23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURİYET/10 HABERLER 2 MART 1990 P A B T I L E B D E N V î î T l C t i Kurultay öncesinde ANAP riCU 1 9 L l a y ö n e t i m kurulu içinde başlayan çekişmeler giderek büyüdu. Bornova ilçe yönetim kurulundaki anlaşmazlıklar sonunda İlçe Başkanı Elçin Pınar, üç asil, 5 yedek üye ile birlikte istifa ederken il yönetimi bu istifalan durdurmak için çaba gösterdi. Yönetim kurulu üyeleri bir araya getirildi ve istifalann. geri alındığı, sorunlann çözümlendiğı açıklandı. Ancak istifa eden üyeler, böyle bir durumun söz konusu olmadığını, istifa ettiklerini söylediler. Bornova ilçe yönetim kurulundaki anlaşmazlıklar il yönetim kuruluna da sıçradı. İl yönetim kurulundaki Bornovalı üye Melih Tuncay da istifa ettiğini bildirdi. Tuncay, kendisine ait Bornova ilçe örgütünün binasının kirasımn ödenmediği gerekçesiyle de tahliye davası açtı. (Îzmir/Cumhuriyet Ege Bürosu) ANAP lider' arayışında ANAP içinde "en kısa zamanda olağanüstü kongreye giderek partiyi toparlayacak yeni bir genel başkan seçilmesi" formülü gündeme getirilmeye başlandı. Çoğu milletvekili Çankaya'dan gelecek işareti beklerken, Özal'ın bazı bakanlarla görüşerek yeniden ipleri eline alma çabası içine girdiği bildiriliyor. CANAN GEDtK FARUK BtLDtRİCİ ANKARA Başbakan ve ANAP Genel Başkanı Yıldınm Akbulot'un liderlik koltuğunu dolduramaması ve hükümet içindeki uyumsuzluklar ANAP'ta "Akbolnt'u aşma çabasım" güııdeme getirdi. Cumhurbaşkanı Turgut Özal da iktidardaki dağınıklığın çözumünde etkiü olmaya çalışıyor. Hükümetteki uyumsuzluk ve ANAP grubundaki çekişmelerden rahatsız olan Cumhurbaşkanı özal'ın, Başbakanvekili Mehmet Keçeciler ile bazı bakanlan "gizlice" Köşk'e çağırarak genel durumla ilgili bilgi aldığı öğrenildi. Özal, dün Başbakanvekili olarak Mehmet Keçecüer'i yeniden kabul ederek, haftalık olağan görüşrnesini yaptı. Görüşmeler sonrasında Keçeciler kendisinin başbakanlığa vekâlet etmesi konusunda yapılan 'eleştirileri doğru bulmadığını" söyledi. Keçeciler, ANAP olağan kongresinde genel başkanlığa, dolayısıyla da başbakanlığa aday olup olmayacağırun sorulması üzerine, "Şimdilik öyle bir düşüncem yok" yanıtını verdi. Mesut Yılmaz'ın istifası ile tırmanmaya başlayan ANAP içi çekişmeler Başbakan Akbulut'un lran'a gitmesi ve Başbakanlığa muhafazakârların güçlü ismi Mehmet Keçecüer'in vekâlet etmesinden sonra doruğa ulaştı. ANAP içindeki eğiümlerce en kısa zamanda olağanüstü kongreye giderek partiyi toparlayacak yeni bir genel başkan secilmesiyle birlikte parti yönetiminin ve hükümetin "etkinleştirflmesi" formülü gündeme getirilmeye başlandı. ANAP grubunun büyük bölümü Cumhurbaşkanlığı Köşkü'nden gelecek işareti beklerken, özal'ın başta Mehmet Keçeciler olmak üzere bazı bakanlarla görüşerek yeniden ipleri eline alma çabası içine girdiği bildiriliyor. Muhafazakârlara yöndik tepkinin artması üzerine Keçeciler'in bir hafta içinde iki kez Cumhurbaşkanı özal 1 la görüşmesi ve Bakanlar Kurulunun toplanmaması kararını verirken Başbakan Akbulut'a danışmaması da dikkat çekti. Hiisnii Dogan, Mustafa Taşar ve Giineş Taoer ile gorüşmelerinde genel durum ile ilgili bilgi aldığı öğrenildi. Lider boşluğu, hükümetteki koordinasyonsuzluk ve ANAP içerisinde çeşitli eğilimlerin çekişmesi, baştan beri Akbulut'un yakınında yer alan ANAP'ulan da yeni lider arayışlanna itti. Akbulut'u destekleyen ve yakın çevresinde yer alan muhafazakârlar, özellikle ANAP Başkanlık Divanı'nda ve hükümette yapısal değişiklik ge Akbulut'un liderlik koltuğunu dolduramaması Özal'ı harekete geçirdi 6 Erbakan'dan iktidara^?™1 Necmettin Erbakan, duzenlediği aylık basın toplantısında, UR ^ 4 â H iktidarı sert biçimde eleştirdi. ANAP'ın iflas V İ j ^ ^ H ettiğini, dağılıp yok olacağım savunan ! 1 J ^ ^ ^ E Erbakan, gerek iktidar gerekse muhalefet \fk ^ ^ ^ B P a r t u e r i n u 1 6 3 rnaddenin kaldırümasından jf* ^ j ^ ^ H dönmeye başladıklannı bildirdi. Zamlan da f 4 | ^ ^ ^ H eleştiren RP lideri, Milli Eğitım Bakanlığj ve r * ^ ^ ^ H DPT'de kıyım yapıldığjnı söyledi. Erbakan, ^ ^ ^ ^ ^ ANAP'ın dağılırken erken seçim isteraeye mecbur kalacağını behrterek, "Milletimiz yasalar çerçevesinde hakkını arayacak, meydanları dolduracak ve erken seçim ısteyecektir" dedi. Erbakan, dün parti genel merkezinde duzenlediği basın toplantısında, Türkiye ve dünya sorunlanna ilişkin görüşlerini 19 sayfalık bir raetinle açıkladı. Toplantının başında dünyadaki gelişmeleri anlatan RP lideri, Hıristiyan âleminin elbirliğiyle Müslüman ülke ve topluluklara karşı haksız tecavOz ve zıilümlerini arttırmaya başladıklannı belirtti. (Ankara/Cumhuriyet Bürosu) Türk Demokrasi Vakfı'nın 4. kuruluş yıldönümü nedeniyle düzenlenen kokteyle 70 kadar ANAP'lı milletvekiliyle 9 bakanın katılması, "parti içi arayışların göstergesi" olarak nitelendirildi. Yılmaz, bir araya geldiklerinde Hasan Celal GüzeFin kulağına eğilerek, "Görüşelim" dedi. rektiğini kuliste dile getirmeye başladılar. muhafazakârlar, Başbakan'a vekâleti sürecinde Keçecüeı 'e yönelik tepkilerin, Keçeciler'in liderliğini gündemden çıkarması gerekçesiyle daha yumuşak ve ANAP'ta bölünmeye yol açmayacak başka isimler üzerinde durmaya başladılar. Muhafazakâr eğilim, Devlet Bakanı Hüsnü Doğan'uı Cumhurbaşkam'na yakınlığı nedeniyle genel başkan adayı olarak çıkmasının mümkün görülmediğini, genel başkanlık için en uygun adayın Maliye ve Gümrük Bakanı Ekrem Pakdemirii olduğunu kuliste ifade ediyorlar. Muhafazakârlar, ANAP'ın kamuoyunda yeniden yükselişinin sağlanması için hükümette "yapısal degİsiUigin" gerektiğini de dile getiriyorlar. Mesut Yılmaz'ın çevresinde yer alan liberaller ise, Akbulut hükümetinde ve parti yönetiminde muhafazakârların etkinliğini yıkmak için genel başkan adayı Hasan Ce Cumhurbaşkanı Ozal, dün Başbakan Vekili Mehmet Keçeciler'i kabul ederek yaklaşık 1.5 saat görüştü. Çıkışta gazetecilerin sorulanm yanıtlayan Keçeciler, Bakanlar Kurulu'nun önceki gün yapması gereken toplantıyı kendisinin iptal ettiğini ifade ederek hükümetin lüzumlu halde toplantı yapacağını bildirdi. lal Gözd ekibiyle işbirligi hazırlığına