Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CUMHURİYET/6 HABERLER 13 EKÎM 1991
ILILSEÇIM'91 IZMIR
Jnönü'nün bölgesinde SHP baııko parti
SERDAR KIZK / TÜREY KÖSE
HANDAN ŞENKÖKEN
ZAFER AKNAR
İZMİR — Türkiye'nin üçüncü büyük
kenti Izmir'de sosyal demokratlann oylan
yüzde öO'lann üzerinde. 1989 il genel mec-
lisi seçim sonuçlanna bakıldığında ıse salt
SHP oylan yüzde 50'leri buluyor.
tzmir dört seçim bölgesine aynlıyor,
milletvekili sayısı 19. SHP Genel Başkarü
Erdal tnönü, fzmir ikinci seçim bölgesin-
den bu kez de milletvekili adayı.
SHP dört seçim bölgesinde de ANAP
ve DYP'ye göre daha şansh. Birinci, ikin-
ci ve üçüncü seçim çevrelerinde "Uder
parti" olma kimliği seçimlere yedi gün ka-
la sürüyor.
Birinci seçim çevresine giren Konak'ta
SHP önde gözüküyor. 1989 il genel mec-
lisi seçimlerinde 190 bin oy alan ŞHP, 20
Ekimde de sandıktan birinci parti olarak
çıkmak için çalışıyor.
Sayısal veriler ve tzmir'in sosyal demok-
rat kimliğine güvenen SHP'nin ardından
ANAP ve DYP ikincilik için çabalıyorlar.
SHP'nin önseçimden çıkması örgüt
içinde rahatlamanın yanı sıra, kontenjan
adayı eski CHP Genel Selcreteri Şeref
Bakşık'ın kişiliği ANAP ve DYP'yi düşün-
dürüyor. özellikle ANAP, seçim dönemi-
ne girilmesi ile birlikte îzmir'de oldukça
çalkantılı günler yaşadı. Görevinden ay-
nlarak milletvekilliğine soyunan eski il
başkanı Fevzi Kahraman'ın seçilemeyecek
yerden listeye konması il ve ilçe yönetim-
îerinde tepkilere yol açtı. Muhafazakâr
Kahraman adayhktan çekildiğini belirtir-
ken ANAP genel merkezini "tasfiyed" ve
"kongre intikamcısı" olarak nitelendirdi.
ANAP tzmir il ve ilçe yönetimlerinde top-
lu istifalann gündeme geleceği bir anda il
başkanı Kemal Knıyjtyi ve merkez ilçe baş-
kanı Erdogan Akal'm genel merkezce gö-
revden alınmalan bunalımı daha da tır-
mandırdı. Adaylıktan çekilen Fevzi Kah-
raman, Kaya Erdem'in seçilmemesi için
mücadele edeceğini açık açık söylerken,
etkili olduğu çevresinde de bu doğrultu-
da çalışması, "ANAP bu bunalımı
aşamaz" değerlendirmelerine yol açtı.
ANAP'ta birinci sırada TBMM Başkanı
Kaya Erdem, ikinci sırada ise Siiha Tanık
bulunuyor. Hayli kanşık olan ANAP ör-
gütü, özellikle adaylıktan çekilen muha-
fazakâr Fevzi Kahraman ve yandaşlarınm
anti propagandaları Erdem ve Tanık'ı te-
laşlandınyor.
Fevzi Kahraman şöyle diyor:
"Kaya Erdem'in listesi, ANAP'ı temsU
etmiyor. Bize soranlara o listede tasvip et-
Ü#n kimse varsa terdh kullan, yoksa tep-
Itini bir yolla goster diyoruz. Kaya Erdem'i
seçtirmemek için yurttaşlara mektuplar
yoUayacagız. Kahvelere, evlere gidecegiz.
Gerekine miting de yapabiliriz. Bizi tem-
sü edemeyecek olanlan Ankara'ya gönder-
memek için eümizden geleni yapacagız."
Eski il başkanı böyle konuşuyor, ama
şimdiye dek seçmenlere ne mektup gön-
derdi ne de miting yapmak için bir baş-
vunıda bulundu. Ancak kim ne derse de-
sin ANAP içindeki muhafazakâr kanat 20
Ekim seçimlerinde ANAP adaylanna des-
tek vermeyecek. Nitekim eski belediye baş-
kanı Burhan Özfatura, bu seçimlerde
ANAP'a oy vermeyeceğini, Refah Parti-
si'ni destekleyeceğini açıkladı. özfatura,
aynca ANAP'tan istifa etmeyeceğini na-
sıl olsa seçimlerden sonra Mesut Yılmaz-
m hezimeti kabul etmeyip ANAP Genel
Başkanlığı'ndan aynlacağını söylüyor.
Durum böyle olunca işler birdenbire
arapsaçma dönüyor. Seçilecek sırada yer
beklerken kontenjan adayı gösterilen
Türkiye Esnaf ve Sanatkârlar Konfederas-
yonu eski Genel Başkanı ANAP'lı Cemai
Tervan, esnaf gücüyle hedefe vermaya ça-
lışıyor. Ancak, Cemal Tercan'ın konten-
jan adayı gösterilmesinden sonra ANAP'a
angaje olduğu için "pişmanük" duyduğu,
"küstügü" ve "hayal kınklıgına" uğradı-
ğı da vurgulanıyor. Sonuç olarak 1. böl-
gede ANAP'ın şans ibresi giderek aşağı-
ya düşüyor.
Denizli'de ön seçimi yitiren DYP'li YU-
dınm Avo, lzmir'den 1. sıradan aday gös-
tcrildi. Bu durum da DYP örgütünde ön-
celeri tepkiye neden oldu. Ancak, kısa bir
süre sonra tepkiler duruldu. Avcı, Îzmir'-
de seçim çahşmalarını yürütürken
DYP'nin 1. parti olacağmı savunuyor. An-
cak yakın çevresi Ava'nın söylediğinin ter-
sine "fazla umutlu" olmadığmı belirtiyor.
ANAP, DYP ve DSP'nin ortak amacı
Anakent Belediye Başkanı Yüksel Çak-
unr'u "hiçbir iş yapmıyor" diye yıprat-
mak. Seçimlerin arifesinde 400 işçinin
anakent belediyesi, ESHOT ve IZSU'dan
çjkanlması partilerin SHP'ye karşı kullan-
dıklan propaganda malzemelerinin başın-
da geliyor. Yerel yönetimleri "beceriksiz-
Hkle" suçlayan ANAP ve DSP liderlerine
Yüksel Çakmur sert yanıtlar verirken İz-
mir Anakent Belediyesi'nin yaptıklan iş-
leri de sırahyor. Çakmur, 27 ay gibi kısa
bir süre içinde gerçekleştirüen hizmetlerin
ANAP'lı belediye başkanı döneminde 60
ayhk süre içinde gerçekleştirilemediğini
vurguladıktan sonra şöyle diyon
"Geçen 60 avlık dönemde yalnızca 39
otobiis alınan îzmir'de 27 ayda 150 oto-
biis alımını gerçeklestirdik. 234 otobüsün
tüm işlemlerini iamamladık. Geçen gün-
lerde 400 otobüsıin ihalesini gerçekleştir-
dik. Ortadoğu'nun en modern et entegre
tesisi, Buca ilçesinin Kaynaklar köyü Ol-
durnk mevkiinde, 104 bin metrekare alan-
da kumluyor. Üikemizde ük kez tzmir Bü-
yükşehir Belediyesi olarak 26 Mart 1989-
dan hemen sonra başlayan çalışmalar üe
nlaşım master planı yaptınldı. Hafif ray-
lı sistemin ön tasanmian ve ilahe dokii-
manlan hazırlandı. ÖnUmüzdeki günler-
de ihale açılacak."
Izmir Anakent Belediye Başkanı Yük-
sel Çakmur, siyasal iktidann türlü engel-
lemelerine karşrn göreve geldikleri gunden
bu yana önemli hizmetler gerçekleştirdik-
lerini kaydederek sözlerini şöyle sür-
dürüyor:
"Kentimizin vitrini Konak Alam'na yeni
bir göriinüm ve işlev kazandıracak olan
Konak Projesi çalışmalan tamamlandı,
ihale aşamaana geldi. tzmir'e tarihinde ilk
kez 313 bin 250 metre diiktil içme suyu bo-
rusu, 155 bin 920 metre uzunlugunda ka-
nalizasyon şebekesi döşendi. Büyük Ka-
nal Projesi'nin en önemli aşaması olan
Çigli pompa istasyonunun eksi 18 metre
kotnndan başlayan inşaatı sürüyor."
Hükümetin uyguladığı maii baskılara,
el konan lller Bankası paylanna karşın
lı olamayacak. Partileri, 20 Ekim seçimle-
rinde, kullanümayan 170 bin oya göz
dikerlerken sürpriz bir sonucun çıkmaya-
cağmı da kendi aralarında tartışıyorlar.
SHP lazerli gösterilerle halkm dikkati-
ni çekerken DYP Almanya'dan ithal edi-
len zeplin balonlarla, özel uçaklarla gös-
teriler yapıyor. Izmir'e seçim calışmalan
için 2 milyar ayırdığı iddia edilen DYP'ye
karşı, ANAP şimdilik gözle görülur bir-
şey yapmıyor. Sadece kent içinde birkaç
araç dolaşıyor. Hepsi o kadar. RP ise bol
bol seçim bürosu açıyor. DSP'de ise bir
hareketlilik şimdilik gözlenmiyor.
Konak 1. seçim bölgesinde olası sonu-
cun 4 SHP, 2 DYP ya da 4 SHP 2 ANAP
olarak gerçekleşeceği sanıhyor. Sürpriz so-
nuç ise 3 SHP, 2 DYP, 1 ANAP ya da 3
SHP, 2 ANAP, 1 DYP olarak görülüyor.
2. bölge
SHP Genel Başkanı Erdal tnönü'nün
seçim çevresi olan 2. bölge de sosyal de-
mokratlann kalesi. 1986 yıundaki ara se-
çimlerde Erdal İnönii, bu bölgeden mil-
letvekili seçilmişTi. ANAP'ın en güçlü ol-
duğu dönemde üstelik dönemin DSP Ge-
nel Başkanı Rahşan Ecevit, ANAP'h Atil-
la Yurtçu ve DYP'li Yıldınm Avcı'ya kar-
şm SHP 1. parti olmuş ve Erdal İnönü'yü
Meclis'e göndermişti. 1987 genel seçimle-
rinde de Fzmir ikinci bölgede SHP 1. parti
olmuştu.
Nevzat Çobanoglo bulunuyor. UYF'nın
konterfjan adayı ise 1980 öncesi Bergama
Belediye Başkanı Rıfat Serdaroglu. Ser-
daroğlu'nun Bakırçay yöresinde çok sevi-
lip ve sayıldığı, bu nedenle Bergama ve Kı-
nık'ta sağ oylan DYP'de kilitleyeceği, böy-
lece ANAP'ın ikinci seçim çevresinde ba-
raja takılacağı yaygm bir biçimde tartı-
şıhyor.
DSP'nin üste başı adayı ise Karşıyaka
Spor Kulübü eski başkanı Ghan Büyuko-
ral. DSP bu bölgede SHP'ye tepki oylan-
nı almaya çabalarken partiden de kopma-
lar oluyor. DSP tavanındaki tartışma
MKYK üyelerinin Ecevitler'i suçlayarak
partiden aynlmalan ve SHP'ye geçmeleri
tabanı da etkiuyor. Bakırçay yöresinde
sosyal demokrat oylan hayli etkileyen Ece-
vit ise son konuşmalanndan ötürü tepki
görüyor.
SHP ikinci seçim bölgesinde yoğun bir
çalışma içinde. Kontenjan adayı olan ge-
nel sayman Fikrel Ünlü'ye örgütte tepki
olmasına karşın yine de örgütler çalışıyor.
Milletvekili Veli Aksoy, örgütten gelen 3.
sıra adayı Ali Rıza Bodur hem kırsal ke-
simde hem de Karşıyaka'da toplantılar dü-
zenliyor. SHP'nin burada bir başka şansı
da yerel yönetimlerin başanlı ohnasmdan
kaynaklanıyor. Başta Karşıyaka olmak
üzere Aliaga, Dikili, Bergama, Foça, Kı-
nık, Menemen'de sosyal demokrat yerel
yöneümler tüm olanaksızlıklara karşm ka-
muoyunun dikkatini çektiler. Çevre sorun-
nuç SHP'nin birincı parti olacağı. SHP ilk
bakışta 1987'de olduğu gibi kontenjanla
birlikte 4 milletvekili çıkarabilir. Geri ka-
lan 2 milletvekilliğini ya ANAP ya da
DYP alabilir. Bu arada SHP 3 milletve-
killiğine takılır geri kalan 3 milletvekilli-
ği ise 2-1 olarak ANAP ve DYP arasında
bölüşülebilir. Bu da DSP'nin bu bölgede
büyük atak yapmasına ve oyunu yüzde
lS^lara taşunasına bağlı gözüküyor.
3. bölge
tzmir'in seçimlerle ilgili çok farkh de-
ğerlendinnelerin yapıldığı bu bölgede
SHP dışında diğer partiler özellikle
"sürpriz" bir sonucun altını çiziyorlar. Bu
sürpriz sonuç, bu yörede DSP'nin alaca-
ğı oylara bağlı olarak gelişiyor. Çünkü tz-
mir'in sadece 3. seçim çevresinde belirli bir
gücü var DSP'nin. Ancak grafik son gün-
lerde bir hayli düşmeye başladı. ANAP-
uı millet .'ekili lşday Saygın'ın Buca'da baş-
lattığı atak, sosyal demokratlann duygu-
sallığını ikinci plana itti. özellikle Çam-
dibi bölgesinde etkili olan DSP'liler, Bü-
lent Ecevit'in son konuşmalarını değerlen-
dirmeye başladılar. Eski TANSAŞ Genel
Müdürü Ahmet Priştina da bu gerçeği
görmüş olmalı ki, seçim çalışmalannı da-
ha çok gazetelere ilan vererek sürdürüyor
şu günlerde.
SHP'nin bu bölgede kontenjan adayı,
parti meclisi üyesi Yigit Gulöksiiz. 1. sı-
IZMIR SHP tulum çıkarma peşinde
ANAP
HP
MDP
DYP
SHP
DSP
RP
MCP
OİGER
Oy kullanmayan
seçmenler
Geçersiz oy kulla-
nan seçmen
TOPLAM
1983 1S87
31.1 32.8
33.5 -
24.5 -
- 14.4
- 32.6
- 8.4
- 2.1
- 0.9
09 0.4
54 6.5
4.6 1.9
100.0 100.0
1589
16.6
_
_
16.2
35.4
5.9
2.4
0.9
0.4
20.2
2.0
100.0
Çevrei
24.9
_
_
14.1
51.0
5.8
2.9
0.9
0.4
100.0
-
-
1989
Çevre2
189
_
_
229
45.8
7.5
3.2
1.3
0.4
1000
-
-
teçerti tytan
Çcvre3Çmra4
21.2
_
_
19.5
45.8
8.1
4.0
1.0
0.4
1000
-
-
19.4
_
_
30.4
34.9
10.4
2.6
1.6
0.7
1000
-
-
4 seçim çevresinden 19 miilelvekilinin seçileceği
îzmir'de, 1989 il genel meclisi seçimlerinde kayıtlı
seçmenlerin JO'da 4'ü sağ, 10'da 4'ü sol partilere oy
verirken JO'da 2'si de sandık başına gitmemiş. 1989
seçimlerinde sandık başına gitmeyen seçmenlerin
1987 seçimlerinde ANAP'a oy veren kesimden
olduğunu söylemek, yukandaki tablodan hareketle
olanaklı görünmektedir. Kayıtlı seçmenlerin yaklaşık
yüzde 4I'i hem 1987 hem de 1989 seçimlerinde
SHP+DSP'ye oy verirken, 1989 seçimlerinde SHP
oy oranının artışı kadar DSP'nin oy kaybı ortaya
çıkıyor. Dolayısıyla 1989'da DSP'den SHP'ye oy
kaymasından söz edilebilir. Yukandaki tablonun
sergilediği yapı bir bütünlük içerisinde
irdelendiğinde 1991 seçimlerine iliskin kimi ipuçları
elde edilebilmektedir.
1) 1991 seçimlerinde katılım zorunluluğu nedeniyle
kayıtlı seçmenlerin en az yüzde 10'unun daha
geçerli oyla seçime katılacağı söylenebilir.
2) 1989'da sandık başına gitmemiş kesimden oluşan
bu seçmenler, bir önceki seçimde ağırlıkla ANAP'a
oy verenlerden oluşmaktadır.
3) Bu seçmenleh ANAP yeniden kendi partisine
kanalize edemez ise ANAP dışmdaki sağ partilerin
oncelikle bu kesimden oy kazanacağı düşünülebilir.
Tek tek seçim çevreleri bazında yapılacak bir
çözümleme aşağıdaki olasılıkları gündeme
getirmektedir.
Birinci seçim çevresi: SHP'nin tartışmasız birinci
parti olduğu bu bölgede ANAP seçim çevresi
barajım aşma uğraşı verecektir. Bu seçim çevresinde
SHP ve ANAP dışında başka bir partinin ağırlık
kazanması hemen hemen oianaksız gibidir. Seçim
çevresi barajının yüzde 20 oluşu ANAP için önemli
bir avantaj olarak değerlendirilmelidir. Bu seçim
çevresinde SHP'nin 4 ya da 6 milletvekili
kazanması, kendi çabasmdan çok ANAP'ın
1989'daki seçmenlerini yeniden kazanıp
kazanamamasma bağlıdır denebilir.
İkinci seçim çevresi: SHP'nin birinci parti olduğu
bu seçim çevresinde rakibi DYP'dir. Bu seçim
çevresinde 1989'da sandık başına gitmemiş
seçmenlerin çok önemli bir ağırlığı olacak gibi
görünmektedir. Geçerli oy sayılarının katılım
zorunluluğu nedeniyle artışı, tüm partilerin geçerli
oylardan aldıkları payı azaltacağı için DYP oy
kazammı sağlamadan seçim çevresi barajım aşamaz.
İkinci seçim çevresinde ANAP da oy kazammı
yoluyla barajı aşma şansma sahip göriinüyor.
Ancak hem DYP'nin hem de ANAP birlikte bu
seçim çevresinde barajı aşması da pek olanaklı
değil. tzmir ikinci seçim çevresindep SHP en az 3
olmak üzere milletvekili kazanabilecek konumda.
Bu sayının 6'ya çıkması da sağ oyların kendi
içindeki dağılımmdan kaynaklanacağı için sürpriz
olmaz.
Üçüncü seçim çevresi: Biri kontenjan olmak üzere 4
milletvekilinin seçileceği üçüncü seçim çevresinde
baraj yüzde 25. ANAP ile DYP seçim çevresi
barajım aşmak için savaşım verirken SHP'nin bu
bölgede baraj sorununun olmayacağı kolaylıkla
söylenebilir. Bu bölgede de ANAP-DYP
çekişmesinin olması ve barajın yüzde 25 düzeyinde
saptanmış olması SHP lehine olan bir dağılım
ortaya çıkarabilir.
Dördüncü seçim çevresi: SHP ile DYP'nin
çekişeceği bu bölgeden 3 milletvekili seçilecek ve
seçim çevresi barajı da yüzde 25. Her iki partinin
de uğraşı, bu seçim çevresinde 2 milletvekili
kazanabilmek. Bu bölgede seçim sonucunu
SHP'nin, DSP ile, DYP'nin de ANAP ile oy
bölüşümü etkileyecek denebilir.
olanca güçleriyle iıizmet vermeye uğraştık-
lannı belirten Yüksel Çakmur, gerçekleş-
tirdikleri önemli yatinm ve hizmetleri şöy-
le anlatıyoT:
"26 mart öncesi 60 ayda 200 kilometre
beton, 891 kilometre asfalt ve stabilize yol
yapıhrken biz bu duzeye 27 ayda ulaşbk.
Göreve gelmemizden bn yana 715 bin met-
rekare yeşil alan diizenledik, 1 milyon 500
bin ağaç diktik. Kentin önemli merkezle-
ri yeniden düzenlendi. tnsan sağlığına ver-
digimiz önemi Eşrefpaşa Hastanesi ile ka-
nıtladık. İzmkiüerin sosyal ve kültürel ge-
reksinimlerinin karsdanması icin TAN-
SAŞ leteferik Tesisieri'm, Ismet tnönü Sa-
nat Merktri'ni, Kültürpark Açıkhava Ti-
yatrosu'nu hizmete açtık. tzkent loplu
konut projeler zinciri kapsamında 3 bin
970 konutun yapımı sürüyor. tzmirlilerin
enflasyona karşı en büyük güvencesi olan
TANSAŞ, mağaza sayısını 81'e, birim sa-
yısını 9Tye ubtşbrdı."
tzmir 1. bölgede SHP'ye yönelik eleşti-
rileri Anakent Belediye Başkanı Yüksel
Çalunor böyle yanıtlıyor. Tüm bunlara
karşın ANAP, DYP, DSP, RP'Ii adaylar
Çakmur'a yüklenerek, SHP'yi yıpratmak
için uğraşıyorlar. ANAP tl Başkanı Şük-
rii Kayabaşı, partisinin 1. bölgede "6-0"
kazanacağını söylerken DYP İl Başkanı
Alev Akis de "6-0" diyor. Politikanın ku-
ralı sanınz bol keseden atmak değil. Or-
tada bir gerçek var. O da SHP'nin Konak-
ta 1. pani olacağı. Bu bölgede ikinclik ya-
nşı ANAP ile DYP arasında geçecek. Iz-
lediğimiz kadan ile DSP Konak'ta iddia-
2. bölgede oy potansiyeli Karşıyaka'da
yoğunlaşıyor. 20 Ekim'de yapılacak genel
seçimlerde de Karşıyaka 233 bin seçmen-
le seçimin en ağırhkh ilçesi olacak. Kar-
şıyaka'dan sonra Bergama, Menemen, Ke-
malpaşa, Bayındır, Aliaga, Kınık, Dikili
ve Foca 2. seçim bölgesinde oy akımını
sağlayacak. 500 bine yakın seçmenin oy
kullanacağı bu bölgede büyük olasılıkla
SHP yine birincüiği konıyacak.
ANAP'ın liste başı adayı eski Devlet
Bakanı ve Izmir Milletveküi Işın Çelebi,
yeniden Meclis'e gitmek için tek başına yo-
ğun bir mücadele veriyor. ANAP'ın bu
bölgede yok olan gücünü canlandırmaya
çalışıyor. Çelebi eski bir sosyal demokrat
olmasına güveniyor, kararsız oylann
ANAP'a akacağı görüşünde.
Acaba Işın Çelebi'nin bu düşü gerçek-
leşecek mi?
ANAP'ın muhafazakâr kanadını oluş-
turan eski il başkanı Fevzi Kahraman ve
arkadaşlanna sorarsanız verdikleri yanıt
"hayır" oluyor. Çünkü, ANAP'ta patlak
veren kavga Fevzi Kahraman'ın bu bölge-
de ikinci sıradaki yerini beğenmeyerek
adayhktan cekilmesiyle başlamıştı. Kah-
raman, bu bölgede ANAP'ın hiç şansı ol-
madığını öne sürüyordu.
Kapılan hâlâ açıbnayan ANAP örgüt-
leri sanınz bu bölgede havlu atmış durum-
dalar. Çünkü, DYP de ikinci seçim çevre-
sinde hayli iddialı. Liste başında vitrin adı
DYP Genel Başkan Yardımcısı Ersin Fa-
ralyalı, altında ise eski ANAP'h belediye
başkanı, emekli hava pilot Kurmay Albay
lannda Aliaga Belediye Başkanı Hakkı
Ülkü, Dikili Belediye Başkanı Osman Öz-
gıiven, Foça Belediye Başkanı Nihat Di-
rim kamuoyunun yakından tanıdığı bele-
diye başkanlan. Kültür etkinliklerindc Di-
kili Şenliği'ni yıllardır düzenleyen yine Os-
man Özgüven ile Zeus Tapınagı'nın tek-
rar Bergama'ya getirme uğraşmda tek ba-
şına uluslararası bir kampanya yürüten ve
kamuoyu yaratan Sefa Taskın SHP için
artıları toplayan adlar olarak dikkat
çekiyor.
Durum böyle olunca Izmir 2. bölgede
SHP'nin birinci parti olmasım ne ANAP
ne de DYP engelleyebiliyor. Ancak
DYP'liler bu bölgede 1. parti olacaklan-
nı savlıyorlar. DYP'nin kontenjan adayı
Rıfat Serdaroglu, örneğin şöyle diyor:
"Kırsal alanda tüm oylar DYP'ye aka-
caktır. Partimiz ülke çapında olduğu gibi
bu bölgede de birinci parti olacak."
Serdaroğlu'nun bu savına karşı,
ANAP'h Işın Çelebi ise kendi partisinin
birinci olacağmı, DYP'nin sandıktan çı-
kamayacağını söylüyor. ANAP İl Başka-
nı Şflkrii Kayabaşı da bu bölgede "SHP
2 milletvekili çıkaracak. 4 milletvekili bi-
zim olacak" diyor. Ancak, matematiksel
hesap yapıldığında bu bölgede ANAP'ın
barajı bile geçmesi olası görülmüyor.
Umutlan sanınz 1989 seçimlerinde sandı-
ğa gitmeyen seçmen ile yeni oy kullana-
cak genç seçmenler. Çünkü bu bölgede oy
kullanmayan ve yeni seçmen sayısı toplam
130 bin civannda.
Izmir ikinci seçim bölgesinde olası so-
rada Necati Yıldız, 2 sırada gazeteci ve Es-
ki Anakent Belediyesi Basın ve Hallda îliş-
kiler Dairesi Başkanı Atilla Sertel île 3. sı-
rada Buca İlçe Başkanı Dr. Ali Rıza Ka-
ya bulunuyor. Ekip çalışması içinde yoğun
bir propaganda içine giren SHP'li aday-
lar Bornova-Buca-Torbalı üçgeninde ger-
çekten atağa geçiyorlar. Torbalı Belediye
Başkanı Ertan İİnvar, Bornova Belediye
Başkanı Ali Sözer, Buca Belediye Başka-
nı Ertan Erdek propaganda çahşmalann-
da yer alıyorlar.
Kendileri ile görüştüğümüz Gülöksüz,
Sertel, Yıldız ve Kaya bu bölgede DSP'nin
umduğunu bulamayacağını söylüyorlar.
SHP'lilere göre 3. bölgede olası sonuç:
"4-0". 1989 seçim sonuçlanna bakıldığm-
da böyle bir sonucun olasılığı hiç de sürp-
riz değil. Çünkü ANAP giderek düşüyor,
DYP'nin gücü yok. Üstelik de baraj yüz-
de 25.
DYP bu bölgede sanınz iddiah değil.
Liste başı adayı Sezai Çelik. Örgüt bu adı
tanımıyor. Liste ikincisi ise Halkcı Parti
L
den DYP'ye geçen eski Içel Milletvekili Ali
thsan FJgin. Elbet bu durum ANAP'ın işi-
ne yanyor. Liste başına yerleşen milletve-
kili lşday Saygjn ikinci sıradaki Eski Bor-
nova Belediye Başkanı Cengiz Bulnt ve
kontenjan adayı Timur Demir barajı geç-
mek için zorluyorlar. Bu seçim sistemine
göre 4 milletvekili çıkaracak olan 3. böl-
gede üç partinin birden barajı geçmesi ma-
tematiksel olarak zor gözüküyor. ANAP1
lılar kendilerinin 1. parti olacaklannı ve
3 milletvekilliğini kazanacaklannı söyle-
seler bile sanınz buna kendileri de inan-
mıyorlar. Kamuoyu anketlerine göre
ANAP, DYP, DSP bu bölgede baraja ta-
kıhyor. 1989 il genel meclisi seçimlerinde
yüzde 49 oy alan SHP'nin eski gücünü he-
men hemen koruduğu, DSP'nin ise bir ya
da iki puan arttığı yolunda bir göriiş
hâkim.
Bornova ve Buca hem bir üniversite.
kenti hem de sanayi işçilerinin yoğun ol-
duğu bir yöre. Etnik farkhlıklar da Bor-
nova ve Buca'nın iki ayn özelh'ği. özellikle
Çamdibi'nde göçmenler, Buca'da Boşnak-
lar yoğun. Yine her iki bölgede Doğu ve
Güneydoğulu yurttaşlar bulunuyor.
ANAP üçüncü bölgede aslında pek iddi-
ah değil. Nedenine geünce Uste başında
Işıiay Saygın var. Eğer güçlü olsaydı Isı-
lay Saygın'ın altına 4. bölgeye kaydınlan
Ramiz Sevinç getirilirdi ya da Ramiz Se-
vinç 1. bölgede Kaya Erdem'in altına yer-
leştirilir, Sttha Tanık 3. bölge ikinci sıra-
ya oturtulurdu. Bu yapılmadı. Eski Bor-
nova Belediye Başkanı Cengiz Bulnt, göç-
men olduğu için oy hesabıyla istenmeye-
rek ikinci sıraya getirildi.
DSP'nin 1. sıra adayı Ahmet Priştina
ise TtP'ten SHP'ye ve SHP'den DSP'ye
uzanan politik yaşamında, yakın çevresi-
nin deyişiyle "kumar oynuyor". 1989 ye-
rel seçimlerinden önce Yüksel Çakmur'-
un yanından bir an olsun aynlmayan, ön
seçimlerden itibaren seçilmesi için canla
başla çalışan Ahmet Priştina seçim son-
rası TANSAŞ Genel Müdürü oldu. Priş-
tina, bir buçuk yü TANSAŞ'ta başanh ge-
nel müdürlük yaptı. Daha sonra Belediye
Başkanı Yüksel Çakmur'la anlaşamayarak
görevinden istifa etti. Şimdi yakın çevresi
Priştina'yı şöyle eleştiriyor:
— Ahmet Priştina, Yüksel Çakmur'a
canıyla dişiyle destekledi. Sonra da TAN-
SAŞ Genel Müdürü oldu. tşte bu yaptıgı
yanlışlıktı. Şimdi ise Çakmur'a kızarak
DSP'ye girdi ve aday oldu. Kazanamaya-
cagım biliyor. Ama hırsı, aklının önüne
geçiyor
4. bölge
tzmir'in 4. seçim bölgesinde de alabil-
diğine yoğun bir politik yanş, bir başka
deyişle seçim yanşı sürüyor. Bu yanş hiç
kuşkusuz SHP ile DYP arasında geçecek.
1987 genel seçimlerinde tzmir'den 1 mil-
letvekili çıkaran DYP, bu bölgeden Fnat
Kılıcı'yı MecLs'e göndermişti.
SHP bu bölgede liste başında bulunan
milletvekili Halil Çulhaoglu, ikinci sıra-
da bulunan eski bakanlardan Alev Coş-
kun ve üçüncü sıraya yerleşen makine mü-
hendisi HUmi Değirmenci ile seçime ası-
hyor. Bu bölgede seçimi belirleyen ilçeler
ödemiş ile Tire olacak. SHP'nin şansı üç
adayın da yerel olması. Halil Çulhaoglu
Tireti, Alev Coşkun Ödemişli, Hilmi De-
ğirmenci Kirazlı. 1950'den bu yana öde-
miş sürekli olarak milletvekili çıkardı.
Onun için SHP'nin ikinci sırasında olan
Alev Coşkun Ödemiş'in ve diğer ilçelerin
desteğini alıyor. ödemiş'te güçlü olan
DSP ve DYP'nin, yerel adaylan olmadıgı
için şanslanmn olmadıgı vurgulanıyor.
Bu arada 1989 yerel seçimlerinde
DSP'nin belediye başkan adayı olan ve
yaklaşık 2 bin oy alan Niyazi Gönen'in
partisinden istifa ederek SHP'ye katüması
da SHP'lilere moral veriyor. Bu bölgede
yeni seçmenlerle birlikte geçen yerel seçim-
lerde sandığa gitmeyen yaklaşık 40 bin
oyun dağilımı konusunda farkh görüşler
beUrtiliyor. Ancak, daha çok kırsal özel-
likli bir bölge olan burada bu oylann ço-
ğunluğunun SHP'ye gideceği, DYP'nin de
bu kesimden oy alacağı ağırbklı görüş ola-
rak belirtiliyor.
Bu bölgede ANAP'ın 1. sırada adayı
Ramiz Sevinç'in kırsal kesim için benim-
senebilecek bir isim ohnadığı, "saloıı
adamı" niteliğiyle üretlcilerden destek ala-
mayacağı bizzat kendi partiÜlerince dile
getirihyor. Yine bu bölgede ANAP'ın
ikinci sırada yer alan adayı öztin Yanbastı
ile Erdoğan Güngör'ün tabanda yeterin-
ce tamnmamaları ANAP'ın bir başka
handikapı olarak altı çiziliyor. ANAP'h-
lar her ne kadar bu bölge için 3-0 sonu-
cunu vurgulasalar da milletvekilliklerinin
SHP ve DYP arasında paylaşılması ola-
ğan bir sonuç olarak bekleniyor. 2 SHP,
1 DYP olağan sonuç olarak belirtüirken
2 DYP, 1 SHP'nin "sürpriz" olacağı dile
getiriliyor.
20 Ekim'de yapılacak genel seçimlere 1
hafta kala Türkiye'nin 3. büyük kenti tz-
mir'de genel hava böyle 19 milletveküi çı-
karacak olan tzmir'deki 4 seçim bölgesin-
de en şansh parti olarak SHP gözüküyor.
Yaklaşık 20 yıldır sosyal demokratlann
kalesi olan îzmir'de lstanbul gibi sağ par-
tilerin lehine sürpriz sonuç beklemek ha-
yalcihk gibi geliyor bize. Aslında ANAP,
DYP ve DSP kurmaylan da bu olgunun
aynmında.
Diyeceksiniz ki 19 milletvekilinin par-
tilere dağıhmı nasıl olur?
Büyük olasılıkla şöyle:
SHP en az 12 en çok 13, DYP 4, ANAP
3-2.
Kamuoyu aruştırmalannın amacı tartışıldv
AnkeÜer yönlendirtne mi?
tç PoHtika Servisi — Yakla-
fan seçimle birlikte gazetelerin
manşetine yerleşen kamuoyu
araştırma sonuçlannın, kamuo-
yunun eğiümini yansıtmada za-
man zaman yetersiz kaldığı, za-
man zaman da bu sonuçlann
"kamuoyunu yöalendirme"
amaayla kullanıldığı öne sürül-
dfl.
Kamuoyu Araşürmalan Der-
neği tarafından düzenlenen
"Kamuoyu Arastırmaları
Scodaeri" dün lstanbul Teknik
Üniversitesi Maçka Sosyal Tesis-
leri'nde yapıldı. Seminerin ilk
oturumunda konuşan Dr. Nezih
Ncyıi, 20 Ekim seçimlerinin
bayraklan, transferleri, sembol-
leri ve reklam şirketlerinin dev-
reye girmesiyle 'sürrealist' bir
tablo oluşturduğunu söyledL İlk
oturumun öteki konuşmacılan
Akın Alyanak, Erkani Keyman
ve Prof. Dr. Ydmaz Esmer ise
kamuoyu araştırmalannda kul-
lanılan yöntemler ve teknikler
üzerinde durdular.
Başkanhgmı KONDA'nın yö-
neticisi Tarhan Erdem'in yaptı-
ğı ikinci oturumda konuşan
Prof. Dr. Emre Kongar, sözle-
rine SHP'nin lstanbul 7. Bölgd
den kontenjan adayı olduğunu
belirterek "Sevgfli seçmenlerim"
esprisi ile başladı. Kamuoyu
araştınnacüığının önündeki en-
gellerin kaldınlması, 'inandırıcı-
lığın' arttırılması gerektiğini
vurgulayan Kongar, bunda araş-
tırmayı yapanlar kadar yayımla-
yan basın yayın kuruluşlannın
da sorumluluğu olduğunu ifade
etti.
Prof. Emre Kongar, önceki
yıllarda da uydurma anketler
yayımlayıp kamuoyunu yönlen-
diren gazeteler olduğunu öne
siirdtt.
Haluk Şahin de kamuoyu
araşürma sonuçlanna yönelik
kuşkuyu gidermenin yollarının
bulunması görüşüne katıldığını
ifade etti. Oturumda konuşan
gazetemiz Yazı tşleri Müdürü
Okay Gonensin de kamuoyu
araştırmalannın basın için heı
zaman çok cazip olduğunu be-
lirtti. Araştırma sonuçlannın
isabetsizliği nedeniyle başına
olan güvenin sarsüdıgmı, şirket-
lerin ikinci planda kalması ne-
deniyle basuıın sorumlu gibi gö-
rülüp hedef olduğunu kaydeden
Gonensin, "Basın ymranmış ku-
ruluşlar içinde sayılîyor, güven-
sizlik var" dedi.
Oturum başkanlığını yapan
Tarhan Erdem ise "Araşürma
şirketlerine karşı güvenin azal-
dıgı görüşüne kattnuyorum" di-
ye konuştu.
ABD Stanford ÜniversitesVnin araştırması
Cevaplann çoğunda yalan şüphesi
Haber Merkezi — ABD'de Stanford Üni-
versitesi'ne bağh araştırma kuruluşu (Think
Tank) Hoover Institütion tarafmdan yapı-
lan bir araştınnada, kamuoyu yoklamala-
nnda deneklerin verdikleri yanıtlardan fark-
h davranışlarda bulunmalan nedeniyle ge-
nelde yalan söylediklerinden kuşkulanıldı-
ğına dikkat çekiliyor. Araştırmada, "Ancak,
insanlann neler hissettikleri konusunda da
yetersiz bilgi nedeniyle yanlış tahminlerde
bulunulmaktadır" deniliyor.
Wüliam Schneider imzalı ve "Denekler
Kamuoyu Yoklamalarında Yalan mı
Söylüyor" başuğı taşıyan araştırma yazısı
şöyle:
"Onyargı çalışmalannda tavır ve davra-
nışlar arasındaki aynm çok önemhdir. ör-
neğin 1930'larda Richard LaPiere genç bir
Çinü kan kocayla birlikte ABD'nin dört bir.
yanmı dolaştı. Bu gezi sırasında tam 251 ta-
ne lokanta, otel, kafeterya ve kamuya hiz-
met veren kuruluşlara gittiler. Bu 251 yer-
den sadece birinde Çinülere servis yapüma-
dığı yanıtmı aldüar. Ancak, altı ay sonra La-
Piere bu kuruluşlardan hepsine tek tek mek-
tup yazarak Çinü ırkından kişileri müşteri
olarak kabul edip etmeyeceklerini sordu.
Yamt verenlerin yüzde 9O'ı "hayır" dediler.
Kolay yoldan giderek deneklerin yalan
söyledikleri sonucuna vanlabilir. Ancak
bundan, insanlann her zaman, yapabilecek-
lerini düşündükleri şeyi yapmadıklan sonu-
cunu çıkarmak çok daha mantıklı olur.
1969 da yapılan bir araştırmada eğitim ve
önyargı arasındaki bağlantının garip bir bi-
çimde değiştiği ortaya çıktı. Daha önceleri
iyi eğitim görmüş gruplarda ırkçıhk eğili-
mine çok düşük oranda rastlanırken
1969"da yapılan araşürma üniversite mezun-
lan, özellikle de yüksek gelir gruplanndan
üniversite mezunlannın sosyete kulüpleri-
ne örneğin Yahudilerin alınmaması görüşü-
nü savunduklannı saDtadı.
Kişilerin çoğu, çoğu konuda hemen an-
laşılacak tavırlar göstermezkr. Tavırian, so-
rulan sorulara ya da sorulann soruluş bi-
çimlerine göre farkhhk gösterir. Çoğu kez
de yapılan yanhşm sorumluluğu anketörün
kendisine aittir. Çünkü anketör ya zor, ya
yanıt verilmesi oianaksız sorular sorar, ya
da verilen yanıtı, gerçek anlamından farkh
biçimde yorumlar.
Bu da ne yalan, ne de yanıtlardan yapı-
lan yanhşiıktır. Sadece yanıtı aranan konu
için sorulan uygunsuz sorulardan kaynak-
lanan ölçme yanhşıdır.