25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURİYET/16 SPOR 25 NtSAN 1990 BasketteEfes ve Fenerbahçeyan finale kötü başladı Ûk raıınt G.Saray ve E Bahçe'nin Büyük bir çekişme içinde geçen maçta Galatasaray, Lütfi ve Williams'ın başarılı oyunuyla sonuca gitti. G.Saray: 76 - Efes Pilsen: 71 SALON: Lütfı Kırdar 5 FAUL: Yok HAKEMLER: Omer Otan (7), Alper Muteve/lıoğlu (7) tLK YARI: 36-36 berabere 3 Pota İ H. Top Top For G.Saray Not Sayı Şut sayı dibi Faul Rib. Rib. Çal. Ka>. 2 0/1—1/1 — — — — — 21 5/11 — 2/2 7 / 8 3 1 3 6 2 0 / 2 — 1 / 2 — 2 — 1 2 5 0/1 — 1/2 3 / 3 5 2 — 1 15 3/4 1/5 3/4 — 1 1 — 2 19 4/9 3/5 1 / 2 — 4 1 1 2 12 3/8 — 3 / 8 — 1 0 6 2 2 4 5 8 9 13 14 15 Yalçtn Hakan Recep Emir Cem Luıfı WMtams 4 6 5 5 6 7 • 7 Toplam ve yüzdeler 7615/36 4/1011/2110/11 41.6 40 523 90.9 25 11 15 3 Pota S. H. Top Top For E-Pilsea Not Sayı Şut sayı dibi Faul Rib. Rib. Çal. K«j. Altar Taner Cenk Volkan Hamıhon 12 Cengiz 13 Tamer 15 Levent 4 6 7 8 10 4 4 5 5 6 5 7 5 — — 0/2 11 — 3/15 6 0/2. 14 4/7 2 0/1 24 8/12 14 1/4 1/3 0/2 0/1 - 3/6 - 3/3 — 1/2 — — 3/3 2/2 1/5 2/4 5/7 3 2 9 / 1 — 2 1 1 — Toplam ve yüzdeler 7113/26 4/2213/22 7/11 18 . 41.1 18.1 59 63.6 14 KADİR DEDE Basketbol 1. Ligi yan rınal ilk maçında Galatasaray, Efes Pilsen'i 76-71 yenerek final için büyük şâns elde etti. Galatasaray sahaya VVilliams, Emir, Lütfi, Cem ve Hakan ilk be- şi ile çıkarken, Efes Pilsen Hamil- ton, Tamer, Volkan, Taner ve Le- vent ilk beşi ile yer aldı. Maça her iki takım da hızlı baş- ladı. Efes Pilsen rakibini içeri gö- mülü alan savunması ile durdur- maya çahşırken, Galatasaray ise başlarda adam adama savunma yapıp Tamer'e topla buluştuğu za- manlarda ikili sıkıştırmalar yap- tı. tlerleyen dakikalarda da genel- de kombine savunma ile Efes'i durdurmaya calıştı. 5. dakikada 15-12 Efes'in üstün- lüğünde geçildi. 15. dakikaya ge- lindiginde de Efes'in 26-22'lik üs- tünlügü vardı. 16. dakikada Ga- latasaray arka arkaya atttgı 6 sa- yı ile 28-26 öne geçti. Bu dakika- da Galatasaray koçu Faruk Aka- gün bir Efes hücumunda top oyundan çıkmadan topa dokun- duğu için hakem Ömer Ozan ta- rafından teknik faul ile cezalan- dırıldı. Sonraki dakikalan karşılıkh basketlerle geçen maçın ilk yarısı 36-36 berabere sonuçlandı. tkinci yanva iyi başlayan takım Galatasaray'dı. Hızlı hucumlarla kolay sayılar bulan Galatasaray, 25. dakikayı 55-46, 30. dakikayı da 60-53 önde tamamladı. llerleyen dakikalarda Efes PU- sen'in gömülü alan savunmasma Lütfi'nin basketleriyle cevap veren Galatasaray, sahadan 76-71 galip aynlarak final için büyük avantaj sağladı. Iyi bir gününde olmasına rağ- men Efes'in Tamer'e içerde top ge- çirmeyip, zorlama üçlük atışlarla sayı araması, Williams'ın hücum- da fazla etkili olmamasına rağ- men savunma ve hücum ribaund- lannda üstûnluk sağlaması Lütfi- nin, Efes'in kendisinı "floyd" et- mesine 19 sayı ile cevap vennesi ve Galatasaray teknik heyetinin en basit kural hatalanna bile itiraz edip, hem maçın durmasına hem de tansiyonun artmasına neden olması dünkü maçın akılda kalan notlarıydı. Rövanşlar yann Dün oynanan yan final maçla- nnın rövanşlan yann yine aynı sa- lonlarda ve aynı saatlerde yapılacak. Paşabahçe, klasman grubunun birincisi Fenerbahçe'yi son dakikalardaki etkili oyunu ile yenerek 1-0'lık avantaj elde etti. Paşabahçe, SALON: Abdı 5 FAUL: — HAKEMLER: tLK For. 4 6 7 9 11 13 15 For. 4 5 7 9 10 12 13 14 15 İpekçi Necip : 88 Fenerbahçe Kapaniı (5), YARI: 53-45 (F.Bahçe önde) P.Bahçe Erdal Ufuk Orhun Ihsan Engin ömer Embry Toplam ve yüzdeler F.Bahçe Can Aliço Mustafa Hakan Ferhat Serdar Fatih Necdet Richard Toplam ve yüzdeler Not 4 5 7 5 6 7 7 Not 6 6 2 3 6 3 5 2 6 Sayı 6 16 6 18 20 22 88 Sayı 13 9 — 2 13 4 12 2 26 Şut 2/3 0/4 2/4 1/3 3/6 8/20 %40 Şut 3/5 — — 0/1 0/2 0/2 3/5 1/2 5/12 Osman Cengiz 3 sayı — 0/1 1/2 1/2 2/2 — — Pota dibi 1/1 3/4 1/1 1/1 8/8 5/8 Faul — 7/11 1/2 6/9 2/5 6/9 4/719/2322/36 »57 3 sayı 1/2 3/5 — 3/6 1/2 2/2 0/3 — ft«2 Pota dibi /// — — 1/1 2/4 0/1 7/8 8112/3110/2011/15 V$38 ' LEVENT YÜCELMAN K50 %73 sanınz %6I Faul 2/3 — — 0/1 1/2 0/1 — 2/3 5/10 %50 (4). S. Rib. 3 6 4 14 27 S. Rib. / / — 1 1 ı ı9 15 : 81 H. Rib. 2 5 2 9 H. Rib. — — 2 7 10 Top Çal. — 2 / — 3 Top Çal. — 3 — — 1 — — — — 4 Top Kay. 2 2 2 2 5 13 Top Kay. — 2 _ 1 1 / 5 . Skorboard'ın süre göster ÇEKJŞMELİ MAÇ — Galatasaray ile Efes Pilsen arasındaki yan îinal ilk maçında heyecan ve çekişme vardı. Her iki takım da kazan- mak için büyük bir mücadele örnegi verirken, Galatasaraylı Hakan ve Efesli Tamer'in başanlı oyun ve güzel hareketleri de maça renk kattı. (Fotograf: Asena Özkan) jl/t AS^ 1 VÂ/İLy Basketbol yan final maçında Ankara grubunun başanlı ikincisi Paşababçe klasman grubunu 1. tamamlayan Fenerbabçe'yi 88-81 yenerek ilk maçı kazandı ve 1-O'hk avantaj elde etti. Dün öncelikle bahsedilmesi ge- reken konu, iki önemli yan final tnaçının aynı saatte başka başka salonlarda oynanması ve seyirci- nin bu nedenle kararsızlığa düş- mesiydi. Ancak buna rağmen F.Bahçe, P.Bahçe maçında 6500-7000 kadar seyirci vardı. Ye- ni takılan skorboard gerçi tribün- ler için "iyi" otduysa da basket- bolculann maçın sayılarını ve fa- ullerini gönrıek için skorboard baktıklannda başları dönmüştür ll\ £LL,JtLıJ 1IKİOİ Benzerliği bozan maçı kazandı AHMET KURT Galatasaray ve Efes Pilsen takımlanmn ku- ruluşları biribirlerine çok benziyordu. Her iki takım da ilk beşlerinde birer ağır uzun (Cem- Taner) iki görev oyuncusu (Lutfü-Volkan) ve topların biiyük çoğunluğunu kullanan oyun kuruculara (Hakan-Leveot) yer vermişti. Sa- yı arayışları da hemen hemen aynı yolla idi. Benzerliği bozan takım maçı kazandı. Ga- latasaray ikinci yaııya Emir'i kenarda tuta- rak baslayınca "yapı"lar değişti. İki takımın da oynamaya çalışugı yüksek tempolu basket- bola daha iyi uyurn sağlayan bir beşle saha- dakalan