Katalog

23 TEMMUZ 1990 HAVA DURUMU Meteoroloji Genel Mudürlüflü'nden alınan bllgive göre yurdun kuzeydoflu kesımlerı parçalı bulutlu öteki yerler u bulutlu ve açık geçecek. HAVA SICAKLIĞI: Onemli blr deflişıklik olmayacak RÜZGÂR Kuzey ve doju yönlerden güney kesımlerlnde gımey ve batı yönlerden hafif ara sıra orta kuvvette esecek Denbderimizrie rüzgâr Akdenız'de gunbatısı ve lodos utekı denızlerimizde yıldız ye poyrazdan 24, Ege'de 5 lü'nde hava: Az bulutlu ve açık geçecek ruzgâr guney ve batı kuvvetinde saatte 416 Ege'de 21 de yönlerden haflf ara sıra orta kuvvette esecek göl kuçük dalniz mılı hızla esecek dalga yüksek galı olacak. IIOI 0.51.5 Ege açıklarında 152.5 metre dolayında bulunacak. Van Gö; açık ^»bulutlu ^•yaflmuflu ggsısli Adana Adapazan Adıyaman Afyon CUMHURİYET/17 TÜRKIYE'DE BUGÜN Helsınkı A A A A A A A A A A A A A A A A A A A 31° 21" Dlyarbakır 31° 20° Edırna 39° 22° Erzlncan 23° 16° Erzurum 35° 16° EskJşehır 33° 19° Gazltntep A 31° 21° Gıresun A 32° 23° Gümüşrıane A 27° 22° Hakkarı 36°22°lsparö 31° 22° Istanbul 31° 20° lımtr 41° 22° K«rs 32°20°Kaslamonu A 30° 18° Kayserl 30° 21° Kırklarell 33°22°Konya 31° 16° Kütahya 36°22°Malatya 43°21°Marasa 33° 18° K Maraş 38° 20° Mersın 31° 14° Mujla 32° 19° Mus 39° 22° Nıjde 28°22°0rdu 30° 18° Rla 37° 22° Samsun 36°20°Sıırt 28° 21" Sınop 31° 24° Sıvas 32° 18° TeklrdaO 31° 16° Trabron 35° 16° luncell 34°2O°Uşak 34° 18° van 34° 17° Vtooal 41° 23° Zonguldatc A A A A A A A A A A A A A A A A A A A 31° 21° 39° 23° 31° 26° 36° 22° 39" 18° 33° 19° 28° 23" 27° 22° 28° 23° 42° 27° 28° 22° 30° 16° 30» 21» 28° 22° 40° 23° 35° 22° 32° 21° 30° 16° 26° 21» DÜNYA'DA BUGÜN J Lenıngrad J Afjn Moskova Amsterdam Amman Atına Bajdat Barcelona A A A A A A A A A A A A A A A A A A A A A A Ankara Antakya Antalya Basel Artvın Aydın Balıkeslr Blleclk Bltlls Blnjöl Bolu Bursa :$:Zunh * V l y a n a ' '^.vK'. Belgrad Brütael BudllMŞM C«iMvre Cezayır Cıdda Girne Helsınkı Kahıre Kopenhag Koln Lefkosa Dubaı Franklurt Baigrad Berlın Bonn Çanakkale Çorum Denulı Aaçık BOulutlu Ggüneşlı Kkaılı S sıslı YyaOmurlu Kahıre > 39° 33° 41° 31° 31° 31° 29° 30» 31° 30° 31° 34° 40° 45° 30° 39° 22° 36° 24° 30° 32° zr Unıngıad Londra Madrld Mltano Montreal Moskova Münih New Ybnt Oslo Pans Prag Rlyad Roma Şotya TelAviv Tunus Varşova venedlk Vlyana Y A A A A Y A Y A A A A A A A A A A A A 24° 30° 39° 32° 28° 23° 29° 33° 23° 35° 28° 45» 33° 26° 39° 31° 36° 27° 31° 28° POLİTİKA VE OTESİ MEHMED KEMAL Yaşamak Ne Geçende şair Muammer Hocaoğlu geldi, "Gazeteye bir ilan vereceğim." dedi. "Ne ilanı?" "Ölüm ilanı." "Klmln ölümü?" "Kendimin, benim ölüm ilanım." "Ne biçim ilan bu?" "Bakayım öldüğümü duyunca cenazeme klmler gelecek, onu merak ediyorum." Şairler böyledir, olmadık işlerle kendilerini yorarlar. Zorla caydırdım, ilanı vermeden gitti. Türk Dili dergisinin son sayısında Şahap Sıtkı'nın bir yazısını okudum. Isimler sözlüğünün birinde onu da öldürmüşler. Şöyle dlyordu: "Ben yaşamakta olduğumu kanıtlamak için Türk Dili dergisine bu yazıları veriyorum; yaşamakta olduğumu kanıtlamak için her hafta Hatay Restaurant'a gelerek yazarçizer dostlarla söyleşiyorum. İsimler Sözüğü' beni 1981'de Ankara'da öldürmüş. Behçet Necatigil böyle bir yanılgıya düşmez. Yanılgı, Behçet'ten sonra sözlüğün basımının hazırlanmasında yardımcı olanındır. İsimler Sözlüğü'nün 12. basımı 1985'te yapılmış. Yani ben beş yıldan beri ölüyüm onlara göre. Ayıp diye bir şey var. Şimdi 1990'da basılmış bir yazarlar sözlüğü daha gördüm. Risale mi ne diyorlar. O da 1981 'de Ankara'da öldüğümü yazıyor. isimler Sözlüğü'nden aktardığı belli. Zaten hep birbirlerinden alıyorlar. Gerçek kaynağa yüz veren yok. Ben ölmedim yahul" Şahap Sıtkı, 1940'ların, 50'lerin önde gelen eleştirmenlerindendi. Oyle kl Ataç'tan, Suut Kemal Yetkin'den sonra gellrdi. O dönemin şair ve yazarlarının pek çoğunu tanıtan, Şahap Sıtkı'ydı. Sert ve ağır yazılarından ötürü ona "Acı münekklt" adını takanlar vardı. Dergileri bir yandan eleştirileri kaplarken bir yandan da öyküleri doldururdu. Yıllar geçiyor, yazılar sürmezse, kişi unutuluyor. Nurullah Ataç bile son beş on yıl içinde unutulmaya yüz tutmamış mıydı? Can Yayınları kitaplarını basmaya başladı da unutulmaktan kurtuluyor. Şahap Sıktı, İki ayda bir yayımlanan Ahmet Miskioğlu'nun Türk Dili dergisinde anılarını, 'Sanat Çevrelerinde 50 yıl' başlığı altında yayımlıyor Yayımlanır da hem okuruz hem de öldü sananlar yanıldıklarım görürler. Şahap Sıtkı dostumuza uzun ömürler dileriz. Yaşayan ozanlarımızı derslerine alarak öğrencilere tanıtmak isteyen öğretmenler var. Öğretmen Ayhan Sarıhan şair Cahit Külebi'yi Kurtuluş Ortaokulu'nda dersine sokmak istiyor. Okul Müdürü Atalay Evren bu öneriye çok sevıniyor. Külebi'ye haber verilerek gün alınıyor. öğrenciler şairin kitaplarını buluyorlar, imzalatmak için hazırlanıyorlar. Bir yandan da sorular hazırlıyorlar. Milli Eğitim Bakanhğı'na bu konuda blr dilekçe verilerek izin isteniyor. ilçe Milli Eğitımi, bu konuya tek başına karar veremeyeceğıni düşünmüş olacak ki dilekçeyi II eğitim Müdürlüğü'ne gönderiyor. Biraz bekledikten sonra alınan yanıt: "istek uygun görülmemiştir" oluyor. Ayhan Sarıhan, durumu Ankara Milli Eğitim Müdürü Esat Sağcan'a anlatıyor. Sağcan bu işe şaşıyor. İzin verildiği halde neden olumsuz yanıt alınıyor? Bir dilekçe yazılıyor, yeniden izin isteniyor. Bu dilekçeye bir türlü yanıt gelmiyor. Öğretmen Ayhan Sarıhan, durumu müdür yardımcısından soruyor. Milli Eğitim Müdür Yardımcısı şu gerekçeyi öne sürüyor: "Cahit Külebi için izin verilirse kötü bir yol açılır. Müzik öğretmenleri müzikçileri, fen bilgisi öğretmenleri fizikçileri, resim öğretmenleri ressamları derse sokmaya kalkışabilirler." Ayhan Sarıhan, işin peşini bırakmadı. Milli Eğitim Müdürü'nü yeniden aradı. En kısa zamanda "Olur"un verileceği sözünü aldı. Aradan 20 gün geçti, gene yanıt yok. Dilekçeye mayıs ı990 günü yanıt geldi. Fakat usta şair Cahit Külebi hastalanmış, Hacettepe Hastanesi'ne kaldırılmıştı. Kurtuluş Ortaokulu öğrencileri, Atatürk Kurtuluş Savaşı'nda, Tokat'a Doğru, Hikâye, Cebeci Köprüsü şiirlerini, şairin ağzından dinleyemediler. ^ » * Herdönemdeçarrteröen'korkarlar!.. i*J«F VMsnıngton A 35° Zurih A 31° BULMACA SOLDAN SAĞA: 1/ Çözümlemeli. 2/ Eskiden terhis edilerek yedeğe geçen kura erlerine verilen ad... Afrika'da bir Ülke. 3/ Molibden elementinin simgesi... Şarap yapmak için kullanılan bir çeşit uzun fıçı. 4/ Ankara keçisinin parlak ve yumuşak kıllarına verilen ad... Evrensel. alıcı olan kan grubu. 5/ Osmanlı devletindeki sivil rütbelerden biri... Bankada hesabı olanlara gönderilen ödeme ya da çekme mektubu. 6/ Kuyruksokumu kemiği... Değerli madenlerde yasanın istediği ağırlık, saflık ve değer derecesini gösteren ölçü. 7/ Avrupa'da ortaçağdan sonra hümanizmin etkisiyle ortaya çıkan bilim ve sanat akımı. 8/ Çeşitli belge ve işlemlere geçerlik kazandırmakla yükümlü kamu görevlisi... Yugoslavya'nın plaka işareti. 9/ Yön göstermek için belli yerlere konulan işaret... Asetik asidin tuzu ya da esteri. YUKARIDAN AŞAGIYA: 1/ Bir mıknatısın iki kutbu arasında, kuvvet akımını toplu bir duruma getirmek için bu kutuplar arasına yerleştirilen demir parçası. 2/ Işık araçlarında kullanılan asal gazlar sırufından bir element... Büyük yelkenli gemi. 3/ Şöhret... Deniz kuşlarının gübre olarak kullanılan pisliği. 4/ Kalrandan çıkarılan ve mikrop kırıcı olarak kulınılan yağsı bir sıvı... Yunan abecesinde bir harf. 5/ Akdeniz'de, napishanesi ile ünlü küçük bir Fransız adası... Unlü bir Mısır firavunu. 6/ Bir nota... ödünç verme. 7/ Bir işi yerine getirme... Göz. 8/ Göçebe balıkların, ısı düşmesi sonucu Karadeniz'den Marmara ya da Akdeniz'e geçmeleri. 9/ Sabreden, katlanan... Bir çalgı. TARTTŞMA Trafik Kazaları ve "Koniüntsl** Trenler... Türkiye'de trafik kazalarının bunca artmasının "başlıca nedeni", karayollannın kamyonlar ve otobüsler tarafından işgal edilmesidir. Bilimsel deyimiyle, "toplu yük ve yolcu taşımacılığınm demir ve deniz yolu yerine karayolu ile yapılmasıdır." Bu bayramı da önceki tüm bayramlar gibi"liderlerin" kutlama mesajlarıyla açtık; trafik kazalarındaki toplam ölü ve yaralı sayımızla kapattık. "Yelklliler", yine aynı şeyleri söylediler; "Önlemleri ve kontrolları arttırmamıza rağmen, kazların önüne gcv'emiyoruz. Süriicülerimizin aşırı yorgun olmaları, alkollü araba kullanmak, kurallara uymamak, kazaların başlıca nedeni..." Acaba öyle mi? Bunca kazanın, ölümün ve yaralanmanın "başlıca nedeni", salt insanlarımızın sürücülüğü bilmemeleri ya da kuralları çiğnemede "birbirleriyle yanşan" kişiler mi olmalarıdır? Ulus olarak halk olarak bu kadar mı "acemiyiz", ya da suçluyuz?.. Bayram öncesi, gazetelcrin telekslerine Anadolu Ajansı'ndan bir haber ulaştı: "Türkiye trafik kazalannda başı cekiyor..." Rakamlar söyle; "Türkiye'de bu yılın ilk 4 aylık döneminde 32 bin 683 Irafik kazası oldu, 1601 kişi oldii, 22 bin 532 kişi yaralandı..." Geçen yılın aynı dönemine göre artıj oranı ise yüzde 11,67... Haberi görünce aklıma şu soru geldi: Acaba, geçen yıla göre "kamyon ve otobüs sayısının arlışı" yüzde kaç? Araştırılırsa, görülecektir ki "oranlar birbirini tutacaktır." Türkiye'de trafik kazalarının bunca artmasının "başlıca nedeni", karayollannın kamyonlar ve otobüsler tarafından işgal edilmesidir. Bilimsel deyimiyle, "toplu yük ve yolcu taşımacılığınm demir ve deniz yolu yerine karayolu ile yapılmasıdır." Politik deyimiyle de "dışa bagımlı montaj sanayi ürünlerinin pazarlanmasına yonelik bir ulaşım anlayışıyla yullann "kan gölüne" çevrilmesidir..." İlk duyduğumda çok şaşırmıştım: "Türkiye'deki toplam kamyon sayısı, bütün Avrııpa'daki kamyon sayısına yakın. Yaklaşık 300 bin kadar..." Bu acaba, "gelişmijlijin" göstergesi mi? ha ekonomlk, hem de daha güvenlidir..." Ama bu "ekonomik" ve "güven" kimin içindir? Elbetteki ülke ve ulus için. Bizde ise temel politika yıllardır önce özel sektör için "ekonomi" ve "aiiven" değil midir? Turgut Özal, Sanayi ve Işadamları Dernegi'ııin toplantısında, otoyollarla güçlendirilen bu "guvenceyi" >öyle yineliyor: "Dcmiryolları Yoksa "Reriligln" mi? Karayollarımızdaki hemen her rampada, gi komünisl ideolojiye ujgundur, hep komunislderek daha da çoğalan kamyon konvoylarımn ler ısrar ediyor..." arkalarına takıla takıla, sorunun yanıtını düTMMOB ise özal'a soruyor: "10. Yıl M«rşünecek bolca zaman bulabilirsiniz. şımızdaki Demir aglarla ördük ana yurdu Aynı anda toplumu "küfürbaz" da yapan dört baştan' sözleri komünist ideolojl midir?" "göriintü", geriliğin bile değil "ilkelligin" simKapitalist dünya bile bu "korkuyu" çoktan gesidir. üzerinden attı. 134 yıllık geçmişi olan güzelim demiryollaBütün Avrupa, sürekli olarak demiryolları rımız "atıl" tutulurken ülkenin ne kadar ta>ınacak yükü varsa kamyonların üstünde bir o ile "kalkınıyor". Japonlar uçak hızına erişen yana gidiyor (tabii gidemiyor) bir bu yana... trenler geliştiriyorlar... Bizde ise onların sadece "termik santOtomobiller de onların arkasında sıra sıra... "Solladın" mı hemen kaza. Sollamadın mı rallarına" hayran Toyotalarına ortak olunuyor... saatlerce yolda... '"'HE8P*" 1 '* 60 YEL ONCE Cumhuriyet "1023" temmuz! 23 TEMMUZ 1930 Bugün 1023 temmuz milli bayramdır. 22 sene evvel bugUn, saltanat kâbusu altında bunalan millet, benliğinin ilk müdrik ve hâkim duygularilc kendi varlığını toplamış ve istipdat zincirini kırarak padişahlar tahakkümüne büyük darbeyi vurmuştur. Türk milleti Osmanlı idaresinden, hürriyetlerinin hiç olmazsa bir kısmını bugün almıştır. Ancak bu kazanış devamlı olmamıştır. Kahraman milletin sırtında saltanat sürmck istiyenler bin bir dalavere ile felâketler hazırlamışlar, kudsi b«klcr*«fil«d«t ohır, haklarımızı hırslarının çirkin M I HİMtMiı b«t «tari örtüsü ile kapamağa TıTmVtrı çalışmışlardır DKÜTZ . Millî benliğin noksansız bir IÜTMIE'I" şuurla kabarıp kendini H A ^ . T R Â N K "n"9EHlİCI kurtardığı güne, Cumhuriyetin ilanına kadar bu azaplar, bu keşmekeşler devam etmiştir. Türkiye asıl ve asıl hürriyetine o gün kavuşmuştur. Lâkin ne olursa olsun serbestiye doğru ilk adımı 1023 temmuzda attık, bu birinci merhale istiklâl tarihimizde tamam olmamış bir mebde sayılacaktır. Bilhassa milletin artık boyun kırmağa tenezzül etmediğini göstermek itibarile... ımhuriyetin sayısız nimetleri içinde serbest ve serazat y«şıyan milletimizin bayramını tebrik ederiz. 23 temmuz Bayramı münasebetile bugün resmi devair, bankalar müessesat ve borsa tatildir. Ne yapsın "yerli Mercedes Dogan", "akıllı seçim Renault", "en iyi yerli Ford"... sürUcüsü? *•• Makine Mühendisleri Odası yıllardır anlata anlata, sayısal veriler vere vere, dilinde tüy bitti; "Türkiye'deki demiryolu agı, Atatürk döneminden bile daha az durumdadır. Bütün "uygar" Ulkeler, toplu yük ve insan taşımacılıgında. demiryollarını, deni/yollarını, hatta nehirleri kııllanmaktadırlar. Bir trenin tuşıdıgı, unlarca kamyondan hem daha fazla, hem da Trafik kazalarının tek bir nedeni var; " Soolüm mü?" " Sööle!" " Bence..." "Resmi" görüşle "arabesk" kültür; montaj urunü araçların daha çok satılabilmesi, petrole olan bağımlılığın daha da perçinlenmesi için "kol kola girmlşler"; karayollarını "kazalar cehennemlne" çevirmede yanşıyorlar... OKTAY EKİNCl Mugla ••DtaUı İLAN T.C. tSTANBUL 6. ASLİYE CEZA MAHKEMESt Esas No : 1989/411 Karar N o : 1990/518 Sanık : HAYRETTlN YAVUZ, Mehmet Miktat Oğ. Selvi'den doğma, 1946 D.lu. Keban Pınarlar Köytl nüfusuna kayıtlı, Bakırköy Sakızağacı Mah., Yetimkız sokak 2/4'te oturur, konfeksiyonculuk yapar. Suç : 213 sayılı kanuna muhalefet Suç tarihi: 17.12.1988 Beyazıt Yeniçeriler Caddesi No. 95'te "Stil Boss" unvanlı konfeksiyon ticarethanesi sahibi ve vergi mükellefi olan sanığın bir hesap dönemi içerisinde iki kez fatura veya yazarkasa fişi vermekle 213 sayılı kanunun 358. maddesinde tarifini bulan kaçakçılığa teşebbüs suçunu işlediği tespit edilmekle mahkememizin 25.5.1990 gün, 1989/411 esas, 1990/518 karar sayılı ilamı ile 213 sayılı yasanın 360/12. maddeleri uyarınca 1.890.000 TL ağır para cezası ile cezalandırılmasına ve 1 ay ticaret sanat ve meslek icrasından mahrumiyetine, keyfîyetin Istanbul'da çıkan bir gazetede yayımlanmasına karar verilmiş vc karar kesinleşmiştir. Verilen karar gereğince keyfiyet ilan olunur. 29.6.1990 Basın: 29052 İSTANBUL DÖRDÜNCÜ ASLİYE CEZA MAHKEMESİ Esas No: 1988/1005 Karar No: 1990/226 Hâkim: Niyazi Aydın 18536 Yz.lşl.Müd.: Hüsnü Aydın. Kaçakçılığa teşebbUs suçundan sanık Giregos oğlu Markirit oğlu 1961 doğumlu Adıyaman Merkez Eskisaray Mah. C.002/10 S. 46 küt. 647'de nüfusa kayıtlı Bakırköy Hamdipaşa Mektebi Sokak No. 3/2'de mukim Kenan Yapıcı hakkında yapılan duruşmada verilen karar gereğince sanık hakkında verilen kararın Istanbul'da münteşir bir gazetede ilanına karar verilmekle. GERECİ DÜŞÜNÜLDÜ: Yukarıda açık kimliği yazılı sanık hakkında 213 sayılı vergi usul kanunun 2365 sayılı yasa ile değişik 359. maddesi gereğince Uç ay hapis ve bu kadar süre ticaret, sanat, meslek icrasından mahrumiyetine, ayrıca masrafının sanıktan alınmak Uzere Istanbul'da münteşir yUz bin tirajtn Uzerinde bir gazetede ilanına karar verilmekle sanığın hakkında verilen Uç ay hapis 647 sayılı kanunun 6'cı maddesine göre verilen cezalarının erıelenmesine dair verilen kararın gazetede yayınlanmasına ve buna dair bir adet gazete ile masrafının mahkememize gönderilmesi için ilan kararıdır. 1/6/1990 Basın: 29050 T.C CALJSANLARIN SORULAR1/SORUNLARI Y1LMAZ ŞİPAL "Avukathk staj süresi" SORU: 1950 dogumlııyuın. İlk kez sigortalı olarak 1970 yılında çalışmaya başladım. Bu çalışmaın 534 gün sürdü. Daha sonra kısa bir süre (90) gün işçi olarak valıştım. 1976 yılı aralık ayında Genel tdare Hizmetleri Sınıfı'nda, Emekli Sandıgı'na baglı memıır olarak çalışmaya başladım. Aralıksız çeşitli yerlerde görev aldım. 4 ay okul 12 ay yedek subay askerlik görevimi hitirdiklen sonra 1979'da bir ilçede tapu sicil müdürü olarak görev yaparken istifa ile bu görevden aynldım. önce siyasal bilgiler fakültesini, sonra da hukuk fakültesini bitirdim. Şu anda avukatlık stajı yapmaktayım. Sorularım: 1 Staj sonunda serbest avukatlık yaparsam Topluluk Sigortası yaplırmak zorunda mıyım? 2 Topluluk sigortası zorurüulugu yoksa, sigortalı olabillr miyim? 3 Yedek subay ögrenci olarak dört ay ile avukatlık staj süresi olan bir yıl için hizmet borclanması yapılabilir mi? 30 YIL ONCE Cumhuriyet 23 TEMMUZ 1960 Milli Birlik Komitesi tarafından mal beyanına dair bugünkü toplantı sonunda bir karar alınmıştır. Bu karara göre geçici Anayasanın 6'ncı maddesinde belirtilen şahısların dışında kalan ve düşük iktidar zamanında nüfuz suiistimali suretiyle vesair gayrimeşru yollarla servet edindiklerine dair haklarında ihbar ve şikâyet vâki olanlarla durumları şüpheli görülenler, geçici Anayasanın 23. maddesinin son fıkrası gereğince mal beyanına dâvet olunacaklardır. Milli Birlik Komitesi ilgili merciler kanalıyla bu hükmü yürutmeye, Millî Birlik Komitesi Sekreterliğini görevli kılmıştır. CUMHURİYET Millî Birlik Komitesinin kararında belirtilen Geçici Anayasasının altıncı maddesindeki şahıslar düşük Cumhurbaşkanı ile Başbakan, Bakanlar ve iktidar milletvekilleridir. Milli Birlik Komitesinin bugünkü toplantısında şu sual sorulmuştur: S: Soruşturma Kurulu tahkikatını ne zaman bitirecek ve mahkeme ne zaman başlıyacaktır? C Yüksek Soruşturma Kurulu Soruşturmalarına başlamış olup, işini ne zaman bitireceği kesin olarak bildirilemez. Yüksek Adalet Divanının eylül başlannda faaliyete geçeceği kuvvetle tahmin edilir. S Münfesih B.M.M. si üyelerinden kaçı nezaret altına alınmamıştır. lsimleri ve nezaret altına alınamama sebepleri nelerdir? C 7 kişi nezaret altına alınmamıştır. A. Fuat Cebesoy (müstakil Milletvekili olduğu için), Rıza Çerçel, Muzaffer Kurbanoğlu, Necdet Azak, Namık Taysi yurd dışında, lsak Altabey ile Şükrü Uluçay da hastanede bulundukları ve ' durumları çok ağır olduğu için nezaret altına alınmamışlardır. S Bakanlıkların on yıllık faaliyet ve icraatını tetkik için kurulacağı söylenen komisyonlar hakkında bizi tenvir eder misiniz? • C Bakanlıklardaki soruşturma işlerini kolaylaştırmak, adaletle cereyanını sağlamak ve bunları bir merkezden idare etmek üzere Adalet Bakanlığında bakanltklarda çalışmak Uzere birer soruşturma kurulu teşkil edilmiş ve bununla ilgili '"inun da hazırlanarak komiteye gelmiş bulunmaktadır. Mal beyanı T.C. KARADENİZ EREĞLt ASLİYE CEZA MAHKEMESt HÜKÜM ÖZETİ Esas No: 1989/112 Karar No: 1990/169 Hakim: Hamdi Cen 17133 C.Savcısı: Ali özbey 21886 Katib: Ülker Erdem Davacı: K.H. Sanık: Dursun Ali Çakır, Mehmet oğlu Emine'den olma 1930 D.lu Ri/e ili Çayeli ilçesi Sarısu köyü nüfusunda kayıtlı olup halen Ereğli Yarma Mah. Yenicağlar sokak No: 11'de oturur fırıncı sabısakızTl Suç: Noksan gramajlı ekmek imal etmek Suç Tarihi: 24/1/1989 Karar Tarihi: 8.3.1990 Sanığın fiil ve hareketine uyan TCK.nun 363/1. maddesi uyarınca takdiren ALTI AY HAPİS VE OTUZBtN LİRA AÖIR PARA CEZAS1YLA CEZALANDIRILMASINA Sanığın hürriyeli bağlayıcı cezasının 647 sayılı yasanın 4'Uncü maddesi uyarınca beher günü karşılığı takdiren beşbin lira hesahıyla DOKUZYÜZBİN LİRA AĞIR PARA CEZASINA ÇEVRİLMEStNE TCK.nın 72'nci maddesi gereğince aynı neviden para cezalarının içtima ettirilerek niteceten DOKUZYÜZOTUZBİN LİRA AĞIR PARA CEZAS1YLA CEZALANDIRILMASINA, karar verildi 8/3/1990 Basın 29409 İLAN ÜSKÜDAR 4. ASLİYE HUKUK HÂKİMLİĞİ Sayı: 1989/1016 Esas Davacı TEK Boğaziçi Elektrik Dağıtım MUessesesi vekili Av. Serap Davutoğlu tarafından davalı Recep Kanar aleyhine açılan alacak davasında: Ümraniye, Ihlamurkuyu, Tavukçuyolu Cad. sonu, no: 4 adresinde ikamet eden davalı Recep Kanar adına çıkartılan tebligatın kendisine tebliğ edilmediği, emniyetçe yapılan adres sorujturmasında adresinin meçhul olduğundan mahkemece ilanen tebligat yapılmasına karar verilmiş olduğundan davalımn duruşma günü olan 13.9.1990 saat: 12.00'de duruşmada hazır bulunması veya kendisini bir vekille temsil ettirmesi, aksi taktirde duruşmanın yokluğunda yapılacağı hususu tebligat yerine geçerli olmak Uzere ilanen tebliğ olunur. 28.6.1990 Basın: 8229 YANITÎ 1 özet olarak, herhangi bir sosyal güvenlik kurumu ile bağımlı olmayanlar, bu kurumlara prim ya da kesenek ödemeyenler ve sosyal güvenlik kurumlarından emeklilik, yaşlılık ya da malullük aylığı almayanların, Topluluk Sigortası'na girmelerinin zorunlu olduğu, 1136 sayılı yasanın 186. maddesinde belirtilmiştir. Ayrıca yasanın geçici 2. maddesince tanınan borçlanma hakkından yararlanmayanlar da topluluk sigortası kapsamına alınırlar. 2 Yasanın 188. maddesi de Topluluk Sigortası'na giremeyenlere ilişkindir. a) T.C. Emekli Sandığı'na bağlı bir görevde çalışmakta olanlar, b) 506 sayılı Sosyal Sigortalar Yasası kapsamına girenler, c) Yine 506 sayılı yasanın isteğe bağlı sigorta kolundan yararlananlar, d) TC Emekli Sandığı'ndan, emekli ya da malullük aylığı alanlar, e) Sosyal Sigortalar Kurumu'ndan yaşlılık ya da malullük aylığı almakta olanlar, 0 506 sayılı yasanın geçici 20. maddesi uyarınca kurulmuş, "Bankalar, sigorta ve reasürans şirketleri, Ticaret Odaları, Sanayi Odaları, borsalar veya bunların teşkil ettikleri birlikler personelinin malullük, yaşlılık ve ölümlerinde yardım yapmak üzere" kurulmuş olan emekli sandıkları kapsamına girenler, "Topluluk sigortasına giremezler" 3 Sosyal Sigortalar Yasası'nın 60. maddesi uyarınca "Yedek Subay Okulu'nda geçen sürelerin tamamı" borçlanma kapsamındadır. Avukatlık stajında geçen süre için yapılacak işlem, Sosyal Sigortalar Kurumu Sigorta lşleri ve Primler Dairesi Başkanlığı'mn 16 NoMu genelgesinin 21. sayfasında şöyle anlatılmaktadır: "Avukatlık Kanunu gereğince zorunlu olan avukatlık stajını bir avukatın yanında yapan kimse ile avukat arasında akti bir bağdan bahsedilemeyeceği için mesleki öğrenimini bu şekilde bir uygulama ile ilerleten stajyerlerin, staj süresince avukatın işlerine yardım etmiş ve ücret almış olsa dahi sigortalı sayılmaması gerekir". H.a T.C. KARADENİZ EREĞLİ ASLİYE CEZA MAHKEMESİ İLAN HÜKÜM ÖZETİ Esas No: 1988/318 Karar No: 1990/167 Hakim: Hamdi Cen 17133 C.Savcısı: Ali özbey 21886 Katib: Ülker Erdem Sanık: Hasan Şen: Şemsettin oğlu 1952 D.lu Ulus ilçesi Çerde köyü nüfusunda kayıtlı olup halen Ereğli Yenimahalle Istikbal caddesi No: a/6 da oturur. Suç: Eksik gramajlı pide satmak Suç Tarihi: 19/4/1988 Karar Tarihi: 8/3/1990 Sanığın fiil ve hareketine uyan TCK 363/1 madde ve fıkrası uyarınca ALTI AY HAPİS VE ONBİN LtRA AĞIR PARA CEZASIYLA CEZALANDIRILMASINA, Sanığın 647 sayılı yasanın 4'üncu maddesi gereğince hürriyeti bağlayıcı cezasının beher günü karşılığı takdiren üçyüz lira hesabıyla ELLIDÖRTBİN LİRA AĞIR PARA CEZASINA ÇEVRİLMESİNE. TCK'nun 72'nci maddesi gereğince para cezaları içtima ettirilerek neticeten ALTMIŞDÖRT BİN LİRA AĞIR PARA CEZAS1YLA CEZALANDIRILMASINA karar verilmiştir. 8/3/1990 Basın 29410 İLAN T.C GAZİOSMANPAŞA 1. ASLİYE CEZA MAHKEMESİ 1988/476 Şükrü Baran 17278 NehireErkul Istanbul Tekel Baş MudUrlUğU Av. RUchan Başar Recai Tekin Eyüp Havuzbaşı Çevizli Sok. No: I6'da mukim Suç Tarihi : 27.11.1987 Olay tarihinden evvel hükumet tarafından rakı fiyatlarını arttırılacağı yönünde halk anasında şüphe bulduğu bunun Uzerine bazı bayilerce Tekel maddelerinin gizlendiği isteyene verilmediğinin ihbarı üzerine belediye sivil ekiplerince bu yerlerin korıtrol edilidği ve kendilerinden Tekel maddesi istediği yok dendiği takdirde resmi zabıta ekipleri tarafından kontrol edilmesi Uzerine işyerine gizlenmis olarak 108 şişe yeni rakı bulunduğundan bahis ile TCK'nun 4O1/E2 mad. gereğince 2 yıl hapis 75.000 lira ağır para cezası ile tecziyesine, zabtedilen rakıların musaderesine, 401/5 mad. 8 ay hapis 25.000 lira ağır para cezası ayrıca TCK 402/1 mad. 8 ay müddetle c ( l rme vasıta kaldığı meslek sanat ve ticaretin tatiline 7 gün işyerinin kapatılmasına, işyerinin görülebilen bir yerine asılmasına ayrıca karar özetinin C. Savcılığına gönderilmesine masraf bilahare hükümlüdeıı alınmak Uzere Istanbul'da müsleşari tirajı 100.000 bir veya 2 ayrıca varsa suç Uzerinde yayımlanan bir gazetede yayımlanmasına. 22.5.1990 Basın: 29467 Sayı No Hâkim Yz.lş.Md. MUdahiI Vekili Sanık : : : : : : GEÇEN YIL BUGÜN Cumhuriyet 23 TEMMUZ 1989 • Basın özgürlügü ödülü Seçici Kurulu, adaylar ve kişisel başvurular arasında yaptığı değerlendirmeler sonucu Tercüman Gazetesi yazarlarından Nazlı Ilıcak ile bütün dünyada basın özgürlügü savunan IPI (Jnternational Press Institüte) adlı kuruluş ödüle layık görülcfü. Basın Özgürlügü ödülü, Nazıl Ilıcak'a geleneksel Gazeteciler Günü olan vc sansürün kaldırılışının 81'inci yıldönümünün kutlanacağı yarın Emirgân Parkı Beyaz Köşk'te düzenlenen törenle verilecek. İLAN T.C. GELİBOLU SULH HUKUK MAHKEMESİ 1989/69 Esas 1990/272 Karar Davacı Hasan Hüscyin Arlı vekili Av. Ekrem Kırpat tarafından davalılar Adem Akay ve dokuz arkadaşı hakkında açılan ortaklığın giderilmesi davasının yapılan açık yargılaması sonunda verilen karar gereğince; Gelibolu ilçesi Bolayır 715 parselin deniz sahili tarla vasfını taşıdığı dekarının 1.000.000. TL.'sı toplam değerinin 4.900.000. TL.'sı olduğu anlasılmış olup umum arasında açık arttırma suretiyle satılarak orlaklığının gıderilmesine karar verilmiş olup davalılardan bu parsele hissedar olan Ay>e Yılmaz (Akay)'ın kararın gazetede tebliğ tarihinden bir hafıa süre sonra başlamak Uzere 15 gün içerisinde temyiz edilmediği lakdirde hükmUn kesinleseccği tebliğ olunur. 9/7/1990 Ihcak'a ödül AYDIN SULH CEZA HÂKİMLİĞİ'NDEN 25.5.1987 tarihinde Gıda Maddeleri Tüzüğü'ne muhalefet suçundan sanık Halil ve Hatice'den olma. 1960 D.lu, Aydın Merkez Konuklu köyü nüfusuna kayıtlı ve halen Aydın Güzelhisar mahallesi Adnan Menderes Bulvarı 14 sokak No. 40'ta oturan Muammer Varol hakkında Aydın Sulh Ceza Mahkemesi'nin 26.10.1987 gün ve 1987/2254 esas ve 1987/3380 karar sayılı ilanı ile TCK'nın 396, 402, 72 ve 647 S.Klnun 4 maddesi uyarınca netıceden otuz iki bin lira ağır para cezası, uç ay müddetle cürmc vasıta kıldığı meslek ve sanatının tatiline yedi gUn müddetle işyerinin kapatılmasına karar verildiği ilan olunur. 29.6.1990 Basın: 29420