı. Kurul uzmanlan tarafından hanrlanan 'Galleria ve portakal ağaçlan' konulu raporda, aynı bölgede yer alan okaliptüs, pal- miye ve hurma ağaçlarımn ko- runması gerektiği, halkın yeşil alan ihtiyacım karşılamak için de portakal ağaçlarmdan oluşan küçük yeşil adalara yer verilme- sinin iyi olacağı vurgulandı. Kurul Başkanvekili Doç. Dr. Yusuf Gürçınar, uzmanlar tara- fından hazırlanan raporu değer- lendirirken "Portakal ağaçlan salt Adana'da yok. 'Portakal ağacı, korunması gerekli kültür ve tabiat variığıdır' dediginizde, bütün portakal agaçlannı koru- ma altına almak zorundasınız. Bu ne anlamlı ne de mümkün. Ancak rekreasyon yapüırken ne kadar portakal ağacımn kesil- Bteyecegi konusunda belediye bize bUgi verecek " dedi. 'Maxwell hayatta9 iddiası • LONDRA (AA) — Ingiliz basın kralı Robert Maxwell'in yaşadığı ve denizde boğulan kişinin Maxwell'in benzeri olduğu öne sürüldü. lngiltere'de yayımlanan "Sunday Sport" gazetesi, üst düzey bir Rus istihbarat kaynağına dayandırdığı haberinde KGB tarafından Maxwell'e bir dublör sağlandığı ve Maxwell'in "Andreas" adındaki bu kişiyi, kendisinin katılmadığı bazı toplantılara gönderdiği iddiasma yer verdi. Gazete, bu kaynağın "Maxwell'in hayatta olması çok muhtemel. Kendisini öldü göstermek için kullanabileceği bir benzerine sahip olduğunu biliyorduk" dediğini bildirdi. Haberde, Kanarya Adalan açıklannda denizden çıkanlan cesedin "Zehirli gazla kalp krizi geçütilerek öldürülen Andreas" olabileceği ve çahsanlann sandığından 426 milyon sterlin çaldığı öne surülen Maxwell'in Güney Amerika'da gizli bir yere gitmiş ohnasının kuvvetli bir ihtimal olduğu kaydedildi. Hanıilelikte ilaç kullanımı • tSTANBUL (AA) — Âdet kanamalarındaki gecikme yüzünden hamılelik kuşkusuyla kullanılan sökturücü ilaçlann daha sonra doğan kız çocuklarında ciddi vajinal rahatsızhklara neden olduğu bildirildi. tstanbul Eczacı Odası'nın üyelerini eğitmek amacıyla duzenlediği meslek içi surekli eğitim programı çerçevesinde dün "Hamilelerde, Çocuklarda İlaç Kullanımı ve Çocuklarda Beslenme" konusu ele alındı. Toplantıda gebelikte ilaç uygulaması uzerinde duran Istanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi Kadın Doğum Bölümü öğretim üyesi Doç. Dr. Lemi Ibrahimoğlu, ülkemizde "sökturücü" olarak bilinen ve düşük yapmayı sağlayan ilaçlann kullanılma oranının çok fazla olduğunu söyledi. Giresunlular Ataköy'de buluştu • tSTANBUL (AA) — tstanbul'da yaşayan Giresunlular, Ataköy'de düzenledikleri dayanışma gecesinde bir araya geldiler. Bakırköy Giresunlular Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği tarafından düzenlenen geceye, Bakırköy Belediye Başkanı Yakup Akyüz, eski Çevre Bakanı ve ANAP Bakırköy belediye başkan adayı Ali Talip özdemir, eski Devlet Bakam Ibrahim özdemir ile yaklaşık 2 bin 500 davetli katıldı. Zeusa bakan desteği • KUŞADASl (AA) — Devlet Bakam Erman Şahin, Bergama Belediyesi'nin başlattığı ve Kuşadası Belediyesi'nin desteklediği "Zeus Sunağı'm geri verin" kampanyasma imza attı. Kampanyaya, Kuşadası'nda devam eden "Yerel Yönetimler ve Yeni Hükümetten Bekledikleri" konulu toplantıya katılan 60 belediye başkanı ile birlikte imza atan devlet bakam Şahin şöyle dedi: "Gönlümüz, bütün yurtdışındaki eserlerimizin yurdumuzdaki ait olduğu yerlere dönmesini istiyor. Hekiııı adayları • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) — Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi öğrenci Derneği (HÜTFÖDER), tıp fakültesi öğrencilerinin Türk Tabipler Birliği (TTB) bünyesinde bir "kol" olarak örgütlenmesini istedi. Dernekten yapılan yaah açıklamada, geçen hafta TTB ile ortaklaşa düzenlenen 1. Tıp öğrencileri Kurultayı değerlendirildi. Kunıltayda öğrencilerin söz hakkı ve örgütlenmeleri yönündeki bir önergenin engellendiğine işaret edilen açıklamada TTB'nin bu tavnnın kurultaya gölge düşurdüğü savunuldu.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle