02 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumhuriyet Sahıbı. Cumhuriyet Malbaacılık \e Gazeıecılık Turk Anonim Şırketı adına Nftdir Nadi 0 Genet Va>m Muduru Hasan Cemal, Muessese Muduru. Emine L'şlklıgil, Vazı Işlerı Muduru: Oka> Gonensin, 0 Haber Merkezı Muduru. Yalçın Bayer, Sa>fa Duzenı Yoneımenı Ali Acar 0 Temsılaler ANKARA. Ahmel f»n, IZMIR: Hikmet ÇMinkas». \DAN\: Çelın \ igenoglu U Polrıkı CH«I BrçlangK'. Dıs Haberler Ergun Bakı. Ekonomı Cmgız Turku. IşSendıka Şııkrea kcMcı. kuilur Cdal Islcr. Islanbul Haberler kraıal kuçıık. E2ı!ım Gemcmy Şa>lu, Haber \raslirma Umct Beriua. Vun Habe'tcn Nicdel Dogın. Spcr Danışmanı AbdulLı<lır Vucdman. Dız ^anlar k m a Çahşkan. VasnTna Şahm \lp»>. Duzelıme AbduUak ^azıcı 0 Koordmaıc Abm« korafen 0 Malı Isle- Erol Erkul 0 \luhaxbe Bulcal taıtf 0 BuKtt-Pianlama sojı fhmanbe^nfllu 0 Rckia-r Ay«c Torun 0 Ek \aMnlar Hul>» \kjol 0 tdare Hıs«n Gıım 0 Vr:mt Onder Çrlık 0 B>lg: I em Sail taal 0 Perscmel Stvtf Boilancıojlu Basan \e Yayan. Cumhurıyet Malbaacılık ve Gazfleaiık T A S. Turk Ocajı Cıd 39'4I Cajaloilu1 34334 Isı PK 246-tsıanbul Tcl !I2 05 05 (20 hal], Telcı 22246, Fax (1| !26 60 ~I2 0 Burotar- Ankara: Zı>* Gokalp BK Inkılap S So 19 4. Tel 133 II 41-17, Teiet 42344, Faı. (41 133 05 65 0 ln»ir H Zıva Bh 1352 S 2/3, Tel 13 12 30, Tel» S2359, Fax (51) 19 53 60 : Inönıl Cad 119 S. No 1 Kal 1. Tel 19 3"1 52 (4 hal). Tetoı 62155, Fax (7lı 19 37 52 TAKVİM: 14 TEMMUZ 1990 İmsak: 3.42 Guneş: 5.36 Öğle: 13.14 Ikindi: 17.13 Akşam: 20.43 Yatsı: 22.28 Boris Yeltsin'in ardından Moskova ve Leningradsovyet başkanlan da SBKP'den istifa etti Ifeltsin 'ayrılık' bayrağım açtıRusya Federasyonu Devlet Başkanı Boris Yeltsin'in istifasının ardından SBKP'den geniş çapta kopmalar bekleniyor. Gorbaçov kapanış konuşmasında partinin birlik içinde varhğını sürdüreceğini söyledi. KEREM ÇALIŞKAN MOSKOVA — Sovyetler Bir- liği Komünist Partisi'nden önetnli "kopmalar" yaşanıyor. SBKP'nin dün sona eren 28. kongresinde Gorbaçov yanlısı re- formcu kanadın ve partide yeni- lenme yanlısı güçlerin üstünlük kazanmasına karşın partiden "yı- gın halinde" istifaJar bekleniyor. Onceki akşam MK seçimleri sıra- sında partiden aynldığını açıkla- yan Rusya Federasyonu Devlet Başkanı Boris Yellsin'den sonra dün de Moskova ve Leningrad be- lediye başkanlan Gavril Popov ile İstvan Sobcak yaptıkları ortak açıklamayla partiden aynldıkları- nı ilan ettiler.a Sovyetler Birliği'nin en büyük ve en önerali iki kentinin Sovyet başkanlarının (Sovyetler belediye görevlerinin yanı sıra bazı mülki görevleri de yürüten yerel iktidar organı) ortak bildirisinde şöyle deniyor: "Toplumun yaşadıgı şu aşama- da halka ve tarihe karşı sorumlu- luğumuzun geregi olarak Komü- PORTRE BORİS YELTSİN Gorbi'nin en büyük muhalifi BORİS YELTStN — 28. Kongre öncesi, partiden aynlabilecegini ya da üyeligini askıya alabilecegini so>luyordu. tlk dedigini yaptı. Dış Haberler Servisi — Sovyetler Birliği'nin olay adamı, Devlet Başkanı Mihail Gorbaçov'un en ciddi rakibi Boris Yeltsin, Sovyetler Birliği Komünist Partisi'nin 28. Kongresi öncesinde "partiden aynlabilecegini ya da üyeliğini askıya alabilecegini" soylüyordu. Ilk dedigini yaptı ve kongrenin son günü partiden istifa ettiğini açıkladı. Boris Yeltsin, mayıs ayımn son gunu Rusya Federasyonu Başkanlığı'na seçildi. Başkanlık yolunun kendisine açılması kolay olmadı. Ilk iki tur oylamada gerekli çoğunluğu sağlayamamıştı, uçuncüsunde elde ettiği oylar da muhalefetin elinden kararları bloke etme gücünü almaya yetmedi. Rusya Federasyonu Parlamentosu'nda 430 sandalye hâlâ rnuhalefetin elinde. Yeltsin, sadece başkanlık görevini kazanmış olmadı, aynı zamanda "Sovyeüer'in Devlet Başkanı Mihail Gorbaçov'dan sonra en önemli kişisi" unvanını elde etti. Bir zamanlar yedikleri içtıkleri ayrı gitmeyen bu lider için, "Eger işbirligine girmezlerse. ikisinden birinin gitmesi gerekecek. Birinden biri bu iilkeye fazla" deniliyordu. Boris Yeltsin, gozupekliğini ilk olarak Mihail Gorbaçov'a karşı kullanmadı. Doğduğu kent Svverdlovsk'ta pani şefliği yaptığı sırada, donemin SSCB Komünist Partisi şefi Brejnev'den Svverdlovsk'a metro inşa edilmesini talep etmişti. Brejnev'den aldığı yanıt, "Bana ne yazmam gerektigini söyle" olmuştu. Aynı tutumunu Gorbaçov'la çekiştiği bir dönemde de gösteren Yeltsin, bunu surdurdüğünü başkan seçildikten sonra söyledikleriyle de ortaya koydu. Hükumetin ekonomik programını uygulayacağını ilan etti. Bu başarısızlığından dolayı Başbakan Nikolay Rijkov'a istifa çağrısında bulundu. Rusya Federasyonu'nun BM'ye uye olmasını, smır ötesinde kendi konsolosluklarımn açılmasını planlıyor. Bir de SSCB'nin kendine başkent olarak Rusya Federasyonu'nun başkenti Moskova'dan ayrı bir kent seçmesini istiyor. nist Partisi'nden aynlıyoruz. Çok partili bir sistemin kurnlması yö- nünde başında bulundugumuz sovyetlerin daha etkin çalışması için uğraş verecegiz. Komünist Partisi'nin son kongresi, partinin, toplumdaki büyük degişim istegi- ne yanıt veremedigini açıkça gös- termişür." 160 milyonluk Rusya Federas- yonu'nun Yüksek Sovyet ve Dev- let Başkanlığı'nı yüruten Boris Yeltsin de dün Rusya Sovyeti'nde yaptığı açıklamada, aldığı karann "zor" bir karar olduğunu belir- terek bu konuda tartışma açılma- masını istedi. Sovyetteki birçok üye kararından dolayı Yeltsin'i tebrik ettiler. Yeltsin, Popov ve Sobcak'ın is- tifalan Komünist Parti'den kitle- ler halinde kopmaları getirebilir. Özellikle yarın Moskova ve Le- ningrad'da yapılacak muhalefet mitingleri sırasında toplu istifala- nn açıklanması bekleniyor. İstifa dalgasırun "hücum boru- su"nu çalan Yeltsin şu anda Sov- yetler Birliği'nde "sokaktaki adam"ın en sevdiği kişi. Sovyet halkının içinde bulundu- ğu şu büytik dönüşüm ve çalkan- tılı ortamın ilginç bir özelliği var. Partiler ve parti içindeki platfonn- lardan çok tek tek kişilere, lider- lerin kişiliğine bağlanmayı tercih ediyor. Sokaktaki adam için par- ti içindeki şu platform, bu plat- form ya da şu partinin programı, ilkesi hiç önemli değil. Önemli olan ona kimin "gerçeği'' söyleye- ceği ve kime guveneceği. Şimdilik halkın gönlünde taht kuran lider Yeltsin. Çünkü Yeltsin en radikal çıkjşlarla sokaktaki adamın aklın- dan geçeni çıkıp "pat" diye kür- süde ve televizyonda söylüyor. ör- neğin 28. parti kongresinin halkın taleplerini temsil etmediği ve da- ğılması gerektiği sözleri, Yeltsin'e halk arasında büyük puan kazan- dıran böyle bir çıkıştı. Yeltsin şim- di komünist partiden "tümden" koparak partide ve toplumdaki yeni eğilimin bayraktarhğını yapı- yor: KP'den kopuş ve kaçış. Sovyetler Birliği Komünist Par- tisi'nden aynlacağını ilan eden Demokratik Platform da atacak- lan bu adımın bölünme olacağı- nı, bu yüzden de partinin mal var- hğından kendilerine dıişen payı is- teyeceğini ilan etti. Demokratik Platform liderleri Vyaceslav Sostakovsky ile Vladi- mir lisenko, düzenledikleri basın toplantısında, SBKP'nin kendile- rini destekleyen tüm üyelerine çağ- rada bulunarak parti kimlik kart- lannı iade etmek yerine, kendile- rini Demokratik Platform'un üye- si olarak kayıtlara geçirmelerini ve böylece partinin gerçekten bolün- düğünü kanıtlamalarını istediler. Sovyetler Birliği Komünist Par- tisi 28. Kongresi, partinin en geç iki yıl içinde, yeni parti programını görüşüp onaylamak üzere bir kongre düzenlenmesini içeren bir karar aldı. Bazı gözlemcilerin, partideki bölunmeyi önlemeyi amaçladığı- ru öne sürdükleri karar çerçevesin- de, SBKP Genel Sekreteri Mihail Gorbaçov başkanlığında oluşturu- lan bir kornite, partinin yeni prog- ramını en geç gelecek yılın orta- sına kadar hazırlayıp parti örgut- lerinin tartışmasına açacak. öte yandan SBKP Kongresi'nde dün sabah yapılan gizli oylama sonucunda Merkez Komitesi'nin yeterli yapısı uye sayısında beklen- medik bir artışla belirlendi. Kongre*nin 398 uyeden oluşma- sını benimsediği Merkez Komite- si üye sayısı yapılan seçim sonu- cunda 412'ye yukseldi. Buna kongre delegelerinin oylarımn ya- rısından fazlasını elde eden üye- lerin sayısmın daha önce hesapla- nan rakamları aşması yol açtı. SBKP'nin 28. Kongresi dün ak- şam tüm delegeler tarafından top- luca okunan Enternasyonal Mar- şı ile sona erdi. Gorbaçov yaptığı kapanış konuşmasında, "Bu kongrede değişen koşnilara ayak uyduranlar, sosyalizmden yana olanlar halkımızın gelecegini dü- şünenler galip çıktı" dedi. Komü- nist olmanın suç gibi gösterildiği ortamda partinin bölüneceği söy- lentilerinin yaygınlaştığına dikkat çeken Gorbaçov, "Göıüldü ki SBKP birlik içinde varlıgını sürdnrecektir" diye konuştu. Gor- baçov parti içinde değişik plat- formlara ve azınlık görüşlere say- gı gösterilmesini de istedi. btaıftal: Acıbadem Deneme Lısesı Ahmet $ımşek Lısesi Alman Lısesı Alman Lisesı Amerıkan Robert Lisesi Ana Bilım Lısesı Ozel okullar kesin kayıt taban puanları tstanbul Haber Servisi — Ozel okullann kesin kayıt taban puanları açıklandı. Bugün ve ya- rın yapılacak kesin kayıt için en yuksek taban puanı 294.665 ile Robert Lisesi Erkek Bolumu, en duşük puanı ise 95.804 ile Ese- niş Lisesi istedi. Sınav Yürutme Kurulu'nun yaptığı açıklamaya göre, okulla- nn kontenjanları ve 14-15 tem- muzda yapılabilecek kesin kayıt- lara ilişkin taban puanları şöy- le: Oknhmadı Karma Karma Kız Erkek Amerıkan Robert Lisesi Kız Erkek Anakent Lisesi Ata Lısesı Balmumcu Deneme Lisesi Belde Deneme Lısesı Beytıan Aral Lısesı Bılten Lisesi Bılge Kaan Deneme Lisesi Bılgi Lısesı Boğazıcı Lısesı Çavuşoğlu Lisesi Doğan Lisesi DoğuşLısesi Esenış Lisesi Eyüboğlu Lısesı Gökdıl Lısesı Gürsoy Lisesi Işık Lisesi İtalyan Lisesi Italyan Kız Ortaokulu Kadıköy Lısesı Kalamış Lısesı Kaşgarlı Mahmut D Lısesı Kemal Atatûrk Den.Lisesi Koc Lısesı (Kız) Koç Lısesı (Erkek) Kûltür Lisesi Moda Lisesi Notre Dame De Sıon Lısesı Semiha Şakir Den Lisesi St.Benoıt Fransız Lısesı St.Benoıt Fransız Lisesi St. Georg Avus Kız.Lis St.Georg Avus Erk.Lısesi St.Joseph Fransız Lısesı StJoseph Fransız Lisesi öiretia Karma Karma Karma Karma Karma Karma Karma Karma Karma Karma Karma Karma Karma Karma Karma Karma Karma Karma Karma Kız Karma Karma Karma Karma Kız Erkek Karma Karma Kız Karma Kız Erkek Kız Erkek Kız Erkek St.Michel Fransız Lısesı ; Karma St.Pulchene Fr.KızOrO Tarhan Lisesi Uluğbey Deneme Lisesi Usküdar Amerıkan Lisesi Uskûdar Amerıkan Lisesi Yeni Yıldız Lısesı Yıldız Lisesi Yunus Emre Lısesı İznir: Izmır Amerıkan Lısesı Izmır Amerıkan Lısesı St Joseph Fransız Lısesı Kız Karma Karma Kız Erkek Karma Karma Karma 1990-1991 Haz. stnrfı konte^am 14-15 T« 1990 kesin kayıt tabaa puanton 120 600 30 60 55 252.741 151.284 285571 286.984 (Aday 3401015930) 288.617 55 (Aday 3401010274) 294.665 130 200 162 004 202 014 202 200 44 24 49 216 208 178.590 242 014 267434 204.985 201.248 261075 163582 202 434 102 200091 36 198 278 72 255946 108 320 200 120 125 46 36 72 72 78 80 50 50 180 72 80 58 122 60 60 34 50 81 81 72 30 54 54 28 78 300 Kız Erkek Karma 72 72 72 95.804 210.000 182 275 200458 265.039 267.668 253.818 226.060 226511 233.945 252.133 (Aday 3401013753) 271.062 (Aday 3401014792) 279972 213.441 233.236 Alman yazarPeter Schneider, "Tarih önümüze hep en iyi kartları çıkarttı" diyor 6 Hak ettiğimîzden iyi yerdeyiz' 259.366 266198 257.575 255 737 276.763 280.866 271373 275 711 260.759 239.049 196676 253.818 282 442 (Aday 3401005597) 284.304 194.624 195 283 145083 249404 255027 240386 SCHNEIDER'DEN Bugünkü durumu Almanlar hak etmedi. Çok şanslıyız bir yerde. Tıpkı Dünya Kupası maçında olc 1 ğu gibi. Bir penaltı ile şampiyon oldular. Avrupalıların, Türkiye'ye Ortaİc Pazar yolunu tıkamalarını hiç doğru bulmuyorum. Almanların mutsuz bir toplum olduğuna inanıyorum. Bütün zenginliklerine rağmen hayatın tadını çıkaramazlar. SEZER DURU "Leaz" ve "Bir Anayasa Düşmanı" adlı kitapları Türkiye 1 de de yayımlanan Alman yazar Peter Schneider, bugünlerde İstan- bul'da. 1960'lann öğrenci hareket- lerinde önemli rol oynamış olan Schneider, Türkiye'de birkaç ay kalacak. Burada yeni deneyimle- rinden, yaşadıklanndan yeni ya- pıtlar çıkacağını uman Schneider- Ie iki Almanya'nın birleşmesi, Al- manya'nın dünyadaki yeni konu- mu, sosyalist sistemin son dönem- de yaşadıkları, çevre sorunları ve demokrasi üstüne konuştuk. — Almanya büyük bir dünya gücü olmaya dognı mu gidiyor? — Biliyorsunuz, ben 1968 öğ- renci olaylarından gebne bir kişi- yim. Benim kuşağım bugünkü du- rumu büyük bir kuşkuyla izliyor. Açık konuşmam gerekirse bugün- kü durumu Almanlar hak etmedi diyorum ben. Bugün yirmi yaşın- da olan Almanlar anlamayacak- lardır elbette. Tarih, önümüze ne- den hep en iyi kartları çıkartıyor diye düşünüyonım. Yani Hitier ve çıkarttığı savaştan sonra geldiği- miz durum... Çeklerin, Polonya- lılann büyük bir ağabeyi yok, oysa Doğu Almanya'nın var. Samnm on yü içinde Doğu Almanya bizim düzeyimize gelir. Çok şanslıyız bir yerde. Tıpkı Dünya Kupası maçın- da olduğu gibi. Bir penaltı ile şam- piyon oldular. Nerdeyse hake- min Deutsche Bank'tan para aldı- ğına inanacağım geliyor. Doğu Almanlar artık kimse ile dünya ile boğuşmak durumunda değiller. Bundan sonra kimseyi de sorumlu tutamazlar. Kötü Ruslar, kötü Amerikalılar olmayacak ar- tık sorumlu... Sorunlar İcendileri- nindir, bizimdir bundan boyle. Doğal olarak önce bir karmaşa yaşanacak. İyi niyetli görüşe go- re bundan sonra Almanlann nor- mal bir halk olmaları beklenebi- lir. Kötümser görüşe göre ise Ai- manya'da ortaya çıkan, kenaini beğenmişliktir. Komşularımızın, Almanya'nın askeri güç olarak or- taya çıkacağını sanmalan, onlara saldırabileceğini düşünmeleri ben- ce saçma. Böyle bir şeye ihtiyacı- mız yok. Çok zenginiz, ekonomi- miz güçlu, çok çalışkanız. Biz ba- rış yoluyla nasıl olsa Avrupa'nın en güçlü ülkesi olduk. Işte bu ken- dini beğenmişlikten ben korkuyo- rum. — Kendini begenmişlik nereye götürür Almanya'yı? — Aslında neden korktuğumu anlatmak benim için çok güç. Bu korku aydın bir Türkün, Italya- nın, Fransızın ya da Isveçlinin duyduğu korkudan çok değişik bir PETER SCHNEİDER — Toplumlann sorunlannı çözebilmeleri, sag- lıklı düşünebilmeleri için demokratik sistemden başkası duşünüle- mez. (Fotograf: Vedat Yenerer) PORTRE PETER SCHNETOER 68'den gelen yazar 194O'ta doğan Peter Schneider, besteci ve orkestra şefi bir babanın oğlu. Alman dili ve edebiyatı, felsefe ve tarih öğrenimi gören Schneider, 1961'den bu yana Berlin'de yaşıyor. 1968 öğrenci hareketinin Almanya'daki önderlerinden biri olan yazar, düşünceleri yüzünden öğretmenlik görevinden alındı. Almanya'da 11 kitabı yayımlanan Schneider'in Türkiye'de de "Lenz" ve "Bir Anayasa Düşmanı" adlı kitapları yayımlandı. "Duvardan Atlayan" ve Mengele">ie oğlunun ilişküerini anlatan "Baba" adlı kitapları da önumüzdeki aylarda yayımlanacak. Ayrıca Gunther Grass, Peter Schneider ve F. C. Delius'un yazılarının yer aldığı "Almanya Nereye Gidiyor?" adlı bir kitap da yakında basılacak. duygu. Bir Alman faşizmınin ye- niden ortaya çıkacağından kork- muyorum. Bu nostaljik bir korku- dur. Anlıyorum. Ben Almanların mutsuz bir ioplum olduklarına inanıyorum. ttal>'anlann boşvercilikleri, Fran- sızların küstahlıgı onlarda yoktur. örneğin Almanlann aşırı çalış- kanlığı onlann mutsuzluklarıyla ilgili bir olaydır. Bütün zenginlik- lerine rağmen Almanlar hayatın tadını çıkaramazlar. Mutsuz ulus- lar hep başkalarına bir şeyler öğ- retmek isterler. Bu duygu Alman- ya'da çok güçlüdür. Gündelik ya- şamda bütün yabancılar, örneğin Türkler onlann bu huylanyla kar- şı karşıya gelirler. örneğin bilme- diği bir yolu bir Almana soracak olsa bir yabancı, Alman ona "Okuman yok mu? Şurada hari- ta var" der. Bu cevap dünyada dü- şünülecek en korkunç cevaptır. Alman trenlerinde "Pencereden dışanya sarkmak yasaktır" diye yazar. Başka ülkelerde ise "Tehli- kelidir" denir. Yani hangi sebebe dayanarak yasak edildiği bilinme- mektedir. Yasak yasaktır. Bu da- ha iyiyi bilme, daha iyi olma du- rumunu yaratan garip kültür, Al- manlann kendi mutsuzluklann- dan kaynaklanır. Şimdi Ikinci Dünya Savaşı'nın iki yenilmiş ülkesi Japonya ve Al- manya, kazananlar olarak karşı- mıza çıkıyor. Tarih haklıdan ya- DIŞPOLİTIKA na değil. Güçlü durumda olan Al- manlar daha da güçlendiklerinde, başkalanna, "Siz bilirsiniz, biz si- ze nasıl çalışılması gerektigini ög- retiriz, çalışmayacaksanız para ödersiniz" diye bir tavır takınabi- lirler. Bu tavır Avrupa'da etkili olur diye korkuyorum. Tabii böyle olmayabilir de. İyimser görüş ise şudur: Berlin Duvan anormal bir durumdu. Şimdi ortaya çıkan nor- malleşme, yani ulusun birlikteliği Almanları da normalleştirebilir. — Sosyalist bloktaki son degi- şiklikler kapitalist sistemin zafer kazandıgı izlenimini yaratıyor. Bütün sosyalist ülkeler şimdi ka- pitalist ülkeler gibi mi oiacak? Onlann sevaplannı ve hatalannı Yeşillerin forumu: Naylon dünya istemiyoruz Haber Merkezi — Yeşiller Par- tisi İstanbul il örgutünün çeşitli et- kinliklerle surdürdüğu "Ambalaj Sanayiinde Plastik ve PET'e Hayır" kampanyası çerçevesinde, bir forum düzenleniyor. Bugün saat 13.0O"te Caddebos- tan Sanat ve Kültür Merkezi'nde gerçekleştirilecek "Naylon Bir Dünya İstemiyoruz. Siz Ne Diışıi- nüyorsunuz?" konulu foruma, be- lediye yetkilileri, meslek odalan ve dernek temsilcileri, Çevre Müste- şarlığı yetkilileri, sanayiciler, bilim adamlan ve siyasi parti temsilci- leri katılıyorlar. Başlattıklan ve çeşitli etkinliklerle sürdürdükleri kampanyanın oncelikli amacını, "Yurttaşlann bireysel inisiyatifini harekete geçirerek, plastik ve PET ambalajlı ürünleri protesto etme- lerini saglamak" olarak açıklayan Yeşiller, kampanya çerçevesinde düzenlenen forumla da plastiğe tepkinin yaygınlaştınlarak bu ko- nuda duyarlılığın arttırılmasının amaçlandıgını belirttiler. aynen mi gerçekleştirecekler? —Sosyalist sistemin bataklığa battığı doğru. Gerçekten de bu ül- kelerin bu derece kötü yönetilme- leri herkesi şaşırttı. Şimdi Doğu Almanlar aynen bizim gibi olmak, bizim yaptıklarımızı yapmak isti- yorlar. Bu işin dışardan görünü- şü. Ama samyorum yanıltıcı bir durum. Ama kapitalizme seçenek arıyorsak bunu arük sosyalist dü- zende bulamayız. Yeni düşünceler üretmek zonındayız. Kırk yıl bo- yunca Doğu'da bambaşka bir ya- şam tarzının, düşunme tarzının egemen olduğu doğru. Bir Doğu- lu örneğin Baü'ya geçtiğinde kos- koca bir gökdelenin bir kişiye ait olduğunu duyunca çok şaşınyor, buna inanamıyor. Deneyecekler. Başka türlü çalışmayı öğrenecek- ler. Bir süre kitlesel işsizlik yaşa- nacak. Ayn kültürler ve düşünce- ler çatışma doğuracak. — Çevn sonınJan artmayacak mı bütün dünya kapitalist sisteme girince? — Sosyalist bloktaki çevre so- runlannın sandığımızdan çok da- ha büyük olduğu ortaya çıktı. Ka- pitalist sistem çevre sorunlarına daha duyarlı, ama dünyanın çev- re sorunlannın büyüdüğü de bir gerçek. Ben bu olaylardan şu so- nucu çıkarttım. Toplumlann so- runlannı çözebilmeleri, sağlıklı düşünebilmeleri için demokratik sistemden başkası düşünülemez. Doğu Almanya'dan tanıdığımız birçok şey burada hâlâ geçeTİi. ör- neğin sansür. Gazetecilerin yazı- ları yüzünden mahkemeye veril- meleri, hatta hapise girmeleri, bunlar doğru şeyler değil. Hükü- metler iyi şeyler yapmak isteseler bile, ilerleme olmaz ülkelerde, de- mokrasi yoksa... Bir başka çatışma da endüstri ülkeleri ile geri kalmış ülkeler ya da gelişmekte olan ülkeler arasın- da çıkacak ve çıkmakta. Bu çok gelişmiş sanayi ülkeleri kendi ül- kelerindeki sanayi artıklarım ne yapacaklarını şaşırraış durumda- lar. Yeni üretimlerini çevreye zarar vermeyecek biçimde üretebilmek amacıyla yeni teknolojiler yarat- mak için milyarlar harcıyorlar. Oysa dünyamn birçok yerinde es- ki metodlarla, eski tekniklerle üre- timler yapılıyor, ki bunlar çevreyi konımaya yönelik değil. Zengin ulkeler, fakir ülkelere nasıl "Siz arük bunlan üretroeyin, otomobil kullanmayın vb." diyebilir ki? Is- tekler her yerde var. Serbest piya- sa ekonomisinin üretime en elve- rişli ekonomi olduğu, yaratıcı ol- duğu ortaya çıktı, ama aynı za- manda dünyayı da hasta hale ge- tirdi. Demek ki şimdi yeni düşün- celerin üretilmesi gerekiyor. Ay- dınlara görev düşüyor. Her ne ka- dar ekonomik gücü ellerinde tu- tan kişiler aydınlarla diyalog ha- linde değillerse de ufak bir azın- lığın ürettiği yeni düşünceler gide- rek sistemlerde etkili olabiliyor. Dünyadaki fakir ülkeler inti- kam almak isteyecekler. Ben Türkiye'de de güçlenen fslamcı aşırı akımları buna bağlıyorum. Yoksullar kentlere gelip oralan ya- şanmaz hale getiriyor, intikam alı- yor bir yerde. Şunu da belirtmeli- yim ki Avrupalıların Türkiye'ye Ortak Pazar'ın yolunu tıkamala- rını hiç doğru bulmuyorum. Av- rupalılann insan haklan konusun- da gösterdikleri duyarlığı anlıyo- rum. Ama bu konu var diye Tür- kiye'ye, "sizi aramıza alamayız" demelerini kabul etmem mümkün değü. Alışık komadan çıktı • tSTANBUL (AA) — Tedavi altında bulunan sanatçı Sadri Alışık koma durumundan çıktı. Alışık, hastaneden çıkarak evine dönmek istediğini söyledi. Sanatçının tedavi görmekte olduğu InternationaJ Hospital'dan yapılan açıklamada, Sadri Alışık'ın hayati fonksiyonlannın geriye döndüğü bildirildi. Bir süredir ilaçla kontrol altında tutulan tansiyonun bu sabah normale döndüğünü açıklayan hastane yetkilileri, böbrek fonksiyonlannın da düzene girdiğini bildirdiler. Komadan çıktıktan sonra eşi ve çocuklanyla görüşen Alışık'ın kendini iyi hissettiğini ve evine dönmek istediğini söylediği bildirildi. Koruma bölgeleri • MUĞLA (Cumhuriyet) — Cumhurbaşkanı Turgut özal ile birlikte Fethiye'ye gelen Cumhurbaşkanlığı Danışmanı Can Pulak, çevre koruma bölgelerine yeni bir düzenleme getirileceğini söyledi. Çevre koruma nedeniyle bazı çevrelerden tehditler aldığını belirten Pulak, "Buna karşın Katrancı'yı yeniden halka açabildik" dedi. Can Pulak şöyle konuştu: "öncelikle her ilçede bir büro oluşturulacak. Vatandaşlann karşılaştıkları sorunlar bu bürolardan çözülecek ve danışmanlık verilecek. Milli Egitim Akademisi • DATÇA (AA) — Milli Eğitim Bakanı Avni Akyol, Milli Eğitim Akademisi kurulması için çalışmalar yapıldığını bildirdi. Akyol, "Milli Eğitim Bakanhğı'nda yönetici atamalarında, siyasilerin baskısından yöneticileri uzak tutmak amacıyla, yeni kurulacak Milli Eğitim Akademilerinden geçmeyenlerin yönetici olarak atamalan yapılamayacak" Fil adam hastaliffl • VVASHINGTON (AA) — ABD'de araştırmacılar, sakatlık, öğrenme güçlüğü ve büyük urlann oluşmasına neden olan "fil adam" hastalığına yol açan şeni belirlediler. Michigan Universitesi'nden Francis Collins ve Utah Universitesi'nden Raymond White başkanlığındaki araştırmacılar tarafından yapılan çahşmajarda, deri sinirleri üzerinde iyi huylu ur oluşmasına NF geninin yol açtığı ve bu genin, yeni doğan 4 bin bebekten l'inde görüldüğü belirtildi. SSCB'den vize kolaylığı • ANKARA (AA) — Türkiye ile Sovyetler Birliği arasında "vize işlemlerinin basitleştirilmesine ilişkin mektup" teatisinde bulunuldu. Anlaşmaya göre, her iki ülke vatandaşlarının vize başvurulan en kısa zamanda sonuçlandırılacak. Anlaşma ayrıca 15 günu aşmayan ziyaretleri kapsayan turistik vize taleplerinin beş iş günü içinde, 30 iş gününü aşmayan ekonomik ve ticari içerikli ziyaretler ile banka ve şirket temsilcilerinin vize taleplerinin ise iki iş günü içinde cevaplandınlmasını ve uluslararası kamyon ve otobüs şoförleri ile tren kondoktörlerinin vizelerinin en kısa sürede verilmesini öngörüyor. Hıfzı Topıız ILAD Başkanı • İSTANBUL (ANKA) — Genel kuruldan sonra ilk toplantısını yapan tletişim Araştırmalan Derneği (İLAD) yönetim kunılu görev bölümü yaptı ve başkanhğa Dr. Hıfzı Topuz'u yeniden seçti. Yönetim Kurulu ikinci Başkanhğa Oktay Kurtböke'yi, genel sekreterliğe Hüsamettin Ünsal'ı, saymanlığa Füsur özbilgen'i, yasal sorunlan araştırma koordinatörlüğüne Prof.Dr. Mesut Önen'i, teknolojik gelişmeleri araştırma koordinatörlüğüne Doç.Dr. Emre Dağdeviren'i, yeni yayınlan araştırma koordinatörlüğüne Dr. Aydın Uğur'u, Ankara şubesi koordinatörlüğüne Prof.Dr. Aysel Aziz'i ve Prof.Dr. Korkmaz Alemdar'ı getirdi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle