Katalog

2 MART 1990 EKONOMİ CUMHURİYET/13 Japon • Ekonomi Servisi THY, Bank Indosuez liderliğindeki Avrupalı Bankalar Konsorsiyumu ile imzaladığı anlaşmalarla fılosuna dahil edeceği 13. A310300 tipi yolcu uçağmın finansmanını tamamladı. Bu ay içinde füoya katılacak olan 62 milyon ABD Dolan tutanndaki Meriç adb uçağın rınansmanında "Japon Vergi Yasalanna Dayah Finansal Kiralama" yöntemi kuüanılıyor. Bu finansman tekniğiyle Türk Hava Yollan'nın 4.3 milyon dolarhk bir nakit tasarrufu sağlayacağı belırtiliyor. Japonya'da yüksek boyutlara ulaşan Japon Yeni fazlasının ihracından faydaianma nıteliğinde kendini gösteren ve Japon yatınmcılannın daha az vergi ödemelerini sağlayan bu finansal kiralama yönteminde uçak, üretici fırmadan satın alıruyor ve yüzde 100 bedelle satılarak 12 yıl süreyle, yuzde 93 peşin bedelle geri kiralanıyor. Üretim kendini toparhyor tmalat sanayii üretimi 1989 yılınm 4. üç aylık döneminde 1988 yılının aynı dönemine oranla sabit fiyatlarla yüzde 9.8 büyüme gösterdi. En yüksek artış yüzde 22 ile otomotiv sanayiinde görüldü. Ekonomi Servisi 1989 yılına büyük üretim kaybıyla giren imalat sanayii, Uerleyen aylarda kendini toparladı, Üretim canlandı, stoklar eridi, kapasite kullanımlan yükseldi ve beklentiler olumluya dönüştü. Yılın ilk çeyreğinde yüzde 13.7 üretim kaybı veren imalat sanayii, yılın son çeyreğinde yüzde 9.8 üretim artışı sağladı. tstanbul Sanayi Odası'mn üyesi lOOCe yakın büyük boyutlu özel sanayi kuruluşunun bilgilerine dayanan hesaplama sonuçlarına göre imalat sanayii üretimi 1989 yılının 4. üç ayhk döneminde, 1988 yılının aynı dönemine oranla sabit fiyatlarla yüzde 9.8 büyüme gösterdi. tmalat sanayiinin tüm sektörlerinde belirli bir üretim artışı kaydedilirken en yüksek artış yüzde 22 ile otomotiv sanayiinde görüldü. Otomotivin 3. üç ayhk dönemdeki artış hın yüzde 15, bir önceki dönemde ise eksi yüzde 13 idi. İmalat sanayiinde yıllık ortalama üretim artışı ise yüzde 2.3 oldu. 1. üç ayhk dönemdeki eksi yuzde 13.7'lik gerilemeden sonra 2. üç ayhk dönemde üretim büyümesi sıfır olarak gerçekleşti. Yılın ikinci yarısından sonra üretim artısa geçerken 3. üç ayhk dönemde büyüme yüzde 8.4 olarak gerçekleşti. imalat sanayiindeki stok oranı oldukça düşük seviyeye indi ve yüzde 0.3 ile 1989'un en düşük düzeyinde kaldı. Bu dönemde imalat sanayii, yüzde 1 ile üretiminin oldukça küçük bir kısmım stoklara kaydırdı. 1. üç aylık dönemde yüzde 1.9, 2. üç aylık dönemde yüzde 5.7 olan stok oranı, 3. üç aylık dönem için yüzde 4.3'e vardı. EKONOMİ NOTLARI OSMANULAGAr 4' Yılın son üç ayhk döneminde imalat sanayiindeki stok oranı yüzde 0.3 ile 1989'un en düşük düzeyine indi. İmalat sanayiinin kapasite kullanım oranlan belirgin biçimde artarak yüzde 68.6'ya ulaştı. Bu gelişmel£re paralel olarak imalat sanayiinin kapasite kullanım oranlan da belirgin artışlar gösterdi. Tartısız kapasite yılın ilk çeyreğinde yüzde 66.3'ten son çe>'reğinde yüzde 68.6'ya vardı. Tar tılı kapasite ise aynı dönemler için yüzde 74.7'den yüzde 77.2'ye yükseldi. özellikle tartılı ortalamada elde edilen yüzde 77.2 oranı, I988'in ilk çeyreğinde elde edilen yüzde 77.5'lik oranından sonra şimdiye kadar belirlenen ikinci en büyük oran oldu. Dövizin Etiketi Yok, Ama Bir de Reel Ekonomi Var Merkez Bankası Başkanı Rüşdü Saracoğlu önceki gün İstanbul Sanayi Odası Meclisi'nin aylık toplantısına katılarak 'para programı'nın amaçlarını anlattı, bu kez doğrudan sanayicilere verdi mesajını. Sayın Saracoğlu'nun vermek istediği mesajı artık biliyoruz. Sayın Saracoğlu özetle diyor ki: • Türk parasına güven kazandırılmadan, enflasyon aşağı çekilip istikrar sağlanmadan Türkiye ekonomisi sağlıklı bir gelişme çizgisine oturtulamaz. • Merkez Bankası'nın görevi TL'ye bu guveni kazandırmak, enflasyonu aşağı çekmek ve istikrarı sağlamaktır. Bu istikrar ortamı ise sanayiciyi yeni yatınma teşvik edecek en önemli faktördür ve bu ortamı sağlayabildiği takdirde Merkez Bankası sanayiciye en büyük desteği vermiş olacaktır. Bunun dışında Merkez Bankası'ndan doğrudan hiçbir destek beklemeyin. • Bu hedefe varılması ve istikrarın sağlanması kısa sürede gerçekleşmeyebilir. Enflasyon on yılda bu noktaya getirilmiştir, bunu bir anda tersine çevırmek kolay değildir. Bunu bilerek sabırlı olun ve istikrarın sağlanacağı günlerin gelmesi için bizi destekleyin. • Türk parasına güven kazandırmak için bu parayı sağlam bir döviz rezerviyle desteklemek zorundayız ve bunun çabası içindeyiz. Bu amaçla Merkez Bankası döviz satın almaya devam ediyor ve yalnızca bu amaçla Merkez Bankası parası yaratryor Buna, devam edebileceğimiz sürece devam edeceğiz. • Bizim için önemli olan Türkiye'ye döviz girişinin sürmesidir. Dövizin üzerinde etiket yoktur ve gelen dövizin ihracat dövizi olup olmaması bizim için önemli değildir. Bu son noktayı Sayın Saracoğlu önceki gün İSO Meclisi'nde kendisine yönertilen soruları yanıtlarken net biçimde dile getirdi. Sayın Saracoğlu'nun verdiği mesajdan ne çıkıyor? Sanırım şoyle bir ilginç sonuç çıkıyor: Şu dönemde bizim için önemli olan şey Türk parasına güven kazandırmak ve bunun için de döviz rezervini güclendirmek. Bunu sağlamak için isa ihracata özel bir destek sağlamamıza gerek yok; biz bu döviz birikimini ihracatın fazla katkısı olmadan da sağlayabilıriz. Üstelik bunu Türk parasını hızla devalüe etmeden yapabiliriz. Son bir buçuk yıldaki uygulama bunun yapılabileceğini göstermiştir. Sayın Saracoğlu haksız değil. Türkiye'nin dış ödemeler dengesine bakın, ihracatın duraklamasına ve ithalatın artmasına karşın Türkiye hatırı sayılır bir cari işlemler fazlası vermeye devam ediyor. Bu nasıl mümkün olabiliyor? Bu çeşitli adlar altında Türkiye'ye bir sermaye ya da döviz girişi olması sayesinde gerçekleşebıliyor. Aylar önce bu köşede belirtildiği üzere TL. başlıca dövizler karşısında reel olarak değerlenırken Türkiye'de faizlerın göreceli olarak hâlâ yüksek olması ve konvertibilite yolunun açılması, dışardan içeri bir para hareketini çekici hale getiriyor ve Türkiye'ye önemli miktarda döviz girişi oluyor. Örneğin işçi dövizi girişinin 1988'de 2 milyar dolardan 1989'da 3 milyar dolara yükselmesinin ardındaki olay da bu. O halde yapılması gereken şey, bu döviz girişinin çeşitlenerek sürmesini sağlamak. Konvertibilite yönünde atılan son adımları işte bu çerçeveye oturtmak gerekiyor. Ünlü TPKK (Türk Parası Kıymetini Köruma) hakkında 32 sayılı kararda yapılan son değişiklikler, Türkiye'ye para giriş çıkışını kolaylaştıran, bu arada yabancıların Türkiye'de kamu kuruluşlarının tahvil, finansman bortosu ve hisse senetlerini satın almalarına olanak veren hükümler içeriyor Türkiye bu tür düzenlemelerle ve bunlarla tutarlı kur faiz politikalarıyla, ihracatı teşvik etmeye ve desteklemeye gerek görmeden, 'para programının bedeflerine varması için gerekli olan döviz gereksinimini karşılayabıleceğini umuyor anlaşılan. ^ i r ekonomiyi geçici bir süre için olsa bile, salt para ve sermaye hareketlerine dayanarak ayakta tutmaya çalışmanın doğruluğu ve riskleri herhalde tartışılabilir. Ama eninde sonunda bir ekonominin performansmı o ekonomideki reel gelişmeler belirler. Yatınm, üretim, ihracat belirler. Sonuçta toplumun refah düzeyi belirler. Türkiye 1980'lerde cumhuriyet tarihinin 2. Dünya Savaşı dönemi dışında yatınm ve üretim açısından en kötü yıllarını yaşadı. Değerli araştırmacı Erdoğan Özötün'ün İSO Dergisi'nin son sayısındaki ilginç makalesinde yer alan tablo bunu açıkça gösteriyor. Bu tabloya dikkatle bakalım: Sablt Sermaye GSMH'de 6SMH Zmai Yatınmlannın Red Ryat Ortalama Artışı Buyume Deflatötâ 192329 dönemi % 16.5 % 11.0 103.4 193039 " 94.7 &5 6.0 194049 " 125.1 2.2 195059 " 109.7 7.7 73 196(W9 " 106.2 53 a2 197079 " 53 127.0 ao 198M9 " 2.7 4.2 149.1 Bu tablonun açıklıkla gösterdiği gibi Türkiye 1980'lerde gerek yatınm açısından, gerek mıllı gelır artışı ve enflasyon açısından cumhuriyet tarihinin en kötü on yılını yaşadı. Bu dönemde yalnızca ihracata sağlanan destekler reel ekonominin, üretici güçlerin gelişimine katkıda bulundu. Şimdi bugün gelinen noktada bu son halka da kopartılarak acaba, "Bizim reel ekonomideki gelişmelerle fazla uğraşmamıza gerek yok, biz eger sermaye hareketlerini istediğimiz yöne çevirirsek, aldığımız önlemlerle dışardan Türkiye'ye döviz girişini sağlarsak hedefimıze varırız" görüşü mü savunuluyor? Bu görüşü, bu yaklaşımı geçici bir süre için savunmak bile riskli görünüyor bana. Bir kere sermaye hareketleri, hele günümüzün dünyasında son derece oynak ve duyarlı olduğu için, bu hareketin yönünü lehinize çevirmek için uyguladığınız politikalar, örneğin yüksek faiz, ekonominizi kilitleyebilir. Konvertibıliteye de geçtikten sonra sermaye kaçışını önlemek için başka çarenizkalmayabilir jkincisi, Türkiye 1980'lerde sanayi yatırımlarını arttırmak ve halkının refah düzeyini yükseltmek açısından büyük vakit kaybetmiştir. Teknoloji treni kaçmakta. Türkiye'de ınsanların sabrı tükenmektedir. Bu ortamda başka her kaygıyı erteleyip tüm çabamızı Türkiye'ye dönük bir para hareketini sürdürmeye harcarsak bu çabayı nereye kadar sürdürebiliriz acaba? Gerçek insanları, gerçek ekonomiyi ve politikanın gerçeklerini unutmayalım. 1989da üç aylık dönemlere göre üretim artışı % Beklentiler olumlu 1989 yılınm 4. üç aylık döneminde sanayicilerin gelecek dönem için beklentileri, çalışmaya katılan 804 büyük firmanın yüzde 58'inde üretimin artacağı, yüzde 54'ünde ise satışların artacağı şeklinde ortaya çıktı. Bu dönemde sanayinin gösterdiği ilginç bir sonuç da fiyat hareketlerindeki düşüş oldu. Yılın ilk çeyreğinde 175.1 olan zimni fiyat deflatörü ilerleyen aylarda giderek azaldı ve yılın son çeyreğinde 156.4'e indi. tmalat sanayiindeki bu olumlu gelişmeleri değerlendiren tstanbul Sanayi Odası Başkanı Memdnh Hacıoglu, üretim artışuun 1989'un 2. yarısından sonra kamu çalışanlanna yapılan ücret artışlarından kaynaklandığını belirtti. Hacıoğlu, zimni fiyat deflatöründeki gerilemenin de ithalattaki Gümrük Vergisi'nin düşürülmesinden ve kurların enflasyonun altında kalmasından ileri geldiğine işaret etti. Mttai ena, nskiaa 14.0 Nikkei Dow Endeksi • Ekonomi Servisi Tokyo Menkul Kıymetler Borsası'nda Nikkei Dow Endeksi dün kapanışta 762.41 puan kaybederek haftayı 33.829.58 puandan kapadı. Borsa endeksinin puan kaybetmesinin ardından Japon para birirni yenin değerinde de gerileme kaydedildi. Faisal Finans tavukçu oldu • İSTANBUL (ANKA) Müşterilerine kârdan pay dagıtan faizsiz bankacılık sistemi uygulayıası Faisal Finans, yem, tavukçuluk ve besicilik sektörüne girdi. Suudi sermaye kunıluşu Faisal Finans bir süre önce Riva Yem Fabrikası, Hasbesi Besicilik, Akca Tavukçuluk ve Sezer Tavukçuluk şirketlerini satın aldı. Faisal Finans'a yakın kaynakların verdiği bilgiye göre Faisal Finans, anılan 4 şirketin de hisselerinin tamamına yakınını satın alarak bu şirketleri büyütme çahşmalanna başladı. Iranla dövizlî ticaret Başbakan Akbulut'un İran ziyaretinin üçüncü gününde, petrol karşılığı ticarete son verilerek iki ülkenin döviz ödeyerek ithalat ve ihracat yapması karara bağlandı. TAHRAN (Cnmburiyet) Türkiye ile Iran arasındaki ticaretin serbest döviz esasına göre gerçekleştirilmesi konusunda anlaşma sağlandı. İki ülke başbakanlarının bugün imzalayacakları karma ekonomik komisyon protokolüne ilişkin görüşmeler de dün Tahran'da tamamlandı. Başbakan Yıldınm Akbulut'un Iran'a yaptığı resmi ziyaretin üçüncü gününde iki ülke arasında petroUe ticarete son verilerek ithalat ve ihracatın dövizle ödenmesi yoluyla gerçekleştirilmesi çahşmaları tamamlandı. Süresi 7 haziranda dolacak olan bankacılık anlaşmasının yerini, bu tarihten sonra yeni bir anlaşma alacak. tki ülke arasında heyetler halinde sürdürülen çalışmalar sonunda tran'ın Türkiye'ye olan borcunun 31 afustosa kadar petroUe ödenmesi yönünde de görüş birliği sağlandı. Buna göre Türkiy^ nin 200 milyon dolan aşan alacağı karşıhğında mevcut fiyat üzerinden petrol ithali eylül ayı başına kadar sürecek. Bu tarihe kadar Türkiye petrolü, ortalama varil fiyatımn 75 cent üzerinde alacak. tran'dan alınan petrol borçların ödenmesi için yeterli olmazsa ka Yıhn son Uç aylık döneminde İthalata soğanlabaşlanıyor VECDİ SEVİĞ TAHRAN Başbakan Yüdınm Akbahıt'un bugün tamamlanacak olan Iran gezısı "küçiik" sürprizlerle sürüyor. Başbakamn dün iki kez değişen programı gezinin en önemli diplomatik temasına konu oldu. Halı müzesine sabah yapılacak ziyaretin önce saati değiştirildi, sonra Danışma Meclisi Başkanı Mehdi Karrnbi ile görüşme uzayınca gezi gerçekleştirilemedi. lran tarafının özel isteğiyle programa alınan müze ziyareti, Türkiye'nin Tahran Büyükelçiliğini bir hayli uğraştırdı. Müzeden sözde Ermeni soykırımını sembolize eden halının kaldınlması istendi. Müze yetkilileri, halının Ermenistan'daki son depremi anlattığını savundular. Elçilik yetkililerinin ısrarıyla halı sonunda depoya kaldınldı. Büyükelçilik halı sorununu çözdü, ama Başbakamn programı "yogun" olduğu için müzeye gidilemedi. önceki gün Istiklal Oteli'nde Türk görevlilerinin kaldığı odada "yakalanan" iki tranlı olayı ise taraflarca fazla büyütülmek istenmedi. İki tarafın da "mcnklı" diye nitelendirdikleri Iranlılar güvenlik güçlerince gözaltma ahndılar. Olay oteldeki düzensizliğin boyutunu gösteren yeni bir gelişme diye tanımlandı. Karma ekonomik komisyon toplantılarında Türk tarafının zaman zaman sürprizlerle karşılaştığı saatler yaşandı. Serbest dövizle ticarete hemen geçilmesi önerisini önce Türkler getirdi, Iranlılar reddetti. Türk tarafı ısrarlı olmadı. Ancak görüşmeler tamamlanırken bu kez Iranh yetkililer "hemen serbest dövize geçelim" dediler. Bu kez düşünme sırası Türk heyetine geldi. Sonunda taraflar görüş bırlığı sağladılar. Dış ticaret sermaye şirketlerinden bazılan dışındaki işadamlan serbest dövizden pek memnun gözükmüyorlar. Hatta yeni döneme uyum için ilginç yöntemler de geliştiriyorlar. Mersinli bir ihracatçı tran'dan soğan ithalini tercih etti. tki bin tonluk soğan baglantısı yapıldı ve hemen Tebriz'den yükleme hazırlıkları başladı. Önümüzdeki günlerde Doğu illerimizde yaşayanlar tran soğanı yiyecekler. Türkiye'nin Tahran Büyükelçiliği Başbakan Yıldınm Akbulut'un fotoğraflanyla süslenen ilk dış lemsilciliğimiz oldu. Özel kurye ile Tahran'a getirilen Akbulut fotoğraflan, Başbakamn dün büyükelçiliğe yaptığı ziyaret öncesinde makam odalarının duvarlanndaki yerlerini aldılar. Türkiye ile tran arasında her yıl gerçekleştirilen başbakanlar düzeyindeki görüşmelerde bu kez, 1984'ten bu yana alışılandan farkh yöntemlere tanık olundu. Akbulut, işadamlanyla fazla bir araya gelmedi. tlk ve son gün verilen akşam yemeklerinde aynı salonda bulunan Başbakan, işadamlannm nabzını tutma görevini bürokratlara devretti. Devlet Bakanı Cemil Çiçek de heyettekilerle Başbakan arasında köprü oluşturdu. tran yetkilileri, iki ülke arasındaki ticari ilişkilerin geleceğine farkh bakış açıları getiriyorlar. Bir grup tranlıya göre ticari ilişkilerin bundan sonra daha yoğun olması zayıf bir olasılık. Çünkü Türkiye savaş boyunca "sürekli kendi menfaatini korudu." Bir başka görüşe göre ise Türkiye savaşın zor günlerinde tran ekonomisine katkıda bulundu. Bu nedenle de gelecek günler daha umutlu. tki farkh görüş, İran'da bakanhk yetkUilerinin arasında şimdilik çelişkili bir yaklaşım olarak görülüyor. lan bölüm dolar olarak ödenecek ya da yenüenecek anlaşma uyannca petrolün piyasa fıyatından ithali ile kapatılacak. Başbakan Yıldınm Akbulut ve tran Cumhurbaşkanı 1. Yardıraası Hassan Habibi arasında bugün imzalanacak karma ekonomik komisyon protokolünde iki ülkenin doğal gaz boru hattıyla birbirlerine bağlanması konusuna da yer verilecek. Toplantılara katılan Devlet Bakanı Cemil Çiçek, doğal gazuı "Hemen karar verilecek bir konu olmadıgım" belirtti. Boru hattımn kurulabilmesi için lran tarafının Avrupa ülkelerinde doğal gaz pazarlama olanağına açıklık getirmesi isteniyor. Protokolde iki ülke arasında elektrik nakil hattımn kurulması için çalışmalarm sürdürülmesi de öngörülüyor. Karşıhklı ticaret hacminin yılda 2 milyar dolara çıkarılmasım amaçlayan protokolün uygulanabilmesi için Türkiye tran'a 700 milyon dolarlık kredi açmayı da önerdi. Devlet Bakanı Cemil Çiçek, gazetecilere yapttğı açıklamada kredinin 300 milyon dolarhk bölümünün ticari nitelikli olacağını, 400 milyon dolannın da anahtar teslimi tesis yapımı, raüteahhitlik hizmeti, diğer sanayi yatınmlan konusunda kullanılabileceğini söyledi. tran yetkilileri kredi konusunda Türk tarafına henüz cevap vermediler. Transtürk Egebank için atakta tZMİR (Cumhuriyel Ege Burosu) Özakat Cnıbu'nda çalkantı ve toplantılar sürüyor. Yönetimdeki Ergun Özakat ile 5 vıllığına anlaşan Transtürk Holding, diğer üç küçük ortağm hisselerini almak için atağa geçti. Ancak teklifin önce reddedildiği sonra "düşünme payı" istendiği öğrenildi. Anlaşma sağlanırsa Transtürk Holding, grup yönetiminde 6 sandalye ile çoğunluğa geçecek. Egebank'ın satışıyla kamuoyunun gündemine gelen özakat Grubu hareketli günler yaşıyor. Grup için biçilen değerin 40 milyon dolar olması bazı işadamlarını harekete geçirmişti. Aydın Doğan talip olmuş, ancak önerdiği fiyat ilgi görmemişti. Edinilen bilgilere göre önceki gün sona eren centilmenlik anlaşmasma göre ortaklar birbirlerine hisselerini satabileceklerdi. Ancak yapılan görüşmeler olumlu sonuç vermedi. Ergun özakat'a karşı ağabeyi Melih Özakat, Gürel Ailesi ve Manietti Ailesi hisseleri toplama girişiminde bulunmuşlardı. Bu arada Ergun özakat'ın Transtürk Holding'in sahibi Fuat Süren ile anlaşarak 5 yılhğına "oy hakkını" sattığı ve kendisini garantiye aldığı kaydedilmişti. Sürenin dolması üzerine Fuat Süren küçük ortaklardan Lilian Gallia'mn yüzde 8.35, Anabella Sponza'mn yüzde 11.11 ve Ogel Ailesinin yüzde 5.18 oranındaki hisselerini almak için girişimde bulundu. Teklif önce ortaklarca reddedilirken daha sonra "düşünme payı" istendi. Teklifin aileler içinde değerlendirileceği, sonra karar verileceği öğrenildi. Ancak yabancı ortaklann satıştan yana olduklan biliniyor. Hazine bonoları • ANKARA (AA) Devlet iç borçlanma senetlerinden 6 ay vadeli bono faizi, dün yapılan ihalede yuzde 44.36 oldu. 6 ay vadeli bono faizi en son 31 ocak tarihinde yapılan ihalede yüzde 43.06 olarak belirlenmişti. Hazine, dün, 150 milyar lira tutannda bono satışa çıkardı. DemirÇelik satışları • ANKARA (AA) Türkiye DemirÇelik Işletmeleri bugünden itibaren düz ve nervürlü yuvarlak demirlerle pik malzeme satışlarında vade süresini iki aya çıkarttı. Köşebent ve profil malzeme satışlarında uygulanan yüzde 1520 peşinat indirimi ile yüzde 1015 olarak uygulanan vadeli satış esaslan aynen devam edecek. Düz ve nervürlü yuvarlak demirler ile pik malzemede yüzde 5 peşin ödeme indirimi kaldınldı. Vadeli satışlarda da yüzde 30 peşinat ödemesi için ayhk yüzde 5 vade farkı uygulanacak. Ayrıca standart dışı kütüklerle madde bozuğu malların peşin ödemeli satışlarında ' yüzde 5 özel indirim uygulanacak ve 45 gün vadeli satışlarda vade farkı alınmayacak. Öte yandan Başbakan Akbulut dün lran Danışma Meclisi Başkanı Mehdi Kaımbi'yi ziyaret ederek bir süre görüştü. tran Cumhurbaşkaru Ali Akbar Haşimi Rafsancani tarafından da kabul edilen Akbulut tran Cumhurbaşkanı'na Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın Türkiye'ye davetini içeren sözlü mesajını da iletti. tran Cumhurbaşkanı Rafsancani de ziyaret ile iki ülke arasındaki ilişkilerin daha da gelişeceğinden umutlu olBu arada Gürel, Manietti aileduğunu söyledi. Başbakan Yıldı leriyle Melih Özakat'ın, grubun rım Akbulut bugün Türkiye'ye başkalanna gitmemesi için yoğun dönecek. çaba harcadıkları kaydedildi. Izmirli işadamlan SPK'yı suçladı tZMtR (Cumhuriyet Ege Büroso) Egeli işadamlan Izınir'de Menkul Kıymetler Borsası'nın kurulmaması konusunda Sermaye Piyasası Kunılu'nu suçladılar. tzmir Ticaret Odası'mn ayhk olağan meclis toplantısında işadamlan özellikle Menkul Kıymetler Borsası'mn kurulması üzerinde durdular. tTO Başkanı Halit Şarlak konuşmasında İzmir'de bir Menkul Kıymetler Borsası'nın kurulması için çalışmalar yaptıklarım, ancak SPK Başkam'nın bu konuya karşı çıktığını söyledi. Şarlak "Izmirli işadamlan olarak Islanbul Menkul Kıymetler Borsası'ndaki hareketleri anında izlemek ve alıra salım yapmak isliyoruz. İzmir'de bir binada İstanbul Menkul Kıymetler Borsası'ndaki pano sistemi çok kolay kunılabilir. Bu dönemi bir an önce başlatmamız gerek. Dünyada bu tür uygulamaların örnekleri var. Nicin Türkiye'de olmasın? 12 ay içinde kesin batlan ile ortaya çıkarblabilir" aiye konuştu. TOBB Yönetim Kurulu üyesi Hasan Denizkurdu, borsa olayımn artık bir prestij meselesi olduğunu söyledi. Denizkurdu "Menkul Kıymetler Borsası Türkiye'de yokken İzmir'de tartışılmıştır. Aynca İstanbul'da işleyen borsa tam anlamı ik'vahşı'bir oorsac.." aeuı. lir reklam kampanyasını tüm ayrıntıları gözeterek oluşturabilecek yetenektejngilizce bilen, deneyimli, VestelThomson ortaklıgı • Ekonomi Servisi Asil Nadir'in en büyük hissedarı olduğu Ingiliz firması Polly Peck International'm (PLC) sahibi olduğu Vestel Şirketler Grubu ile Fransız firması Thomson Consumer Elektronics SLAÎnın yan kunıluşu Videocolor S.A. Türkiye'de renkli televizyon resim tüpü üretimi için ortak yatınm yapacaklar. Bu amaçla yüzde 75'i Vestel'e, yüzde . 25'i Videocolor'a ait olmak üzere Vescolor A.Ş. adında bir şirket kurulacak. Vestel tarafından yapılan açıklamada, Çorlu'da kurulacak fabrikada renkli tüp üretimi için yapılacak 60 milyon dolarlık yatınmın birinci aşamasın'da üretilecek 800 bin adet 51 cm düz ekran tüpün yüzde 30'unun ihraç edileceği ifade edildi. REKLAM YAURI İsteklilerin, 154 98 60 (6 hat) No'lu telefondan randevu alarak başvurmaları rica olunur. • 24 saat. seçkin eğitilmiş personel ile genel sağlık hizmetleri • Profesör Doçent ve Uzmanlar Yönetiminde Poliklinik hizmetleri • Tüm amelıyatlar: • Genel Cerrahi • Kadın Hastalıkları ve Doğum * Dahiliye • Çocuk * K.B.B. • Göz • Ortepedi • Üroloji • Bilgisayarlı aletler ile laboratuvar hizmetleri • Röntgen • Ultrasonografi * Mamografi • Biokimya • Hormon Bakteriyoloji * Stopatoioji ve EnduŞkopik tetkikler. Ömür hastanesi sağhğınıza mrdımcıdır. OZEL BAKIRKÖV OMUR HASTANESI •• •• İLAN Kulubümüzün Olağan Genel Kurul toplantısı Dernekler Kanunu'nun 2123. maddesi gereğince Genel Kurul'a katılma hakkını haız ve tüzüğün 29. maddesi gereğince takvim yılı sonuna kadar aidatını ödemiş olan üyelerin iştirakı ile asağıdaki gündemı görüşmek üzere 18 Mart 1990 Pazar günü saat 10.00'da kulüp merkezinde yapılacak olup, iş bu toplantıda gerekli çoğunluk sağlanamaması halinde 25 Mart 1990 Pazar günü saat 10.00'da aynı yerde yapılacaktır. Bilgilerinize arz ederiz. İSTANBUL YELKEN KULÜBÜ SPOR DERNEĞİ YÖNETİM KURULU GÜNDEM 1 Açılış ve saygı duruşu. 2 Genel Kurul'u yönetmek üzere bir başkan, bir başkanvekili üç kâtıp seçilerek Başkanlık Divanı teşkıli ve Başkanlık Dıvanı'na Genel Kurul tutanaklarını imzalama yetkisinin verilmesi ve beş kişilik tasnif heyetinin seçilmesi. 3 Yönetim Kurul faaliyet raporu ile Denetim Kurulu raporunun okunması ve müzakeresi. 4 Yönetim ve Denetim Kurulu'nun ibrası. 5 Başkan, Genel Sekreter, Yönetim Kurulu Üyeleri, Denetleme Kurulu Üyeleri, Komodor, Viskomodor, Haysiyet Divanı ve Üye Kabul Kurulu üyelerınin seçimi. 6 1990 ve 1991 yıllan bütçe lekfiflerinin müzakeresi ve onayianması. 7 Tüzük tadili. 8 Dilek ve temenniler. 9 Kapanış. Gençler cad. No:24 îren istasyonu. belediye şube müdürlüğü, ve evlendirme dairesı yanı Tel: 5429920 21 22 26 İŞİNİ Ç O K S E V E N TONMEİSTER'İ B E K L İ Y O R U Z KİRALIK DAİRE veya ODA ARANIYOR Genç doktor, uygun koşuUarda möbleli ya da boş daire veya oda arıyor. Tel: 583 91 84 R E K L A M A J A N S I Pıyalepaşa Bulvarı, Kastel İş Merkezı D. Blok Kat: 5 Piyalepaşaistanbul ILANCILIK RANDEVU 168 66 6061 ARZU HANIM KALBINIZI K0RUYUNU2 TÜRK KALP VAKFI Muayene. Teshıs, Tedavi, I Laboratuvar. Röntgen 175 12 44/45148 58 66