Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
12 TEMMUZ 1990 EKONOMİ CUMHURİYET/1S
Konut yardımı
arttı
• ANKARA (AA) —
Konut edindirme yardımı
yûzde 16-30 oranında
arttınldı. Maliye ve
Gümrük Bakanı Adnan
Kahveci imzası ile bütün
resmi kuruluş ve valiliklere
gönderilen yüdınm
telgrafta, 1 Temmuz 1990
tarihinden geçerli olmak
«re konut edindirme
yardımının yeni haliyle
uygulanması istendi.
BiUndiği gibi konut
edindirme yardımı 10
kişiden fazla personelin
çaîıştığı işyerlerinde, işveren
tarafından çahşan adına
yatınlıyor. Buna göre konut
edindirme yardımı şoyle
oldu: 1. altı ay 15.000'den
17.500'e, 2. altı ay
25.000'den 30.000*6, 3. altı
ay 30.000'den 35.000'e, 4.
alü ay 35.00Cr-den 45.000'e,
kalan süreler 50.000'den
65.000'e.
Asgari ücret
23 temmuzda
• ANKARA (ANKA) —
Asgari Ücret Tespit
Komisyonu en uzun
toplantısını yaptı.
Komisyon 23 temmuzda
6'ıncı kez toplanma karan
alırken, asgari ücretin bu
toplantıdan sonra
acıklanabileceği belirtildi.
Türk-Iş Genel Eğitim
Sekreteri Mustafa Başoğlu
sonuca yaklaşıldığı için
müzakerelerin uzadığını
bclirterek, "Kahp önemli
değil, bizi ancak yeterli
ücret memnun eder.
Şimdiye kadar bilimsel
veriler dikkate ahnsaydı
tatminkâr asgari ücret
çıkardı. Benim kanaatim 23
ımuzda asgari ücret
<.yıİdanır ve 1 ağustosta
yürürlüğe konulur"
şeklinde konustu.
Petkim'den
zam
• ANKARA (AA) —
Petkim'in ürettiği ban
kimyevi ürttnlerin fiyatlan
yeniden belirlendi.
Bugunden geçerli olmak
üzere dört kimyevi ürünün
satış fiyatı ortalama yüzde
8 ila 9 oranında arttınldı.
Daha önce tonfiyatıKDV
hariç peşin 4 milyon 21 büı
500 lira olan kaprolaktamın
fiyatı yüzde 9 arttınlarak 4
milyon 383 bin 400 liraya
yttkseltildi. Ftalik Anhidrid
de yüzde 9 zam gördü ve
fiyatı 1 milyon 335 bin 100
liradan 1 milyon 455 bin
300 liraya yükseltildi.
Toluenin ton satış fiyatı 832
bin 300 liradan 898 bin 900
liraya, Orto-ksjlenin fiyatı
da 802 bin liradan 866 bin
200 liraya çıkanldı.
DFİF primi
dtiştirtildti
• ANKARA (AA) — Para
Kredi Kunılu'nun dünkü
mi Gazete'de
yayımlanan tebliğine göre
ihraç edilecek narenciyenin
yabancı nakliye araçlan ile
taşınması halinde,
destekleme ve fiyat istikrar
fonu primi ton başına 40
dolar olarak odenecek.
Halen, narenciye
ihracatında ton başına 30
dolar prim ödeniyor.
Tebliğe göre otomobil,
otobüs, minibus, midibüs,
kamyon, kamyonet, çekici,
motosiklet ile dikiş
makinelerinin parça olarak
ihracatında geçerli olan
DFİF primi yüzde 20 eksik
odenecek.
Altm satışı
rekor kırdı
• ANKARA (UBA) —
Merkez Bankası'mn döviz
karşüığı altm satışlannda
bir yılm rekonı kınldı. Bir
günde banka 3 ton 338 kilo
altm satışı gerçekleştirdi.
Merkez Bankası'ndaki altm
satışı seansma 17 firma
katılırken 192 işlemde alıcı
kuruluşlann yogun talebi
karşısmda bir günde 3 ton
338 kilo altm satılarak bir
yılm rekoru kınldı.
Univereite
sınavı gibi
• ANKARA (ANKA) —
Başbakanlık Hazine ve Dış
Ticaret MüsteşarlığYna
alınacak uzman ve uzman
yardımcıları için
duzenlenecek smav ÖSYM
tarafından
fterçekleştirilecek. Uzman
iımcüan tezlerini Türkçe
Oıarak hazırlayabilecekler.
HDTM uzman ve uzman
yardımcıhğı smavmda
değişiklik yapıldı. Resmi
Gazete'de yayımlanan
değişikliğe iliskin
yönetmeliğe göre sınav
eskiden olduğu gibi yazılı
ve sözlU olarak iki aşamah
gerçekleştirilecek, yazıb
sınav test şeklinde
yapılabilecek ve ÖSYM
tarafından
gerçekleştirilecek.
Sanayînîn babası 40 yaşında
Kalkınma bankacılığının Türkiye'deki örneğiTSKB 40. yıldönümünü kutluyor
ESİN SUNGUR
Amerikan yardımları ve Dünya Banka-
sı kredilerine aracıhk ederek Türkiye'nin
belli başlı sanayi devlerinin gelişip serpil-
mesini sağlayan Türkiye Suuü Kalkınma
Bankası, kuruluşunun 40'ıncı yılını kutlu-
yor. "Biz reklam yapmadan kendi kabu-
gumuz içine çekilip çalışarak Türk sana-
yünin temellerini athk" diyen TSKB Ge-
nel Müdüriı Metin Tokpınar, 33 yılını biz-
zat yaşadığı 40 yıllık geçmişi şöyle anlat-
U:
"Baslangıçta Amerikan hüküraeünden
sağlanan tavizli kredileri Türk ozel sektö-
rfine aktararak büyük sanayi kunıluşlan-
nın oluşmasına katkıda bulunu)orduk.
Planlı dönemin başladıgı 196O'lı jıllarda
ise ithal ikamesine dayalı büyürae strate-
jisine paralel yürutülen kredi politikası>-
la ileri teknolojinin kollanıldığı ara malı
ve yatınm mab üretimini teşvik ettik. Ay-
nı dönemde sermaye piyasası faaliyetleri-
ne başladık. Hükümetlerin sosyal amaçh
politikalar izledigi 1970'li yıllarda gerice
yörelerdeki yaünmlara ve ihracata döniik
sektöriere kaynak aktarmaya yönddik. Dı-
şa açılmanın gerçekleştigi 1980'li yıllarda
ise kalkınma bankacılıgı eski onemini yi-
TSKB Genel
Müdürü Metin
Tokpınar:
Reklam
yapmadan, kendi
kabuğumuz içine
çekilip çalışarak
Türk sanayiinin
temelini attık.
TSKB, şimdi de
yatınm
bankacılığma
yöneliyor.
tirdi, yannm bankacılıgı agırlık kazandı.
Türkiye Sınai Kalkınma Bankası'mn yeni
bedefi yatınm bankacılığının her lür ola-
nağını sunmak ve sermaye piyasasında ge-
lişme sağlamakhr."
Bankanın kuruluş sözleşmesinde, "özel
girişimi desteklemek", "yabana sermaye-
tıin gelişini hızlandınnak" ve "sermaye pi-
yasasını geliştirmek" amaçlarının yer al-
dığını hatırlatan Tokpınar, bu amaçları
bankanın imkânları oranında başarıyla
gerçekleştirdiklerini vurgulayarak sözlerini
şöye sürdurdü.
"Biz kredilendirecegimiz projeteri son
derece titiz bir çalışmayla seçiyonız. Eko-
nominin kanalize oldugu yönü iyi tespit
edip gerçekten şararlı yaünmlara kaynak
aktanyoruz. Şu anda bankamızda Türki-
ye'nin en iyi uzmanlan çabşıyor. Kolay ko-
lay, kül yutmayız. Zaten onun için 40 yıl
DünyaBankası'nın çocuğu
Anasözleş-
mesini Dünya
Bankası'nın
uzmanı HaroM
Jobnson'un
hazırladığı
TSKB, Dünya
Bankası'nın
önayak olma-
sıyla 1950 yı-
unda 12.5 mil-
yon lirauk ser-
mayeyle kuruldu. Merkez Bankası
TSKB'nin sennayesi tutannda çıkardığı
tahviileri satın alarak, Dünya Bankası da
9 milyon dolar kredi vererek kuruluşa
TSKB nın serm<r/t paylafi
msManar r ı j p»j
iş Bankası
Tûrk Ticaret B.
Akbank
VakıflarB.
ZiraatB.
İTO ve İSO
TSKB Emek.San.
Şahıslar
47.0
11.8
11.5
9.5
8.2
2.2
1.1
8.7
destek oldu. Bankanın kurucu ortaklan
18 yerli ve yabana banka, 7 Türk işada-
mı, 3 Türk şirketi ve tstanbul Ticaret
Odası ile tstanbul Ticaret ve Sanayi Oda-
sı'ydı. Haa ömcr Sabana ile Vebbi Koç
da ortaklar arasında bulunuyordu. Or-
taklık ilişkisi hâlâ süren Sabancüarın
bankaya sermaye koymasının hikâyesi,
Sakıp Sabancı'nın "Iste Hayatim" kita-
bında şöyle anlatılıyor.
"Genel Müdür olarak Reşit EgeV Bey,
Adana'da Ticaret Odası'nda bir toplan-
0 dözealemiş. Adaaa'nın ileri gelenleri-
ne Törkiye Sınai Kalkınma Bankası'mn
knralmasındald faydalan, ne iş yapaca-
gını bir buçnk saat anlatmış. Sonra 'bil-
mem anlatabildkn mi' diye sonmca, bak-
mıs bir sessizUk var. Morali boznlmuş.
Birden babam Haa ömer ıvaga kalk-
mış. ToplanUya katüanlara dönöp 'Ey
ahali bu bankaya ortak olalım. Anladı-
ğım kadanyla bu banka Amerika ile
Türkiye arasında boru döşeyecek. Bu bo-
nıdan Turkiye'ye dolar akacak. Biz de
bu dolarla fabrika kuracağız.' Reşit Egeli
der ki 'Benim bir buçuk saatte anlatama-
dığunı Hacı ömer iki dakikada anlattı.'
12.5 milyon lira sermayeyle kurulan
TSKB bugün 100 milyar lirahk sermaye-
ye, 963 milyar liralık plasman hacmine
ulaştı. Banka 40 yıllık faaliyet döneminde
özel sektöre 2 milyar 50 milyon dolarhk
kredi kullandırdı.
boyunca hiç teklemeden ve istikrarlı bicim-
de büyüdük. Şimdiye kadar dışardan al-
dığımız hiçbir krediyi geri ödemezlik etme-
dik. Bizim işimiz Sultanahmet'te dilenip,
Beyazıt'ta harcamaya benziyor. Bunu iyi
bir biçimde yapbğımız için yurtdışında hiı-
kumetler kadar kredi itibanmız var."
Sermaye piyasası işlemlerinde de
TSKB'nin öncülük ettiğini kaydeden Ge-
nel Müdür Tokpınar bu alanda bütün ge-
lişmeleri takip ettiklerini, denemelerine
başladıkları yeni bilgisayar ağı ile müşte-
rilere aracıhk faaliyeti sunmaya hazırlan-
dıklannı söyledi.
Türkiye Sınai Kalkınma Bankası'nın
Türkiye'nin ilk yatınm ve kalkınma ban-
kası olması bakımından diğer bankalardan
aynldığını anlatan Tokpınar, sanayi şirket-
lerinin büyük bankaların ve sanayi odala-
nnın ortak olduğu TSKB'nin ekonomik
konjonktüre göre biçimlendiğini belirterek
şöyle konustu:
"Tek kalkınma ve yatınm bankası
TSKB iken her sektöre kredi verdik. An-
cak daha sonra DEStYAB, DYB kuruldu,
bunlar geüşerek Enmbank ve Türkiye Kal-
kınma Bankası oldu. Özellikle Türkiye
Kalkınma Bankası ile aynı faaliyetlerde bu-
lunuyoruz. Bu çakışma bizim etkinligimi-
zi azaltmadı, sadece yeni fonksiyoniara yö-
nelmemizi sagladı. 1989'u kârla kapatan
bankamız 1990ın ilk çeyreginde de 29.5
milyar lira kâr etti. Bankamızın kârlılığın-
dan daha önemli bir vasfı da saglamlıgı-
dır. Bugüne kadar çeşitli zamanlarda öze-
rimize gelindi, kredilerin usulsüz kullan-
dınldığı iddialan ortaya atıldı. Ancak her
seferinde yapılan incelemede haklılığımız
ortaya çıktı. Bu, 40 yıldır izlediğimiz is-
tikrarlı çizginin uninüdiır."
TSKB'nin ortaklaıı arasında bulunan
Sabana Holding'in bankacıhk bölümü so
rumlusu Erol Sabancı da Türk özel sek-
törüne 40 yıl boyunca kredi desteği sağla-
yan bankanın ekonominin gelişmesinde
önemli bir pay aldığını vurgulayarak "Biz
sanayiciler Türkiye Sınai Kalkınma Ban-
kası ile yıllarca çok faydalı bir işbirligi ya-
parak önemli işlemler gerçekleştirdik. Bu-
gun sanayinin geldigi nokta bunu göster-
mektedir." dedi.
Demirbank halkaaçıldıEkonomi Senisi — Demir-
b«Mk, hisse senedi yatınmcüanna
da "hayıriı işler" dileyerek tstan-
öul Borsası kanalıyla hisselerini
halka satmaya başladı. 30 milyar
liralık ödenmiş sermayesinin yüz-
de 15'ini oluşturan 4.5 milyon adet
hisseyi halka satmayı planlayan
Demirbank, borsanın dünkü iş-
lemleri sonunda 7 bin 500 liralık
tek fiyattan 1 milyon 700 bin adet
hisse senedini satarak 12 milyar
750 milyon liralık kaynak sağla-
dı. Bu arada mart ayından beri
birçok kez 4000 puan sımnnı
aşan, ama bu seviyede bir günden
fazla tutunmayı başaramayan
tMKB endeksi, art arda 4 seans-
tır bu "psikolojik sınınn" üstün-
de seyrederek yatınmcılara umut
veriyor.
tstanbul Menkul Kıymetler
Borsası'mn dünkü seansında, hal-
ka açüma programjnı başlatan
Kaysenli OBsdbotlu ailesinin De-
rairbank'ı, hisselerin fiyatı ne
olursa olsun 3 ay boyunca satılan
hisseleri 7 bin 500 liradan geri aJa-
cagun açıklayarak halka açılma-
da yeni bir dönem başlatmıştı.
Dünkü seansta Demirbank hisse-
lerinin saüşnıı yürüten Yatınm Fi-
nansraan A.Ş., 7500 liralık fiyat-
tan gelen tüm talepleri karşıladı.
Bu arada Demirbank'ın 80 bin,
Türk Merchant Bank'ın da 114 bin
adetlik özel emirleri de aynı fiyat-
tan karşılandı.
öte yandan, bayram tatilinden
önceki 4 bin puan sınırını aşan
borsa endeksi, bu haftamn ilk üç
günlük Lslemleri sonunda bu sevi-
yenin altına düşmeyerek yerini
sağiamlaştııdı.
Geçen pazartesi günü borsada
işlem görtneye başlayan Petkim
hisseleri ise, satış emirlerinin alım
emirlerini aşması nedeniyle ban-
ka satış fiyatı olan 2 bin 500 lira-
nın alünda işlem görüyor. Dünkü
seansı 2 bin 350 liradan kapatan
Petkim'in en önemli satıcılannın,
ellerindeki Petkim tahvUlerini yüz-
de 10 düşük fiyatla hisse senedi-
ne çeviren banka ve yatınm fon-
lan olduğu söyleniyor.
Maxwell'inDoğu Berlin çıkartnası
Ekonomi Servisi — Türkiye'de
Hürriyet gazetesinin bir bölüm
hissesini almak üzere teklif veren
tngiliz basın imparatoru MaxweU,
operasyonlanna Doğu Almanya
halkasını da ekliyor. Der Spiegel
dergisinde yer alan habere göre
önceki hafta Batı Alman Gruner
+ Jahr (Stern Grnba) ile anlaş-
maya varan tngiliz basın impara-
toru, bu kuruluşla birlikte Doğu
Almanya'nın en büyük yaymevi-
nin bir grup hissesini satın alacak.
Berlin Duvan'mn yıkılmasın-
dan bu yana Batılı yaymcüann iş-
tahını kabartan, Doğu Berlin
merkezli PDS Yayın Grubu, ülke-
yi yavaş yavaş sarmaya başlayan
çok renkli ve yüksek baskı kali-
teli Batı yayınlanyla mücadele
edebilmek için bir süredir aradı-
ğı ortağı buldu. Haziramn orta-
sında Londra merkezli Mlror
Grnba ile görüşmelere başlandı-
ğmda, Watfort'taki toplantıya
katılan gruba bağlı 20 kadar ya-
yımn yöneticisi bir tngiliz ortak-
la çalışmaktan mutluluk duyacak-
lannı dile getiriyorlardı. Oysa
PDS Gnıbu'nun Yönetim Kuru-
hı Başkanı Gregor Gysi, mayıs
ayında ortaklığa iki tarafın nza-
sıyla bir de Batı Alman yayın ku-
rulusunun alınacağıru açıklamış-
tı. Yine de Robert Maxwell (67) ile
GnıneT + Jahr'ın Yönetim Kunı-
hı Başkanı Gerd Sehmte-Hffleo'in
(49) Doğu Alman yayın grubuna
eşit paylarla birlikte ortak olacak-
lan açıklandığında bir pürüz çık-
ü. PDS Gnıbu'na bağh Berlin ga-
zetesindeki bir yorumunda Başre-
D^AImanya'ytı F.Alman-lngiliz çikannas: G+J Grubu Başkanı Sbulte-Hillen (solda) ve Robert Maxwell
KONUKYAZAR
daktör Hans Eggert, "Gazete yö-
nctimİBİn Maxwell olayuu ve ken-
di gdeceideriııin ne olacagını, baş-
luüan bn konuda anlaşmaya var-
dıktan soara teleksierden
ögrendiiini" belirtıyordu. Eg-
gert'i ikna etmek zor olmadı.
Satış işlemi konusunda son ka-
ran bir hükümet komisyonu ve-
recek. Komisyon, satılacak hisse
miktarını da beürleyecek. Çah-
şanlara da küçük bir pay ayrüa- in Hürriyet gazelesini satın alacağı
cak. Bundan sonra iş hangi yayın- yolundaki iddialar konusunda
lann korunup hangilerinin tasfi- Cumhuriyet'e yapuğı açıklamada,
ye edümesinin gerektiğinin, özel- Maxwell'le Hürriyet konusunda
likle Federal Almanya kaynakh bir anlaşmanın söz konusu otaıa-
dığım, yalmzca bir teklif yapıldı-
ğını söyledi. Ertuna şöyle dedi:
"Bir teklif vardır. Çok ham bir
tekliftir. Hiçbir anlaşma yoktur.
yayınlarla nasü rekabet edileceği-
nin belirlenmesine gelecek.
Hürriyet
öte yandan Hürriyet Genel
Müdürü Özcan Ertuna, Maxwell-
Olayın detaylanna bile inilraemiş-
tir."
Sümerbank'a
bin başvuru
ANKARA (AA) — Şümerbank
Yönetim Kurulu Başkanı lbrahim
Çakır, Sümerbank'ın özelleştiril-
mediğini, bayilik sistemine geçme-
ye hazırlandığmı ifade ederek "Bi-
zim yapmaya çalıştıgımız, kamu-
oyunda özelleştirme olarak algı-
landı. Oysa biz bayilik sistemine
geciyoruz" dedi.
Şümerbank Yönetim Kurulu
Başkanı lbrahim Çakır, Şümer-
bank mağazalannda çalışan per-
sonele güvence vererek "Çalışan
persond magdur edilmeyecek,
haklan sonuna kadar konınacak"
şeklinde konuştu. Personelin ister-
lerse yeni bayiliklerde çahşabile-
ceklerini, kendilerinin bayi açabi-
leceklerini belirten Çakır, bu al-
ternatiflerin olmaması halinde 2
bin 800 personelin SümeTbank'ın
diğer birimlerine kaydınlacağını
bildirdi.
tbrahim Çakır, Şümerbank ba-
yii açmak isteyenler için başvuru-
lann 1 temmuzda başladığını,
başvuru süresinin 10 ağustosa ka-
dar sürecefini hatırlattı ve sürenin
uzatılmasımn söz konusu olmadı-
ğını söyledi.
Çakır, 1 temmuzdan bu yana
bin başvuru olduğunu kaybederek
şunlan söyledi:
"Müracaatlann kabol edilmeye
başlandıgı tarihten bu yana çok az
bir zaman geçtL Buna ragmen çok
büyük Ugi gördük. Kısa süre içm-
de yapüan müracaat sayısı da Sü-
merbank'a olan ilginin ne kadar
ba'yiik olduguna gosteriyor. Bu U-
gj bizim ne kadar yaygın bir niz-
met verdigimizin gostergesL Zalm
olumla bir sonuç alacagımızı bi-
liyordum. Başarmak için yola çık-
mışük ve başaracağımızı da sanı-
yorum. 10 ağustosa kadar da mü-
racaat sayısırun iki bine ulaşaca-
gını tahmin ediyoruz.
Şu ana kadar yapılan müraca-
atlann yüzde 25'i İstanbul. yüz-
de 13'ü Ankant, yüzde ll'i Ada-
na, yüzde 13'ü Bahkesir, yüzde
10u Samsun bölge mndüriakleri-
ne ait bulunnyor.
Yaptıgımız tespitlere göre tstan-
bul'dan yapılan müracaatlann
yuzde 9O'ı yeni magaza açmayı
öngörüyor. Yeni magaza açma
teklifi ile gelenlerin Türkiye gene-
lindeki yüzdesi ise yüzde 60."
Enflasyon, rekabet ve bankacıhkTürkiye'de devlet, ticari bankacıhktan, yatınm bankacılığından değil, menkul
kıymetler pazarmdan çekilmelidir. Kamu bankalarımn ticari ve yatınm
bankacılıgı dallanndaki aktif vepasifleri aynlmalı, bu faaliyetler adı, "Türkiye
Birleşik Bankası" olabilecek bir bankada toparlanarak bu banka özelleştirümelidir.
trilyon (7«6) TLIikresmimevduatın tek sa-
hibidir. Bu miktardaki resmi mevduat, ka-
mu bankalarımn toplam mevduatınm %
ll'ini oluşturmaktadır ve bu, özellikle ucuz
maliyetli ka>nak yokluğu çekilen ülke eko-
KORKMAZ İLKORUR
İkösatçı ve Bankacı
Bir ülkede uzun yıllar yaşanılan enflas-
yonun, birinci aşamada ekonomik yozlu-
ğa, ikinci aşamada sosyal, kültürei ve po-
litik yozluğa yol açtığı ve bütün bu olgu-
nun bir fasit daire yaratarak her alanda
yozluk derecesini arttırdığı ve sonuçta ken-
dini bir demokrasi yozluğuna dönüştürdü-
ğü, tartışılmasına gerek olmayan bir ger-
çektir. Aşağıda önereceğimiz husus, Türki-
ye'de artık bir neslin değer yargılanna mü-
hürunü basan ve sosyal, kültürei ve poli-
tik çarpıkhklan üretmeye başlayan on iki
yıllık enflasyonun durdurulmasına tek ba-
şına bir ilaç değüdir. Ancak öneriye yol
açan oluşum, enflasyonun önemli neden-
lerinden biri olan kaynaklann kullanuu ile
iç içe olduğundan, alınması kesinliklt ge-
rekli bir önlemdir.
Enflasyona karşı alınacak -en bilinen- en
etkin ve geniş önlemlerden bir tanesi eko-
nomideki tekellerin ortadan kaldınlması ve
her sektörde rekabet ortamının tesis edil-
mesidir. Rekabetin sağlanmasındaki amaç,
sistemdeki mevcut verimsizliklerin temiz-
lenerek ekonomideki kıt kaynaklann op-
timum dağıumım ve kullanunım temin et-
mektir.
Bugün ülkemizde 54 adet ticari banka
vardır. Bunlann 8 adedi kamu bankasıdır.
25 Mayıs 1990 tarihi itibanyla bu kamu
bankalan 49 trilyon TUlık toplam mevdu-
atın 27 trilyon TL ile Vt 55'ine hâkimdir
ve 41 trilyon TL tutanndaki toplam kre-
dilerin 20 trilyon TL ile •?« 49"unu yönlen-
dirmektedir. Bu, kaynaklann optimum
kullanımımn temini ve bu yol ile ekono-
mideki mevcut verimsizliklerin elimine edil-
mesi sürecinde gözlenen olumsuz bir tab-
lodur. Kaynağın doğru yönlendirilmesinin
yanı sıra maüyeti de çok önemli bir unsur-
dur. Bu.açıdan bakıldığında görülmekte-
dir ki kamu bankalan 49 trilyon TUlık top-
lam mevduatın içinde "sıfır maliyetli" 3
nomisinde, kıt kaynaklann dağmlmasın-
da kamu bankalarına önemli, ama tartışı-
lır nitelikte turlü avantajlar yaratmaktadır.
Şu gerçeği hatırlatmakta yarar vardır:
Türkiye'de kamu bankalannın hepsi kuru-
luş mevzuatında kendilerine verümiş özel
görevleri yerine getirmek amaa ile kurul-
muşlardır. Hiçbiri bankacılıgın her alanı-
na girmek üzere kurulmamıştır. Ama tar-
tışma yeri burası olmayan nedenler ile bu-
gıin, bankacılığın her alanına girmişler ve
yaratılan fasit daire ile yukarda özetledi-
ğimiz çarpık tablo ortaya çıkmıştır.
Öneriraiz şudur: Türkiye'nin her boyut-
taki sağlıklı gelişmesini, kaynaklann yön-
lendirilmesindeki rolü ile etkileyen banka-
cıhk sektörumüzün yeniden yapılanması
enflasyonun kontrol, demokrasinin garanti
altına alınması için bir gerektir. Bu süreç,
kamu bankalan ile başlamalıdır. Türkiye2
-
de devlet, ticari bankacıhktan, yatınm ban-
kacılığından (kalkınma bankacılığından
değil) ve menkul kıymetler pazanndan çe-
kilmelidir. Bunun için kamu bankalannın
ticari ve yatınm bankacılıgı dallanndaki
aktif ve pasifleri aynlmalı, bu faaliyetler
adı "Türkiye Birleşik Bankası" olabilecek
bir bankada toparlanmalı ve bu banka da-
ha başlangıcında tespit edilecek makul, an-
cak fazla uzun olmayan bir sürede özelleş-
tirilmelidir. Kamu bankalan ise yalmzca
kuruluş amaçlanna uygun alanlarda faa-
liyetlerine devam etmelidirler. (Hatta, bir
değerlendirme çok yülar evvel belirlenmiş
kuruluş amaçlanna uygun alanlarda bile
bugün ban kamu bankalanna ihtiyaç ol-
madığım gösterebilir).
Enflasyona odenecek bedel demokrasi
olabileceğine göre alınacak önlemler dizi-
sinde akla gelebilecek her tedbiri alabilmek
beceri ve cesaretine sahip olunması gere-
kir. Burada da en önemli rolün siyasal par-
tilerüniz ile politikacılanmıza düştüğü ke-
sindir. Ancak ülkemizde kamu bankalan-
nın varlıgı her iktidar için bir güç kaynağı
teşkil etmiştir. Bakalun, Turkiye'de oy kay-
gısını bir tarafa bırakarak ülke bütünün çı-
karlanna uygun önlemleri duşunmek ve al-
mak cesaret ve erdemine sahip siyasal par-
tilerimiz ve poütikacılanmız bu önerimizi
nasıl karşılayacaklardır?
ÎŞÇtNÎN EVRENİNDEN
ŞUKRAN KETENCt
Memur Sevinemedi
ûnümüzde seçimler olsaydı, hükümet göreceli olarak kese-
nin ağzını açacak, son seçimler öncesi yaptığı üzere daha yük-
sek oranlarda ücret artışı yapacak, memuru sevindirecekti. Se-
çim öncesi sevindirmenin acısı bu yıl çok ağır çıkanldı.
Ortada hak hukuk yok. Padişahiarın lütfetmesi gibi bir uygu-
lama, anlayış var. Bu düzen böyle sürüp giderse milyonlarca
insanın kaderi iste böyle siyasi iktidann keyfine, lütfuna bağlı
olacak.
Memurlara bu donem çok düsük ücret artısı eâilimi önceden
biliniyordu. Bayram öncesi ağırlıklı İstanbul ve İzmir birtakım
memur gruplan, hükümeti uyarmak ûzere çeşitli pasif eylenv
ler, protesto gösterileri yaptılar. Genel olarak yazılı basın, ka-
muoyu yoksullaşmasının boyutları, magduriyeti bilinen, tartışt-
lamayacak memurların yanındaydı. Hükümet, tepkilerin ve ey-
lemlerin yapıldığı bayram öncesinoe memuriara yapılacak üc-
ret artışını açıMamayı erteledi. Bayram sonrası, geçen pazarte-
si akşamı yapılan açıklama, genel beklerrtilerin de çok altında
kaldı. Memura, adeta alay etmek anlamına gelen büyük çoğun-
luğu için net 100 bin liranr altında kalan zamlar yapıldı.
Bayram öncesi memuriardan geten tepkMer, pasif protesto ey-
lemleri, hükümetin karannı actldamasını ertetetmiş, ancak olum-
suz karar üzerinde etkili olamamıştı. Memurların tepki ve pasif
protesto eylemlerı, sıyası iktidarı kararından geri döndürecek
güçte caydırıcı, etkili değildi. Hükümet geçerli olduğu sürece
memurları hep yoksulluk içinde bırakan, seçimler öncesi alda-
tan sonra da acısını çıkartan politikasını sürdüreceğe benziyor.
12 Eylül düzeni bütün ücretlilere birden ağır bedeller ödetir-
ken kamu çalısanlan, memurlara dernek kurmayı bile izne bağlı
kılmış, işçilerin sendıkal haklarında da çok önemli temel hak ya-
sakları getirmişti. Hep birlikte ücretliler, sürekli hak kaybetme
ve yoksullaşma sürecine girmişlerdi. 1984 sonrası sivil ANAP
iktidarlannda, her iki kesim için de hiçbir yasal hak gelişimi söz
konusu olmadığı gibi enflasyon karşısmda yenik düşmüş, yok-
sullaşma sürecı de ağırlık kazanarak sürüp gitmişti.
ilk kez geçen yıl işçilerin, bahar eytemleri ile etkili, caydırıcı
güç okluklan olgusu yasanmış, siyasi iktidar vermeyi program-
ladığı ücret artışlarını, 600 bin kamu işçisinin toplusözleşmele-
rinde ciddi biçimde arttırmak zorunda kalmıştı. İşçilerin eytem-
leri ile aldıkları haklar, memurtar üzerinde de etkili olmuş, hü-
kümet seçimler öncesi kamu çalısanlarının ücret artışını bekle-
nenin üstünde bir arbsla belirtemisti. 12 Eylül sonrasında aske-
ri, sivil yönetim dönemleri fark etmeksizin sürekli hak kaybet-
me ve yoksuHasma süreci içinde olan işçiler ve memurlar, ilk
kez enflasyon karşısında yenik düşmemişlerdi denilebilirdi.
Bu yıla Türk-iş, lideri değişmemiş olsa da ittifakı değismiş bir
yönetimle girdi. Bahar eytemteri ile isçi tabanmdaki değişimden
korkanlann ittifakı niteüğindeki yönetimin yılm başmdan bu ya-
na işçiler için olumlu' kaydedilebilecek bir faaliyetini biz söyle-
yemiyoruz. Bu yılm ilk 6 ayında kamuda büyük sözleşmeler de
geçen yılm benzeri siyasi iktidan caydıracak işci eylemleri de
sendikal dayanışma da yoktu. Sonunda dönemin sozleşmeleri
beklenenin gerisinde kaldı. Sadece hem isçi eytemlerinin daha
etkili olduğu hem de muhalefetin yönetimindeki belediyeler dı-
şında, dönemin bütün kamu sözteşmeleri için 12 Eytûl'den bu
yana devam eden olumsuz çizginin izlenmesinin, hak getirici
değil hak yitinci sonuçlar getirdiğini söyteyebiliriz. Memurlar için
ise işçinin durumuna özlem duyulacak çok daha da olumsuz
bir sonucla karşı karşrya kalındı.
Türk-İş'ten yine ses soluk yok. ILO'da karşılaştığımız birçok
uluslararası sendikal kuruluş lideri, "Anlayamıyoruz Türk-iş ne-
den kamu çalısanlarının sendikal haklarına kavuşmaları müca-
delesini hâlâ başlatmıyor... Bu öncelikle Türk-İş'in görevi" di-
yorlar.
„ Türk-lş'in yönetim kadroian, 12 Eylûl sonrasının, ücret alip
iktidarını koruyup iş yapmamanın, zora koşulmamanın alışkan-
lığını bir türlü üzerierinden atamadılar. Bugünkû üyelerinin hak
kavgasında zora koşmaktan kaçarken memuriann sendikalaş-
ma hakkı ile uğraşıp bir de onları da başlanna mı bela alacak-
lar?
Onlar ne düşünürse düşünsün, gelişmeler memurlar için sen-
dikal adı ile kamu çaltşanları için sendikalaşma hakkının ve mü-
cadelesinin bir an önce başlamastnın işaretlerini veriyor. ön-
celikle kamu çalısanlan kafalannı vura vura, sendikal haklarını
almadan başkaca bu düzenin değişmesinin bir yolu olamaya-
cağını öğreniyortar. Üzerlerindeki baskıyı, korkuyu atmanın yol-
larını. çarelerini düşünüyorlar. Ayrıca da dünyadaki hızlı geliş-
meler, Türkiye'nin konumu bu gelişmeleri zorluyor. Rejiminin
adı demokrasi olup da kamu çalışanlannın, öğretmenlerinin sen-
dikalaşamadığı dünyada ülke kaldı mı? Hele de girmeye çalıs-
tığımız AT'de "Kamu çalışanına sendika yasak" cbyebtlmek oias»
mı?
Türkiye, memuru, kamu çalısanı, siyasi iktidann bir padişah
gibi lütfetmesine benzer bir uygulama ile sevindirildiği ya da se-
vinemediği bir düzenden çıkıp sendikal haklan kullandığında an-
cak çağdaş demokratik bir ülke olacak.
Balıkçılar Kahveci'den
destek istedi
ANKARA (UBA) — Maliye ve
Gümrük Bakanı Adnan Kahveci
10 binin üzerinde bahkçıyı örgüt-
lemek üzere çalışmalara başladı.
Kahveci, denizlerin kirlenmesi ve
balık neslinin yok edilmesine karşı
mücadele açarken balıkçılan ha-
rekete geçirdi.
Karadeniz ve Ege'den bir süre
önce Kahveci'yi ziyaret eden ba-
ukçı temsikileri, Bakan Kahveci'-
ye trolcüleri şikâyet edip önlem
almmasım istediler. Balıkçı heye-
tinden Ramiz Dnrsnn, "Marma-
ra'dan gden troküer, Ege ve Ka-
radeniz sabJnerinde balık neslini
tnkettiler. Bmüaria biz micadele
edemiyonız. Hükümetin bize yar-
dıma olmasım istiyornz" dedi.
Maliye ve Gümrük Bakanı Ad-
nan Kahveci, balıkçılann şikâyet-
lerini dinledikten sonra "Örgüt-
lenin, şn anda Türkiye'de çevre
kirllligi ve kaçak balık avalıgına
karşı bazı yasal önlemler var, an-
cak bn önlemler yetmiyorsa, ye-
ni Mr yasa çıkanlabiliyor. On bin
imzalı bir dilekçe getirin, parla-
mentoda destek bulursunuz"
dedi.
Karadeniz, Ege ve Akdeniz ba-
hkçılanrun, Adnan Kahveci'nin
bu uyansı üzerine örgütlenme ça-
lışmalanm hızlandınp imza top-
lamaya başladıkları öğrenildi.
KISA KISA
• MERKEZ SİGORTA sektör
bazmda ihtisas acenteliği
sistemini başlattı. Acentelikler
ilgili sektörü tanıyan, sektörün
sorunlannı bilen uzman
kişilerle sigortacıhkta tecrübeli
kişilerin bir araya
getirilmesinden oluşuyor.
• OTOMARSAN Pazarlama
Direktörü Naci Kurtulan, 1990
yıbmn ilk 5 ayında 250 adet
Mercedes kamyon satışı
gerçekleştirdiklerini açıkladı.
Kurtulan, pazar paylannı 90
sonuna dek yuzde 5'ten yüzde
12'ye çıkarmayı
hedeflediklerini belirtti.
• PAMUKBANK küçük esnaf,
zanaatkâr ve serbest meslek
sahiplerinin ihtiyaçlannı
karşılamaya yönelik
"Pamukbank Ticari Destek
Kredisi" geliştirdi. 15-100
milyon lira arasında verilen
kredilerin vadesi en çok 18 ay
olarak belirlendi.
• ROMAR, disket satışlannı
teşvik etmek amacıyla ekim
ayında başlattığı kampanya
sonucunda 3 yetkili satıcı ve 3
son kullanıcıyı Dünya Kupası
fmallerini izlemek üzere
Italya'ya gönderdi.
• SVVISSAIR Isviçre
Havayollan, senelik yönetim
semporyumunu 5-6 temmuz
tarihlerinde yaptı.
Sempozyumda havayollanmn
yakın gelecekteki yönetim ve
pazarlama stratejisi saptandı.
• PTT-NETAŞ işbirliğiyle AT
ülkelerinin 1992'den sonra
uygulayacakları ve
santrallararası haberleşme
teknolojisi olan ISUP
sinyalizasyonu gerçekleştirildi.
3LME1İH CEVTDET ANDAY
SEVİŞMENİN GÜDÜKLÜĞÜ
VEYÜCELİĞİ
ÇAĞDAŞ YAYINLAJU