22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURİYET/10 HABERLER 23 NİSAN 1990 P A R T I L E R D E N İnönü Belçika Sosyalist Partisi ve AT Sosyal Demokrat Partiler Konfederasyonu Başkanı Guy Spitaeles'in davetlisi olarak Belçika'ya gitti. lnönu, Atatürk Havalimanı'nda hareketinden once ) yaptığı açıklamada, Brüksel'de bulunduğu süre içinde Belçika Sosyalist Partisi yöneticileriyle Avrupa Parlamentosu Sosyalist Grup Başkanı ve yetkililerle görüşeceğini söyledi. (Istanbul/AA) T-p+o-p V P T T İ P O ' Î ANAP Izrnir örgütünün iftar -*••!• L d l < y C l J . l C g , l yemeğinde konuşan Devlet Bakanı Hüsnü Doğan, partililere moral verdi. Doğan konuşmasında, "26 Mart seçimlerinin tesirlerini uzerimizden atmaya başladık. Bir ruzgâr esti, artık bunu unutalım" dedi. ANAP Izmir Yönetim Kurulu önceki akşam Dalyan Gazinosu'nda partililere bir iftar yemeği verdi. Yemeğe parti yöneticileri, il genel meclisi ve belediye meclisi üyeleri ile delegeler katıldı. Gönderilen mesajlar okunurken, en çok Hasan Celal Guzel'in mesajının alkışlanması dikkati çekti. Yeni il'ler destek arıyor • ANKARA (Cumhuriyet) — İl olmalarına ilişkin yasa tasarısı TBMM gündeminde bulunan Şırnak ve Batman belediye başkanları Ankara'ya gelerek 'mali yardım' sağlamaya çalıştılar. Şırnak Belediye Başkanı Ahmet Hamdi Yıldırım, 40 bin nüfuslu ilçesinde altyapı sonınlarının büyüklüğünden ve hastanede tek doktor bulunmasından yakındı. Maliye Bakanı Adnan Kahveci ve diğer yetkililerle son bir haftadır temaslar yaparak yardım almaya çalışan Yıldırım, belediyenin sadece işçilere olan borcunun 500 milyon lira olduğunu kaydetti. Batman Belediye Başkanı Ataullah Hamidi de mali yardım sağlamaya çahştığını söyledi. Hamidi, Batman Belediyesi'nin sadece vergi ve sigorta borcu bulunduğunu söyledi. Yeni Zelanda Valisi AnkaraVla • ANKARA (Cumhuriyet Biirosu) — Yeni Zelanda Genel Valisi Sir Paul Reeves, eşi ve Genelkurmay Başkanı ile birlikte 25 nisanda yapılacak olan Anzaklar. Günü'nün 75. anma yıldönümune katılmak üzere dün Ankara'ya geldi. Yeni Zelanda Genel Valisi, Ankara'da Cumhurbaşkanı Turgut Özal tarafından devlet töreni ile karşılandı. Karşılama töreninde, Başbakan Yıldırım Akbulut, Genelkurmay Başkanı Necip Torumtay ve öteki ilgililer de hazır bulundu. Özal, burada yaptığı konuşmada, iki ülke arasındaki iyi ilişkiier üzerinde durdu. özal, konuk Genel Vali onuruna Ankara'da bir akşam yemeği verdi. Dilipak, kitaplannı imzaladı • lstanbul Haber Servisi — Gazeteci - yazar Abdurrahman Dilipak, dün 8. Dini Yaymları Fuan'nda kitaplannı imzaladı. "Bir Başka Açıdan Kemalizm", "Terörizm", "Laik Demokratik Cumhuriyet Ilkelerine Bağlı Kalacağıma", "İnönii Dönemi", "Cumhuriyete Giden Yol" ve "Anya Manya Kumpanya" adlı kitaplannı irnzalayan Dilipak, okuyucularına "Kenan Evren'in Banş Ödülü'nü almasına", "haksızhklara", "işkenceye" ve "zulüm"e karşı olduğunu belirten cümleler yazdı. Dilipak, bir insana yapılan haksızlıkların, tüm bir topluma yapıldığını ve her türlü haksızlığa karşı olduğunu söyledi. Fuarda, ayrıca TCK'nın 141, 142, 163. maddelerinin kaldırılması için imza da toplandı. DYP ilçe kongreleri • tç Politika Servisi — DYP'nin ilçe kongreleri surüyor. DYP'nin dün Istanbul'da 6 ilçe kongresi yapıldı. Seçimler sonunda Eminönu İlçe Başkanlığı'na lsmail Aydın, Beykoz İlçe Başkanhğına Ramazan Teker, Beşiktaş İlçe Başkanhğına Fehmi Yıldırım, Gaziosmanpaşa İlçe Başkanhğına Hasan Soylu, Şişli İlçe Başkanhğına Hasan Doğan ve Pendik tlçe Başkanhğına da Yaşar Özgiç getirüdiler. Bu arada, DYP'nin Akhisar İlçe Başkanhğına Oğuz Kurbanoğlu, Ödemiş İlçe Başkanhğına Nurettin Badem, Mersin Merkez İlçe Başkanhğına ise Ahmet Bilyeli yeniden seçildi. 1 Mayıs afişine soraşturma • tstanbul Haber Servisi — Belediye-tş Sendikası Genel Merkezi'nce hazırlanan "1 Mayıs" içerikli üç afîşe, Devlet Güvenlik Mahkemesi tarafından "komiinizm propagandası" yapıldığı gerekçesiyle toplatma kararı verildi. Üzerinde sadece "100. yıl kutlu olsun 1 Mayıs" yazılı afışlerin hanrlatılmasını sağlayan sendika yöneticileri hakkında da soruşturma açıldığı öğrenildi. Belediye-tş Sendikası Genel Başkan Yardımcısı Hasan Soysal imzasıyla sendika şubelerine gönderilen yazıda Belediye-İş Dergisi'nin ek olarak hazırladığı 3 adet afişin DGM tarafından toplatılmasına karar verildiği bildirildi ve afışlerin "en kısa zamanda" genel merkeze gönderümesi istendi. DUZELTME • özçeri, Gazetemizin dünkü sayısında yayımlanan Dışişleri Bakanhğı Müsteşarı Büyükelçi Tugay Özçeri ile yapılan söyleşide Özçeri'nin "Dikkat edin. Biz bunu yaptık. Hatta akıl almaz bir şekilde yapmışızdır" diye yayımlanan sözlerinin aslı, "Dikkat edin. Biz bunu yaptık. Hatta akıl almaz bir şekilde butün basına dağıtılan, kasten Bakanlığı lekelemek için dağıtılmış bütün belgelerden de göriıldüğü gibi bunu da fevkâlade dürüst bir şekilde yapmışızdır" olacaktır. Düzeltir, Sayın özçeri ve okurlarımızdan öziır dileriz. TBKP liderleri Kutlu ve Sargın Cumhuriyet'/AZ sorularını yanıtladv 'Yasal TBKP kıırulacak'Demokrasi isteyen parti, kurum ve kuruluşlar, bireyler nasıl bir Türkiye'de yaşamak istiyorlarsa, ortaya koymak ve yalnız istemekle de yetinmeyip onu bizzat bugünden inşa etmeye girişmelidirler. Bizim yapmaya çalıştığımîz budur. tç Politika Servisi — TBKP li- derleri Nihat Sargın ve Haydar Kuthı "ölüm orncu" sureçierin- de Cumhuriyet'in sorularını ya- nıtlarlarken "Türkiye tehUkeii bir köprii başına gelmiş bulunuyor" dediler. Sargın ve Kutlu Ankara Merkez Cezaevi'ne avukatları aracüığıyla iletilen sorulan yanıt- larlarken "Sosyaiistlerin birlik partisi" için oluşturulan platfor- mu "umut verid" diye nitelediler. "Ivedi görev, demokrasiyi kazaama" diyen Sargın ve Kutlu, sorularımızı yanıtlarlarken TBKP'nin geleceğine ilişkin ola- rak "Yasal kuruluş dUekçesini ve- recegiz ve komünist partisi resmen yasal olarak kuruldugunda hede- flmize vannış olacagız. Bu arada TBKP üyesi olmayan eski TİP ve TKP'lilerin de katıldıgı yasal kongremizi toplayarak TBKP'nin geleceğine demokratik biçimde karar vereceğiz" değerlendirme- sini yaptılar. Cumhuriyet'in sorulan ve Hay- dar Kutlu ile Nihat Sargın'ın ya- nıtları şöyle: — Güneydogu'ya yönelik sür- gun ve sansiire dayalı ka- rariann alındıgı günümiizde ikti- dann 141,142, 163un kaldınlma- sına yönelik tutumunda ne gibi değişiklikler bekliyorsunuz? KUTLU—SARGIN— Belirt- meliyiz ki burada söz konusu ol- ması gereken "bekleme" hali de- ğildir. Türkiye tehlikeli bir köp- rü başına gelmiş bulunuyor. Ya- şadığımız günler ulkemizde poli- tik rejimin gelecek ön yıllar için nasıl olacağının belirleneceği gün- lerdir. Demokratik bir rejim mi, baskıcı bir rejim mi? Eğer bugün- kü duruma müdahale edilmezse, hükümet değişse bile bu durum baskıcı rejim tehlikesinin gideril- diği anlarnına gelmeyecektir. Kutlu-Sargın, TBKP'nin geleceğine ilişkin olarak "Demokratik biçimde karar vereceğiz" diyorlar Ikinci olarak katıhmcı bir de- mokrasi, tepeden değişiklık bek- leyerek kazanılamaz. "Demokrasi isteyen parti, kurum ve kuruluş- lar, bireyler, nasıl bir Türkiye'de yaşamak istiyorlarsa, ortaya koy- mak ve yalnız istemekle de yetin- meyip onu bizzat bugünden inşa etmeye girişmelidirler. Bizim yap- maya çalıştığımîz budur. Ülkenin geleceğini ne bugunkü hükümet, ne de bugunkü parlamento tek başına belirleyemez, belirleyeme- melidir. Somul olarak yasakJann kalk- masında hükümetin açıklamış ol- duğu sözlerine uygun adımlar at- ması gerekmektedir. Bu adım, Komünist Partisi'nin yasal kuru- luşuna irakân tanıyacak somut, inandırıcı tutum ve adımdır. 141, 142, 163'ün değişikliği tasarısının Meclise gelmesinin başka bir an- lamı olamaz, göstermelik bir de- ğişiklik kimseye ve demokrasimi- ze bir yafar sağlamaz. — Önümüzdeki dönem Mark- sitlerin birliği için olması gereken perspektifier nelerdir? KUTLU—SARGIN— Biz, öte- den beri Marksist solun birliğinin tarihsel ve somut yaklaşımların dışında oluşturulamayacağını, oluşturulsa bile saglam ve güçlü olamayacağını vurguladık. Böyle bir yaklaşımın gerekli olduğu, ha- yalci modellerin, birliği yalnızca geciktirdiği, pragmatik çıkarlann, kısa vadeli bakışlann ise güven vermediğini görmek zor değil. Bu- gün, Marksist solun birliği için atılmış olan yeni adım, daha rea- list birlik anlayışının çizgilerini ta- şıdığı için umut vericidir. Ancak başan bundan böyle de tarihsel ve somut yaklaşımlar gösterebilme- ye bağlıdır. Bundan şunu demek istiyoruz: Marksist solun bölünmüşlüğünün nedenleri yalnız bugünün ürünü değil, daha çokgeçmişteki, önceki kuşakların içindeki bölünmelerin ve aynı zamanda yine dünya öl- çüsünde Marksist hareketteki geç- mişteki kamplaşmamn bir ürünü- dür. Bu anlamda bölunmenın te- orik temelleri vaıdır. Ikinci ola- rak bölünmenin güncel, somut olan moral, psikolojik nedenleri vardır. Başarıh olamamak işlev- selliği zayıflatır ve nihayet yok eder. Politik sorunlara çözüm üretemeyen, halkın beklentilerine politik yanıtlar getiremeyen hare- ketler işlevlerini yitirirler. Bu ise bölünmeleri mayalandınr. Biz, TİP-TKP birliğini gercek- leştirerek tarihsel bölünmüşlüğü ortadan kaldırarak, eskinin kısır tartışmalarını bugüne taşıyacak bölünmeler doğuracak bir temel zaafiyeti ortadan kaldırmış bulu- nuyoruz. Böylece TBKP içinde ve dışında TİP ve TKP tarihine re- kabetçi, tekelci psikolojileri aşa- rak gerçekçi ve olumlu tarzda eleştirici yaklaşımın, muhasebe- nin olanaklan da yaratılmış oldu. Bugünün en önde gelen ve biz Marksistler için ivedi görev duru- munda olan demokrasiyi kazan- ma, çoğuicu, katılımcı bir demok- rasiyi yaratmada Marksist sol ne ölçüde işlevsel ve başanlı olacak- tır. Bu amaçla, biz kendimizi ve teorimizi yenileme sürecine soka- rak aynı zamanda, ülkemizin de- mokratik yenilenmesinde aktif rol oynamak için mücadele ediyoruz. Son bir nokta olarak birliğin başansının yeni düşünce ve yeni güçlere açık bir birlik anlayışı or- taya koyabilmeye bağh olduğunu duşünüyoruz. Bütün bu söyledik- lerimiz, aynı zamanda, birlik için diyalog ve konsensuslar arayarak birliği her etapta yeniden oluştur- mak yöntemini, eski alışkanhkla- rın yerini alması gereken yeni bir yöntem olarak önerdiğimiz anla- mına gelir. — Partinizin 8 aralıku 'yığm- sal, yasal Marksist parti' knnü- ması karannı açıklamasından bu yana, birlik çalışmalannda alınan mesafe ve bogun vardığı aşama nedir? KUTLU—SARGIN— Bu ka- rarımızla, illegal faaliyete son ve- rerek TBKP'ye "açık parti" kim- liği kazandırdık. Böylece hem ya- sal komünist parti hedefine var- madaki kararhğımızı hem de ge- riye dönüşün olamayacağını açık düle ortaya koyduk. Bu çıkışımız- dan sonra ilişki çevremiz derhal genişledi. örneğin, bugün yasal muhalefet partileri ve hatta hükü- Kutlu-Sargın 'riskli dönem'eyaklaştı Olüm orucıında 18. güntç Politika Servisi — TBKP li- derleri Haydar Kutlu ile Nihat Sargın'ın tutuklu bulunduklan Ankara Merkez Kapalı Cezaevi'n- de başlattıklan "ölüm orucu" 18. gününe girdi. "ölüm orucu"nun uzaması nedeniyle Kutlu ve Sar- gın'ın sağlık durumları giderek kötüleşti. Her iki liderde de hızlı kilo kaybının süıdüğü bildirildi. Başbakan Yıldırım Akbulut, ko- nuyla ilgili çeşitli girişimlerini sür- düren "Kutlu ve Sargın'la Daya- ntşma Komitesi"nin randevu iste- ğini kabul etmedi. PEN Yazarlar Derneği Genel Kurulu Cumhurbaşkanı Turguf Özal, Başbakan Yıldırım Akbulut ve Adalet Bakanı Oltan Sungur- lu'ya birer mektup göndererek "Sağlık dunımlannı endise ile iz- lemekte, yaşamlannı yitirecekleri kaygısını taşımaktayız" dediler. Adalet Bakanı Sungurlu, Kutlu ve Sargın'ın bayram öncesi "ölüm orucu'nu 'en azından ertelemele- rini" istedi.. Kutlu ve Sargın için "dayanış- •na açlık grevleri" dün de Gazian- tep, Adana, Manisa, Bodrum, Mi- las, Diyarbakır, Bolu, Ankara, Bursa, Kocaeli, Eskişehir ve İstan- bul'da sürdürüldü. "Adımlar Ha- ber MerkezT'nden dün yapılan açıklamada da ülke çapında "da- yanışma açlık grevleri"ne katılan- lann savısının 500'ü aştığı bildi- rildi. İzmir'de TBMM Başkan- hğı'na verilmek üzere imza topla- yan 18 kişi gözaltına alındı. Kutlu ve Sargın'ın eylemlerine ilişkin olarak Cumhuriyet'in soru- lannı yanıtlayan Adalet Bakanı Oltan Sungurlu, TBKP liderleri- nin sürdürdükleri ölüm orucunun Bakanlar Kurulu'nun gündemine hiç gelmediğini belirtti. "Günde- me gek-bilir mi?" sorusuna, "Zan- netmiyorum. Bakanlar Kurulu- nun vapabileceği bir şey olduğu- TBKP liderleri Haydar Kutlu ve Nihat Sargın'ın olüm orucu 17. giinünu doldururken, kendilerine destek vermek amacıyla açlık grevine başlayan bir grup TBKP'li de ikinci güne girdi. sanayici ve işadamlarından TOBB Sanayi Konseyi Başkanı Şinasi Er- tan, Ege Bölgesi Sanayi Odası Başkanı Ugur Yiice, Ege Bölgesi Sanayi Odası eski Başkanı Ersin Faralyalı, TANSAŞ Genel Mudü- ru Ahmet Piriştina, tzfaş Genel MudUrü Mehmet Refik Soyer. Türkiye Ekmek Sanayii Işverenleri Sendikası Başkanı Mehmet Ali Yolgörmez, verdikleri yanıtlarda düşünce özgürlüğünün sağlanma- sını, komünist partisi üzerindeki yasağın kaldınlması görüşünü sa- vundular. Sosyalist Parti loka- linde 90 TBKP'linin önceki gün başlattıklan açlık grevi dün de sürdü. Diyarbakır'da kalabalık bir topluluğun katıhmı ile gerçekleş- tirilen basın tolantısından sonra Kutlu ve Sargın'la dayanışmak üzere dün yedi kişi dönuşümlü olarak açlık grevine başladı. Aç- lık grevine katılanlar Kutlu ve Sar- gın'ın yanı sıra İsmail Beşikçi, Musa Anter ve diğer tüm politik tutuklulann serbest bırakılmasını nu zannetmiyorum" karşıhğını ve- ren Sungurlu, "Ölüm orucunun sona erdirilmesi yönünde iletece- ğiniz bir mesajınız olacak mı?" sorusunu da "141, 142 ile ilgili mesajlanmız her zaman kamuo- yunda. Biz gerek niyetlerimizi, ge- rek arzulanmızı çeşitli vesilelerle dile getirdik. Kutlu ve Sargın'ın şahsı için özel bir mesajım söz ko- nusu degil. Bayram öncesi gerek kendileri, gerek aileleri, gerek top- lum için herhalde bu açlık grevi- ne son vermeleri, en azından er- telemeleri gerekir" diye yanıtladı. PEN Yazarlar Derneği Genel Kurulu olarak Cumhurbaşkanı, Başbakan ve Adalet Bakanı'na ya- pılan başvuruda, "TBKP Genel Başkanı Nihat Sargın ile Genel Sekreleri Haydar Kutlu'nun ölüm orucunun 16. gününde sağlık du- nımlannı endişe ile izlemekte ve ölüm orucuna neden olan koşul- lar değişmediği takdirde Kutlu ve Sargın'ın >aşamlannı yitirecekle- ri kaygısını taşımaktayız" denıldı. Adalet Ağaoglu, Hayali Asılya- zıcı, Mehmet Ali Aybar, Rona Ay- bay, Recep Biiginer, Hiisamettin Bozok, Demirtaş Ceyhun, Aziz Çalışlar, Adnan Özyalçıner, Sen- nur Sezer, Arif Damar, Leyla Er- bil, Raşit Gökçeli, Özdemir tnce, Alpay Kabacalı. Fethi Naci Kal- pakçıoğlu, tsmet Kemal Karada- yı, Yaşar Kemal, Şükran Kurda- kul, Nezihe Meriç, Zeynep Oral, Erdal Öz, Emil Galip Sandalcı, Sevgi Sanlı, Ali Sirmen. Osman Şahin. Salim Şengil, Sadun Tan- ju, Naim Tirali, Hıfzı Topuz, Ta- rık Zafer Tunaya, MUzehber Va- ıtû, Bekir Yıldız imzasını taşıyan başvuruda, şu görüşler dile geti- rildi: istediler. Çeşitli kentlerde başlatı- "Onanlması olanaksız sonuçlar l a n " d a v a n ı ş n w a ç | l k g r e vleri" dün de sürdürüldü. Adımlar Haber Merkezi'nden yapılan açıklamada Kutlu ve Sar- gın'a destek vermek amacıyla Yu- nanistan Komünist Partisi'nin çağnsı üzerine Atina'da bir yürü- yuş yapıldı. Kutlu ve Sargın için Adımlar Gazetesi tarafından iki yen afiş hazırlandı. "Demokrasi- yi vaşatacağız" ve "141,142, 163 kaİksın ozgürlük istiyoruz, he- men şimdi" sloganlarını taşıyan afişlerden birinden birinde Kutlu ve Sargın'ın da fotoğraflan yer Dıyarbakır'ın yanı sıra dün Es- kişehir'de de 40 kişi açlık grevine başladı. Sosyalist Parti tl Başka- nı Ahmet Karatepe ve Adımlar temsilcisi Suat Atsak imzasıyla yapılan açıklamada, "TBKP li- derlerirehintutuluyor" denildi. doğuracak ve iilkemiz onuruna agır darbeler indirebilecek olan bir gelişme başta bugün iktidar mevkiinde bulunanlar olmak üze- re, tümümıizu agır bir tarihi so- rumluluk altında bırakacaktır. Böylesi bir gelişmeyi çok geç kal- madan önlemek amacıjla insana ve onun yaşamına duyulması zo- nınlu saygının gereği olarak Kut- lu ve Sargın'ın derhal serbest bı- rakılması için elinizden gelen her şeyi yapmanızı, her türlü çabayı göstermenizi. insan yasamına say- gımıan gereği olarak, takp etmeyi zorunlu gordük." Egeli sanayiciler de konuyla il- gili soruları yanıtlarken Kutlu ve Sargın'ın serbest bırakılmasını, 141, 142 ve 163. maddelerin kal- dırılmasını istediler. ANKA'ya ki- şisel görüşlerini açıklayan Egeli raet çevreleriyle TBKP adına res- men görüşebilmekteyiz. Ikinci olarak, demokrasi güçleri arasın- da bize olan güvenin arttığını sap- tamış bulunuyoruz. TBKP, yeni Marksist parti olu- şumunun içindedir. Bu oluşumun başarıya varması için elinden ge- len her çabayı harcayacaktır. Bu adım henüz yenidir, ancak biz umutlu bir ilk adım ve yeni bir başlangıç olarak değerlendiriyo- ruz. — Partinizde 'komünist' sözcu- ğü tartışması iJe başlayan aynş- manın boyudan nelerdir? Sizin bu konudaki yaklaşımınız ve sonı- nun çöziimü için önerdiginiz yön- tem nedir? KUTLU—SARGIN— Önce- likle bir yanlışı düzeltelim. Parti- mizde tartışma 'komünist' sözcü- ğü nedeni ile başlamadı. içinegir- diğimiz yenilenme süreci zaten bi- zi olumlu anlamda bir tartışma- nın içine sokmuştu. Bu gerekli ve zorunlu idi. Partimizde eski dog- matik görüşleri savunan hemen hemen kalmamıştı ya da çok az- dı. Yenilenmenin anlam ve içeri- ği tartışılıyordu. Komünist sözcü- ğü üzerindeki tartışma çok sonra, hatta yenilerde ve tümü ile başka bir nedenle ortaya çıktı. Doğu Avrupa'daki gelişmelerden sonra "Marksizm öldü" diyenler oldu. Bazılan bunu açık söyledi, bazı- lan ise dolaylı. Bu eğilim, daha önceden başlayan yasallık ile da- ha geniş birliği karşı karşıya ko- yan eğilimlere denk düştü. Para- lel olarak dışımızdan, geniş olma- sa da bazı dostlanmızdan birlik için önce partimizi feshetmeyi ve komünist adım bırakrnayı kabul etmemiz koşul olarak getirildi. Daha sonra bu görüşleri içimizde de paylasanlar oldu. Biz demok- rasi mücadelesinin en sıcak anın- da bizi örgütsuz bırakacak, güç- ten düşürecek fesih taleplerini ka- bul etmedik. 'Komünist' adım ise yine politik mücadele açısından bugün tartışmayacağımızı söyle- dik. Zira bugün ulkemizde yasaklı olan "komünist" adındaki parti- dir. Çünkü söz konusu olan yal- nızca bir isim değil, soğuk savaş döneminin anti komünist zilıniye- ti ve bunun yarattığı tabulardı. Biz komünist adım birliğin koşu- lu olarak ileri sürmedik. TBKP programını inceleyen herkes gö- rebilir ki orada egemen düşünce "demokratik sosyalizm"dir. Di- ğer yandan sınıfsız toplum hede- fînden vazgeçmeyeceğimizi, bun- dan vazgeçmenin Marksizmden vazgeçmek olduğunu söyledik. Yeni Marksist partinin ilk adımlan için "fesih" şartının kalkmış olması ve parti adının ne olacağının en sona bırakılması, bu tartışmayı hem içimizde hem de dışımızda kendiliğinden söndüre- cektir. Diğer yandan 141, 142, 163'ün kaldınlması mücadelesini hızlandırarak birlik sürecindeki bü sanayi nihai çözmek istiyo- ruz. Yasal kuruluş dilekçemizi ve- receğiz ve komünist partisi resmen yasal olarak kuruldugunda hede- fimize varmış olacagız. Bu arada, TBKP üyesi olmayan eski TtP ve TKP'lilerin de katıl- dığı yasal kongremizi toplayarak TBKP'nin geleceğine demokratik biçimde karar vereceğiz. Ama acıktır ki, geniş, birleşik bir Marksist parti, komünistlerin de içinde yer aldığı ve gecmiş Marksist hareketin deneyimine dayanan bir parti oluştuğunda ve komünist parti yasağı aşıldığında TBKP'nin ayn bir varlığına gerek kalmayacaktır. — Son mesajınız dışında, de- mokrasi güçlerine, insan haklan savunucnlanna iletecegiııiz mesaj. KUTLU—SARGIN— ölüm orucumuzun anlammın ve haklı- lığının anlaşılmış ve paylaşılmış olması, bu temelde gösterilen des- tek ve dayanışmalara şundiden ve bütün içtenliğimide teşekkür et- tiğimizi, ama bundan da önemli- si bizim için bu dayanışmalann gerçek bir destek, moral bir güç kaynağı, demokrasi için etkili bir müdahale olduğunun bilinmesini isteriz. Demokrasi güçleri zayıf değU- dir, demokrasiye kastedenler ise sanıldığı gibi güçlü değildirler. Yeter ki artık deraokrasisiz ve öz- gürlüksuz yaşamak ıstemediğimizi kararlılıkla gösterelim. Ne denli zor ve dramatik olsa da zorunlu olarak seçtiğimiz direnme biçimi- mizle bize düşen görevi sonuna kadar yerine getirmeye kararlı ol- duğumuzu bir kez daha yinelemek isteriz. SİZE BİR ŞEV OLURSA COCUĞUNUZNEOMCAK? 'Her şey ınsanlar için ." Böylesi bir durumda çocuğunuza güvence sağlamak için Büyüyen Çocuk Sigortası var Hemen size en yakın Şark Sigorta acentesıni arayın siz de çocuğunuzun yarınını güvenceye alın. 0$ARK SİGORTA Srze en ya*ın Şatk Sıçctıa acentesmı MKgc MOdOttOklcrimiKlm (1)310 12 50 (50 Hat) Adana: (71)17 23 90 Antaty* (31)17 53 99 An~>m: 14) 168 47 92-127 51 21 MmftyK (821) 191 33 EsMşaMr (22) 12 07 38 izmir (51) 21 61 59 Soraun: (36)12 76 57 BÜYÜYEN COCUK SİGORTASI Hukukçular, her konuda kararnameye gidilmesinisakıncalı buluyor 'Parlamento itibarım yitirir'ANKARA (Cumhuriyet Büro- su) — Anayasa Mahkemesi'nin hükümetin tepkilere yol açan Ka- nun Hükmünde Kararname (KHK) çıkarma yetkisine ilişkin yaptığı, "KHK'larla her konııda düzentemelere gidilmesi, yasama yetkisinin devri anlamına gelir" yorumu, hukukçular tarafından olumlu karşılandı. KHK'ların ku- rallara aykırı kullanılması sonu- cu, yürütmenin yasamanın önüne geçildiğini anımsatan hukukçular, Anayasa Mahkemesi'nin karannı, bu açıdan olumlu bulduklannı açıkladılar. Hukukçular, Anaya- sa Mahkemesi'nin KHK'ların na- sıl kullanılması gerektiğine ilişkin bir çerçeve çizdiğini de belirterek "Yürütmenin, bu çerceveyi iyi bel- lemesj ve ona göre davranması ge- rekir. Aksine davranış hukuki so- rumluluk doğurur" dediler. 1982 Anayasası'nın mimarı Prof. Dr. Orhan Aldıkaçtı, Ana- yasa Mahkemesi'nin, hükümete kamu kurum ve kuruluşlannın ye- niden düzenlenmesi konusunda KHK çıkarma yetkisi veren 3268 sayılı Yetki Yasası'nın süresini bu yıl sonuna kadar uzatan 3579 sa- yılı Yetki Yasası'nın bazı madde- lerinin iptal gerekçesini değerlen- dirirken bunu yerinde bir uyarı olarak niteledi. Prof. Dr. Aldıkaç- tı, "KHK uygulamasının başlama- sı 1983 yılında oldu. O zaman, verdigim beyanatlarda KHK yet- kisinin titizlikle kullanılması, ku- rallara uyulması gerektiğini, aksi halde hem KHK maessesesinin hem de parlameııtonun itibannı yitireceğini so>lemiştim. Dedikle- rim bugün gerçekleşti. Parlamen- to, anayasada belirtildiği gibi te- mel kuvvet olma özelliğini yitir- me yolundadır. Yuriitme, yasama- nın önüne geçmiştir. Bu dogrul- tuda Anayasa Mahkemesi'nin ver- diği karan olumlu buluyoruın" di- ye konuştu. A.Ü. Hukuk Fakültesi öğretim üyelerinden Doç. Dr. Yıldınm Uler de kamu yargısında Anaya- sa Mahkemesi kararlannm gerek- çelerinin, ozel hukukun aksine önem taşıdığını ve bağlayıcı oldu- ğunu anımsatarak "Bundan son- ra bu gerekçenin çok iyi öğrenilip bellenmesi ve buna göre davraml- ması gerekir. Bu gerekçede beHr- tilen konulann dışında, bunun ak- sine davranışlar ise müeyyide ge- rektiren, hukuki sonımluluk ge- rekliren bir davranış olacaktır" dedi. : Kamu hukukunda, yetkisiz her- hangi bir işlem yapılamayacağını da belirterek yetkisiz olduğu or- taya pkan islemlerin ortadan kal- kacağını kaydeden Doç. Dr. Uler, son iptal karan ile birlikte, buna dayalı olarak yapılan islemlerin de yetkisiz kaldıkları için ortadan kaldırılmaları gerektiğini söyledi. Uler, bu Yetki Yasası'na dayalı olarak çıkarılan KHK'larla yapı- lan işlemlerden doğan haklann da korunması gerektiğini belirtti.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle