Katalog

25 NÎSAN 1990 DIŞ HABERLER ROM. CUMHURİYET/3 Denktaş-Yılmaz buluşması mı? • ANTALYA (Cumhuriyet) — KKTC Cumhurbaşkanlığına yeniden seçilen Rauf Denktaş ile eski Dışişleri Bakanı Mesut Yılmaz'ın Antalya Beldibi'nde biraraya gelecekleri öğrenildi. Iki haftadan beri Federal Almanya'da "tatilde" bulunan Mesut Yılmaz'ın Türkiye'ye döner dönraez Antalya'ya geçeceği Denktaş'ın da Lefkoşa'daki ant içme töreninden sonra bayram tatilini geçirmek üzere buraya geleceği yolunda haberler alındı. Antalya Valiliği Denktaş'ın resmi ya da gayrı resmi bir ziyaretinin söz konusu olmadığını bildirdi. Zaire'de çok partili sistem • KİNSHASA (AA) — Zaire Devlet Başkanı Mareşal Mobutu Sese Seko, ülkede çok partili sisteme geçildigini açıkladı. Mobutu dün sabah yaptığı açıklamada, hükümetin istifa ettiğini, siyasi partilerin kurulmasına izin verileceğini, devrim yanlısı Halk Hareketi'nin (MPA) artık bir devlet partisi değil, diğerleri gibi basit bir siyasi parti haline geldiğini söyledi. Zaire Devlet Başkanı, ülkede çok sayıda sendika kurulacağııu da kaydetti. KazımRecavi'ye suikast • Dış Haberler Servisi — lran'da Humeyni rejimine karşı mücadele eden Halkın Mücahitleri Örgütu'nün lideri Mesut Recavi'nin kardeşi Dr. Kazım Recavi'nin dün Isviçre'de öldürüldüğü bildirildi. Kardeşinüı oldürülmesi üzerine açıklama yapan Mesut Recavi, suikastın " Iran'ın Cenevre'deki Birleşmiş Milletler Avrupa Bürosu Temsilcisi Sirus Nasseri tarafından planlandıgını iddia etti. Polonyalılara tazminat • VARŞOVA (AA) — Demokratik Almanya Dışişleri Bakanı Markus Meckel, Naziler tarafından esir işçi olarak çalıştırılan veya İkinci Dünya Savaşı'nda toplama ' kamplarına götürülen Polonyalılar için her iki Almanya'nın da tazminat ödemesinin 'ahlaki bir zorunluluk' olduğunu söyledi. Polonya'yı ziyaret eden Meckel, düzenlediği basın toplantısında, D. Almanya ve Federal Almanya'nın Polonyalılara tazminat ödenmesi için ortak bir hesap açabilecekierini kaydederek "Bunun düzenlenmesi için yasal bir taban mevcut değildir, ancak bu konunun ahlaki bir yanı vardır. Demokratik Almanya, Federal Almanya ile birlikte bu ahlaki zorunluluğu yerine getirebilir" dedi. ABD, Tıran ile ilişkiye hazır • WASHINGTON (AA) — ABD, Arnavutluk'la diplomatik ilişki kurmaya hazır olduğunu bildirdi. ABD Dışişleri sözcüsü, "Arnavutluk'la diplomatik ilişkiler için kapımız açık, bu amaçla görüşmeye hazınz" dedi. ABD ile Arnavutluk arasında, 1939'dan beri diplomatik ilişki bulunmuyor. Discovery fırlatıldı • CAPE CANAVERAL (AA) — Yöriingeye, uzay araştırmalannda devrim yapması beklenen dev bir teleskop yerleştirecek olan uzay mekiği Discovery, dün TSİ 15.33'te Cape Canaveral uzay üssünden fırlatıldı. Uzay mekiğinde bulunan beş astronot, 2,5 milyar dolar değerinde olan ve evrenin gizli kalmış birçok sırnrun çözülmesini sağlayacak olan teleskobu yarın dünya çevresindeki yörüngesine yerleştirecekler. Fırlatılması, mekanik bir aksaklık nedeniyle üç dakika geç gerçekleştirilen Discovery, beş gün uzayda kalacak. Miçotakis, "Özlü bir diyaloğa evet" dedi Atina diyaloga hazırSTELYO BERBERAKİS ATİNA — Yunanistan'ın yeni Başbakanı Konstantin Miçotakis, Yeni Demokrasi Partisi (YDP) hü- kümetinin programını dün parla- mentoda açıklarken, Türkiye ile özlü ve ciddi bir diyalog başlatma- yı arzu ettiğini söyledi. Miçotakis bu konuda ulkelerin karşılıklı olarak toprak bütünlü- ğü ve egemenlik haklarına saygı göstermeleri ve birbirlerinin içiş- lerine karışmamalan ilkelerine bağlı olarak başlatılacak bu diya- loğun iki ulke arasındaki sorun- ların barışçıl yollarla çözümünü öngördüğünü belirtti. Turk-Yunan diyaloğunun Ke- mal Atatürk ile Eİeftherios Veni- zelos'un başlatmış olduklan dost- luğun dUzeyine getirilmesi ve iki ülke arasındaki ilışkilerın "restore" edilmesi gerektiğinden söz eden Miçotakis, "Unın vade- li bir dostlnk süreci iki ülke hal- kının pkanna otacakbr" dedi. Mitçotakis, karşılıkh olarak toprak bütünlüğü ve egemenlik haklarına saygı gösterme ve içişlerine karışmama ilkeleri temelinde baslatılacak bir diyalog iki ülke arasındaki sorunları barışçıl yollarla çözebilir dedi. Miçotakis Kıbrıs konusunda, 'Türkiye'nin adada halen asker bulundurması, AT'nin standartlarına aykırı düşmektedir" dedi. Ama Kıbns sorununun iki ülke ilişkileri açısmdan "öncühik" yap- tığından söz etti ve "Öriö diyalo- ğa evet, diyalog için diyaloga hayır" görüşune yer verdi. Miçotakis, "Yaşamım boyunca ber zaman komşu Türkiye ile si- >-asi bir diyalogdan ve dostluklan yana oldum. Ancak aynı duygu- lan karşı tarafın da beslemesi şarttır" derken, Kıbrıs sorununa bulunacak bir çözümün Türk - Yunan ilişkilerini kararb ve olunı- lu bir biçimde etkileyeceğinden söz etti. Miçotakis Kıbrıs konu- sunda "Türkiye'nin adada halen asker bulundurması, girmek iste- diği Avrupa Toplulugu'nun stan- dartlarına aykın duşmekledir" ifadesini kuUandı... YDP hükü- metinin Kıbns sorununu uluslara- rası ve özellikle ABD ve SSCB'nin müzakere gündemine getirmek için var gücüyle çalışacağını söy- leyen Miçotakis, Kıbns sorununa adil ve kalıcı bir çözum bulunması için de BM Genel Sekreteri'nin uğ- raşılanna (am destek verileceğini sözlerine ekledi. Miçotakis dün akşam yaklaşık 2.5 saat suren parlamento konuş- masında, Yunanistan'ın tsrail dev- letini de "de jure" tanımaya ka- rarlı olduğunu açıkladı. Bu arada ABD ile ilişkilerinde iki ülke ara- sındaki Savunma İşbirliği Anlaş- ması'nın yınelenmesi için müzake- relere başlanacağını belirtti. Yunanistan'ın geleceği ile AT'- KuZEYKIBRIS TÜRK CUMHURİYETÎ Gözler şimdi 6 mayıstaCumhurbaşkanı seçiminin tamamlanmasının ardından KKTC'deki siyasi partiler amansız mücadeleyi 6 mayısta yapılacak milletvekili seçimleri için sürdürüyorlar. İZZET RIZA YALIN LEFKOŞA — KKTC'de cumhurbaşkanlı- ğı adayları arasındaki mucadeleden sonra göz- ler partilerarası mücadeleye çevrildi. KKTC'de iç içe yurütulerek bugune gelen "çifle secinT'in ikinci safhasına, üç partinin radyo ve televizyonda başlayan propaganda konuşmalanyla girildi. 6 mayıstaki seçimlerde iktidardaki Ulusal Birlik Partisi (UBP), seçimlere girmeyerek muhalefette bir guçbirliğini yararlı goren Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP), Toplum- cu Kurtuluş Partisi (TKP) ve Yenidoğuş Par- tisi (YDP)'nin oluşturduğu Demokratik Mü- cadele Partisi (DMP) ve Alpay Durduran'ın kurduğu Yeni Kıbns Partisi (YKP) katılıyor. Amblemi "güneş" olan UBP, cumhurbaş- kanlığı seçimı tamamlanır tamamlanmaz, se- çim kampanyasının bu seçimden önce de ipuç- larını verdiği temel taktiğini daha belirgin bir biçimde ortaya koyuverdi. Rauf Denktaş'ın cumhurbaşkanlığına seçil- diği öğrenilir öğTenilmez, tum KKTC düze- yine dağıttığı ve bu seçimin hemen ertesinde- ki gazetelerdeyayımlattığı ilanlarda, bu tak- tik ve ilke, "Denktaş'a selam. ulusal davamı- za de>am" sözlerinde biçımkndi. "Kıbns Tiirk'iinön hem iç, hem dış baskı- lara rağroen, irade \e sağduyusunu kullandığı" belirtilen broşur ve ilanlarda, "Davamızın 32 yıllık lideri Denktaş'ı cumhur- başkanı seçen halkımıza şükranlarımızı sunuyoruz" denilirken, "Bu sagduyunun, Cumhurbaşkanı Denktaş'a destek olan lek parti UBP'yi de 6 mayısta seçmekle nlusal gö- revini tamamlayacagı" vurgulanıyor. Istek, "22 nisan başarımızdır. 6 mayıs zaferimiz olacaktır" sözleriyle tamamlanan broşür ve ilanlarda, adeta billurlaşıyo'r. Nitekim UBP Genel Başkanı ve Başbakan Derviş Eroğlu da partisinin TV'deki ilk pro- paganda konuşmasında "CTP ile TKP'nin, Denktaş ile L'BP'vi iktidardan uzaklaştırmak için bir araya gelip DMP'yi kurduklannı" ilerı surerken, Denktaş gibi UBP'nin de yeniden seçilmesini öngöruyor. Kendi içinde çelişkili görüş, düşünce inanç- lan farklı kişilerden meydana geldiğini söy- lediği DMP kadrosunun anlaştığı tek konu- nun parlamentoya girmek olduğunu kayde- den Eroğlu, "yeniden iktidar olabilmek için onay" istedi. Öte yaıidan KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş'ın Tunus'a yapacağı ziyaret ertelen- di. Rauf Denktaş, bugün KKTC Meclisi'nin saat 10.00'da yapacağı birleşimde ant içecek. KREMLtN'DE BULUŞMA — Moskova'da dün göriisen Li Peng ile Ba$kan Gorbaçov. ekonomik ilişkiler ve Çin-Sovyet sınınnda as- ker indirimi konulannı ele aldılar. (Fotograf: REUTER) Çin Basbakanı, Gorbaçov'un reformlannı onaylarruyor Li Peng'den Kremlirve eleştiri Li Peng, Moskova'da onuruna verilen akşam yemeğinde yaptığı konuşmada, "Çin'de refaha ancak KP öncülüğünde uygulanacak sosyalist ekonomipolitikaları ile ulaşılabilecek "dedi MOSKOVA (AjansJar) — Sov- yetler Birliği hükumetinin konu- ğu olarak dort günlük resmi bir ziyaret için Moskova'da bulunan Çin Halk Cumhuriyeti Basbaka- nı Li Peng, dün Başkan Mihail Gorbaçov ile görüştü. "Görüşme- de Sovyet-Çin sınınnda askeri in- dirim ve ekonomik ilişkilerin ge- liştirilmesi konulannın ele alın- dığı bildirildi. Çin Basbakanı bu görüşmeden önce ise Gorbaçov'- un reformlannı diplomatik bir dille eleştirdi. Li Peng, önceki akşam Sovyet meslektaşı Nikolay Rijkov ile gö- rüştükten sonra onuruna verilen akşam yemeğinde yaptığı konuş- mada, iki ulke arasındaki ilişki- lerin yeniden gelişmeye başlama- sından duyduğu memnunıyeti ifade etmekle birlikte "Çin'de re- faha, ancak Komünist Parti'nin öncülüğünde uygulanabilecek sosyalist ekonomi politikaianyla" ulaşılabileceğini bildirdi. Çin Başbakanı'nın bu sözleri- nin, Sovyetler Birliği Komünist Partisi'nin anayasal iktidar teke- linden vazgeçme karanna bir tep- ki olduğu belirtiliyor. Li Peng, konuşmasımn, ttlke- sinin Gorbaçov'un politik re- formlannı izlemeyeceğini ima et- tiği bir başka bölümünde de "Sosyalizmin kurnJuşu yohındaki 40 yıllık pratik ve deney, halkımı- zın güvenli bir geiecege, ancak Komünist Parti'nin öncülüğünde yüruyecegi sosyalist yoldan ula- ;*cagını göstermiştir" ifadesini kullandı. Öte yandan, Li Peng ile Gor- baçov arasında dün yapılan gö- rüşmelere ılışkin olarak yayımla- nan açıklamada, "sosyaUzm için tek bir zornnhı model olmadığı" ve "her ülkenin sosyalizmi kur- ma amacında kendi yolunu seç- me bakkına sahip olduğu" vur- gulandı. Sovyet lideri Mihail Gorba- çov'un, aralarında Komünist Parti'nin anayasal iktidar teke- linden vazgeçmesinin de bulun- duğu çeşitli siyasi reformlannın Çin tarafından kesinlikle benim- senmeyeceği bu açıklamayla ilan edilmiş oidu. Sovyetler Birliği, geçen yılm haziran ayında, Tiananmen Meydanı'nda, Çin yönetiminin demokrasi yanlısı öğrenci hare- ketini askeri birlikler kullanarak bastırmasıru "Çin'in iç sonınu" olarak değerlendirmış, Çin ise Sovyet lideri Mihail Gorbaçov'- un, Doğu Avrupa'daki komünist rejimlerin yıküınası ve SBKP'nin anayasal iktidar tekelinden vaz- geçmesiyle sonuçlanan reformla- nna yönelik eleştirilerini dünya kamuoyu önünde açığa vurmak yerine, parti içi genelgelerle sınırb tutmuştu. Silahsızlanma ve nükleer teh- didin ortadan kaldınlması gibi acil uluslararası sonınlara ilişkin olarak taraflann benzer görüşle- re sahip olduğu belirtilen açıkla- mada, bazı sorunlardaki görüş farklılıklannın ise işbirliğimn ge- liştirilmesine engel olmadığı vur- gulandı. Gorbaçov ve Li Peng'in, Çin- Sovyet ilişkilerinin düzenli olarak gelişmesinin, hem Asya'da hem de dünyada banş ve istikrann güçlendirilmesi açısından büyuk önem taşıdığı konusunda birleş- tikleri kaydedildi. nin geleceğinin aynı doğnıltuda bulunması gerektiğinden söz eden Miçotakis YDP hükumetinin Av- rupa'nın birleşmcsi amacıyla var gücüyle çalışacağını da sözlerine ekledi. Başbakan Miçotakis dunkü ko- nuşmasında daha çok ülke eko- nomsine ağırlık verdi. Hükumeti- nin yeni bir ekonomik sistemı ge- liştireceğinden söz eden Miçotakis sağlık, eğitim ve haberleşme gibi hizmetleri özel sektöre de açılaca- ğjnı açıkladı. Ülke ekonomisinde- ki istikrann sağlanabilmesi için ise bir dizı sert ekonomik önlemlerin alınması gerektiğini vurguladı. Miçotakis hükumetinin progra- mı, perşembe gününe kadar par- lamentoda parti başkanlan düze- yinde görüşülecek. Görüşmeler- den sonra hükümet programı 300 sandalyelik parlamentoda oyla- maya sunulacak... Bu oylama ise YDP hükümeti için ilk güvenoy- laması anlamına gelecek. BONN Parasalve ekonomik birlik, 2 temmuzda F. Almanya Basbakanı Kohl ile D. Almanya Başbakanı De Maiziere, dün ilk kez Bonn'da bir araya geldiler. BONN (AA) — Federal Al- manya'nın başkenti Bonn'da dün iki Almanya'nın başbakanları, Hdmut Kohl ve Lotnar de Mai- ziere, ilk kez 'iki başbakan' ola- rak bir araya gelerek tarihi bir bu- luşma gerçekleştirdiler. fkı başba- kan arasındaki görüşmede, para- sal birliğe geçiş tarihi de belirlen- di. Kohl ile Maiziere arasında dün Bonn'da yapılan görüşmelerde, iki ulke arasındaki parasal ve eko- nomik birliğe 2 Temmuz 1990 ta- rihinde geçilmesi kararlaştınldı. Federal Almanya Hükümet Sözcüsü Dieter Vogel, iki Ulke başbakanlannın 3 saat süren gö- ruşmelerinin ardından yaptığı açıklamada, başbakanların "eko- nomik, parasal ve sosyal biriifin 2 temmuzda yüriıriüge girmesi" konusunda göruş birliği içinde ol- duklannı bildirdi. Vogel, başbakanların 'görüş- melerin dostça bir atmosfer için- de geçtiği' görüşünde olduklannı da söyledi. Kohl-De Maiziere görüşmesin- de, zaman zaman F. Almanya Devlet Bakanı Rudolf Seiters ile başbakanlık danışmam Hans Ti- etmeyerin de bulunduklan belir- tildi. F. Almanya hükumetinin önce- ki gün iki ulkenin para birimleri- nin eşitliğini kabul etmesinin ar- dından, her iki Ulkeden uzmanlar bugun Doğu Berlin'de bir araya gelerek aynntılan gönlşmeye baş- layacaklar. SURİYE AsiNehri üzerînde baraj hazırhğı tSKENDERUN (AA) — Gü- neydoğu'daki sınır komşumuz Su- riye'nin Asi Nehri ttzerinde baraj yapma hazırlığında olduğu bildi- rildi. AA muhabirinin aldığı bilgiye göre, Humus veya Hama yakınla- nnda baraj yapma hazırhklarıyla ilgili çalışmalan hızlandıran Suri- ye, bununla ilgili olarak uluslara- rası bir ihale açtı. Suriye'nin Asi Nehri üzerinde baraj yapma planının Türkiye'nin Fırat üzerindeki Atatürk Barajı- na karşılık vermek ve 2 ülke ara- sındaki su sorununu dengede tut- fnak amacını taşıdığı iddia edili- yor. Suriye topraklanndan çıkan Asi Nehri, Hatay*ın Altınözü ilçesi Karbeyaz mevkiinden Türk top- raklanna giriyor. Amik Ovası'nı sulayan Asi Nehri Hatay'da geniş bir yay çizerek Samandağ ilçesi yakınından Akdeniz'e dökülüyor. 'ANYA Namibya BM'nin yeni konuğuBağımsızlığma geçen ay kavuşan ülke, Birleşmiş Milletler'in 160. üyesi oldu. Dış Haberler Servisi — Geçen ay bağımsızlığma kavuşan Na- mibya, Birleşmiş Milletler'in 160. üyeliğine resmen kabul edildi. Birleşmiş Milletler Genel Kuru- lu'nun önceki gün yapılan Üçün- cü Dünya ülkeleri ekonomileriy- le ilgili özel oturumunda, Namib» ya'nın 160. üye olarak kabul edil- mesi konusu ele alındı. Toplantı- da, Namibya'nın üyeliği, oy çok- luğuyla kabul edilerek, alkışlarla karşılandı. Geçen hafta Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nde yapılan oylamada da Namibya'- nın üyeliği kabul edilmişti. Birleşmiş Milletler Genel Kuru- lu'nun önceki gün yapılan toplan- tısında, Namibya'yı, Başbakan Hage G. Geingob temsil etti. Ge- ingob, toplantıda yaptığı konuş- mada, Namibya'daki çatışma or- tamının geride kaldığını söyleye- rek, ülkede demokratik düzeni kurmaya kararlı olduklannı be- lirtti. Ülke ekonomisinin en önemli sorunlanndan birinin, ge- lir dağtlımındaki dengesizu'k oldu- ğunu söyleyen Başbakan Gein- gob, siyahlarla beyazlar arasında- ki bu eşitsizlığı onadan kaldırmak için bütün güçleriyle çalışacakla- nnı kaydetti. Toplantıdan sonra bir basın toplantısı düzetıleyen Geingob, bağımsız Namibya'nın yaşayabilmesi için yabancı yatı- rımlara ihtiyaamn olduğunu be- lirtti ve bu konuda çağnda bulun- du. Toplantıdan sonra BM bina- sının dışında yapılan törende, Na- mibya bayrağı göndere çekildi. 75 yüdır Güney Afrika Cumhu- riyeti'nin yönetiminde bulunan Namibya'da geçen kasım ayında, Birleşmiş Milletler'in gözetimin- de ilk kez serbest seçimler yapıl- mış, 21 mart tarihinde de ülke, tam bağımsızlığma kavuşmuştu. KİMLtK KARTI / NAMİBYA En önemli geliri hayvancılık Nüfus: 1 milyon 228 bin (1988). Yiizölçümü: 823 bin 144 kırr Başkent: VVindhoek. Resmi diller Afrikaner, In- gilizce. Kişi başına düşen milli gelin 1.470 dolar (1984). Üretimi: Büyükbaş hayvancılık, elmas, bakır, çinko, balıkçılık. HL'ZURSL'ZLUK ART1YOR — Romanva'nın başkenti Bükreş, son günlerde sık sık yönetim aleyhtart gosterilere sahne oluyor. Huzıırsuzluk sona ermiyor Rumen halkı "demokrasi", Ulusal Cephe Birliği lideri Iliescu ise "güleryüzlü komünizm" istiyor. Halkın yönetim aleyhtarı gösterisi Rumen TV'sinde "300 Çingenenin çıkardığı bir olay" olarak duyuruluyor. VEDAT YENERER BÜKREŞ — Romanya Devlet Başkanı Nikolay Çavuşesku'nun geçen aralık ayında idam edilme- si, Rumen halkının sorunlarının çözüme kavuştuğu anlamına gel- miyor. Yönetimin başına geçen Ulusal Birlik Cephesi lideri Uies- cu hükümetine karşı gösteriler durmak bümıyor. Halk tepkisi- ni "Biz sadece Çavuşesku'yu de- virmek için ayaklanmadık. Bu- aun yanında komunizmi kaldır- mak için de çarpışlık. 16-17 ara bk Temeşvar olaylanndan sonra alınan kararlar neden uygulan- mıyor. 8. madde unutuldu mu?" şeklinde dile getiriyor. Rumenler, verilen sözlerin tutulmasını isti- yorlar. Halen lsviçre'de yaşayan ve geçenlerde geri dönüşü Ilies- cu hukümeti tarafından engelle- nen Romanya eski Kralı Micha- el'e geri dönüş vizesı verilmesini de istiyorlar. Dün sabah üniversite meyda- nında düzenlenen gösterilerde, Nikolay Çavuşesku'nun devril- meiinden beri yönetim ilk kez komünizm aleyhtarı gösterilere karşı zor kullandı. 200 kadar gösterici, 400 çeiik kasklr ve AK-47 sılahlı polis tarafından dağıtıldı. Eliescu, olaylar karşı- sındaki tepkisini "Bu tür şiddet eylemleri ile demokrasiye ulaşa- mayız, yeni bir medeniyeti kuramayız" şeklinde dile getirir- ken, Ulusal Birlik Cephesi üye- leri olayları "utanç verici" ola- rak nitelediler. Halk, geçen hafta da Roman- ya'nın yeni yönetiminden mem- nun olmadığını, Rumen televiz- yon binasının önünde toplanarak bir kez daha hatırlatmıştı. Ru- menler, televizyonun Iliescu yö- netiminin özel yayın organı ola- rak çalıştığını, tek yanlı yayın yaptığını savunuyorlar. Aralann- da, çiftçilerin, öğrencilerin, ay- dınlann ve Ortodoks kilisesi tem- silcilerinin de bulunduğu yakla- şık 2500 kişi televizyonculann kendileri ile görüşmelerini istedi- ler, ancak bu talepleri kabul edil- medi. Rumen televizyonunda olay, 300 kadar Çingenenin gös- teri yaptığı şeklinde duyuruldu. Geçen hafta Romanya'nın ge- çici lideri Iliescu"nun yaptığı bir konuşmada "Demokrasi istemi- yorum. İnsancıl yuzlu komünizra istiyorum" şeklinde konuşması, Rumen göstericilerin büyük tep- kisini çekti. Göstericiler duygu- larını şöyle dile getiriyorlar: "Securitate'in kaldınldığı söy- lenmtşti. Oysa soylenenin aksine insanlar her gün Securitate tara- fından gözaltına alınıyor." Romanya'nın şu andaki Içiş- leri Bakanı Michai Chitac, Çavu- şesku'nun gizli polis örgütü Se- curitate'in eski müdürüydü. Chi- tac, devrim sırasında adam öl- dürmekle suçlanıyor. Iliescu da Çavuşesku'ların oğlu Nicu hak- kında karar alınacağmı üç ay ön- ce açıklamış olmasma rağmen, bu konuda bir şey yapmamakla suçlanıyor. Bu arada Nikolay Çavuşesku ve eşinin idamlan Rumen televiz- yonunda kesintisiz olarak yayını- landı. 90 dakika süren yayında Çavuşesku, urunlerin tümunün ihraç edilmesi nedeniyle halkın aç kaldığı yolundaki suçlamaya, "kişi başına ilk defa 200 kg ua düştüğü" yanıtını verdi. 400 bin doları ülke dışına kaçırdığını ya- lanladı. Ulusal Birlik Cephesi'nin Çavuşesku'lara ait olan her şeye el koyduğunun soylenmesi üze- rine, "Sen bir piçsin" yanıtını verdi. TüRK-YUNAN İLlŞKÎLERt NATOSekreteH diyalog önerdi LONDRA (AA) — NATO Genel Sekreteri Manfred Wör- ner, NATO'nun, Yunanistan ile Türkiye arasındaki sorunların yapıcı bir diyalogla çözülmesini istediğini belirterek "Davos nı- hu sürmeti ve geHştirflmeH" dedi. VVörner dün Londra'da ya- bancı gazeteciler derneğinde NA- TO'nun geleceği ve Avrupa'nın yeni güvenlik yapısı konulannda açıklamalarda bulundu. NATO'nun 16 demokratik ve egemen ülkeden oluştuğunu ve bundan sonra siyasi rolünün da- ha fazla önem kazanacağmı kay- deden Wörner, "NATO gelecek- te üç ana konnda siyasi rol oy- nayacaktır. Birincisi Doğu-Batı inşkileıini duzenlenJemekte, ikin- cisi Batı ulkelerinin kendi arala- nndaki ilişkilerini düzeltmekte ve oçüncusu de genel güvenlik ve si- lahsızlanma alanında" dedi. AA muhabirinin "Baü ülkeleri arasındaki ilişkileri düzenleme rolnnde NATO, kendi üye ülke- leri arasındaki bartşı mı garanri- leyecektir, örneğin Yunanistan ile Türkiye arasında çatışma çık- masını önleme gibi" şeklindeki sorusuna NATO Genel Sekrete- ri "Maalescf o konnda NATO il- tifakı sadece i>i niyet hizrnetini sunmakla kalmaktadır ve vapa- bilecefinin tiimü budnr" karşı- lığını verdi. Sovyetler Biriigi'ni de kendimi- ze düşman olarak değil güvenlik işbirligi içinde bir ortak olarak görüyoruz" dedi. Wörner, hiçbir uye ülkenin NATO'nun dağılmasını isteme- diğini, aksine her uyenin ittifa- kın varlığını sürdürmesinden ya- na olduğunu belirtti. Wörner, "Şimdi Avrupa'da yeni bir güvenlik yapısı şekillen- mektedir. NATO ittifakı. AGİK görnşmelerine göre ortaya çıka- cak. Bu, vapının önemli bir un- sunı olacaktır" diye konuştu. Davos nıhu Wörner sözlerini şöyle sürdür- dü: "NATO, ber iki nlkeyi de Davos ruhu içinde yapıldıgı gibi sonınlannı yapıcı bir diyalog yo- luyla çözmeleri konusunda ikna etmeye çahşıyor. Davos nıhunun devam etmesini ve daha da geliş- mesini ümit ediyoruz." NATO Genel Sekreteri, öte yandan ittifakın askeri rolüne de hâlâ gereksinme duyulduğunu belirterek "Ancak bu ittifak as- U savaşmak için değil, aksine sa- vaşı engelleıuek için kurulmuş- tar. Biz bu alanda başanlı olduk. Bulgaristan Toplu idamlara ilişkin yeni bilgiler SOFYA (AA) — Bulgaris- tan'da yayımlanan muhalif Democratsiya gazetesi, daha once bulunan ve tkinci Dün- ya Savaşı'ndaki Sovyet işgali- nin başlamasından hemen sonrasına ait olan toplu me- zarlara ve işgalin hemen erte- sine rastlayan toplu idamlara ilişkin aynntılı bilgiler yayım- ladı. Gazetenin dünkü sayısında yer alan yazıda, mezarlara iliş- kin olarak arastırmalar ve ça- lışmalar yapan Demokratik Güçler Birliği (DGB) adlı gru- bun, son olarak Sofya'nın 50 km. güneybatısındaki Pernin yakınlannda tespit ettiği top- lu mezarda toplam 11 kişiye ait iskeletlerin bulunduğunu, bu kişilerin kurşuna dizilerek veya ağır bir cisimle vurularak öldürülduklerinin belirlendi- ğıni açıkladı.