29 Mart 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
11 HAZİRAN 1990 DIŞ HABERLER CUMHURİYET/3 •A Chamorro: Savaş bitti • EL ALMENDRO (AA) — Nikaragua Devlet Başkam Violeta Chamorro, başkent Managua'nın 230 km güney doğusundaki EI Almendro kasabasında düzenlenen törenle, bir grup Contra komutanının silahlannı teslim aldı ve Nikaragua'da savaşın bittiğıni ilan etti. ABD tarafmdan silahlandırılan, eğitilen ve mali olarak desteklenen sağcı Contra gerillalarının Nikaragua'da yönetimi Chamorro'ya devreden solcu Sandinista hükUmetine karşı sürdurdükleri 8 yıllık savaşta 30 binden fazla insan ölmüştü. Kırgızistan • Dış Haberler Servfei — Sovyetler Birliği'nin Kırgızistan Cumhuriyeti'nde durumun gerginliğini koruduğu bildiriliyor. Cumhuriyette dün yeni çatışma çıkmadı, ancak yetkililer, bölgenin her an patlamaya hazır bir saatli bombaya benzediğini belirtiyorlar. Reuter Ajansı'nın haberine göre cumartesi günü silahlı çeteler Oş kenti çevresinde askeri konvoylara saldırılar düzenlendiler. Reuter, çatışmalann Kırgız-özbek kavgasından, resmi hedeflere karşı saldırılara dönüştüğünü bildırdi. Kuveyt'te erkekçe seçim • KUVEYT (AA) — Kuveyt'te 1986 yılında feshedilen parlamentonun ycrini alacak yeni parlamento için dün seçim yapıldı. Seçimlerde, .kadınlar oy kullanmadı. 62 bin erkek seçmen, 348 aday arasından 50 milletvekili seçecek ve Kuveyt Emiri Şeyh Cabir El-Ahmet El- Sabah da doğrudan 25 milletvekili atayacak. El- Sabah, 1986'da İran-Irak savaşı de\ r am ederken yabancı güçlerin ülkeyi istikrarsızlığa düşürmeye çauştıklannı iieri sürerek parlamentoyu feshetmişti. Feshedilen parlamento üyesi bir grup eski milletvekili ise eski parlamentonun göreve devam etmesi gerektiğini belirterek seçmilerin boykot edilmesini istediler. İran-Irak zirve için görüşüyor • LEFKOŞA (AA) — Ununan'ın dışişlerinden sorumlu Devlet Bakanı Yusuf Bin Alawi Abdullah, tran ve Irak arasında barış sağlanması amacıyla zirve toplanttsı düzenlenmesi için iki ülke yetkililerinin görüşme yaptıklarını söyledi. Umman Haber Ajansı'nın bildirdiğine göre Abdullah dün yaptığı açıklamada, "Zirve konusunda taraflar arasında hâlâ görüşmeler yapıhyor" dedi. Abdullah, Irak Devlet başkanı Saddam Htiseyin tarafmdan yapılan zirve önerisini ülkesinin desteklediğini belirterek, "Ancak bu zirvenin gerçekleşmesi için biz çaba harcamayacağız" diye konuştu. Thatcher Ermenistan'da • MOSKOVA (AA) — Ingiltere Başbakanı Margaret Thatcher, Sovyetler Birliği'ne yaptığı üç günlük gezinin son durağı olan Ermenistan'ın Leninakan kentinde 150 bin kişilik bir tophıluk tarafmdan karşılandı. Ermenistan gezisini "üçüncü ülke gazetecilerinin" izlemesine izin verilmeyen Thatcher'ın, Leninakan'da 1988'de meydana gelen depremde yıkılan bir okulun yerine Ingiliz bağışları ve Ingiliz işgücüyle yapılan bir okulu açtığı bildirildi. Londra'da patlama • LONDRA (AA) — Londra'da, Ingiliz ordusuna ait bir binada önceki geceyarısı bir bombanın patlaması sonucunda biri ağır olmak üzere 17 kişinin yaralandığı bildirildi. Yunanistan Başbakanı, bugün BM Genel Sekreteri Cuellar'la görüşüyor Mitsotakis'in Kıbrıs atağıKonstantin Mitsotakis, dün yaptığı açıklamada Türkiye'den, Kıbns'tan asker çekilmesi ve Maraş'ın geri verilmesi yolunda "jest" beklediğini duyurdu. Mitsotakis, Cuellar'la Kıbrıs'ailişkin son gelişmeleri görüşecek. ŞEBNEM ATtYAS NEW YORK — Yunanistan Başbakanı KonsUntİD Mitsotakis bugün BM Genel Sekreteri Perez de Cuellar ile görüşecek. Mitso- takis, gorüşme öncesinde Kıbrıs Türk tarafmdan ve Türkiye'den Maraş'ın geri verilmesi ve Türk as- kerlerinin yüzde 50'sının adadan çekilmesi jestini beklediğini du- yurdu. Mitsotakis, aynca Turkiye- Yunanistan diyaloğundan söz ederken, bu diyaloğu Kıbns konu- sundaki gelişmelerin belirleyeceğj göruşunde olduğunu tekraıladı. Mitsolakis'in Kıbns konusun- daki beklentilerine Rum lideri Yorgo Vasüiu'nun da katıldığı be- lirtiliyor. Yunanistan Dışişleri Ba- kanı'nın bu görüşü Washington'a ilettiğini, aynı şekilde Genel Sek- reter Perez de Cuellar'a da ilete- ceğini söylüyor. Mitsotakis'in bu açıklamalan, uzun süredir iç siyasi gelişmelerden ötürü Kıbrıs konu- sunda sessiz kalan Yunanistan'ın göruşmelerde aktif bir taraf ola- cağmı duyurması şeklinde yorum- landı. Birlesmiş Milletler Güvenlik Konseyi hafta sonunda doğru Cu- eüar'ın Kıbrıs'la ılgili son raporu- nu görüşecek. Rapor geçen hafta başında yayımlandı. Genel Sekre- ter Perez de Cuellar, raporda kon- seyin 649 sayılı karannın uygulan- ması amacıyia taraflarla temasla- rını sürdürdüğünü bildirdi. Te- maslardan henüz bir sonuç alama- dığını belirten Cuellar, kısa bir sü- re içinde bu temaslan özetleyen bir raporu Güvenlik Konseyi'ne suna- cağını kaydetti. Cuellar, 649 sayılı konsey kara- nnın taraflardan bir anlaşma us- lak planı oluşturulması yönünde iyi niyet misyonuna destek vertne- lerini istedığıni hatırlattı. Cuellar'ın sözünü ettiği Kıbns- ta iyi niyet misyonunun temasla- rını içeren ray>onın haziran orta- larında Güvenlik Konseyi günde- mine gelmesi bekleniyor. Raporun görüşülmesinde taraflann katıla- cağı bir tartışma bölümü olmaya- cağmın da kararlastınldığı kayde- diliyor. Şimdiye dek Güvenlik Konseyi'nde rapordan sonra ço- ğunlukla taraflar cevap hakkını kullandılar. Türkiye-Yunanistan diyaloğunun başlamasından son- ra Türkiye ve Yunanistan, Güven- lik Konseyi'ndeki göruşmelerde cevap haklannı kullanırken eleş- tirinin tonunu yumuşattılar. Yeni- den bir diyalog bağlantısı kurul- ması üzerine taraflann tartışma- LLOSA — Ünlfi yazar, seçimlere iddialı girdi. FUJtMORİ — Japon asıllı akadcmisyen, Llosa'yı zorluyor. Peru'da başkanlık seçiminin 2. turu dün yapıldı Fujimori önde gidîyorDtş Haberier Servisi — Peru- da dun yapılan ikinci tur başkan- lık seçimlerinde, Latin Amerika edebiyatının ünlu ısmi Mario Var- gas Liosa ile Alberto Fujimori, başkanlık için yanştı. Peru televizyonundan verilen ilk sonuçlara göre bağımsız aday Alberto Fujimori'nin yüzde 53-56 arasında, rakibi Liberal Mario Vargas Llosa'nın ise 44-47 ora- runda oy aldığı bildirildi. Ülkede özel bir kamuoyu araş- tırma şirketi olan Apoyo da san- dıkların kapanmasından hemen sonra yayımladığı sonuçlarda, ba- ğımsız aday Alberto Fujimori'nin seçimi kazanabileceğjni belirtti. Peru'da ulaşımın zor olduğu ormanlık ve dağbk bolgelerden se- çim sonuçlarının alınmasının ge- rikebilecegi göz önünde bulundu- rularak resmi sonuçlann üç haf- ta içinde açıklanması bekleniyor. Peru televizyonu, yeni başkan olarak tanıttığı Fujimori'nin 28 temmuzda görevi Alan Garcia'- dan devralacağmı belirttiler. Göçmen Japon bir aileye men- sup 52 yaşındaki Fujimori, 8 ni- sanda yapılan ilk tur seçimlerde de en fazla oyu almıştı. Başkanlık seçimlerinin dün ya- pılan ikinci turunda, on milyon seçmen sandık başına gitti. Oy verme işlemi sırasında, özellikle başkent Lima ve diğer buyük kentlerde çok sıkı güvenlik önlem- leri alındı. Maocu 'Aydınlık Yol' gerillalarırun saldırı olasılığına karşı, yaklaşık 300 bin polis ve as- ker, seçim merkezlerinde görev- lendirıldi. Nisan ayındakı ük tur seçimler- den az farkla galip çıkan Mario Vargas Uosa, ülkede 'liberalizmin sesi' olarak değerlendirihyor. Başkanhğın diğer adayı Alber- to Fujimori ise politık çizgisinı 'Vargas Llosa'nın solunda' seklin- de tanımlıyor. sız bir Güvenlik Krm<îevi ettntame- sini tercih ettikleri belirtiliyor. Cuellar'm temaslarla ilgili rapo- rundan sonra konseyin bir de baş- kanlık açıklaması yaparak taraf- lara yeniden çağrıda bulunması bekleniyor. Konseyin bu eğilimi üzerine spekülasyon yapan diplo- matlara göre Genel Sekreter taraf- lara bir görüşme planı iletecek ve taraflardan cevap gelmeden önce konseyden önerisini destekleyen bir açıklama alarak önerinin ka- bulü yönünde taraflara baskı yap- mış olacak. Cuellar'm özel temsilcisi Oscar Camillion ve yardımcısı Gustave Feissel salı gunu (yarın) KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş ile görüsecekler. Daily Telegraph 'Atatürk'ün laik devleti kayboluyor 9 LONDRA (Cumburiyel) — İngilterede yayımlanan ciddi ga- zeteler içinde en yüksek tiraja sa- hip olan "Daily THrçraph"ın pa- zar günleri yayımlanan gazete- sinde "tslara Blfl Yuıac*k mı?" başlıkh yorumda, gelecek yüz- yılda Türkiye'nin "önde gelen bir İslami giıç" olacağı one sü- rüldü. "AUtttrk'ün laik devleü ve anayasası kayboluyor, batta bu Atatıirk devriminin bekçisi olan silahlı kuvvetlerde dahi böyle" dendi. 1987'de ordudan şeriatçi görüşleri benimseyen 90 subay adayının atılmasına kar- şın bu yıl da 300 hava subayının atıldığı kaydedilerek "Türkiye halen Islara Kooferansı Örgiitü- nün önde gelen bir ilham kay- nagıdır. Uzun vadede İslamlaş- mtş bir Türkiye, Batı'nıa güven- ligi için bir tefadit olustıuntr" gö- rüşüne yer verildi. Gazetenin Ortadoğu uzman- lanndan Robert Fox'un imzası- nı taşıyan uzun değerlendirme- de, Türkiye"de tarikatlar.n gide- rek güç kazandığı kaydedilerek "Nakşibendilerin kökünun Mı- sır'da oldugu, Afganislan'a ka- dar etkili olduklan biliniyor. dendi TÜRK DIŞ POLİTİKASI ABD ve AT ile sorunlarımız arttıAnkara, Washington'la aorunlarını sürekli hasıraltı etmeye çalışıyor. Ancak bu çabaya karşm Beyaz Saray'm Ermeni sorunundaki tutumu gibi davranışlarının kamuoyuna yansımasını engelleyemiyor. — 3 — YASEMİN ÇONGAR SEMtH tDtZ Türkiye'nin son zamarüarda Batı baş- kentleri ve özellikle ABD ile arasında sık sık pürüzlerin çıktıgı gözleniyor. Washing- ton'la ortaya çıkan pürüzlerin bazılan ka- muoyunun çok duyarlı olduğu konularda belirdi. Beyaz Saray'm Ankara'nın tüm ça- balarına karşın Ermeni sorununda Türki- ye'nin karşısmda aldığı tavır bu olgunun somut örneği îdi. Savunma ve Ekonomik tşbirliği Anlaş- ması (SEtA) çerçevesinde Türkiye'ye karşı yükümlülükler üstlenen Washington'un bu tutumu, aynı zamanda Türkiye'nin ABD karşısında "vaptınmsızlıgı" seçtiğini gös- terdi. Nitekim bir dönem kamuoyuna farkb yönde mesajlar iletilmiş olmasına karşm, süresi bu yıl sonunda dolacak olan SEİAJ nın bile ciddi bir revizyondan geçirilmesi olasılığı şu anda düşük görülüyor. Ermeni sorununu "üçüncü unsur" ola- rak nitelendirmek yoluyla ikili ilişkiler dı- jında tutmaya özen gösteren Ankara'nın bu çabası, son yülarda Kıbrıs, Kürt sorunu. insan hakları gibi konulann Washington tarafmdan artan biçimde diyalog günde- mine getirilmesiyle de başansızlığa uğra- tıldı. Türkiye'nin tüm üyelik başvurusunu so- nu ve süresi belirsiz bir bekleyişe iten Av- rupa Topluluğu (AT) ile ilişkilerde bekle- nen sıcaklık bir türlü yaratılamadı. Ortak- lık Konseyi'nin toplanamaması, yeni açık- lanan işbirliği programının Bakanlar Kon- seyi'ndeki kaderinden çekinilmesi dönüp dolaşıp Kıbns ve Yunanistan unsurlannı gündeme getiriyor. Ancak Türkiye'nin uluslararası platformdaki yalnızlığının en belirgjn nedenini oluşturan bu sorunun ya- nı sıra on iki ba^kentle ilişkilerde de özel sorunlann hiçbir zaman tümüyle aşılama- ması dikkat çekiyor. Kıbns sorununun çözülmesi Türk - Amerikan, Türk - Yunan, Türk - AT iliş- küerinin iyileşmesinin bir tur önkoşulu ola- rak Batüı yetkililerce dile getiriliyor. AT Ba- kanlar Konseyi'nin bu görüşü resmi tutum olarak belirlememesinden Ankara'da du- yulan memnuniyet ise somut engeller kar- şısında havada kahyor. Topluluk üyesi ülkelerde diplomatik iliş- kiler ise bir turlü purüzsüz dostluğa dönü- şemedi. Ankara'nın kendisine en yakuı say- dığı başkentlerden Bonn ile yasadığı "dip- lomatlar kria" henüz tazeliğini korurken Londra, Paris, Roma gibi önemli merkez- lerle de gene Kıbns, Kürtler ve Ermeniler gibi üçüncü unsurlardan kaynaklı sorun- lar aşılamıyor. Türkiye'nin "ulusal dava" saydığı Kıb- ns sorunu ise Türk diplomasisinin en çe- tin sınavlanndan biri görunümünü sürdü- rüyor. Ankara bu konudaki yalnızlığına karşın, KKTC'yi savunan politikalarında ısrar ediyor ve Kıbns'ta Türk toplumunun eşitliğini gözetmeyen bir çözüme gidilme- sini istemiyor. Cumhurbaşkanı Turgut özal'm bu konuda daha pragmatik politi- kalar benimsenmesinden yana olması da hem Türkiye'nin geleneksel tezler iile çe- liştiği hem de sorunun kendi dinamikleriyle örtüşmediği için henüz somut sonuç ver- medi. Ankara-Atina ilişkileri ise "içi boş" Davos ruhunun devamı olan bir diyalog an- layışıyla götürülmeye çalışıhyor. Yeni Yu- nan hükümetinin Kıbns'ı ikili ilişkilerde ön plana çıkaran tutumu bu diyaloğu zor gün- ler beklediğinin de habercisi oldu. Dış politika açısından en dinamik açıl- ma Türk-Sovyet ilişkilerinde yaşanıyor. İdeolojik bazdaki fobilerin gerilemesi özel- likle ekonomik ilişkilere hız verdi. Bu ya- kmlaşmanın bir sonucu olarak Türkiye, Azeri-Ermeni çatışmasında son derece "temkiuli" bir resmi tutum izlerken Mos- kova'nın Kıbrıs gibi Türkiye için "nazik" konularda eskisine oranla daha dikKatü bir tavır sergilediği gözleniyor. Diğer Doğu Av- rupa ülkeleriyle özellikle ekonomik alan- da işbirliğinin geliştirilmesine de son dö- nemde özel bir özen gösteriliyor. Bulgaristan ile ilişkiler ise Türk diplo- masisinin son yıllardaki en önemli hatala- rına sahne oldu. Dışişleri Bakanlığı Anka- ra'nın haklı itirazlarını dünyaya iletmeye yönelik tutarli ve sabırlı bir politika izle- meye çalışırken "akortsuz" dış müdahale- ler ve açıklamalar Türkiye"yi hem Türk azınlığına hem uluslararası kamuoyuna karşı zor duruma düşürdü. Gelen 312 bin Türk azınlık üyesinden bugüne dek 134 bi- ninin geri dönmüş olması, dış politikaya dışandan yapılan "hazırlıksız" müdahale- lerin sonucu olarak değerlendirilmeli. Dışişleri Bakanlığı'nın artık daha fazla önem verdiğini açıkladıgı Balkan ilişkile- rinde ise Ankara'nın bundan sonra ataca- ğı adımlann önemi büyuk. Türkiye'nin Balkanlar'daki siyasi ve ekonomik gücü- nü bazı tarihsd önyargılann aşılmasını ko- iaylaştıracak yönde kullanması yeni bir perspektif açabilecektir. StRECEK Tetra Pak Tetra Pak is the world leader in the manufacture of advanced systems for the packaging and distribution of liquid toods including milk products and fruit Julces. ELECTRICAL & MECHANICAL - ENGINEERS - More variety, certainly more challenge Wide role You are an Electrical or Mechanical Engineer, witfı talent. You have hands-on skills and experience on electrical and mechanical machinery. You are confıdent, flexible and analytical with the determination that sees projects through to a succesful completion. Now you are looking for a job that will really stretcrı you. You vvill find that our Servıce Engineefs role otfers just the type of challenge that will add spıce to your life. As one of our Service Engineers, you vvill be involved ın emergency problem-solving and planned maintenance on the very latest high-speed. fresh food packaging machinery with the chance to commission installations at vvhole new plants. AN of which vvill really broaden your experıence. Tetra Pak ıs commıtted to providıng its customers vvith a servıce that exceedes their expectations across every area of our business and as a Service Engineer you vvill make a key contribution in this field. Hence you vvill need to have the confıdence and communıcations skills to liaise vvıth customers at all levels. Car + Excellent revvards If you like the idea of vvorking for such a pro-active organization and you want something more for the future, then please call Per Sundström, Technical Manager on 1-175 10 66 Monday, June 11 through VVednesday, June 13, 9.00-17.00 for a brıef discussion or send your career details to Per Sundström , Technical Manager, Tetra Pak A.Ş. Santa Iş Merkezı No. 19 K. 10 80280 Gayrettepe-lstanbul Applicants must have good command of written and spoken English. should have completed their military service and have a valid driving licence. Tetra PakTetra Pak. T«ra Bnk. Tetra ClassK, Tmra Rex. Telra Kıng and Tetra Top are irademarits be<ongıog to the Telra Pak Group POLTITKADA SORUNLAR ERGlMBALa Almanya Sorunu... Geçen hafta Varşova Paktı ile NATO çok önemli iki toplarttı yap- tılar, Moskova'da toplanan Varşova Paktı zirvesini tarihi diye ta- nımlamak herhalde abartma olmaz. iskoçya'nın Turnberry ka- sabasında yapılan NATO Dışişleri Bakanları toplantısı da Varşo- va Paktı zirvesi kadar olmasa bile çok önemli bir buluşma idi. Varşova Paktı zirvesinin tarihsel niteliği şuradan geliyor: Var- şova Paktı, bir askeri ittifak olarak artık sona ermektedir. Mos- kova'da yapılan zirvede bu gerçek görülmüş ve ittifakın siyasal nitelikte bir örgüte dönüştürülmesi kabul edilmiştlr. Macaristan Başbakanı Joszef Antall, geçen hafta zirveye giderken verdiği demeçte, açıkça Varşova Pakiı'nın artık "demode olduğunu" ve Budapeşte'nin ittifaktan ayrıimayı düşündüğünü söyledi Roman- ya heyetı de varşova Paktı'ndan ayrıimayı düşünebileceklerini belirtti. Turnberry'deki NATO Dışişleri Bakanları toplantısında ise itti- fakın varşova Paktı gibi, yapısal bir değişıkliğe' gereksinmesi olduğu kabul edildi. Ancak varşova Paktı'nın aksine NATO, as- keri örgüt olarak sahneden çekilmeye hazırlanmıyor. Aksine, bir- leşik Almanya'nın örgüte üye olmasında ısrar ediyor. Yani siya- sal yanına daha fazla ağırlık tanınmasına rağmen NATO, yeni Avrupa'da askeri güvenliğin temel direği olmaya devam edecek. ABD, buna karşılık Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Konferansı (AGİK) ile Avrupa Topluluğu'nun (AT), NATO ile koordinasyon içinde yeni Avrupa'da daha ağırlıklı bir rol oynamasını önenyor. Ancak tüm bu tasarıların, planların gerisinde Almanya soru- nu yatıyor. Almanya sorunu çözüme kavuşmadan, Varşova Pak- tı dağılsa bile yeni Avrupa'nın şekillenmesi olanaksızdır. Çünkü Sovyetler Birliği, Doğu Almanya'daki 380 bin kişilik askeri gücü ile diğer varşova Paktı ülkelerinin yardımına gerek duymadan iki Almanya'nın birleşmesini geciktirebilir, en azından birieşik Al- manya'nın NATO'ya girmesini önleyebiltr. Birleşik Almanya'nın askeri statüsü konusunda iki tarafın da ortaya attığı tezlerde zayıf yanlar var. ABD ve Batı, birleşik Al- manya'nın NATO üyesi olması gerektiğini savunuyorlar. Batı'ya göre birleşik Almanya, bu takdirde. müttefiklerinin sıkı denetimi altında olacak ve kendi başına yeni serüvenlere atılmaya kalkış- mayacaktır. Görüş kabul edilse bile o zaman ABD'nin NATO1 nun patronluğundan çekilmesi gerekir. Avrupa'nın güvenliğini ve özellikle Almanya'nın denetimini üstlenecek bir NATO'da ABD'nin patronluğunu sürdürmesi anlamsızdır. NATO başkomu- tanı bir Avrupalı general olmalıdır. Anlaşıldığına göre bu da ABD1 nin işine gelmiyor. Çûnkü NATO sadece Almanya'yı denetlemek için değil, Avrupa'da ABD'nin etkinliğini sürdürmek için de önemli bir araçtır. Sovyet Başkanı Mihail Gorbaçov'un Almanya konusunda or- taya attığı önerilerin de çok sağlıkiı olduğu ileri sürülemez. Gor- baçov, birleşik Almanya'nın hem NATO hem de Varşova Paktı : na üye olması yolundaki önerisinin Batılılar tarafından redde- dilmesi üzerine Almanya için Fransa modelini öne sürdü. Birle- şik Almanya, NATO'nun askeri kanadımn dışında kalma koşulu ile ittifaka üye olabilirdi. Ama NATO'nun askeri kanadımn dışın- da olan Fransa'nın hem son derece modern bir ordusu hem de nükleer silahları vardır. NATO'nun askeri kanadımn dışında ka- lan birleşik Almanya da ileride Fransa gibi tehlikeli bir nükleer güç olabilir. Bu ise Gorbaçov'un en korktuğu olasılıktır. Gorbaçov, VVashington zirvesinde ise Avrupa'nın güvenliğinin, NATO'dan AGİK'e üye Avrupa ülkeleri ile ABD'nin katılacağı Av- rupa Güvenlik Konseyi'ne kaydırılmasını önerdı. Sovyet lideri- nin teklifınde Birleşik Almanya'nın askeri statüsü konusunda da Avrupa Güvenlik Konseyi'nin karar vermesi öngörülüyor. Bu öne- rinin de pratıkte ne ölçüde işleyeceği kuşkuludur. 35 ülkede mey- dana gelecek bu örgütle herkesin çıkarına uygun karar almak herhalde çok zor olacaktır, AGİK içinde, söz gelişi bir MaJta ya *da Vatikan'ın oyu ile ABD ya da Sovyetler Birliği'nin oyu eşittir, aynı ağırlığa sahiptir. Bu durumda yerel çıkarlarla genel çıkar- lar, bir noktada ister istemez çakışacak, konsensusa ulaşmak güçleşecektir. varşova Paktı, dağılma sürecine girebilir; NATO bünyesinde yapısal değişiklik gerçekleştirebilir. Ama yeni Avrupa'yı belirte- yecek temel etken, Almanya sorunudur Bu sorunun nasıl çözümleneceği ise şimdilik bilinmiyor. SOVYETLER BİRLİĞİ Boris lfeltsin: Uç yılda düze çıkarız MOSKOVA |(AP) — SSCB Rusya Federas- yon Devlet Baş- ikanı ve Mihail I Gorbaçov'un en büyük muhalifi Boris Yeltsin, Rusya halkına, 13 yıl içinde daha I iyi yaşam koşul- larına ulaştıracağı yolunda söz verdi. Yeltsin, SSCB Başbakanı Nikolay Rijkov'un ekonomik re- form programını da eleştirerek "tçinde bulunduğumuz kötii du- nımdan çıkmanın bir yolunu bulacagız" dedi. Devlet Te- levizyonu'nda bir konuşma yapan Yeltsin, kendi uygulayacaklan ekonomik reform programımn, Moskova'nın uygulayacağı prog- ramdan daha iyi olduğunu savuıı- du. Sovyetler Birliği'nin en büyük cumhuriyeti olan Rusya Federas- yonu'nda Yuksek Sovyet için ya- pılan ilk tur seçimlerle aynı güne rastlayan konuşmasında Yeltsin, maden işçilerine de çağnda bulu- narak "sakin olmalânnı" istedi. Maden işçilerinden, Rusya Fede- rasyonu'ndaki "iyi duruma" boz- mamalannı isteyen Yeltsin, uygu- layacaklan politikaların sonuçla- rının kısa sürede alınacağını be- lirtti. SSCB'de, geçen yıl yapılan maden grevlerinin, bu yıl kutla- nacak birinci yıldönümünde, işçi- lerin, yeni eylemlerde bulunabile- ceği haber veriliyor. Sovyetler Birliği'nde 1 temmuz- dan itibaren uygulanacağı daha önce açıklanan "konlrollii piya- sa ekonomisi"rü de eleştiren Yelt- sin, bu konuda şunları söyledi: "Biziın uygulayacagımız poli- tikalar. Rus>a Federasyonu'nda yaşayanlann durumlannı daha iyiye goturectktir. Uygulayaca|ı- mız ekonomik politika, merkezin u>guladığı poliükadan, insanlan- mıza daha az zarar verecektir. Ben, 3 yıl içinde insanlanmızın daha iyi koşullarda yasayacağı konusunda söz veriyorum. Halk- tan iki ya da üç yıllık güven krc- disi istiyornm." Izak Şamir: Yeni hükümet 4ntifada'yı bastıracak TEL AVtV (AA) — Israil Baş- bakanı Izak Şamir, yeni hüküme- tin, işgal topraklannda Israil yö- netimine karşı yapılan Filistin ayaklanmasını bastıracağını söyledi. Şamir, dün lideri olduğu sağcı Likud Cephesi'nin merkez komi- te toplantısında yaptığı konuşma- da, "Şiddete başvuran ve bu efi- Kmkerinden vazgeçmeyen Filistin- lilere sert bir karsılık verilecektir. Teröristleri ve Filistin Kurtuluş Örgütü'nü izole ederek bu halkia kaı^riıklı anlayış ve diyaloğon ku- rulması için yolu açacağız" dedi. Izak Şamir, yeni hükümetin, ABD ve özellikle ABD Başkanı George Bush ile bağlannı güçlen- direceğini söyledi. ABD ile Israil arasındaki ilişki- ler, Baker'in tsrail ve Filistinliler arasında Kahire'de görüşme ya- pılması yolundaki önerisinin, Şa- mir tarafından reddedilmesinden sonra soğumuştu. Gazetecilerin, "Baker planı öi- dü miı?" şeklindeki sorusu üze- rine Şamir, "Baker planının lam olurak ne olduğunu bilmiyorum, ama Şamir planı var" diye yanıt verdi. Öte yandan, tsrail, Ortadoğu sorununun sadece diyalog yolu ile çözümlenebileceği ve tsrail yetki- lileriyle görüşecek Filistinlilerin belirlenmesi amacıyia işgal top- raklannda seçim yapılması yolun- daki Başbakan tzak Şamir'in pla- nının gerçekleşmesi için çaba har- canacağı yolunda Mısır'a güven- ce verdi. tsrail'in Mısır Büyükelçisi Şi- mon Şamir, dun gazeteciiere yap- tığı açıklamada, tsrail Dışişleri Bakanı Moşe Arens'in söz konu- su güvencesini Mısır Dışişleri Ba- kanı Esmat AbdüJ Mecid'e verdi- ğini söyledi. Büyükelçi Şimon Şamir, "Me- sajda. Ortadogu'daki gerginlitin giderilmesi için tek yolun diyalog olduğu bdirtOdi. lsrail. Başbakan Şamir larafındau 14 Mayıs 1939 jıtanda önerilen banş önerisine sa- dık kalacaktır" dedi. Büyükelçi, tsrail'in, Şamir ta- rafından daha önce yapılan öne- riden başka yeni bir banş önerisi olmadığını kaydetti.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle