22 Aralık 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
22 EKİM 1991 AMMA Bremen'de Yunus Enıre Gecesi • BREMEN (AA) — UNESÇO'nun 1991'i 'Yunus Emre Sevgi Yıh' olarak kabul etmesi dolayısıyla Bremen Basm Kulübü'nde, Yunus Emre'yi tanıtma gecesi düzenledi. Hannover Başkonsolosluğu Aşağı Saksonya-Bremen Koordinasyon Kunılu tarafından dûzenlenen tanıtma toplantısına, Hannover Başkonsolosu Erdinç Ulumlu ve Bremen Fahri Başkonsolosu Karl Grabbe'nin yanı sıra çoğunluğu Almanlardan oluşan 200'e yakın davetli katıldı. Toplanuya konuşmacı olarak katılan Prof. Dr. Annemarie Schimmel ve Doç. Dr. Nevzat Gözaydın, Yımus Emre'yi çeşitli yönleriyle dinleyicilere anlattılar. Hanvard Üniversitesi Hint ve Islam Kültürü Profesörü ve Ankara Üniversitesi llahiyat Fakültesi eski öğretim üyesi Alman Annemarie Schimmel, Yunus Emre'nin, tanndan kaynaklanan insan sevgisini halk diünde yazdığı şiüiere yansıtarak üısanlara vermek istediği kardeşlik, sevgi ve barıs mesajlannı, Türk dilinin incelikleriyle süslediğini kaydetti. Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi öğretim üyesi Doç. Dr. Nevzat Gözaydın ise Yunus Emre'nin şiir tarzı ve sözcük seçimi konulanndaki yaklaşımlanna değindi. EDEBİYAT Sten Nadolny Istanbul'da • Kiiltür Seryisi — Unlu Alman romancı Sten Nadolny, bu yıl, 10. TÜYAP İstanbul Kitap Fuan'na konuk yazar olarak katıhyor. 31 Ekim 1991 günü Atina'dan Istanbul'a gelecek olan Nadolny, 3 Kasım 1991 pazar günü saat 14.00-15.00 arasında fuarda bir söyleşi yapacak ve geçenlerde Türkçesi yayımlanan "Yavaşlığın Keşfi" adlı romanını Türkiye Yazarlar Sendikası standında okurlanna imzalayacak. Günümüz Alman yazınının önemli adlanndan biri olan Sten Nadolny, 1942 yıhnda Zehdenick kentinde dogrnuş ve aym zamanda da fabrika işçiliği, satış mümessilliği, taksi şoförlüğü gibi işlerde çahşarak Münih, Tübingen, Göttingen ve Batı Berlin üniversitelerinde yeni ve ortaçağ tarihi ile siyasal bilimler eğitimi görinüş. Üniversiteyi bitirdikten sonra bir süre Spandaer'de lise tarih öğretmenliği de yapan yazar, 1976'da felsefe doktoru olmuş. SERGİ Tablo eksperi ressam • Költür Servisi — Orhan Ersoy'un resimlerinden oluşan sergi Istiklal Caddesi'ndeki Ümit Yasar Sanat Galerisi'nde 25 ekim günü açıhyor. tstanbul DGSA'da Nurullah Berk Atölyesi'nden 1957'de mezun olan Ersoy 1968-84 yıllan arasında İstanbul Devlet Resim ve Heykel Müzesi'nde tablo eksperi, restoratör ve yönetici olarak çalıştı. Mısır ve HindistanMa eski uygarlıklan inceleyen sanatçının yurtiçi ve yurtdışındaki koleksiyonlarda ve müzelerde çeşitli eserleri bulunuyor. Resme dönüşen efeaneler • Kültür Servisi — Tülin Somuncu yapıtlannı 23-30 ekim tarihleri arasında Nevşehir Dedeman Oteli'nde sergiliyor. Sanatçı serginin gelirini Türk Plastik Cerrahi Demeği'ne armağan edecek. Somuncu sanatı "bir yaratma olgusu, bir baş kaldırma, bir özgurlük" olarak tanımlıyor. Amacımn Anadolu'da yaşanmış uygarhklan, efsaneleri duygu ve düşünceleriyle yoğurarak resme dönüştürmek olduğunu anlatıyor. Tülin Somuncu, 1987 Seramik Center'da karma, 1988 Ataköy Galleria'da karma, 1989 Brüksel Galerie d'Art de I'Abaye de Forest'de kişisel, 1990 Bruksel'de Galeria Abel Abaye"de karma, 1990 Ataköy Galleria'da karma, 1990 Kadıköy Kültür ve Sanat Merkezi'nde karma, 1991 Kuzguncuk Akbank Sanat Galerisi'nde kişisel sergilerinde eserlerini sergiledi. Tülin Somuncu'nun Brüksel Modern Sanat Müzesi'nde eserleri bulunuyor. YARIŞMA Petrol-Iş Şiir Yarısınası • Kültür Servisi — Petrol-tş Sendikası Kırtkkale Şubesi şiir yanşması düzenliyor. Bu yıl üçüncüsü düzenlenecek yanşmaya tüm amatör ve profesyonel şairler katüabüecek. Belirli bir konusu olmayan yanşmaya katılmak isteyenlerin bir zarf içinde 2 adet fotoğraflanyla birlikte özyaşamlarım ve 10 adet şiir kitaplarını ya da kitap olmaya hazır dosyalannı Salih Kumru, PK 5, Kınkkale adresine göndermeleri gerekiyor. Galatasaray Vakh ödülleri • Költür Servisi — Galatasaray Egitim Vakfı'nın Türkiye liselerarası şiir, öykü ve deneme ödülleri ile İstanbul ortaokullararası öykü odüllerine başvuru süresi 15 kasım gününe dek uzatıldı. Lise düzeyinde öğretim gören ya da 1990-91 dönemi lise ya da ortaokuldan mezun tüm öğrencilerin katılabileceği yanşmada yapıtlara herhangi bir konu sınırlaması getiribnedi. Yanşma seçici kurulu Oya Adalı, Teoman Aktürel, Feyza Hepçilingiıler, Zehra Ipşiroglu ve Hatice lskenderkaptanoğlu'dan oluşuyor. Yanşmaya katılacak olanlann çahşmalarını Galatasaray Lisesi Müdür Yardıması Selahattin Yıldınm Beyoğlu-tstanbul adresine postalanması gerekiyor. Yanşma sonucu birinciye 500.000 lira, ikinciye 250.000 Ura, üçüncüye 100.000 lira ödül verilecek. DERGİ Aııtik Dekor'un 12. sayısı • Kültür Servisi — Antik ve Dekor, antika, dekorasyon ve sanat dergisinin 12. sayısı çıktı. 'ABD'de, daha önce Los Angeles'ta birincisi açılan ve büyük ilgi gören Geleneksel Türk Evi Sergisi'nin ikincisi, Washington D.CÎde The Textile Museum'da açüıyor' konulu haber; sergiyi düzenleyen Türk Kadırunı Tanıtma ve Güçlendinne Vakfı'nın kurucusu Semra Özal ile yapılan bir röportaj biçiminde veriliyor. Dergide bu ây yer alan yazılann konu başlıklan ise şöyle: İstanbul Bebek ve Çırağan'dan birer ev ve Yeşilköy'de 'Sancak Air Terminali'nin dekorasyonlan; Ketebeler (hattat imzalan) adlı araştırmanın ikinci bölümü; Selimiye Camisi Çinileri; Murano Adası'nda Cam Sanatı; Camondo Ailesi ve Müzesi; Bronz Heykeller; Sahaflar Çarşısı; Hereke Ipekli Dokumalan; Takvimin Gelişimi; Çağdaş Resimde Hat Kaligrafisinin Etkileri; Oryantalistlerin önlenemeyen Yükselişi; Sovyet Resim Sanatı Konusunda Rusya'da yapılrnış bir araştırma; Eski ve Klasik Otomobiller; Unlü Koleksiyoncular Pamir Bezmen'in sevilen sürekli yazısı; Tarihte Bir Otomobil Gezintisi; Müzayedeler... Yaşamıru bilimsel sosyalizmin gerçekleştirilmesine adayan arkadaşımız ABİDİN NESİMİ artık yok. Bundan sonra O bedeniyle değil; yapıtlarında ve anılanmızda yaşayacaktır. BEHÇET ATILGAN HÜSEYtV DRAMAN KÜLTÜR-SANAT AKBANK ı ULUSLARARASI CAZ FESTIVALI CUMHURİYET/7 Dünya cazıbanka aktifinde Caz festivali bugün 21.30'da Senem Diyici Altıhsı'nın konseriyle açıhyor. New Yorklu trompetçi Ahmed Abdullah, cazın simge adlarından ünlü davulcu Max Roach, vurmalı ustası Airto Moreira'nın da katılacağı şenlik 26 ekimde Art Ensemble of Chicago'nun konserleriyle sona erecek. Kültür Servisi — Akbank 1. Ulusla- rarasi Caz Festivali bugün 21.30'da Ce- mal Reşıt Rey Konser Salonu'nda Senem Diyici Altıhsı'nın konseriyle açıhyor. Su- nuculuğunu ülkemiân ünlü cazcüann- dan Erol Pekcan'm yapacağı festival ya- nn Ahmed Abdullah ve The Solomonie Arnlısı ile Max Roach Dörtüisü'nün kon- serleriyle sürecek. Biletleri CRR Konser Salonu, Akbank'ın Taksim, Suadiye, Ni- şantaşı, Osmanbey ve Bahariye şubele- rinde ve Taksim ve Suadiye Vakkorama- da satılmakta olan festival 26 ekim cu- martesi günü Art Ensemble of Chkago^ nun konserleriyle sona erecek. Temel müzik egitimini Türkiye'de alan Senem Diyici uzun süredir Paris'te yası- yor. Daha önce Arnavutköy Naima'da bir hafta söyleyen Diyici, Fransa'da ba- sılan ve adını Bülent Ecevit'in '.Takalar" şiirinden alan albümüyle de tanmıyor. Son olarak Paris'te La Vfllette Caz Şen- bgi'ne katılan Diyici'nin alnhsmda gitar- da Alain Blesing, vibrafonda Franck Tortillier, basta Yves Rousseau, sakso- fonda Eric Seva, davulda David Pouradier-Dutefl var. 1970*lerin ortalarında, önceki yıl Is- tanbul'a da gelen Son Ra'nın orkestra- sında çalışan New Yorklu trompetçi Ah- med Abdullah, Akbank Festivali'ne So- lomonie Altüısı'yla katıhyor. Topluluk, adım, İ.ö. 10. yuzyılda yaşayan Etiyop- ya kralından alıyor. Kendı muziğıni ken- disi çalmaya çalışan müzisyenlerden sa- yılabilecek Ahmed Abdullah ve toplulu- ğunun müzikal tavnnda kentli siyah kül- tür öne çıkıyor. Kemancı Billy Bang, gi- tarcı Masujaa Aliye-Salamu, basçı Fred Hopkins ve unlu Moffett ailesinin bti- yüğü davulcu Charles Moffett'ten olu- şan toplulukta birçok unlu müzisyenle de çalışmış olan genç altocu Carlos YVard da var. 1925 doğumlu unlu davulcu Max Ro- ach, Charlie Parker'ın, Bud Powell'ın, Thelonios Monk'un ve geçenlerde ölen Miles Davis'ın "yadigârı". Caza en çok emeği geçmiş birkaç davulcudan biri sa- SON 20 YILIN ÖZGÜN TOPLULUKLARINDAN — Art Ensemble of Chicago, son 20 > ıldarastlananen ozgun caz topluluk- larından biri. Cazın geleceği üzerine "kafa yoran" Art Ensemble of Chicago, festivaide iki konser verecek. yılan Roach, bu alanda modern zaman- ların simge kişiliklerinden. Max Roach, festivaide, 1986'dan beri bir arada oldu- ğu tenor Odeon Pope, trompetçi Cecil Bridgewater ve basçı Tyrone Brown'la birlikte iki kez çalacak. Tyrone Brown, son yıllarda artmış gibi görünen bas me- raklılarının sayısım daha da arttırabilir. Vurmalı çalgılar ustası Airto Moreira ile Brezilyah vokalist Flora Purim ise 24 ve 25 ekim günleri festivaide olacaklar. Vurmalı çalgıları bugünkü anlamda kul- lanmaya başlayan ük Brezilyalı olan Air- to Moreira, bu olanağı ilk kez 1%9'da Miles Davis Toplulugu'nda bulmuş, da- ha sonra katudığı VV'eather Report'ta ve Chick Corea'nın Return To Forever'ın- da adım çok daha gemş yığmlara duyur- muştu. Sonraları John McLaughlin'den George Benson'a, Stan Getz'ten Santa- na'ya, VVayne Shorter'dan Joe Zawinul'a pek çok ünlüyle çalışmalannı sürdüren SANATKULİSI Festival programı Açılış Konseri 22 Ekim 1991 Salı Saat: 2130 SENEM DİYİCİ SEXTET 23 Ekim 1991 Çarşamba Saat: 18.30 AHMED ABOULLAH & THE SOLOMONIC SEXTET 23 Ekim 1991 Çarşamba Saat. 21.30 MAX ROACH ÛUARTET 24 Ekim 1991 Perşembe Saat: 18.30 MAX ROACH OUARTET 24 Ekim 1991 Perşembe Saat: 21.30 AİRTO MOREİRA & FLORA PURİM 25 Ekim 1991 Cuma Saat: 21.30 AHMED ABDULLAH & THE SOLOMONIC SEXTET 26 Ekim 1991 Cumartesi Saat: 18.30 ART ENSEMBLE OF CHİCAGO 26 Ekim 1991 Cumartesi Saat: 2130 ART ENSEMBLE OF CHİCAGO Francescatti Istanbul'da Geçen günlerde Italyan asıllı Fransız keman virtttozu Zino Francescatti'nin ölümü gazetemiz- de de yer alıruştı. Evin llyasoğlu, kemancı Ayla Erduran'm Francescatti'yle ilgüi anılanm da içe- ren bir yazı yazmıştı. Bir süre sonra Panayot Aba- cı'dan da Francescatti'ye ilişkin çok ilginç bir anı geldi: Francescatti'nin Türkiye'deki konserini çok yakmdan izlemişti Abacı. 1940'ta Hitler Çekos- lovakya'yı işgal ettiğinde, Francescatti de kansıyla konser vermek üzere bu ülkedeymiş. O kargaşa- da karısını kaybetmiş ve ertesi gun de konser ver- mek üzere istanbul'a gelmiş. Doğru Tepebaşı'nda- ki konservatuvara. Okul orkestrasını Seyfeddin Asal yönetiyormuş. Panayot Bey de ikinci ke- manda. Paganini'nin konçertosunu Francescat- ti ile birlikte çalmalan plarilandığı halde ünlü vir- tüoz yorgunluktan ve perişanlıktan orkestrayla prova yapacak durumda değilmiş. Ancak orkest- ra bölumünü Ferdi Statzer piyanoda çalmış. Böy- lece bir keman-piyanö ikilisinin resitali oluşmuş. Ertesi gun de Francescatti'nin kansı Çekoslovak- ya'dan kurtulup İstanbul'a gelebilmiş. LOi Statzer Lili Hanım'ın evi Geçenlerde, ünlü kemancı Zino Francescatti'- nin cenazesinin Fransa'da toprağa verildiği gün, Istanbul'da da bir hanım kemananın, Lili Ha- nım'ın cenazesi toprağa verildi. Ülkemize çağdaş piyano ekolünü getiren Ferdi Statzer'in eşi Lüi Sutzer'i zarif tebessümüyle butün müziksever- ler haürlayacak. Ferdi Bey'in 1982'deki ölümün- den sonra Lili Hanım yaliuz yasıyordu. Lili Sze- kelly, bir Macar orkestrasıyla Avnıpa'yı dolaşır- ken 1937'de İstanbul'a gelmiş, bu orkestradan 7 Macar hanım Türkiye'ye yerleşerek konserler ver- mişlerdi. Aralaruıda Nilüfer Saygun da vardı. Eli- zabeth Usman ve Dora Mamigonyan'ın da ara- lannda bulunduğu harumlar, Canlıbalık gazino- sunda, Tokatlıyan'da, Suadiye Plaj Gazinosu- nda, Ankara Karpiç ve Izmir Konak'ta da çal- mışlardı. Daha sonralan birçok öğrenci de yetiş- tiren Lili Hanım'ın ölumunden sonra evi muhür- lendi. Ev şimdi bilinmeyen mirasçıları beklemekte. Gazetemizin müzik yazarı Evin ll- yasoğlu, "Nice piyanist ve kemancımız için îmı- larla dolu olan o ev keşke olduğu gibi korunsa, seminerlere, oda müziği konserlerine açılsa" di- yor. Gerçekten de Ferdi Bey'in güzelim Steinway piyanosu, Lili Hanım'ın Macar el yapısı antika kemam, notalan, fotoğraf makineleri korunacak mı acaba?.. Şair sahaya indi Türkiye Birinci Ligi'nde maçlar bütün heye- cam ile sürerken tribünlerde de ilginç olaylar olu- yor. Birkaç haftadır özellikle Beşiktaş ve Gala- tasaray'ın maçlannda şair Ahmed AriFin dize- leri bir boydan bir boya tribünleri süslüyor. Be- şiktaşlı taraftarlar ünlü şairimizin "Aç kaldım, susuz kaldım, terketmedi sevdan beni" dizeleri- ni siyah-beyaz harflerle yazarak takımlanna des- tek vermeye çahşıyorlar. Galatasarayh taraftar- lar ise yalnızca san-kuTnızüı renklerle "Terket- medi sevdan beni" dizesini yazmakla yetiniyor- lar. Televizyondaki maç yayınlanna da yansıyan bu görüntüleri gören ünlü bir şairimiz şöyle de- di: "llk kez bir şair sahaya indi!' Ama olayın baş- ka bir bojrutu daha vardı. Ahmed Arifin dize- lerini kullanan taraftarlardan telif hakkı nasü ah- nacaktı? Daha doğrusu bu dizeler için bir telif hakkı doğuyor muydu? Uçakta iki yazar Uçak, gökyüzünün derinliğinde Uçakta iki ya- zar. İki hostes servis yapmaktadır. Bu sırada pi- iot uçağı otomatiğe bağlayıp yolcular arasma ka- rışır. Orhan Pamuk pilotun bu davranışına kar- şı çıkar. Pilot şöyle konuşur: "Pilot olduysak ne olmuş. Doğru dürttst para bile geçmiyor elimi- ze. Bir de korsanlar ve yazarlarla uğraşıyoruz. Bir uçakta bir yazarın bulunmasının ne kadar tehli- keli olduğunu biliyor musunuz?" Bunun üzeri- ne Orhan Pamuk yerinden kalkar ve bağınr pi- lota: "Bu uçakta pilotaj hatası var. Kendinize ge- Un... Yolculara böyle bağınp çağırmaya hakkı- nız yok. Biz de yolcuyuz. Yazar olmuşsak ne ol- muş..:' Uçak sarsılarak alana inmektedir. Son- rasım bu olayın tamğmdan dinleyelim: "Siz Or- han Dunı'sunuz, değil mi" diye sordu Orhan Pamuk. Biraz düşünerek "Hayu" dedim. tkimiz de öyle taş gibi kaldık. Biraz sonra konuştum: "Siz de Orhan Pamuk değilsiniz." Şimdi gelelim işin aslına. Ne böyle bir uçak var, ne böyle bir olay ne de iki yazann böyle bir karşılaşması. Bü- tün bu olanlar Orhan Dunı'nun yeni yayımlanan "Bir Büyülü Ortam'da" adb hikâye kitabmdaki bir öyküde geçiyor. Moreira ilk kez Istanbul'da. Flora Purim'in Airto Moreira ile ta- nışıklığı çok eski yıllara, Rio de Janei- ro'da birlikte çalıştıkları Ouartete Novo1 ya kadar uzanıyor. Sonralan geldıği New York'ta adım kısa sürede duyuran Bre- zilyah vokalist Stan Getz'le ve Gil Evans'ia çalışmış, ardından yolları Re- turn To Forever topluluğunda Moreira'y- la yeniden kesişmişti. O sıralar evlenen Moreira ve Purim günümüze dek birlikte geldiler ama Pu- rim de Moreira gibi zaman zaman birey- sel çalışmalann içinde oldu. Santana ile "Welcome", George Duke ile "A Brazi- lian Love Affair" bunlar arasında. Pu- rim, yaygın ününü, pek söz söylemeden, yahıızca sesini kullanarak yaptı. Art Ensemble of Chicago ise caz mü- ziğinde son 20 yılda rastlanan en Özgün tavnrlardan birinin sahibi. Araştıncı, köktenci bir yaklaşımla cazın geleceği üzerine "kafa yoran" bu toplulukta, il- ginç kişiliğiyle gruba yön veren trompetçi Lester Bowie, unlu saksofoncular Ros- coe Mitchell ve Joseph Jannan, basçı Malachi Favors ve geçen yıl Kirk Ligh- tsey ile Istanbul'da Cazbar'da bir hafta çalan davulcu Don Moye yer alıyor. 1579 tarihini taşıyor. 30 ekimdeLondra'da satışa çıkanlıyor Sultan9 ınküreleriSultan III. Murat'ın Mercator'a sipariş ettiği sanılan iki küre 3-5 milyar lira tahmini Fıyatla açık arttırmaya çıkanlıyor. Kürelerin, İstanbul'daki zamanın ünlü rasathanesi için sipariş edildiği sanılıyor. Kültür Servisi — Kanuni Sultan Suleyman'ın torunu Sul- tan III. Murafın (1546-1595) yaptırdığı yaldızlı metalden ku- reler, 30 ekim günu Christie müzayede şirketinin Londra'da- ki salonlannda açık arttırmaya çıkanlacak. III. Murat'ın adı- nı taşıyan 1579 tarihli iki küre- nin, ünlü Hollandalı haritacı Gerard Mercator'un (1512-1594) atolyesinde j'apıldığı sanıhyor. Degerli Gezi ve Doğa Tarihi Kitaplan, Atlaslar, Haritalar ve Önemli Kiireler adı altında dü- zenlenen muzayedede yer alan yer küre ile gök küre 40 santi- metre yüksekliğinde 29.5 santi- 'Şehirli Züppeler' Beyoğlu'nda Költür Servisi— Şehirden ay- rüıp kendilerini azgın nehirlerin, sığir sürülerinin ve güç kovboy yaşamınm ortasında bulan üç arkadaşın öyküsünu konu alan film, "City Slickers-Şehirli Züppeler" cuma günü Istanbul- da Be>oğla Dunya, Osmanbey Gazi, Beyoğlu Lale, Kadıköy Kadıköy, Bakırköy 74, Ankara- da Metropol, Izmir'de Çınar, Adana'da Metro ve Bursa'da Burç sinemalannda gösterime girecek. Sığır çobanlığı yaprnak üzere maceralı bir tatile çıkan ve ora- da yasamın gerçeğini, sevgiyi ve dostluğu kavrayan üç arkadaşı anlatan fıhnde Billy Crystal, Daniel Stern ve Bruoo Kirby başrolleri paylaşıyorlar. "When Harry Met Sally- Harry ile Safly Tanışınca" fıl- minden anımsayacağınız Billy Crystal, "Şehirli Zuppeler"in ay- nı zamanda yapım sorumlusu. Televizyonda tatil fantazileri ile ilgili bir program izlerken rdmin ilk taslağını yaratan Billy Crystal, "Şehir Züppeler"in "yaklaşan orta yaş filmi" oldu- ğunu söylüyor. Crystal, "Aklıma hemen sığır sürülerine çobanlık etme fikri geldi ve bunu defte- rime not aldım. 'VVhen Harry Met Salh'den bu yana bir kome- di öyküsu duşünüyordnm, ama hiç sevdiğim bir öykiiye rastlamanuştıın" diyor. Arkadaşhk hakkında bir film yapmak istemiş Billy Crystal. Pek çok şeyden söz eden bir film. Dostluk, güven ve iyi ar- kadaşların birbirlerinden sakla- dıkları sırlar... "tnsanlaria yülar- dır dostsunuzdur ama bazen >ıl- larca dost olduğunuz için dost- sunnzdur. Bu filmde anlatılma- ya çalışılan da bu" diyor Crystal. Bu arada, Billy Crystal ata binmeyi de bu filmde öğrendi. Atlara olan alerjisi yüzunden epeyce zorluk çeken diğer baş- rol oyuncusu Bruno Kirby ve Daniel Stern de. Çekımlere gey katıldığı için çok fazla şey öğre- nemeyen Daniel Stern, "Beu gercek bir şehirli züppe olarak kalmayı yegledim" diyor. Film zaman zaman ağır tem- poya düşse de yönetmenı Ron Underwood izleyicinin ilgisini uyanık tutmayı başarıyor. metre çapında. 111. Murat'ın kürelerinin tahmini fiyatı ise 400.000-600.000 bin sterlin (3 milyar 400 milyon - 5 milyar 100 milyon TL) arasında. Mercator'un atolyesinde ya- pıldığı ileri sürülen tek yaldızh metalden ikili küre olduklan belirtilen kürelerin üzerinde kı- taların ve o dönemde bilinen yıldız ve gezegenlerin oyma re- simleri ve figürleri yer ahyor. Kürelerin üzerindeki yazılar, bunlann Sultan III. Murat için yapüdığını gösteriyor. Bilindi- ği gibi III. Murat, 1577'de Is- tanbul'da bir rasathane yaptır- mıştı. Bu rasathane o sıralar Is- lam dunyasının en modern ra- sathanesi olarak biliniyordu. Nitekim söz konusu kürelerin de bu rasathane için sipariş edildiği sanıhyor. Mercator ise 16. yüzyıl son- larında Almanya'nın Duisburg kentinde çalışıyor ve bu kent- teki atolyesinde özellikle devlet yöneticileri ve ünlü bilim adam- ları için haritalar, atlaslar ve küreler uretiyordu. Uzmanlar, 16. yuzyıhn en önemli haritacısı olduğu için III. Murat'ın küre- leri Mercator'a sipariş etmiş ol- masının buyük bir olasılık ol- duğunu ileri sürüyorlar. Ama tstanbul'daki rasathanenin 1579 kışında kapatıldığı, bu >uzden de sıparişm ıptal edil- miş olabıleceği belirtiliyor. Tıınç ' Ba^aran'a Altın Kelebek • tSTANBUL (AA)— Tunç Başaran'ın yönettiği "Piano Piano Bacaksız" adü fıhn, İran'da "Altın Kelebek Ödûlü"nü kazandı. Festival Başkanı Ali Shoja Naori tarafından Tunç Başaran'a gönderilen mesajda, "7. İsfahan Genç Yetişkin ve Çocuklar Film Festivali'ne" katılan "Piano Piano Bacaksız" filminin, en iyi yapım seçilerek "Altın Kelebek Ödülü"ne layık görüldüğü bildirildi. Yakkoramada müzik ve söyleşi • tSTANBUL (tÜHA) — Vakkorama'nın gençlere yönelik müzik ve söyleşilerini içeren etkinlikleri devam ediyor. 31 ekimde Türk pop müziğinin yeni temsilcilerinden "Grup 01" bir konser verecek. 14 Kasım 1991 tarihinde ise Yeni Türkü Grubu hem bir • konser verecek hem dc müzikleriyle ilgili sonılan yamtlayacak. Pedagog Nurten Yaman ise 28 Kasım 1991 tarihinde "Oyuncağm Çocuk Gelişimindeki Etkileri ve Oyun Yaşlarına Göre Oyuncak Seçimi" konusunu anlatacak. Suna Kan ve Gülay Uğıırata konseri • Kiiltür Servisi — Devlet sanatçılan Suna Kan ve Gülay Uğurau 28 ekimde Cemal Reşit Rey Konser Salonu'nda bir konser verecekler. Uzun yıllardır birlikte çeşitli konserler veren Kan ve Uğurata, saat^ 19.00'da başlayacak • i. konserde Pergolesi, ' r Honegger, Stravinski, Bülent Arel ve Français'in yapıtlannı seslendirecekler. 'Madam Butterfly'ın 50'nci yıl galası • ANKARA (ANKA) — Ankara Devlet Opera ve Balesi, G. Puccuni'nin "Madam Butterfly" operasmın Türkiye'de ilk kez sergilendiği 1941 yıhnda emeği geçenlere saygı \e vefa borcu olarak 50'nci yıl galası yapıyor. Devlet Opera ve Balesi Genel Müdürlüğü'nden yapılan açıklamaya göre 50'nci yıl galası dolayısıyla, 1941 yıhnda Madam Butterfly operasında görev yapan sanatçüardan hayatta olanlar ile ölenlerin yakınlanna törenle plaket verilecek. Aynı akşam da opera fuayesinde 1941 yılından itibaren sahnelenen Madam Butterfly temsillerine ait tüm maket, fotoğraf ve çeşitli gazete kupürlerinden derlenen bir sergi açılacak. Sinema söyleşisi • tSTANBUL (tÜHA) — tstanbul Üniversitesi Basın Yayın Yüksek Okulu Sinema Kulübü tarafından dûzenlenen söyleşilerde bugün "Türk sineması mı sinema eleştirisi mi" konusu tartışüacak. Burçak Evren ile Tunca Arslan'ın konusmacı olarak olarak katılacağı söyleşi, saat 15.00'te İstanbul Üniversitesi Kültür Merkezi'nde başlayacak. Söyleşiyi Hıdır Gevis yönetecek. 6 Kanh • Kültür Servisi — Ispanya Başkonsolosluğu'nun düzenlediği film gösterileri 'Kanh Düğün'le sürecek. Carlos Saura'nın yönettiği fıhn 25 ekim günü saat 18.30'da Italyan Kültür'de gösterilecek. 71 dakika süren 1981 yapımı fılmde başlıca rolleri Antonio Gades, Cristina Hoyos ve Juan Antonio Jimenez paylaşmışlar. Fıhnde düğün öncesi kaçınlan gelini geri almaya çalışan damat ve gelini kaçıran Leonardo'nun hikâyesi anlatılıyor.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle