24 Nisan 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumhuriyet Sahıbı Cumhunyçı Maıbaacılık ve Gazaecılık Turk Anonım Şırketı adına Nadir NM)İ # Gcnel Yaym Vluduru H ı u ı C m ı l , Vluessese Muduru- Eminc Uşıklıgil. Yazı Işleri Muduru: Okay Gontnsia. # Haber Merkezı Mudury Yalçın Bıycr, Sayfa Duzenı Yoneımcnı Ali Acar. # Temsılctler ANKARA Ahmrt Tu, IZMIR- HikmM Çtunk*™, ADANA Çeöıı Ygenoglu l, Polnılm: Ctiai Ba^npç. Dış Habtrkr Etpm Bakı, Ekononu Ccngiz Tariımn, 1; Sendıka Şeknuı telaid. kultur Cctad l « . Egılım: Goıo; Ştrbm. Haber Vajtırma Ismrt Berktt, Yurt Haberten Necde< Oottu, Spor Danısmanı A6dulk«drr tucetaa*. Dızı tazılar K n n Çtk&ım, \ra*lınna. Ştlm A*o, Duzdlmc. Ab**üı Yano. • Koord:na!or Uunel Korutan, # Malı Ijler Erol trk.l. 0 Muhaarte M n t Vncr # Bulçe-Planlama Stvp O™»tNrs*o«tıı • Reklam \>w Tom, • Ek Yayınlar Hul>. Ak>nl # Idaır Husmn Ganr. # tjlelme Oırfcr Çd».. # Bllgı-Uleır, N«il Imi 0 Peronel SrTp Bo«ancw*»ıı. fltıson ve Yayan Cumhurrçn Uaıbaaahk « Gasudlık TA£ TDrk Oojı Cad 39/41 H W I» Pk. MS-laanbul Td 512 Oî 05 (30 ItalK Teta. 22246 Fit (1) 526 » 72 # Btmlar AofcJR: Zıya Gokalp Bh Irüulap S. No 194, Td 133 11 4M7, "Hct 42344 Fu: (4) 1)3 05 65 0 İMfc: H Zl» Blv 1352 S-2/Î, Tö. 13 12 30, Ttkı S2359 Fu. (!!) 1» 53 60 • Aduc Inoıtt Cad 119 S. No 1 Kal 1, Tel 19 37 52 (4 ha), TÖOL 62155. Ite (71) » 37 52 TAKVİM: 27 HAZİRAN 1990 Imsak: 3.26 Güneş: 5.26 öğle: 13.12 Ikindi: 17.12 Akşam: 20.47 Yatsı: 22.38 Başpiskopos 'Patrikhane için şükran borçluyuz' dedi \akovas öza l'a yağdırdı ovgiı UFUK GÜLDEMtR WASHINGTON — Fener Rum Patriği Dimitrios'un önü- müzdeki ay başlayacak ABD zi- yareıi dolayısıyla ABD başken- tinde bir basın toplantısı düzen- leyen Kuzey ve Güney Amerika Başpiskoposu Yakovas, Lozan Antlaşması'nın "larihi" gerçek- lerin üstünde bir guç olmadığım savundu ve "Özal yonetimine" Patrikhane'ye gösterdiği "esnek- lik için şükran borçlu oldugunu" söyledi. Hatırlanacağı gibi Türk yasa- Jan ve Lozan Antlaşması'nın nı- hu, Fener Rum Patriği'ni Türki- ye'deki yerel Ortodoksların dini İideri olarak kabuj ediyor. Oysa Hıristiyan dünyası, "Konstanti- nopl Patriği'ni" "Dünya Orto- doksiarının evrensel rohani iideri" olarak görüyor. Yakovas1 ın, Lozan Antlaşması'nın, tarihi bazı gerçeklerin üstünde olama- yacağını vurgulaması, patrikha- nenin "tarihi" rolünün Lozan ile ortadan kalkmadığı görüşünü benimsediği anlamına geliyor. Geçmişte "Türkiye aleyhtan faaliyetleri" nedeniyle Turk va- tandaşiığından çıkanlmış olan Yakovas, bu açıklamalanru Was- Tiirk toprağı olan bir adada (Gökçeada) dunyaya geldim. Ga- zetelerinizin adı Hürriyet, Cum- huriyet. Bu isimler, özgüriiik ve demokrasi demek. Hep beraber bnnu mümkiin kılalım." Yakovas, Büyukelçi Nüzhet Kandemir'in patrık onuruna ve- receği öğle yemeği hatırlatılarak Türk hukumetinin bu ziyarete tavrıru nasıl bulduğu sorulduğun- da ise şöyle yanıt verdi: "E^er bir buyükeJçinin bir mil- leti tam yetki>le terasi) ettigine inanıyorsak, o zaman büyukelçi Kandemir'in, patriği, geleneksel Türk misafirperverliğine uygun bir şekilde kabulüniin hukume- tinin izni ve onayı ile gerekleşti- ği söylenebilir." Türk hükümetinin, yüzyıllar- dır yan yana yaşayan ve birbirini çok iyi tanıyan iki ulusun barış içinde bir arada yaşaması ihtiya- cım iyi fark ettiğini kaydeden Ya- kovas, "Patrigin evrensel rolünü vnrgulayarak Turkiye'nin resmi çizgisi ile bir çatısmaya girmis oluyor musunuz" sorusuna ise şöyle yanıt verdi: "Türk hükümeti tarihi çok iyi biliyor. Avnca hatırlayacağınız gibi patrige 'patrik' ve 'miUetbaşı' olarak statüsünü Fa- tih Mehmet vermiştir. Buna ek-hington'daki UlusaJ Basın Kulü- bü'nde yaptı. Dimitrins'tan son- kyecek fada bir şey yok. Bazı ga- ra işbaşına gelebilecek patrik zetelerin yazdıgı gibi Lozan Ant- adayları arasında adı geçen ve laşması'nın patriği evrensel sıfa- hatta bu amaca yonelik olarak tından kopanp sadece Tiirkiye 1 yeniden Türk va- _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ deki Rum Orto- tediği b i l d i r i . e n ^ r R u m P a t r İ ğ İ ' n İ n Yakovas'ın Cum- AİSL/ Ziyaretl hurbaşkam özal nedeniyle bir basın ile çok iyi bir di- toplantısı düzenleyen yaloğu var. Bılın- y , < <, , diği gibi patrik, Yakoyas, Lozan ın Türk vatandaşia- bırçok maddesı ıhlal rı arasmdan seçi- edilmiştir ya da washinîî 1 on k uygulanmamaktadır. Sl'de"ffi 1922, 1923'lerde Atenogras'm se- yapılmış anlaşmalara çimi sırasında başvurmak yerine tarihi hatırlamak yaptıgı iddiası d a h a d e r i n d e n i n c e l e n m e y e muhnçlır. Lo- z a n ' 1 0 b i r Ç ° k m a d d e s i i h l a | edilmişfir ya da uygulanmamak- p ü mış anlaşma- ia« başvurmak başvurmak yerine yerine, tarihi ha- yaşandığı gibi t h i L h H ; v ürlamak ve tari- devreye girebiii- larını naurıamaK h i o l d u ğ u g i b i yor. Yakovas, daha aklllica OİUr. Bu kabul etmek da- Amerikan devle- yüzden Türk n a •kıllıaı olur. ti iie bu s,k, bai- h ü k ü m e t i n i r l i evrensel patriğin ziyaretine tavrını takdir ediyorum" dedi. lara sahip, Was- hington'da ağır- lığı olan bir din adamı. Yakovas'tan önce, patriğin "™^^^^^"™"" gezi programı konusunda bilgi veren Basın Koordinatöru Ike Pa- pas, "Dümanın bazı kısımlann- da tstanbul olarak da bilinen Konstantinopl'un patriginin Amerika'ya gelişinin Yakovas ve Özal arasındaki i>i nijetli diya- logun bir zaferi" oldugunu söy- ledi. Bu ziyaretin gerçekleşmesi için eski ABD başkanlanndan Jimmy Carter'ın da "aran" ola- rak görev yaptığını açıklayan Pa- pas, "Ama Başkan Bush bu ziya- rete damgasını vurmostur" dedi. Papas, patriği Washington And- rews Askeri Hava Ussü'nde Be- yaz Saray Protokol Şefi Büyükel- çi John Reed'in karşılayacağuu da açıkladı. ABD, Türkiye'den özel bir uçakla gelecek patriğe, Devlet Başkanı düzeyine yakın bir karşılama yapıyor. Yakovas, "Eski yaralann ka- şınntası ramanı degil" diyerek ge- nel tonunu vurguladığı basın top- lantısında, Dirnitrius'un Ameri- ka'ya getireceği mesajlardan bah- scderken dünyada bölünmüş ulusları ayıran "otanç duvarianmn" ortadan kalkması- na da değindi. Bu sözleriyle Kıb- ns'ı kastedip kastettnediğinin so- rulması üzerine de özetle şöyle konuştu: "Bolünmuş bütıin olkeleri kas- tediyorum. Kuzey ve Güney Ko- re var. Sovyetler Birliği'nde çatış- malar var. Yugoslavya'da sorun- lar var. Tüm bölünmüşlükleri kastediyonım. Ben doğduğumda Hacı adayına geri ödemede yabancı kaynak ANKARA (Cumhuriyet Biiro- SB) — Hacca karayoiu ile gidis- leri iptal edilen hacı adaylanna paralarının uluslararası döviz pi- yasasından sağlanan döviz gelir- leriyle ödendiği öğrenildi. Cumhurbaskanı Turgnt Özal tarafından geçen hafta hizmete açılan Vakıfbank Fon Yönetim Merkezi'nden edinilen bilgiye gö- re açılıştan bugüne kadar mer- kezde günde ortalama 132 milyon dolarlık plasman işlemi gerçek- leştirildi. Yetkililer, bu işlemler sonucu 160 bin dolar faiz geliri elde edildiğini, "iç ve dış piyasa- lardan arbitraj vesair yollarla sağlanan 25 milyon dolar ile 19 milyon markın Merkez Bankası1 na satıldığını ve bu paranın hac- ca gidemejen hacı adaylanna ödendigini" belirttiler. Vakıflar Bankası daha önce kaynak bulunamadığı gerekçesiy- le geri ödemeyi gerçekleştireme- miş, Fon Yönetimi Merkezi'nin açılışı sırasında Cumhurbaşkanı Özal, Vakıfbank Genel Müdüıü tsmet Alver'e "geri ödemelerin yapılması" taJimalını vermişti. Bu yüzden ben Türk hükümeti- nin evrensel pat- riğin Amerika zi- yaretine tavnnın ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ dostane ve anla- " ^ " " " yışlı olduguna inaruyonım ve takdir ediyorum." Bu sözlerinin Lozan'ın ihlali- ne hoşgöruyle >-aklaştığı anlamı- na gelebileceğinin hatırlatüıp gö- ruşlerinin sorulması üzerine, Lo- zan'ın, Fener patriğinin görevini, siyasi değil, dini ve nıhani olarak tarif ettiğini, patriğin de buna hep saygı duyduğunu hatırlatan Yakovas, "Ama patriğin bir ülke- nin vatandaşı olması demek, o vatandaşlıgın patriği veya her- hangi birini dini inançlannı ye- rine getirmekten alıkoyması de- mek değildir" diye konuştu. Gezide Carter'ın rolünün ne olduğunun sorulması üzerine, "Türk gazetelerinden okudnğnm kadanyla" diyerek anlatmaya başlayan Yakovas, Carter'ın An- kara'da özal ile görüştüğünü, da- ha sonra kendisinin Özal ile New York'ta yaptığı görüşmede Özal'- ın, vakıflara patrikhanenin yanan binasının yeniden inşasına izin için direktif verdiğini söylediğini ileten Yakovas, Özal hükümetini Patrikhane"nin evrensel rolü ko- nusunda diğer Turk hükümetle- rinden daha esnek bulup bulma- dığının sorulması üzerine şunla- rı söyledi: "Karşılaştırma yapacak pozis- yonda değilim. Ama olumlu açı- dan bakılırsa, Özal yonetimine, Türk Anayasası'nın tüm dinlere eşitlik ve özgüriiik sağlayan mad- delerine baglılığı için ve göster- diği esneklik konusunda şükran borcluyum." Azerbaycan'da muhalefetin öndegelen adlarından Bahtiyar Vahapzade: 'Hedef\tam bağımsızlık'FARUK BİLDtRİCİ BAKÜ — Azerbaycan'da ba- ğımsızlık yanlısı muhalefetin ön- de gelen isimlerinden Prof. Dr. Bahtiyar Vahapzade, yıl sonunda yapılacak seçimde çoğunluğu ele geçirmek için çalıştıklannı söyle- di. Vahapzade, "Ben Gorbaçov'- dan hoşlanmıyorum. EnneniJerin tarafındadır" dedi. Vahapzade, Komünist Partisi'nin geleceğinin kalmadığını belirterek "Cumhu- riyet Halk Paıüsi" adıyla yeni bir parti kuracaklarını ifade etti. Karabağ olayları sırasında Er- menilere ve Komünist Parti'ye ilk karşı çıkanlardan Prof. Dr. Va- hapzade, Cumhuriyet muhabiri- ne, Azerbaycan'm özgürlüğünü yeniden sağlamak istediklerini be- lirterek "Yüzyıllar önce yitirilen birşeyi tekrar elde etmek kolay değil" dedi. Azerbaycan Halk Cephesi'ne yakın olarak tanınan Prof. Vahapzade'ye yöndttiğimiz sorular ile yanıtlan şöyle: — Azerbaycan'da şimdi son dunım nedir? Sovyet merkezi hükümeti, Ermenilere karşı bizi korumuyor. Ermenilerin 'arkası' var, bizim yok, nedeni: Haç! Azerbaycan'm özgürlüğü yanm Özgürlük. Biz Sovyetler'le çalışıyoruz. Aslında federe devlet bile değiliz. Azerbaycan Sovyetler'den tamamıyla ayrılmalı. Ama Gorbacov konfederasyon diyor. Tam müstakil olsun isterler mi? Özgürlüğü Gorbacov vermez. Biz almahyız. Ama silahla değil, demokratik yolla, parlamento yoluyla. Komünist Parti'nin geleceği kalmadı. 'Cumhuriyet Halk Partisi' adıyla yeni bir parti kuracağız. — Baslangıcından bugüne ka- dar ne kadar Türk öldü? VAHAPZADE — Hesaplaya- mam şimdi. Biz de onlardan öl- dürdük. Ama onlar daha fazla Türk öldürdü. Bu her gün devam ediyor. 'İUa Karabağ' diyorlar, teslim ohnuyorlar. Bir atasözü vardır; 'Arkalı kopek kurt basar'. Onlann arkası var. — Onlann arkası var da neden sizin yok? VAHAPZADE — Nedeni VAHAPZADE — Şimdiki ha- limiz Ermenilerden aman yoktur (fırsat yoktur). Ermeniler çok ter- biyesiz. 'Karabağ bizim' deyip duruyorlar. Şimdi sınırlarda her- gün Azerilere hücura ediyorlar, Azeri köylerini basıyorlar. Bu de- vam ediyor. Sovyet merkezi hü- kümeti de bizi korumuyor. Ancak merkezi hükümet ordusu olmasa işimiz çok zor olur. Bizim yegâ- ne derdimiz budur. Ermenilerin hücumuna karşı, Moskova mese- leyi kökünden halletmiyor. — Azerbaycan'ın özgürlügü konusnnda ne dryorsDnaz? VAHAPZADE — Azerbay- can'm özgürlüğü yanm bir özgür- lüktür, tam özgürlük değildir. — Bagımsız değil mi? VAHAPZADE — Sözde. Söz- de federe bir devlettir. Ancak as- lında federe devlet bile değil. Pet- rol kendimizin degıl, ihraç ettiği- miz şeyler kendimizin değil. Biz Sovyetler'e çalışıyoruz. Biz ona çaljşıyoruz, istikbaUmizi kazana- lım, bağımsızJığımızı kazanahm. — Son bir haftada öldüıülen- lerin isimleri nedir? VAHAPZADE — Gazetede isimleri vardı. Bir baba ile oğlu öl- dürdüler. Gedebey ilçesinde, dağ- da çoban baba-oğulu öldürdüler, 21 haziran günü. Onlann silahlan var, güçlü silahlar. Silahlan dışa- ndan ahyorlar. Beyrut'tan, lngil- tere'den, Ermeniler nerede yaşı- yorsa oradan gehyor, Fransa'dan, muhtelif yerlerden ahyorlar. îste- dikleri kadar, en gelişmiş silahla- n var. Rorlnım'ıın Doarumun d e b a r l a n n b o I | U g u ) a . şanıyor Bodrum'da. Evler, dükkânlar, boş bulunan her oda bara çev- rilmiş. Hatta hamamlar bile bozulup bar rapılmış. Baret şapkalara raonte edilmiş şişelerden sifon biralar, "Sabile"li arabesk geceler ve son kazığı atmak için pusuya yatmış çorbacılar, Bodrum'da yeni bir bar kültürii oİBfturmak için sanki yanşıyorlar... Bodrum'un her şeyi tükenmiş.Su yok. Bodrum'da denize girebilmek için artık çok uzak- lara gidiliyor. Serinlemek için onca fedakârlığa katlanan insanlar bunun acısını akşamlan bariarda çıkanyoriar. Hani derier >a, "Kendi gitmiş adı kalmış yadigâr." Bodrum da öyle. Bodrum'un her şeyi tü- kenmiş, kah kala beriye bir tek barian kalmış... (Fotograf: Ümit Otan) — Nasıl bir devlet biçimi istiyorsunnz' Azerbaycan, Sovyetler'den tamamen aynlma- h mı? VAHAPZADE — Elbette, biz onu arzu ediyoruz. Ama Gorba- cov konfederasyon diyor. Yani yanm bağımsızlık, ordumuz ol- mayacak, paramız da olmayacak. Rusya'nın terkibinde yer alan devletler muayyen meselelerde ba- ğımsız olacak. Yani medeniyet meselelerinde müstakil. Şimdilik böyle. Tam müstaki) olsun ister- ler mi? — Sizce tam özgüriüğün yolu nedir? VAHAPZADE — Gorbacov vermez. Biz almalıyız. Nasıl ala- cağımızı şimdiden söyleyemem. Silahla olmayacak. Demokratik yolla, yani parlamento yoluyla olacak. — Parlamento bağımsızlık ka- ran verecek dunımda mı? VAHAPZADE — Hayır. Şim- diki parlamento çok zayıftır. Çünkü yukandan seçtiler, belir- lediler milletvekillerini. Ben de milletvekiliyim ama, benim gibi düşünenJer azdır. Benim gibi dü- şünenler köylfllerdir. Siyaset dUi olmayan adamlardır. Parlamen- toda aydıniar çok azdır. Şimdi yı- lın sonunda yeni seçim sonunda teşkilat gelecek. Biz yeni parla- mentoda aydınlann çoğunlukta olması için çalışıyoruz. — Seçimier ne zaman? Kimler giriyor? VAHAPZADE — 2-3 ay son- ra olacak. KimJerin aday olacağı daha belli değil. tlçeler tek tek adaylan belirleyecek. — Gorbacov'un geoel politjka- sını nasıl bnluyorsrnuz? VAHAPZADE — Ben Gorba- çov'dan hoşlanmıyorum. O de- mokratça glasnost yaptı. O çok •^üzel, ama Azerbaycanlılan mü- dafaa etmiyor. Ermenilerin tara- fındadır. Karabağ meselesinde her ycrde Ermenileri müdafaa edi- yor. Ermenilerin arkasındadır. Çünkü etrafındakilerin hepsi Er- tnenidir. Müsavirlerinin hepsi Er- menidir. — Komünist Parti'nin gelece- gini nasıl göriiyorsunuz? VAHAPZADE — Komünist Partisi'nin geleceği kalmadı, Cumhuriyet Halk Partisi adıyla yeni bir parti kuracağız. ABD Anayasa Mahkemesi'nin "ifade özgürlüğü" kararı politikacıları ikiye böldü 4 \akılmış bayrağın davası' alevlendiMuhafazakâr Cumhuriyetçiler, Kongre'den anayasa değişikliği kararı çıkararak Anayasa Mahkemesi'nin karannı değiştirme çabası içinde. Bir Demokrat miîletvekili ise ABD bayrağı şeklindeki oyuncakları, kâğıt peçeteleri, tuvalet kâğıtlarını Kongre'ye getirdi ve "Şimdi bu kâğıt peçeteye burnunu sümküren olursa hapse mi girecek" diye sordu. içinde. öte yandan Kongre'de ana- yasa değişikliği yönünde oy kul- lanmayan Demokratlar, seçildikle- ri yerlerde millivetçi seçmenleri ile çatışmaya girmiş durumdalar. Kongrede anayasa değişikliği oylaması sırasında ilginç tartışma- lar yapıldı. Muhafazakâr Demok- ratlar bayrak yakümasını onayla- madıklannı, ancak ifade özgürlü- ğüne karşı bir tutum almayacak- lannı açıkladılar. Demokrat mil- letvekillerinden biri, "Bir avnç dö- şüncesiz, cahil yüzünden yüzyıDık demokrasi Ukelerimizi harca)ama- yız, o zaman o düşüncesizlerden farkımız kalmaz" şeklinde savun- ŞEBNEM ATtYAS NEW YORK — Amerikan Anayasa Mahkemesi'nin "bayrsk yakmayı bir ifade özgürinğti" ola- rak belirleyen kararı sonrasında ABD'de bayrak ve miUiyetçilik tartışması boyut kazandı. Devlet Başkanı Bush başta olmak üzere tüm muhafazakârlar Anayasa Mahkemesi'nin karanna karşı çı- karken Demokratlar güç dunım- da. Muhafazakâr Cumhuriyetçiler Kongre'de anayasa değişikliği ka- ran çıkararak Anayasa Mahkeme- si'nin karannı değiştirme çabası ma getirdi. Bir başka milletveki- li, Amerikan bayrağı şeklindeki oyuncaklan, kâğıt peçeteleri, tu- valet kâğıtlanru kongreye getirdi ve "Şimdi bu kSğıt peçeteye bur- nunu sümküren olursa hapse mi girecek" diyerek tezini güçlendir- meye çalıştı. Buna karşın muhafazakârlar "Bizim atalanmu bu bayrak için canlannı verdiler. gerekirse ana- yasayı da değjştiririz" diyerek Vi- etnara ve Kore gazilerinin yoğun lobi desteğiyle birlikte büyük bir kampanya sürdürüyor. Kampan- ya özellikle gelecek secimlerdeDe- mokratlan hırpalamayı amaçlı- yor. Bu nedenle liberal köse yazar- lan muhafazakârlann "bayrak" gibi "suni kontdaria" şimdiden se- çim gündemini kendi lehlerine çe- vırme çabası içinde olduklarım belirtiyorlar. Anayasa Mahkemesi'nin kara- rı ABD'nin çoğunluğuna ters dü- şüyor ve 48 eyalette yasa değişik- liği gerektiriyor. Anayasa Mahke- mesi'ne göre "yaptlan hareketi ce- zaiandırarak bayrak onurlanmıs ol- maz, ama özgürlukJer desteklenir- se bayrağın temsil ettigi demokrasi güçlenmiş olur." ifade özgürlünün bir biçimi olan protesto özgürlüğü ABD Anayasası'nın birinci maddesince korunuyor. Bayrak yakmak ya da bayrağın üzerinde yürümek vb ey- lemler bu nedenle protesto mahi- yeti taşıdıklan sürece yasaklanma- yacaklar. Konu Anayasa Mahkemesi gündemine Teksas'ta 1984'te ger- çekleşen bir protesto gösterisi ne- deniyle açılan dava sonucu geldi. 1984'te Dallas'ta belediye binasın- da yapılan Cumhuriyetçi Parti ku- rultayı sırasında anti-nükleer gös- tericiler bir banka binasında asılı olan bayrağı yırtarak aldılar. Son- ra kunıltayın önünde bayrağı yak- tılar. Gösteride ayrıca "Amerika, kırmızı, beyaz ve mavi, işte üzeri- ne tükürüyoruz" diye bağnldı. Si- vil polislerden biri bayrağı yakan göstericinin Gregory L. Johnson oldugunu saptadı. Johnson, Tek- sas yasalanna göre bir ulusal sim- geye hakaret ve kamuyu aşın de- recede tahrikten yargılandı, suçlu bulunarak iki yıl hapis ve 2 bin dolar para cezasına çarptınldı. Dava böylece Anayasa Mahkeme- si'ne kadar gitti. Tartışmalar bayrağa saygı ko- nusunu canlandınnca çeşitli gös- teriler oldu. Sanatçılar, "Bayrağa nasıl saygı gosterilmeUdir" konu- lu sergiler açtılar. Bu sergilerden birinde 24 yasındaki genç bir sa- natçı ziyaretçilerin sergis: konu- sundaki fikirlerini yazdıklan def- terin durduğu masanın önüne ye- re bayrak sermişti. Herhangi bir şey yazmak isteyen bu bayrağa basmak durumunda kalacaktı. Chicago'da açılan bir sergide yi- ne yere bayrak konuldu ve izleyi- cilerin "milli duygulan ile müca- dele etmek, miUiyetçilik ve sem- bolizmi yenmek için bayrağa basmalan" salık verildi. Chicago Mahkemesi bu sergiyi hazırlayan- lan 6 ay hapis ve 2500 dolar para cezası isteyerek yargıladı. NEREDEN... NEREYE !. Çıplak Sîlah bilirkişideİran hükümeti, Çıplak Silah filminin sadece Türkiye'de gösterildiğini savunuyor. İran büyükelçilik kaynaklarmdan edinilen bilgiye göre İran, filmin gösterildiği tüm ülkelerde Humeyni ile ilgili bölümlerin kesilmesi yönünde girişimde bulunacak. AYŞE SAYIN ANKARA — Iran'ın Türkiye^ de gösteriminden "rahatsızhk" duyduğu "Çıplak Silah - The Na- ket Gun" fihniyle ilgili kriz büyü- yor. Iran Buyükelçiliği'nin başvu- rusu üzerine, Dışişleri Bakanhğı kanalıyla cumhuriyet savalığına götürülen "Çıplak SUah" filmi için bilirkişi heyeti oluşturuldu. Bakanlık yetkilileri, konunun hukuki yollardan çözüleceğini be- lirterek bu konuda herhangi bir açıklama yapmaya yanaşmıyor. Ankara Cumhuriyet Savcısı Akın Önciil ise "Çıplak Silah"la ilgili dosyanın hazıriandığım ve oluştu- rulan bilirkişi heyetine iletildiğini bildirdi. öncül, bilirkişinin rapo- nınu çok kısa zamanda tamamla- yacağıru sandığını ifade etti. Dı- şişleri Bakanhğı, Çıplak Silah ola- yını cumhuriyet savcılığına kaydı- nrken Kültür Bakanlığı da filmin gösterilip gösterilmemesi konu- sunda hiçbir müdahale yetkileri bulunmadığı gerekçesiyle "sessiz" kalmayı yeğliyor. Kültür Bakanh- ğı, filmin denetim kurullarından "olumlu rapor" aldığını, bundan sonraki hukuki problemin ise sav- cılık kanalıyla çözümleneceği gö- rüşünü savunuyor. İran hükümeti Çıplak Silah'ın sadece Türkiye'de gösterildiğini savunuyor. İran Büyükelçiliği kay- naklanndan edinilen bilgiye göre tran filmin gösterildiği tüm ülke- lerde, Huraeyni ile ilgili bölümle- rin kesilmesi yönünde girişimde bulunacak. Büyükelçilik kaynak- lan, "Film 1990 yıbnda çevrildi ve sadece Türkiye'de gösteriliyor. İran, filmin gösterildiği tüm ulke- lere tepki gösterecektir. ÖzellikJe Müslüman ve tran'la yakın ilişki- leri olan ülkelere bu bolumkrin çı- kanlması talebinde bulunacağız" göruşünü savundular. Büyükelçilik çevreleri, filmde Humeyni ile ilgili bölumleri "aşa- ğıiık bir işti" diye nitelerken bir yetkili de "Herhangi bir ülke Ata- türk aleyhine bir film yapsaydı, Türkiye tepki göstennez miydi" göriişünü dile getirdi. Filmin baş- ka ülkelerde de gösterildiğinin anımsatılması üzerine aynı yetki- li, "Hangi ülkede gösteriliyor. Ga- zetelerde yer aldığı gibi bu fihn I989>da değil 1990da çevrildi, be- nnz hiçbir yerde gösterirae girme- di. Türkiye, Pakist&n'ın isteği üze- rine 'Gandhi, filmini göstermemiş- ti. Bu da aynı şekilde değerlendi- rilebilir" diye konuştu. "Çıplak Silah"ın dağıtımcısı UIP firması tarafından 40 ülkeye satıldığı be- lirtildi. İran Büyükelçih'ği Basın Atasesi Celaleddin Nemini ise bu konuda geniş bir açıklama yapamayacağı- nı belirterek "Filmin gösterilme- mesini olumlu bir geltşme olarak değerlendiririz" demekJe yetindi. Öte yandan, Istanbul Emniyet MüdOrü Vekili Ihsan Ünal'ın em- riyle "keyfi" olarak filmin göste- riminin engellenmek istemesi çe- şitli çevrelerde tepkiye yol açtı. David Zucker'in yönettiği filrn- de Lealie Nielsen ve Pricilla Pres- ley başrol oynuyor. Polisiye fılm- ler ile dünyaca tanınmış liderlerin "karikatürize" edildiği filmde, Humeyni'nin yani sıra Gorbacov, Kaddafi, ldi Amin, Arafat'la il- gili "tiplemelere" de yer veriliyor. Filmin bir bölumünde Humeyni, Kaddafi, Gorbaçov, tdi Amin ve Arafat'ın bulunduğu masada gar- son servis yaparken Gorbaçov'un başındaki lekeyi siliyor. Senaryo- sunu Jerry Zucker'in yazdığı fil- min bir bölumünde de bir Ame- rikan subayı, Humeyni'nin saka- lını çekiştiriyor, tokatlıyor. Bu arada sanğı düşen Humeyni'nin "punk" saçları ortaya çıkıyor. Semra Özal döndü • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) — TKGV Genel Başkanı Semra Özal, Azerbaycan ziyaretini tamamlayarak dün Ankara'ya döndü. Semra özal, gezisinin son gününde programında olmamasına karşın, Sovyet birliklerinin Azerbaycan'a girişi sırasında öldürülenlerin gömüldüğü şehitliği ziyaret etti. özal, Türkiye'ye dönüşünde Esenboğa Havalimanı'nda Başbakan Yıldınm Akbulut'un eşi Samia Akbulut ve Sağhk Bakanı Halil Şıvgın tarafından karşılandı. De Bakey MalatyaVia • MALATYA (AA) — ABD'nin Baylor Collage of Medicine hastanesi dekan yardımcısı Prof. Dr. De Bakey, Inönü Üniversitcsi bünyesinde kurulacak hastaneyle ilgili incelemelerde bulunmak üzere Malatya'ya geldi. De Bakey ve beraberindeki heyet, tnönü Üniversitesi kampusunda yapılacak 600 yataklı ve 18 katlı olacak hastanenin yerini belirlemek amacıyla çalışmaJara başladı. Inönü Üniversitesi Tıp Fakültesi Araştırma ve Uygulama Hastanesi'nin temeli 21 temmuz cumartesi günü Cumhurbaskanı Turgut özal tarafından atılacak. Kürtajda kan kaybından öldü • Istanbul Haber Servisi — Fatih'te özel bir klinikte kürtaj olan 3 çocuk annesi bir kadının kan kaybından öldüğü büdirildi. Cibali Salimpaşa Caddesi'ndeki özel bir kliniğe kürtaj olmak için giden, 2 aylık gebe Gülistan Demir (38), dün 15.00 sıralarmda kan kaybetmeye başladı. Bunun üzerine Çapa Tıp Fakültesi Hastanesi'ne götürüJmek istenen Gülistan Demir'in yolda aşın kan kaybı yüzünden yaşamıru yitirdiği belirtildi. Gülistan Demir'in eşi lbrahim Demir, olayda kürtajı yapan Dr. Şükran Eyüboğlu'nun ihmali bulunduğu gerekçesiyle savcıüğa başvuracağını söyledi. Türkiye'den ozona inıza • ANKARA (AA) — Devlet Bakanı Vehbi Dinçerler, Turkiye'nin, ozon tabakasının korunması için yapılan Viyana Anlaşması ve Montreal Protokolü'ne taraf olacağını söyledi. Dinçerler, fngiltere'de yapılacak "Ozon tabakasının inceimesine yol açan kimyasal maddeler hakkında Montreal Protokolü'nün görüşülmesi" konulu toplantıya katılmak üzere dün uçakla Londra'ya gitti. Dinçerler, ozon tabakasının incelmesi ve diğer nedenlerden dolayı, dünyanın ısındığını da kaydederek "Eğer dünya ısınsa, bir santigrat derece ısınma için dünya sulan 15 santimetre ytikselir. Dünyadaki bütün dengeler değişecek. Bunu ifade eden ilmi ifadeler var. Bundan dolayı Türkiye, bu anlaşmalara katılmakta fayda gördü" dedi. Gençlere Ttirkiye turu • ANKARA (AA) — 15 Avrupa ülkesinden 60 başanlı öğrenciye Turkiye'nin önemli kültür merkezleri gezdirilerek, Türkiye kültürii hakkında bilgiler verüecek. Toplumlann birbirine yaklaştırma, çeşitli ülkelerin kültürlerini tanıtmak amacıyla iki yıldan bu yana düzenlenen "Uluslararası Gençlik Kültür Kervanı" bu yıl 17 temmuz - 1 ağustos tarihJeri arasında Türkiye'yi dolaşacak. PTTden piyangolu kart • ANKARA (AA) — PTT, merkez ve şubelerinde sattığı kartpostal ve tebrik kartlan için piyango * düzenledi. PTTnin kartpostal ve tebrik kartlarını alanlardan, noter huzurunda yapılacak çekiliş sonunda kazananlara, pul serileri başta olmak üzere, pul albümü ve resimli kart poşetleri verilecek. Bu amaçla Kurban Bayramı öncesinde piyasaya 60 bin kartpostal çıkanldı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle