Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Cumhuriyet
Sahıbı Cumhunyel Malbaacılık ve Gazeıeulık Turk Anomm Şırken adına
NjMİır Nadı 0 Genel Ya>tn Muduru Hasan Ceoiftl, Muessese Muduru
Emw< Uşıldıgıl. Vazı tşlen Muduru Ok») Goncıtsıı, 0 Habe' Merkezı
Muduru \ilcin Bavtr, Sa>fa Duzenı Yonetmenı \b Acar Q Temsılcıler
ANKARA Ahmel T«n. IZMlR Hıkroel Çetuılıap, ADANA Çcon Ygtnoglu
K PolıuLa. Cetal B^iangıç. D"S Haberkr Eıggn Baia. Ekonomı Calgu Tmfean, h Sendıka Şuknn falna kulmr C*W Lsrr
Eğnırr Gcnan Şaytuı. Haber ^laşürma isnFI Berkan, \on Haberkn Necdel DO£M, Spor Danı$manı \bdu&Adır Vuctknaıı
Dız \aalar Knm Çah&mn, Ara$lırma. Şakuı AJj«> Duzekme- Abdutlafc V.«zıcı # koordınaıor \knrt Konıfcan # Malı Işler
trol Krkul. • Muhasebe Bilknl Vmcr • Butçt P.antama Srrçı Osnunte^oghı • Reklam Ay* Toran. • Ek Yayııuar Huhs
Altyol 0 Idare H W M > CURT. • lstamc Önder Çriik • Bılgı Işlcm Naıl lnaL • ftnonei Stvgı
Basım ır Ytıyan. CumhumCT Mattnacttık "C GajTKolık TA^ TBrk Oofc Cad. 39/41 <
_H3_U I« Pk il6-lsıanbuL *» J12 05 05 (20 hiiı. TÜDL 22246 Fta. (1) 526 60 72 •
Zıva Gokajp Bh Inkılap S. No. 19 4 Td. 133 11 41-47 Trtac 42344 Ftt. (4) 133
6' 4 IOT" H. Zjya Bh 13*2 &2/1 Ttl 13 12 30. Ttfcx. S23S9 Fta. (51) 19 33 60
Inonu Cad 1İ9 S. V> i K* 1 Tii. l»3" 52 (4 tak Taa. &21<5. FKL (71) 19 37 52
TAKVİM 2 HAZIRAN 1990 tmsak 3 31 Guneş 5 27 Öğle 13 07 Ikındı 17 06 Akşam 20 36 Yatsı 22 23
IUZYILIN DEFINESI
Türkiye,
'mahkemeye
devam' diyorÜç Amerikalı ortağın "defineyi bugunku
değeri ile Turkiye'ye satalım" önerisini
reddeden Turkiye, once definenin tumunün
Turkiye Cumhuriyeti'ne ait olduğunun kabul
edilmesiniistiyor.
Eski Eserler ve Muzeler Genel Müdürü Akif
Işık, " Sorun mahkernetarafından
çözümlenecek " dedi.
MUSTAFA BALBAY
ANKARA — Elmalı sıkkele-
rının gerı alınması konusundakı
gınşımler devam edıyor "Yuzyı-
bn dcfınesıni" elınde bulunduran
AmerıkaJıların "mahkeme dışın-
da goruşelim" onerısını Turkiye
"once definenin tumunun mulki-
yetinin Turkiye Cumhunveti'ne
ait oldugunu kabul edın, ondan
sonra goruşelim, yoksa mahke-
meye devam" dı.ve yanıtladı
1984 yılında Amalya'nın Elma-
lı ılçesınde 1900 adet olarak bu-
lunduktan sonra once Almanya
ve sonra ABD'ye kaçınlan ve bu-
gunku değeri 10 mılyon dolar
(yaklaşık 26 mılyar lıra) olduğu
bıldınlen 1810 adet antık gumuş
sıkkenın Turkiye'ye gerı getırıl-
mesıne ılışkın dıplomatık ve ulus-
lararası hukuk savaşı suruvor
Defineden 90 kadar sıkkenın şu
anda nerede olduğu bılınmıyor
Turk hükumetı, Bostonlu mil-
yarder bır ışadamı William Koch,
Turk hukümetının ekonomı da-
nışmanlarından Jonathan Ka-
gan, sıkke bılımcı Spier'den olu-
şan bu defineyi elınde bulundu-
ran uç Amerıkalıyı Boston Fede-
ral Mahkemesı'nde 29 araiıkta da-
va etmıştı.
Bu dava uzerıne Amerikalı uç
ortak, Ankara'dakı bır ozel dost-
ları aracılığı ıle Dışışlerı Bakan-
lığı Kultur Daıresı'nde bır yetkı
hye haber ulaştırarak, "Mahke-
me dışında gonışerek bir ortak
yol bulalım" dıyerek bır çeşıt
(ateşkes) istemışlerdı
Yetkılı, "Amerika'daki avukat-
lanmıza boyle bır onerivı kabul
edemeyecegımizi, bır kuruş dahı
odemeden bu definenin gerı ve-
rilrnesini, eger definenin tumu-
nun mulkivetinin Turkiye Cunı-
huriyetı'ne ait oldugunu peşınen
kabul ederlerse, bundan sonra
goruşebileceğını bıldirdik" dedı
Yetkılı. "t\ı nıyetli olduklan-
nı bu yolla kanıtladıklan takdir-
de, kendilenne define hakkında
büımseJ bir kıtap vavımlama. be-
lirli bır sure bu defmevı \BD'de
bizim de u>gun goreceğımız bir
kunıluşta sergileme olanağı tanı-
nabılir. Ondan sonra da naklıye
ve sıgortasını odejerek definenin
lumunu Turkiye'ye teslim ederler,
ama bu sadece bır duşunce..." dı-
ye ekledı
Yetkılı, "Bunlann kabul edil-
raemesi halınde mutarekenın so-
na ereceğinı ve Boston'da başla-
yan mahkemenin devam edeceğı-
ni açıkladı."
Dışışlerı Bakanlığı Kultur Da-
ıresı Başkanı Metin Goker, "da-
vanın surduğunu" anımsatmak-
la yetımrken, Eskı Eserler ve Mu-
zeler Genel Muduru Akif Işık ıse
"Sorun mabkemece çozumlene-
cek. Karşı taraf iyı niyetliyse bu
niyetini kanıtlar" dedı
Işık ayrıca "Bizim bu davayı
açmamızın ikı nedenı var: Bırin-
cisi tabiı oncelıkle sıkkeleri her-
hangı bır bedel odemeksızm ge-
ri almak, ıkıncısi de dunya kamu-
o>una Turkiye'nın kulturel ve ta-
nhsel mırası korumadaki duyar-
Kultur Bakanhğı'nda yuksek
illl
&
m
gostermektir. Dava istedi-
duzeyde bır yetkılıye gore "ancak k
imil
sonucu vermese bile odun-
uç ortak mutareke aşamasında
s u z o l a r a k
sonuna kadar yunı-
defineyı bugunku değeri uzerın-
m e v e
azimliyiz. Bovlece yurldı-
şındakı eski eser alıcılan Anado-
lu kaynaklı eserleri eskisı kadar
rahatlıkla satın alamayacaklan-
den Turkıye'ye satmayı ongoren
ve Turkiye Cumhunyetf nın ka-
bul etmeyeceğı bır paket onerı"
getırmıştı nı anlayacaklardır" dıye konuştu
Hac kriziTÜRSAB Başkanı Bahattin Yucel, Diyanet
İşleri Başkanlığı'nın 'vizeengellemesi'
nedeniyle 60 bin dolayındaki hacı kafilesinden
kendilerine 12 bin kişilik pay kaldığını soyledi.
Yücel, "Biz hesaplarımızı 30 bin kişiye göre
yaptık. Bu durumda 12 bin kişinin paralarını
iade ederek gotürmemeyi düşünebiliriz" dedi.
Haber Araştııma Servisi —
Diyanet lşlen Başkanlığı ıle
Türkıye Seyahat Acentelerı Bır-
lığı (TÜRSAB) arasındakı "hac
krizi" tırmanıyor Diyanet tşle-
rı Başkanlığı'nın "vize
engeilemesi" nedeniyle 60 bin
dolayındaki hacı kafilesinden
kendilenne 12 bin kışılık bır pay
kaldığını söyleven TÜRSAB Baş-
kanı Bahattin Yucel, "Biz besap-
lanmızı 30 bin kişiye gore >ap-
tık ve onlardan topladığımız 60
rnilyar liranın 50 milyannı hac
için Snudi Arabistan'a transfer
ettik. Ama şimdi bize '12 bin ki-
şilik vize alabilırsiniz' dennor
Bu durumda daha fazla zarar et-
memek içın bu 12 bin kışinın pa-
ralannı iade ederek gotürmeme-
yi düşünebiliriz" dedı
Diyanet lşlen Başkanlığı'nın
yetkılennı kotuye kullanarak
"baksız rekabete" gırdığını one
suren Yucel, şunları söyledr
"Sayın Cumhurbaşkanı ile
vaptıgımız gonışmede, 1990 yı-
lında Diyanet Işlen ile acentele-
rin hac organizasyonunu yuzde
50 oranında pavlaşması.
1991-92'de ise hacı adaylannın
lamamının acentderce gotunıl-
mesi gerekbg] bize aktarıldı. Hac
komısyonunun karanna gore bu
yil organizasyonu Diyanet tşlen
ile yuzde 50 oranında paylaştık.
Ve 29 acente bu işe talip olarak
28 bin hacı adayıyla anlaştı. Ama
Dıvanet İşlen, 43 bin kışıye vize
aldı. 1979 vılında Turkiye ıle Su-
udi Arabistan'ın yaptığı bir an-
laşmaya gore, Suudı Arabıstan
Buvukelçılıgı >alnızca Diyanet
tşlen Başkanlığı kanalı ıle gelen
vize taleplerıne olumlu yanıt ve-
riyor. Bu yuzden bizim vize ta-
leplerimizı gerı çevirdiler. Diya-
net tşlen Başkanlığı da konu ile
ılgilı ginşımlerimıze hiçbir olum-
lu yanıt vermedı. Acentelerımız
çok zor durumda. Hesaplannı 30
bin kışıye gore yaptılar ve topla-
dıkları 60 milvar liranın 50 mil-
yannı transfer ettiler. Şimdi 30
bin kişinin yuzde 40'ını goture-
bılecekleri soylenıyor. Bu du-
rumda malıyetlere yuzde 60 ora-
nında bir fazlalık ekleniyor kı bu
kabul edilemez. Bunun sonucu
15-20 milvar liralık bir zarardır.
29 acente ile konuşarak ortak bir
karar alacagız. Tekruk olarak hıç
goturmemek daha uygun olduğu
içın belki de boyle bir karar çı-
kacak. Bunun sonımlusu Diya-
net lşlen Başkanlığıdır. Cumhur-
başkanı, Başbakan ve Tunzm
Bakam'ndan bu soruna hemen
bır çozum bulmalannı beklivo-
nız."
Dünyapiyasasının milyarderleri ünlülerin tablolarına rekorparalar ödüyor
Çağdaş sanat-kârlarSanat piyasasında 1987
yılında Van Gogh'un
'Ayçiçekleri'
tablosuyla başlayan
müthiş fiyatlar
donemi, hâlâ butun
hızıyla devam ediyor.
Geçen 15 mayısta Van
Gogh'un 'Dr.
Gachet'nin Portresi'
adlı yapıtı 82.5 milyon
dolara satılarak en
pahalı tablolar
listesinin ilk sırasına
yerleşti.
Kultur Servisi — Tarıh, 30 Mart
1987 Yer, Chnstıe muzayede şır-
ketının Londra'dakı salonu Satı-
lacak yapıt, empresyonızm sonra-
sının buyuk ressamı Vincent Van
Gogh'un "Ayçicekleri" adlı tablo-
su Hollandalı sanatçının bırbın-
nın benzerı 7 ayçiçekleri tablosu
yaptığı bılınıyor Ama açıkarttır-
maya konulanın bunlann en ıyısı
olmadığı yolundakı bazı goruşler
basında pek yer almamış "Ayçi-
çekleri", Japonya'dakı Yasuda sı-
gorta şırketınce 40 34 mılyon do
lara alınıyor. Bu fıyat, o gune ka-
darkı muzayede rekorunun tam 3
katı Muthış fiyatlar dönemı açıl-
mıştır artık
"Ayçiçekleri"nın satışı, sanat pı
vasasındakı en buyuk patlamalar-
dan bırıne yol açtı "Ayçiçekleri"
nın ardından empresyonıst ve
modern yapıtlann fıyatlan da do-
ruklara dofru yükselmeye başla-
dı Sonradan ötekı alanlardakı
seçkın parçalar da şaşırtıcı fıyat-
lara alıcı bulur oldu 1980'lerın
sonlan, mılyarder spekulatörlenn
bankalarla ve yatırım ortaklıkla-
rıyla yarıştıkları dev bır vatırım
alanına donuşmesının tanığıydı
1980'ler sanat piyasasında bu
ortamın yaratılmasında, buyuk
para sahıbı Japon koleksıyoncu ve
yatırımcıların çok onemlı katkısı
vardı Japonlar ve ABD'dekı
Getty Muzesı, sanatın para demek
olduğu bır dunya yarattılar Pet-
rol kralı J. Paul Getty, Calıfornı-
a'da yaptırdığı kuçuk muzeye bu-
yuk bır mıras bırakmıştı 3 mılyar
doların ustunde bır sermayeye sa-
hıp olan Getty Vakfı gerçı parası-
nı, pıyasayı ait ust etmeden har-
camaya çaba gosterdı Para, genış
kapsamlı araşurmalarda, sanat ta-
nhı projelerınde kullanıldı Ama
yıne de Gettv'nın satın alma gu-
cu, en iyı sanat yapıtlarının fiyat-
larını durmadan yukarılara ıttı
Sanat yapıtları neden bu kadar
> uksek fıyatlara satılıyor? "Inde-
pendenf'ın sanat yazarlarından
Geraldine Norman'a bakılırsa, bu-
nun ıkı ana nedenı var Bırıncısı,
bugun dunyada hıç de azımsan-
mayacak savıda mılyardenn bu-
lunması Bunlar oyle zengın ııı-
sanlar kı ceplerınden 30 mılyon
sterlın gıbı bır paranın çıkması ya-
şamlarında nıçbır şe> değış-
tırmıyor
Ikıncısı, sanat saygın bır yatırım
alanına donuştu 1970'lerın orta-
larından bu yana sanat pıyasasın-
da hemen hemen hıçbır önemlı
duşuş olmadı Bırçok sanat alıcı-
sı buyuk kârlar sağladı, bırçoğu-
nun da buyuk kâr sağlayacağına
26.4 milvon dolara (yaklaşık 68.6 milvar lira) saülan Picasso'nun "Ayna"sı.
guvenı var
Sanat pıvasasına akan bu venı
buyuk para, yanı sıra >en> bır ış
ve alışverış anlavışını da getırdı
Geraldıne Norman, bu yenı anla-
yışın, bu>uk olçude, 1983'te Sot-
heby'vı devralan Amerikalı em-
lakçı Alfred Taubman'ın eserı ol-
duğu kanısında Taubman, daha
once bır bakıma "amatorce" vo-
netılen bır alana, katı Amenkan
ış yönetımı teknıklennı soktu
Taubman'ın getırdığı en onenı-
lı ıkı yenılık, para sağlama ve pa-
zarlama oldu Kurmaylarını, sa-
nat alıcılanm "terbiye etmeye" vo-
nelttı Bu "terbiye" ışı partıler ve-
rılerek uzmanca oğutler sağlana-
rak sıgortadan onarıma ve naklı-
veve kadar her turlu pratık sorun-
da yardımcı olunarak becerıldı
Butun bunlann sonucunda Taub-
man, ozel alıcılara doğrudan mu-
zayedelerden satın alma guvenını
verdı Boylet.e aracıların onu ke-
sıldı, pıyasada koklu bır değışım
meydana geldı
Chnstıe de onemlı parçalarını
Japonya'da da sergılemeye başla-
makla bır bakıma, Sothebv'nın
açtığı yola gırmış oldu. Nıtekım
1987'de "Ayçiçekleri"ne alıcı bul-
maları da boyle gerçekleştı Resım
piyasasında cıddı nıyetler taşıma-
yan ıkı alıcı, nıtelığı bıraz da su
goturur bır tablo uğrunda yarış-
maya ıkna edıldı
Bunlardan bırı Avustralyalı ışa-
damı Alan Bond'du Bond, yaşa-
mının buyuk bölumunu tablolar-
la ılgılenmekle değıl para kazan-
makla geçırmıştı Ötekıyse varlı-
ğı yaklaşık 8 mılyar sterlın olan
Tokyo'dakı Yasuda sıgorta şırke-
tının yonetım kurulu başkanı Ha-
jime Goto'ydu Sonuçta tablo Go-
to'da kaldı.
Goto'nun 'Ayçiçekleri 'nı alma-
sı, sıgorta şırketı içın umulmadık
bır "hava" varattı 'Ajçıçekleri-
nın sağladığı dunya çapındakı
reklamı şırketın başka bır yoldan
sağlaması olanaksızdı
1987 kasımında Sotheby başka
bır Van Gogh tablosunun satımı-
nı ustlendı Mor ırısler arasında
tek bır beyaz ırısın yer aldığı tab-
lo bırçoklarına gore 'Ayçiçekleri-
nı estetık yonden aşan bır yapıt-
tı Tabıı Sotheby içın 'Ajçiçekleri-
nı satmış olan en buyuk rakıbı
Chnstıe'yı gende bırakmak da
onemlıydı Ama Sotheby yonetı-
cılerırun, "lrisler"ın satışa çıkarıl-
masından 2 hafta once Wall Stre-
et'ın çokeceğıra, bu cokuşun çok
geçmeden dunva borsalarına da
yansıyacağmı kestırmelerı olanak-
sızdı Artık "lrisler"ı satmak, us-
telık iyı bır fıyata satmak, Chrıs-
tıe'yle rekabetı de aşan bır sorun
olmuştu Borsadakı duşuş, sanat
pıvasasına da bıre bır yansıyacak
mıydı?
"İrisler"ın 53 9 mılyon dolara
alıcı bularak muthış bır muzaye-
de rekoru kırması yalnızca resım
pıvasasına guvenı kanıtlamakla
kalmadı, "AyçiçekJeri"ne odenen
paranın bır ıstısna olmadığını da
gosterdı
"trısler"ı alanın adı ılk başlar-
da açıklanmadı Ancak yayılan
soylentıler karşısında, Alan Bond
tabloyu kendısının aldığını açık-
lamak zorunda kaldı Ama
Bond'un mali ımparatorluğu bır
sure sonra buyuk guçluklerle yuz
>uze gelınce başka bır gerçek or-
taya çıkacaktı "tris»er"ı alabılme-
sı içın Bond'a tablonun fıyatının
yarısını Sotheby odunç vermıştı
Sanat piyasasının bazı çevrele-
rınde, "İrisler"e ödenen fıyatın
"yapay" olduğu one sunıldu 3 a>
sonra da Sotheby yonetıcılerı, pı-
yasaya guvenı venıden sağlamak
amacıyla tablo alımında borç ver-
mekten vazgectıklennı açıkladılar
Alan Bond'un "trisler"den olan
borcunu odeyememesı uzenne,
Getty Muzesı'yle ılışkıye geçıldı
Vfuze yonetımıyle 6 ay suren go-
ruşmelerden sonra anlaşma sağ-
landı Şımdı "İriskr" Getty Mu-
zesı'nde Muzenın tablo içın ne
odedığı bılınmıyor Tahmınler
35-60 mılyon dolar arasında değı-
şıyor Genel kanı, Alan Bond'un
bu ışten para kaybettığı doğrul-
tusunda
1989 kasımının sonunda Parıs-
te duzenlenen bır açıkarttırmanın
en değerlı parçası, Picasso'nun
Mavı Donemfnden "Pierrette'nin
Duğunu" tablosuydu "Pierrettei
nın Duğunu", Bınoche ve Gode-
au firmasınca Pans'ın yanı sıra
uydu bağlantısıyla Tokyo'da da sa-
tışa sunuldu İablo, 51 9 mılyon
dolara alıcı buldu. "Pierrette"yı
alan, Tomonori Tsurumaki adlı
bır Japon'du. Tsunımakı'nın, "Pi-
errette'nin DugunıTnu, Japonya-
nın guneyınde yaptırmakta oldu-
ğu yenı bır yarış sahasının rekla-
mı içın aldığı ılerı suruluyor
1990 başlarma gelındığınde,
başka bır Japon'un, Şigeki Kama-
yama'run kasımda Nevv York'ta al-
dığı bır Pıcasso'yla bır De Koo-
ning'ın parasını ödeyemedığı or-
taya çıktı. Kamayama, VV'illem de
Kooning'ın "Degİşım"ını 20 7 mıl-
yon dolara almış, bu fiyatla "De-
gışım"m, yaşayan ressamların ya-
pıtları arasında muzayede rekoru
kırmasını sağlamıştı Kamayama,
Picasso'nun "Ayıta"sını da 26 4
mılyon dolara almıştı
Kamayama, bırçoklanna gore
esrarengız bırıydı. Gerçı Mountaın
Tortoıse adlı firması aracılığıyla
yıllardır buyuk tablolar aldığı bı-
lınıyordu Ama Kamayama'nın bır
koleksıyoncu mu yoksa bır aracı
mı oldugunu kımse tam olarak
bılmıyordu Yalnız bu kez Pıcas-
so'yla De Kooning'ın odemesını
neden yapmadığı sorulduğunda
Kamayama şu açıklamayı getırı-
yordu; Muzayede sırasında, "muş-
teri"sının kabul ettığı art.ırma, sı-
nırlanm asmıştı Şımdı muştenyı,
tabloları kendısınden bu fıyatld-
ra almaya ıkna edemıyordu
Bunalıma hemen el konuldu
Sotheby'nın Nevv York'takı yone-
tıcılennden David Nash ocak
ayında uçağa atlayıp Tokyo'ya gıt-
tı. Kamayama çok sayıda tablosu-
nu, açıkarttırmaya çıkarılmak
uzere Sotheby'ye vermeyı kabul et-
tı Sotheby de sonbahardakı bor-
cunu odemesı içın Kamayama'va
yeterlı parayı verdı 15 mayısta
Chnstıe'dekı açıkarttırmada, Van
Gogh'un 1890'da yaptığı "Dr.
Gachet'nin Portresi" 82 5 mılyon
dolara alıcı bularak lıstenm doru-
ğuna yerleştı Aynı gun yıne Van
Gogh'un "Otoportre"sı, 26.4 mıl-
yon dolara satılarak Manet'nın
"Mosnier Sokagı" ve Picasso'nun
"Ayna" tablolanyla bırlıkte "en
pahalı 10" listesinin onuncu sıra-
sını paylaştı Ikı gun sonra da bu
kez Sotheby'de, Renoir'ın "Au
Moulin de la Galette"sı 78 1 mıl-
yon dolara satılarak "Dr.
Gachel"nın ardından ıkıncı sıra-
ya yukselıverdı
Japon kâğıt kralı, 'Dr. Gachet'nin Portresi' için muzayede öncesi temsilcisine talimat verdt
Almak içîn ne gerekiyorsa ödeDunyanın en pahalı 2 tablosuna sahip olan
Japon kâğıt kralı Saito şoyle diyor: "Elbette bu
kadar eder ikisi de. Bu çapta tablolar için
istenilen fiyatlar ucuzdu aslında. Bu iki
başyapıtın alınabilir fiyatlarla açıkarttırmaya
çıkarıldığını görünce almaya karar verdim."
Kultur Servisi — 15 mayıs gu- nın en pahalı ıkı tablosunu kolek-
nu New York'ta Chnstıe salonun-
da dunyanm en pahalı tablosunu,
Van Gogh'un "Dr. Gachet'nin
Portresi" adlı yapıtını 82 5 mıl-
von dolar odeyerek satın alan kı-
sıvonuna katan adam, Japon tab-
lo koleksıyoncusu ve ulkesının kâ-
ğıt kralı Ryoei Saito'vdu
şı, ertesı gece de yıne Nevv York'ta
ama bu kez Sotheby'de açıkart-
tırmaya çıkarılan Renoır'ın "Le
Moulin de la Galette" adiı tablo-
suna 78.1 mılyon dolar odeverek
sahıp oldu Ikı gece ıçınde duny a-
Elde edılen bılgılere bakılırsa
ıkı muzayedeye de Tokyo'dakı
Kobavaşı Galensı'nın sahıbı Hi-
deto Kobayaşi aracılığıyla katılan
74 vaşındakı Saıto, Van Gogh \e
Renoır tablolan içın fiyat arttır
mada unlu Yunanlı armator Stav-
ros Niarkos \e ABD'dekı Getty
Muzesı'yle kapışmış ve rakıplen-
m gerıde bırakmayı başarmıştı
Saıto, Van Gogh'un "Dr. Gac-
het'nin Portresi" adlı tablosu içın
temsılcısı Kobayaşı'ye, "Almak
için ne gerekiyorsa ode" talıma-
tını vermıştı Renoır ıçınse "100
mılyon dolar ustune pek çıkma"
demıştı
Japon kâğıt kralı Saıto, aldığı
tablolarla ılgilı ılk soruları yanıt-
larken "Elbette bu kadar eder iki-
si de. Bu çapta tablolar için iste-
nilen fiyatlar ucuzdu aslında.
Gerçekte ben daha çok modern
Japon ressamlannın yapıtlannı
topluyonım. Ama bu iki başya-
pıtın alınabilir fiyatlarla açıkart-
tırmaya çıkarıldığını gonınce al-
maya karar verdim" dedı
Ryoeı Saıto 1961 yılında baba-
sından orta buyuklukte bır şırket
devraldı Saıto, bır sure sonra Da-
ıshowa Kâğıtçıiık Şırketı'nı yak-
laşık 6 bm ışçı çalıştıran, vıllık sa-
tışları 2 mılyar dolan aşan, Avust-
ralya, Kanada ve ABD'de van ku-
ruluşları bulunan dev bır şırkete
donuşturdu
Saıto, tesıslerının bulunduğu
Fujı dağı dolayındaki Şızuoka
Bolgesı'nde nerdeyse bır hukum-
ranlık kurmuş durumda Saıto'-
nun erkek kardeşı, Şızuoka bol-
gesı valısı Oğullarından bırı de
bolgevı Japon parlamentosu Dı-
et'te temsıl edıvor. Son yıllarda
Saıto, Daıshovva şırketının fahn
başkanlığına "çekilmiş" bulunu-
yor Şırketı fîılen erkek kardeşle-
rınden bırıyle en buyük oğlu yo-
netıyorlar Şırketın en tepedekı
yonetıcılen arasında Saıto aılesın-
den 7 kışı var.
1982'de Japon kâğıt sanayı bu-
nalıma gırdığmde, Saıto şırketın
başından ayrılmak zorunda kal-
dı Şırketın yonetımını Sumıtomo
Bankası devraldı Saıto, tablo ko-
leksıyonunun buyuk bır bölumu-
nu satmak zorunda kaldı. Ama
Saıto, 1986'da Daıshovva şırketı-
nın denetımını yenıden ele geçır-
dı 1989'da Japonya'nın en çok
vergı odeyenler lıstesınde 32 sı-
rada yer alıyordu ve 5 mılyon do-
lardan fazla gelır vergısı ödemış-
tı
Azeri
Kongresi
1991'de Bakü'de
KAYSERİ (AA) — Mılletlera-
rası Buyuk Azerbaycan Kongresı
1
nın ıkıncısının gelecek yıl Baku-
de toplanması kararlaştınldı
Kaysen'de gerçekleştırılen 1
Mılletlerarası Buyuk Azerbaycan
Kongresi, dun yapılan kapanış
oturumuyla sona erdı Azerbay-
can, Turkıye, ABD, Fransa ve Al-
manya'dan 100'e yakın bılım ada-
mının teblığ sunduğu kongrenın
kapanış konuşmasını yapan Turk
Dünyası Araştırmaları Vakfı Ge-
nel Başkam Prof Dr Turaıı Yaz-
gan, değışık ulusların Turk dun-
yasını bırbınnden koparmak içın
çok çeşıtlı cabalar surdurduğunu
ıfade ettı
Prof Dr Ezize Ceferzade de
son 70 yılda Türkıye'nın bır çok
kez Azerbaycanlılara kucağıru aç-
tığını ıfade ederek, "bu halk kar-
şısında saygıyla baş egiyorum" dı-
ye konuştu.
İstanbul Belediyesi, 4-14 ekim arasında Türk FilmleriFestivali düzenleyecek
Sinema için olumlu adımFestivalin yarışma bolumune katılacak
filmlerin, festivalin başlangıç tarihinden onceki
bir yıl içinde çevrilmiş olması, vizyona
girmemiş, televizyonda gosterilmemiş,
Turkiye'de video kasetinin çıkmamış olması
gerekecek.
Kultur Servisi — istanbul Bu-
yukşehır Beledıvesı, bu yıl 4-14
ekım tarıhlen arasında bır "Turk
Filmleri Festivali" duzenlevecek
Festivalin varışma bolumunde de-
receye gırecek ılk uç fılme toplam
300 mılyon lıra odul verılecek
"Turk sinemasının seyircisı ile
butunlesmesıni sağlamak. dış pa-
zarlara açılmasına katkıda bulun-
mak ve nıteliklı yapımlann ger-
çekleştirılmesinı ozendırmek"
amacıyla duzenlenen Turk Film-
leri Festıvalı'nde, yanşma bolumu
dışında ozel bölumler, oturum ve
paneller, yabancı ulke televızyon
cuları ve sınemacılarının ağırlana-
cağı ve onlara Turk filmlenmn ta-
nıtılacağı market bolumlen de ver
alacak
Festivalin yarışma bolumune
katılacak filmlerin, festivalin baş-
langıç tarihinden onceki bır vıl
ıçınde çevnlmış olması, vızyona
girmemiş, televizyonda gosteril-
memiş ve Turkiye'de vıdeo kase-
tının çıkmamış olması, 10 filmden
fazla başvuru olduğu takdırde on
jurı elemesını kazanmış olması
koşulları aranacak Yanşmaya hak
kazanan 10 fılm, festivalin devam
ettığı 10 gun boyunca 10 ayrı sı-
nemada donuşumlu olarak goste-
rılecek Bu gosterımlerden elde
edılen gelırın
r
o 40"ı sinema salo-
nu ışletmecısıne, % 4O'ı yapımcı-
ya, % 20'sı ıse festıval fonuna ve-
rılecek Yarışmada bırıncılığı ka-
zanan filme 125 mılyon, ıkıncıh-
ğı kazanan filme 100 mılyon,
uçuncu olan fılme ıse 75 milvon
lıra odul dağıtılacak. Aynca 13 ay-
rı dalda oduller verılecek
"İstanbul Buyukşehır Beledıve-
sı Turk Filmleri Festivali"nın on
cekı akşam Emırgân Sarı Koşk'te
venlen tanıtım kokteylınde çok sa-
yıda sinema sanatçısı ve yapımcı
yer aldı Şışlı Belcdıye Başkanı
Fatma Girik'ın de katıldığı kok-
teylde bır konuşma yapan İstan-
bul Buyukşehır Beledıye Başkanı
Nureilin Sozen. verel yonetımle-
rın kulturel faalıyetlerının en az
altyapı hızmetlerı kadar onem ta-
şıdığını soyleyerek, "İstanbul, sa-
nayi ve ticaret kenti oimaktan çok,
bir kultur kentidir. Değişık asır-
larda degişik uygarlıklann urun-
lerini bagnnda saklar. Bızım ku-
şağa duşen gorev, Istanbul'un kul-
turel kımliğinin hem korunması
hem de gelişmesini saglamaktır"
dedı.
Festivalin duzenleme komıtesı
ıse şu ısımlerden oluşuyor Ft-YAP
Başkanı Memduh Un, SİNEKAM
-DER Başkanı Muzaffer Hicdur-
maz, SE-SAM 2 Başkanı Omer
Kavur, SO-DER Genel Sekreterı
Tanju Gursu, FILM-YON Başka-
nı Orhan Aksoy, Konaklama ve
Eğlence Yerlerı Işverenler Sendı-
kası Başkanı A. Remzi Akçakaya,
Şışlı, Beyoğlu, Bakırkoy ılçelerı
kultur ve basın danısmanları, Bu-
yukşehır Belediyesi Dış Ilışkılerı
Muduru Gulden Kurtbogan ve be-
ledıyenın Kultur lşlen Daıre Baş-
kanı Hilmı \avuz.
Carettalara
destek
• ANKARA (ANKA) —
Dunyada neslı tukenmek
uzere olan ve uremelerını
Dalyan'da gerçekleştıren
'Caretta Caretta'
denızkaplumbağalan için
Federal Almanya'daki bir
finans kurumu 7 milyon
dolarlık yardım yaptı.
Türızm sezonunun
açılmasıyla yenıden
guncelleşen
kaplumbağalann korunması
konusunda duzenlenen
uluslararası seminer de 11
haziranda Ankara'da
başlayacak
Tarihsel
çevre eriyor
• ANKARA (Cumhuriyet
Burosu) — Kultur
Bakanlığı Amtlar ve
Muzeler Genel
Mudurluğu'nun duzenledığı
"12. Uluslararası Kazı,
Araştırma ve Arkeometri
Sempozyumu" dun bıttı.
1989 sezonu boyunca tum
Turkiye'de yapılan
arkeolojık çalışmalann
sunulduğu sempozyumun
kapanışında yerlı ve
yabancı arkeologlar ile
sanat tarıhçılerı bır bıldiri
yayımlayarak, Turkiye'de
gıderek "erıyen" tarihsel
çevrenın korunmasında bazı
"kaygjlarını" dıle getırdıler.
Bılım adamları bıldırıde,
Kultur Bakanlığı'nın
tarihsel varhklan bır
"meta" olarak algılamasını
eleştırdıler.
Turizmde
^P amblemi
• ANKARA (AA) —
Tunzm Bakanlığı
tarafından yenı yapılan
duzenleme ve eğlence
merkezlerı, fast food
kuruluşlan ve kaplıcalar
içın özel bır sırufîama
gehyor. Turızm Bakanlığı
yetkılılerınden alınan bılgiye
göre otellenn yıldızlama
sıstemı ıle ılgıli olarak
çalışmalan devam eden yeni
duzenlemede beledıye
belgelı tesıslere de bakanlık
tarafından "T amblemi
verılmesı kararlaştınldı.
Yıldız sıstemı dışında
kullanılacak 'T' amblemı,
kuruluşların Turızm
Bakanlığı denetiminde ve
belli bir kalite düzeyinı
tutturmuş kuruluşlar
oldugunu gosterecek.
İsviçre'deki
Türkler
• Haber Merkezi —
tsvıçre'de yaşayan 59.000'e
yakın Türk vatandasının
ulkeye uyumları, gerı dönüş
eğılımlen ve ulkeye
uyumlannın
kolaylaştınlması konusunda
tsviçre hükumetınin atacağı
adımlan tespit etmek ılzere
Turkıye Araştırmalar
Merkezi, hazıran ayında bu
ulkede bır araştırma
yapacak. Turkıye
Araştırmalar Merkezi
Başkanı Dr. Faruk Şen'in
yönetımınde gerçekleşecek
olan araştırma surecınde
İsviçre'deki Turklenn
sorunlan tespit edilıp bu
sorunlara çozum onerileri
oluşturulmaya çalışılacak.
Fen liseleri
sınavı bugün
• Eğitim Servisi —
Anadolu liseleri sınavından
sonra şımdı de heyecan iki
gun süreyle fen liseleri ve
özel Turk yabancı okullara
gıriş sınavlannda surecek.
Bugun yapılacak fen liseleri
smavlanna 56 bin 193 aday
katılıyor Bu adaylanndan
sadece 2 bin 64'u; 13'ü
resrru, 10'u özel olmak
uzere toplam 23 fen
lisesinden bırinde okumaya
hak kazanacak. 1990-1991
öğretım yüı için sınavla
oğrenci kabul edecek özel
okullar sınavı ıse yarın saat
10 OO'dan itıbaren Ankara,
Içel (Tarsus), istanbul,
îzmır ve Zonguldak'ta
yapılacak Toplam 12 bin
426 adaym 9 bm 163'u
Istanbul'da sınava gırecek
ve bu sınav 21 özel okulda
yapılacak
Marmara'da
deniz kirlili^i
• BURSA (AA) —
Ortadoğu Teknik
Üniversıtesi Deniz Bilimleri
Enstitusu öğretim görevlısı
Doc. Dr. Cemal Saydam,
Marmara Denızi'ni
"Astımlı" bir hastaye
benzeterek, "Gerekli
onlemler alınmadığı
takdırde Marmara Denızi'ni
10 yıl ıçensınde
kaybedebilinz" dedı Doç.
Dr. Cemal Saydam,
Marmara Bolgesı'nde aşın
sanayıleşme sonucu deniz
kırlılığının önemlı boyutlara
ulaştığına dıkkat çektı.