Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
7EKİM 1991
'UGÜN CJEREKLÎ
TELEFONLAR
CUMHURİYET/15
• Fatlh Belediye
Başkanlığı "Dünya
Çocuklar Günü"nü saat
10.00'da belediye binası
önünde düzenlenecek
törenle kutlayacak. Törene
tüm çocuklar davetli.
• Anakent Belediye
Başkanı Nurettin Sözen,
saat 15.00'te Ümraniye'de
zihin özüriü çocuklar için
yaptınlan Çağdaş özel
Eğitim Okulu'nun temelini
atacak.
Dr. Sarı
başhekim
• İstanbul Haber Servisi
— SSK Göztepe Hastanesi
Başhekimliği'ne
Opt.Dr.Kâzıra San atandı.
DYP Erzurum milletvekili
adayhğı dolayısıyla aynlan
Dr. Koptagel llgün'den
boşalan başhekimliğe
getirilen Dr. Kâzım San, 10
yıldan beri SSK Okmeydanı
Hastanesi Hariciye Servisi
Şefı'ydi 45 yaşındaki
Kâzım San, evli ve iki
çocuklu.
Başbakan Yılmaz'ın da katıldığıpilav gününde, okıd tarihi binasına taşındı
Pertevniyalbayranu kutlandı
Istanbul Haber Servisi —
Türkiye'nin en eski okullann-
dan Pertevniyal Lisesi, S yıl ön-
ce Osmanlı Arşivleri'ne verilen
Aksaray'daki tarihi binasına ge-
ri döndü. Olculun anahtarı dün
düzenlenen törende Başbakan
Mesut Yılmaz tarafından Per-
tevniyal Eğitim Vakfı Başkanı
Mehmet Ali Aml'a teslim edil-
di. Başbakan Yılmaz, Pertevni-
yal lisesi'nin köklü eğitim ku-
nımlanndan birisi olduğunu be-
lirterek, "Türkiye'de 119 yıllık
geçmise sahip lise çok azdır.
1986 yüında Aksaray'daki Per-
tevniyal Lisesi'oin bioasuun Os-
manlı Arşivleri'ne verilmesinin
hata olduğunu kabul ediyorum.
Çünkü gelenegi olan okullar,
aynı zamanda kendi binalany-
la simgeleşmişlerdir" şeklinde
konuştu.
Pertevniyal Lisesi'nin geçici
olarak kullandığı Çapa'daki bi-
nasında düzenlenen "Gelenek-
sel Pilav ve Aşnre Günü"ne ka-
tılan Başbakan Mesut Yılmaz
Eski ve yeni mezunlar Çapa'dan
burada yaptığı konuşmada,
eğitimde yeni atılımlann ge-
rekli olduğuna işaret etti.
Pertevniyal Lisesi öğrencüeri-
nin ellerindeki pankartlarla Ça-
pa'dan coşkuhı biçimde yürüye-
rek lisenin önüne gelmesinden
sonra sevgi gösterileriyle karşı-
Aksaray'a yürtidü. (Fotograf:
ladıkları Başbakan Mesut Yıl-
maz, buradaki törende ise lise-
nin akşam bölümünun Şehremi-
ni Lisesi'ne bağlanmaması yo-
lundaki isteklerin değerlendiri-
leceğıni belirtti.
Çok sayıda öğrencinin katıl-
dığı ve oldukça coşkulu geçen
UĞUR GÜNYÜZ)
törende aynca okulun "50. yıl"
mezunlanna plaketleri verüdi.
Okulun eski mezunlarından Ha-
lit Kıvanç'ın sunuculuğunu üst-
lendiği Pertevniyal Lisesi'nin tö-
reninde kız öğrencilerin sattığı
okul rozetlerinden büytik mik-
tarda bağış toplandı.
172 13 73 -74-75 ve 088
527 57 00
m.
r«dtO77
: 511 89 18
ı T*: 588 48 00
Ça»a Tr- 534 00 00 (100 hat)
H M M n Tr. 340 01 00
•>><•»'!> • — » : 345 46 80
fel mitk 131 22 09
Tataaı feyaı*K 152 43 00
SSK SaMtfK 588 44 00
SSK tkwmi*m 121 77 77
SSK BlrtMI 358 67 60
• nurtt
Tnflk S * * ML: 176 24 14 (bt),
356 04 8546 (Kadıköy)
•«•• fttfk: 377 22 07 (E-5).
356 04 86 (Şehınçi),
314 36 (B Cekmece)
• THT:
Iç I K a n 573 13 31,
r 574 73 00 (25 hat).
: 574 73 00.
: 574 82 00 (45hat)
• »DY:
SMud ta«K 527 00 50.
N\Pa*a D M m 336 20 63
ILPata Saabai 348 80 20
526 40 20,
144 42 33.
HABERLERİN DEVAMI
(
65 Model' Demirel. 'Karton Başbakaıf Yılmaz...
(Baftarafı 1. Sayfada)
televizyonun büyük önemi var."
Doğru Yol'un seçim otobüsünün hopariör-
lerinden çınlayan oynak bir şarkı da bir yer-
de değişime işaret etmiyor mu:
"21 ekim sabahı yeni bir Türkiye için
haydi...
Gerçek bir demokrasi için haydi...
Toplumsal uzlaşma ve insan nakları için
haydi...
Dengeli kalkınma ve sosyal adalet için
haydi..."
Ama değişmeyenler de var politikada: Krt-
leler, liderlere kitlelerin bağladığı umut...
Bu umut, insanların gözlerinden okunur
hep. Ne zaman siyasal parti liderteriyle ge-
zîlere çıksam, meydanları dolduran insanla-
rın yüz ifadelerini izlemeye çalışınm bir sü-
re. Hep geleceğe dönük beklentiler okunur
o yüzlerde; daha güze' w daha mutlu bir ya-
şam için... Liderin yap' ğı vaatterle bu öztern-
lerin gerçekleştırileceğine ilişkin bir güven
vardır o bakışlarda.
Dün yine insanlann bakışlannı, yüz İfade-
lerini izlemeye çalıştım, Bolu'da yağmur al-
tında... Adapazan'ndaki olağanüstü coşku-
lu mıtingde... Kocaeli'ndekj canlı topluluğun
içinde...
Zıpladı adamın biri İzmit'te.
Elinde kocaman bir megafon. Şoför ma-
hallinden doğru uzattı kafasını. Ve bir çığlık
patladı otobüsün içinde:
"Babaaa, seni çok seviyoruz."
Herkes yerinden zıpladı.
Tak... Tak... Tak...
Otobüsün kapısını yumrukluyor bir başka-
sı.
Başında siyah fötr şapka.
Hafif çakır keyif olmalr.
"Açın kapıyı" diye bağırıyor.
"Olmaz" oıye dıretiyor korumalar.
' "Açın" diye üsteliyor adam, yumrukluyor
kapıyı.
Koruma:
"Ne diye açacakmışım kapıyı?"
"Babamla konuşacağım, o benim ba-
bam..."
Gülüşmeler:
"Babasıymış..."
"Baba" kimilerinin umudu olmuş, herkes
onu çığırıyordu dünkü mitinglerde.
O da meydanlara gün saydırmaya bayılı-
yor.
"Kaç gün kaldı?"
"14 gün.."
"Yann?" \
"13 gün.."
Bağırıyor Demirel:
"Gel sandık, gel!"
Helikopterle havalandık İzmit'ten, İstan-
bul'a uçuyoruz. Çok memnun Demirel mi-
tinglerden. Haksız sayılmaz. "On yılda bir
olur böyle mitingler. Ya sevınçten, ya da sı-
kıntıdan. Biz muhalefetiz, sevinçten olmaz.
Milletin burasına gelmiş..." diyor.
"Bizim mesajımız yarına dönük" diye de-
vam ediyor Doğru Yol lıderi, "Baştan aşağı
yeni bir Türkiye vaat ediyoruz. Geçmişle il-
gilenmemeye gayret ediyoruz. Ama onlar
getiriyor geçmişi hep, sürtünen onlar."
Mesut Yılmaz'ın bir "sürtünmesi", Demi-
rel'egöre, "65 model araba" benzetmesi...
Dünkü mitingter boyunca bunu sürekli yanrt-
ladı Demirel:
"Otomobil misin birader? Gelecek yıl '91
model çıkacak, o zaman ne yapacaksın? Se-
nin atın tahtadan, sen de kartondan başba-
kansın... Sen önce, İstanbul il başkanı ha-
nımefendinin ipoteğini kakjır bakalım üstün-
den..."
Olağanüstü bir tempo içinde Doğru Yol li-
deri. Uç hafta içinde 25 miting yapmış du-
rumda. Şu ana kadar 65 bin kilometre ka-
tetmiş, hedefi 150 bin kilometre. Günde dört
saatten fazla uyumadığını söylüyor.
Sesini yitirmemek için en çok tere karşı
önlem alıyor. Bunun göstergesı her miting-
den sonra iç çamaşırı ve gömlek değiştir-
mek... Bu işi anında yapıyor.
Bir de şapka meselesi var.
İngiltere'den 1000 adet şapka getirtmiş.
Her ile gıderken 15-20 adet götürüyor, arma-
ğan etmek için. Doğru Yolcular için en mak-
bule geçen hediye "Baba"dan bir şapka...
Sakarya II Başkanı'nın aldığı siyah fötr şap-
kayı nasıl ceketinin içine sakladığını görün-
ce, bunu daha iyi anladık. ,-- -^
Ne olacak?
Bu sorunun karşıltğı DYP liderinin kafasırv
da bir bakıma berrak. Birinci parti olacağın-
dan en ufak bir kuşkusu yok. Ama tek başı-
na iktidar, ya da anayasayı tek başına de-
ğiştirebnecek 300'lük bir çoğunluk?.. Bunun
o kadar kolay olmadığını kendisi de görûyor,
ifade etmese bile...
Edindiğimiz izlenim şu:
SHP ile uzlaşmaya gidebilir seçim sonra-
sı. Bu uzlaşmayla Ozal'ı Çankaya'dan indir-
dikten sonra, örneğin altı ay içinde yeniden
bir erken seçimi zortayabilir: Hatta Refah gi-
bi, MÇP gibi marjinal partileri, parlamento
dışı bırakabilecek, Türkiye'yi iki partili bir par-
lamentoya götürebilecek bir seçim sistemiy-
le erken seçimi zorlayabilir.
Kısacası, Doğru Yol lideri, 20 Ekim seçi-
minden birinci parti olarak çıkabilirse,
ANAP'm işini Özal'la birlikte er ya da geç bi-
tireceğine inanmakta. Çünkü ANAP'ın ikti-
dardan düşer düşmez cözüleceği kanısın-
da... Ona göre ANAP muhalefet partisi ola-
maz.
İşte böyle gidiyoruz yeni bir seçime.
Yalnız 13 gün kaldı, bakalım sandıktan ne
çıkacak?
Demirel ilanı kesti, Ttirkeş dava açıyor
SHP'nin 'Demokrasi(Baftarafı 1. Sayfada)
mız toplanularda, belediye ola-
rak yarduna bazır oldugumuzu
sâylcdik. Ama Sayın Mehmet
Ural da Ahmet Somuncu da
tüm sistemin haztr olda|anu ve
hemen yerteştirüecegim söyledi.
Bnna karşın balen Ankara'ya
aaten yerteştirilemedr1
dedi.
Mega-10'la "hizmet sözieşmesi"
yapüklannı kaydeden Yalazan,
belediye radyosunun stüdyola-
nndan yararlandınldığını da
sozlerine ekledL Yalazan, bugün
Yorum Ajans'm Keçiören Hıdır-
htepe'ye bir anten yerleştireceği
yönünde bilgisi olduğunu, ama
kesin bir şey söylenemeyeceğini
belirtti.
Mega-10 Basm Sözcüsü Me-
lek Taylan, yayınlann küçük
kentlerde rahat izlendiğini, ts-
tanbul'da Adalar Belediyesi'nin
kendilerine anten yerleştirmek
için izin vermediğini bildirdi.
'öylan, kısa sürede bir mucize
gerçekleştirdiklerini savunarak
"Vatandaşlardan zaman istiyo-
ruz ve anlayış bekliyoruz" diye
konuştu. Taylan, "Amacunız
Starl yayınını engeUemeden iz-
leyiciye ulaşmak. Zaten,
PİTnin çıkardıgı zoriuklar var,
birkaç gün içinde büyük kentler-
de de Mega'mn izlenmesi için
uğraşıyoruz" dedi.
Taylan, PTT'nin link hatları
kullanımı konusunda "işi ağır-
dan aldığına" da dikkat çekerek
"Ne evet ne de bayır diyorlar.
Bizim yayınlanmızın, seçimden
EVET/HAYIR
OKTMAKBAL
(Baştarafı 2. Sayfada)
kutsal sayan bu parti, hile yoluyla da olsa faizcidir. Kâr, faiz-
siz yapılamaz. Bu bir serbest piyasa kuralıdır."
Yurt ölçüsünde yüzde 10, bölgelerde yüzde 20-25 oranda
barajla Sosyalist Parti'nin bu genel seçimde bir tek milletve-
kili çıkarması beklenemez. Ama elde edeceği oy oranı önem-
lidir. Bugün alacağı oy, gelecekte toplumcu görüşe ınanan-
lara bir güven, bir güç verecektir. Her türlü kendini tanıtma,
duyurma olanağından yoksun; radyolarda, TV ekranlannda
adı, izi geçmeyen bir partinin ulasacağı aşama demokrasi-
miz açısından önemlidir.
Emekçilerin oluşturacağı bir iktidan hedefleyen SP'nin
aday listelerine bir göz attınız mı bilmem. Ben dikkatle ince-
ledim. Emekçi ve kadın adaylar çoğunlukta. Hepsi emeğiy-
le geçinen insanlar. Kimse onlan tanımıyor, bilmiyor. Ama SP
saflannda yer almaktan çekinmemişler. "Emekçi halk iktida-
nnda, herkese emeğine göre ücret ilkesi geçerltdir. Havadan
para kazanmanın kökü kurutulacaktır. SP 'herkese emeği-
ne göre' ilkesi sayesinde bölüşümde adaletin temelini
gerçekleşt'ırecektir diyen bir parti ile karşı karşıyayız.
Bakalım SP, Türk seçmeninden beklediği ilgiyi bulabile-
cekmi?
sonra devreye girmesi için böy-
le davranıyoriar" görüşüne yer
verdi.
Yorum Ajans'ın önceki ak-
şam dört vericiyi Ankara'ya ge-
tirdiği, ancak bunlann nerede ve
ne zaman yerleştirileceğinin be-
lirlenmediği öğrenildi.
Mega-10 televizyonundan dün
yapılan açıklamada yayınlannın
1992'nin Uk alü ayında 6 saate
çıkarılacağı, yıhn ikinci yarısın-
da ise günde 8-10 saate varan ya-
yınlann de\Teye gireceği bildiril-
di. Açıklamada, Mega-10'un he-
deflediği yayın ilkeleri şöyle
açıklandı:
"Mega-10, insana ve çevreye
saygıyı yaratıcüıgın temel ve vaz-
geçilmez ilkesi olarak kabul
eder. Mega-10, düriist haberci-
ligi ilke edinecektir. Tartışılma-
yan kooalann tartışılacagı, ta-
bulann yıkılacağı, bilgilendirici,
eğleodirici Mega-10 yayınlan
Türkiye'ye yepyeni bir anlayış
geürecekür. Mega-10, Türkiyei
de insanlann daha çok gazete ve
kitap okamalan için özel çaba-
lar, çalışmalar içinde olaeaktır.
Dünyayı lanımada, kültur zen-
ginliklerini paylaşmada önemli
sonunluluklar üsüenecektir. Eğ-
lendirecek, ögretecek, bUgilendi-
recektir. Mega-10, Türkiye'nin
yeni televizyonu olarak Türkiye^
ye yeni yayıncılık anlayışım ge-
tirecektir."
Bu arada Mega-10 televizyo-
nunda halkın siyasi parti lider-
lerine soru sorabileceği "Mega-
fon" adında bir program hazır-
lanacağı bildirildi. Unlülerle il-
gili soruların doğrudan doğru-
ya kendileri tarafından yanıtlan-
masını amaçlayan Megafon, 20
Ekim seçimlerinden sonra da si-
yasiler dışındaki ünlûlerle de-
vam edecek.
(Baftarafı 1. Sayfada)
kesmesiyle Magic Box'ın
3 milyarlık bir kayba uğrayaca-
ğı belirtildi. DYP'nin şimdiye
kadar 70 parçalık reklamı ya-
yımlandı. AX Ajansı yetkilileri,
Magic Box için 250 yayın plan-
ladıklarını belirterek "Bunun
toplam miktan 4 milyar dola-
yında olacaktı. 1 milyar seviye-
sinde kaldık, yani yüzde 75'i ip-
tal edilmiş oldu" dediler.
AX Ajansı Yönetim Kurulu
Başkanı Zafer Ataylan,
DYP'nin karan üzerinde kam-
panyada zaafiyetleri olabüeceği-
ni, ancak yeni tedbirlerle bu açı-
ğı dengeleyeceklerini bildirdi.
Ataylan, "Ajans olarak bütiin
medyalann kullamlmasına ta-
raftanz. TRT zaten yok. Magic
Box yanlı yayın yapıyor. Her şe-
ye rağmen bunu da kullanmak
zorundaydık. Şimdi bir tek, ga-
zetelerin 3 milyon okuyucusuna
kalıyorsunuz. Bir tek medyaya
indirdiğiniz zaman butun me-
sajlannız eksik kalacak. Ancak
her şey liderin kararında oldu-
gu için buna uymak zonındayız.
Onun karanna göre kampanyayı
sürdürecegiz" dedi. Ataylan, da-
ha sonra şunlan söyledi:
"AX yetkilileri, DYP'nin rek-
lamlannın son olarak dün ya-
yunlandığını ve dogacak açığı
- kapatmak için Demirelie göni-
şeceklerini bildirdiler."
Barlas'ın sözleri
Starl'in yeni yorumcusu Men-
met Barlas, DYP'nin kendisin-
den duyulanrahatsızlıkkarşısm-
da reklamlanm kesmesi üzerine
Cumhuriyet muhabirine, "Ben
Süleyman Bey'e ne söyleyeyim
ki!.. O iktidara sahip olmak is-
ter, ben ise iktidara giden yolda
yapılan iyilikleri ve kötülükleri
saptamaya çalışıyorum. Süley-
man Bey'i kişi olarak severim.
Ama politikacı olarak hiç
beğenmiyonım" dedi.
Barlas, "Demirel, yeni belge-
selinizden mi rahatsız oldu?"
sorusuna şu karşüığı verdi:
"Starl'de yayınüanmaya baş-
layan 'Dön Baba Dönelim' bel-
geseH ile Süleyman Demirel'in il-
gisi yok. O kendini baba olarak
görüyor. Aslında bana göre me-
cazi olarak da baba olmak doğ-
ru bir şey değil. Çıinku, Türki-
ye'de inci Baba'ya da baba di-
yorlar. tnsanın babalıgı sahiden
baba olursa değer taşır. Süley-
man Demirel bu açıdan baba fa-
lan değil. 'Dön Baba Dönelim'
bir halk deyisidir. Demirel'in bu
tür babalıkla bir Ugisi yoktur"
dedi.
Mehmet Barlas, "Sabah'U si-
zin yolunuzun Sabah'tan aynl-
dığı konusunda çıkan açıklama-
ya ne diyorsunuz" sorusu üze-
rine de şöyle konuştu:
"Sabah gazetesinde üç yıl ça-
lıştım. Sabah'ta çok sevdiğim,
anlaştıgım arkadaşlanm var. Sa-
bah gazetesini bir fonım gibi ber
görüşe yer veren ortamından
ötürii sevdim de. Fakat anlaşdan
bu dönemde bu ortanu degişür-
meye karar vermişler. Örneğin
ytae aynı gâzetede yazan ZUIfü
Livaneli, SHP'U belediyenin
SHP için yaptıgı Taksim mitin-
ginde şarkdar söyler. Sabah'ın
yazan Ismail Cem, SHP'nin İs-
tanbul'da milletvekili adayı,
ama benim SHP'yi, DYP'yi
eleştiren >azdarım Sabah'ın yö-
netiminde tepki yaratmış. Buna
üzüldüm. Sabab gibi buyük bir
Idtle gazetesinin taraf tutması ve
bazı görüşleri susturmaya çalış-
ması bu gazetenin varlık sebebi
ile ters düşer."
Starl TV'sindeki programla-
n konusunda gazete yöneti-
miyle geçen yıl konuştuğunu
söyleyen Barlas, daha sonra
"Nitekim bu televizyonda daha
önce de programlar yaptım.
Ama şnnu söyleyeyim, ben dii-
şüncemi değerlendireceğim ve
açıklayacağım dunımlarda her-
halde Sabah gazetesinin yöneti-
mine danışacak degilim. Bir in-
sanın duşuncelerine herhalde
Sabah yoneticileri yön ve karar
veremez. Bugun babalar, çocuk-
lannın duşuncelerine bile yön ve
karar veremiyor. Sanıyonım yaş-
lan benden hayli ufak olan Sa-
bah'ın yöneticileri kendilerini bi-
raz büyük gönnüşler. Bu, gaze-
tede sigara içmenin'yasaklanma-
sına benzemez" diye konuştu.
Ttirkeş, dava ediyor
Eski MÇP Genel Başkanı
Alpaslan Türkeş, Starl'de ken-
di görüntusünün ve sesinin yer
aldığı ANAP reklamıyla ilgili
olarak yargı yoluna gideceklerini
ifade etti. Starl'den ve ANAP-
tan mahkemeler önunde hesap
soracaklaruu vurgulayan Türkeş
şunlan söyledi:
"Yalancılık bu kadar olur.
Bnnlaria bir şey elde elmeleri
mürakün degil. İftirada bulun-
maktan ve hakaretten mahke-
meye başvuracağım. 12 Eylül
öncesi olaylann sebepleri belli.
Zamanın başbakanı, birçok yer-
de açıkladı, 'Genelkurmay Baş-
kanı, anarşiyi önlemek için ve-
rilen görevleri yapamadı' diye.
Şimdi oy toplamak için ANAP'-
ın yaptığı, rakiplerini karalamak
ve ahlaksızlıktır. Ama onlara bu
yakışıyor."
ANAP haberierine Başbakanlık denetimi
(Baftarafı I. Sayfada)
sıl gireceğinin "Urif edildiği"ni
söylediler. TKT kaynaklan, Baş-
bakan Mesut Yılmaz'ın başba-
kan olduktan hemen sonra
TKTyi doğrudan kendisine bağ-
ladığına dikkat çekerek 4 TRT
kamerasınuı da sadece başbaka-
nı izlemek için ayrıldıgına dik-
kat çekiyorlar. Seçim öncesinde
Haber Dairesi Başkanlığı üst yo-
netiminin büyük bölümunün
"pasUize edUdigı", haberlerle il-
gili inisiyatifın tamamıyla baş-
kan Savaş Kıratlı'ya bırakıldığı
da TRT'de en çok konuşulan
konulann başında geliyor.
Başbakanhk Basın Merke-
zi'nde TRT'den sorumlu yetki-
lilerin Başbakan Mesut Yılmaz'-
ın seçim mitinglerindeki konuş-
maJannın uzun uzun verilmesi,
hangi görüntulerin kullanılaca-
ğına karar verdiği de söylentiler
arasında yer ahyor. TRT kay-
naklan buna, son 2 gündür Baş-
bakan Mesut Yümaz'uı 15-16'şar
dakika ekrana çıkmasım örnek
gösteriyorlar. TRT'nin haber
politikasını belirlemede, Devlet
Bakanı Mustafa Taşar ile Mesut
Yümaz'uı danışmaru Yaşar Oku-
yan'a yetki verildiği beürtilıyor.
TRT Haber Dairesi Başkanı
Savaş Kırallı, konuyla ilgili yö-
neltilen soruyu, "Boyle bir şey
olması mümkün mu? Eğer tel-
kin yapddığını hissetseydik biz
de rahatsızlıgımıa dile getirir-
dik" diye yanıtladı. Savaş Kırât-
lı, Başbakan Mesut Yılmaz'a
uzun süreli yer verilmesinin ge-
rekçesini de Yüksek Seçim Ku-
rulu'nun siyasi parti liderlerinin
ekran konuşmalanna ilişkin be-
lirlediği süreye bağladı. Kıratlı,
iktidar partisine haberlerde ay-
rılan sürenin diğerlerine oranla
daha uzun olmasını normal kar-
şıladığını belirterek şimdiye de-
ğin TRT habe'r bühenlerinde yer
verilmeyen SP Genel Başkanı
Doğu Perinçek'i kendi sesiyle
ekrana çıkardıklannı vurguladı.
Kıratlı, "Siyasi partilerin konus-
ma süresi ve oranlannın 10
ekimden sonraki propaganda
konuşmalannda söz konusu
oldugu" anımsatılınca, şu gö-
rüşlere yer verdi:
"Biz, bazı şeyleri kendi inisi-
yatifimizle yapıyoruz. Seçim ya-
saklan öncesinde siyasi parti li-
derlerini ekrana çıkararak seçim
bildirgeierini açıklaUcagız. Bu-
nu YSK istemiyor, biz karar ve-
riyoruz. Eğer biriıün sözcülöğü-
nü >-apmamız söz konusu olsay-
dı, böyle bir uygulamaya gitmez-
dik, Başbakanlık'tan herhangi
bir müdahale söz konusu degil,
böyle bir şey olsaydı biz rahat-
sızlığunızı dile getirirdik. Biz ob-
jektif ölçülerde haberciliğimizi
yapıyoruz."
Hedef(Baftarafı 1. Sayfada)
rulannı yanıtlarken "Nükleer
silahlann çok büyük miktarda
indirimme gösterilen özen, dün-
yamızda olumlu gelişmeler mey-
danagetiriyor' 'şekündekonustu.
Bush, Gorbaçov'un televiz-
yonda yaptığı açıklamadan ön-
ce kendisini telefonla arayarak
bilgi verdiğini söyledi. ABD
Başkanı "Mihail Gorbaçov,
fevkalade bir nezaket örneği
sergiledi" dedi.
Moskova'da temaslarda bu-
lunan ABD'nin nükleer silah
uzmanlan heyetinin başkanı Dı-
şişleri Müsteşar Yardımcısı Re-
ginald Bartbolomew'dan Sovyet
önerileri konusunda ayrıntılı
bilgi aldığını bildiren Bush,
SSCB'nin, ABD'nin önceki
hafta ortaya koyduğu plana
karşılık açıkladığı girişimin çok
olumlu olduğunu, bunu, tüm
dünyamn da aynı şekilde değer-
lendireceği kanaatini taşıdığını
belirtti.
"SSCB'nin bir yıl süreyle
nükleer dcnemeleri kesme kara-
nna ABD de kaülacak mı" yö-
nündeki bir soruyu Bush, gö-
ruşmelere açılacak birçok ko-
nu bulunduğunu, SSCB'deki
heyetin tüm sorunJan ele alma-
ya hazır olduğunu, Gorbaçov'-
un önerileri arasında yer alan
bir silahsızlanma doruğunun da
hazırlık donemi gerektirdiğini
belirtti.
ABD uçaklarıne olacak?
(Baftarafı 1. Sayfada)
kaldıracağı bildirildi. Sovyetler'-
in stratejik savaş başhklannda
yeni indirimlere gidilmesi, asker
sayısınuı 700 bin azaltılması ve
nükleer top mermilerinin sökül-
mesi diye özetlenen diğer karar-
lan da Türkiye'nin "kendisini
daha güvenli hissetmesini sagla-
yacak adımlar" diye yorumlan-
dı. Yetkililer, Avrupa'da Doğu-
Batl gerginliğinin ortadan kalk-
masıyla güvenlik kaygılannın
daha çok Türkiye'ye yakın Sov-
yet cumhuriyetleri ile Ortado-
ğu'ya kaydığmı anımsatarak, ye-
ni Sovyet silahsızlanma ghişimi-
nin, nükleer unsurun bölgedeki
güç denkleminden önemli ölçu-
de çıkmasım sağlayacagını be-
lirttiler. Bu gelişraenin, Türki-
ye'nin nükleer silahlanma zo-
runluluğunu da büyük ölçüde
azaltacağı ifade edildi. Böylece,
Trakya ile Doğu Anadolu'da bu-
lunan nükleer top bataryalannın
sökülmesi yönündekı karann
uygulamaya konulması da ko-
laylaşacak.
Gorbaçov'un önerisinin
Türkiye açısından diğer bir
önemli yönünü de halen Bahke-
-sir, Murtet ve lncirlik üslerinde-
ki nükleer silah varhğı konusun-
da yeni kararlan zorunlu kılabi-
lecek olmasvndan kaynaklanı-
yor. Sovyetler Birliği'ne sınır
komşusu olan iki NATO ülke-
sinden biri konumundaki Tür-
kiye, aynı konumdaki Norveç'in
nükleer silah bulundurmaması
nedeniyle, Amerikan-Sovyet
nükleer denkleminde öne çıkan
ülke durumuna geldi. Nükleer
depolar ile İncirlik'teki ABD'ye
ait çift yetenekli uçaklann taşı-
dığı nükleer silahlar, Türkiye'yi
Sovyetler'e karşı "nükleer
tebdit" konumunda tutuyor.
Söz konusu nükleer uçaklann
Sovyetler Birliği'ne değU, Orta-
doğu'dan gelecek tehditlere kar-
şı bir işlev taşıdığı, yetkili çev-
relerde "dolaylı" biçimde ifade
ediliyor. Ancak NATO kuralla-
n ve Türk-Amerikan Savunma
ve Ekonomik Işbirliği Anlaşma-
sı (SElA) çerçevesinde, bu uçak-
lann Ortadoğu görevlerinde kul-
lanılması "hukuken olanaksız".
Sovyet önerisi ertesinde, "Tttrld-
ye'deki nükleer yetenekli uçak-
lann gelecegi ne olacak" soru-
su, Ankara'da "NATO'nun bu
konuda özel karar alması
gerekecek" diye yanıtlamyor.
Ancak özellikle Irak yönetimi-
nin kapsamlı silahsızlanmaya
yöneltilmesi öncesinde, bu uçak-
lann Türkiye'den aynlması ola-
sılığı yüksek görünmüyor. Yet-
kililer, İncirlik'teki nükleer si-
lahlar ile Balıkesir ve Mürtet üs-
lerindeki depoların "caydırıa"
unsur olarak bir süre daha var-
lıklanm koruyabileceklerini ifa-
de ediyorlar.
GÖZLEM UĞUR MUMOJ
(Baftarafı 1. Sayfada)
lanan haberine göre YOK bu bina vetestelereîhffyaom yok1
diyor bu bina ve tesisler, Bilkent'e veriliyor.
VÖK'ün başkanı kim?.. Doğramacı... özel üniversite Bil-
kent'i kuran kim? O da Doğramacı!.. Bilkent'in başında kim
var? Doğramacı.
Doğramact 'İhtiyacırn yok" dediği için trilyonluk değerde-
ki mal ve binalar, Bakanlar Kurulu karan ile Doğramacı'nın
özel üniversrtesine iahsis' ediliyor.
YOK marvartığı doğranıp doğranıp Doğramacı'ya sunu-
kim var?.. Kim olacak? Mucit bakan Kanvecil
Kahveci, Hazine çtkarlarını işte böyle savunuyor.
Bir hükümet, giderayak, böyle bir trilyonluk arazi ve bi-
naları bir özel vakta nasıl devrodebilir?
Arada Doğramacı varsa, bu iştemler Kahveci gibi bir mu-
ckje kalmışsa, 'ne sihirdir ne keramet, e/ çabukluğu marifet
denilerek devredilir. Bursa'daki tekstil kaçakçılıklan da af-
tedilir; YÖK malvarlıklan da devredilir.
• • *
TRT, kurum dışından hazırianan programlar ile ilgili bir
sözleşme hazırlar; bu sözleşme, TRT Yönetim Kurulu'nca
onarır; bu sözleşmede, programın bütçesi, iceriği ve yayın
saatleri de belirienir.
Söz konusu yapımcı Birand olunca bu kurallara hiç uyu(-
muyor. Birand, TRT Yönetim Kurulu adına kararlar alıyor
ve bu karartan TRT ana haberierinde bile açık açık ilan edi-
yor. Yönetim kurulu da susuyor.
'Karacan TV tarafından hazırtanan 'Siyah Beyaz VMfar' adlı
programın kasım ayında yayımlanacağı, TV 1. programın-
da 30 eylül günlü ana haber bülteninde duyuruluyor. Yö-
netim kurulu yine susuyor.
Oysa, 'Siyah Beyaz Ytllar1
adlı program sözieşmesi TRT
Yönetim Kurulu'nun yann yapacağıtoptanudagörüsütecek.
Birand, yönetim kurulundan gecmemiş programlan ilan et-
tirecek gücü kendinde buluyor. Tek başına, 32. Gün prog-
ramını bir yıl uzatıyor; 15 günde bir program yapacağını ilan
ediyor; şimdi de 'Siyah Beyaz Yıllar1
programının yapılaca-
ğını haber bülteninde duyuruyor.
TRT Yönetim Kurulu, yettdterini Birand'a ve Karacan 7Vye
devretmiş gibi...
Eskiler iikr-i takiff derler. Bir olay, gazetelerde haber ola-
rak yer alır; gazeteci, bu habere konu olan olayın gelişimi-
ni de izler; ne olup bittiğini de okurlarına haber verir.
TRT'deki '32. Gün' programı hakkında açılan soruştur-
ma 14 Haziran 1990 günü sonuçlanmış; program yapımcı-
sı M.AIi Birand hakkında 'hususi evrakta sahtecilik1
ve
üotandmcıiık' suçlanndan cumhuriyet başsavcılığına suç du-
yurusunda bulunulması istenmişti. Dosya, genel müdür ta-
rafından 26 ağustos gününe kadar bekletikji. Genel Müdür
Erdem'e 'Soruşturma dosyası ne oldu' sorumuz üzerine Er-
dem, önce 'dosyantn ksndisinden oimadtğt' yanıtını vermiş,
daha sonra da soruşturma raporunu başhukuk müşavirli-
ğine göndermek zorunda kalmıştı.
Ankara Cumhuriyet Bassavcılığı soruşturmaya başladı.
Büyük olasılıkla savcılık, önümüzdeki günlerde Birand'ı ça-
ğırarak sorgusunu yapacak.
TRT, Birand'ı hem 'hususi evrakta sahtecilik' ve
'dolandırrcılık' suçlanndan savcılığa veriyor, hem 'gûvendi-
ğimiz gazetecidir" diye övüyor; övrnekle de yetinmiyor, he-
nüz sözleşmeleri yönetim kurulundan gecmemiş program-
lan haber bültenlerinde yayimlanacak programlar olarak su-
nabiliyor.
Güveniliriiğin 'erdemr buysa 'hususi evrakta sahtecilik' ve
'dolandıncthk' suçlannın anlamı nedir?
• * •
Milli Eğitim Bakanlığı'nın geçen yıl açtığı bilgisavar iha-
lesine 14 şirket katıldı. Yapılan teknik değenendirme sonun-
da 11 şirket eiendi. 'Bilkoni, 'Zerbank' ve 'IBM' arasındaki
yarışı da 'Zerbank' kazandı.
'Zerbank' şirket adı mıydı? Hayır; 'Ziraat Bankası Perso-
nei vakfı'mn kısartılmış adıydı. Teklif, Zerbank adına veril-
mişti, ama değenendirme 'Koç-Unisys' şirketi için yapılmıştı.
Koç-Unısys, Zerbank aracılığı ile ihaleye katılmıştı.
90 milyarlık bilgisayar bu şirketten alındı.
Bu ağustos ayında yeni bir bilgisayar ihalesi açıkft.
Bu ihaleye de Vaksan' adlı bir vakıf daha girdi. Bu vakıf
da 'Milli Eğitim Bakanlığı Personei Vakh.'
Ziraat Bankası Personei Vakfı özel şirketler aracılığı ile
bilgisayar satar da Milli eğitim Bakanlığı Vakfı aynı yöntemi
kullanarak Milli Eğitim Bakanlığı'na niçin bilgisayar sat-
maz?..
DYP ve ANAP'ı tanıtanlar(Baftarafı 1. Sayfada)
leri gibi konoşnyorsnnnz" uya-
nsında bulundu.
DYP'nin seçim kampanyasım
yürüten AX Ajans Yönetim Ku-
rulu Başkanı Zafer Ataylan,
ANAP'ın seçim kampanyasında
terör ve anarşi olaylannı hatır-
latmasını "gerici bir olay" ola-
rak niteleyerek "gayri ahlaki bir
kampanya yüruttüklerini" ileri
sürdü. Ataylan şöyle dedi:
"Bir K. Maraş katttunuu dü-
şünun; biçbir şekilde Demirel Ue
ilgisi olmayan başka bir t»ltımın
yapordığı, admı siz biliyorsuıınz
ve şu anda iktidarda o takım.
Yüzde 6 oranı temsil ediyorlar,
ama iktidardalar şu anda. On-
lann yaptırdığı bh- katliam De-
mirel ile Ecevit'e mal ediliyor.
Böylesine gayri ahlaki bir tele-
vizyon kampanyası olamaz, bu-
nu protesto ediyorum. Bütün
Türk akh evvellerini buna karşı
çıkmaya cağınyorum. Böyle bir
olay olamaz. Ne Seguela bunun
sorumluluğunu üstlenebilir ne
Sayın özkoray gibi arkadaşlan-
mız ne de ANAP üstlenebilir.
Bu olayın bir an önce, bu ak-
şamdan itibaren bitirilmesi ge-
rekir, Türkiye'yi anarşiye davet
ediyorlar çünkü yeniden. Biz
reklam ajanslan için bir utanç-
tır."
ANAP'ın seçim kampanyası-
nı yürüten ENA tletişim'in or-
taklanndan Erol Özkoray, bu-
nun üzerine DYP'nin kampan-
yayı sadece "Özal'ı indirme" ve
"hanedan" Üzerine kurduğunu
anlattı. Ataylan'm direkt suçla-
malanna karşın yanıtını Demi-
rel üzerine çeken özkoray, De-
mirerin televizyonda hiç iyi gö-
rüntü vermediğini, çocuklann
kendisinden korktuğunu belirtti
ve "Masnda ellerini nereye ko-
yacagını da bilmiyor" dedi. öz-
koray, ayrıca Demirel'in partisi-
nin yetkililerinin önce kendile-
rine gelerek çahşmak istedikle-
rini bildirerek, "Kendileriyle
flörte başladık. Araştırmalar
yaptık, kazanabilirlik gördük.
Seviyeli bir kampanya yapıp roo-
dern anlamda iletişim operas-
yonlannı oe>neye sokmaya karar
verdik. Ancak ne yazık ki Sayın
Demirel'de bunu izleyebilecek
yan ve nitelik göremedik. O bir
Anadolu polinkaasıdır, çok ye-
rd, çagdasiaşmayan bir yapısı
vardır. Demirel, degişmesine
olanak olmayan tek liderdir."
özkoray, aynca SHP'nin "gül w
yumnıgun" aslında kopya oldu-
ğunu söyledi. Bunun üzerine
özkoray'a yamt veren SHP'nin
seçim kampanyasını yürüten Yo-
rum Ajans'tan Mehmet Ural,
"Gülün ne kadar deştirilerek
konuşulsa da kendBerini mem-
nun ettiğini" söyledi. Ural,
"Dünyada her harekean bir sim-
gesi vardır. Sosyal demokrat ha-
reketin simgesi de güldür" dedi.
Ataylan, özkoray'a verdiği
yanıtta, "hanedan" ve
"indirmek" sloganlannı Demi-
rel'in kendi mitinglerinde yürüt-
tüğtlnü söyledi Ataylan, özko-
ray'a doğru, "Bü Magic Box'-
taki reklamlar için 3 ^ milyar
ayırthk. ANAP'ın reklam tuta-
n bizimkinin 3-4 misli. Herhal-
de 20 milyar ödüyorsunuzdur ki
bUemiyorum, onu da ödüyor
musunuz, ödemiyor musunuz"
dedi.
özkoray'ın bu iddiaya yamtı
"MaB işlerle biz Ugtti değiliz. Ta-
mamen ANAP Genel Merkezi-
nin ilgili oldugu bir konu" biçi-
minde oldu.
SATILIK FORD
Sahibiden satılık 1990 model Ford Escord
149 33 88 -144 17 44
TİCARİ, TURİSTİK TEKNE SATILIK
21 metre boyunda, 2'şer kişilik 8 kamarası, geniş
güneşlenme terası, 30 kişilik restaurantı, Amerikan Ban
ve jnutfağı olan, İstanbul limanından ruhsatlı, halen
İstanbul Boğazı'nda faaliyette bulunan ttcari ve turistik
nitelikli tekne satılıktır. Telefon: istanbul 145 77 93
DERS VERİLİR
Ortaokul, lise ve ÖSS-ÖYS'ye hazırlık için
MATEMATIK dersi verilir.
Td: 326 18 62
4