Galatasaray rahaüadı. Vvilliamspota altında daha geniş alan bulup sevdiği oyunu oynadı. Eşleşmeden doğabilecek savunma ha- va topu ve blok açıklarını da bu oyuncu üs- tün gayreti ile kapatınca ikinci yarının seki- Efes Pilsen'in yorgun ve bezgin olduğunu gözlemledik. Efes kısaları ikinci yanda kısa- lan Galatasaray savunmasına karşı Tamer'i kullanmak yerine uzak mesafeden topu po- taya fırlatma yanşına girince ilk maçı Gala- tasaray'a teslim etti. Federasyonun her nedense aynı saatte ayrı salonlara koyduğu iki büyük maçtan ancak birini izleyebildik. Biz raaç seçimini yaparken çok zorlandık. Acaba Fenerbahçe'ye Abdi İ K d Her iki takım da oyun kurucularımn içeri da- .„.. o ^ _ „„,, , ,„.,„„»„. , ; hşı sonucu yakın atış arayışındaydı. Tek fark zjnci dakikasında Galatasaray 10 sayı öne geç- ıpe*® Y 1 » Galatasaray a da Lütfi Kırdar ı uy Hakan'ı fizik güç kullanarak el ustünden, Le- ti. Işte bu dakikalarda Galatasaray'm riskli 8 u n 8 o r e n fcderasyon seçımınde zorlanmış vent'in ise çabuklukla adamını geçerek sonuca savunma arayışına geçtiğini anlayamadık. Ga- m ı d l r ? Çünkü büyük salon her zaman avan- ulaşmaya çalışmalanydı. İlk yanda her ikisi- latasaraybu savunma ile öne geçmemişti ki.. t a J degildir... Pasabahçe'nin ıstatıstıklenne nin de başansız olduklannı yazabiliriz. Ta- Sarı-kırmızüılann ikili sıkıştırma yapmaya ça- baktığımızda Ankara'dan farklı olmadığmı mer ve Hamilton Hakan'a, Emir ve VVilliams lışarak peş peşe verdikleri basketleri Lütfi "nç 8°rdük. Fenerbahçe koçu Çetin Yılmaz, son da Levent'e "biraz UZUB" gelmiş olabilir!.. hayati üçlük" iledengelemese durum karışa- nıaçını izlediği Paşabahçe'den korktuğunu Bol top kaybı ve beraberlik vardı ilkyarıda.. bilirdi söylemişü. Korktugu başına geldi anlaşılan... olması nedeniyle "fark etmek" bile zordu. Ayrıca salonun çalış- tınlmayan havalandırması ise iz- leyicilere sıcak salonda sıkıntılı anlar yasattı. Maça her iki takım da "adam adama savunma" yaparak başla- dı. Paşababçe'nin tehlikeli silahı Orfeun'u Serdar bir gölge gibi iz- liyordu. Ancak her iki ekibin mü- dafası da "lafU" kaldı. Çünkft zayıf ve etkisiz savunma nedeniyle iki takım maçın başlannda hü- cumdan hiç boş dönmediler. Kar- şılıkh sayılann ardından Fener- bahçe özellikle 2 sayüık şut isabeti ile oyunda biraz da olsa ağırlığı- nı hissettirmeye başladı. Bunlara San-Lacivertli ekibin lig boyun- ca kullandığı en büyük silahı "3'lmkter" de eklenince, Fener- bahçe, 15. dakikada farkı açarak skoru 41-32 yaptı. P.Bahçe ve Fe- Derbahçe'nin savunmada ağır kal- maları rakip oyunculara kolay sa- yı bulma fırsatı tanıdı. Savunma- daki açıklar yüzünden iki takım faul yapma gereğini bile duyma- dılar. Fenerbahçe'nin öne gecme- sinden Pasabahçe'nin beklenme- dik bir şekilde "alan savunmasma" dönmesi ve Anka- ra'daki maçların kahramanı Öroer'in kenara alınması büyük rol oynadı. Buna ilaveten Paşa- bahçe, oyuna hangi oyun kurucu- yu almakta da kararsız kalınca, Orhun, Erdal ve Hasan peşi sıra oyuna girip çıktüar. İlk yanyı Fe- ner, yüksek isabetle 53-45 galip kaparken salondan alkışlarla so- yunma odasına gidiyordu. Fener- ı iyi gününde olmasının Beşiktaş Müne'siz çaüşti Spor Servisi — Konya deplas- manında 2 önemli puan yitiren lider Beşikta;, bu hafta oynaya- cagı Zeytinbumu maçının hazır- hklanna dün yaptığı antrenman- la başladı. Teknik Direktör Gor- don Milne, diş ağrısı yüzünden dişçiye gidince çahşmayı antre- nör Bahattin Baydaı yönetti. 2 saat süren antrenmana Konya maçında ayağı yanlan Recep ka- tılmadı. Masör Necati Yücel, Recep'in durumunun ciddi oldu- ğunu büyük bir olasılıkla da Zeytinburnu karşısında takımın- daki yerini alamayacağmı belirt- ti. Bu arada antrenmanı izleyen çok sayıdaki taraftar çalışma bo- yunca takımları lehine tezahürat yaptı. Beşiktas bugün de bir ça- lışma yapacak, bayramın ilk gü- nü ise tüm futbolculara izin ve- rilecek. 13 artı 1 bilen 37 kişi 4 milyon lira olacak ANKARA (AA) — Spor-Toto ve Spor-Loto'da 32. hafta kesin değerlendirrne sonuçlan açıklan- dı. Spor-Loto'da 8 ve 7 beraber- lik çıkmadığı için toplam 985 milyon 802 bin 541 lira önümüz- deki haftaya devretti. Spor-Toto Teşkilat Müdürlü- nden yapılan açıklamaya göre Spor-Toto'da 13 artı 1 bilen 37 ki- şi, 4 milyon 791 bin 674 lira, 13 bilen 136 kişi, 2 milyon 349 967 lira ikramiye alacak. Aynca 12 bilen 7100 istirakçi de 57 bin 259 lira ikramiye almaya hak kazan- dı. Spor-Loto'da ise 8 ve 7 bera- berlik çıkmadığı için toplam 985 milyon 802 bin 541 liralık ikra- miye 33. haftaya devretti. Erzurumsporlu golcüfutbolcu ile 300 milyon liraya ön anlaşma imzalandı Hayrettin Fenerbahçe'de en önemli göstergesı ise ilk yan Menajer Selim Soydan dün, Fenerbahçe'de oynamak isteyen Sarıyer'in başanlı futbolcusu Sercan ile görüştü. NECMt GÜLÜMSEL Fenerbahçe, Erzurumspor'un golcü futbolcusu Hayrettin ile an- laştı. Dün Fenerbahçe Kulübü'ne ge- len Hayrettin, başkan yardımcı- lan Yusuf Duru, Vefa Küçük, yö- netici Eral Pars ve Köksal öz- bek'le görüştü. Görüşme sonun- da Hayrettin ile 300 milyon lira karşılığında ön anlaşma imzalan- dı. Hayrettin'in bonservis ücreti olarak da Erzurumspor'a 50 mil- yon lira ödenecek. Ligde 23 golü bulunan Hayrettin 23 yaşmda. Sercan'la görüşme Sarıyer'in başanlı futbolcusu Sercan, dün menajer Selim Soy- dan ile görüştü. Soydan'ın yazı- hanesinde yapılan görüşmede, Sercan, Fenerbahçe'de oynamak istediğini söyledi. Bunun üzerine ediyorum. Yalnız sen de sahada- ki topu bize bırak da onnnla bi- raz da biz oynayalım' biçiminde bir not yazdı. Soyunma odasına gelen futbolcular, dolaplannı aç- tıklannda birer şampuan ve sabun görünce şaşırdılar. Uzun suredir sakatlıkları süren Turan ve K.Şenol bugün ABD'- ye gidecek. Dr. Lamek tarafından muayene edilecek olan bu iki fut- bolcu gerekirse ameliyat edilecek. Aykut'un ayağı şiş Öte yandan Karşıyaka maçı ha- zırhklannı sürdüren Fenerbahçe'- de Aykut'un oynamasının zor ol- duğu bildirildi. Ayağı şişen genç futbolcunun durumunun maç gu- nü bellt olacağı belirtildi. Sarı- Lacivertlilerin dün yaptığı çift ka- le maçta ayağından sakatlanan Vedat, idmanı terketti. HAYRETTİN'DEN (MZA — Erzunım'un golcü futbolcusu Hay- rettin dün ikinci başkan Yusuf Duru ve yönetici Eral Pars'ın huzu- nında Fenerbahçe adına on anlaşma imzaladı. mayacak kadar kötüydü. Fener- bahçe'nin oyunu zora sokacağı her halinden belliydi. Çünku 2. yanya çıkan oyuncularm yüzieri "kireç" gibi bembeyazdı ve "ya bu maçı kaybedersek" korkusu ile şampiyonluğu 2 yıl önceki gibi ka- çırma "fobisi" yüzlerinden açık- ça okunuyordu. Nitekim bu stres oyunculan olumsuz etkiledi ve şut sokamaz hale geldiler. Paşabah- çe ise 2. yanda adam adama sa- vunmayı başarı ile uygularken Embry ve Ömer, Richard'ı içeri- de çok iyi kapattılar. Fenerbahçe, şut sokamayınca Paşababçe Or- hun, Embry ve Ömer ile rakibini son 5. dakikaya girilirken yaka- ladı (45-45). Bu dakikadan sonra Fenerbahçe'de hafif bir kıpırdan- ma olduysa da Necdet, Mustafa, Serdar, Richard bunlan değerlen- diremedi. Maçın ilk yaşamda ba- şanlı bir oyun cıkaran Can'ın ye- rine ilerici yanda Necdet ve Mus- tafa da ısrar edümesi F.Bahçe'nin eleştirilen bir başka yönüydü. Bu galibiyetle P.Bahçe yan finale çık- masının bir sürpriz olmadığmı ka- nıtlarken F.Bahçe seyircisi saha- ya atılan bozuk paralarla bcraber takımıru alkış yağmuruna tutup 2. maça moralini yüksek tutmaya çahşıyordu. Fakat Sanyer ile bir yıl daha an- lasman var. Sanyerli yöneticiler anlayış gösterirlerse seni renkle- rimize katmak istiyoruz. Konnyu yönetime götiireceğim' dedi. Toni'den sürpriz Schumacher, dün arkadaşları- nm antrenmanda olduğu sırada soyunma odasında bulunan do- laplara birer şampuan ve sabun koydu. Hakan'ın dolabına ise bir top koyan Schumacher, üzerine de, 'Hakan bu topu sana hediye Brezilyalı kaleciMalatyaspor'dan memnun ama... Carlosluı söıılü Istanbullda Türkiye'yi çok sevdiğinivurgulayan Brezilya eski millix takım kalecisi Brezilya dışında kalecilik yapan sayılı Bre- zilyalı kalecilerden biri de, Malatyaspor kale- sini konıyan Carlos. Brezilya futbolunu, ka- lesini koruyarak temsil eden Carlos'a ilk so- rumuz Malatya'daki yasantısı hakkında olu- |Carİ0S:Ç0CUklarimir/y° r : "Malarya'yı çok seviyorum. Ve orada çok KARMATOTO 1 Beş*ta$-Z Bunu 3 f«i«talKx-K3r$ıyaia < MantsooıKonyıst»' 5 Bumspor Sanyn 6 AIUy-G SırK: 7 Samsunspo*' Trabzon 8 Aınafigıjcu-Saiarya 9 Maatyasicı Mi a DS 10 Kutanyaspo-Ka'talspof 11 ECEyup-OÇ Karabuk 13.Ş Uffuvor-Erzunım 14 IzntaptK-fıanımsı»' 15 Çws«or4Mlans«oc 1-0 1-0-2 1-0 1-0 2-1-0 0-1 2-0 1 1-0 0-1 1-0 0-1-2 1-2-0 1 1-0 1 1-0 1 1-0 1-0-2 1-0 2-0 1 1 1-0 2-0 0-1-2 1 1-0 1-0-2 1-0 2 1 1 0-1 1 0-1-2 2 0 1-0 1 0-1-2 1 1-0 1-0 1-0 0-2 1 1 1-0 1-0 1-0 1-0 0-1-2 0-1-2 1-0 0-1-2 1 0-1-2 0-2-1 0-1-2 2 2-0 1 1-0 1-0-2 1-0 2 1 1-0-2 0-2-1 1 1 1 1 1-0 0-2 0 0 1-0 0-1-2 2-0 1 0-2 1 1-0 1-0-2 1-0 2 1 1 1-0 • 1-0 1-0-2 1-0 fokulu çok sorun oluyor. Istanbul'da top oynamak, çocuklarıma istediğim eğitimi vermek açısından daha yararlı. MURAT YIĞCI Brezilya futbolu dendiğinde, sahada raki- bini tekniğiyle yıldıran, seyirciyi şov- futboluyla coşturan takım oyunu gelir akla. Futbolun 11 kişi ile oynanıyor olması, sürekli golü düşünen bir Brezilya'da bile kaleci soru- nunu gündeme getiriyor tabii ki. Ve binlerce futbolcu yetiştiren, dünyaya pek çok futbol- cu veren Brezilya, arada bir de olsa iyi kaleci de yetiştiriycr. seviliyorum. Çocuklanmın okulundan başka da sorunum >ok. lstanbul'da top oynamak, çocuklanraa istediğim egitimi vermek açısın- dao daha yararlı tabii ki, fakat Malatya'nın. futbol oynamak için tstanbuPdan daba iyi bir yer olduğnna inanıyomm." Brezilya'dan aradığı bir şey var mı diye me- rak ediyoruz. Brezilya dizilerini seyrediyor mu acaba? "Kendimi buradaki yaşama alıştırdım artık. İki yıldır buradayım. Brezilya dizileri- ni seyredemiyonım, o saatlerde antrenmanla- n n oluyor." Bir kaleci için en önemli şeyin ça- lışmak olduğunu söylüyor. Dunyada ve özel- likle Türkiye'de 'yetişmeyen' kalecileri soru- yoruz kendisine. Dünyada ve Türkiye'de iyi kaleci yetişme- diğine inanmadığmı söylüyor ve devam edi- yor: "Avrupa Kupalan'nda sörekli yeni ve iyi isimler görüyoruz. Türkiye'de de iyi kaleciier var. Yedek kalecimiz Sen«(, Beşiktas kalecisi Engin çok iyi kaleciier. Aslında Brezilya'da da aynı sorun yaşanıyor. Sizin ve bizim futbol- cumuz kendini göstermesini seven futbolcu- lar. Bu nedenle topla fazla oynanıyor. Kale- de duran bir kisinin kendini gostermesinin zor olması ise, yetenekli bir kaleci oUbilecek bi- rinin kendini futbolcu olarak yetişn'rmesine neden oluyor. Zaten kaleye geçen birinin ba- şansız olması, defansın başansızlığryla oran- hlıdır." Brezilya'da da aynı sorun var. Bizim futbol- cumuzu da zaten Brezilyalıya benzetirler. "Türki>'e'de çok yetenekli fntbolcular var ger çekten. Fakat oynanan futbolun tıirii, teknik direktöre baghdır. Şu sıralar Avrupa'ya dönıiş var Türkiye'de. Futbolcunuzun egoist olması ve topla fazla oynama istegi kalede büyük ya- rar saglıyor tabii ki. Paslaşarak aülabilecefc bir gol, gol atma isteginin üslun gdmesiyle, ba- na teslim ediliyor kinti ıtman." HAFTALIK ABDÜLKADJR YÜCELMAN Birileri var ki...Stat kapılarının kontrolü için bötge müdürleri, denetimi iste- dikleri kadar sıksınlar, ama ka- pılardan yine de elıni kolunu sallaya sallaya girenler var Bunlan kim ıçeriye sokar, kim bu bıletsız girenlerden çıkar sağlar, bunu yakalayabilmek olanaksız. Gerçi ıstenirse yaka- lanır, ama bugünkü koşullar içinde asla Çünkü bütün önlemler hep kısır döngü içmde kalıyor: Bu denetımın en kolay yolu numa- ratörlü turnike. Üstelik bu ma- kineler ithal falan değıl, TSE damgatı, sapına kadar Türk malı. Her kapıya birer tane koy- dunuz mu, iş tamam. Ama bu numaratöriü turnike makinele- rine nedense alerji var. İlgilile- rin, bu makınelere neden bu kadar antipatı beslediklerini an- layamıyoruz. Bir anlamadığımız da skor- bordlar istanbul'un üç stadın- daki skorbordların üçü de yıllardır yerinde sayıyor Çoğu zaman da alay konusu oluyor tribünlerde. Bazen çahşıyor, bazen de maçı daha 40'ıncı da- kikada bitiriyor. Bu turnike makineleri ile skorbordlar için ıhale bekleni- yormuş İhale beklemez de acaba ihaleye girecekler mi bekleniyor? Sık sık bu konuya değinen spor yazarı arkadaşla- rımız da bıktı artık. Yaz, yaz, dinleyen de yok, okuyan da. Ama birileri bu konularla ilgi- lenmeli. Gençtik ve Spor Ba- kanltğı Genel Müdürü Kemal Kâmiloğlu'nun görevden alın- ması ile ilgili olayı bir telefon şakasına bağlayanlar olduğu gibi Kâmiloğlu'nun bazı çıkar- cılara engel olduğu için koltuk- tan düştüğünü soyleyenler de var. Ekrem Pakdemirli'nin ıstifa- sından sonra Kemal Kâmiloğ- lu'nun da gideceğini soyleyenler haklı çıktı. Şu An- kara'da bir şeyler dönüyor, ama anlamak olası değil. Bir gün elbet takke düşecek, kel görünecek. Emlak Banktan spormatik Emlak Bank'ın Sayın Genel Müdürü Engin Civan, gazete- cilerte sabah kahvaltısı sohbeti yaparken, bankanın spora kat- kısını anlattı. 1989'da spora bankanın yatırımı tam 7 milyar. 1990 için ise 5 milyar denilmiş, ama bu rakam artabilirmiş Emlak Bank, Spor Toto'nun kuruluşundan itibaren spora daha genış bir açıdan bakmak- tadır. Spor Toto'nun başbayii olarak bu onun bir anlamda gö- revidir. Ama sohbet toptanttsın- da futboldan, yani Spor Toto'dan Emlak Bank'a akan paraların sadece futbola dön- düğünü değil, bankanın futbol dışındakı sporlara da hatırı sa- yılır yatırımlar yaptığını, supon- sorlüğünü amatör sporlar için de kullandığını öğrendik. Emlak Bank şu anda bayan voleybol takımı ile de Türkiye şampiyonluğunun keyfıni yaşı- yor. Ama voteybolda takım kur- mak, o takımı şampıyon yapmak yetmemeli Daha doğ- rusu voleybol anılınca Emlak Bank anılmalı. Bu ıkı isim bir- biri ile çağrışım yapmalı. Bunu sohbet toplantısında da anlat- tık. Suponsörlüğün çeşitli dal- tara yayılması her ne kadar güzel bir olaysa, bir sporda tek başına suponsörlüğün çeşitli dallara yayılması her ne kadar güzel bir olaysa, bir sporda tek başına suponsor olarak tanın- mak da önemlıdtr ve hedef be- lirler. Emlak Bank'ın hedefi Türk sporudur, ama bizce eğer voleybolsa, bu konuda voley- bol un her türlü tanıtım ve sem- patısi için de kollan sıvamalıdır. Böylece belki de Türk spor- severleri bu sayede dünyada en popüler sporlar arasında ilk uçe giren voleybolun ustaları- nı Türkiye'de izleme fırsatı ya- kalar. Sayın Engin Cıvan olabilir mi dersiniz? BiravuçfanatikBir avuç fanatik... Beşıktaş'- ın idmanını basan da onlar, Fe- nerbahçe'nin antrenman sahasında yol kesen de onlar, Florya'da, Galatasaraylı futbot- cuları taşlayanlar da onlar. On- ların sayısı bir avuç. Pazartesi günû idmanda Tanju'ya küfür eden bacak kadar bir çocuk, idmanı sinir küpü haline geti- ren tamı tamına 20 kişi. Bun- lar fanatik taraftar. Buntar tribünde de o kadar. Ama on- ları görenler de onlara uyuyor. İşin kötû tarafı bu. Toplum psi- kolojisi... Fenerbahçe - G.Sa- ray maçında tribünden fırlatılan hedefi belli olmayan serseri maddeler kime gelirse gelsin, önemli olan, dediğimiz gibi he- def yok, sadece taşkınhk var. Tribünde küfür eden de bu bir avuç fanatik. Polis tribünde maç seyredi- yor, bir kendini bilmez bir şey fırlatınca, dönüp bakarsa, ki- min attığını görebilir mi? Ama maç seyretmese de gözü tri- bünde olsa sıkı mı birrsi bir şey atsın. Önce polise ne yapaca- ğını öğretmek gerek. Polis tri- bünde mostralık oturuyorsa bir anlamı yok. İl güvenlik kurulu- nun "Bir günde üç maçın gü- venliğini koruyamayız, maç sayısını azaltın" demesiyie bu iş çözulmez. Dediğimiz gibi bir avuç fanatik ile eğer polisimiz başa çıkamıyorsa, zaten bir günde tek maç da olsa ne ya- zar. Fenerbahçe-Galatasaray maçı öncesi spor servisinden Mustafa Ersoy, stat çevresinde Portre sabahladı. Ellerinde satır, bı- çak, kasatura, Galatasaraylı ta- raftarları bekleyen o F.Bahçeli fanatik grupla konuşmuş. Bun- ların maçla da bir ilgileri yok- muş Sadece maç sabahı kavga ederler, sonra aynlırlar- mış. Fenerbahçeji, Galatasaraylı, Beşiktaşlı, kim olursa olsun, hangi takımı tutarsa tutsun, bu küçük azınhk stada gidecekle- ri de huzursuz edtyoriar, futbo- lun adını da küçültüyorlar, spora da leke sürüyorlar. Ga- latasaraylı futbolcular, Florya'- da kendilerine muhtemel saldırganlar için soyunma oda- sına sopa ve cop stok etmişler. Başka ne yapsınlar yani. Ken- dilerini, mesleklerini bu bir avuç fanatiğe teslim mi etsin- ler yoksa!.. Süleyman SebaFenerbahçe'nin, Nûrnbergli Süleyman'ın peşine koştuğu gûnlerde Fenerbahçe kulisinde I bir laf dolaştı. "NümbergM Sü- ! leyman'ı alacağımıza Beşik- taş'ın başkanı Süleyman'ı alalım. Bize lazım." İşın şaka tarafı bir yana Sü- leyman Seba, Beşiktaş'ın ger- çek gururu ve garantisidir. O, "Bir kulübe mutlaka paralı başkan lazım" dıyenlere öyte- sme güzel bir yönetim sistemi ile yanıt veriyor ki. Üstelik bu- nu kaç yıldır da sürdürüyor. Be- şıktaş'ta Süleyman Seba ne derse o olur. Beşiktaş'ta para- lılann lafı değil, Süleyman Se- ba'nın sözü geçer. Süleyman Seba bir diktatör degildir, ama dediğini mutlaka yaptıran ve parası ile değil, kişiliği ile baş- kanlık koltuğunu tutan adam- dır. Özünde spor ve prensipler vardır. Beşiktaş'ın adını bugü- ne dek şike, doping teşvik pri- mi gibi kirti işlere bulaştırma- mış, kulüpten içeriye çamurlu ayakkabı ile kimseyi sokmamış- tır. Beşiktaş'ın sembolüdür ve diğer kulüplerin kıskançlıkla seyrettiği spordan gelme bir centilmen ve spor adamıdır. Böyle başkan dostlar başına.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle