Katalog

27 HAZÎRAN 1990 *••• HABERLERİN DEVAMI CUMHURİYET/19 Gorbaçov'a Yardım.. (Baftarafı 1. Sayfada) Komünıst Partısı kendı ıçınde çoktan bolün- müş durumda Radıkaller ya da lıberaller ge- ,çış dönemını hızlandırmadığı ıçın Gorba- çov'u sert bıçımde eleştırıyorlar Buna kar- şılık partının muhafazakâr kanadı, Sovyet lı- derını "komünıst ıdeallen" satmakla suçlu- yor Nereden bakılırsa bakılsın, tam anlamıy- la bıçak sırtında yol almaya çalışıyor Mıhaıl Gorbacov Iktıdar koltuğunun sallantıda olup olmadığı, uluslararası polrtıka sahnesının en güncel sorulan arasında Bu açıdan, şu gunlerde Batı'nın dorukla- rında Gorbaçov'a yardım tartışılıyor Bu k o nuda Avrupa Topluluğu ıçınde ıkı temel çız- gı belırgınleştı Bınncısıne göre Gorbaçov artık kendısını yeterınce kanıtlamıştır, o yuzden bır an ön- ce Sovyetler ıçın buyuk bır ekonomık yardım paketı hazırlanmalıdır Bu çızgının savunu- cuları, Bonn ve Parıs'tır Federal Almanya Başbakanı Helmut Kohl, •Almanya'nın bırleşmesıne ılışkın Sovyet ıtı- razlannı ortadan kaldırabılmek ıçın, daha şımdıden Moskova'ya 3 mılyar dolarlık kre- dı taahhüdünü yapmış bulunuyor Fransa Cumhurbaşkanı Mıtterrand da bu konuda Bonn'u desteklıyor Geçen hafta Le Monde'a verdığı demeçte, Gorbaçov'un ık- tıdarını sürdurmesının önemını vurgularken şoyie demış "Gorbaçov'un başarısızlığa uğraması ha- lınde yoğunlaşacak mıllıyetçı hareketler Sov- yetler Bırtığı'nı ıçınden çökertebıiır Böylesı bır gehşme de çok cıddı uluslararası sonuçlar do- ğurabılecek çatışma ve şıddet dönemını be- rabennde getınr " Nıtekım Kohl ve Mıtterrand, ıkı gün süreyle Irlanda'nın başkentı Dublın'de toplanan AT zırvesınde Sovyetler'e derhal 15 mılyar do- larlık bır kurtarma paketı önerdıler Ispanya, Italya ve Hollanda da bu önerının yanında yer aldı Buna karşılık başını Londra'nm çektığı, Kopenhag ve Lızbon'un da destekledığı ıkın- cı yaklaşım, daha temkınlı gıdılmesını ongö- rüyor AP'nın bır haberıne gore, Almanya ve Fransa'nın tutumuna karşı çıkan Ingıltere Başbakanı Thatcher, paranın tam nereye harcanacagını henuz kestıremeyen 250 mıl- yon nufuslu bır ülkeye yapılacak 15 mılyar dolarlık bır yardımın etkısız kalacağını be- lırtmış Sonuç olarak, AT zırvesınden şu çıktı AT Komısyonu'nun Sovyet ekonomısıyle ılgılı bır rapor hazıriaması ve ulkeye yapılacak yar- dım konusunda temel ılkelerı belırtemesı VVashıngton'da Bush yonetımı ıse Gorba- çov'un ılke olarak desteklenmesınden yana, ancak Moskova'dakı gelışmelerı goz önûn- de tutan temkınlı bır yaklaşımı savunuyor Bunların tümu bır kaygıyı vurgulamakta Karşı karşıya olduğu ekonomık ve sıyasal guçlüklenn Sovyet Başkam'nı koltuğundan etmesı olasılığı ve bunun dünya çapında yol açabıleceğı ıstıkrarsızlık Boyiesı bır olasılığın gerçekleşmesını sağ- duyu sahıbı hıç kımsenın ısteyeceğını san- mıyoruz Bunun ıçın Gorbaçov'un "başan- s/"nın ya da "başansızlığı"n\n anlamı ustün- de dıkkatle durulmalıdır Financial Times: 6 Maxwell, Hürriyet'i almaya çalışıyor' LONDRA (AA) — tngıltere'de Mırror gazeteler grubunun sahı- bı Robert MaxweU'ın, Hurnyet Gazetesı'nın hısselennın büyük bölümunu satın almaya çalıştığı bıldınldı Fınanaal Tnnes gazetesınde yer alan habere göre Maxwell, bu ayın başlarında İstanbul'da Hürnyet gazetesı sahıbı Erol Sımavi ıle gö- ruşmelerde bulundu Financial Tımes, bır sûre önce "European" adlı Avrupa çapında yenı bır gazete çıkarmaya başla- yan Maxwell'ın Hurnyet gazete- sının Balkanlar'da başlatmayı du- şunduğu bır yayın nncırının ba- şını çekmesını tasarladığını >azdı Hürnyet gazetesı sahıplerının, uluslararası alana yayılmak ama- cıyla gazetenın hısselennı satmak ıstedıklennı yazan Financial Tı- mes, satışın gerçekleşmesı halın- de Sımavi aılesının gazetenın kontrolünü Maxwell'e bırakıp bı- rakmayacağının henuz açıklığa kavuşmadığını kaydettı Haberde. Maxwell'ın son za- manlarda ABD'de, The Globe, The Natıonal Examıner ve The Sun gazetelenra satın aldığı hatır 'atıldı Af Orgütü Demir, 'ayın mahkûmu' ilan edüdi Uluslararası Af örgutu, Ilke ve Kıtle dergılennın yazı ışlerı muduru, 48 yıla hukumlu Ilker Demır'ı 'ayın mahkûmu' ılan ettı lstanbul Ha- b e r s*™* — Turkıye Sosya- u s t İŞÇ1 Partısı- BAŞKENT'TEN AHMET TAN Islamcı kanıpta birlik (Baştarafl 1. Sayfada) yenı olmadığı ve bır süredır Prof Coşan'ın, Refah Partısı'ne ve Prof Erbakan'a ağır destınler yö- nelttığı bılmmekte. örneğın TE- MPO dergısının habenne kaynak- lık eden bandın Anadolu'da satı- larak halka ulaştınldığı ılen sürül- mektedır Prof Coşan'ın tasav- vuftan söz ettığı bantta ayru za- manda Refah Partısı'ne yönelık sı- yası değerlendırmelenn de yer al- dığı söylenmektedır En yaygın ve etkın tarıkat ko- numunda bulunan Nakşıbendıle- rın oldukça parçalı bır yapılan var Bu Nakşılığın yayılraa bıçı- mınden kaynaklanmaktadır Bır Nakşı tekkesme devam edenler arasından seçılen "haüfe" adaylan zorlu ve çılelı bır eğıtımden geç- tıkten sonra tekke şeyhı tarafından başka yerlerde tankatı yaymakla görevlendınlmekte ve böylece or- taya oldukça bağımsız yenı bınm- ler çıkmaktadır Nakşılenn bu parçalanmış ya- pılannın sıyası alanda da farklı- laşmaya yol actığı büınmekte, ör- neğın Iskender Paşa grubu Refah Partısı'nı desteklerken Erenköy ya da Fatıh'tekı tsmaıl Ağa grupla- nn Anavatan Partısı'ne destek ver- dıklen söylenebılmektedır 1980 sonrası sıyası yapılanma ıçınde Nakşılenn daha büyük kesımımn ANAP'a, ufak bölümunün de RP'ye sıyası destek sağladığı ılen sürulmektedır Sözü edılen duru- mun dığer tslamcı kesımler ıçın- de geçerh olduğu, farklı grup ve tankatlann farklı sıyası partılerı destekledığı bılınmektedır tslamcı kesımlerın bu sıyası parçalanmışhğının bır sureden be- n kendı aralannda tarüşma konu- su yapüdığı ve bır sıyası bırlık kur- marun koşullannın arandığı bılı- nıyor örneğın tüm gruplann sı- yası bırlıktelığını sağlayacak bır "tslami Şûra" olusturma düşün cesı önce Islama yayın organlann- da tartışümış, daha sonra böyle bır şûranın kurulduğuna daır ha- berler çeşıth basın organlannda çıktı Bu çerçeve ıçınde ortaya çı- kan venlere göre Iskender Paşa grubu ve Prof Coşan, sıyasal bır- lığı sağlamada, yenı şûranın olu- şumunda merkezı oncü bır konum aldı Aslında Nakşıbendılenn bü- yük kesınıı gıbı tskender Paşa gru- bunun da 1983 genel seçımlenn- de ANAP'ı destekledığı, daha sonra ızledığı ekonomık polıtıka lar ve partı lıderırun aılesının ya- şam bıçımı nedenı ıle ANAP'a şıddetlı eleştınler yönelttığı bılın- mektedır Bununla beraber bu ke- ,ım 1986 ara secımlermde Gaaan- ep'te Hasan Celal Guzel'e destek «rnuş, bır başka deyışle sıyası üanda katı ve esnek olmayan bır utum takınmaktan kaçınmış, sı- /ası etkınlık açısından esnek bır pazarlıkçı yaklaşım hep ön plan- da tutulmuştur Şundı önemlj soru, tslami Şû- ra kurma gınşımının basarüı olup olmayacağı, bır başka deyışle farklı tslamcı gruplann bır sıyası çatı altında bu~lıktelıklennın sağ- lanıp sağlanamayacağıdır Örne- ğın Islamcı çevrelere göre Nakşı bendılerı, Fetullah Hoca ve onu ızleyenlen, Süleymancılan, Rıfaı ve Kadınlerı sıyasal olarak bırleş tırebılecek bır hareketın düşunıi- lenın çok üstünde bır oy gucüne sahıp olacağı kesın sayümaktadır Son Cezayır seçımlennden çok et kılenmış görülen tslamcılar MÇP'nın de gıderek "tslamlastığını" ve kısa bır süre ıçınde bu partının de sıyası bırnk- telığın ıçınde erıyeceğını ılen sür- mektedırler Önümüzdekı 2-3 yıl ıçınde ts- lamcıların sıyası bırlıktelığının sağlanabüeceğınden söz eden çev- reler bu oluşum ıçınde Sayın Kor- kut özal'ın çok önemlı bır konu- ma sahıp olduğuna ışaret etmek- tedırler tskender Paşa gnıbuna mensup olan ve Prof Coşan'ın mündı olduğu ılen sürülen Sayın özal'ın ANAP'ı destekleyen Eren- köy dergâhının malı koordınatör- lüğünü de yaptığı büınmekte ve Sayın özal'ın bır bırleşme oluşu- mu ıçın paratoner ışlevı göreceğı ıfade edılmektedır Bır tslami Şûra'nın oluşturul- ması ve bırleşme tartısmalan gün- deme gelmış olmakla beraber bu ışın başarılmasının hıç de kolay olmadığı büınmektedır örneğm "Islam ummettnin 72.5 fırka ol- duğu ve bunlardan ancak bırinın cennete gıtmeye hak kazandığı" ınancı bır çok kesımde özellıkle Süleymancılar arasında hâlâ etkı- sını ve yaygınlığını korumayı sür- durmektedır Buna ek olarak Re- fah Partısı, sözu edılen Şûra olu- şumu ıçın cıddı bır engel sayıl- maktadır Yırmı yüı aşkın bır geç- mışı olan Refah Partısı'run yenı gelısme tarafından tasfiyesının hıç de kolay olmayacağı çeşıtlı Islamcı çevreler tarafından ılen sürulmek- tedır Butun bunlar göz önüne alındığında, önumuzdekı günler- de tslamcı sıyasal yaşam ıçınde ıl- gınç gelışmelenn ortaya çıkacağuu söylemek bır kehanet olmaya- caktır Isviçre damgalı ambargo (Baştarafl 1. Sayfada) layı yapüamayacağına açıkhk" ge- tınlmezken, MKE Genel Mudürü Adnan tğnebckçık, "fırma 'musa- ade alamıyorum' diyor. Tabıi bu, flnna ıle mı Turkıye ile mı yoksa tsviçre makamlanndakı polıtika degısıklığı ıle mı ilgilı, onu bıle- miyoruz. Konu uzennde hassası- yetımiz var. Arkasında bır yasak olabılır duşuncesıyle konayu Dı- sışlen Bakanbğı'na üettık" dedı MKE Genel Mudunı Adnan tğ- nebekçılı, konu ıle ılgüı Cumhu- nyet'm sorulanm yanıtlarken, ts- vıçre'de ıhracat yetkısının Bakan- lar Kumlu'ndan bır bırımın yet- kısıne verıldığmı, bu nedenle de ıhracat ıznı ahnmasından bırta- kım gecıkmeler olduğunu söyledı tğnebekçıh, tsvıçre'nın Degas fır- masının Türkıye'ye satışını yaptı- ğı 2 75'hk roket tapalannı bır sü- re ıçın satamayacağını kendılerı- ne ılettığıru de behrterek, "Ama konunun Turkiye ile di- rekt alakâlı olup olmadığını bıle- miyoruz. Olabılır de olma>Bbılır de Ama biz hassasıyetle konunun nzerindeyiz. Yanı fırmanın verdi- ğı bilgı dogru mudur, degil mjdir, bunu bılemıyoruz." dedı tğnebekçıh, 'Tırmarun gonder- digi yazıda, Turkıye'dekı ınsan haklan konusundan valuıuldı mı" şeklındekı sorumuza ıse "Firma- nın bıze gelen mektubunda boyle bir şe> >ok. Tabiı musaade alama- ması gercekten fırma ile mı Turkı- ye ile mı yoksa İsvıçre makamla- nnda bir poüüka degjşiklıgi ile mı ilgilidir, bunu bılemıyoruz. Sılah satımmda musadereler vardır. Ama bu musadereler dost oldugu- muz ulkelerden çok suratle alınır. Hangı nedenle ızın alınamadığı konusuna ıse raektupta açüdık geönlmemiş" yaruünı verdı. tğne- bekçılı, Isvıçre'mn tavrının Avus- turya'nın Türkıye'ye uyguladığı "ambargo" türü bır tavırdan da kaynaklanabıleceğını kaydederek şöyle konuştu "Bizım de hassasıyeümız bu ko- no uzenndedır. Gerçı Avusturya olayında bır yazı vardı. Yazılı bır metın vardı. Burada >ok ama ay- nı uygulama olabılır. O nedenle arkasında bır yasak. olabılır du- şuncesıvle konu\u Dışışlen Ba- kanbgı'na üetbk. Onlar tetkık edı- yoriar." Bıhndığı gıbı Avusturya yetkı- hlen, Türkıye've uygulanan mu- hımmat ambargosunun ardından öncekı gun "geri adım" atarak ko- nuyu yemden ele aldıklannı bıldır- mışlerdı Avusturya Dışışlen Ba- kanlığı Müsteşan Thomas Klesril. muhımmat ambargosu konusun- da kesın bır kararın olmadığını, sorunun yetkıh bınmlerde değer- lendırüdığını bıldırmıştı 2 75'hk roketleı yaklaşık 20 yıl- dan bu yana Turk Sılahlı Kuvvet- len'nın envantennde bulunuyor 10 yıldan bu yana ıse MKE tara- fından üretılen bu roketler Hava Kuvvetlen'nın uçaklarında hava- dan yere, Kara Kuvvetlen'nde ıse yerden yere roketler olarak kulla- nılıyor VEUEFENDIfflPODROMU'NDANFKRETDACUOCUI Dörtlübalıisedikkat! KEMAL AKYER 1. AYAK: Bu yarış ıçın yapmış olduğu galobunda ve salı sabahı 600/38, 400/25, 200/12 5 R sprıntıyle Vıvazapata ve S Akdı ıle önde rahat gıdecek olan Kıngs Cote arasındakı mucadele, yan- şın bınncısmı belırleyecektır De nızhan ve Burçakhanım, yanşın surprız atlandır 2. AYAK: Salı sabahı 600/41 8 kolay yapan Hatıp form durumu- na göre yanşın en şanslı ısmıdır Tuğba ve Tulnea daha sonra du şunulebılır Estergon'u sürprızde önerırım 3. AYAK: Salı sabahı çalışmala- rını kenter yaparak tamamlavan Pamılly ve Katarıne arasındakı mucadele yanşın bınncısını belır leyecektır Bonsaı ve Last Gırl sürpnz yapabılır 4. AYAK- Guzel ıdmanlarla ha- zırlanan ve salı sabahı 600/40, 400/27, 200/13 5 R yapan tzzet başta tuttuğumuz ısımdır Dere- celı galoplarla bu yanşa hazırla- nan Çelebı ve kum pıstın başanlı ısmı Beycan da söz sahıbıdır Ant renörunun çok ılgılendığı Samam- ca'yı surpnzde önerırım 5. AYAK: S Akdı'nın guzel ıd- manlarla hazırladığı \ e salı saba- hı 400/26 5, 200/13 5 R yapan Buyukbaba ve Adana'da geçırdı- ğı rahatsızlık sonrası ılk yarışını koşacak olan Eserbatur arasında- kı mucadele yanşın bınncısmı be- lırleyecektır lnan 1 ve Altepe ıd manlannı beğendığım ısımler olup, Nuktedan'ı surpnzde öne- nrım 6. AYAK: Pazartesı sabahı galo- bunda çok ı>ı görunen Hello Baby, yanşın en şanslı atıdır Baş- ta tutuyoruz Sâlı sabahı 400/24 4, 200/12 R yapan Koray- taş sert rakıbıdır Rusty ve \\ hy Not da derece yapabılır TAHMINLER 1 Koşu F Yusufçuk 1 (1), P Sedam (5), P Turanbey (8), S Ömerağa (2) 2 Koşu F Vıvazapata (6), P Kıngs Cote (2), P Denızhan (5), S Burçakhanım (7) 3 Koşu P Hatıp (2), P Tuğba (7), P Tulnea (4), S Estergon(l) 4 Koşu F PamıUy(3), P Ka- tarına(ll), P Bonsaı (7), S Last Gırl (8) 5 Koşu F tzzet (9), P Çelebı 1 (8), P Beycan (7), S Sam Am- ca(5) 6 Koşu F Buyukbaba (4), P Eserbatur (7), P lnan 1 (8), P Altepe (1), S Nuktedan (15) 7 Koşu F Hello Baby (10), P Koraytay (3), P Rusty (2), S Why Not (14) OTORİTELERİN GÖRÜŞLERİ F. Dağlıoğlu K. Akyer Ender Yılmaz Orhan Ozsu Nalp Yılmaz 2 5-6 62 6 6 6-2 5461 274 1 245 42610 42 13-6 3117 3136 3 13 9 1336 98 9 9-8 7 9 9 4 4 48 4 7-8 4 10 10 3 10 10-1 2 3 32 1 14 (Baftarafı 1. Sayfada) gulamak ıçın TRT, Baspehlıvanı "moralman" tuşa getırdı tktıdar, muhalefetle surdurdu ğü pehlıvan gureşınde hep "faul" yapıyor Eğer muhalefet çok ba ğırırsa, bu kez küçük avanslar verıy or Özal'ın "solo" güresınden son- ra SHP ve DYP'ye tanınan "Hodri Meydan"a çıkma hakkı da böyle kuçük bır avans Ama SHP bu avansı bu kez ka- bul etmeme eğüımınde Denız Baykal ıle "kuçuk avansı" konuşuyoruz Baykal, bu "avansı" elının tersıyle ıtmeye kararlı Alçak uçuş üssü Necioğlu: NATO kurmazsa bizkuranz KONYA (AA) - Hava Kuv- vetlerı Komutam OTgeneral Saf- ter Nedoğlu, NATO'nun kurma- ması halınde alçaktan uçuş üssü- nü Türkıye'nın kuracağnu söyle- dı Hava Kuvvetlerı Komutanlığı'nca düzenlenen ve dün Konya'da >apılan hava atış yanşmalan ödül törenınde konu- şan Orgeneral Necıoğlu, Şöyle dedı "Teknolojının getırdiğı ustun- luk doğal kabıhyet ve dengeleri zorlamaya başlamıştır. Hava Kuvvetleri'ni daha sağlam temel- lere oturtmak ıçın bu vıl taktik av silahlan eğitim merkezımn zemı- ninı olustaracak okullan Hava Kuvvetlen bunyesmde kuracagu" Orgeneral Necıoğlu, kamuo- yunda alçaktan uçuş üssü olarak büınen ve NATO Hava Taktik Av Silahlan Eğıtım Üssü'nün Türkı- ye'ye mutlaka kurulacağını söy- ledı Orgeneral Necıoğlu, ussün NA- TO tarafından kurulması halınde yalnızca atış sahası ıçın 250-300 mılyon dolarlık bır harcama ya- pılabıleceğını, üssü Türkıye'nın kurması halınde bu rakamın da- ha fazlaya çıkabıleceğım de behr- terek, "Alçaktan uçuş ussunu NATO kurmazsa biz kendimiz kuracağız. Hava Kuvvetlen'nın buna ihtiyacı var" dedı Siyasi iktidar (Baftarafı 1. Sayfada) anımsatılınca, "O işin arkasında devlet var" dedı "ANAP refah- tan bir şeyler kopannak ıçın boyle gınşım başlatmıştır, ama sonuç- ta ANAP'tan bır şeyler kopar" yorumunu >apan Demırel, Nak şıbendılenn partüeşme noktasına gelmesı konusunda da şoyle konuştu "Zalen partfleşmiş işte, Refah'- la, MSP ıle milli gönış odur as- lında -şimdı ortada bır nevı par- çalanma var gıbı gonıluyor-, du- nın bakalım nereye varacak?" Avans hem kuçuk hem de "fa- nllu." Özal'ın tek başına bır saatten fazla gövde gösterdığı programa, muhalefet bırlıkte davet edılıyor Hem de kendüenne ancak "bnıt" 25 dakıka konuşma hakkı ta nınıyor "Bnıt", çunku bu sürerun ıçın- de yapımcı Ugur Dundar'm sunuş konuşması, sorulan ve özetleme- len de var Baykal, "Ozal" dı>or, "bem kaçak gureşıyor bem de seçunden kaçtıgı gıbı ekrandan da kaçıyor. Ya da alnmızdan mınder çeker gı- bı, ekranı da çekıjor. Ekran kım- senın babasunn malı degildır. Ek- ran bu halkındır Halkın olduğu ıçin de hakça kuilanılmalıdır." Ve 25 dakıkalık brüt programı hakça bulmadığı ıçın ekrana çıkıl- masını doğru bulmuyor Ancak bu konuda Demırel'ın de ayıu yaklaşımda olacağını umuyor Gerçı Demırel'ın prog- rama çıkacağı bıldınldı Ama bu bıldırımı program yapımcısı yaptı Yurtdışında bulunan Inönü'ye vekâlet eden Baykal, DYP lıden Demırel ıle doğrudan bır temasa gırmeyı uygun görmüyor Bunun yenne DYP Manısa Mılletvekılı Sumer Oral'a konu- yu açıyor tstanbul Hılton'da AlUn Öy- men'ın oğlu Mnrat'ın öncekı ak- şamkı nıkâh törenınde DYP Grup Başkanvekılı Sumer Oral ıle kar- şılaşan Baykal konuyu açıyor Oral, Denurel'm geade olduğu- nu, Ankara'ya döndügunde ken- dısıne durumu ıleteceğını belırtı- yor Oral, Baykal'ın yaklaşımuun da doğru olduğunu belırtıyor Buna göre TRT'nın, Ozal'a yapüğı gıbı, SHP'ye ve DYP'ye ayn ayn programlarda ve eşıt sü- rede konuşma hakkı tanıması ge- reğı vurgulanıyor Ancak bu konuda bır sorun, daha doğrusu bır engel var "Hodn Meydao" bu cuma günü son programından sonra yaz dö- nemı tatılıne gırıyor Yapımcının (daha doğrusu TRT'nın) SHP ve DYP'yı aynı programa sıkıştırmasının nedenı bu Ancak bu engel program sure- sının bır katına çıkarüması ıle kal- dınlabılecek Kaldı kı program bır özel firmaya yaptınldığı ıçın söz konusu firmanm bundan çok memnun olacağı açık özel sek töre destekçı olduğu bılınen ANAP'ın Hodn Meydan fırma sına bır kazanç kapısını kapatma- sı da ayn bır "faul." Ama dün gece geç vakıt Demı- rel'ın tutumu bellı oldu Progra- ma, "25 dakika, 25 dakıkadır. Aza razı olmayan, çoğu da bulamaz" dıverek katılacağı or- taya çıktı Bu durumda ıkı şey daha bellı oldu 1- SHP'run "kısa surelı gnreşe" razı olup ekrana çıkacağı, 2- Ozal'ın muhalefetı "böl yonet" uygulamasını başarıvla sür- durduğu nın yayın organ- lan tlke ve Kıt- ^e dergılerınde yazı ışlen mü- d f l H dürlüğû yapan ve 12 Eylül'de dergılen kapatıla- rak "komümzm propagandası" yaptığı gerekçesıyle 48 yıl ağır ha- pıs cezasına çarptırılan tlker De- mir, Uluslararası Af örgutu'nce *ayın mahkflmu' ılan edıldı Uluslararası Af Örgutü (Am- nesty Internatıonal) tarafından her ay yayınlanan bultemn Tem- muz -1990 sayısında Fas, Kuba ve Türkıye'den bırer mahkûm ayın mahkûmu ılan edıldı Cezaevle- rınde yatan ınsan haklan savunu culanna ve gazetecılere yer venlen bultende Turkıye*den llker De- mır'ın duşuncelennden dolayı 1984'ten ben cezaevmde bulundu- ğubelırtüdı Bultende TStP'ın ya- yın organı durumundakı tlke ve Kıtle dergılennın yazı ışlen mü- durluğunu yapan tlker Demır'ın "Komunizra propagandası" ve "Turk otontelenne bakaret" suç- lamasıyla yargılandığı ve 48 yıl ağır hapıs cezasına çarptınldığı vurgulandı TSlP'ın ve Ilker De- mır'ın hıçbu- şekılde şıddet eylemı- ne katılmadığı kaydedılen bulten- de llker Demır'ın hıçbır şekılde şıddet eylemıne katılmadığı kay- dedılen bultende tlker Demır'ın sağhk durumunun ıyı olmadığı ve hıç kımseyle görüştürülmedığıne yer venldı Rakamlarda (Baftarafı 1. Sayfada) nılmesi programı oldufnnu" sa- vundu Son dönemlerde poüükacüann "cıngözluğn ile kısa vadelı fon akımı sağlandıgım" ve "odeme- ler dengesı bdançosunun mak>ajlı olduğunu" ıddıa eden eskı malı ye bakaru, "Boyle bir ulkede 'çağ atladım' lafını kabul edenın aklı- na şaşanm" dedı Gelışmelen, "fırtına" olarak mteleyen Kur- daş, ekonommın böyle bır fırtına- yı yaratanların "başına yıkılmasım" ıstedı ve Turk sana- yıcısının ıçınde bulunduğu du- rumdan, ancak uygulanan polıtı- kalar tersıne çevnlerck çıkılamle- ceğım söyledı Türkıye"de faızlenn yükseltıl- mesı ıle bırtakım zengın çevrele- rın Londra bankalanndakı dolar hesaplanm çekerek Türkıye'de lı- ra alıp 1 yılhk mevduat hesabı açtıklannı öne sürenKurda^ şun- lan söyledı "Bunun uzenne bırtakım zevat Turkiye'ye dovız getırmenin çok kâıiı bir ış olduğunu birden anla- dılar. BeJkı bu ay-ariama daha on- ce onlarla konusularak yapıldı. Londra'da yuzde 8 faız yerine Turkiye'de yuzde 82'ye kadar fa- iz ahnm. 1 dolar geünr bır sene sonra yuzde 40 oranında faiz gö- turunım bojlece Turkı>e'de bir dolara 40 sent reel faız sağlanm. Turkiye'de dovız mevduatı olan her açık goz kısı bunu keşfetti. Ve bir bakıyorsunuz o donemde ban- kalardan 3 mılyarlık dovız çekili- yor. Ve Turkıye'de uç mılyariık mevduat arüyor. Türkıye'ye ıki yıl- dır dışandan sıcak para gelıvor. Ama artık bu kısmen durdu." DİŞ HEKİMLERİNE DUYURU 21. TÜRK PERIODONTOLOJI DERNEĞI BILİMSEL VE 4 ULUSLARARASI PERIODONTOLOJI AKADEMİSI KONGRESI, dünyaca tanınmış periodontolog ve implantologlann katıhmı ıle 17 - 20 Eylül 1990 tarihlennde îstanbul Atatürk Kultur Merkezinde yapılacaktır. Bu çerçevede,17 Eylül 1990 Pazartesı günü saat 13.30-16 30'da Sıgnal-UNILEVER DENTAL RESEARCH grubu tarafından "Plak, Dışetı ıltıhabı, Perıodontal Hastalık ve Bunların Kontrolu" konusunda bır sempozyum duzenlenmıştır. Turk Perıodontolojı Derneğı Not 30 Hazıran 1990 tanhınden sonrakı kongre kayıtlan artırılmış ucretler uzermden ve sınırh sayıda olacaktır Kayıt ve yazışma adresı Prof Dr Özen Tuncer IU Dışhekımlığı Fakultesı Çapa 34390 lstanbul Tel (1) 524 24 83/521 72 24 Fax (1) 531 22 30 G Ö Z L E M UĞUR MUMCU (Baftarafı 1 Ssjfada) Bu madde gereğınce açılacak soruşturmalar Adalet Ba- kanlığı'nın "ıznıne' bağlıdır Bakanlar, bu ıznı vermeden once cumhurbaşkanına sorar —Soruşturma açalım m\"> Soruşturma bundan sonra başlar Geçenlerde Uğur Dundar'm "Hodn Meydan" programı- na çıkan Özal, gazetecılere açtığı tek bır basın davası ol- duğunu söylemedı m ı ' Söyledı Dıyelım kı Emın Çölaşan aleyhıne açılan dava "sahsı da- va"dır, Ozal buanlamda"fe^c davas/"olduğunu soyiemıştır Bu da doğru değıldır Daha geçenlerde ben Ankara'da Yenı Asır gazetesınde geçen yıl yayımlanan yazı dızısı hakkında Ozal tarafindan açılan tazmınat davası nedenıyle tanıklık yaptım Dava dos- yası şu anda Yargıtay 4 Hukuk Daıresı'nde ıncelenıyor Okay Gönensın, pazartesı gunü Özal'ın açtığı davalar ıle ılgılı şunları yazdı —Ozal ve çevresının çeşıtlı basın kuruluşlarına karşı açtı- ğı dava sayısı 42'dır, bu tazmınat davalarının 20'sı kışısel şh kâyet uzenne açılmıştır ve ıstenen tazmınat mıktarı 15 mıl- yar lırayı aşmaktadır Bu davaların 8'ı bızzat Özal tarafından açılmıştır ve ıstenen tazmınat tutan 500 mılyon lıranın uze- nndedır 1 Kasım 1989 gunu Cumhurıyet'te Özal'ın çoğu gazete- cı 50 kışıyle mahkemelık olduğu haberınde de Ozal ıle da- valı olan yurttaşların ve gazetecılerın adları tek tek yazıl- mıştı Adalet Bakanlığı Müsteşan Arıf Yuksel, Özal'ın Sıde'de- kı tatıl köyundekı kapı karşı komşusudur Özal gereken bıl- gılerı Arıf Yuksel'den alabılır Avukatı Oyak Yönetım Kurulu uyesı Bılgın Yazıcıoğlu da Özal'a gereken bılgılerı verebılır Özal'a bu bılgıler venlmedığı ıçın televızyon başındakı yurttaşlar gerçeğı oğrenemedıler Uğur Dundar da zamanı olmadığı ıçın bu konuyu araştırıp sormadı Özal'ın başbakanlığı gunlerınde Hurnyet gazetesı sahı- bı Erol Sımavi hakkında da soruşturma açılmıştı Butun bunları bılırsenız Özal'ın başına karşı pek de hoş- gorulu olmadığını anlarsınız llhan Selçuk'un ıkı yazısı, Oktay Akbal'ın bır yazısı ve ga- zetemızın 2 sayfasındakı "Oiaylar ve Görûşler" koşesınde yayımlanan "Özal'a açık mektup' başlıklı yazı nedenıyle de Prof Dr Alı Gıtmez haklarında ceza soruşturmalan başla- tılmış Bu basın davaları ıle yenı bır dönem başlıyor Bu dönem ıle bırlıkte bır hukuk ve demokrası savaşı da hızlanıyor 6O'lı yıllarda llhan Selçuk "Anayasa sosyalızme kapalh dır dıyen btr molla bozuntusu" dıye yazdığı ıçın hakkında 158 madde gereğınce dava açılmıştı Bu "Molla bozuntusu davası" ılgınç bır davadır, kısaca bılgı vereyım 158 madde cumhurbaşkanının adı açıkça geçmeyen ya- zıları da kapsamına alıyor Dıyor kı —Hakaretn kıme yonekJığı konusunda duraksanmayacak belırtıler varsa hakaret açıkça yapılmış sayılır lstanbul Basın Savcılığı hemen davayı açmıştı Cumhur- başkanına hakaret Aynı gunlerde Başbakan Demırel de avukatı Osman Ercan aracılığı ıle savcılığa başvurmuştu- —llhan Selçuk, molla bozuntusu yazısıyla bana hakaret edıyor Dava, Cumhurbaşkanı Cevdet Sunay'a hakaretten açıl- mıştı Başbakan Demırel de "Hayır Bu bana hakarettır" dh yordu Çıkın bakalım ışın ıçınden' Savcı esas hakkı.ıdakı ıddıasında Selçuk'un "Demırel'e hakaretten" cezalandırılmasını ıstedı, Toplu Basın Mahke- mesı, Selçuk'u, Sunay'a hakaretten mahkûm ettı .Savcı, hakaretın Sunay'a mı yoksa Demırel'e mı yapıldı- ğı konusunda kararını verememış, Demırel desenız öyle, mahkeme desenız o da öyle Kım "molla bozuntusu" bellı defiıN Sonuç 7 Sonuçta llhan Selçuk aklandı "Molla bozuntusu davası" da böylece kapandı • • • Basın özgürluğü konusunda bu 158 sokak, çıkmaz so- kaktır Eğer, cumhurbaşkanının eleştırılmesı ıstenmıyorsa, yapılacak ış "Cumhurbaşkanı eleştınlmez, her türlu eleştın hakaret sayılır 1 dıye bır yasa çıkarmaktır 12 Eylul donemınde Evren oyle yapmış ve her turlu eleş- tırıden kurtulmuştu' 1950'den bu yana başbakanların, cumhurbaşkanlarının ve bakanların gazetecıler aleyhıne açtıkları ve açtırdıkları davaları anımsayın, ne oldu' Neler olmadı kı> Erbakan-Korkut Özal (Baştarafl 1 Sayfada) n N'ecmetün Erbakan'ı bu- klık olarak görduklerını, cıddıye alma- dıklarını sa\ r unan Nacar, "Erba- kan'ın gencılığı temsıl eden teok- ratık bır de>letı en az Esat Coşan kadar ıstedığını" öne surdu Son zamanlardakı gelısmelere Erbakan-Coşan kavgası olarak bakılmaması gerektığını, Türkı- ye"dekı şeyhlenn Iskender Paşa- dan, Esat Coşan'dan ıbaret olma- dığını vurgulayan Nacar şöyle ko- nuştu "Islamı şûra kurdular, Fetnllah- çüar, Mahmut Efendıciler, Daren- de*de Hacı Hulusı vardı. Oldu a Buna benzer ne kadar şeyh varsa Korkut Ozal tarafından organıze ediliyor, önumuzdekı bacda bır toplantılan var Hepsı gıdecekler, Erbakan da geçenlerde Bağdat- taydı. Refah mı galip çıkacak, Korkut Ozal mı, henuz belli degıl. ANAP'takı gekşmelere bağlı, mevcut başbakan kalacaksa ANAP, Mehmet Keçecıler ve Kor- kut Özal'ın gudumunde olacak- ür." Dıru somurenlerle 20 yıldır mü cadele ettığını belırten tsmaıl Na- car, "Bunları yakından ızlersemz korkunç gehrlen olduğunu gornr- sunuz. Bunlann hepsının halktan toplanması mumkun olmadığına gore dışandan geldığını muşabe- de edersınız" dedı Nakşıbendı lı- derlerınden Esat Coşan'ın Erba- kan hakkında gızlı bır toplantıda yaptığı konuşmanın bandını ele geçırdığını anlatan Nacar, sözle- rını şoyle surdurdu "Coşan dıyor kı 'Erbakan'ı 19°0'a kadar destekledık. ama o, Kuveyt'ten Suudı Arabıstan'dan valızlerle gelen paralarla kesesini şişırdi. Mercedeslerde saltanat surdu. Gelen paralan çıkanna kullandı.' Bu sozler karşısında Erbakan'ın açıklama yapmaması doğal. Bir- şey soyleyemez, yıllardır Coşani lar, Erbakan'ı desteklemış, dışan- dan paralar gelmış Bırlıkte kul- lanmışlar, bu gerçekler resmı ma- kamlann gozleri onunde oluyor. Tahkikat filan açılmıyor" Nacar, özal'lann Nakşıbendı olduğunu bır soru uzenne ıddıa ederken, "Bunlar tarikata inanır- lar, canlannı çok severler. Insan- lar geliyor ellerini öpturuyoriar" dıye konuştu Nacar, RP'nın elın- de büyük gaynmenkuller olduğu- nu, bunlann sayılı lamselenn Üze- rıne tapulu bulunduğunu da savundu Nakşıbendı hderlennden Esat Coşan, gızlı bır toplantıda RP h- den Necmettın Erbakan'ı çok ağır bıçnnde eleştırmış, ıtham etmış ve RP'nın dışında artık yenı bu- partı kurma gerektığını muntlenne an- latmıştı Bu konuşmanın bandını ele geçıren yayıncı tsmaıl Nacar, bandın bazı bölumlennı başına vermış ve "dinı kesım"dekı ayn- lık su yuzüne çıkmıstı Cıımhuriyet'e (Baftarafı 1. Sayfada) maddesıne aykırı olarak yayım yoluyla cumhurbaşkanına haka- ret edıldığı ılerı suruluyor TCK'run 158 maddesı yasaya aykın davrananlar ıçm 3 yıldan az olmamak kaydıyla ağır hapıs ce- zası öngörüyor Yasa, suçun ba- sın joluyla ışlenmesı durumunda da cezanın üçte birden yan ora- nına kadar arttınlacağını be- lırtıyor Açılan soruşturma nedemyle Gönensın, Selçuk, Akbal ve Gıt- mez'ın 20 Temmuz 1990 günü basuı savcılığında ıfadelen alına- cak TÜKETİCİ GÖZUYLE MEBAL TAMEB (Baftarafı 13. Sayfada) \anı 100 bın lırayı tüketıcıye öde- mevı taahhut ettı Ancak 20 mart gunu "Odenm" dedığı halde öde- me ıçın 26 mayısa yanı tam 2 ay sonrasına gün verdı Selçuk Kayatunç sabırlıydı, bekledı ve gunu geldığınde Papat- va Kuru Temızleme'ye gıderek 100 bın hrasını aldı Bu parayla gıyılemeyecek hale gelen pardösü- sunün yerine yenısını koyması mumkün mu 9 Tabu kı değıl Kıssadan hısse - Gıyeceklerını zı temızleyıcıye venrken temızle- >ıcınızı dıkkath seçın Mutlaka gerekmedıkçe gıysılennızı temız- lemeye vermek yerine evde yıka- raayı tercıh edın Temızleyıcıler- de bır kalıte tutturulamadığına ve zararın da tazmını mümkün ola- madığına göre mutlaka temızleyı- cıv e gıtmesı gereken gıysı turlenn- de eğer zevkınıze uyuyorsa kırı gostermeyecek koyu renklen ter- cıh edın