Katalog

[ 18 EKİM 1991 HABERLER CUMHURİYET/3 SEÇIM '91 TGS'nin açıklaması • İSTANBUL (AA) — Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS) Genel Başkanı Orhan Erinç, 20 Ekim seçimlerinin, 12 Eylül'ün, işçi sınıfınm haklannı gaspeden, demokratik haklann kullanılmasına sınırlar getiren olumsuzluklarını ortadan kaldırmak için çok önemli bir fırsat olarak değerlendirilmesini istedi. Orhan Erinç, TGS Yönetim Kurulu toplantısında yaptığı konuşmada, 20 Ekim seçimlerinin Türk basınının ve çalışanlarmın yaşamakta olduğu zorluklann aşılması için atılacak ilk adım olmasını diledi. Erinç, aynca, "2.5 gazete kalacak' ilkesine dayandınlari basın düşmanlığımn, basın işkolunu büyük ölçüde etkilediğinı de belirtti. Özal'a DYP protestosu • tç-Politika Servisi — Cumhurbaşkanı Turgut özal, iki gün önce yaptığı gibi dün de Şişli'de otomobiliyle tur atarak yurttaşlarla sohbet etti. Üstü açık makam otusundan halkı selamlayan Cumhurbaşkanı Özal'a, semt sakinlerinin ilgisiz kaldığı gözlendi. özal, Şişli'de Gazi Pasajı'nı da dolaşarak alışveriş yapan yurttaşlarla konuştu. özal, Osmanbey'den geçerken, DYP'liler tarafından protesto edildi. Çiller: Özal istifa edip kaçabüir • SİLtVRt (AA) — DYP Genel Başkan Yardımcısı Tansu Çiller, Başbakan'ın yolsuzluk dosyalarını hasıraltı ettiği, Cumhurbaşkanı'nın da "istifa edip kaçabileceği" iddiasında bulundu. Çiller, seçim bölgesi Silivri'de partililere hitab ederken, hükümetin, işçiyi, memuru, köylüyü daha da yoksul hale getirdiğini öne sürerek, çarenin DYP iktidarında olduğunu söyledi. Kıbrıs'ı kurtaracagız" • MALATYA (Cumhuriyet) — Giresun, Sinop ve Bafra'daki konuşmalarmda, Karadeniz Bölgesi'ne bol fabrika vaadinde bulunan RP Genel Başkanı Erbakan, "İktidara geliyoruz. Allah'ın izniyle 1.5 milyar Müslümanı birleştireceğiz" dedi. Erbakan, Malatya'daki konuşmasında, Kıbns'ta federal devlet saçmalıktır. Orada Müslüman bir devlet kuruldu, bitti. Denktaş'a mektup yazarak, '17 yıldır sabrettik. Çoğu gitti azı kaldı, yakında geliyoruz. Kıbns'ı tekrar kurtaracağız. Korkmayın rahatlayacaksınız' dedim. Pazartesi günü yeni bir. dünya kurulacak" dedi. Amerika'nın güdümünde destek • VAN/ANKARA (UBA) — SP Genel Başkanı Doğu Perinçek, HEP ile SHP'nin, ayrıca RP ile Türkeş'in Amerika'nın desteği ve güdümünde birleştiğinin öne sürdü. Perinçek, RP'nin, ABD'nin Türkiye'yi ikinci Israil yapma planına da ortak olduğunu belirtti. SP'ye oy vermeyi düşünenlerin yüzde lO'un çok üzerinde olduğunu kaydeden Perinçek, "SP, Türk-Kürt kardeşliğinin partisidir. Milliyetçiliği reddediyor, yurtseverliği ve enternasyonalizmi savunuyoruz" dedi. ABD'nin gözü seçimlerde UFUK GÜLDEMtR WASHINGTON — Türkiye'de genel seçimler için geri sayma işleminin baş- laması, ABD yönetimi ye basınının ko- nuya ilgisinde canlanma getirdi. Amerikan yönetiminin ilgili dairele- rinde her gün Türk basınında yer alan kamuoyu yoklamalannın sonuçları ana- liz ediliyor ve çeşitli senaryolar üzerin- de kafa yoruluyor. Ellerine ulaşan he- men hemen tüm kamuyu yoklamalann- da DYP önde göründüğü için ABD'li uzmanlar Demirel hakkında kendileri- ni eğitmek, onu daha iyi tanımak tela- şına kapılmış durumda. Demirel biyog- rafüeri masadan masaya geziyor, onu iyi tamyan başka dairelerdeki diplomatlar- dan görüş alınıyor. Bu arayış, Türkiye'de Özal dönemi- nin kapanma sürecine girdiğini artık ka- bullenmiş olmalarından kaynaklanıyor. Seçimlerden sonra Özal işbaşında kal- maya devam etse dahi büyük ölçüde et- kisini yitireceği düşünülüyor. ABD yönetiminin daha üst kademe- lerinde ise farklı tonlar taşıyan bir tela- şın izleri hissediliyor. Bu telaş daha çok "çevresinde çok önemli olaylar rneyda- na geldiği bir dönemde Türkiye çalkan- tılı bir döneme mi giriyor" sorusundan kaynaklamyor. Süleyman Demirel lider- liğindeki DYP'nin tek başına iktidara gelse dahi istikrar getiremeyebileceği, çünkü "Demirel- Özal çanşmasının se- çimden sonra da sürebilecegi" düşünü- lüyor. Ancak ABD makamları açıkça Demirel'e tavır almaktan kaçınıyor, "kim seçiiirse onunla çalışınz" çizgisi özenle korunuyor. ABD'nin stratejik nedenlerden kay- naklanan bu telasının izleri, geçen gün- lerde Washington Post'ta yayımlanan bir haber analizde de ön plana çıktı. Wil- liam Drozdiak tarafından kaleme alınan söz konusu yazıda seçimlerin, çevresin- de önemli gelişmeler olduğu bu dönem- de Türkiye'de yeni siyasi belirsizlikler yaratabileceği ileri sürülüyor ve şu gö- rüş savunuluyordu: "Her ne kadar Demirel Özal'ın ser- best piyasa ve ABD ile yakın mâttefik- lik ya da AT'ye tam oyelik hedeflerin- de degişiklik öngönnese de muhtemel başbakanlıgı, geçmiste şanssız bir şekilde Hderi oiduğu koalisyon hükümetleri dö- neminde yaşananJar dolayısıyla Türk de- moknısisinjn kaderi hakkında kaygüar yaratıyor." Drozdiak'ın haberi Washington'da âdeta "Özal gidiyor" biçiminde uyan- cı bir etki yaptığından önümüzdeki gün- lerde New York Times ve geleneksel ola- rak özal'ı desteklemiş Wall Street Jo- urnal gazetesinde de seçimler hakkında yazılar yayımlanması bekleniyor. Yunanistan, iktidara gelebilecek liderlerin Türk-Yunan yaklaşımını araştınyor Ecevit aııtipatik, Demirel sempatik STELYO BERBERAKİS ATİNA — Türkiye'de yapı- lacak genel seçimler Yunanistan başkenti Atina'da da yakından ve merakla izleniyor. Yunanis- tan Dışişleri Bakanlığı Türkiye'- de kurulacak yeni hükümetin şekü ile ilgili bir dizi olasüık üze- rinde duruyor. Olası bir koalis- yon hükümeüni oluşturacak partilerin ya da tek başına ikti- dara gelecek olan -ki buna Ati- na'da da pek olasılık tanın- mıyor- siyasi kişilerin port- relerini, siyasi görüşlerini ve özellikle Türk-Yunan ilişkileri ve Kıbns konulanndaki yakla- şımlannı inceliyorlar. Bu bağ- lamda Yunan gazeteleri Türki- ye'deki genel seçimleri günü gü- nüne izleyen muhabirlerinin ha- berlerine geniş yer ayınyorlar. Seçimlere katılacak partilerin künyelerini, siyasi liderlerin kimh'klerini ve ahşkanlıklarını tablolar halinde yayımlıyorlar. DSP lideri Bülent Ecevit ile DYP lideri Süleyman Demirel, Yunan kamuoyu için "yaban- cı" değiller. Bu iki lider- den Bülent Ecevit, Yunanistan'- da en çok "antipati" uyandıran siyasi liderlerden biri. Çünkü Ecevit'in arkasında 1974 Kıbns operasyonu var. Süleyman De- mirel ise Yunanistan'ın sağ çev- relerinde ve özeüikle İstanbul'- dan Yunanistan'a göç eden on binlerce Rumun arasında 'sempati' ile karşılanıyor. De- mirel'in Yunanistan'a karşı tu- tumu 'denenmiş', Ecevit'in, Er- bakan ve Mesut Yılmaz'a oran- la daha "olumlu olabilecegi" görüşüne yer veriliyor. Mesut Yılmaz, Yunanistan'- da Dışişleri Bakanlığı görevin- den tanınıyor. Mesut Yılmaz'- ın Yunanistan'da genel olarak bırakmış olduğu izlenim olduk- ça "kötü" denilebilir. îlk önce "askerlerin çocugu" gibi bir yaklaşımla görülen Yılmaz, da- ha sonra Türk-Yunan ilişkileri ve Kıbns konusunda "uzbşmaz bir lider" olarak tanınmaya başlandı. Ancak bu konuda il- ginç olan şey, Mesut Yılmaz'ın genel başkanı olduğu ANAP'- ın; bir yıl önce Yunanistan'ın iktidarma gelen Yeni Demokra- si Partisi (YDP) ile "akrabaiık baglannın" oluşu. Her iki par- tinin de Avrupa Muhafazakâr Partileri Birliği'ne (EDU) üye oluşları, iktidar partisi YDP'nin Mesut Yılmaz'a karşı beslediği duyguları açıkça dile getirmesi- ne engel oluşturuyor.. Bir de Cumhurbaşkanı Turgut özal faktörü var. Özal'ın Türk- Yunan ilişkileri ve Kıbns konu- sundaki "yaklaşımı" Yunanis- tan'da zaman zaman "lakdir" ediliyor. Özal'ın ANAP kuru- cusu olması itibanyla da Yunan hükümeünin özal'ın şu andaki "makamını korumasını" arzu ettiği görülüyor. SHP lideri Erdal tnönö ise Yunanistan'da "fıilen" tek ta- mnmayan lider durumunda. Yunan sol çevrelerinde "sempa- ti" ile görülen Erdal Inönü'ye daha çok "duygnsaJ açıdan" destek veriliyor. Yunan sol çev- releri aynı duyguları Kıbns ha- rekâtından önce Bülent Ecevit'e de beslemişti. Türk fmkçileri ve matematikçilerv Inönü, iyi bir bilim adamıdır Haber Merkezi — Cumhur- başkanı Turgut Özal'ın SHP li- deri Prof. Erdal Inönü için sarf ettiği "Babası olmasaydı, fizik profesönı olamazdı" sözleri, Türk fizikçileri ve matematikçi- leri arasında tepkilere yol açtı. Prof. Ali Alpar ve arkadaşlan yayımladıkları açıklamada, Prof. Inönü'nün fizik doktora- sını dünyanın temel bilımler ve mühendislikte en iyi üniversite- lerinden biri olan Caltech'den aldığını, çağunızın en büyük te- ori fizikçilerinden, Nobel Ödü- lü sahibi Prof. Eugene Winger ile çalıştığını ve ortak yayınlar yaptığını, fizikte kendi adıyla anılan çalışmalan bulunduğunu belirttiler. Doç.Dr. Gülen Aktaş, Prof.Dr. Tekin Dereli, Prof.Dr. Meral Serdaroğlu, Prof.Dr. Rahmi Güven, Prof.Dr. Yavuz Nulku , Prof.Dr. Şinasi Ellial- tıoğlu, Prof. Dr. Metin Gürses, Doç. Dr. Atalay Karasu, Dr. Ay- şe Kalkanlı. Prof. Dr. Mehmet Koca ve Prof.Dr. Ali Alpar'ın açıklamalan aynen şöyle: "Prof. Erdal Inönü'nün fizik kariyeri hiç kimsenin babası sa- SHP Türkiye'ye, Trabzon'a, çocuklarımıza, kapsamlı ve nitelikli sağlık hizmetlerini soğlomak, insanlarımızın haslane kapılarında ölmesini önlemek için geliyorum... Prof. Dr. SEZER SENER KOMSUOĞLU TRABZON MİLLETVEKİLİ ADAYI "EVET" SHP GELİYOR, HALK GELİYOR, DEMOKRASIGELIYOR! yesinde yapabileceği türden de- ğildir. Fizikte başarılı bir kari- yer yapmak özel yetenekler ve çok çalışma gerektirir. Prof. fnönü, teorik fizik doktorasını ABD'de California Institute of Technology'de (kısaca Caltech) almıştır. Bu kurum dünyanın te- mel bilimler ve mühendislikte en iyi teknik üniversitelerinden bi- ridir. Prof. tnönü daha sonra yi- ne en önde gelen merkezlerden Princeton Üniversitesi'nde çağı- mızın en büyük teorik fizikçile- rinden Nobel ödulü sahibi Prof. Eugene VVigner ile çalışmış, bu- rada yaptıklan çalışmalarla uluslararası fizik camiasında isim yapmıştır. tnönü'nün ismiyle kitaplara geçmiş olan bu çahşmalar doğa- daki simetrileri inceleyen ve fi- zik kanunlanmn derin ve güzel bir temelde anlaşılmasını sağla- yan gnıp teorisi alarunda değerli katkılardır. Prof. lnönü daha sonraki yıl- larda da dünyanın önemli bilim merkezlerini zi> r aret etmiş, örne- ğin Princeton'da misafir profe- sör olarak bulunmuş, ancak ka- riyerini ülkemizde sürdürmeyi seçmiştir. Teorik Fıziğin çeşitli konula- nnda araştırma yapmayı ve de- ğerli sonuçlar yayımlamayı aka- demik kariyerinin sonuna kadar sürdürmüştür. Bu araştırmalar önemli uluslararası fizik dergi- lerinde yayımlanmıştır. Bilim adamlarının mesleki başansını ölçmenin sayısal yolu çahşmala- nna başkalannın yaptığı atıf sa- yısıdır. Bilimde çakılan çiviler farkh kıstaslarla değerlendirüir. Temel konularda kalıcı katkılara en büyük değer verilir. Prof. Inö- nü'nün bu önemli ve zor mes- lekteki katkıları uluslararası standartlara göre değerli ve ka- lıcı katkılar olarak kabul edil- miştir. Fizik ve temel bilimsel araştır- malar çağdaş uygarlığın hem teknoloji hem de kültür açısın- dan vazgeçilmez parçalarıdır. Politika açısından belki Prof. İnönü'nün bu önemli entelektü- el alanda teknik olarak ne yap- tığı değil hangi ölçülerle kendi mesleğinde ne kadar başarılı ol- duğu önemlıdır. Kendısının ka- riyeri başta söylediğimiz gibi ba- bası sayesinde yapüabilecek tür- den değildir. Elbette kişinin bi- lime yönelmesinde ailenin kül- türiinün, entelektüel ortammın da olumlu bir katkısı vardır. DUN1ADA BUGTJN ALISIRMEN 1991 Seçiminin Anlamı12 Eylül'ün 11. yıldönümünün 38 gün sonrasında Türkiye, yeni bir genel seçime gidiyor. Bu genel seçim ülkenin 2000'li yıllara hazırlanması için büyük bir olanak. Olanağın değer- lendirilebilmesi, ancak seçimin anlamını iyi kavramakla mümkün. 1991 seçiminin anlamını kavrayabilmek için geriye doğru biraz uzanmak gerekiyor. 11 yıl önce Türkiye'de rayına oturtulmak istenen yarım ya- malak demokrasi, terör bahane edilerek bizzat terörü önle- mek ile görevlendirilmiş kişiler tarafından ortadan kaldırıldı ve yerine Kenan Evren cuntasının egemenliği getirildi. 12 Eylül, ülkede özgüriüğün zerresini bırakmadı. Tüm hak- lar askıya alındı. İnsanlar hapishanelere gönderildi. Yüz bin- lerce kişi tutuklandı, düzmece yargı tarafından mahkûm edil- di, işkenceden geçirildi. 12 Eylül kendi hukuksuzluğunun yan- sıması olan sözde hukukunu da birlikte getirdi. 12 Eylül'ün baskıcı başısı Kenan Evren'di. 12 Eylül'ün eko- nomik başı ise darbecilere bizim çocuklar' (our boys) diyen- lerin de adamı olan Turgut Özal'dı. 12 Eylül baskı, zulüm ve kan ile tüm özgürlükleri ortadan kaldırırken Türkiye'nin hiçbir sorununu çözemedi. Ulus bi- linci zedelendi, laiklik bizzat Evren ve arkadaşlannın tesvi- kiyle ayaklar altına alınıp çiğnendi, ülkedekı zıtlıklar arttı^ya- sakçı sistem egemenligini pekiştirdi. 20 Ekim 1991 günü Türkiye'nin tüm sorunları, 11 yıl önce- sine oranla 10 kat artmtş olarak yine karşımızda durmaktadır. Cuntanın resmi görev süresi 1983'te sona erdi. Artık Ke- nan Evren de Çankaya'da değil. Çankaya'daki fetret şimdi Özal ile sürüyor Ama halkın tüm istemlerine karşın 12 Eylül'ün tüm kururrt- ları başta 12 Eylül'ün halka zorla kabul ettirilen anayasası olmak üzere yürürlüktedir. 12 Eylül yüz binlerce kişiyi. hapislerde ve işkencelerde in- letmesine karşın bir de yarar sağladı: Halk 12 Eylül ile birlik- te demokrasinin değerini, bedelini de ödeyerek daha iyi an- ladı. Bedel ağırdır. Ama kazanımın değeri de büyüktür. Eskiden de var olan, ama 12 Eylül ile birlikte daha da be- lirginleşen, resmi Türkiye, gerçek Türkiye ayırımını aşmanın tek yolunun demokrasi ve şeffaflık olduğunu, tüm sorunları- mızın özgür ortamda çözülebileceğini artık tüm Türkiye an- lamış bulunmaktadır. Türkiye'nin ertelene ertelene ülkeyi tehlike eşiğine getir- miş sorunlannın çözümü için artık kolları sıvamak kaçınılmaz- dır. Ancak sorunların çözümüne geçmek için her şeyden ön- ce demokratik, gerçekten çoğulcu ve katılımcı ortamı yarat- mak gerekiyor. Demokrasiyi. çoğulcu, katılımcı ortamı yaratmak için ise 12 Eylül e bulaşmamış, icazetini onlardan almamış demok- ratik güçlerin ışbırlığiyle oluşacak çoğulcu, özgürlükçü bir platformu gerçekleştirmek gerekiyor. Halkın istemı bu doğrultudadır. Bu istem karşısında ise icazetini 12 Eylûl'den almış bulu- nan, fiili başkanı tarafından 12 Eylül Anayasası bile çiğne- nen ANAP, küçük bir azınlık olarak ülkeyi yönetmeyi sürdür- mek istiyor. Seçimi 'Spor-Toto'ya çeviren, ulusal istenci yan- sıtmaktan çok, engellemeyi amaçlayan ANAP damgalı se- çim yasasının çıkarılış nedeni işte bu istektir. ANAP'ın kurnaz kurmayları, %20'ler, 25'ler ile ülkeyi yö- netmek ya da hiç değilse çoğulculuğu önleyecek, 12 Eylül 1 ün aşılışını engelleyecek bir koalisyonu oluşturmanın peşin- dedirler. Eğer ANAP'ın oyunu tutarsa, seçmen tabanınm %75-80'inde yaygın olan 12 Eylül'ü asma istenci engellen- miş olacak; Türkiye, 2000'li yıllara baskıcı, demokrasi kacşı- tı yönetimin kalıntılarıyla girecektir. 20 Ekim 1991 seçiminin gerçek anlamı budur. ........ u ö Bu anlamı kavradıktan sonra iç çekişmelerimizi ve hesap^ lasmalarımızı iki yıl sonra daha demokratik bir ortamda çöz«- mek üzere, şimdi oylanmızı çöpe değil, sandığa atmak, c y ları dağıtıp Mesut Bey'in değirmenine su taşımayacak biçim- de, sağın ve solun en güçlü, halk istencini gerçekleştirmeye istemli partilerine vermek zorundayız. ister solda olalım ister sağda, bu tarihi olanağı değerlen- diremediğimiz takdirde sorumluluktan da sorumlusu kendi- miz olacağımız baskıdan da kurtulamayacağız demektir. AVRUPA DAN DEVRİMCİ SEÇİM BLOKUYLA DAYANIŞMA Bizler.yurtdışında yaşamak zorunda kalan milyonlarca insanın bu seçimlerde oy kullanmak hakkına sahip otmamasını protesto ederken, DEVRİMCİ SEÇİM BLOK'unun desteklediği devrimci demokrat, yurtsever, sosyalist BağımsızAdaylarla dayanışma içinde olduğumuzu duyuruyoruz. ENGİN ERKİNER (YAZIN Oergisi Gena* Yayın Yinetmenl) • HÜSEYİN OZER (AKTİF Almanya Kûrt-TürK IÇÇJ Oerr»kl«n Federasyonu Gn. Bş«) • HÜSEYİN KÜREKÇİ (KUTÛSCH • Kûn-Türt( ve Isviçreliler Oayanışma Demekleri Federasyonu Gn. Bşk.) • İBRAHİM YALÇIN (EMEK Fran&ı Temsılcısı) • OOĞAN GÖÇMEN (AKTlFGn. Skr.) • AONAN KİMYON (TÛDEDGn. Bşk) • MEHMH HAR1MCİ(KUTuSCH Solotum Şube Bfk.) • NEJLA GERÇEK (Newro2 Almanya Temsilctsi) • ABUZER KIUNÇ (NewıtHlsviçrs Temsitcisi) • RAMAZAN ÖNCEL (EMEK Isviçra Temsilctsi) • AHMET DEĞİRMEMd (EMEK Almanyj Temstldsl) • NUHAY CİHAM (YÖNELİŞ FransaTamsıösl) • EROOĞAN DOGAN (YÖNELİŞ Almanya Temsildsi) • BURSUM AĞLAMAZ (YÖNELİŞ Isviçre Temsılcısı) AlMAtfYAVAM: HAÜL EROOĞAN • 0SMAN TOPALOĞLU • ÖZCAN YAÇAR • GÜRSa DEDEOGLU • HÜSEYİN OCAH • MAHMUT GÜNDOĞOU • HÜSEYİH TAŞAN • MEHMET TÛRKKAN • EKBER ÖZDEMİR • AHMET AKSU • MEHMET ACAR • ABDUUAH Y1LDIRIM • MUSTAFA COSKUN • ZEKİ POLAT • MUSTAFA DUROU • CENNET TOPTOK • İSMET SARI • AHMET VAZGEÇEN ISVtÇRFDEH: SEVİM SAHİN • TURHAN F1RAT • PASA SAHİH • MEMDUH ÖZOEMİR • HÜRI KELEŞ • ŞENOL SAHİN • DERVIŞ KÜREKÇİ • FİRDES KAZANKAYA • YAKUP AMANO&LU HEmOZ OKURLARt: SADIK KOLUSARI • ÖKKES CaİK • HASAN SAHİN • ZEYNEP 8ULGAN • HURŞfT KAŞIKIRMAZ . İBRAHİM GÜRO •OKKES KOLUSARİ • YUSUF S Ü R a • SÜLEYMAN ÖZGÜR • MEHMET SUCU İÇt SEVDA DOLU YOLCULUK Cahit Külebi 8.000 lira (KDV içinde) Çağdaş Yaymlan Türkocağı Cad. 39-41 Cağaloğiu-lsianbul Ödemeii gönderihnez. SANDIKTA GÜLLER AÇACAK SEVGİU İSTANBUL'LULAR ERDAL İNÖNÜ SİZLERLE 1 8 E K İ M C U M A 13.30 ÜSKÜDAR MEYDANI 15.00 KARTAL İSKELE MEYDANI 17.00 BAYRAMmŞA 27 MAYIS PARKI YANI 19.00 BAKIRKÖY BAĞCILAR MEYDANI 21.00 AVCILAR HAVUZLU MEYDANI EŞİTLİK VE HALKÇA BÖLÜŞÜM İÇİN SHP İKTİDAR OLACAK S H P İSTANBUL İL ÖRGÜTÜ