Katalog

18 MA YIS 1990 CUMHURİYET/7 İNSANLAR FÜSUN ÖZBİLGEN G O R U Ş Hissetmek En çok yaşayan insan, en çok yıl saymış olan değıl; fakat hayatı en çok hissetmiş olandır. Jean-Jacques Rousseau GARİP BİR AİLE TABLOSU Genel müdür ve daire baskanı DEVLET BakanıCemil Çiçek bugunlerde Türk-lslam sente- zıne uygun Tiırk ailesi nasıl olur imajını topluma yerleştir- me amacıyla olsa gerek, kala- balık bir aile tablosunu Türk- 1X6*11111 dört bir yanındakı du- varlara yapıştırtmakla meşgul. "Mutluyuz, güçtüyuz çünkii biz Turk ailesiviz" sloganı ile sunulan tablo yaşlı anne, ba- ba, oğullar, kızlar, gehnler ve çocnklar ile buyuk bir aileyi görüntülüyor. Şimdi gelin bu aile tablosun- da yer alan anne, baba, oğul- lar, kızlar, gelinler ve torunla- rı yakından inceleyelim. Ayakta solda gözlüklu kişi: Cemıl Çiçek'e bağlı Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Genel Mudürluğü'ne bağlı Yetiştirme Yurtları Dai- re Başkanı tbrahim Beyaz. Yanındaki kazaklı "ailenin genç oğlu" gorunumundeki ki- şi Sosyal Hizmetler Teftiş Ku- rulu Başkanı Niyazi Yılmaz. Ayakta soldan uçuncü göz- luklu bayan: Eski Keçiören Be- lediye Başkanı şimdiki Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Genel Muduru unlu Melih Gokçek'in karısı. Ayakta en sağda: Melih Gokçek'in Genel Müdür Yar- dımcısı Suleyman Sankaya. tkincı sırada oturan başı or- tulu gözlüklu bayan; Ibrahim Beyaz'ın eşi. Yaşlı dede huzu- revinden getirilmiş. Yaşlı nine de aynı şekilde huzurevinden. En sağda oturan bayan, genel müdur yardıması Suleyman Sarıkaya'nın eşı. Çocuklar da genel müdur yardıması San- kaya ile Daıre Başkanı lbrahim Beyaz'ın çocukları. Devlet görevlileri, Devlet Bakanı'nı kırmamak için böyle garip bir mutlu aile tablosu için poz vermişler. Belki rek- lam ücreti de alıyorlardır ne bilelim? AİLE HAFTASI 13-19 MAYIS 1990 MUTLUYUZ GUÇLUYUZ ÇUNKU BİZ TÜRK AİLESİYİZT.C DEVLET BAKANLIĞI V r AAASTIflMA KumjMU BASKANUĞI • SOSYAl HW«FTIER VE ÇCX:UK FS!RGEM€ KUROMU C.PHTI. MUOÜRLÜGtl AHKARA GAZETECİLER CEMİYETİ'NDEN YAPI KREPİ'YE OYUH Bir arsaya nasıl el konulur?ANKARA Gazeteciler Ce- Imiyeti'nın İÇankaya'da Çevre Sokak- Itaki binasının lyanında Yapı Ikredı Bankası çalışanlarının oluşturduğu Yardım ve Emekli Sandığı Vakfı'na ait bir arsa yer alıyor. 1984 yılınm temmuz ayında Ankara Gazeteciler Cemiyetı Başkanı Beyhan Cenkçi, Yapı Kredi Yönetım Kurulu Başka- nı Kemal Satır'a bir yazı gön- derir. Şöyle demektedir: "Çevre Sokak'ta çirkin bir göruntu içinde olan, çoplük haline geldigi belediyece sap- tanan araziniz, Cemhetimiz ve belediye tarafından temizlenip düzenlenecek. agaçlandmlıp çiçekkndirilecektir. Bu duzen- leme için sizden berhangi bir masraf talep edilmeyecektir. Bu konuda muvafakatınızın bize gelmesiyle alan temiziene- rek guzelleştirilecek. boylece ilerde istediginiz amaç için kul- lanmanıza da yardımcı oluna- caktır." Bu yazı üzerine Yapı Kredi Çalışanları Vakfı da 15.3.1985 tarihinde bir yanıt yazarak, "Söz konusu taşmmazın, hiç- bir kimse veya kuruluş tarafın- dan fiili işgai ve kullanma hak- kını tazammun etmemek kay- dıyla ve vakfımızdan hiçbir masraf talep edilmemek şartry- la temizlenip duzenlenmesine muvafakat ederiz" demiş. 1986 yıhnda arsa once bir duzene sokulmuş, sonra da etrafı du- var çevrilerek Gazeteciler Ce- miyeti'nin kullanım alanı ha- line getirilmiş. Durumu gören 12 EYUILCULERE KOLAYLIK Demirel: Ekonomiyi düzeltmeseydik!.. DYP Genel Başkanı Suley- man Demirel, 1980 yılında far- kma varmadan 12 Eylulculerın işıni kolaylaştırdığı iddiasında. Bakırköy'de işadamlannın bir toplantısında konuşurken şunla- rı söyledı: "Eger biz ekonomik durumu düzeltmeseydik 12 Eylul muda- halesi olmazdı. Ben birkaç defa soyledim, burada da soyleyeyim. 12 Eylul mudahalesi şunun için olmazdı. Çunku o gun mudaha- leyi yapan kumandanlar böyle bir ekonomik durumu sırtlayıp miUetin nazannda bir hafta son- ra, 15 gun sonra, 20 gun sonra kotulenir hale gelmek istemez- lerdı. Yani o kararlann netice al- dıgı şurdan belli ki kumandan- lann işini kolaylaştırmış ve on- lar da gelip mudahaleyi yapmış- lardır." Bu sozlerden, bugunlerde enf- lasyonu duşurmeyıp ekonomiyi de berbat bir bıçımde yurutme- ye çalışan Turgut Bey ve kur- maylarının neden böyle davran- dıklannı da anlamak mumkun. Yeni generallenn çıkıp da "eko- nomi duzeldı bız de bir muda- hale yapalım" dıye işın kolayı- na kaçmaraaları ıçın olsa gerek. Demirel, aynı toplantıda keıı- dı yaşı ile ilgıli bazı kuşkulan da giderdi. Demirel bir ışadamının, "Si- zin için 66 yaşında diyorlar, ih- tiyarladı diyorlar. Bundan son- ra ne bekliyorsunuz diyorlar. Biz sizden çok >ey bekliyoruz. Ne- ler beldedıgımizi anlabr mısıııız" şeklindekı sorusuna şoyle yanıt verdi: "Bekleyen sizsiniz, ben sizin benden ne beklediğinizi ne an- latayım. Karamanlis 83 yaşında Yunanislan'da cıunhurbaşkam. MiçoCakis 75 yaşında, Papand- reu da o>le; 70-75 yaşında. Bu- gun dunyadaki politikacılar da Bush dahil Thatcher, Kohl da- hil hepsı benden çok genç degil. Tıirkiye'deki politikacılar da benden çok genç değii. Turgut Bey'le benim aramda 2 yaş fark vardır, hepsi ondan ibareltir. Yaş meselesi, fizik guç meselesidir ve bir de zihni guç meselesidir. In- giltere'de 60 yaşından evvel baş- bakan olan çok azdır. Hemen hemen bepsi 60 yaşından sonra- dır." BEŞIKTAŞLI PROFESORLER Kıbrıs'ta siyah beyaz Geçen cumartesi istanbuF- da Beşiktaş'ı şampiyonluğa yukselten Beşiktaş-Fenerbahçe maçı oynanırken KKTC'debu- lunan bir grup bilim adamı da 6. Uluslararası Gime Konferan- sı'nda "Türkiye ve Balkanlar" konusunutartışıyordu. Ancak cumartesi akşamustu Balkan- lar filan unutuldu ve heyecan giderek doruğa yükseldi. Ku- laklar Istanbul'dan gelecek karşılaşma sonucuna yo- nelmişti. Sonunda "zafer" işaretı gel- di. Takım elbiseler atıldı ve si- yah beyaz formalar giyildi. C»- îeebrity Otel'in bahcesindeki palmiyelenn altındakı 5 Beşik- taşlıyı sayalım: Sağda rejisör Halit Refig, or- tada Prof. Nusret Ekin, sağda Beşiktaş Yönetim Kurulu uye- si Prof. Yuksel Llken. Oturanlar sağda Prof. Erol Manisalı ve Prof. Miımtaz Soy- sal. Fotoğrafı çeken de yine ko- yu Beşıktaşlı arkadaşımız Şahin Alpay. Yapı Kredi Çalışanları Vakfı, Gazeteciler Cemiyeti'ne noter- den bir ıhtarname çekmış. Bir süre sonra da arsasına inşaat yapmak uzere Çankaya Bele- diyesi Imar Mudürlüğü'nden yapı ruhsatı almış. 1989 yıhn- da 4 mılyon liralık harcı da ödenerek alınan ruhsattan sonra geçenlerde müteahhit eliyle arsada inşaata başlan- mak ıstenmiş. tşte kıyamet de o zaman kopmuş. 1984 yılında vakfa yazdığı yazıda, "Sizin arsanızı bedel- siz temizlememize izin verin" diye imza atan Ankara Gaze- teciler Cemiyetı Başkanı Bey- han Cenkçi, 6 yıl sonra bu kez şu yazıyı imzalıyor: "Çankaya mevkiinde kain 11 parselde kayıtlı taşınmaz. Ankara Belediye Başkanlığı ta- rafından on yü sureyle ve be- delsiz olarak Cemiyetimize tahsis edilmiş olup, Cemiyeti- miz halen bu taşınmazın zûyeti bulunmaktadır. Vakfınıza ne şekilde ve ne zaman intikal et- tiği bilinmeyen ve yeşil saha olarak imar planında yer alan taşınmaz üzerinde ne şekilde inşaata başlanacağı anlaşıla- mamıştır." Meğer, bırının tapulu malı- nı bir başkasına kullanmak üzere belediyenin veremeyece- ğini, bu tapu işlerini çok iyi bı- len cemiy-et başkanı bilmezmiş. Hadi o bilemedi diyelim. Ya devlet adına işlem yapan Çan- kaya Kaymakamı'na ne buyu- rulur? Şikâyet uzenne duzen- lenen ve Çankaya Kaymakamı Çetin Yucel tarafından imza- lanan belgede şöyle deniliyor: "Yapılan incelemede, 8-9-10-11 numaralı parsellerin Gazeteciler Cemiyetı tarafın- dan 10 yıldır kullanıldığı, bu- raya yiizme havuzu, tenis kor- tu yapüıp ağaç dikildigi, bugu- ne kadar da araiıksız kullan- dıklan anlaşıldığından. davalı yeıierin zilyedinin Gazeteciler Cemiyeti olduğu anlaşılmış olup, davalı parseller inşaat için muteahhide yetki veren Yapı Kredi Bankası AŞ Men- suplan Yardım ve Emekli San- dığı Vakfı'nca yapılan tecavüz ve mudahaknin men'i gerekir." Evet, ehnde 18 Haziran 1968 tarihli kapı gibi tapusu olan vakıf, neredeyse arsasından ol- mak uzere. Bınlerce çahşaıu bulunan koskocaman bir ban- kanın yardımlaşma ve emekli- leri için kurduğu vakfın elin- den arsasını kapmaya çalışan- lar acaba sesini duyuramaya- cak vatandaşa neler yaparlar veya yapıyorlar. Sız tahmin edin. HAYVANLAR İSM4İL GLLGEÇ pîNN '< PiNN vcm KİM KİME DUM DUMA BEHlç AK o /kofîîsı//flr.\<J "'" „ „• , , dfti,m V A tâyr. tti sy\td,r PİKNİK PİYALE M4DRA O ÇUV&LEAKI - IES PENEÖ>IE, MİKMET? HIZLI GAZETECİ \ECDET y gorOnto hızit övrvp yorvmiztjA&k fa yokhıc- Rekkrn d'ai fiimler, haik ıdemfer, siyassl m s şarkı - türkü, <3rdarda, ğymt bir ekran söndardıyla sunoiur S fill Ç& 9 y 7öf/umsal bildinler, rvktem Spctldonın ıpnınds Sı/ıkjeş/r, ÇİZGİLİK KÂMIL HAS4R.4CI AĞAÇ YAŞKEN EĞİIİR KEMAL GÖKHA.\ GİRSES GARFIELD JMDAVIS OPIE'/E- KAEŞ! ARTIK DAMA NAZİK OLACA&M TARİHTE BUGÜN ı/ı \IT4Z ARIKA\ 18 Mayıs KÛKREYEN DAĞL İSBO'DE 8U6UN ABt> 'NİN VVASHINGTON £YAL£- TtNPEKI ST HELBMS YaNAgDAĞl PUSKuRM£.Y£ 8AŞL4MIÇTI ! BlfZMÇ AYDAN SEtZl Ç£ŞİTVİ SARSINTILARLA UYARIDA 8ULUUAN OAĞtfiJ ÇEI/RESINDEKJ y££t£frM BİK.İMLERI 8O- ŞALTfLMIŞ, BU PA tNSAN /ZAYBtHt ÇOtC A&IT M/Ş77. BlUN£U EN ESKİ PATIAMA TARtUf A*0. 19OO OLAM Sr. UELEMS, 1BOO i-£ePE Blü. K£Z DAHA PuSKÜBMÜŞTU. OZELUKJ-E ÇtKARDlGI PUMAN VE KULlS, KıLOMEr&E- LEfiCE Çet/GESffi/İ ÇÖLE Ç£VİeEfJ VOLKAN, At/LYONLAecA ORMAN HAYVANINI DA ş sağa, St He/enc 'm n\am.arastndakj değıfımn l