22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
23 TEMMUZ 1990 EKONOMİ 9 CUMHURİYET/13 Arsa serttfikası • ANKARA (ANKA) Geçen yılın sonunda büyük kampanyalarla başlatılan satışlardan "Arsa Sertifîkası" alanlann bekleyi$i sona eriyor. Arsa . ofisi önümüzdeki günlerde Istanbul'dan başlayarak arsa dağıtımı yapacak. ANKA'nın Maliye ve Gümrük Bakanlığı Arsa Ofisi Genel Müdürlüğü yetkililerinden edindiği bilgiye göre Arsa Sertifikası alanlar için Istanbul, Izmir, Ankara ve Bursa illcrinde arsalar belirlendiği lstanbul Silivri ve Gürpınar'da belirlenen arsalann 15 gün içinde, lzmir Tınaztepe'de belirlenen arsalann ise bir ay içerisinde dağıtımına geçilecek. Ödemeler dengesi tahminlerinde 'gayri resmi revizyon yapıldı EKONOMİ NOTLARI yödemeler dengesi tahminlerinde yapılan gayri resmi ^ Xrevizyona göre cari işlemlerdeki 874 milyon «rdolarlık fazla tahmini, yerini 600 milyon dolarlık "açığabıraktı. VECDİ SEVtG ANKARA Cumhurbaşkanı Turgut özal'ın son yıllarda sık sık övündüğü "cari iflemler fazlası" dönemi kapandı. Cari işlemlerde açığın yıl sonuna kadar kapatılamayacağı kesmlik kazandı ve ödemeler dengesi tahminleri "gayri resmi" revize edildi. Ekonomideki ithalat talebinin yavaşlamasıyla birlikte fazla verme eğilimi gösteren cari işlemler dengesinde 1989 yılının ikinci yarısında başlayan tersine dönüş bu yıl hızlandı. Nisan.ayı sonuçlarına göre 1989'da 444 milyon dolar fazla veren cari işlemler dengesi, bu yıl 1 milyar 164 milyon dolar açık verdi. Gözlenen gelişmeler ve beklentiler dikkate alınarak 1990 yılı için cari işlemler açığımn 600 milyon dolarda 12 Eylül: On Yıl Cari açık kapanmayacak Sonra Çıkan Fatura OSMAN ULAGAY tutulabileceği tahmini yapıldı. 1990 programında cari işlemler dengesinin 874 milyon dolar fazla vermesi öngörülmuştü. özal, başbakanlığı döneminde cari işlemler dengesinin 1988 yılında fazla verdiğini açıklamış, "Tiirkiye bir daha yoklukU karşı kaışıya kalmayacaktır" demişti. Bu kez "gdigme yolundakl ülkelerin açtk vermesi dogakhr" görüşüyle ödemeler dengesi tahminleri değiştirildi. Hazine ve Dış Ticaret Müsteşarlığı ile Merkez Bankası yetkilileri, bu görüşlerini Cumhurbaşkanı Turgut özal'a da ilettiler. Uluslararası Para Fonu (IMF) tarafından da "gellgme sırasında dı$ kayımk transferinln gerçekleşme göstergesi" olarak kabul edilen cari açık dönemi resmcn başlatılmış oldu. özal, 10 Mart 1989'da ödemeler dengesi rakamlarırun kesinleşmesinden sonra yaptığı konuşmada, "Tiirkiye bir daha eUni avrunu açıp yardım Isteyrcek degildir. Türkiye'nin borçlanması artık sonuna gelmJş, bundan sonra borç ödeme^devresi ba$lamif demeklir. Yani borcu aşaftıya dogru gidecek demeklir" demişti. özal, aynı konuşmasında ödemeler dengesinin fazlalık vermesinden övgüyle söz ederek şunları söylemişti: "Daha önemli bir larafı, Türkiye'ye büyük capta yabancı scrmaye girecek demekÜr. Yani sizin cari işlemler fazlanızı, ödemeler dengesindeki fazJalıgımzı, dövlz bollugunuzu gören herkes, gayet (abii burası rahat çalışüacak Ulkedir diyerek gdecek, o vaklt kalkınma Tiirkiye'de daha da hızlanacaktır. Bunlan biz getirdik, biz devam ettiriyonız ve inşailah Türkiye'ye yıizde yüz olarak biz yerieştirecegiz. Bunu yerleştirdlğimiz zaman unulmayınız, Tiirkiye 150 senelik, belki ondan da eski Avrupa karşısmdaki ezikliğini, güçsüzlügüııü tamamen ortadan kaldıracaktır." özal, cumhurbaşkanlığına adaylığını koyduktan sonra ANAP grubunda yaptığı konuşmada da cari işlemler konusunda "Osmanlı'dan bu tarafu, Osmanlı dahil, 100 senesi dahil, Iürklye'nin tek önemli pmblemi vardır. Artık îıerkes unuttu, sanki 150 senelik problem bltti" demişti. 1989 yüının ikinci yansında, sanayide ara mali hammadde talebinin yeniden canlanmasıyla başlayan ithalat gereksinimine paralel olarak ödemeler dengesinin açık vermeye başlaması ekonomi kurmayları arasında bir süredir yeniden tartışılmaya başlandı. Bu tartışmalar sonunda, 13 milyar dolar olarak tahmin edilen 1990 ihracat hedefinin 12.5 milyar dolarda kalacağı, 17.6 milyar dolarlık ithalat hedefinin aşılarak 18.519.0 milyar dolara ulaşacağı, ticaret açığımn da 1990 sonunda 66.5 milyar dolar olacağı anlaşıldı. 5.8 milyar dolar olarak öngörülen turizm ve işçi dövizleri girişi toplamının ise 6.8 milyar dolara yükseleceği tahmin edilerek ödemeler dengesi tahminleri değiştirildi. Yeni öngörülere göre cari işlemler açığı yıl sonunda 600 milyon dolara erişerek yeniden 1988 öncesi eğilim içine girmiş olacak. Bakanlıklarda atamalar • ANKARA (AA) Sanayi ve Ticaret Bakanlıgı'nda Avrupa Topluluğu Koordinasyon Genel Müdür Yardımcılıgı'na Agır Sanayi ve Otomotiv Kurumu Genel Müdür Yardımcısı Mehmet Çağırankaya, leşkilatlandırma Genel Müdür Yardımcılıgı'na da Ağır Sanayi ve Otomotiv Kurumu Genel Müdür Yardımcısı Şükrü Yorgancı Atandı. 1\ırİ2m Bakanlıgı'nda Araştırma Planlama ve Koordinasyon Kurulu Başkanlığı'na Personel Dairesi Başkanı Oktay Erol, Işletmeler Genel Müdürlüğü'ne aynı yer Genel Müdür Yardımcısı Necdet Sönmez, Tanıtma Genel MüdUrlüğü'ne Aydın ^arlas, Turizm Eğitim Jenel Müdürlüğü'ne ldari ve Mali tşler Daire Başkanı Orhan özyurt, Yatırımlar Genel Müdürlüğü'ne Işletmeler Genel MUdUrlüğü'nde Daire Başkanı Mehmet Zeynettin Konay, tdari ve Mali Işler Daire Başkanlığı'na aynı yer Şube Müdürü Aydın Bozkuş getirildi. Hurdaya faizsiz' destek Tekstil Teknik dergisinin yazı işleri müdürlüğünü yapan Haluk Baklan, okurlardan gelen talep üzerine tekstilcilere ve Al Baraka, Faisal Finans, TürkKuveyt Evkafgibifinans kurumlarına birbirleriyle çalışmalannı tavsiye ettiklerini belirtti. KUTLU ESENDEMİR BURSA Türkiye'ye beş yaşından büyük makinelerin sokulmasının yasak ohVıasına karşın, boyanıp sahte etiketle yurda sokulmaya çalışılan yaşlı tekstil makinelerinden Bursa gümrüğünde adım atacak yer kalmadı. Bursa Oumrük Müdürlüğü, "sundurum"nın tıkış tıkış dolması yüzunUcn yeni yer aramaya başladı. Bu arada pek çok tekstil makinesi TIR'lar Uzerinde ekspertiz raporu bekliyor. Eski makine gctirilmesinde aracılık yaptığı ileri sürülen, Türkiye gazetesini de çıkaran, Ihlas Gazetecilik, Matbaacılık ve Sağük Hizmetleri Anonim Şirketi'nin yayın organlarından Tekstil Teknik dergisinin Yazı İşleri Müdürü Haluk Baklan, gelen talep üzerine okurlara Faisal Finans TürkKuveyt Evkaf Finans ve Al Baraka gibi kuruluşlara başvurmalarını, bu kuruluşlara da tekstilcilere bu makineler için "leasing" yapmalarını önerdiklerini belirtti. Ote yandan derginin, ithalai rejimi kararlarının yayımlanmasından sonra 49 işadamını yurtdışına götürerek eski makine satan kuruluşları gezdirdiği seyahat sırasında grupta üç de öğretim üyesinin yer aldığı öğrenildi. Bursa GümrUk MüdUrlüğü'nde bilirkişilik de yapan Uludağ Üniversitesi Mühen 4 Tekstil hurdalığı olııvoruz Bursa Gümrüğü hurdabk giİM tAtılmvyu {vftftJan eski tekml makınekn gtimruk* btklttiltyor Yurtdışı TL kredisine kaynak primi Ekonomi Servisi Yurtdışındaki bankalardan alınan TL kredilerinden de kaynak kullanımı primi kesilmesi için bir kararname hazırlanarakBakanlarKurulu'na sunuldu. Merkez Bankası yetkililerinden alınan bilgiye göre konvertibilite kararnamesi ile birlikte yurt dışındaki bankalardan TL kredisi alma yolu açılınca, söz konusu krediler mevzuat kapsamında olmadığı için bu tür kredilerden kaynak kullanımı primi kesilemiyordu. Bu avantajdan yararlanan bazı bankalar bazı yurt içi TL kredi taleplerini yıırtdışındaki şubelerinden karşılamış gözüküyorlar ve bu yolla kaynak kullanımı primi yükünden kurtulmanın getirdiği kazanç, banka ile müşterisi arasında paylaşılabiliyordu. Merkez Bankası'nca hazırlanan kararname, bu tür kredileri de prim kapsamına alacak. Merkez Bankası'nın daha önce hazırladığı veBakanlarKurulu'nun kabulettiği bir kararname ile de yine konvcrtibılitc ile ortaya çıkan bir başka açık kapanmış ve yabancı bankalardan alınan TL mevduatı munzam karşılık kapsamınaalınmıştı.Burada da yurt içinde açılacak hesaplar, kaydi olarak söz konusu bankanın yurtdışı şubesinde gösteriliyor, yurtdışındaki şubenin yurtiçinde açtığı bir "bankalararası mevduat" hesabıyla, para her an yurtiçindeki müşterinin kullanımına hazır tutuluyordu. Bankalararası mevduat munzam karşılıktan muaf olduğu için, buradan sağlanan kazanç müşteri ile banka arasında paylaşılıyordu. Erdemir sermaye arttıracak • ANKARA (AA) Ereğli Demir Çelik Fabrikaları (Erdemir) Yönetim Kurulu Başkanı Selçuk Demiralp, sonbaharda Erdemir'de yeniden sermaye arttırımına gidileceğini bildirdi. Demiralp, AA muhabirine yaptığı açıklamada, sermaye arttınmı ile ilgili çahşmalara başladıklarını, önümüzdeki yönetim kurulu toplantılarında konuyu ele alacaklarını belirtti. Demiralp, "Sermaye arttırımının kesin tarihi ve oranı da bu toplantılarda rarlaştınlacak" dedi. dislik Fakültesi öğretim üyelerinden Doc. Dr. Halil Rıfat Alpay ile tstanbul Teknik Universitesi'nden Doç. Dr. Bülent Özipek ve Uludağ Universitesi'nden Yrd. Doç. Dr. Mehmet Tasmacı da inceleme ekibinde yer aldılar. Türkiye'nin tekstil makineleri hurdalığına dönmesini sağlayan işadamlarına aracılık ettiği iddia edilen ve çeşitli Arap kaynaklı finans kuruluslanndan bu kisilerc kredi sağladığı savunulan Tekstil Teknik dergisinin Yazı İşleri MUdürü Haluk Baklan ile görüştük: Derginizde, "tthalat Rejimi Kararlan" yürürlüge glrdikten sonra anormal ölçülerde Avrupa kaynaklı eski makine salış ilanlarına rastlandı. Bunun nedenini açıklar mısınız? BAKLAN İthalat rejimi değişince gümrüklerde bir nevi gümrük vergisi kalktı. Kalktı gibi oldu. Herkesc ithalat yapabilme fırsatı doğdu. Tekstılcilcrimizin elinde çok eski makine vardı. Dokumacılarda kara tezgâh dediğimiz çok ilkel makineler var. Rekabet edebilmek için bu makineleri değiştirmek mecburiyetindeydiler. Ama yenilerini almaya güçleri yetmiyordu. Bunun için kullamlmış makineye hücum oldu. llanların yoğunlaşmasımn nedeni tekstil konusunda tek yayın olan dergimizin okurlan aydmlatmasıdır. Derginizln nisan sayısında bir ilan var. Bu Almanya kaynaklı ilanda yüzlerce yaşlan 30'a varan makine, yaşlan açık açık yazdarak tekstilcilere pazarlanmaya çalışılıyor... BAKLAN Onlar bütün ülkcler için bu ilanı hazırlamışlar. Bu model makineler Türkiye'ye giremez. Girmese İlan vermezlerdi herhalde. Billyorsunuz basit bir yönlemle; sahte etiketle yurda sokulabiliyor bu makineler. BAKLAN Kişilerin şahsi şeyi. Kanun buna izin vermez. Derginiz bir kulüp kurarak 49 tekstilciyle 3 öğretim Uyesini geçen $ubat ayında orada makine üreten ve eski makine salan kuruluşları gezdirmiş. BAKLAN Eski makine?.. Yok daha çok yeni fabrikalar dolaşıldı. Derginizde açık açık vazmıştınız bunu. Derginizin eski makine getirimlndc tekstilcilere aracılık elligi soyleniyor... BAKLAN Tekstil Teknik dergisi bir ihtisas dergisi olarak sahasında tek olduğu için tekstilcilerimize her konuda yardımcı oluyor. Bu pazarda bize makine için müracaatları oluyordu. Buna bir şirket kurarak yardımcı olmak istedik. Daha sonra yayıncılığımıza zarar verir, ilan kaygısıyla işin içine girmedik. Ihlas Anonim Şirketi'nin dıjında bir başka şirket kurarak eski makine getirdigini/ soyleniyor. BAKLAN Sadece büro açtık. Mesela Milano'da. Şirket ola rak değil. Ne zaman? BAKLAN Ocak ayında. Şimdi kapattık. Türk tekstilcileri çok zayıf. Bilgilendirmek istedik. Milano'da olan masraflar çok fazlaydı. Kapandı. Kredi konusunda tekstilcilere yardımcı oluyormuşsunuz. BAKLAN Olamıyoruz. Biz lekstil Teknik dergiüi çevrelerinden gönderilen kişilere Faisal Finans kunımundan çok uygun koşullarda kredi dagıtıldıgını duyduk. BAKLAN O finans kuruluşlarının şeyi. Diyelim ki siz bir makine almak istiyorsunuz. Tekstilcisiniz. Dergi olarak bize itimat ediyorsunuz. Bize geliyorsunuz. Kredi veren kuruluşlar var: Faisal Finans, Evkaf, Al Baraka gibi. Biz oralardan, finans kuruluşlarıyla maktne getirmede ilgili 'leasing' (kiralama) yöntemini önerdik. 1abii menfaatineydi bu onların. Biz o zaman dedik ki Faisal Finans, Al Baraka, KuveytTürk Evkaf bu konuda kiralama yapsın. lekstilcilerle böyle çahştılar. Anlatabildim mi? 17 Ocak 1990 günü Resmi Gazete'de son şekiini almış, "tthalat Rejimi Karan" yurda 5 yaşından büyük tekstil makinelerinin girişini yasaklıyor. Son 6ay içinde 6 bini aşkın 5 yaşını aşmış, sahte etiketli, makyajlı, makinenin şüpheli bilirkişi raporlarıyla yurda sokulduğunu belirlenmişti. ABD'nin Yunanistan'la imzaladığı şu son anlaşma neyin nesi? Adamlar bizi gözden çıkardılar mı yoksa? Avrupa Topluluğu na tam üye olarak kabul edilmemiz hani çantada keklikti? Hani adamlar 1993'e kadar hiçbir ülkeye tam üyelik ışığını yakmayacaklardı? Ne oldu şimdi? Türkiye Avrupa'nın en dış halkasında bıle yer almıyor kimılerıne göre. Buna karşılık Avusturya'ya yeşil ışığın yakılacağı soyleniyor. Yoksa Türkiye Avrupa'nın dışına mı itiliyor? Türkıye'de laiklik ciddi bir tehdit altında, bunu görmüyor musunuz? Oini bir araç gibi kullanarak örgütlenen kesim hemen her kuruma nüfuz etti, ekonomik gücünü de her geçen gün arttırıyor? Bunun sonu ne olacak? Sonunda Türkiye iran'a ya da Cezayir'e mi benzeyecek? Eğitim sistemımiz çöküyor, üniversitelerimızın hali bir felâket. Bu gidışle çağ atlamak falan şöyle dursun bulunduğumuz yeri de koruyamayacağız. Zengin sanayıleşmiş ülkeler de sanayileşme atılımı içindeki ülkeler de eğıtıme müthiş önem veriyorlar, büyük miktarda kaynak ayırıyorlar. Bilginin ve teknolojinin bu denli önem kazandığı bir dünyada çağdaş eğitime gereken önemi vermezsek ve bu işe büyük kaynak ayırmazsak geri kalmaya mahkum olacağız, bunu kimse görmüyor mu? Güneydoğu Anadolu sorununu çozemedik, Tersine sorun daha da büyüdü ve çözümü zorlaştı. Ülkede gelir dağılımı fena halde bozuldu. Bunu nasıl düzelteceğiz? Bunun düzeltemezsek günün birinde ciddi tepkilerle karşılaşmaz mıyız? Sosyal çalkantılara yol açmaz mı bu durum? Türkiye tek adam yönetimıne doğru gidiyor Siyasal partiler ve diğer sivil kuruluşlar yeterince etkili olamıyor Bunun sonu ne olacak? Bu durum aşılmadan Türkıye'de demokrası nasıl kökleşecek? Sonunda TÜSİAD'ın kapısına bile "politika yaptı" diye polis dayanırsa bu ışin sonu ne olacak? Siyasal hakların ve özgürlüklerin böylesine kısıtlandığı bir ülkenin Avrupalı olma iddiasını kim ciddiye alır? Demokratikleşmenin böylesine moda olduğu, özgürlüklerin böylesine genişletildiği bir dünyada Türkiye kendisine nasıl bir yer bulacak? Bunlar benim kendi kafamdan geçirdığim duşünceler, sorular değil. lş âleminde, bürokraside, üniversitelerde söz sahibi kişilerle her konuştuğumuzda, dertleştığimizde gündeme gelen, cevabı aranan sorular bunlar. Burnunun ucundan ötesinı de görebilen, bugün 'köşeyi dönme'nin her şey olmadığını fark eden insanların, Türkiye'nin modern dünyadan soyutlanmasını istemeyen insanların her gün birbirlerine sordukları, tartıştıkları so. rular bunlar. Türkiye'nin dış politikada ağırlığını tamamen yitlrmiş bir ülke konumuna gelmesi, eğitim sisteminin çökmesi, üniversitelerde kalitenin hızla duşmesi, bilim aşağılanırken dinsel örgutlenmenın hızla gelişmesı, toplumsal sorunların ağırlaşması pek çok insanı düşündürüyor, kaygılandırıyor Bir an için durup düşünelım, bu noktalara nasıl geldik, nasıl sürüklendik diye? Belki bazılarımızı rahatsız edecek, ama Türkiye'yi bu noktalara 12 Eylül yönetimi ve onun temsil ettiği anlayış getirdi. Bu dönemde kısa vadeli bir bakış açısıyla ekonomideki darboğazt aşma ve toplumu kontrol altında tutma, depolitize ederek disipline alma kaygısı o kadar öne çıkartıldı kı başka hiçbir şey düşünülmedi. Bu amaçlara varmak için dış politikada büyük tavizler verildi, siyasal örgütlenme yasaklanırken dinsel örgütlenmeye büyük ölçüde göz yumuldu. Ozgürlükler askıya alındı, üniversitelerde zabtırapt tutkusu bilim kaygısını kovdu. Tek adam yönetimine heveslenenler için bulunmaz bir örnek oluşturuldu ve çoğulcu demokrasiyl içine sindiremeyen bir anayasal çerçeve çizildi. Bütün bunlar olurken çoğu kimse gene kısa vadeli baktı olaylara. "Canım anarşi önlendi ya, kıtlıklar yokluklar gıderıldi ya, jgerisi pek de önemli değil" dıye düşünenler hiç de az değildi. Şimdi bu aymazlığın bedelini ödüyoruz, yabancı yorumcuların da zaman zaman vurguladığı gibi bir kımlık bunalımı yaşıyoruz. Buna karşın pek çok olaya çok kısa vadeli bakış açılarıyla yaklaşma alışkanlığımız sürüyor. Bugün göz ardı edilen sorunların yarın nelere mal olacağını pek düşünmuyoruz. Günü kurtarmayı nimet sayıyoruz. Olaya böyle yaklaşınca olayın nedenlerine inmek, 12 Eylül'e neden gelindiğini araştırmak da gerekmiyor; Türkiye'nin kendine özgü bir tek adam yönetimine kaymasını önlemek için neler yapılması gerektığinı tartışmak, sivil kurumların ve sivil örgütlenmenin önemini vurgulamak da. "Japon sermayesi de geldi, durumumuz fevkalade" diyerek zil çalıp oynamak yetiyor. DÖVİZ KURLARI Oövızın Cınsı 1 ABO Ooları 1 B Alınan Markı 1 Avustralya Dolan 1 Avusturya Şılini 1 Belçıka Frangı 1 Danimarka Krony 1 Fransız Frangı 1 Hollanda Florını 1 Isveç Kronu 1 Isvıçre Frangı 100 Italyan Lıretı 1 Japon Yeni 1 Kuveyt Dınarı 1 Sterlin 1 S Arabistan Rıyalı Dövız Alı$ 2671 65 1625 38 2094 03 231 21 78 95 427 70 485 18 1444 83 449 24 1900 17 222 22 17 95 9203 69 4845 03 712 38 Dövız Satış 2677 00 1628 64 2098 23 231 67 79 11 428 56 486 15 1447 73 450 14 1903 98 222.67 17 99 9222 13 4854 74 71381 23 TEMMUZ 1990 fcfektıt Alış 2668 98 1623 75 2058 43 230 98 77 61 423 42 484 69 1443 39 444 75 1898 27 218 44 17 77 9047 23 4840 18 700 27 Efektif Satış 2685 03 1633.53 2104 52 232 37 79 35 429 85 487 61 1452 07 451 49 1909 69 223.34 18 04 9249 80 4869 30 715 95 Akbank satışta • ANKARA (ANKA) Akbank Hisse Senetleri bugünden itibaren çarşamba gününe kadar tüm şubelerde 12 bin liradan satışa sunulacak. Hisseler 100 ve 200'lük küpürler halinde satılacak. Hisseler 26 temmuz perşembe gününden itibaren de borsada işlem görmeye başlayacak. Hisselerin, banka sermayesinin 500 milyar liradan 1 trilyon liraya yüksellilmesi işleminin tamamlanmasından sonra halka arz edilmesi yüzünden, halka arzda satılacak hisse senetleri sermaye arttınm hakkından yararlanamayacak. Otomotiv altuı yılında Otomotivde 6 aylık üretim (adet)li u yılın ilk yarısında toplam otomotiv üretimi yüzde 58 arttı. 1990 1989 Deglşlm(%) Tüketici kredilerinin Çekici 111 26 327 yaygınlaşmasının yanında Kamyon 8622 5349 61 ithalat tehdidinin fiyat 4951 Kamyonet 3618 37 Otomobll 85531 55558 54 artışlannı yavaşlatması, 759 468 Otobüs 62 otomobilde satışların Minibüs 4013 38 canlanmasına vol açtı. 2906 Mldibus Traktör B.Döver Toplam 1772 14264 1037 7222 yanında, ithalat tehdidinin fiyat artışını yavaşlatması genel olarak otomotivde, özel olarak da otomobil satışlarında önemli bir canlanma sağladı. Otomotiv ürünlerinin "yatınm aracı" olarak öneminin artması da satışlan hızlandırdı. Talepteki gelişmeyi değerlendiren üreticiler yılın ilk yarısında hemen hemen bütün otomotiv ürünlerinde ytlzde 50'nin uzerinde Uretim artışına gittiler. OSO'nin rakamlarına göre ocakhaziran döneminde 85 bin 531 otomobil üretildi. Geçen yıl aynı dönemde 55 bin 558 otomobil üftfüdiği dikkate alınınca 1990 yılında otomobil sanayinde yüzde 54 oranında üretim artışı olduğu hesaplandı Yeni 'gelir ortakhğı' senetleri ANKARA (AA) Kamu Ortakhğı ldaresi (KO!) tarafından çıkarılan elektrik ve köprü gelirlerine endeksli, 100 milyar liralık 1 yıl vadeli " G " tertibi yeni gelir ortakhğı senetleri, bugün satışa sunuluyor. Edinilen bilgiye göre Ulusal Elektrik sistemine bağlı TEK ve ayrıcalıklı şirketlerin toplam brüt elektrik üretiminden kaynaklanan gelir ile tstanbul Boğaziçi ve Fatih Sultan Mehmet Köprüleri brüt gelirlerine endeksli 1 yıl vadeli yenigelir ortakhğı senetleri, 2327temmuztarihleri arasında lş Bankası ve Ziraat Bankasışubelerindesatılacak. Hamiline yazılı G tertibi EnerjiKöprü yeni gelir ortakhğı senetleri 100 bin, 500 bin, 1 milyon, 5 milyon ve 10 milyon liralık küpürler halinde satışa çıkanlacak. I yıl vadeli yeni senetlerin anapara ve gelir payları ödemesi vade sonunda yapılacak. " G " tertibi scnetlerin gelir payları, Türkiye'nin toplam brüt elektrik üretiminden kaynaklanan bir yılık brüt gclirin yüzde 0.7'si ile Boğaziçi ve Fatih Sultan Mehmet Köprüleri yıllık brüt geürleri toplamımn yüzde 6'sı oranında dağıtılacak. ö t e yandan 100 milyar liralık yeni G tertibi senetler, KOİ'nin EnerjiKöprü serisinde çıkardığı 7. Tertip Gelir Ortakhğı scnetlerini oluşturuyor. KOİ, daha önce elektrik ve köprü gelirlerine endeksli, 2 yıl vadeli 100'er milyar liralık A, B ve C tertibi, yine 100'er milyar liralık 1 yıl vadeli D ve E tertibi, ayrıca 200 milyar liralık 1 yıl vadeli F tertibi gelir ortakhğı senetler ini sırasıyla 13 Kasım 1989, 4 Araiık 1989, 8 Ocak 1990, 12 Şubat 1990, 19 Mart 1990 ve 22 Mayıs 1990 tarihlerinde satışa sunmuştu. EUROPEAN 3 120026 76184 Pamukbank sermaye arttırdı • ANKARA (ANKA) Pamukbank tamamı ödenmiş sermayesini 200 milyar liradan 250 milyar liraya çıkardı. Pamukbank OlağanüstU Genel Kurulu'nda alınan karar uyarınca arttırılan sermayenin tamamı ortaklarca ödendi. Polonya'da özelleştîrme Ekonomi Servisi Polonya Parlamentosu, devlete ait sanayi kuruluşlannın özel sektöre devrini öngören bir yasayı onayladı. Polonya Maliye Bakanı Leszek Balcerowicz, özelleştirme yasası konusunda yaptığı açıklamada, ekonominin yüzde 80'ini temsil eden 7 bin 600 kuruluşun özel sektöre devrini "Polonya ekonomisini bugiine kadar yapılanlardan çok daha radikal bir biçimde degfştirecegini" söyledi. Maliye Bakanı parlamentoda yaptığı konuşmada, "Bugüne dek hiç kimse, bu kadar büyük çaplı bir işe girişmemi$tir. Mülkiyet düzenini, şu ana kadar hiçbir ulusıın yapmadığı kadar hızlı bir biçimde degiştirecegiz" dedi. Iktidara geldiğinden beri, IMF'nin önerileriyle hızlı bir istikrar programı uygulayan Dayanışma hükümeti, bu yasayı ekonomik programımn en önemli maddelerinden biri olarak kabul ediyor. Bu yılın ilk yarısında Polonya'da uygulanan istikrar tedbirleri, ülkedeki hiperenflasyonu yavaşlatmayı başardı, ancak alınan önlemlerin toplumsal maliycti umulanın da üstünde oldu. Ürctinıde yüzde 30 oranında büyük bir duşüşün yani sıra işsizlik dc hızla arttı. Haziran sonu rakamlarına göre Polonya'da çalışan nüfusun yüzde 4.2'sini oluşturan 570 bin kişinin işsiz olduğu belirlen 71 98 300 58 Ekonomi Servisi Otomotiv 1990'da altın vılını yaşıyor. Otomotiv Sanayii Derneği'nin verilerine göre yılın ilk yarısında toplam otomotiv üretimi yüzde 58 oranında arttı. Tüketici kredilerinin yaygmlaşması MANAGEMENT DEVELOPMENT AND TRAINING PROGRAMMES IN ISTANBUL JULYDECEMBER 1990 PRESENTATION SKILLS VVORKSHOP SUPPORTING THE COMPUTER SYSTEMS END USER CUSTOMER CONTACT SKILLS THE MANAGEMENT COURSE PRESENTATION SKILLS VVORKSHOP EXPORT FINANCE FOR SALES REPRESENTATIVES CREATIVE THINKING PROBLEM SOLVING 2628 1619 2426 1216 2123 ?1 23 1719 SEPT Zamaıı israfı • tZMtR (UBA) Ege Üniversitesi Iktisadi ve ldari Bilimler Fakültesi Kalkınma ve Planlama bölümü tarafından yapılan Nr araştırmaya göre ürkiye'de 15 binin üzerindeki kahvehane ve kıraathane türünden yerlerde gizli ve açık işsiz 3 milyon kişi yılda yaklaşık 5 milyar saat tüketiyor. 500 büyük firmada çaiısanların yılda 500 milyon işgünü üretimde bulunduğu ve bu üretimin iki katı bir fırsatın kaybolduğunu ortaya koyan araştırma, oluşan zaman israfının ancak yatırımların arturılması ile ortadan kalkabileceğini gösterdi. OCT OCT NOV NOV NOV Polonya Maliye Bakanı I^eszek Balcerowicz (ustle) ve parlamentoda özelleşlirme oylaması. di. Bu yılın sonuna kadar işsizlik sayısının iki kalına çıkması bekleniyor. özelleştirme yasası, Polonya Parlamentosu'nda beklenenin aksine, çok kısa süren bir tartışma sonucunda kabul edildi. 328 milletvekili evet oyu kullanırken 2 kişi hayır dedi, 38 kişi de cekimser kaldı. Eski komünistlale, Dayanışma içindeki muhalefeti temsil edcn liderlerin cekimser oy kullandığı görüldü. Yasa mecliste oya sunulmadan öncc komisyonda üç ay süreyle tartışılmıştı. En çok uzerinde durulan sorun da özelleştirilecek şiıketlerin hisselerinden bir bölümünün kendi çalışanlarına satılması konusuydu. Sonuçta, işçilere, kendi şirketlerinin yüzde 20 hissesini yarı fiyatına satın alma hakkı tanındı. Aslında işçiler, çok daha büyük tavizler istemiş, hatta şirketlerin tüm hisselerinin kendileri tarafından alınmasını önermişlerdi. Ancak Maliye Bakanı Balcerowicz, bunun BatıAvrupa'ya yakınlaşmak isteyen Polonya için tehlikeli sonuçlar doğurabileceğini söyleyerek karşı çıkmıştı. Polonya'da özelleştirme konusunda sık sık ortaya atılan en büyük sorun, Ulkede yeterli sermaye birikiminin olmaması nedeniyle, sanayinın yabancıların eline geçmesi korkusu. Bu tür bir olasılığa karşı, yasada yabancı yatırımcılara, bir şirketin yüzde 10'undan fazlasını ele geçirebilmek için özel izin alma zorunluluğu getirildi. Maliye Bakanlığı yetkilileri, yabancı bir şirkete böyle bir özel izin vcrmek için özelleştirmenin ulusal çıkarları zedeleyip zedelemeyeceği konusunun arastınlacağını, başuca ölçütün bu olacağını açıkladılar. DEC U I K I I S > S l h M S ! II) I M O OPl RAtlON VMIH MI M( N A F H l l A n O H t A N A C ı h M t N K b N T R t H ' R D P F BRIISSHS TFL U 4 4 3 4 2 1 3 4 2 2 2 3 FAX 131 2 9 0 8 P1HSINOIISPKIAI I)IS( OI'MS ARI AVAILABHK)H KKılSTKAllONSMADI Al II ASI 7 WtlKSIN M)\AM h BEN ATOTÜRKÇÜ DEĞÎLÎM Nadir Nadi 10. bası 5000 lira (KDV itinde) ÇaRdas Yaymları TUrkocağı Cad. 3941 Cagaloglu tslunbul Ödemeli gönderllmez. ONİKİDEN ONİKİYE TÜRKİYE Ali Sirmen 3. ba<ı 4000 lira (KDV ivinde) Çagdus Yaymları Türkocağı C ad. 1941 Cağalıığlufrtanbul (jdeınrli gönderllmez.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle