Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
2 HAZİRAN 1990 • • • • HABERLERİN DEVAMI CUMHURİYET/19
VEIIEFENDI HIPODROMU'NDAN FÎKRET DAĞUOĞLU
Kevser'e güveniyoruz
KEMAL AKYER
1. Ayak: Ağır kilosuna rağ-
raen rahat bir tempo koyacak
olan ve curaa sabahı 800/52.8,
600/38.4, 400/25,4 rahat yapa-
rak beğenimi kazanan Uni ile
perşembe sabahı 600raetreişin-
de iyi görünen İcra arasındaki
milcadele yanşın birincisini belir-
leyecektir. Sırtında hafıf bir so-
ı anu olan Dare Devil klasıyla ve
cuma sabahı sprintinde çok iyi
görünen Beylerbeyi yanşın sürp-
riz atlarıdır.
2. Ayak: Geçen hafta başanlı
bir yanş çıkaran, cuma sabahı
600/41, 400/28.6, 200/14.5 ra-
hat yapan Emiroğlu yanşın en
şanslı atıdır. Cuma sabahı
100/1.12.3, 400/30.7 çok kolay
yapan Kemalbey daha sonra dü-
şünülebiMr. Dün sabah 400/27.5,
200/13.5 HÇ yapan Burak 12 ile
bunın kanaması sorunu tama-
men çözülen ve bu yanşa hazır-
lanan Özgürhan, dün sabah
400/28, 200/13.5 kolay yapan
Kemer 18 yanşın sürpriz at-
larıdır.
3. Ayak: tstikrarlı yanşlar çı-
karan ve dün sabah 600/41.2,
400/27.5, 200/13.5 rahat yapan
Foçalı yanşın en şanslı ismidir.
Berkoç ve ağır pistte daha başa-
nlı koşacak olan Beyazmaru da-
ha sonra düşünülebilir. Cuma
sabahı 600/42.5, 400/29 kolay
yapan Tacım yanşın sürpriz atı-
dır.
4. Ayak: Sabırlı bekleme yap-
ması halinde formunun zırvesin-
de olan Erdoğdu yanşın en şanslı
atıdır. Cuma sabahı 600/45 ya-
pan Altıner, Kadir'in itinayla ha-
zırladığı Anm Balım daha sonra
şans verdiğim atlar olup Nirva-
na yarışın sürprizini yapabilir.
5. Ayak: Pistin ağırlaşması
Butter Fly 1 'in şansını çok azalt-
tı. Bu kısrak geçen yıl ağır pist-
teki tüm yanşlannda başanlı
olamadı. Cuma sabahı kenterin-
de çok iyi görünen Calandra, bu
yanşa daha ciddi hazırlanan ve
cuma sabahı 600/38.5, 400/24.5,
200/12.5 kolay yapan Sweet
Girl, yine dün sabah 800/52.3,
400/26 kolay yapan Gönül 1 ara-
sındaki cetin mücadele yanşın bi-
rincisini belirleyecektir. Sac My
Best ve Lady Rose yarışın sürp-
riz atlarıdır.
6. Ayak: Salı sabahı 1000 met-
re çim provasında 1000/1.07 çok
kolay yapan ve cuma sabahı ken-
terinde de iyi görünen Kevser gü-
nün banko atıdır. Perşembe
sabahı 800/54 yapan Osmanağa,
uzun zamandır çahşmalanru sür-
düren Doğangüneş, üçlü bahsi
tamamlayacak isimlerdir. Naz-
batur yanşın sürpriz atıdır.
TAHMİNLER
1. Koşu: F. Güçlücan (1), P. Şey-
da (6), S. Altınay (4).
2. Kosu:F. Üni(l), P. İcra (8),
P. Dare Devil (4), S. Beylerbeyi
1 (9).
3. Koşu: F. Emiroğlu (10), P.
Kemalbey (8), P. Burak 12(12),
Kamer 18 (6) S. Özgürhan (9)
4. Koşu: F. Foçalı (7), P. Berkoş
(12), P. Beyazmartı (5), S. Tacım
(11)
5. Koşu: F. Erdoğdu (8) P. Altı-
ner 1 (1), P. Anm Balım (7), S.
Nirvana (4)
6. Koşu: F. Calandra (3), P.
Sweet Girl (12), P. Gönül 1 (9),
P. Sack My Best (11), S. Lady
Rose (10)
7. Koşu: F. Kevser (9), P. Osma-
nağa 1 (6), P. Doğanüneş (3), S.
Nazbatur (11)
OTORİTELERİN GÖRÜŞLERİ
F. Dağlıoğlu
Kemal Akyer
Ortıan Özsu
Ender Yılmaz
Naip Yılmaz
1-8-7
1-8
1-8-4
1-8
10 7-12-9-6
10-8-12
10-11-12
10-9-7
10
7-12-5 8-1-7-11
7-5-11
5-7-11
7-5-11-12
3-7-11 2-3-6-11
11-8-1
8-7-2-1
8
12-3
9-12-3
9-3-12-8
12-9-3-11
GUNUN PROGRAMI
2. KOŞU: (Şartlı) 3 ve Yk. lngihzkr
Saat: 15.00 9.000.000 TL.
(ÇİM)
2100 M.
(100)
(50)
(60)
(90)
(80)
(65)
(80)
(95)
(85)
C0)
I.Um
: Ulifsak
3 Poktr Da»
4 Dart Dtvil
5K*rtı
d Opultnl MUI
T.Pfkuo
8.lcra ^
9 B»)ltrW)i r
lOPırdoa
63 5 Tın»
62 5 A.Ka/akn»
Stdal
H.Kanta* M
Mumio
kınm
Ekmn
AİUD
S.Akdı M
M.Yüksd M
4
9
10
(121)
(210)
(303)
(022)
(023)
(041)
(232)
(000)
(3411
(0221
ıkili b»lm var)
(80) 2 tslrrgan 60 C.Kun 6 (2211
(70) 3 Hllip 60 Tınaj 8 (014)
(85) 4 Mrvana 60 M.Bayram 3 (212)
(50) 5 Tu«çpinar 58.5 I.Gülbadak 9 (440)
(55) 6AlaaaMin 58 Dede 12 (010)
(90) T.Anaıbabn 58 K.diı 5 (000)
(1001 8 Krdojdu 58 S.Akdı M 10 (421)
(30) 9()nurtan 58 O.SqKlfi I (330)
(65) '.ORımiz 58 CutaİK * I-»-"'
(80) 1! Slbur 58 H.Karala; 11 (123)
(70) 12C«n»t I 56.5 K.Çclik 2 (303)
(Nirvana. Tamçanar, Sab«r l'nd olarsa A Gr. gcftr)
(Hakn C Gr. dahHI Rjmiı ve Erdotda labda .«p.rsa B Gr Gcçır)
(B. krçuda IMİ bahn >ar) (Içtu gan>an İM koşuda b*şlar>
3. KOŞf:
Saat: 15.30
(Şartlı) A Gr. Araplar
8.000.000 TL.
(ÇİM)
1600 M.
6. KOŞl:
Saal: 17.05
(Açık) 3 Yş. lngilizier.
80.000.000 TL.
(ÇİM)
2100 M.
(70)
(75)
(50)
(65)
(60)
(85)
(75)
195)
(80)
(100)
(75)
(90)
l.Cngiıbcy
:.sip«hi
J T t K » II
4 A
5
6 Karotr 11
7.$crih
8 K«Balb<>
9Özgarkaıı
lO.Eaarrojhı
11 Altnkız
12 Barak XII
II
61 M.Gokr* M
60 Tına»
60 AKunbaj M
58 5 K.Çtlik
58 5 Ş*rif
58 5 H.Karala;
58 5 rUıım
58 Akın M
58 C.Kın
57 Sedal
56.5 S.Bo»raı
56 S.Akdı M
ı kojiıd» İUB baJıfa var)
11
4
1
10
8
12
2
5
6
(032)
(301)
(004)
(000)
(014)
(314)
(043)
1400)
(200)
1001)
1100)
1041)
4. KOŞU:
Saat: 16.00
(Açık) A Gr. Araplar
45.000.000 TL.
(ÇtM)
1900 M.
(30)
(70)
(75)
(65)
(90)
(50)
(100)
(80)
(75)
(80)
(80)
(95)
t.Aktolgaiı
2.AIİKİ
3 Atlıcr
5.Beyazmartı
6. Demirkır
7Fofalı
8 Gurbalur
9 Krrem III
10 Kujadası
11 Tacıaı
12 Bcrko?
Kkrroı
S.Akdı M
Kınm
H Karalaj
Akın M
Müml
Kadir
Strif M
Stalal M
M
58.5 CaakıİK
58 Tınay
•)
I
8
10
6
4
(010)
(101)
1130)
(004)
(0121
1120)
(tti)
(103)
(000)
(100)
(033)
14311
(40) l.Avarr 58
(75) 2 Bullcrfly I 58
1100) J.Calaarfra 58
(40) 4Charila 58
(55) f.Donnelıri 58
185) 6Hanky Pmk> 58
160) 7.Hancaa 58
|75) İIMH Baky 58
(90) 9 Göaul I 58
(85) 10 Lady Rose 5S
(80) ll.SacMyBtsl
(95) 12.Sw««Girl
(45) n.Şansm I 5S
(65) 14 Tender Lia*
(70) l5.Wesl Sid>Slor>
(30) 16.Vcmrni
ıBu krçuda ikili haMs
A.kol
H.karala;
S.Akdı
Kanm
Allunba;
Carikıkç
Tınay
M.Yuksd
Mâmia
Sedal
Kadir
M.Ba>rsm
. Drdr
Ckrem M
Akın
S.Boyraz
t dorliu bahis var)
(000)
(121)
(413)
(220)
1333)
(200)
(310)
(030)
(320)
(114)
(022)
(130)
(000)
(43)
(011)
(040)
(Bu koşöda ikili bahis vr m^rn bahis var)
lAtlıri ve Allıer ckiiridir) (Baak «t Beyazmaru ekaridir)
5. KOŞL: (Açık)
Saat: 16.30
B. Gr. Araplar
11.000.000 TL.
(ÇİM)
1600 M.
7. KOŞL: (Şarılı)
Saat:
80)
l?5>
("oı
(60)
J0)
95)
20)
(30)
(100)
10)
80)
10)
17.40 7
1 Allugbo
: Bankohûar
?. DotangB'acş
4 Haundcde
• Iktııı Harun
6.O*managa 1
" C«no>
S t a
9K*»»r
lO.Kıranıl
II.Nazbalur
12Sakralı
3.Yş. Araplar
.000.000 TL.
56
5*
56
54
56
'56
54
54
54
54
53
52
M.Yuksrl
Kadir
Mumin
I.Gıılb«hfc
Y.Alçı
5 Allunba»
5 K.Çc^me
5 VAkdı
5 A.Karaku;
I.AkkıİK
5 M.Zctturt
(ÇİM)
1200 M.
9 (—I
l (-)
A (-5 (
7 (---
12 ( -I
2 (---
11 (—•
8 ( —
10 (-••)
4 (••-)
< I . . .
I Allıı 60 Kazım İ İ I 2 ) (Ba
(KankM Balur >t Na/halar Kkurtdirl
udu İkili Kahi> vc Nıralı \rni İ\-lu Ba \ar)
CUNEYTARCAYUREKyazıyor
(Baftara/ı I. Sayfada)
günü alacağı sonuca bağlamış-
tı. Muhalefetin asılmadığı bir se-
çimden büyük zaferle çıkmayı is-
temiyordu. Muhalefete oranla
güçlü olduğunu, ancak muhale-
fete karşı gösterebilirdi.
Nitekim Akbulut, 51 yörede ya-
pılacak yerel seçimin onunu ka-
zanırlarsa ANAP'ın kendinden
hemen hiçbir şey yitirmediğinin
kanıttanacağını söyieyecek kadar
3 hazirana verdikleri önemi du-
yurüyordu.
26 Mart sonuçları Akbulut'un
neye dayanarak bu varsayımı
öne sürdüğünü açıklıyor. 26 Mart
oyları 3 haziran için ölçü alınır-
sa, ANAP'ın 13 beldede seçimi
kazanacağı söylenebilir. Buna
karşın SHP 21 beldede, DYP ise
14 yerde, RP de 3-4 küçük birim-
de seçimi önde bitirebilir.
Ne var ki 26 Mart'tan bu yana
köprülerin altından çok su aktı.
ANAR giderek güçleneceğine gi-
derek tükenmişlige doğru hızla
ilerledi. Şayet pazar günü
ANAP'ı sevindirecek daha baş-
ka sonuçlar çıkarsa bu durum,
Akbulut'un, hükümetin üstün be-
cerisinden çok, seçime ANAP
yerine devlet olanaklarının gir-
mesinden kaynaklanacak.
Üstelik ANAP'ın zaferi -daha
önceleri de söylediğimiz gibi- bir
yeniliği, bir güçlenmeyi sergile-
meyecek. Tersine, yapay bir üs-
tünlük sağlayacak. ANAP'ın olası
zaferi, 'kendini tatmin etmekten'
öteye bir anlam taşımayacak.
Muhalefetin alacağı sonuçlar,
ister yeni bir zaferi isterse 26
Mart oylarını saklı tutsun, fazla
bir ölçü olmayacak. Genel bir se-
çimle yerel seçim arasında hem
anlam hem de sonuç açısından
aynı değerlendirmenin yapılma-
sı esasen olanaksız.
Ayrıca muhalefet için 3 haziran
önem taşımıyor. Pazar günü
ANAP yapay bir zaferin peşine
düştüğü için önemli. ANAP var-
mayı istediği hedefe ulaşamaz-
sa neler olur? Genel olarak bili-
nen yineleneceği için siyasal
gündemde fazla bir değişiklik
gözlenmeyebilir. Buna karşın,
ANAP'ın yitirmesi durumunda
elinde gündemi başka yeıiere
çevirecek çeşitli manivelalar bu-
lunuyor.
Örneğin, "The First Lady of
the Republic of Turkey"in Japon-
ya gezisi hemen daha renkli bi-
çimde gündeme sokulabilir. Çan-
kaya'dan bir telefon; SÖ, ya Baş-
bakanlık'tan ya da daha faal bir
siyasal görevden Tokyo'da söz
edebilir. Basınımız için bulunmaz
nimet. Haydi manşetler SÖ'nün
OzaPa ödenekyetmez
GERÇEK
(Baştarafı 1. Sayfada)
makta gecikmemiştir.
İş dünyası, sıkıntılı bir dö-
nemden geçıiği için çoğunlukla
hükümetin politikalanna karşı
çıkmaktadır. Bu durumun Çan-
kaya'yı tedirgin ettiği anlaşılı-
yor; Sayın Özal, devletin değil,
iktidar partisinin başı gibi dav-
ranmaktan kendisini alamıyor.
Demokrasilerde işçinin ve işa-
damının, daha başka deyişle
emekçinin ve patronun bütün si-
yasal özgürlüklerini sonuna ka-
dar kullanması çoğulculuğun ve
katılımeüığtn temel ilkelerinden-
dir. Ne yazık ki 12 Eylül'den
sonra bu ilke bir yana bırakıl-
mış, önce askeri yönetimle, son-
ra ANAP iklidanyla bütünleşen
işadamlarından kimüeri demok-
rasiye ters düşen siyasetlerin
şampiyonluğunu yapmakta du-
raksamamışlardır. Şimdi bu du-
rumun yavaş yavaş değiştiğini,
işadamlarının daha demokratik
ve laik bir Türkiye için ağırlık-
larını koyabilecek olgunluk dü-
zeyine yaklaştıklarını görmek
sevindiricidir.
Ancak hiç unutulmamahdır
ki demokrasinin en büyük gü-
vencesi, halkm çoğunluğunu
oluşturan emekçi kitlelerdir.
Türkiye'yi işadamları cumhuri-
yetine dönüştürmek isteyen 12
Eylü'l politikalanndan uzaklaş-
mak, ülkemize içeride dirlik,
dinginlik ve denge; dışanda say-
gınlık sağlayacaktır.
• * •
ALİ DOĞAN
AFYON/L'ŞAK — SHP Genel
Başkanı Erdal İnönii, Cumhur-
başkanlıâı Köşkü'ne ek ödenek
ayrılması konusunda sözcü Kaya
Toperi'nin açıklamasını "milletin
sağduyusunu küçük gören bir
zihniyet" olarak nitelendirdi. İnö-
nü, "Sayın Özai özel sektör olsun,
devlet sektörü olsun, nereye gel-
divse bu ödenekler yetersiz kal-
mışnr ve artünlnuşbr. Oysa tasar-
rufa önce Cumhurbaşkanı
uymalıdır" dedi.
tşadamı Sakıp Sabancı'nın
ANAP'ı destekleyen konuşması-
nı yadırgamadığını belirten lnönü,
"Tuhaf olan, bir işadamı iktidar
partisi iyidir dediğinde berkesin
bunu ciddiye almasıdır" dedi.
İnönü, ülkenin huzurunun tehli-
kede olduğunu söyledi.
51 beldede yarın yapıiacak ye-
rel seçim öncesi Afyon ve Uşak'a
gelerek bazı yerleşim birımlerini
gezen SHP Genel Başkanı, yolda
gazetecilerin sorularını yanıtladı.
lnönü, "Cumhurbaşkanhgı Köş-
kü'ne ek ödenek ayrılması konu-
sunu nasıl karşıladıgı" biçiminde-
ki bir soruya, "Sayın Özal özel
sektör olsun, devlet sektörü olsun,
nereye geldiyse bu ödenekler ye-
tersiz kalmıştır ve artlırılmısür.
Sözcü Kaya Toperi'nin yaptıgı sa-
vunma da çok ilginçtir. Eköde-
negin istenmiş olmasının Cum-
hurbaşkanı'mn kişiliğiyle ilgisi ol-
madığı şeklinde yorumluyoriar.
Bunu anlayamıyorum" dedi.
Cumhurbaşkanı'nın her konuda
yetkisi olduğunu kaydeden lnönü,
"Cumhurbaşkanı 'tasarruf yapın,
fazla ödenek istemeyin' dese, onu
dinlemeyecek Cumhurbaşkanhgı
Akbulut, Sabancı'yı
yeni siyasal gırişimlerine.
'First Lady'e karşı muhalefeti-
miz ne kadar uysal, iyimser ve ta-
raftar ise ANAP içinde yıllardır
birlikte yaşadığı çevreler bir o ka-
dar katı. Baykal, kuşkusuz siya-
sal hınzırlığıyla belirli koşullar
gerçekleşirse SÖ'nün başbakan-
lığına şapka çıkanrken Pakdemir-
li 'zinhar ha' diye feryadı basıyor.
ANAP'tan arta kalanların tükene-
ceğini açıkça söylüyor.
Oysa SÖ'yü bir kurtancı gibi
görenler azlıkta değil. Hep duyu-
yoruz. SÖ'nün TÖ'ye fark atan
yanlarını çevte kimi zaman kulis-
te pekâlâ yayıyor. Öyleyse Pakde-
mirli'nin kesin karşı çıkışı hangi
anlama geliyor? Bizce kıskanç-
lıktan başka bir şey olmasa ge-
rek!_
TÖ ise dolaylı yoldan kendi gi-
bi düşünmeyenlere -özellikle iş
çevrelerine- ağızlarının payını ve-
riyor; "siyasetle uğraşmayı ma-
rifet sayanlar" diye söz ediyor.
Anayasanın çiğnendiği, anaya-
saya aykırı hareketler yapmayı
marifet sayanların kol gezdiği ül-
kede, bu suçlamalar biraz olsun
garip kaçmıyor mu?
Her neyse... Türkiye gibi işitil-
medik olayların bolca görüldüğü
bir ülkede yaşıyoruz.
Ne mütlu TO ile SÖ'ye!
(Baştarafı 1. Sayfada)
bu nedenle halkı çok iyi anladığını
söyledi.
Başbakan Akbulut, dün Antak-
ya Çekmece beldesinde halka hi-
tap etti. Çekmece'de kalabalık to-
parlayabilmek için ANAP seçim
otobüsü Petek ve ANAP Antak-
ya teşkılatı uzun süre çalıştı. Bu-
na karşın Çekmece'de istenilen ka-
labalık elde edilemedi. Akbulut,
Antakya'da gazetecilerin sorulan-
nı yanıtlarken, işadamı Sakıp Sa-
bancı'nın ANAP'ı öven sözlerinin
doğru olduğunu ifade etti. Akbu-
lut bu konuda şunları söyledi:
"Türkiye'de herkes istiyor ki biz
de istiyoruz ve hatta bazılan id-
dia ediyor ki 'Susrnayın, konuşuıı',
Türkiye'de tanınan bir işadamı da
konuşuyor, hakikatleri söylüyor.
ANAP'ın güçlü olduğunu, icraa-
tının mükemmel olduğunu söylü-
yor. Ama herkes neredeyse konuş-
turmamak için elinden gelen her-
şeyi yapıyor. Harekete geçiyor.
Hani herkes konuşacaktı, fikrini
söyleyecekti, savunacaktı da biz
ancak böylece fikirierimizi gelişti-
rebilecektik, savunabilecektik. Bi-
risi demek ki iktidann yaptıklannı
methetse. doğnıları söylese, değil
bu işin öncülüğünü yapanlar, >ap-
tığını savunanlar da tenkitte bu-
lunacak ve kişileri susturmaya ça-
lışacak. Biz de bunun için diyoruz
ki herkes konuşsun. Bu işi örgiile
götürmeden fikirier neyse söylen-
mekten alıkonulamaz. Herkes
inandığını soylesin. Biz buna se-
viniyoruz. Eleştirmek yanlış hare-
kettir. Memleketimizin yetiştirdi-
ği bir işadamıdır ve Türkiye eko-
nomisinin. Türkiye si>asetinin na-
sıl geliştiğini ve nereye gittiğini iyi
değerlendirebUecek bir işadamı-
mızdır Sayın Sabancı."
Akbulut, Sabancı gibi işadam-
larının çok olduğunu, ancak on-
ların da konuşmasına bu şekilde
tepkiler yapılacağı izlenimi verile-
rek susturulmak istendiğini dile
getirdi. DYP lideri Süleyman De-
mirel'i adını vermeden eleştiren
Akbulut, "Cösterilen tepki gerek-
sizdir. Doğrulara tahammül edi-
lememesinin bir neticesidir. Zaten
muhalefette bunu görüyoruz. Hır-
çınlıklar bunun ifadesidir" diye
konuştu.
"Doğrular onlan rahatsız et-
mektedir. Türkiye'nin gelişmesi
onları rahatsız etmekledir. Türk
milletinin yaranna olan şeyler on-
lan rahatsız etmektedir. Türk mil-
letinin büyümesinden, güçlenme-
sinden bu kadar rahatsızlık
duyulmamalıdır" diyen Akbulut,
Türkiye'nin sağda ve solda en bü-
yük partisinin ANAP olduğunu
ifade etti.
Bu arada Başbakan Akbulut'u
izleyen muhabirimiz Tuncay Öz-
kan, binmekte olduğu otobüsün
aniden hareket etmesi sonucu ye-
re düştü. Arkadan gelen koruma
jipine tutunabilen özkan, birkaç
meue sürüklendi. Olayın fark edi-
lip jipin durdurulmasıyla özkan
kazayı hafıf sıyrıklarla atlattı.
Akbulut, Hatay'ın Karayılanlı
kasabasında konuşma yaparken,
bir gün önce partisine davet etti-
ği DYP'liler bu kez de Akbulut'a
seslenerek "Sen yuvaya dön" di-
ye laf attılar.
Hatay'ın Dörtyol ilçesinde de
başbakanın otobüsünün yanına
gelen ve Akbulut'tan ucuzluk is-
teyen bir vatandaş konıma görev-
lilerince apartopar uzaklaştırıldı.
tskenderun'un SHP'li Belediye
Başkanı Hasan İnsan, Başbakan
Y'ıldınm Akbulut'tan Iskenderun-
un il yapılmasını istedi.
GüzePin
broşürlü
kongre atağı
GAZİANTEP (Cumhuriyet) —
ANAP genel başkan adaylarından
Hasan Celal GüzeJ, bugün Gazi-
antep'e geliyor. Güzel, başlataca-
ğı kongre kampanyası için bastırt-
tığı el ilanlarında, Özal ve Akbu-
lut'u isim vermeden eleştirdi. Gü-
zel'in Gaziantep'te dağıttığı el
ilanlarını Güneydoğu gezisi sıra-
sında gören Akbulut ve parti yö-
neticileri, Güzel'in tavrını "Parti
dışına kayıyor ve parti sucu
işliyor" diye yorumladılar.
ANAP genel başkan adayların-
dan Gaziantep Miüetvekili Güzel,
ocak ayında yapıiacak kongre için
çalışmalarını da kripto davasmda-
ki son gelişmeler üzerine hızlan-
dırdı. Güzel, ilk gezisini seçim böl-
gesi olan Gaziantep'ten başlattı.
Güzel, bugün Gaziantep'e gelme-
den önce el ilanları bastırttı. İlan-
Iarda çok sert bir üslup kullandı-
ğı dikkati çekti. Güzel'in üslubu
el ilanlarını Mustafa Taşar taraf-
tarlarından Güneydoğu gezisi sı-
rasında elde oden Başbakan Ak-
bulut'u da sinirlendirdi. Güzel, el
ilanlannda aynen şunları söyledi:
"Rüsvetçiye nereden buldun de-
diği için hayali ihracatçıya hesap
sordugu için yolsuzJuğa ve uygun-
suzluğa karşı çıktığı için hepsin-
den onemlisi tek adam sultastna
hayır dediği için kendisine komplo
kurulan, hakkında düzmece se-
nanular yazılıp susturulmak iste-
nen, ama komplocuları halkın
nezdinde yaptığına pişman eden
Gaziantep'in mert. dürust. cesur
evladı Hasan Celal Güzel Gazian-
tep'e geliyor. Komploya ugradığı
süre içinde kendisini bir an olsun
yalnız bırakmayan hemşehrilerine
teşekküre geliyor."
mensubu tasavvur edemiyorum.
Sayın Özal'ın isteğine karşı böyle
bir şey olabilir mi? Elbette bunun
Cumhurbaşkanı'nın sözüyle ilgi-
si vardır. Ek ödenek istenmesi bir
karardır. Önemli olan bu karar-
dan Cumhurbaskanı'nın haberdar
olmasıdır" biçiminde konuştu.
İnönü, şöyle devam etti:
"Özal buğday fıyatlan konu-
sunda konuşuyor. Millete 'Tasar-
ruf yapın' diyor. Vatandaşın isle-
diği, bu tavsiyelere en önce yük-
sek makamların, yani Cumhur-
başkanı'nın uymasıdır. Cumhur-
başkanı bu ilkeye uymuyorsa,
bunda elbet sorumluluğu vardır.
Toperi'nin avıklamasını milletin
sagduyusunu küçük gören bir zih-
niyet olarak göriiyorum."
lnönü, işadamı Sakıp Sabancı
1
nın açıklamaları ile ilgili bir soru-
ya da şu yanıtı verdi:
"Siyasetle ilgili bir açıklama
yapmak demek, göriiş farklıhğı-
nı bildirmek demektir. Tuhaf olan
bu değil. Tuhaf olan bir işadamı
'iktidar partisi iyidir' dediği za-
man herkesin bunu bu kadar cid-
diye alması, üzerine bu kadar gi-
dilmesi. Bunu yadırgıyorum."
Vatandaşın, oy verirken işa-
damlanmn sözlerine değil kendi
çıkarlarına göre karar verdiğini
anlatan tnönü, "Ben işadamlan-
nın, meslek odalannın, düşun-
düklerini söylemelerine karşı de-
ğilim. Bunlardan korkulmasını
yadırgıyorum. Önemli olan herke-
sin serbestçe duşündüğünü söyle-
mesi ve televizvonda bunlann yer
almasıdır" dedi. SHP Genel Baş-
kanı, Sakıp Sabancı'nın kendi çı-
karı doğrultusunda konuşmasını
normal karşıladığını, normal ol-
mayanın televizyonda herkesin gö-
rüş bildirememesi olduğunu
söyledi.
tnönü, bir başka soru üzerine
de Demirel'in "SHP laf üreüyor"
suçlamasını şöyle yanıtladı:
"Sayın Demirel o konuşmasın-
da kendi partisinin çalışmalannı
anlatmıştır. Ben bunu başka doğ-
rultuda yorumlamayı doğru bul-
muyorum. Bir parti lideri kendi
çalışmalannı anlatıyor. Burada
SHP ile lartışma açacak bir du-
rum yok. Bunları bırakalım."
tnönü, Türkiye'nin asıl sorunu-
nun demokraside atılım yapmak
olduğunu belirterek, "Türkiye'nin
huzuru tehlikededir. Cumhuriye-
tin temel niteliklerine karşı lehli-
keler var. Önemli olan bunlan
çözmek. Bizim iktidanmızın öle-
sinde Türkiye'nin uğradığı bu za-
rarlan gidermek, bugün için söz
konusudur. Herkesin bu konuda
uyanık olmasını istiyorum" biçi-
minde konuştu.
SHP Genel Başkanı tnönü, Af-
yon'un Sincanlı ilçesine bağlı Kır-
ka beldesinde de bir konuşma
yaptı.
lnönü, Tatar kasabasında yap-
tığı konuşmada da ANAP üzeri-
ne benzetmelerini sürdürdü.
ANAP'ı "karaya otunnuş bir
gemi" olarak nitelendiren tnönü
şöyle konuştu:
"Şimdi Kâmran İnan da bn ge-
miden atiayıp kurtulmayı seçti.
Daha önce de Maliye Bakanı ve
Dışişleri Bakanı da ANAP gemi-
sinden atlamıştı. Ama gemi kara-
ya oturunca yüzerek gideceker)
bir yerleri yok. En iyisi gemiyi ha-
vuza aimak"
Başbakanı ve kabineyi Özal'ın
yanm saatte belirlediğini anımsa-
tan tnönü, Başbakan Akbulut'a
"Böyle olnnca artık sana kimse
itibar etmez. onun için bakanlar
sözünü dinlemiyor, senin için fık-
ralar uyduruluyor" diye seslendi.
Uşak ve Sıvas befediyelerini de
ziyaret eden tnönü, gece geç sa-
atlerde Ankara'ya döndü.
Soru önergesi
SHP Nevşehir Milletvekili Ce-
mal Seymen, Cumhurbaşkardığı'-
nın ödenek arttırımına ilişkin
haberleri bir soru önergesiyle
TBMM'ye getirdi.
Seymen, Başbakan Yıldınm
Akbulut'un cevaplandırması iste-
miyle TBMM Başkanlığı'na ver-
diği soru önergesinde,
Cumhurbaşkanhgı'na 1990 yılı
için ayrılan 7.2 milyar liralık öde-
neğin nerelere harcandığının açık-
lanmasını istedi.
SHP Tunceli Milletvekili Ka-
mer Genç de teknik yetersizlikle-
ri nedeniyle birçok ülke
tarafından satın alınrnası uygun
görülmeyen Ispanyol Casa Firma-
sı'na ait askeri uçaklann Türki-
ye tarafından alındığının doğru
olup olmadığını sordu.
G Ö Z L E M U Ğ U R MUMCU
(Baştarafı 1. Sayfada)
Bu iki ülke arasındaki gerginliğin siyasal yaşamımıza nasıl
yansıdığını geçmiş acı olaylardan biliyoruz.
Bugün Türkiye. Ikinci Dünya Savaşı'nın hemen ertesin-
de başlayan soğuk savaşın etkilerinden kendini henüz kur-
tarmış değildir. Siyasal yasaklar, ideolojik kinler ve çağdışı
saplantılar, soğuk savaşın beyinlerde oluşturduğu tümör-
lerdir.
Türkiye, soğuk savaş koşullanndan ülkede düşünce ve
örgütlenme özgürlüklerini tam olarak yerleştirdiği gün kur-
tulacaktır.
Soğuk savaşın son yıllarında 'ekonomilerin militarizasyo-
nu süreci'ne girildi. Bu süreçte, dış borç batağında çırpı-
nan azgelişmış ülkelerin asker-sivil cuntalar ve askeri yö-
netimler eliyle dünya kapitalist sistemiyle bu bütünleştiril-
mesine tanık olundu. Pentagon destekli bu model, başta
Güney Amerika'da olmak üzere dünyanm her yerinde iflas
etti.
Türkiye de kaçınılmaz iflasın sosyal maliyetlerini ödüyor.
Türkiye'de bu yük, emekçi sınıf ve tabakalann omuzlanna
yükleniyor.
Gorbaçov-Bush doruğundaki gündem yaşanan bütün so-
runları çözer mi?
Son Malta doruğundan sonra Panama'da ve Sovyetler
Birliği'nde yaşanan olaylar da biliniyor. Dorukların dünya
kamuoyundan gizli tutulan gündemlerinde siyasal coğraf-
yalara yön veren yeni yeni pazarlıklar olduğu da yaşanan
birçok olayla kanıtlanıyor.
Sovyetler Birliği'nde başlayan 'yeniden yapılanma' süre-
ci henüz bitmiş; bu siyaset de kökleşmiş değildir. Sovyet-
ler Birliği'nde başlayan kaynaşmaların ve birbiri ardından
Sovyetler Birliği'nden kopmaya hazırlanan cumhuriyetlerin
ne gibi sorunlar yaratacağı da hiç bilinmiyor.
'Yeniden yapılanma' siyaseti, bugün Batı sermayesi için
büyük bir pazar ve büyük bir kazanç kapısı açmıştır. Batı
sermayesinin bu yüzden Gorbaçov'u var gücüyle destek-
lemesı doğaldır.
Bu desteklerin yarattığı görüntülere de pek aldanmamak
gerekir.
ABD-Sovyet yakınlaşması elbette sevindirici bir gelişme-
dir. Ancak bu sevindirici gelişmeyi, bütün sorunların çözül-
düğü bir aşama olarak görmek yanıltıcı olur.
ABD ve Sovyetler, İkinci Dünya Savaşı'ndan sonra da bir
araya gelmiş ve aynı cephelerde faşizme karşı savaşmış-
lardı. Soğuk savaş, bu beraberlikten sonra başlamıştı.
Bu gibi konulardaki erken verilmiş yargılar hep yanıltıcı
olmuştur.
1930 ekonomik bunalımından sonra Marksist ideologlar,
'dünya kapitalist sisteminin iflas ettiğini' ileri sürmüşlerdi.
1930 yılında büyük bir bunalım geçiren kapitalist sistem,
bu bunalım içinde kendini yenıl&miş ve bugünkü gücüne
ulaşmıştır.
Bugün, Leninist sistemdeki 'Marksizmin militarizasyonu
1
nun kaçınılmaz çöküşüne aldanıp, 'Marksizm öldü, ölüyor'
gibi yargılarda bulunanlar da yanılıyorlar. Çünkü, kapitalist
sömürü sürdükçe Marksizm ölmez. Emek/sermaye ikilisi ve
"artı-değer" var oldukça Marksizm de yaşayacaktır.
1930'lann çökecegı sanılan kapitalist sıstemi içinden nasıl
bugünkü dev kapitalizm çıkmışsa Leninizmin kaçınılmaz yı-
kmtısı içinden de insan haklarına dayalı ve güler yüzlü, ba-
rışçı, çağdaş, demokratik sosyalizm çıkacaktır.
İnsanlık yepyeni bir sürecin eşiğindedir...
PENCERE(Arkası 2. Sayfada)
1979-80'de toplam imam okulu sayısı 588; imam ortaokulu sa-
yısı 339; lise sayısı 249...
*1980-81 'de toplam imam okulu sayısı 707; imam ortaokulu sa-
yısı 374; imam lisesi sayısı 333...
1981-82'de toplam imam okulu sayısı 710; imam ortaokulu sa-
yısı 374; imam lisesi sayısı 336...
1982-83'te toplam imam okulu sayısı 715; imam ortaokukı sa-
yısı 374; imam lisesi sayısı 341...
Görüldüğü gibi 1981-1983 döneminde Sayın Evren'in söyle-
diğinin tersine 8 imam lisesi açılmıştır. Eğer dönemı 1980-1983
arasında düşünürsek yeni açılan imam okulu sayısı 127; imam
lisesi sayısı 92'dir; ama, bu dönemin bütün sorumluluğunu 12
Eylül'e yüklemek doğru mudur, değil midir?
•
Sayın Evren'in en büyük günahı vebali ilk ve orta öğretime
zorunlu din dersleri koymak. üstelik bunu halka baskıyla onay-
lattığı 82 Anayasasf na yerleştirmektir. 12 Eylül hiçbir sivil ikti-
dann yapamayacağını zorla ve tepeden inme gerçekleştirmiş-
tir. Sayın Evren de bu eylemiyle tarihe cumhuriyetin laiklik te-
melini ve Atatürk'ün 'Öğretim Birliği Devrimi'ru yıkan kişi olarak
geçecektir.
imam okulu artık imam yetiştirmiyor. 747 imam okulunda yak-
laşık 300.000 öğrenci okuyor; Türkiye'de 63 bin cami var. imam
okulu şeriate göre öğrenci yetiştirir; medrese kafası üretir; son-
ra bu kafa 82 Anayasası'ndaki zorunlu din dersleri uyarınca milli
eğitimde milyonlarca öğrenciye öğretmenlik yapar. İmam lise-
lerine üniversiteler açıktır: devletin bütün önemli makamları ve
kilit noktalarına medrese kafası yerleşmektedir.
Şeriat devleti kurmak yoluna, devlet eliyle büyük yatırım ya-
pılıyor.
Handeniıı iddiaları
için soruşturma
ANKARA (Cumhuriyet) —
Özal-Bush görüşme tutanakları-
nın yayımlanması üzerine günde-
me gelen "kripto davası"nın en
önemli sanığı Dışişleri Bakanlığı
eski memureleriden Hande Sev-
kat Mumcu'nun 4 gün kaldığı An-
kara Emniyet Müdürlüğü'nde iş-
kence tehdidi ve baskı altında ifa-
desinin alındığı şeklindeki sözle-
ri üzerine soruşturma açıldı.
Hande Şevkat Mumcu'nun An-
kara DGM'de görülen davadaki
sorgusunda dile getirdiği bu sav-
larının ıhbar kabul edildiğini be-
lirten Ankara Cumhuriyet Başsav-
cısı Akın Öncül, soruşturma uya-
rınca Hande Mumcu ile Mumcu
1
nun savlarını yazan gazetecilerin
ifadelerine başvurulacağını açık-
ladı.
Bu ifadelerin alınmasından
sonra soruşturmanın genişletilip
genişletilmeyeceğine ilişkin bir ka-
rara varacaklarmı da kaydeden
Oncül, soruşturmanın kimleri
kapsayacağına ilişkin soruya,
"Bu, Hande Mumcu'nun verece-
ği ifadeden sonra belli olur. Şim-
diden bu konuda bir şe> söyleye-
mem" yanıtıru verdi. Öncül, so-
ruşturmarun, Savcı Abdülkadir
Abacı tarafından yürütüldüğünü
de bildirdi.
2.Tatile MerhabaÇocukŞenliği
KOŞl'N ÇOCl KIAR, ŞIMDI EGLENCE ZAMAM BU ŞENLİĞİ. COŞK11TJ. NEŞE^l
DEV PALVAÇOMIZ KARŞII^SIN SİZİ EŞEK AR.\BASI BAHÇEDE GEZDİRSİN HEPİNİZİ.
ÇİZGİ FİLM K,\HR.\MANLARI İLE TANIŞIP NEŞELİ SAATLER GEÇİRİN.
İSTEYEN BO\\'LİNG, LABİRENT, BASKET. MERDİVEN OM'NLARINA KATILIP BİRBİRİNDEN GÜZEL
HEDhTLER K.\ZA^\SIN. DİLE^TN ÇOCUK TİYATROSUM, KUKLA1ARI. ÇİZGİ FİLMLERİ İZLESİN.
ARZU EDEN ŞARKJ SÖ^ LESİN. PALYAÇOL\RI VE SİHİRBAZI SEMIETSİN.
BOL SÜRPRİZLİ UNUTULMAZ BİR GÜNLE TATİLE MERHABA DEVİN. SE\'GhXE MERR-VBA HEPİNİZE...
2-10 HAZİRAN
1990
ABC KİTABEVİ SANAYİ VE TİCA-
RET A.Ş. • ABC OYUNCAK A Ş
• AFA YAYINCILIK A.Ş • ALA-
ÇAM A $. • ALBENİ HEDİYELİK
EŞYA & KIRTASİYE • ALfA YA-
YINCILIK VE PAZARLAMA LTD
ŞTİ. • ALTERNATIF • ANA YA-
YINCILIK A.Ş. • ARI OYUNCAK •
ARSAN TİCARET • AS SPOR İTH
İHR. A.5. • ASYA MEYVA SULAR!
• BİL KİTAP YAYIN DAĞITIM A S •
BİSİMEKS İÇ VE DIŞ TİC A.Ş •
8ULUŞ ÇORAP SANAYİ VE TİCA-
RET LTD. ŞTİ. • BIIRDA TİCARET
• CANGÜL KIRTASİYE • CANPA
PAZARLAMA • CEM YAYINEVİ •
CENGİZ PAZARLAMA VE DEKO-
RASYON • CHAMPION-H İLKAY
ERDAL • DE LUCE COLIECTION
• DEREBAY KIRTASİYE • DİLKO
LTD. ŞTİ. • ENGİN YAYINCILIK •
ENTER DIŞ TİCARET TURIZM VE
PAZ A.Ş. • ERPAŞ DİZGİ YAYIN
TEST DAĞITIM • ERSEVEN ELEK-
TRONİK LTD • ERSUN OYUNCAK
• ERTEKS DIŞ TİCARET • ESİN
YAVINEVİ • FEN OYUNCAK •
FONO ACtK OĞRETİM KURUMU
• FRUKO-TAMEK MEYVA SULARI
A.Ş • HAN DIŞ TİCARET VE PA-
ZARLAMA LTD. ŞTİ • İLKE BASIN
YAYIM • İSTANBUL İLAÇ A.Ş •
LOTU5 PHOTO ALBUM • MER>-
ELEKTRONİK SANAYİ VE TİCARET
A.Ş, • METRO EV ALETLERİ SA-
NAYİ VE TİCARET A.Ş. • MILLİ-
YET YAYIN A.Ş. • MIS SUT ŞA-
NAYİ A Ş • N A N. TEKSTİL İT-
HALAT İHRACAT • NATA PLAS-
TİK SAN. VE TİC KOLL. ŞTİ •
OK DIŞ TİCARET • OKUR PAZAR-
LAMA • OR-TUN PLASTİK OYUN-
CAK KOLL ŞTİ. • ÖZER YAYIN-
LARI • ÖZKAYNAK BASIN YAYIN
DAĞITIM PAZARLAMA TİC. LTD
ŞTİ • RANSEL LTD • REDHOUSE
YAYINEVİ • REMZİ KİTABEVİ A.Ş.
• SAĞRA PAZARLAMA A.Ş. •
SEVGİM TİCARET • ŞIRİNLER ÇO-
CUK KULUBÜ 1 ve 2 • STİL ABC
ÇOCUK GİYİM SAN. VE TİC A.Ş.
• TADAL GIDA SANAYİ VE TİC.
LTD. ŞTİ. • TAYFUN KIRTASİYE
VE OYUNCAK • TİKVEŞLİ MAKİ-
NE SANAYİ VE TİCARET A Ş •
TUNÇ PAZARLAMA DIŞ TİCARET
A.Ş. • TÜRKİYE ÇOCUK EVLERİ
VAKFI SEV-TUR A.Ş. • UÇAR
OYUNCAK SANAYİ VE TİCARET
LTD ŞTİ. • UNICEF TÜRKİYE MİLLİ
KOMİTESk» YAPI KREDİ Y A Y I N -
LARI LTD. ŞTİ. • CEM TANITIM
HİZMETLERİ • GÖZDE ŞİRKETLEfi
GRUBU • PINAR SÜT MAMÜLLERİ
SANAYIİ A.Ş.
YIL
Seçkın fuariar Seçkın zıyaretçıler
Ziyaret saatleri:Hergün 11.00-19.00
TÜYM> İSTANBUL SERGİ SARAYI
T E P E B A Ş I . İ S T A N B U L