giriştiler. Yümaz, Türk Demokrasi Vakfı'nın kokteyline katılan Hasan Celal Güzel'e, "görüşme" önerisinde bulunurken, Hasan Celal Güzel'in bu görüşmeye "scak" baktığı bildirildi. göstergesi oldu. 70 kadar ANAPTı milletvekili ile 9 bakanın katıldığı kokteyle Mesut Yılmaz'ın, Mustafa Ta&ar'ın arabaayla geldiği görüldü. Yümaz, salondaki davetlilerin çoğu ile öpüserek sohbet etti. Yümaz, Bakan Imrea Aykut ile fotoğraf çektirmekten kaçındı. Hasan Celal Guzel'le bir araya geldiğinde gazetecUerin yoğun ügisi ile karşılaşan Mesut Yümaz, Güzel'in kulağına eğilerek "GörüscUm" dedi. Yılmaz ve Güzel'i yan yana gören baa ANAP'b milletvekilleri, Güzel'e gelerek, "Artık bir araya geün de partiyi bu takuovalıUrdan kurtann" dedüer. Kokteylden sonra Mesut Yılmaz, vakıf bınasında kalarak kendisini destekleyen bazı milletvekilleri ve vakıf yöneticisi öğretim üyeleriyle toplantı yaptı. Yılmaz'ın yeni program hazıruklan Üzerinde çalıştığı belirtildi. Cumhurbaşkanı özal, dün Başbakanvekili Mehmet Keçeciler'i kabul ederek yaklaşık 1.5 saat görüştü. "Haftalık olagaa görüsme"den çıkışta gazetecilerin sorularını yanıtlayan Keçeciler, Resmi Gazete'de yayımlanan, akaryakıt uzerinden alınan vergilerle ilgili konuştuklannı, bu konudaki kararnameyi özal'ın imzaladığını söyledi. Keçeciler sorular üzerine, Bakanlar Kurulu'nun önceki gün yapması gereken toplantıyı kendisinin iptal ettiğini ifade ederek hükümetin lüzumlu halde toplantı yapacağını, Bakanlar Kurulu gündeminde hern önemli konular olmadığı hem de bakanlann bir kısmının Ankara dışında olduğu için toplantıyı ertelediğini bildirdi. Keçeciler, "Toplantı yapılmak için toplanümaz, iş yapüması için toplanüır, Bakanlar Kurulu da gündemde önemli bir iş olmadığı için toplanmadı" dedi. Keçecüer, hakkmda yapılan yorumlar konusunda da kendisinin, bulunduğu konuma "milletin gücü ile meşru yollardan" geldiğini söyledi. Keçecüer, "Olağan kongrede genel başkanlığa, dolsyısıyla başbakanlığa aday olacak mısınız?" sorusuna, "Hayır, şimdilik böyle bir düşüncem yok" karşüığım verdi. Vakıf kokteyli Türk Demokrasi Vakfı'nın 4. kuruluş yıldönümü nedeniyle önceki akşamki kokteyle gösterilen ilgi, ANAP'taki arayışlann bir DYP'nin kapısı açık Yarduncısı Esat Kıratlıoğlu, sağda tek parti için tavanda hiçbir görüşme yapılmadığıru, tabamn sağda tek partiye yöneldiğini behrterek, DYP'ye iltihak etmek isteyenlere kapılarının sonuna kadar açık .olduğunu söyledi. Esat Kıratlıoğlu, ANAP'ı I "pilli saat"e benzeterek ANAP'ın pilinin J tükenmek uzere olduğunu, teklediğini ve saatin yakında duracağını öne sürdü. ANAP ıçindekı liberallerin lideri Mesut Yılmaz'ın DYP ve Dalan'la birleşerek sağda tek partiyi hedeflediği yolundaki açıklamalarla ilgili olarak bilgi veren DYP Genel Başkan Yarduncısı Esat Kıratlıoğlu, sağda tek parti için tavanda hiçbir görüşme yapılmadığım belirtti. (Ankara/UBA) Halkçı Parti Genel Sekreter Yardıması Önder Kırlı iktidarın sonbaharda erken seçime gitmek zorunda kalacağını öne surdü. Kırlı, önümüzdeki dönemde demokratik kitle örgütleriyle diyaloğa büyuk önem vereceklerini söyledi. SHP Genel Sekreter Yardımcısı önder Kırlı yaptığı açıklamada ANAP'ın tabanını kaybettiğini, bunun bir sonucu olarak da ANAP'H milletvekillerinin büyük bir panik yaşadığını öne sürdü. Bir kısım ANAP milletvekılininpartilerinden umut kestiği için yeni parti arayışınâ girdiğini, bir kısmının da mevcut parsadan pay alabilmek için birbiriyle büyük çekişme içinde bulunduğunu belirten önder Kırlı, "Koşullar Türkiye'yi hızla bir erken seçime sürüklüyor. tktidann da yapacak fazla bir şeyi kalmadı. tktidar sonbaharda erken seçime gitmek zorunda kalacak. Eğer bu sonbaharda erken seçime gitmezlerse 1991 'i çıkarmaları kesinlikle imkânsız" dedi. (Ankara/UBA) S f i n V*îlÇVTIT*ll Eski t^tanbul Belediye Başkanı U U u a ? v u l u Bedrettin Dalan'ın kuracağı Demokrat Merkez Partisi'nin "il temsilcisi" sanayici Ertuğrul Doğuç, "Bugüne dek partiye ilgi gösteren 500 dolayında kişinin bılgı torrnu doldurduğunu" söyledi. Doğuç kişileri bir araya getirmek için 11 ya da 12 mart günü bir toplantı duzenleneceğini ve bu toplantıya, Dalan'ın da katılacağını açıkladı. Ertuğrul Doğuç 11 ya da 12 mart gunü de Süyük bir tcplantı düzenlemeyi amaçladıklannı belirterek "Tüm tzmir'de şimdiye kadar form dolduran arkadaşları bir araya getirmek istiyoruz. Şimdiye kadar 500 dolayında kişi form doldurdu. Bu formlarda kişinin işi, sosyal faaliyetlerine ilişkin sorular var. tkinci bir form daha geliştirmek istiyoruz. Bu daha kapsamlı olmalı" dedi. (Izmir / Cumhuriyet Ege Bürosu) J ANAP tabanını kaybettiK krat Keçeciler, aynca Ermeni tasansırun reddedilmesinin tümüyle iközal'ın son günlerde kendisine 70'e yakın ANAP'lı milletvekili ile 9 bakanın katıldığı Türk Demokrasi Vakfı'nın 4. kuruluş yıldönümü kokteylinde Mesut Yılmaz, Ha tidarın bir başarısı olduğunu" sayakın bulduğu devlet bakanlan san Celal Güzel'in kulağına eğilerek "Görüşelim" dedi. (Fotoğraf: Banş Bil) vundu. Hukukçular, Anayasa Mahkemesi'nin iptal kararını değerlendirdi Kararname yerîne yasa gısal zorlamaların artmasuun seHukukçular, Anayasa Mahkemesi'nin iki yetki bcbi de budur." yasasını iptal etmesinden sonra politikaların kanun hükmünde kararnamelerle değil yasalarla KHK'lann sonbahan Anayasa Mahkemesi'nin son yapılması gerektiği görüşünde birleştiler. 50 iptal kararlannın, KHK'ları genei kadar kararnamenin durumu tartışma konusu. düzenleme tekniği olmaktan çıkabugün Türkiye'nin gündemindedir. Ve yaşanan da KHKIann sonbahandır. Bundan boyle politika, kanunla yapılacaktır" diye konuştu. AÜHF öğretim üyesi Prof. Dr. Yıldınm Uler, 1971'de getirilen KHK uygulamasının henüz oturmadığmı, hukuki nitelikleri yönünden birçok boşluklann bulunduğunu belirterek bu konudaki en önemli boşluğun da denetim mekanizmasının oluştunılmaması olduğunu söyledi. Günümüzde TBMM'ye gidilmeden KHK çıkarıldığını, bu konuda ölçünün iyice kaçınldığını da kaydeden Uler, böyle bir yetkinin ise bu şekilde kullamlamayacağını bildirdi. AÜHF Idare Hukuku öğretim üyelerinden Prof. Dr. Yahya Zabunoglu da Anayasa MahkemesU nin iptal kararları üzerine ortaya çıkan durumu değerlendirirken, KHK'lann yetki yasalanna dayandığını belirtti ve bu yasanın iptali halinde KHK'laun dayanaktan yoksun kalacaklannı söyledi. Ancak Anayasa Mahkemesi kararlannın geriye yürümemesi ve KHK'lann da yetki yasası yürürlükte iken çıkanlmaları nedeniyle, iptal kararından sonra da yürürlükte kalmaya devam edeceklerini kaydeden Zabunoğlu, iptal kararı duyulduktan sonra KHK çıkarılmasının ise kötu niyetli bir yaklaşım olduğunu kaydetti. Zabunoğlu, şimdi idareye düşenin, Çuhruk, yuş haddinden emekü oldu IŞIK KANSU TURAN YILMAZ ANKARA Anayasa Mahkemesi'nin iki yetki yasasını iptal etmesiyle 50 kadar kanun hükmünde kararnamenin (KHK) durumunun taroşmalı hale getirilmesi, bilim adamlannca "KHKIann sonbahan" olarak değerlendirildi. Anayasa Mahkemesi'nin bu iptalkararlanndan sonra, politikanın KHK'larla değil, yasalarla yapılması gerektiğini de belirten bilim adamları, Türkiye'de köklü bir geçmişi bulunmayan KHK uygulanmasında ortaya çıkan hukuksal boşluklann da mutlaka doldurulması gerektiğine işaret ettiler. Î.Ü. SBF Anayasa Hukuku öğretim üyesi Prof. Dr. Bakir Çaglar, bugün KHK uygulaması üzerinde yargısal zorlamaların arttığına işaret ederek bunun yanıtırun değişen iktidar yapısında aranması gerektiğini söyledi. "1982 Anayasası'nda iki iktidar mantığı var. Birinci mantık, devlet başkanının devlet cihazlanna dayanarak kullandığı de\let iktidan. İkincisi, Başbakanın parlamentoya dayanarak kullandığı siyasi iktidar" diyen Çağlar şöyle devam etti: Demokratik Yeni Hareketi Yürütme Komitesi üyesi ve Bursa Milletvekili Fehmi Işıklar, SHP'nin bunalımda olduğunu öne sürerek, "Kopmak istemeyen milletvekilleri zaten kendilerince bir gerekçe bulabiliyorlar. Ankara il kongresi bazıları için bir gerekçe olabilir. SHP'nin yaşadığı bunalımı Ankara kongresinin aşamayacağı açık. Insanlar istifa etmek istemiyorlarsa, gerekçe bulmaları çok kolay. SHP yalnızca mahalli idarelerın büyük bir bölümunün yaşadığı kargaşa ve başansızlık sonucu zaten aynca büyuk bir sıkıntı yaşıyor." dedi. Toplantıda yarın yapacakları kurultay ile ilgili olarak bilgi veren Fehmi Işıklar, partinin kurulup kurulmaması konusunda görüşmelerin ve önerilerin dinleneceği kurultaya, solda kurulabilecek yeni bir partiye katılma ihtimali bulunan 2 bin 176 kişinin yanı sıra birçok büyükelçinin de davet edildiğini söyledi. Açış konuşmasının Aydın Güven Gurkan'ın, yeni bir sol partinin gereği üzerine konuşmanın Murat Belge tarafından yapılacağı kurultayın ambleminin Sosyalist Enternasyonal'in sımgesi olan kırmızı gul olduğunu kaydeden Işıklar, kurulması duşunülen partinin 71 ilde ve genel merkezde aynı anda tabela asmasını planladıklârıru belirtti. (Ankara Cumhuriyet Bürosu) o l u ş u r n "3. Cumhnriyet'in ilk yıllannda eksik muhakfetli bir parlamentoda disiplinli bir parti çoğunluğunun kurulması, sistemin ikinci manhğını ön plana çıkarmış ve bir başbakan demokrasisinin kurulmasını kola>laştırmıştır. Bu demokrasinin genel düzenleme lekniği de KHK olmuştur. Özal hükumetlerinin ilk beş yüında hukuk sistemine giren maddelerin yuzde 37'si KHK'larla getirilmiştir. Bu KHK'lar üzerinde ise siyasi ve yargısal denetirn eksik kalmıştır. Yine bu süre içinde çıkarılan KHK'ların >üzde 63u TBMMde ele alınmamıştır. Anayasa Mahkemesi ise 701i yıllar,kriz:i urkütücü hayaletinin etkisinde kalmış, DYP Mardin Milletvekili S ü l e y m a n Ç e ı e bi'nin Meclis'deki gündem dışı konuşmasını yanıtlayan Avni Akyol, Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde güvenlik nedeniyle 254 okulun kapaiı olduğunu bildirdi. 54 ilkokulun ise öğretmensizlik nedeniyle kapaiı tutulduğunu açıklayan Akyol, bunun için 200 vekil öğretmen görevlendirildiğini, ancak valilerin atamadığını öne sUrdü. 11 ilkokulun ise öğrenci azhğı nedeniyle kapaiı olduğunu söyleyen Milli Eğitim Bakanı, 15 öğrenciden az olan bütün okullann kapatılacağını kaydetti. Bakan Akyol, "Bu bölgede milli birliğin sağlanması için öncelikle Türkçe öğreteceğiz" dedi. jvapaıı kendi kendine smırlamışür. Ancak bugun iktidar yapısı değişmiş, iki mantık yerine tek mantık geçmiştir. Başkanın partisi gerçeği, Başbakan demokrasisinden devlet başkanı demokrasisine geciş hazırlanmıştır. Bugün fren ve karşı ağırlıklan azalan bir sistemde Anayasa Mahkemesi'nin kullandığı hukuk iktidan, politikayı anajnsa cemberiM sokmaktadır. Bir kurumun aşın güçlenmesine tepki olarak bir başka kurum güçlenmektedir. KHK şebekesi üzerinde yu rıp istisnai bir düzenleme tekniği haline soktuğunu da kaydeden Çağlar, "Ba durumda hukuk şebekesi içinde kullaıulması gereken devre, sadece kanun devresidir. Anayasa Mahkemesi'ne göre TBMM tarafından Bakanlar Kurulu'na KHK çıkarma yetkişinin ancak zorunlu ve ivedi ballerde verilmesi, >asaraa yetkisinin devri anlamına gelebilecek biçimde guncelleştirilip sık sık bu yola başvurulması, anayasa koyucunun amacına daha uygundur" dedi. KHK'lar üzerinde artan yargısal zorlamaların, teknik hukuk problemlerini de beraberinde getirdiğini belirten Çağlar, "Bu problemlerin en önemlisi de iptal edilen yetki yasasına göre çıkanlan KHK'lann hukuki dunımudur. Bu konuda iki tez ileri sürülebilir: Anayasa Mahkemesi'nin yetki yasasını iptal eden kararlannın yüriirlüge girmesinden sonra bu yasaya göre çıkanlan KHK'lann de yüriııiükten kalkması ya da itiraz yolu ile acılacak davalarda işin esasına girilmeden iptal edilmeleridir. Ancak teknik sorunlann ötesinde yapılması gereken tespit şudur Devlet başkanı demokrasisi ve yargıçlar cumhuriyeti ikilisi, ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Anayasa Mahkemesi Başkanı Mahmut Çuhnık, 65 yaşını doldurduğu için dün emekliliğe aynldı. Anayasa Mahkemesi üyeleri Muammerluran(Uyuşmazlık Mahkemesi Başkanı) haziran, Mehmet Çınarh da temmuz ayında yine yaş haddini doldurdukları için emekli olacaklar. Anayasa Mahkemesi'nde boşalan bu üç üyeliğe, ikisi Yargıtay'dan, biri de Sayıştay'dan olmak üzere Cumhurbaşkanı Turgut Oıal tarafınlptale yol açan dava düekçele dan atama yapılacak. rini hazırlayan SHP PM üyesi Orhan Onar'ın emekliliğiyle Seyfi Oktay ise son iptal kararlan sonrası kendi hesaplamalarına boşalan Anayasa Mahkemesi Başgöre 49 KHK'nın ortada kaldığı kanlığı'na 1988 yüında seçilen nı belirterek "Gerek gecen donem Mahmut Çuhruk için Anayasa de gerek bu dönemde sürekli ola Mahkemesi'nde dün bir veda törak Meclis'te iktidan uyardık. 'Siz reni düzenlendi. yasama yetkisini devralıyorsunuz. Anayasa Mahkemesi'nin 11 asü Suüstimal ediyorsunuz' dedik. üyesinin büyük bölümü 1980 sonAnayasa Mahkemesi'nden çıkan rasında seçildiler. Çuhruk, Turan kararlara rağmen bu iş yine böy ve Çınarlı'run da emekli olmalale yüriiyor. Hukuku bu kadar çig rından sonra, Anayasa Mahkemeneyenlerden, anayasayı bu kadar si'nde 1980 öncesinde seçilmiş çiğnemeye azmedenlerden bunun yanhz 3 üye kalacak. Bunlann, besabı sorulmalıdır" diye Başkanvekili Yekte Güngör Özkonuştu. den, Necdet Danctoglu ve Yümaz Aliefendioglu olduğu bildirildi. Dancıoğlu 1977'de, Özden ve AliKHK enflasyonu efendioglu da 1979'da Anayasa ANAP iktidan döneminde top Mahkemesi'ne üye seçilmişlerdi. lam 153 KHK çıkanldı. Ancak, bunlardan 19 tanesi yasalaştı. Öte Anayasa Mahkemesi'nde halen yandan Kurucu Meclis dönemin görev yapan 8 üye ise 1980 sonraden 64, 12 Eyiül öncesinden de 20 smda bu görevlerine eski CumhurKHK'nın TBMM'de henüz yasa başkanı Kenan Evren tarafından laşmayı bekledikleri öğrenildi. seçildiler. Anayasa Mahkemesrnin gösterdiği yolda bir yetki yasası çıkararak ortaya çıkan boşluğu doldurmak olduğunu belirtti. Zabunoğlu, Anayasa Mahkemesi'ne de idari yargıda olduğu gibi yürütmenin durdurulması yetkisinin tanınması gerektiği şeklindeki görüşleri anımsatarak bu yetkinin şu anda yaşanan durumu ve iktidarın ba$vurduğu "anayasa hilesini" önleyici bir işlevi yerine getirebileceğini söyledi. CUNEVTABCAVUREKymyor Keşmekeşin Yeni Yüzü... ANKARA Ermeni tasarısına benzer bir iki olay daha çıksa, yukardakiler rahatlayacak ABD Senatosu'ndaki tartışmalar son günlerde iktidar boşluğundan kaynaklanan olayları kamuoyundan uzak tuttu Oysa, dört eğilimi bir araya getirmekle övünenler artık dört eğilimin parti içinde, hükumet bünyesinde kendi baştna hareket ettiğini somut olaylarla görüyorlar. Orneğin, Milli Eğitim Bakanı Akyol, bir ucu ta Almanya'dakı Kara Hoca'ya dayanan örgütlenmeyi "tasfıye" ettiğinden partidekı türbancılarıh şimşeklerini çekiyor. YÖK Başkanı Doğramacı, Meclis kulisinde Bülent Çaparoğlu adındaki milletvekilinin saldırılarına hedef oluyor. Doğramacı'ya türbanı serbest bırakacak karar alsa, bütün üniversitelerde gıyım özgürlüğünün tam anlamıyla gerçekleşeceğinden söz eden mılletvekiline, YÖK Başkanı hem yetkisizliğıni anımsatıyor hem de "Gücün varsa beni oradan al" diye bağırıyor. Olay, Devlet Bakanı Dinçerler'in yanında geçiyor. Bir yerde İslamcı örgütlenmeleri önlemeye çalışanlar. öte yanda bu akımlara kudret aşılayacak hareketleri daha fazla pekiştirmeye uğraşanlar... ANAP'taki dört eğilimin her biri birbirine düşmüş, kuliste, kabinede kavga ediyor. Kabinedeki bir kısım üyeler Keçeciler'in başkanlığında Bakanlar Kurulu'na girmeyeceklerini duyururken; TÖ, Köşk'te "başbakanvekili" ile mutad görüşmeyi yapıyor. Liberal diye adlandırılan bakaniar, Keçeciler'in başkanlığına karşı çıkıyorlar. ama Keçeciler ile aynı kabinede sorumluluk paylaşmayı kabul ediyorlar. Akbulut'un hükümeti götüremeyeceğıne, bakanlar da şapka çıkarıyor. Ne var ki, ikılem genişliyor. Akbulut'u uzaklaştırıp yenisini atasa, daha boyutlu bir kargaşanın çıkmasını önleyemeyecek. Yerinde bıraksa işler yürümüyor. Deviet kavramını ön planda tutanlar Akbulut'un yerini Oltan Sungurlu'ya ya da Pakdemırh'ye bırakacağından söz ediyorlar. Kabinedeki bir başka kanat, ANAP'ın 22'ye indirdiği bakan sayısını 30'a çıkararak kabinenin büyütüldüğünü, eğer bir organizasyon gerekiyorsa ancak "yeniden yapılanmayla" gerçekleşebileceğini öne sürüyor. Devlet bakanlarının sayısını indirmek; aile, çevre, hatta beledıyecilik gibı bakanlıklar kurarak yeniden yapılanmaya gitmek zorunluğuna değiniyorlar. Bakanlara yer değıştirerek yapılacak düzenlemenin yaşanan kargaşayı boyutlandıracağını söylüyorlar. Kestirmeden bakarsak olaylara, ANAP içinde baştan sona tam bir keşmekeş hüküm sürüyor. TO, yukardan kaygıyla izliyor gelişmeleri. Biliyor ki ANAP'ın bittiği yecde Köşk yaşamı da bitecek. Zaten ipleri elinden bırakmamış, şimdi daha sarılıyor. Partiyi ve hükümeti derleyip toplayacak formüller araştırıyor. Kendi zamanında işlerin daha hızlı yürüdüğünü sağa sola anlatıyor. Bakan oS ma hırsının çekişmelere, çelişkılere ve kavgalara yol açtığını duyuruyor. "Bu hükümet sürüp gıdecek mi?" sorusu giderek güncelleşiyor. Demirel doğru bir saptama yapıyor, "Hükümetin sürüp gitmemesi eşyanın tabiatına uygun" diyor. Unutmadan işaret edelim, bu arada, Genelkurmay Başkarvı Torumtay da Köşk'ü iki günde bir ziyaret ediyor. ANAP'taki hizip başlarını şimdilik parti içinde tutan tek umut, olağan kongre. Her birinin dersini alacağı büyük kongre. Bu nedenle bekliyorlar, birbirlerini kolluyorlar, arada bir "birlik beraberlik" türküleri söylüyorlar. Tam bir aldatmaca! Partinin selametini akıllarından çıkaramayan başta TÖ ve eski partısı, ülke çıkarının yeni bir seçimden geçtiğini rüyalarında görse karabasan korkusuyla yerlerınden fırlıyor. Motoru stop etmiş, yelkenleri parçalanmış tekne, bir oraya bir buraya çalkalanıyor Bakalım hangi kayalıkta parçalanacak? Björck Ankara'da • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi Başkanı tsveçli Anders Björck, Ankara'daki temaslanna başladı. Konuk Meclis Başkanı dün TBMM Başkanı Kaya Erdem, SHP Genel Başkanı Erdal İnönü, DYP Genel Başkanı Süleyman Demirel, DSP Genel Başkanı Bülent Ecevit ile görüştü. Björck temasları sırasında, Türkiye'nin Avrupa entegrasyonu konusunda aktif olmaya devam etmesinin çok büyük önem taşıdığını söyledi. Kıbrıs sorununa değinen Björck, konseyde Kıbrıs için ayrılan üç sandalyeden ikisinin boş olduğunu, bu sandalyelerin taraflarca paylaşılması gerektiğini kaydetti. Björck, bugün de Cumhurbaşkanı Turgut Özal tarafından kabul edilecek.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle