27 Nisan 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
1 HAZİRAN 1990 CUMHURİYET/17 HAVA DURUMU TÜRKIYE'DE BUGÜN MetomtopCı Gene! MüdGriüOü'nden a»n»ı hlfliye gfire. butûn bögeler parcalı buiuOu Trakya, Marmara. Ege. Batı A*demz. Iç Ana- <Mu ile Ba» w OrB Karaderaz yajmor yer yer a p n * ve o*gûriWılü sajanjk yağışlı geçecek. H*A SICAKUĞI: Vağış alan yer- iente \mı antacak. RÜZGAR: VMun loı- ay w tuosında taogy ve doju «ekı verler- de gûney ve tBt yMerden ortatanveneyer yer h w « t t oör* «sec*. Oenalenmede «a- racKnc. Itormra ve Egefe yıMa ve poy- rii. Mderizife gûntats ve lodostan 3-5 Ka- radeniz, Msmara ve Egede yer yer 6 kuv- veflnde saane 10-21 toaderıız. Marmara ve E9«Ue yer yer 27 d H K m i talaesecek.de- niz muWH Karadero ve E g e * yer yef lo- ba ( U g * otoc*, <Uga yUs«M0<15-i.5 I * raderıu ve Ege açıloarnda 22-5 metre doteymda buluracak. Van Götû'nde ruw parçalı ve az huiutig geçecek. riasfc gûrny ve tan yMerden hafîf ara ara orta »uvveta esecek. &M küçfflı (Mgat (totak, grjrü? uaMıgı 10 km. dolayında bulunacak Adana Adapazan Adryaman Afyon Amara Anakya Anölya Artvin Aydın Balıfcesır Bleofc Bingdl Bıtfc Bolu Bursa Çanafckafe Çorum Denia A 35° 19° Diyarbakır Y 20° 11° Edirne A 34° 16° Erancan Y 26° 13° Eraırum A 28° 10° EstoşeHir Y 27° 16° GaâarrBp A 31"22°GifBSun Y 29° 21° Gûmûşhane A 36°17°Manisa 16° 10° K.Maraş 30° 15° Mersın 27° 6°Mujia 26°15°Mus 36° 17° Nıjde 20°14»0rtu A 28°16°Hal*âri Y 3O°22°lspaı1a Y 26° 13° feörtul Y 23°12°izmir A 33° 16° Kars A 24° 10° Kastamonu Y Y 25° 11° Kayseri Y 26° 14° Kındueü Y 20° 12° Koifa Y 24" 15° Kûahya Y 30° 21° Malatya 27°16°Samsun 27°14°S«rt 21°M°Sinop 28°20°Sıvas 26° 7°Tekmla4 26° 14° Trateon 28° 13° Tunceli 17° 10° Uşak 28° 14° Van 27° 13° Yozgat 34° 15° Zonguldafc Y 29"= 19° A 33° 19° Y 29° 22° Y 29° 19° A 24° 11° Y 27° 15° B 19° 14° 8 23° 16° Y 19° 14° A35°20° Y 19° 14° Y 27° M° Y 19° 12° B 22° 15° A 34° 15° Y 26° 15° A 25° 12° Y 26° 14° Y tt°15° ;£)-. açık bukıOu A-açık B-DUIUSL G-(?Jneşiı Kkart S-sslı Y-yaJmurlu BULMACA SOLDAN SAĞA: 1/ Güney Amerika'da bulunduğuna inaru- lan hayali alun ülke- si. 2/ Belli bir bölge- de yetişen hayvanlann tümü... Türk müzi- ğinde nsul anlamında kullanılan sözcük. 3/ lspanya'da Bask bol- gesinin bağımsızlığı için savaşım veren giz- li örgüt... Dince ya- saklanmamış olan. 4/ Bir çeşit yassı ekroek.. Bir nota. 5/ Bir kadın giysisi. 6/ Bir şeyi bir kimseye yükleme... Konya ilinde bir ba- raj. 7/ Lirik Japon dramı... Ağız mu- kozasmda oluşan yiizeysey yara. 8/ ls- tatistikte uzun süreli eğilime verilen ad... Ses. 9/ Kuşaktan kuşağa geçen kalıtımsal öğe... Ağaçsız yerlerde, kuş yakalamak için Ustune ökse yerleştiri- len ağaç. YUKARIDAN AŞAĞIYA: 1/ özellikle astunı önlemek ve iyileş- tirmek için hekimlikte kullanılan bir al- kaloit. 2/ Dar ve kalınca tahta... Bir çeşit et ya da ciğer yemeği. 3/ Kıdemlilik bakımından başta gelen diplomat... Radon elemen- tinin simgesi. 4/ Bir sayı... Elçilik uzmanı. 5/ Yağmur... Neodim elementinın simgesi. 6/ Kenya'nın plaka işareti... Bayağı, sıradan. 7/ Denize uzanan dar ve alçak kara parçası... Söz, lakırdı. 8/ Boyu yüz metreyi aşabilen ve bataklıkları kurutmakta kullanılan ağaç. 9/ Ilgi... Bir soru sözü. 60 YIL ONCE Cumhuriyel B. Meclisi dağılıyor BAKER Taksk M âahi tenlir ı HAZİRAN 1930 Ankara 31 (Telefonla) — Büyük Millet Meclisi önümüzdeki perşembe günü yaz tatiline karar vererek dağılacakur. Pazartesi günü müteferrik mevat, perşembe günü de askerî ve mülkî tekaüt kanunile devlet bankası lâyihası müzakere edilecektir. Meclis bugün 3'te toplandı. Londra'da toplanacak beynelmilel parlâmentolar ittihadı kongresine Meclis namına bir müşahit gönderilmesi kararlaştırıldı. Müteaktben ruznamede meveut bilûmum mevat müzakere ve kabul edildi. Bu meyanda irtikâp ve irtişadan maznun askerî memurlann muhakemesine dair kanun, Berlin büyük elçiliği binasının satılmasına dair lâyiha, inhisarlann şahsiyeti hükmiyeyi haiz otmaları ve mülhak bütçe ile idare olunmaları hakkındaki kanun, Türkiye ile tngiltere, Fransa, Romanya, tsveç arasında münakit ticaret mukavelelerinin tasdiki beynelmilel yolcu ve bagaj nakline müteallik mukaveleye iltihak edilmesine dair lâyiha, ticaret mukavelesi akti için müzakereye başlanmış veya başlanacak devletlerle muvakkat ticaret itilâfları aktine dair lâyiha, Türkiye-tspanya arasında imzalanan uzlaşma vaitli tesviye muahedesi kabul edilmiştir. Türki-Alman ticaret muahedesi meclise gelerek Hariciye ve tktisat encümenlerine havale olunmuştur. Bugün Mecliste imar kanununa bir madde tezvili müzakere edildi. Bu kanunda yazılı arsalaıa dair Dalıiliye müsteşarı Hilmi B. cevap vermiştir. 30 YIL ONCE Cumhuriyet Adalet Bakanının ilk tamimi 1 HAZİRAN 1960 Ankara 31 (Cumhuriyet-Teleks) — Yeni Adalet Bakaıu Dr. Abdullah Pulat Gözübüyük yeni vazifesine başiamış ve ilk tâmimini teşkilâta göndermiştır. Bu tâmimde şöyle denilmektedir: "Yeni kurulan hükümette Adalet Bakanı olarak görevlendirilmiş bulunuyorum. Bu şerefli vazifenin, değişmez hak fikri ve adalet duygusu ile yerine getirilmesinin kutsal bir ödev olduğu şüphesizdir. Her türlü hakların ve hürriyetlerin biricik teminatı olan adalet kuvveti bağımsız ve tarafsız bir mahiyet ve değer taşıdığı sürece ancak devletin idaresinde gereken düzeni ve güveni sağhyabilir. Kıyrnetli ve fedakâr meslekdaşlarımın, münhasıran hukuka uygun kanun, ilmi ve kazaî içtihatların ışığı altında vicdanlanndan başka hiçbir şeye bağlı olmaksızın tam istiklâl ile vazifelerini yapmaları kurulmakta bulunan hukuk devleti sisteminin tabii ve zaruri bir icabıdır. Adalet ulkenın temelidir, vecizesini fiilen gerçekleştirmek ve vicdanlarda buna olan inancı yaratmak ve yerlestirmek biricik ve en yüksek amacımızdır. Bu bakımdan sayın meslekdaşlarımın, görevinin yerine getirilmesinde ve yüksek amacırnızın gerçekleşmesinde kıymetli ilgi ve yardımlarını esirgemiyeceklerine inancım vardır." GEÇEN YIL BUGUN Cumhuriyet Toptancı kasaplardan direniş 1 HAZİRAN 1989 Ekonomi Servisi — Toptancı kasaplar dün kesimlik hayvan alımı ve kesimi yapmadılar. lstanbul Mezbaha ve Rendering şirketinin (İSMER) kesim fıyatlannı arttırmasını protesto eden toptancı kasaplar, fiyatlar indirilene kadar kesim yapmayacaklarını, bu nedenle İstanbul'da et sıkıntısı doğabileceğini bildirdiler. Ortakları arasında eski lstanbul Anakent Belediyesi Genel Sekreteri Alanur Oğuz'un da bulunduğu İSMER'in, hayvan başına 2 bin lira olan kesim ücretini yüzde 15Û arttırarak 5 bin liraya çıkarması, toptancı kasapların tepkisine neden oldu. İSMER'in 90 milyon lira olan aylık kirasım kendilerinden çıkartmaya çalıştığını ileri süren toptancı kasaplar, "Bu amaçla. önce 2 bin liralık kesim ücretini 7 bin liraya çıkarmak istediler. Biz kabul elmeyince iicreti 2 bin 300 liraya çıkartarak uygulamayı birkaç gün sürdürdüler" dedüer. Kasaplar daha sonra bir protokol hazırlandığını ifade ederek gelişmeleri şöyle anlattılar: "Protokol gereği kesim iicreti 3 bin-3 bin 500 lira arasında olacaktı. Ancak bugün (dün) protokolü hiçe sayıp 5 bin lira ücret istediler. Biz de gerek hayvan alımını, gerekse tüm kesimleri durdurduk. Eger İSMER kesim ücretini anlaştığımız miktara indirmezse direnişimizi sürdureceğiz." Toptancı kasaplar, İSMER'in tutumunu sürdürmesi durumunda tstanbul'da ciddi bir et sıkıntısı yaşanabileceğini de ileri sürerek, "Kesim ucretinin bir kerede yüzde 150 arttınlması bizimtiim gücnmüzü kırar" diye konuştular. Bir toptancı kasap, kesim ücretlerini örneklerken de bir paçayı 100 liraya verdiklerini, ISMER'irı ise bir paça ayıklamak için 750 lira talep ettiğini söyledi. ^ r - ^ 3 Kopenhag >y, Heısınki t ^ r L e m n 9 r a d j Kahıre » DUNYA'OA BUGUN Amsterdam Arnınan Atına Bağdat Barcetona Baseı Belgrad Berlin Bonn Briıksel Budapesle Cenevre Tezayır Cîdde Duto Frankfiırt Gırne Heıankı Kahre Kopertag Köln Lelkrjşa A A Y A Y A A A A A A A A A •A A A A A 8 A A 24° 38° 25° 39° 24° 21° 19° 20° 23° 25° 18° 21° 27° 43° 43° 24° 30° 16° 37° 16° 23° 29° Lenıngrad Londra Madnd Mılano Montreal Mosovs Mûnıtı New York Oslo Paris Prag Riyad Roma Solya Sam lelAviv Tunus Varşova Venedık Vryana Y B Y A A Y A Y B A Y A A A A A A Y A A VVashington A Zünh A 16° 19° 28° 22° 20° 17° 19° 17° 20° 23° 16° 42° 26° 16° 40° 29° 29° 14° 22° 18° 29° 21° rn ARTISMA Pamukkale'de, sihirli suyun peşinde Pamukkale, gerek travertenleri gerekse ünlü Hierapolis antik kentinin kahntılarıyla her yıl ülkemize gelen binlerce turistin düşlerini süsleyen eşsiz bir köşe Ege'de. Her sene bir milyonun üstünde yabancı konuğun geldiği, dolaştığı büyülü bir güzellik acaba bugün neden bu konuma düşürülmüştür? Dünyaca tanınmış doğa harikası Pamukka- le'nin korunması için Denizli'de 25-26-27 ma- yıs tarihleri arasında çok önemli bir sempoz- yum düzenlendi. Ülke turizminin can damarı olan Pamukkale'de son yıllarda yaşanan baş- kalaşım artık bütünüyle yörede yaşayanların, Denizlililerin ve uzmanların sorunu olmaktan taşarak Türk turizmini ilgilendiren bir sorun olarak kamuya yansıtılıyor. Her yıl binlerce turistin ilgi ve hayranlıkla eezdiği Pamukkale, günümüzde giderek bir bozulmanın eşiğinde. Ege turizminin can da- marının geçtiği Pamukkale'deki bu yaşanan olumsuz gidişe son vermek ve Pamukkale'yi korumak amacıyla Denizli Mimarlar Odası'n ca düzenlenen sempozyumda konu bütün ay- rıntılanyla gündeme getirildi. Peşinen belirtmekte yarar var: Doğa ve tu- rizm cenneti Pamukkale giderek karanyor. Pa- mukkale'nin ya da diğer adıyla "bejnz cennet- 'in geleceği açısından kuşku uyandıran bu yoz- laşma ve çarpık kentleşme olgusu, bütün dün- yanın ilgisini çeken bu harika güzelliğin >-a- İcm bir gelecekte bütünüyle yok olabileceği dü- şüncesini de akla getiriyor? Bilim adamlarına göre 5 milyon yılda olu- şan travertenlerdeki su azalımı ve kötü kulla- nımı ile Hierapolis antik StT alanındaki çir- kin yapılaşmalar en çok göze batanlar. Dahası var, günden güne artan otel inşaatları ve çöp sorunu ile Pamukkale (Ecirli) köyündeki ara- besk mimari artı lunapark estetiği ve Cengiz Bektaş'ın deyişiyle "Teksaslaşmış göriınümler" sonunda Pamukkale'nin geleceğini de şiradi- den tehlikeye sokmuş gibi... Ve kim ne derse desin Pamukkale korunmayı bekleme aşama- sında bugün. İşte pekçok uzmanın, bilim adamının gö- rüşlerinin alındığı Pamukkale sempozyumu belki de köklü çözümler içeren bir özel yasa tasarısı ile yakında gündeme gelecek ya da ge- lemeyecek? Pamukkale gerek travertenleri gerekse ün- lü Hierapolis antik kentinin kahntılarıyla her yıl ülkemize gelen binlerce turistin düşlerini süsleyen eşsiz bir köşe Ege'de. Her sene bir mil- yonun üstünde yabancı konuğun geldiği, do- laştığı büyülü bir güzellik acaba bugün neden bu konuma düşürülmüştür? Olay budur. Bugün aşırı su kullanımı ve yöredeki yeral- tı su sondajları çanların çalmakta olduğunu göstermiş uzmanlarca. Ayrıca eski özelliğini yitirmekte olduğu anlaşılan travertenlerin he- men yakınında yükselen çirkin turistik yapı- laşmalar ve eklentiler, sonunda bugün Deniz- lili mimarların konuya sahip çıkmalarını do- ğurmuş. Bugün açık seçik ve üzülerek belirtmek la- zım ki yıllardan beri ülkemizin dünya turizm haritasında yer almasına neden olan bu ilginç ve çarpıcı köşeler bugün yok oluşun başmda. Pamukkale'de bir yozlaşma ve çirkinleşme söz konusu. En çok da gerçek kimliğini yitir- me sorunu ile karşı karşıya olan bu beyaz cen- net eğer acele önlemler ve kararlar alınmaz- sa, birkaç senede daha da kötü bir bozulma- yı sergileyecek. Pekçok uzmanın katüdığı "Pa- mukkale'yi Konıv-alım, Yaşatalım" sempozyu- munda konuşan konuşmacılar arasında mı- mar Cengiz Bektaş'ın ve Prof. Dr. Dogan Ku- ban'ın görüş ve düşünceleri ilgi çekti. Yine Pamukkale'de 1957'den beri kazı ya- "pan heyetin başkanı Prof. Daria De Bemardi Ferraro da Hierapolis antik kentindeki yapı- laşmalarla tenis kortu ve benzeri ek binaların, garaj görünümüne bürünen girişin ve yine yol- ların denetimsizliğinden söz etti. Antik StT'in korunması ve kullanımı açı- sından tartışılan noktalar; evvelce göz yumul- muş yapılaşmaların yanıbaşına günümüzde kondurulan sevimsiz turistik barakalar, fos- septik sorunu ve başka dertlerle birlikte içme suyu sorunu günümüzün en büyük derdi Pa- mukkale'de... Ancak bu sorunların nasıl çö- zümleneceği de bir başka merak konusu? Zi- ra 27 kez hazırlanan planlamalar, 1961 yılm- dan başlayarak hep klasörlerde kalmış günü- müze değin. Turizm yatırımcılarının âdeta yanşırcasına otel diktikleri yörede, 34°C'lik sihirli suyun pe- şinde koşan köşedönücüler Türk halkını de- ğil de yabancıları düşünerek bir bozulmayı Ecirli köyünde başarmışlar? Ve olan olmuş orada. Pamukkale bir değişimi hızla yaşamakta gü- nümüzde. Türk turizminin kapısı ve para ma- kinesi bu eşsiz köşenin olduğu gibi korunma- sı şan. İşte Denizli'de üç gün süren sempoz- yumda bu konular tartışıldı. Prof. Dr. Metin Sözen'in oturum başkanlığı yaptığı son gün toplantılarında alınan kararlar, planlamacıla- nn görüşleri, jeologlann ve arkeologların ko- nuya ilişkin kararları, fıziksel planlamanın ön- celikle ve ivedilikle tamamlanması görüşünü gündeme getirdi. "...Şimdiye kadar yapılanlar bir yana, artık ştı dakikadan sonra bütün kötü yapılaşmalar durdumlmalıdır" görüşünde birleşen Deniz lili mimarlar ve uzmanlar Pamukkale'yi izle- • me komitesini de arzuluyorlar... Ancak şunu da belirtmelidir ki bütün bu kö- tü gidişe ve yapılan sempozyuma karşın aca- ba yine her zaman olduğu gibi "havanda su mu dövülecek" sorusu uzmanlan düşündürü- yor. Bunu zaman gösterecek. EROL ÖZKAN DENİZLİ KAMUOYUNA DUYURÜ VE CAĞRIMIZ Biz aşağıda adı geçen sendiklar 16 Mayıs 1990'da Çanakkale'de başlatılan daha sonra yurdun çeşitli bölgelerine yayılan tutuklu ve hükümlülerce ve yine yakınları tarafından sürdürülen açlık grevleri ile dayanışma içinde olduğumuzu, bu yönde açıtan kampanyaya katıldığımızı açıklar;i4i. ve 142. maddelerin kaldırılmasını, 12 Eylül mahkemelerinin verdikleri tüm kararların geçersiz sayılmasını, idam cezalarının kaldırılmasını ceza ve tutukevlerindeki tüm baskılara son verilmesini, sansür-sürgün kararnamesinin iptalini, basına konan yasakların son bulmasını, tüm insan hak ve özgürlüklerinin çiğnenmesine son verilmesini, işkencenin son bulmasını, 1 mayısta tutuklananların serbest bırakılmasını, temel hak ve özgürlüklerinin önemli bir parçası olan sendikal hakların tanınmasını talep ederiz. Sendikalar başta olmak üzere siyasi partileri, meslek ve yığın örgütlerini, diğer demokratik örgütleri ve tüm demokratları, yukarıda ileri sürülen taleplerin gerçekleştirilmesi için sürdürülen kampanyaya aktif katılmaya çağırmayı bir görev olarak anlıyoruz. BELEDİYE-İŞ, PETROL-İŞ, G.MADEN-İŞ, OTOMOBİL-İŞ, HARB-İŞ, HAVA-İŞ, KRJSTAL-İŞ, AĞAÇ-İŞ, DERİ-İŞ, TÜMTİS, LİKAT-JŞ, BASIN-İŞ ANADOLU KREDİ KARTI TURİZM VE TİCARET A.Ş. İDARE MECLİSİ BAŞKANLIĞINDAN Anadolu Kredi Kartı Turizm ve Ticaret A.Ş. hissedarları 1989 yılı Olağan Genel Kurul toplantısı 21 Haziran 1990 Perşembe gü- nü saat 10.30'da İstanbul Şişli Büyükdere Caddesi No: 14 adre- sinde yapılacaktır. Şirket ana sözleşmesi hükümlerince hissedarların sahip olduk- ları hisse senetlerini veya bunu ispat eden vesaiki toplantıdan bir hafta evveline kadar şirket merkezine tevdi ederek giriş kartı al- maları gerekmektedir. Yıllık faaliyet raporu, bilanço, kâr-zarar he- sabı ile denetçiler raporu toplantı gününden 15 gün öncesinde şirketimiz merkezinde hissedarlarımızın tetkikine hazır bulundu- rulaçaktır. GÜNDEM: 1- Başkanlık divanı teşkili ve toplantı tutanaklannın hissedarlar adına imzalanması için başkanlık divanına yetki verilmesi, 2-1989 yılı faaliyetleri hakkında İdare Meclisi ve murakıp rapor- larının okunması 1989 yılı bilanço ve kâr-zarar hesaplarının ince- lenerek onaylanması, 3- İdare Meclisi üyeleri ile murakıptarın 1989 yılı çalışmalann- dan dolayı ayn ayn ibra edilmeleri, 4-1989 yılı kârının ihtiyatlara ayrılması veya dağıtılmasına ka- rar verilmesi, 5- Görev süresi sona ermiş olan İdare Meclisi üyeleri ile mura- kıpların adetlerinin tesbrtiyle seçimi ve ücretlerinin tayini, 6- İdare Meclisi üyelerine TTK.'nın 334 ve 335. maddelerine göre yetki ve- rilmesi, 7- Teklif ve temenniler. LAHMACUNLU SENFONİ adlı şiir kitabımı, 3 haziran pazar öğleden sonra (New- York'ta) Brooklyn köprüsünde imzalayacağımı, Türkiye'deki hümanistlere de duyururum... (Neden haber değil de ilanla derseniz; çünkü bacaklarım kıllı, ölçütlerine uygunsuzum. Neden köprüleri, yolları, parkları seçiyorsun derseniz; çünkü, SOKAK SANATÇISIYIM.) Jur. EKREM TOS P.S.: KULTURHUSET-SVENSKT TATİLEVİ, Dikili kıyısında açılmıştır. Sanatçılara parasızdır. Bilgi ve rez. Tel: 9.661.31528 DOSTUM MOZART Nadir Nadi 7. bası 5000 lira (KDV içinde) Çağdaş Yoyınlan Türkocağı Cad. 39-41 Cağaioğlu-lstanbul Odemeli gönderilmez. MUHASEBECİLER HAFTASI KUTLAMA Derneğimız, ülkemizde muhasebe mesleğinin yasal düzenlemeye kavuşturulduğu 1 haziran tarihınden başlamak üzere her yılın 1-7 haziran tariblerinin MUHASEBECİLER HAFTASI olarak kutlanmasını kararlaştırmıştır. Bu tarihlerde 78 şubemizin öncülüğünde ülke çapında birçok aktivıte gösterılecektır. Tüm meslektaşlarımızı, meslek mücadelemizde ulaştığımız örgütlü gücümüzden dolayı kutlar, mesleğimizin ve meslek örgütümüzün, meslek mensuplanna bir an önce teslim edilmesi dileğiyle saygılarımızı sunarız. MALİ MÜŞAVİRLER-MUHASEBECİLER BİRLİĞİ GENEL MERKEZİ Inş. Y.Müh. ŞAZETTİN ÖZKAZANÇ Bilim ve cumhuriyet âşığı sevgili babamızı kaybettik. Cenazesi 1 Haziran 1990 Cuma günü (bugün) öğle namazından sonra Hacı Bayram Camii'nden alınarak Karşıyaka Mezarlığı'nda toprağa verilecektir. AİLESİ SPORKENT'de Satılık Arsa Tel.; 526 80 46 ANKARA...ANKA MUŞERREF HEKİMOĞLU Merhaba Dışarda bahar, içerde bahar kuşağı, genç kızlar, delikanlılar, Dostlar Tiyatrosu'yla merhabalaşmaya gelmişler. Sahnede Gen- co Erkal "Merhaba" diyor. Sıcak bir merhabanın titreşimleriyle çarpıyor yüreğimiz. Merhabayı bir sevgi sözcüğü diye düşünürüm ben. Yaşama sevinciyle alınan bir soluk; dünyaya, insanlara sevgiyle bir şes- leniş; barışa bir çağırış diye. Bir sofrada dostlarınızla otururken merhaba diye tokuşan kadehler ne güzel çınlar değil mi? Sıcak bir merhaba havayı ısıtır, sessizliği deler bir anda. Kalabalıkta uzak kaldığınız bir dostla göz göze gelir, "merhaba" diye kavu- şursunuz birden! Mutlu bir gecenin sonunda güneşi sevinçle se- lamlar, her şeye merhaba diye seslenmek istersiniz. Ya da tam tersi, mutsuzluğu, düş kırıklığını aşmak için sıcak bir merhaba özlersıniz. Bir teiefon, bir merhaba, soluk çiçekler açıverir bir- den. Kısaca, insanı yeşerten bir söz merhaba. Genco Erkal'ın merhabasında bir başka soluk var elbet. Sah- nede bir kişi mi var, kalabalık mı, bir şarkı mı dinleniyor, bir or- kestra mı, Aziz Nesin nerde başlıyor, Nâzım Hikmet nerde, Hal- dun Taner mi anlatıyor, Bertholt Brecht mi ya da onların sözle- rinde, dizelerinde bütünleşen milyonlar mı? Düşle gerçek birbi- rine karışıyor, geçmişi mi yaşıyorum, geleceği mi şaşırdım bi- raz. Usta bir oyuncu şaşırtıcı güzellikler üretiyor doğrusu. Mer- haba Genco Erkal! Merhaba'da Dostlar Tiyatrosu'nun yirmi yılının soluğu da du- yuluyor sahnede. Bir tıyatronun çağdaş dûzeyini, belli çizgisini yitirmeden, ödün vermeden yirmi yılı geride bırakması güzel bir olay. Geride ne serüvenler, ne savaşlar, ne darboğazlar var kim- bilir? Ancak bir sanat kuruluşu ülkemizin koşullarından soyut- lanabilir mi? Perdesini belli ilkeler doğrultusunda açıyorsa, çağ- daş çizgisini sürdürmeye kesin kararlıysa, ağır bir fatura kaçı- nılmaz! Bu tür faturalar bir onur belgesi hiç kuşkusuz. Onurlu bir direnişin kanıtı. Toplum da ödüllendirrnekten geri kalmıyor. Bir sanat kuruluşunun direnişini güzel desteklıyor Oyun sona ererken yükselen alkışlan duymanızı isterdim. Başkentliler da- kikalarca coşkuyla alkışladılar Genco Erkal'ı. Bence bu alkışla- rı da iyiyorumlamak gerekir. Bir mayıs günü, bahan dışarda değil, içerde yaşamak istiyor başkentli gençler. Bir merhabanın sıcak- lığını duymayı özlüyorlar, bir tiyatro salonunun karanlığında ay- dınlığı arıyorlar. Özlemlerini dindirerek coşuyorlar, alkışlıyorlar sonra. Seyrettiklerinin soluğuna katılarak yürekterinde güzel çar- pıntılarla. Bence umutlu bir olay bu. Arabesk ortama güzel bir tepki. Uy- duruk oyunlara güzel bir yanıt. Halkımızın beğenisine saygı duy- mayanlara güzel bir uyarı. Yalnız tiyatroda değil, konserde, baş- ka sanat dallarında da bu uyarı var. Güzeli alkışlayarak, çirkini vurgulayanlar giderek çoğalıyor. Soylu bir çabayı destekleyerek, soysuzluğu ortaya koyuyorlar. Umutlu bir gidiş bu ve de doğal bir gidiş. Çağdaş uygarlık amacımıza, laik cumhuriyetimizin do- ğasına yaraşır bir gidiş. Yapay çabalar gerileyecek bir yerde. Bir toplumun doğal doğrultusunu çarpıtmak çabaları başarıya ula- şamaz. Sağlıklı bir toplum o çarpıklığı içine sindiremez, diren- me gücünü, soluğunu duyurur bir yerde. Bilim ışığıyla, sanatın itici gücüyle aydınlığı bulur. Bu nedenle sanatçılarımıza büyük saygı duyuyorum ben. Aydınlığa giden yolda buluşanları da her zaman umutla selamlıyorum. Onlara "Merhaba" derken daha güçlü soluk alıyorum. • * * Bir merhaba da Sayın Ecevit'e demek istiyorum doğrusu. El- bet başka nedenlerle, çok uzak olmayan bir geçmişten çağn- şımlaria. Belleklerin küllenmesi, kireçlenmesi doğal bir olay. Arv- cak kimi kişilero külleri eşelemekten hoşlanmıyor, olayları iste- dikleri gibi anımsıyorlar. Dün hiç yaşanmamış gibi bir davranışa giriyorlar. Çok tnandırıcı oluyorlar mı bilmem? Belli bir kesim için belki. Örneğin otuz yılın son halkasını oluşturan kuşağı etkile- yebilirler. Parlak sözleri, ileri düşünceleri, demokratik atılımla- rıyla alkışlanabilırler. Ama bu kişileri önceden tanıyanlar da var. ' Bu zincirin ön halkalarını yaşayanlar da var. O halkaları bilenler için hayli şaŞırtıcı oluyor bu tür davranışlar. İnsan gözüne, kula- ğına inanamıyor, merhaba diye seslenmek, varhğını duyuımak istiyor biraz. Sesirni duyar mı bilemem, ama seslenmekten geri kalmıyo- rum. Merhaba diyorum. Biz de yaşıyoruz hâlâ, bizim de belleğimiz var ve henüz ki- reçlenmedi. Belleği kireçlenmeyen seyirciler karşısında bir unutkanlık oyu- nu çok başarılı olmuyor doğrusu. Merhaba!.. ÇALIŞANLARIN SORULARI/SORUNLARI YHMAZ ŞİPAL "Sakat Sakat Çalıştım" 25 mayıs günlü Cumhuriyet'te yer alan bir haberde, sakatlıgı sonucu Karayollarından malulen enıekli bir vatandaşın, 12 günlük çalışması nedeniyle malul aylığının kesilmesinden söz edilmektedir. Bu vatandaş, geçinemediği için çalışmak zorunda kaidığını, bunun haksızlık olduğunu söylüyor ve ekliyor: "Çalmadım. Sakat sakat ça- lıştım!" Sigorta primi ödemeyen bunca işveren varken, gidip primini ödeyen bir işverenin yamnda çalışması bu vatandaşın bir başka şanssızlığıdır. 3279 sayılı yasa ile sosyal güvenlik kurumlarından malullük ya da emekli aylığı almakta olanların, Sosyal Sigortalar Yasası kapsamında çaiışmaları durumunda aldıklan ücreılerden sosyal güvenlik destek primi kesilraesi öngörülmüştür. 506 sayılı Sosyal Sigortalar Yasası'nın 63. maddesinde de "Yaşlılık aylığı almakta iken sigortalı olarak bir işte çalışmaya başlayanların" yazılı istekte bulunmaları koşuluyla "yaşİılık aylıklarının ödenmesine devam olunur!' Kısaca Sosyal Sigortalar Kurumu'ndan >-aşlılık aylığı almakta olan bir sigorta emeklisi, hem yaşlılık aylığım alabilmekte hem de Sosyal Güvenlik Destek Primi ödemek koşuhıyla çalışmasını sürdürebilmek- tedir. T.C. Emekli Sandığı, Bağ-Kur ile Sosyal Sigortalar Yasası'nın geçici 20. maddesi uyannca kurulmuş özel statıilü emekli sandıklanndan yaş- lılık, emeklilik ya da malullük aylığı alanlar, SSK kapsamında bir iş- yerinde sigortalı olarak işe girdiklerinde Sosyal Güvenlik Destek Primi ödemeleri koşuluyla emekli ya da malullük aylıkları kesümeksizin ça- lışmalannı sürdürürler. Buna karşılık malullük aylığım SSK'dan alan- lar ise yine SSK kapsamında bir işyerinde sigortalı olarak çalışmaya başladıklarında malullük aylıkları kesılmektedir. Bunun nedeni ise 506 sayılı yasada, "Malullük aylığ almakta iken sigortalı olarak çalışmaya başlayanların malullük aylıkları, çalışmaya başladıkları tarihten başlayarak kesilir" denilmesidir. Malullük aylığı kesilenlere yeniden malullük aylığı bağlanabilmesi, bu konumda olanların öncelikle sigortalı işinden ayrılmasına ve aylı- ğının yeniden bağlanması için yazılı istekte bulunmasına bağlıdır. An- cak bunlar yeterli değildir. İşinden avnlan, yaalı istekte de bulunan malul sigortalı, kontrol muayenesine tabi tutulacak, malullüğün de- vam etıiğini sağlık kurulu raporuyla kanıtlayacak, ondan sonra eski aylığı kendisine yeniden ve istekte bulunduğu tarihi izleyen ay başın- dan başlanarak ödenecektir. Olay bizce de bir haksızlık ömeğidir. İSTANBUL L1SES1 " "AŞUKEGÜNÜ J IIA/İKAN VHU I'AZAH <İCINtl V.AI NJUU U\.LLSt l l t 106. YIL
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle