22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
7EKİM 1991 'UGÜN CJEREKLÎ TELEFONLAR CUMHURİYET/15 • Fatlh Belediye Başkanlığı "Dünya Çocuklar Günü"nü saat 10.00'da belediye binası önünde düzenlenecek törenle kutlayacak. Törene tüm çocuklar davetli. • Anakent Belediye Başkanı Nurettin Sözen, saat 15.00'te Ümraniye'de zihin özüriü çocuklar için yaptınlan Çağdaş özel Eğitim Okulu'nun temelini atacak. Dr. Sarı başhekim • İstanbul Haber Servisi — SSK Göztepe Hastanesi Başhekimliği'ne Opt.Dr.Kâzıra San atandı. DYP Erzurum milletvekili adayhğı dolayısıyla aynlan Dr. Koptagel llgün'den boşalan başhekimliğe getirilen Dr. Kâzım San, 10 yıldan beri SSK Okmeydanı Hastanesi Hariciye Servisi Şefı'ydi 45 yaşındaki Kâzım San, evli ve iki çocuklu. Başbakan Yılmaz'ın da katıldığıpilav gününde, okıd tarihi binasına taşındı Pertevniyalbayranu kutlandı Istanbul Haber Servisi — Türkiye'nin en eski okullann- dan Pertevniyal Lisesi, S yıl ön- ce Osmanlı Arşivleri'ne verilen Aksaray'daki tarihi binasına ge- ri döndü. Olculun anahtarı dün düzenlenen törende Başbakan Mesut Yılmaz tarafından Per- tevniyal Eğitim Vakfı Başkanı Mehmet Ali Aml'a teslim edil- di. Başbakan Yılmaz, Pertevni- yal lisesi'nin köklü eğitim ku- nımlanndan birisi olduğunu be- lirterek, "Türkiye'de 119 yıllık geçmise sahip lise çok azdır. 1986 yüında Aksaray'daki Per- tevniyal Lisesi'oin bioasuun Os- manlı Arşivleri'ne verilmesinin hata olduğunu kabul ediyorum. Çünkü gelenegi olan okullar, aynı zamanda kendi binalany- la simgeleşmişlerdir" şeklinde konuştu. Pertevniyal Lisesi'nin geçici olarak kullandığı Çapa'daki bi- nasında düzenlenen "Gelenek- sel Pilav ve Aşnre Günü"ne ka- tılan Başbakan Mesut Yılmaz Eski ve yeni mezunlar Çapa'dan burada yaptığı konuşmada, eğitimde yeni atılımlann ge- rekli olduğuna işaret etti. Pertevniyal Lisesi öğrencüeri- nin ellerindeki pankartlarla Ça- pa'dan coşkuhı biçimde yürüye- rek lisenin önüne gelmesinden sonra sevgi gösterileriyle karşı- Aksaray'a yürtidü. (Fotograf: ladıkları Başbakan Mesut Yıl- maz, buradaki törende ise lise- nin akşam bölümünun Şehremi- ni Lisesi'ne bağlanmaması yo- lundaki isteklerin değerlendiri- leceğıni belirtti. Çok sayıda öğrencinin katıl- dığı ve oldukça coşkulu geçen UĞUR GÜNYÜZ) törende aynca okulun "50. yıl" mezunlanna plaketleri verüdi. Okulun eski mezunlarından Ha- lit Kıvanç'ın sunuculuğunu üst- lendiği Pertevniyal Lisesi'nin tö- reninde kız öğrencilerin sattığı okul rozetlerinden büytik mik- tarda bağış toplandı. 172 13 73 -74-75 ve 088 527 57 00 m. r«dtO77 : 511 89 18 ı T*: 588 48 00 Ça»a Tr- 534 00 00 (100 hat) H M M n Tr. 340 01 00 •>><•»'!> • — » : 345 46 80 fel mitk 131 22 09 Tataaı feyaı*K 152 43 00 SSK SaMtfK 588 44 00 SSK tkwmi*m 121 77 77 SSK BlrtMI 358 67 60 • nurtt Tnflk S * * ML: 176 24 14 (bt), 356 04 8546 (Kadıköy) •«•• fttfk: 377 22 07 (E-5). 356 04 86 (Şehınçi), 314 36 (B Cekmece) • THT: Iç I K a n 573 13 31, r 574 73 00 (25 hat). : 574 73 00. : 574 82 00 (45hat) • »DY: SMud ta«K 527 00 50. N\Pa*a D M m 336 20 63 ILPata Saabai 348 80 20 526 40 20, 144 42 33. HABERLERİN DEVAMI ( 65 Model' Demirel. 'Karton Başbakaıf Yılmaz... (Baftarafı 1. Sayfada) televizyonun büyük önemi var." Doğru Yol'un seçim otobüsünün hopariör- lerinden çınlayan oynak bir şarkı da bir yer- de değişime işaret etmiyor mu: "21 ekim sabahı yeni bir Türkiye için haydi... Gerçek bir demokrasi için haydi... Toplumsal uzlaşma ve insan nakları için haydi... Dengeli kalkınma ve sosyal adalet için haydi..." Ama değişmeyenler de var politikada: Krt- leler, liderlere kitlelerin bağladığı umut... Bu umut, insanların gözlerinden okunur hep. Ne zaman siyasal parti liderteriyle ge- zîlere çıksam, meydanları dolduran insanla- rın yüz ifadelerini izlemeye çalışınm bir sü- re. Hep geleceğe dönük beklentiler okunur o yüzlerde; daha güze' w daha mutlu bir ya- şam için... Liderin yap' ğı vaatterle bu öztern- lerin gerçekleştırileceğine ilişkin bir güven vardır o bakışlarda. Dün yine insanlann bakışlannı, yüz İfade- lerini izlemeye çalıştım, Bolu'da yağmur al- tında... Adapazan'ndaki olağanüstü coşku- lu mıtingde... Kocaeli'ndekj canlı topluluğun içinde... Zıpladı adamın biri İzmit'te. Elinde kocaman bir megafon. Şoför ma- hallinden doğru uzattı kafasını. Ve bir çığlık patladı otobüsün içinde: "Babaaa, seni çok seviyoruz." Herkes yerinden zıpladı. Tak... Tak... Tak... Otobüsün kapısını yumrukluyor bir başka- sı. Başında siyah fötr şapka. Hafif çakır keyif olmalr. "Açın kapıyı" diye bağırıyor. "Olmaz" oıye dıretiyor korumalar. ' "Açın" diye üsteliyor adam, yumrukluyor kapıyı. Koruma: "Ne diye açacakmışım kapıyı?" "Babamla konuşacağım, o benim ba- bam..." Gülüşmeler: "Babasıymış..." "Baba" kimilerinin umudu olmuş, herkes onu çığırıyordu dünkü mitinglerde. O da meydanlara gün saydırmaya bayılı- yor. "Kaç gün kaldı?" "14 gün.." "Yann?" \ "13 gün.." Bağırıyor Demirel: "Gel sandık, gel!" Helikopterle havalandık İzmit'ten, İstan- bul'a uçuyoruz. Çok memnun Demirel mi- tinglerden. Haksız sayılmaz. "On yılda bir olur böyle mitingler. Ya sevınçten, ya da sı- kıntıdan. Biz muhalefetiz, sevinçten olmaz. Milletin burasına gelmiş..." diyor. "Bizim mesajımız yarına dönük" diye de- vam ediyor Doğru Yol lıderi, "Baştan aşağı yeni bir Türkiye vaat ediyoruz. Geçmişle il- gilenmemeye gayret ediyoruz. Ama onlar getiriyor geçmişi hep, sürtünen onlar." Mesut Yılmaz'ın bir "sürtünmesi", Demi- rel'egöre, "65 model araba" benzetmesi... Dünkü mitingter boyunca bunu sürekli yanrt- ladı Demirel: "Otomobil misin birader? Gelecek yıl '91 model çıkacak, o zaman ne yapacaksın? Se- nin atın tahtadan, sen de kartondan başba- kansın... Sen önce, İstanbul il başkanı ha- nımefendinin ipoteğini kakjır bakalım üstün- den..." Olağanüstü bir tempo içinde Doğru Yol li- deri. Uç hafta içinde 25 miting yapmış du- rumda. Şu ana kadar 65 bin kilometre ka- tetmiş, hedefi 150 bin kilometre. Günde dört saatten fazla uyumadığını söylüyor. Sesini yitirmemek için en çok tere karşı önlem alıyor. Bunun göstergesı her miting- den sonra iç çamaşırı ve gömlek değiştir- mek... Bu işi anında yapıyor. Bir de şapka meselesi var. İngiltere'den 1000 adet şapka getirtmiş. Her ile gıderken 15-20 adet götürüyor, arma- ğan etmek için. Doğru Yolcular için en mak- bule geçen hediye "Baba"dan bir şapka... Sakarya II Başkanı'nın aldığı siyah fötr şap- kayı nasıl ceketinin içine sakladığını görün- ce, bunu daha iyi anladık. ,-- -^ Ne olacak? Bu sorunun karşıltğı DYP liderinin kafasırv da bir bakıma berrak. Birinci parti olacağın- dan en ufak bir kuşkusu yok. Ama tek başı- na iktidar, ya da anayasayı tek başına de- ğiştirebnecek 300'lük bir çoğunluk?.. Bunun o kadar kolay olmadığını kendisi de görûyor, ifade etmese bile... Edindiğimiz izlenim şu: SHP ile uzlaşmaya gidebilir seçim sonra- sı. Bu uzlaşmayla Ozal'ı Çankaya'dan indir- dikten sonra, örneğin altı ay içinde yeniden bir erken seçimi zortayabilir: Hatta Refah gi- bi, MÇP gibi marjinal partileri, parlamento dışı bırakabilecek, Türkiye'yi iki partili bir par- lamentoya götürebilecek bir seçim sistemiy- le erken seçimi zorlayabilir. Kısacası, Doğru Yol lideri, 20 Ekim seçi- minden birinci parti olarak çıkabilirse, ANAP'm işini Özal'la birlikte er ya da geç bi- tireceğine inanmakta. Çünkü ANAP'ın ikti- dardan düşer düşmez cözüleceği kanısın- da... Ona göre ANAP muhalefet partisi ola- maz. İşte böyle gidiyoruz yeni bir seçime. Yalnız 13 gün kaldı, bakalım sandıktan ne çıkacak? Demirel ilanı kesti, Ttirkeş dava açıyor SHP'nin 'Demokrasi(Baftarafı 1. Sayfada) mız toplanularda, belediye ola- rak yarduna bazır oldugumuzu sâylcdik. Ama Sayın Mehmet Ural da Ahmet Somuncu da tüm sistemin haztr olda|anu ve hemen yerteştirüecegim söyledi. Bnna karşın balen Ankara'ya aaten yerteştirilemedr1 dedi. Mega-10'la "hizmet sözieşmesi" yapüklannı kaydeden Yalazan, belediye radyosunun stüdyola- nndan yararlandınldığını da sozlerine ekledL Yalazan, bugün Yorum Ajans'm Keçiören Hıdır- htepe'ye bir anten yerleştireceği yönünde bilgisi olduğunu, ama kesin bir şey söylenemeyeceğini belirtti. Mega-10 Basm Sözcüsü Me- lek Taylan, yayınlann küçük kentlerde rahat izlendiğini, ts- tanbul'da Adalar Belediyesi'nin kendilerine anten yerleştirmek için izin vermediğini bildirdi. 'öylan, kısa sürede bir mucize gerçekleştirdiklerini savunarak "Vatandaşlardan zaman istiyo- ruz ve anlayış bekliyoruz" diye konuştu. Taylan, "Amacunız Starl yayınını engeUemeden iz- leyiciye ulaşmak. Zaten, PİTnin çıkardıgı zoriuklar var, birkaç gün içinde büyük kentler- de de Mega'mn izlenmesi için uğraşıyoruz" dedi. Taylan, PTT'nin link hatları kullanımı konusunda "işi ağır- dan aldığına" da dikkat çekerek "Ne evet ne de bayır diyorlar. Bizim yayınlanmızın, seçimden EVET/HAYIR OKTMAKBAL (Baştarafı 2. Sayfada) kutsal sayan bu parti, hile yoluyla da olsa faizcidir. Kâr, faiz- siz yapılamaz. Bu bir serbest piyasa kuralıdır." Yurt ölçüsünde yüzde 10, bölgelerde yüzde 20-25 oranda barajla Sosyalist Parti'nin bu genel seçimde bir tek milletve- kili çıkarması beklenemez. Ama elde edeceği oy oranı önem- lidir. Bugün alacağı oy, gelecekte toplumcu görüşe ınanan- lara bir güven, bir güç verecektir. Her türlü kendini tanıtma, duyurma olanağından yoksun; radyolarda, TV ekranlannda adı, izi geçmeyen bir partinin ulasacağı aşama demokrasi- miz açısından önemlidir. Emekçilerin oluşturacağı bir iktidan hedefleyen SP'nin aday listelerine bir göz attınız mı bilmem. Ben dikkatle ince- ledim. Emekçi ve kadın adaylar çoğunlukta. Hepsi emeğiy- le geçinen insanlar. Kimse onlan tanımıyor, bilmiyor. Ama SP saflannda yer almaktan çekinmemişler. "Emekçi halk iktida- nnda, herkese emeğine göre ücret ilkesi geçerltdir. Havadan para kazanmanın kökü kurutulacaktır. SP 'herkese emeği- ne göre' ilkesi sayesinde bölüşümde adaletin temelini gerçekleşt'ırecektir diyen bir parti ile karşı karşıyayız. Bakalım SP, Türk seçmeninden beklediği ilgiyi bulabile- cekmi? sonra devreye girmesi için böy- le davranıyoriar" görüşüne yer verdi. Yorum Ajans'ın önceki ak- şam dört vericiyi Ankara'ya ge- tirdiği, ancak bunlann nerede ve ne zaman yerleştirileceğinin be- lirlenmediği öğrenildi. Mega-10 televizyonundan dün yapılan açıklamada yayınlannın 1992'nin Uk alü ayında 6 saate çıkarılacağı, yıhn ikinci yarısın- da ise günde 8-10 saate varan ya- yınlann de\Teye gireceği bildiril- di. Açıklamada, Mega-10'un he- deflediği yayın ilkeleri şöyle açıklandı: "Mega-10, insana ve çevreye saygıyı yaratıcüıgın temel ve vaz- geçilmez ilkesi olarak kabul eder. Mega-10, düriist haberci- ligi ilke edinecektir. Tartışılma- yan kooalann tartışılacagı, ta- bulann yıkılacağı, bilgilendirici, eğleodirici Mega-10 yayınlan Türkiye'ye yepyeni bir anlayış geürecekür. Mega-10, Türkiyei de insanlann daha çok gazete ve kitap okamalan için özel çaba- lar, çalışmalar içinde olaeaktır. Dünyayı lanımada, kültur zen- ginliklerini paylaşmada önemli sonunluluklar üsüenecektir. Eğ- lendirecek, ögretecek, bUgilendi- recektir. Mega-10, Türkiye'nin yeni televizyonu olarak Türkiye^ ye yeni yayıncılık anlayışım ge- tirecektir." Bu arada Mega-10 televizyo- nunda halkın siyasi parti lider- lerine soru sorabileceği "Mega- fon" adında bir program hazır- lanacağı bildirildi. Unlülerle il- gili soruların doğrudan doğru- ya kendileri tarafından yanıtlan- masını amaçlayan Megafon, 20 Ekim seçimlerinden sonra da si- yasiler dışındaki ünlûlerle de- vam edecek. (Baftarafı 1. Sayfada) kesmesiyle Magic Box'ın 3 milyarlık bir kayba uğrayaca- ğı belirtildi. DYP'nin şimdiye kadar 70 parçalık reklamı ya- yımlandı. AX Ajansı yetkilileri, Magic Box için 250 yayın plan- ladıklarını belirterek "Bunun toplam miktan 4 milyar dola- yında olacaktı. 1 milyar seviye- sinde kaldık, yani yüzde 75'i ip- tal edilmiş oldu" dediler. AX Ajansı Yönetim Kurulu Başkanı Zafer Ataylan, DYP'nin karan üzerinde kam- panyada zaafiyetleri olabüeceği- ni, ancak yeni tedbirlerle bu açı- ğı dengeleyeceklerini bildirdi. Ataylan, "Ajans olarak bütiin medyalann kullamlmasına ta- raftanz. TRT zaten yok. Magic Box yanlı yayın yapıyor. Her şe- ye rağmen bunu da kullanmak zorundaydık. Şimdi bir tek, ga- zetelerin 3 milyon okuyucusuna kalıyorsunuz. Bir tek medyaya indirdiğiniz zaman butun me- sajlannız eksik kalacak. Ancak her şey liderin kararında oldu- gu için buna uymak zonındayız. Onun karanna göre kampanyayı sürdürecegiz" dedi. Ataylan, da- ha sonra şunlan söyledi: "AX yetkilileri, DYP'nin rek- lamlannın son olarak dün ya- yunlandığını ve dogacak açığı - kapatmak için Demirelie göni- şeceklerini bildirdiler." Barlas'ın sözleri Starl'in yeni yorumcusu Men- met Barlas, DYP'nin kendisin- den duyulanrahatsızlıkkarşısm- da reklamlanm kesmesi üzerine Cumhuriyet muhabirine, "Ben Süleyman Bey'e ne söyleyeyim ki!.. O iktidara sahip olmak is- ter, ben ise iktidara giden yolda yapılan iyilikleri ve kötülükleri saptamaya çalışıyorum. Süley- man Bey'i kişi olarak severim. Ama politikacı olarak hiç beğenmiyonım" dedi. Barlas, "Demirel, yeni belge- selinizden mi rahatsız oldu?" sorusuna şu karşüığı verdi: "Starl'de yayınüanmaya baş- layan 'Dön Baba Dönelim' bel- geseH ile Süleyman Demirel'in il- gisi yok. O kendini baba olarak görüyor. Aslında bana göre me- cazi olarak da baba olmak doğ- ru bir şey değil. Çıinku, Türki- ye'de inci Baba'ya da baba di- yorlar. tnsanın babalıgı sahiden baba olursa değer taşır. Süley- man Demirel bu açıdan baba fa- lan değil. 'Dön Baba Dönelim' bir halk deyisidir. Demirel'in bu tür babalıkla bir Ugisi yoktur" dedi. Mehmet Barlas, "Sabah'U si- zin yolunuzun Sabah'tan aynl- dığı konusunda çıkan açıklama- ya ne diyorsunuz" sorusu üze- rine de şöyle konuştu: "Sabah gazetesinde üç yıl ça- lıştım. Sabah'ta çok sevdiğim, anlaştıgım arkadaşlanm var. Sa- bah gazetesini bir fonım gibi ber görüşe yer veren ortamından ötürii sevdim de. Fakat anlaşdan bu dönemde bu ortanu degişür- meye karar vermişler. Örneğin ytae aynı gâzetede yazan ZUIfü Livaneli, SHP'U belediyenin SHP için yaptıgı Taksim mitin- ginde şarkdar söyler. Sabah'ın yazan Ismail Cem, SHP'nin İs- tanbul'da milletvekili adayı, ama benim SHP'yi, DYP'yi eleştiren >azdarım Sabah'ın yö- netiminde tepki yaratmış. Buna üzüldüm. Sabab gibi buyük bir Idtle gazetesinin taraf tutması ve bazı görüşleri susturmaya çalış- ması bu gazetenin varlık sebebi ile ters düşer." Starl TV'sindeki programla- n konusunda gazete yöneti- miyle geçen yıl konuştuğunu söyleyen Barlas, daha sonra "Nitekim bu televizyonda daha önce de programlar yaptım. Ama şnnu söyleyeyim, ben dii- şüncemi değerlendireceğim ve açıklayacağım dunımlarda her- halde Sabah gazetesinin yöneti- mine danışacak degilim. Bir in- sanın duşuncelerine herhalde Sabah yoneticileri yön ve karar veremez. Bugun babalar, çocuk- lannın duşuncelerine bile yön ve karar veremiyor. Sanıyonım yaş- lan benden hayli ufak olan Sa- bah'ın yöneticileri kendilerini bi- raz büyük gönnüşler. Bu, gaze- tede sigara içmenin'yasaklanma- sına benzemez" diye konuştu. Ttirkeş, dava ediyor Eski MÇP Genel Başkanı Alpaslan Türkeş, Starl'de ken- di görüntusünün ve sesinin yer aldığı ANAP reklamıyla ilgili olarak yargı yoluna gideceklerini ifade etti. Starl'den ve ANAP- tan mahkemeler önunde hesap soracaklaruu vurgulayan Türkeş şunlan söyledi: "Yalancılık bu kadar olur. Bnnlaria bir şey elde elmeleri mürakün degil. İftirada bulun- maktan ve hakaretten mahke- meye başvuracağım. 12 Eylül öncesi olaylann sebepleri belli. Zamanın başbakanı, birçok yer- de açıkladı, 'Genelkurmay Baş- kanı, anarşiyi önlemek için ve- rilen görevleri yapamadı' diye. Şimdi oy toplamak için ANAP'- ın yaptığı, rakiplerini karalamak ve ahlaksızlıktır. Ama onlara bu yakışıyor." ANAP haberierine Başbakanlık denetimi (Baftarafı I. Sayfada) sıl gireceğinin "Urif edildiği"ni söylediler. TKT kaynaklan, Baş- bakan Mesut Yılmaz'ın başba- kan olduktan hemen sonra TKTyi doğrudan kendisine bağ- ladığına dikkat çekerek 4 TRT kamerasınuı da sadece başbaka- nı izlemek için ayrıldıgına dik- kat çekiyorlar. Seçim öncesinde Haber Dairesi Başkanlığı üst yo- netiminin büyük bölümunün "pasUize edUdigı", haberlerle il- gili inisiyatifın tamamıyla baş- kan Savaş Kıratlı'ya bırakıldığı da TRT'de en çok konuşulan konulann başında geliyor. Başbakanhk Basın Merke- zi'nde TRT'den sorumlu yetki- lilerin Başbakan Mesut Yılmaz'- ın seçim mitinglerindeki konuş- maJannın uzun uzun verilmesi, hangi görüntulerin kullanılaca- ğına karar verdiği de söylentiler arasında yer ahyor. TRT kay- naklan buna, son 2 gündür Baş- bakan Mesut Yümaz'uı 15-16'şar dakika ekrana çıkmasım örnek gösteriyorlar. TRT'nin haber politikasını belirlemede, Devlet Bakanı Mustafa Taşar ile Mesut Yümaz'uı danışmaru Yaşar Oku- yan'a yetki verildiği beürtilıyor. TRT Haber Dairesi Başkanı Savaş Kırallı, konuyla ilgili yö- neltilen soruyu, "Boyle bir şey olması mümkün mu? Eğer tel- kin yapddığını hissetseydik biz de rahatsızlıgımıa dile getirir- dik" diye yanıtladı. Savaş Kırât- lı, Başbakan Mesut Yılmaz'a uzun süreli yer verilmesinin ge- rekçesini de Yüksek Seçim Ku- rulu'nun siyasi parti liderlerinin ekran konuşmalanna ilişkin be- lirlediği süreye bağladı. Kıratlı, iktidar partisine haberlerde ay- rılan sürenin diğerlerine oranla daha uzun olmasını normal kar- şıladığını belirterek şimdiye de- ğin TRT habe'r bühenlerinde yer verilmeyen SP Genel Başkanı Doğu Perinçek'i kendi sesiyle ekrana çıkardıklannı vurguladı. Kıratlı, "Siyasi partilerin konus- ma süresi ve oranlannın 10 ekimden sonraki propaganda konuşmalannda söz konusu oldugu" anımsatılınca, şu gö- rüşlere yer verdi: "Biz, bazı şeyleri kendi inisi- yatifimizle yapıyoruz. Seçim ya- saklan öncesinde siyasi parti li- derlerini ekrana çıkararak seçim bildirgeierini açıklaUcagız. Bu- nu YSK istemiyor, biz karar ve- riyoruz. Eğer biriıün sözcülöğü- nü >-apmamız söz konusu olsay- dı, böyle bir uygulamaya gitmez- dik, Başbakanlık'tan herhangi bir müdahale söz konusu degil, böyle bir şey olsaydı biz rahat- sızlığunızı dile getirirdik. Biz ob- jektif ölçülerde haberciliğimizi yapıyoruz." Hedef(Baftarafı 1. Sayfada) rulannı yanıtlarken "Nükleer silahlann çok büyük miktarda indirimme gösterilen özen, dün- yamızda olumlu gelişmeler mey- danagetiriyor' 'şekündekonustu. Bush, Gorbaçov'un televiz- yonda yaptığı açıklamadan ön- ce kendisini telefonla arayarak bilgi verdiğini söyledi. ABD Başkanı "Mihail Gorbaçov, fevkalade bir nezaket örneği sergiledi" dedi. Moskova'da temaslarda bu- lunan ABD'nin nükleer silah uzmanlan heyetinin başkanı Dı- şişleri Müsteşar Yardımcısı Re- ginald Bartbolomew'dan Sovyet önerileri konusunda ayrıntılı bilgi aldığını bildiren Bush, SSCB'nin, ABD'nin önceki hafta ortaya koyduğu plana karşılık açıkladığı girişimin çok olumlu olduğunu, bunu, tüm dünyamn da aynı şekilde değer- lendireceği kanaatini taşıdığını belirtti. "SSCB'nin bir yıl süreyle nükleer dcnemeleri kesme kara- nna ABD de kaülacak mı" yö- nündeki bir soruyu Bush, gö- ruşmelere açılacak birçok ko- nu bulunduğunu, SSCB'deki heyetin tüm sorunJan ele alma- ya hazır olduğunu, Gorbaçov'- un önerileri arasında yer alan bir silahsızlanma doruğunun da hazırlık donemi gerektirdiğini belirtti. ABD uçaklarıne olacak? (Baftarafı 1. Sayfada) kaldıracağı bildirildi. Sovyetler'- in stratejik savaş başhklannda yeni indirimlere gidilmesi, asker sayısınuı 700 bin azaltılması ve nükleer top mermilerinin sökül- mesi diye özetlenen diğer karar- lan da Türkiye'nin "kendisini daha güvenli hissetmesini sagla- yacak adımlar" diye yorumlan- dı. Yetkililer, Avrupa'da Doğu- Batl gerginliğinin ortadan kalk- masıyla güvenlik kaygılannın daha çok Türkiye'ye yakın Sov- yet cumhuriyetleri ile Ortado- ğu'ya kaydığmı anımsatarak, ye- ni Sovyet silahsızlanma ghişimi- nin, nükleer unsurun bölgedeki güç denkleminden önemli ölçu- de çıkmasım sağlayacagını be- lirttiler. Bu gelişraenin, Türki- ye'nin nükleer silahlanma zo- runluluğunu da büyük ölçüde azaltacağı ifade edildi. Böylece, Trakya ile Doğu Anadolu'da bu- lunan nükleer top bataryalannın sökülmesi yönündekı karann uygulamaya konulması da ko- laylaşacak. Gorbaçov'un önerisinin Türkiye açısından diğer bir önemli yönünü de halen Bahke- -sir, Murtet ve lncirlik üslerinde- ki nükleer silah varhğı konusun- da yeni kararlan zorunlu kılabi- lecek olmasvndan kaynaklanı- yor. Sovyetler Birliği'ne sınır komşusu olan iki NATO ülke- sinden biri konumundaki Tür- kiye, aynı konumdaki Norveç'in nükleer silah bulundurmaması nedeniyle, Amerikan-Sovyet nükleer denkleminde öne çıkan ülke durumuna geldi. Nükleer depolar ile İncirlik'teki ABD'ye ait çift yetenekli uçaklann taşı- dığı nükleer silahlar, Türkiye'yi Sovyetler'e karşı "nükleer tebdit" konumunda tutuyor. Söz konusu nükleer uçaklann Sovyetler Birliği'ne değU, Orta- doğu'dan gelecek tehditlere kar- şı bir işlev taşıdığı, yetkili çev- relerde "dolaylı" biçimde ifade ediliyor. Ancak NATO kuralla- n ve Türk-Amerikan Savunma ve Ekonomik Işbirliği Anlaşma- sı (SElA) çerçevesinde, bu uçak- lann Ortadoğu görevlerinde kul- lanılması "hukuken olanaksız". Sovyet önerisi ertesinde, "Tttrld- ye'deki nükleer yetenekli uçak- lann gelecegi ne olacak" soru- su, Ankara'da "NATO'nun bu konuda özel karar alması gerekecek" diye yanıtlamyor. Ancak özellikle Irak yönetimi- nin kapsamlı silahsızlanmaya yöneltilmesi öncesinde, bu uçak- lann Türkiye'den aynlması ola- sılığı yüksek görünmüyor. Yet- kililer, İncirlik'teki nükleer si- lahlar ile Balıkesir ve Mürtet üs- lerindeki depoların "caydırıa" unsur olarak bir süre daha var- lıklanm koruyabileceklerini ifa- de ediyorlar. GÖZLEM UĞUR MUMOJ (Baftarafı 1. Sayfada) lanan haberine göre YOK bu bina vetestelereîhffyaom yok1 diyor bu bina ve tesisler, Bilkent'e veriliyor. VÖK'ün başkanı kim?.. Doğramacı... özel üniversite Bil- kent'i kuran kim? O da Doğramacı!.. Bilkent'in başında kim var? Doğramacı. Doğramact 'İhtiyacırn yok" dediği için trilyonluk değerde- ki mal ve binalar, Bakanlar Kurulu karan ile Doğramacı'nın özel üniversrtesine iahsis' ediliyor. YOK marvartığı doğranıp doğranıp Doğramacı'ya sunu- kim var?.. Kim olacak? Mucit bakan Kanvecil Kahveci, Hazine çtkarlarını işte böyle savunuyor. Bir hükümet, giderayak, böyle bir trilyonluk arazi ve bi- naları bir özel vakta nasıl devrodebilir? Arada Doğramacı varsa, bu iştemler Kahveci gibi bir mu- ckje kalmışsa, 'ne sihirdir ne keramet, e/ çabukluğu marifet denilerek devredilir. Bursa'daki tekstil kaçakçılıklan da af- tedilir; YÖK malvarlıklan da devredilir. • • * TRT, kurum dışından hazırianan programlar ile ilgili bir sözleşme hazırlar; bu sözleşme, TRT Yönetim Kurulu'nca onarır; bu sözleşmede, programın bütçesi, iceriği ve yayın saatleri de belirienir. Söz konusu yapımcı Birand olunca bu kurallara hiç uyu(- muyor. Birand, TRT Yönetim Kurulu adına kararlar alıyor ve bu karartan TRT ana haberierinde bile açık açık ilan edi- yor. Yönetim kurulu da susuyor. 'Karacan TV tarafından hazırtanan 'Siyah Beyaz VMfar' adlı programın kasım ayında yayımlanacağı, TV 1. programın- da 30 eylül günlü ana haber bülteninde duyuruluyor. Yö- netim kurulu yine susuyor. Oysa, 'Siyah Beyaz Ytllar1 adlı program sözieşmesi TRT Yönetim Kurulu'nun yann yapacağıtoptanudagörüsütecek. Birand, yönetim kurulundan gecmemiş programlan ilan et- tirecek gücü kendinde buluyor. Tek başına, 32. Gün prog- ramını bir yıl uzatıyor; 15 günde bir program yapacağını ilan ediyor; şimdi de 'Siyah Beyaz Yıllar1 programının yapılaca- ğını haber bülteninde duyuruyor. TRT Yönetim Kurulu, yettdterini Birand'a ve Karacan 7Vye devretmiş gibi... Eskiler iikr-i takiff derler. Bir olay, gazetelerde haber ola- rak yer alır; gazeteci, bu habere konu olan olayın gelişimi- ni de izler; ne olup bittiğini de okurlarına haber verir. TRT'deki '32. Gün' programı hakkında açılan soruştur- ma 14 Haziran 1990 günü sonuçlanmış; program yapımcı- sı M.AIi Birand hakkında 'hususi evrakta sahtecilik1 ve üotandmcıiık' suçlanndan cumhuriyet başsavcılığına suç du- yurusunda bulunulması istenmişti. Dosya, genel müdür ta- rafından 26 ağustos gününe kadar bekletikji. Genel Müdür Erdem'e 'Soruşturma dosyası ne oldu' sorumuz üzerine Er- dem, önce 'dosyantn ksndisinden oimadtğt' yanıtını vermiş, daha sonra da soruşturma raporunu başhukuk müşavirli- ğine göndermek zorunda kalmıştı. Ankara Cumhuriyet Bassavcılığı soruşturmaya başladı. Büyük olasılıkla savcılık, önümüzdeki günlerde Birand'ı ça- ğırarak sorgusunu yapacak. TRT, Birand'ı hem 'hususi evrakta sahtecilik' ve 'dolandırrcılık' suçlanndan savcılığa veriyor, hem 'gûvendi- ğimiz gazetecidir" diye övüyor; övrnekle de yetinmiyor, he- nüz sözleşmeleri yönetim kurulundan gecmemiş program- lan haber bültenlerinde yayimlanacak programlar olarak su- nabiliyor. Güveniliriiğin 'erdemr buysa 'hususi evrakta sahtecilik' ve 'dolandıncthk' suçlannın anlamı nedir? • * • Milli Eğitim Bakanlığı'nın geçen yıl açtığı bilgisavar iha- lesine 14 şirket katıldı. Yapılan teknik değenendirme sonun- da 11 şirket eiendi. 'Bilkoni, 'Zerbank' ve 'IBM' arasındaki yarışı da 'Zerbank' kazandı. 'Zerbank' şirket adı mıydı? Hayır; 'Ziraat Bankası Perso- nei vakfı'mn kısartılmış adıydı. Teklif, Zerbank adına veril- mişti, ama değenendirme 'Koç-Unisys' şirketi için yapılmıştı. Koç-Unısys, Zerbank aracılığı ile ihaleye katılmıştı. 90 milyarlık bilgisayar bu şirketten alındı. Bu ağustos ayında yeni bir bilgisayar ihalesi açıkft. Bu ihaleye de Vaksan' adlı bir vakıf daha girdi. Bu vakıf da 'Milli Eğitim Bakanlığı Personei Vakh.' Ziraat Bankası Personei Vakfı özel şirketler aracılığı ile bilgisayar satar da Milli eğitim Bakanlığı Vakfı aynı yöntemi kullanarak Milli Eğitim Bakanlığı'na niçin bilgisayar sat- maz?.. DYP ve ANAP'ı tanıtanlar(Baftarafı 1. Sayfada) leri gibi konoşnyorsnnnz" uya- nsında bulundu. DYP'nin seçim kampanyasım yürüten AX Ajans Yönetim Ku- rulu Başkanı Zafer Ataylan, ANAP'ın seçim kampanyasında terör ve anarşi olaylannı hatır- latmasını "gerici bir olay" ola- rak niteleyerek "gayri ahlaki bir kampanya yüruttüklerini" ileri sürdü. Ataylan şöyle dedi: "Bir K. Maraş katttunuu dü- şünun; biçbir şekilde Demirel Ue ilgisi olmayan başka bir t»ltımın yapordığı, admı siz biliyorsuıınz ve şu anda iktidarda o takım. Yüzde 6 oranı temsil ediyorlar, ama iktidardalar şu anda. On- lann yaptırdığı bh- katliam De- mirel ile Ecevit'e mal ediliyor. Böylesine gayri ahlaki bir tele- vizyon kampanyası olamaz, bu- nu protesto ediyorum. Bütün Türk akh evvellerini buna karşı çıkmaya cağınyorum. Böyle bir olay olamaz. Ne Seguela bunun sorumluluğunu üstlenebilir ne Sayın özkoray gibi arkadaşlan- mız ne de ANAP üstlenebilir. Bu olayın bir an önce, bu ak- şamdan itibaren bitirilmesi ge- rekir, Türkiye'yi anarşiye davet ediyorlar çünkü yeniden. Biz reklam ajanslan için bir utanç- tır." ANAP'ın seçim kampanyası- nı yürüten ENA tletişim'in or- taklanndan Erol Özkoray, bu- nun üzerine DYP'nin kampan- yayı sadece "Özal'ı indirme" ve "hanedan" Üzerine kurduğunu anlattı. Ataylan'm direkt suçla- malanna karşın yanıtını Demi- rel üzerine çeken özkoray, De- mirerin televizyonda hiç iyi gö- rüntü vermediğini, çocuklann kendisinden korktuğunu belirtti ve "Masnda ellerini nereye ko- yacagını da bilmiyor" dedi. öz- koray, ayrıca Demirel'in partisi- nin yetkililerinin önce kendile- rine gelerek çahşmak istedikle- rini bildirerek, "Kendileriyle flörte başladık. Araştırmalar yaptık, kazanabilirlik gördük. Seviyeli bir kampanya yapıp roo- dern anlamda iletişim operas- yonlannı oe>neye sokmaya karar verdik. Ancak ne yazık ki Sayın Demirel'de bunu izleyebilecek yan ve nitelik göremedik. O bir Anadolu polinkaasıdır, çok ye- rd, çagdasiaşmayan bir yapısı vardır. Demirel, degişmesine olanak olmayan tek liderdir." özkoray, aynca SHP'nin "gül w yumnıgun" aslında kopya oldu- ğunu söyledi. Bunun üzerine özkoray'a yamt veren SHP'nin seçim kampanyasını yürüten Yo- rum Ajans'tan Mehmet Ural, "Gülün ne kadar deştirilerek konuşulsa da kendBerini mem- nun ettiğini" söyledi. Ural, "Dünyada her harekean bir sim- gesi vardır. Sosyal demokrat ha- reketin simgesi de güldür" dedi. Ataylan, özkoray'a verdiği yanıtta, "hanedan" ve "indirmek" sloganlannı Demi- rel'in kendi mitinglerinde yürüt- tüğtlnü söyledi Ataylan, özko- ray'a doğru, "Bü Magic Box'- taki reklamlar için 3 ^ milyar ayırthk. ANAP'ın reklam tuta- n bizimkinin 3-4 misli. Herhal- de 20 milyar ödüyorsunuzdur ki bUemiyorum, onu da ödüyor musunuz, ödemiyor musunuz" dedi. özkoray'ın bu iddiaya yamtı "MaB işlerle biz Ugtti değiliz. Ta- mamen ANAP Genel Merkezi- nin ilgili oldugu bir konu" biçi- minde oldu. SATILIK FORD Sahibiden satılık 1990 model Ford Escord 149 33 88 -144 17 44 TİCARİ, TURİSTİK TEKNE SATILIK 21 metre boyunda, 2'şer kişilik 8 kamarası, geniş güneşlenme terası, 30 kişilik restaurantı, Amerikan Ban ve jnutfağı olan, İstanbul limanından ruhsatlı, halen İstanbul Boğazı'nda faaliyette bulunan ttcari ve turistik nitelikli tekne satılıktır. Telefon: istanbul 145 77 93 DERS VERİLİR Ortaokul, lise ve ÖSS-ÖYS'ye hazırlık için MATEMATIK dersi verilir. Td: 326 18 62 4
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle