Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
UHURÎYET/4 HABERLER 15 ARALIK 1990
Enleııı aday
degil
• A\KARA (Cumhuriyet
Börosı) — TBMM Başkanı
Kaya Erdem,
Cunuurbaşkanüğı 'na
adayiguun söz konusu
olmaiğını açıkJadı. Dün
baa gazetelerde yer alan
"Enfcm'in Köşk Fbrmüiü"
başlıüı haber ile ilgili
sorular üzerine TBMM
Başkaıu Erdem, basın
müşaviri aracıhğıyla, "Ben
bu şerefli göreve aday
açıklamasını yaptı.
49peşmerge
Fransa'ya gitti
• İSTANBUL (AA) —
Irak'taki baskılardan
kaçarak Türkiye'ye sığınan
49 peşmerge, uçakla
Fransa'ya gitti. Peşmergeler,
Türkiye'de kaldıkları süre
içinde, Türk makamlannın
kendılerine çok iyi
davrandıklannı ve iyi
baktıklannı belirterek,
"Yenı bir hayatın
başlangıcındayız. Ancak
Türkiye'nin gösterdiği
misafirperveriiği
unutmayacağız" dediler.
Çoğu kadın ve çocuk 49
peşmergeyi, Frarisa'dan
gelen yetkiiiler ülkelerine
götürdüler. Yine bu yıl,
Irak'tan kaçarak Türkiye'ye
sığınan 50 peşmerge de
daha önce Fransa'ya
gitmişıi.
Kahveci'den,
OzaTa 7 milyon
• ANKARA (AA) —
Maliye ve Gümrük Bakanı
Adnan Kahveci,
Cumhurbaşkanı Turgut
özal'ın oğlu Ahmet Özai'a
7 milyon lira tazminat
ödemeye mahkûm edildi.
Ahmet Özal, bir süre önce
Sabah gazetesinde
yayımlanan bir haberde,
Maliye Bakanı Kahveci'nin
sözlerinin kişilik haklarmı
zedelediği iddiasıyla dava
açmıştı.
4 liseliye 48 yıl
hapis
• MALATYA
(Cnmhuriyet) — Dev-Sol
örgütü adına "Duvarlara
yaa yazmak, bildiri
dağıtmak ve 'emperyalist
savaşa hayır' yazılı pankart
asmak" savlanyla hakkında
dava açılan 4 lise öğrencisi
hakkında toplam 48 yıl
hapis cezası istemiyle dava
açıldı. Adana Emniyet
Müdürlüğü'nce kentte
meydana gelen gösteri
yurilytişleri sonrasında
yapılan operasyonlarda
yakalanan dördü lise
öğrencisi 14 sanıkla ilgili
iddianame Malatya Devlet
Güvenlik Mahkemesi'nce
hazırlandı.
DYP'ye ihtar
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) — Anayasa
Mahkemesi, DYP'ye, Siyasi
Partiler Yasası'na aykırı
davrandığı gerekçesiyle
ihtar verdi. Resmi Gazete'de
yayımlanan kararda,
DYP'nin Şanlıurfa Halfeti
ilçe örgütü kurucu
üyelerinden Mustafa
Döner'in "ticaret amacıyla
kaçakçıhk suçundan
kesinleşmiş mahkûmiyeti
bulunmasına karşın uye
kaydının silinmediği"
kaydedildi. Yargıtay
Başsavcılığı, daha önce
DYP'ye, Döner'in üyelik
kaydının silinmesi için üç
kez yazıyla baş\urulduğunu
belirterek Anayasa
Mahkemesi'nden Siyasi
Partiler Yasası'nın 104.
maddesi uyarınca DYP'ye
ihtar verilmesi isteminde
bulunmuştu.
Soru önergesi
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) — SHP Hatay
Milletvekili Ali Uyar,
Başbakan Yıldırım
Akbulut'a yönelttiği soru
önergesi ile Iran Dışişleri
Bakanı Velayeti'nin
Anıtkabir'i ziyaret
etmemesini Meclis
gündemine getirdi. Uyar
önergesinde, Akbulut'a,
"İran Dışişleri Bakanı'nı
Türkiye'de görmekten
memnunum dediğinize göre
O'nun Anıtkabir'i ziyaret
etmemesini onaylamış
olmuyor musunuz?" diye
sordu.
Eski bakan CahitAral istifaları anlattv
Büyük bir rahatsızlık varGiray'ın istifası Özel bir toplantıda Giray Torumtav'ın istifası Genelkurmay Başkanı
istifa nedenini anlatırken Körfez krizi da Körfez krizine bağlı olarak istifa etmiştir.
politikasından rahatsız olduğunu, ama Ordunun tansiyonunun, içteki gerilimin bir
Istanbul'daki delege seçimlerinin bardağı emniyet supabı olarak kendini feda etmek
taşırdığmı bizzat ifade etmiştir. suretiyle gerilimi kaldırmıştır.
FARUK BİLDİRİCt
ANKARA — Eski bakanlardan ve
ANAP Elazığ Milletvekili Cahit Aral,
"Genelkurmay Başkanı ordunun tansi-
yonunun, içteki geriiiminin bir emniyet
supabı olarak kendini feda etmiştir" de-
di. ANAP'ın savaşa karşı çıkan millet-
vekilleri arasında yer alan Aral, Nedp
Torumtay'ın istifasının, "sahsi neden-
lerle olduğunun soylenemeyecegini ve
kendisinin komutanlara Körfez krizi üe
ilgili goruşlerini sürekii aolattığım" söy-
ledı. Aral, Irak'ın Türkiye'ye karşı po-
tansiyel bir tehlike oluşturmadığmı, ama
boyle bir tehlike oluşursa Atatürk Ba-
rajı'nın patlatılarak Irak'ta sel baskını
yaratılmasının bir silah olarak kullanı-
labileceğini savundu.
Cahit Anü, cumhurbaşkanının halk
tarafından seçilmesine karşı olmadığını
belirtirken, "Ama anayasa cumhurbaş-
kanına tarafsız bir kişinin kuilanması ge-
reken birçok yetkiyi tanımış. Cumhur-
başkanı halk tarafından seçilir de yetki-
ieri de bugünkü gibi kalırsa o zaman ya-
sama, yüriitme ve yargı yetkileri aynı el-
de toplanacaktır. Bu da mevcut başkan-
uk sistemleri içerisinde dünyada ilk ör-
nek olacaktır" dedi. Anayasadaki siste-
min de başkanlık sistemine uydurulması
gerektiğini söyleyen Aral, Türkiye'de gi-
derek artan tansiyonun düşürülmesinin
çıkar yolunun erken seçim olduğunu sa-
vundu.
ANAP grubunda Torumtay'ın istifası
ve gerginleşen siyasi ortam konusunda
genel görüşme önergesini de hazırlamış
olan Aral, "Türkiye hiçbir şekilde bu
harbe girmemelidir" dedi. Körfez kri-
zinin başlangıcında önce bölgeye asker
gönderme, ardından Irak'ın Türkiye'ye
yönelik bir saldırısını tahmine dayah bir
savaş başlatma düşünceleri olduğunu,
daha sonra Irak'ın Türkiye için potan-
siyel bir tehlike olduğu görüşünün savu-
nulmaya başlandığını kaydeden Aral'a
Cumhuriyet muhabirinin yönelttiği so-
rular ve yarutlar şöyle:
— Irak'ın Türkiye'ye karşı düşman-
ca tavırlar gelişürmesi durumunda ne-
ler yapılabilir?
ARAL — Ben Irak'ın ileride Türki-
ye için tehlike olacağına inanmıyorum.
Zaten Irak'ın iki yıldan önce toparlan-
ması söz konusu olamaz. İki yıl içerisin-
de de bizira Atatürk Barajı 48 milyar
metreküp suyla dolmuş olacak.
— Orduda Körfez politikası. savaş
konusunda bir rahatsızlık hissettiniz mi?
ARAL — Bugün Türkiye'de Dışişle-
ri Bakanı, Milli Savunma Bakanı istifa
etmiştir. Milli Savunma Bakanı Safa Gi-
ray, özel bir toplantıda istifasının nede-
nini anlatırken Körfez krizi politikasın-
dan rahatsız olduğunu, ama Istanbul'-
daki delege seçimlerinin bir bahane ve
bardağı taşıran damla olduğunu bizzat
ifade etmiştir. Peşinden Genelkurmay
Vur emrini kim verdi?
dana gelen olaylarda bir kadının silahla öldürülmesinden sonra
panzer altında kalarak ağır yaralanan 13 yaşındaki Hadi Oolan
öldü. SHP tarafından bölgeye gönderilen Genel Sekreter Var-
dımcısı Ertuğrul Gunay, milletvekilleri Mehmet Kahraman, Se-
dat Doğan ve Orhan Veli Yıldınm'dan oluşan heyet incelemelerini
tamamlayarak bir rapor bazırlamaya başladı. Gunay, Diyarba-
kır SHP il binasında bir basın loplantısı düzenleverek, olayla il-
gili Olağanüstü Hal Bolge Valiliği ile Jsndarma Komutanlığı'nın
iki ayrı soruşturma açtıklannı söyledi. Bölgede HEP, SP, TBKP
ve İHD yöneticilerinden oluşan bir heyet de incelemeler yaptı.
Bu heyetin hazırladığı raporda, "Bolgede yaşayan biitün insan-
lara poıansiyel suçlu olarak bakılı>or" dendi. SHP Diyarbakır
Milletvekili Fuat Atalav da TBMM Baskanlıgı'na bir soru öner-
gesi vererek Lice Jandaraıa Böliik Komutanı Yüzbaşı Selim Er-
yiğit'in hâlâ neden aynı göretde tutulduğunu sordu. Atala>,
Olaganüstii Hal Bolge Valiliği'ne de bir telgraf çekerek ilçede hu-
zur ve barışın saglanraasını istedi. Olayın görgü tanıklarından
Kadri Bozhan, halkın üzerine ateş edilmesi emrini Yüzbaşı Er-
yiğit'in verdigini une siirdü. Bu arada Cizre'de de SP Genel Baş-
kanı Ferit flsever'in parti binası onunde yaptığı konuşmadan
sonra yaklaşık 500 kişilik bir grup yiirüyuş yapmak istedi. Gü-
venlik kuvvetleri 3'ü kadın 10 kişiyi gözallına aldı.
MESUT YILMAZ'DAN MUHALEFETE ÖNERI
Geniş çaplı ara seçünANAP milletvekilleri arasında yapılan bir
ankette, yüzde 81'inin muhalefetin Meclisten
çekilmesi durumunda ara seçim
yapılmasından yana olduklan, büyük
çoğunluğunun Özal'ın ortaya koyduğu
koşullarda bir erken genel seçime sıcak
bakmadıklan ortaya çıktı.
tç-Politika
Servisi —
ANAP Genel
Başkan adayla-
rından Rize
Milletvekili
Mesut Yümaz muhalefetin
sine-i millete dönmesi durumun-
da bile ANAP grubunun ara se-
çim kararı alabileceğine dikkat
çekerek muhalefet partilerine
"geniş çaplı ara seçim formblö"-
ne gitmelerini önerdi. ANAP
milletvekilleri arasında yapılan
bir ankette de yüzde 81'inin
"mubalefetin tnmüııiin Meclis-
ten cekllmesi durumunda bile
ara seçim yapılmasından yana
olduklan" ortaya çıktı. Aynı an-
kette ANAP'b mületvekillerinin
büyük çoğunluğunun Cumhur-
başkanı Torgut Özal'ın ortaya
koyduğu kosullarla bir erken ge-
nel seçime de sıcak bakmadık-
lan anlasıldı.
ANAP'taki liberal kanadın
temsildsi Mesut Yümaz haftahk
Tempo Dergisi'yle yaptığı söyle-
şide "erkeü" ve "ara seçim" ko-
nulanndakj goruşlerini apkiadı.
Yümaz, sine-i miflet kannnın 26
mart yerel seçimlerinden sonra
alınması gerektiğini ancak şim-
di bu tiir bir girişimin "geç ka-
luımış ve gerçeklesme irakânı
kusknla" olduğunu belirtti. Yıl-
maz, sine-i milletin erken seçün
için bir yol olduğundan kuşku-
lu olduğu görüşünü yineleyerek
şunlan söyledi:
"Ben muhalefet partilerinin
yerinde olsam bu konudaki he-
defim ara seçim olurdu. Çiinkü
bugün toplumda yaygın bir er-
ken seçim arznsu oldnğunu san-
mıyorum. Erken seçim mesele-
sini tekrar güncelleştirebilmek
ve eerçekleştirebilmek için ol-
dukça geniş kapsamlı bir ara se-
çim yapdmasına ve iktidann seç-
men desteğinin yeniden test edil-
mesine ihtiyaç VSLT." Yılmaz,
"başkaahk sistemi"ne ilişkin bir
soruya da "Ben bunun tartışıl-
masından yanayun. Bu tartış-
manın sadece derneklerin dü-
zeniediği bazı toplantıiarda de-
ğil, Medis grubumuzda da ya-
ptlması geregine inanıyorum"
yanıtını verdi.
ANAP'lı milletvekilleri ara-
sında da erken ve ara seçim ko-
nulannda Tempo Dergisi'nin
yaptığı ankete milletvekülerinin
yüzde 8Pi "ara seçim" yönünde
yanıt verdi. Milletvekilleri mu-
halefetin tümunün Meclisten çe-
kihnesi durumunda bile bir er-
ken genel seçim yerine ara seçi-
mi yeğleyeceklerini belirttiler.
TBMM BaşkanıErdem, BankalarBirliği'nin karşıyazısını kulispanosunaastırdı
6
Cami fonu' anayasava aykırıANKARA (Cumhuriyel Bürosu) —
ANAP'lı muhafazakârlar tarafından gün-
deme getirilen banka ve sigorta şirketleri ile
özel finansman şirketlerinden kesilecek pa-
ralarla vakıf eserleri onarım fonu kurulma-
sına karşı çıkan Bankalar Birliği'nin gerek-
çeli aorüşu, TBMM Başkanhğj'na iletildi.
Riisdii Saracoğlu, Bankalar Birliği Baş-
kanı sıfatıyla TBMM Başkanı Kaya Erdem'e
bir vazı gondererek söz konusu yasanın
"anayasa, vergi hukuku ve biitçe ilkelerine
aykın" olduğunu bildirdi. Saracoğlu, yazı-
sına bu konuda 3 profesöre hazırlattıkları
raporu da ekledi.
Erdem, Saracoğlu'nun bu yazısını içtü-
zuğun 54. maddesine dayanarak kuiisteki
panoya astırdı. Yazıyı bu şekilde milletve-
killerine duyuran Erdem'in girişimi,
"ANAP içindeki muhafazakâriara karşı ye-
ni bir tavır" olarak nitelendi. Erdem'in da-
>andığı 54. madde, "tebrik, teşekkür, tak-
dir ve temenni gibi hususlara dair yazılar ve
telgraflar ilan (ahiasına asılır..." hukmünu
içeriyor.
ANAP'lı muhafazakârlardan Genel Baş-
kan Yardımcısı Galip Demirel tarafından
hazırlanan ve Plan ve Bütçe Komisyonu-
ndan geçer"1
- •• *un süredir genel kurul gün-
deminde bekleyen söz konusu yasa öneri-
si, "Bankalar ve sigorta şirketleri ile özel fi-
nans kurumlannın vakıf eserlerinin onanm
ve restorasyon giderlerine iştiraki" başlığı-
nı taşıyor. Yasa önerisi, bankalar, sigorta
şirketleri ve finans kurumlarından vergi on-
cesi dağıtılabilir kânnın yüzde 2'si ile oluş-
turulacak fonun vakıf eserlerinin onanm ve
restorasyonu için kullanılmasını öngöruyor.
Bankalar Birliği Başkanı
Saracoğlu vakıf eserleri için
fon uygulamasımn anayasa
ve bütçe ilkelerine aykırı
olduğunu bildirdi.
Bankalar Birliği Başkanı Saracoğlu,
TBMM Başkanı Erdem'e gönderdiği yazı-
da, bu yasaya karşı çıkarken, Prof. Mualla
Öncel, Prof. Tuncer Karamustafaoğlu,
Prof. Ahmet Kumrulu'nun hazırladığı ra-
pordaki savlardan yararlandı. Saracoğlu,
yazısında şu görüşlere yer verdi:
"— Söz konusu yasa göriişülürken komis-
yonda; yeni bir vergi konulması anlamına
gelen bu kanun teklifinin anavasa, vergi hu-
kuku ve bütçe ilkelerine aykırı olup olma-
dığı üzerinde hiç durulmamıştır.
— Kanun teklifinde öngörülen, banka-
lara, sigorta şirketlerine ve ozel finans ku-
nımlanna ödetilmek istenen para, kamu
maliyesinin öngördüğü anlamda bir vergi
niteliğindedir.
— Konulmak istenen vergi, anayasa hü-
kümlerine avkırıdır. Vakıf eserlerinin ko-
runmasının bir kamu hizmeti olduğu kuş-
kusuzdur.
— Vakıf eserlerinin korunması ve idare-
si olan Vakıflar Genel Miidürlüğü bütçesi-
ne onanm için gerekli ödeneği koymak, bu
amaçla yapılacak harcamalan, vergileri art-
tırma yoluyla (üm topluma finanse ettirmek
gerekirken: hem anayasa hukmünün hem de
Muhasebe-i L'mumiye Kanunu ile getirilmiş
bütçe prensiplerinin dışına çıkan bir uygu-
lama ile sadece belli bir vükümlü kesimine
finanse ettirmek butçe ve anavasa hukuku
ilkeleri ile açık bir çelişki oluşturmaktadır.
— Uluslararası bankacılık çevrelerinde de
bu konudan kav naklanan ciddi bir tedirgin-
lik şimdiden gozlenmekte olup teklifin ka-
nunlaşması halinde. Turk bankacılık siste-
minin ve dolayısıyla ulkemizin uluslararası
finans çevreleri nezdindeki itibarının ciddi
bir şekilde zarara girmesi muhlemeldir."
Başkanı da Körfez krizine bağh olarak
istifa etmiştir. Yani kapalı kapüar ardın-
dan büyük bir rahatsızlık vardır. Türki-
ye meseleyi kapamakla, küllemekle hiç-
bir yere varamaz. Ben meselenin açüıp
tartışmasından yanayım. Alenen olma-
sa da kapalı kapılar ardında bu mesele-
yi süratle halletmek lazım.
Mesele yok demekle mesele ortadan
kalkmaz. Genelkurmay Başkanı ordu-
nun tansiyonunun, içteki gerüiminin bir
emniyet supabı olarak kendini feda et-
mek suretiyle gerilimi kaldırmıştır, ama
kendimizi aldatmayalım. Şahsi nedenler-
le istifa ettiğini söylemek kendi kendi-
mizi kandıtmaktır.
— Bu istifalarda Cumhurbaşkanı
Özal'ın payı nedir?
ARAL — Bilemiyomz, ama herhal-
de bütün mesele Körfez krizinde takip
edilen ana istikamettir. Öyle zannediyo-
rum ki Cumhurbaşkanı, "Biz kesinlik-
le Irak'a taarruz etmeyeceğiz" dese bu
gerginlik kesinlikle ortadan kalkar.
Bakanlar Kurulu
olağanüstü toplanıyor
Gündemi
Özal
belirleyecek
ANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu) — Grevdeki kömür işçile-
rinin protesto hazırhğı üzerine
Ereğli gezisini iptal ederek Ba-
kanlar Kurulu'nu olağanüstü
toplantıya ça&ran Cumhurbaş-
kanı lurgut Ozal, gündemi de
belirleyecek. Özal başkanlığında
bugün olağanüstü toplanacak
olan Bakanlar KurulJ'nun gün-
demi bakanlara bildirilmedi.
Bakanlar Kurulu bugün saat
n.OCde özal'ın başkanlığında
olağanüstü toplanacak. Cum-
hurbaşkanhğı Basın Sözcüsü
Kaya Toperi, Bakanlar Kurulu'n-
da Körfez krizi ile ilgili son ge-
lişmelerin değerlendirileceğini
açıkladı. Gündem konusunda
bilgisi bulunmayan bakanlar,
Iran ve SSCB dışişleri bakanla-
nmn TürkiyeVi ziyaretlerine de-
ğinerek "Körfez ile ilgüi baa ye-
ni gelişmeler olabilir. Cumhur-
başkanı özal bu gelişmeleri hü-
kümete iletmek geregini duymuş
olabilir" dediler.
Orgeneral Necip Torumtay'ın
Genelkurmay Başkanhğı'ndan
istifasmdan sonra ilk kez Özal'ın
başkanlığında toplanacak olan
Bakanlar Kurulu'nda Zongul-
dak'taki kömür işçilerinin grevi-
nin de değeriendirilmesi bek-
leniyor.
Edinilen bilgiye göre 18 ara-
lıkta Anayasa Mahkemesi'ade
görüşülecek olan Doğu ve Gfl-
neydoğu Bölgesi'ndeki olağa-
nüstü hal uygulamasına ilişkin
424 ve 425 sayılı kararnamelerin
iptali halinde ortaya cıkacak
boşluğun doldurulması konusu
da Cumhurbaşkanı özal'ın uy-
gun görmesi halinde Bakanlar
Kurulu'nun gündem maddesini
oluşturabilecek. Bakanlar, bu
kararnamelerin iptali halinde,
daha yumusatılmıs başka karar-
nameler getirilebileceğini, ancak
olağanüstü hal uygulamasma
ilişkin kararnamelerin Milli Gü-
venlik Kurulu'nda göruşuldük-
ten sonra Bakanlar Kurulu'nun
onayına sunulacağını dile getir-
düer.
ANAP'ta
imzacılara
baskı
BETÜL UNCULAR
ANKARA — ANAP'taki li-
beral gruba mensup bazı millet-
vekillerinin son gelişmelerle il-
gili olarak grupta genel görüş-
me acılması girişimlerinin Cum-
hurbaşkanı Turgut Özal ve Baş-
bakan Yıldınm Akbulut tara-
fından engellenmeye çalışıldığı
bildiriliyor. Genel görüşme
önergesindeki imzalan 15'tn al-
tma düşürerek geçersi2 sayüma-
sı yönündeki baskilar, dün Uşak
Milletvekili Mümtaz Güler'in
imzasmı geri çekmesiyle sürdü-
rüldü. Bu gelişmenin ardından
Avrupa Konseyi toplantısma
katılmak üzere İstanbul'da bu-
lunan Sıvas Milletvekili Yümaz
Altuğ, önergeye imzasmı telg-
rafla ANAP Genel Başkanlığı'-
na iletti.
ANAP grubu içtüzüğüne gö-
re en az 15 imzayla verümesi ge-
reken genel görüşme önergesi-
nin gruba verildiği günden bu
yana, imza atan üyeler üzerin-
de baskilar yaratılmaya başlan-
dı. Bu baskilar ilk meyvesini
verdi ve tzmir Milletvekili Bur-
han Cahit Giindiiz imzasını ge-
ri aldı. Onun yerine tstanbul
Milletvekili Orhan Ergöder
önergeye imza koydu. Bu kez
baskilar Uşak Milletvekili
Mümtaz Güler üzerinde yoğun-
laştırıldı. Uşak 11 Başkanı An-
kara'ya çağnlarak Güler üzerin-
de baskı kurulmaya çalışıldı.
POLİTİKA GÜNLÜĞÜ
HİKMET ÇETİMKAYA
Siyasi Manevra
SHP lideri Erdal İnönü, büyük olasılıkla 19 aralık ya da
20 aralık günü Irak'a gidiyor. Körfez ülkelerini iki aşamada
dolaşacak olan İnönü, Bağdat'ta Saddam Hüseyin ile gö-
rüşecek. inönü, eğer bir aksilik çıkmazsa Irak'tan Şuudi Ara-
bistan ve Ürdün'e geçecek; 15 ocağa dek İran, Ürdün, Mı-
sır, Suriye'de temaslarda bulunacak.
Erdal İnönü ile Körfez gezisini görüşüyoruz. SHP lideri,
"Savaş olasılığı ortadan kalkmadı, süre 15 ocağa dek
uzatıldı" diyor ve ekliyor:
— Ben tûm Körfez ülkelerine gitmek istiyorum. Amacım
bilgi almak ve fikirlerimi söylemek. 8u arabuluculuk olarak
yorumlanmamalı. Savaş olasılığı hâlâ karşımızda duruyor.
Baştan beri SHP olarak barıştan yana bir tavır içindeyiz...
İnönü, Körfez ülkelerinin liderlerinin sık sık dışarıya çık-
tıklannı, bu nedenle görüşme istemlerinin bugüne dek uza-
dığını söylüyor. SHP lideri, bu yüzden ilk aşamada Irak'a gi-
deceğini, duruma göre oradan Suudi Arabistan ve Ürdün'e
geçeceğini anlatıyor.
— Ben görüşlerimi açıkça sergileyeceğim. Savaş çözüm
yolu değildir. Güçlü güçsüzü ezer. Irak'ın da Kuveyt'ten çe-
kilmesi şarttır.
SHP Genel Sekreteri Hikrnet Çetin, İnönü'nün Körfez ül-
kelerini kapsayacak gezisinin tüm ayrınttlarını titizlik içinde
hazırltyor. Yarın İzmir'e gidecek olan SHP lideri Karşjyaka
insan Hakları Parkı'nın açılış törenine katılacak. İzmir'de Hik-
met Çetin'le birlikte Körfez gezisinin ayrıntılan üzerinde ça-
lışacak.
SHP'nin biraz değil •
bir hayli geç kaldığı, InÖnU nUH KOrfeZ
: 9ezisi, DYP ile giriştiği
İmadı. Bu yönde çalış-
maları sürdüren SHP rj-,nınxn.»
Genel Sekreteri Hik- diyalOğU
met çetin, "Savaşa takvimi hazırlığı, yeni
S J Ş ^ S ' " yılda politikanın bir
klİ
dığın. İ n ö n ü n ü n sık
sık Körfez bunalımı
konusuna ciddi biçim- g ç g
t.Tn»nv
ıSrt göstergesi olarak
gezisi, DYP ile giriştiği
"erken seçim diyalo-
ğu" ve kurultay takvimi hazırlığı yeni yılda iç politikanın bir
hayli hareketli geçeceğinin göstergesi olarak yorumlanıyor.
SHP'nin sine-i millete dönme konusunda bir sıkıntısı yok.
Çünkü milletvekilleri bu konudaki kararyetkisini 16 ay önce
İnönü'ye vermişlerdi. Tek sıkıntı parti içindeki dağınıklığın
giderilmesi. Deniz Baykal ve arkadaşlarının son günlerde
'yeni yüzler' arayışına girmeleri, Trabzon'dan sonra İzmir-
de gazetecilere kapalı, partililere açık toplantılar düzenle-
meleri bu yoğun siyasi iç ve dış trafikte SHP yönetimini ör-
güt çalışmalarına itiyor. Bu nedenle SHP Genel Sekreteri
Hikmet Çetin Ege'ye, Genel Sekreter Yardımcısı Ertuğrul Gu-
nay Diyarbakır'a gidiyor. Amaç sorunlan yerinde çözmek,
olayları yerinde incelemek, örgütle sıcak ilişki kurmak.
SHP lideriyle söyleşimız sürüyor...
Erdal İnönü'den Cumhurbaşkanı Özal'ın anayasa değişik-
liği, erken seçim konusunda son günlerde geliştirdıği 'poli-
tik kulisi'ni giderek tırmandırmasına ilişkin görüşünün ne ol-
duğunu öğrenmek istiyoruz.
İnönü şöyle diyor:
— Bu bir siyasi manevradır. Müşkül durumda olduğu için
Sayın Özal şimdi çeşitli yollar denemek istiyor.
— Bu yollar nedir sizce?
SHP lideri, "Elınde büyük bir güç var" diye yanıt veriyor.
O gücün televizyon olduğunu, bu yolla kamuoyunun aklını
karıştırdığmı, kendi kişisel çıkarları için kimi gazetelere de-
ğışik demecler vererek kandırmaca politikasını sürdürdûğü-
nü yineliyor.
İnönü, Özai'a karşı giderek sertleşiyor. SHP tabanı İnö-
nü'yü Vumusak politika' yapmakla suçluyordu bunca za-
mandır. SHP içindeki belirli hizip, aynı yolla kurultayda da
İnönü'nün üzerine gitmişti.
İnönü, Özai'a ilişkin goruşlerini şöyle sıralıyor:
— Sayın Özal her gün bir şeyler söyleyip, çeşitli manev-
ralarta bir çözüm arayışına girdi. Seçimler zamanında ya-
pılsa iki yıl kaldı. Diyelim ki muhalefet iktidara geldi, o za-
man müşkül durumda kalacak. Çankaya'da nasıl oturaca-
ğının hesabını yapmaya başladı. Bu müşkül durumdan kur-
tulmak için çare arıyor şimdiden.
SHP lideri, Özal'ın son demeçlerini "çaresizlik durumunda
olduğunun somut bir örneği oJarak" nitelendirip şöyle di-
y°
r:
— Sayın Özal, cumhurbaşkanı gibi davranmak zorunda-
dır, ama öyle davranmıyor. Kimi zaman MESS başkanı gibi
belli bir kesımin sözcüsü gibi davranıyor.
Başbakan Akbulut'un son günlertieki açıklamalarını ise
şöyle değerlendiriyor İnönü:
— Ne yapsın Sayın Akbulut? O da güç durumda. Çeşitli
yollar denemek zorunda...
ANAP bu gidişle sıkıştıkça sıkışacak. Belki kurtuluş yolu-
nu erken genel seçimde arayacak.
Çünkü ANAP köşeye kıstırılmış durumda...
ERKEN GENEL SEÇİM ÖNERİLERÎ~
Cıııııhıırbaşkanıiîi
halk seçsin
SHP Diyarbakır Milletveküi ve gölge Enerji
ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fuat Atalay,
SHP'nin bir "demokratik uzlaşma"
arayışını gündeme getirmesini istedi.
İç Politika Servisi — SHP
gölge Enerji ve Tabii Kaynak-
lar Bakanı Fuat Atalay, bugün
bir erken genel seçim yaparak
parlamentonun değiştirilmesi-
nin yeterli olmayacağı görüşü-
nü savundu. Eski SHP Genel
Sekreteri Deniz Baykal'ın ya-
kın çahşma arkadaşlanndan
Atalay, partisinin "erken genel
seçim" le ilgili kararlanna uya-
caklanru, ancak ivedi olarak
Cumhurbaşkanı Turgut özal'ı
da zorlayacak formülleri kap-
sayan bir "demokratik
uzlaşma" arayışının gündeme
getirilmesi gerektiğini söyledi.
Atalay bu bağlamda, "Yerel
parlementolar oluşturulmalı,
ekonomik karar merkezleri bu
bölgelerde olmalı, anayasa
cagdaş ve demokratik sistem-
lere uygun hale getirilmeli, iyi
bir düzenleme ile cumhurbaş-
kanını ve hatta bölgesel yöne-
ticileri de halk seçmeli. Cum-
hurbaşkanı Özal'ın bu uzlaş-
manın gerçekleşmemesi duru-
munda öniinde inandıncı hiç-
bir argümanı katmaz" dedi.
SHP olağanüstü kunıltayın-
dan sonra parti yönetiminden
aynlan Baykal ve arkadaşları
bir dizi alternatif program pa-
ketleri hazırlıklarını sürdürü-
yorlar. SHP Diyarbakır Millet-
vekili Fuat Atalay, erken seçi-
me gidilerek parlamentonun
"saglıklı" bir yeniden yapılan-
maya kavuşması ve üretkenlik
kazanması için yapılması gere-
kenler konusunda düşündük-
lerini anlattı.
Türkiye'nin, parlamentoda-
ki sandalye çoğunluğunu da
dışlamadan bir "sivil demok-
ratik uzlaşma"va ihtiyaa oldu-
ğumı belirten Atalay şunlan
söyledi: "En geniş anlamda
buna Cumhurbaşkanı Turgut
Özal'ı da dahil ederek ve onu
zorlayacak formülleri de içine
alan bir demokratik uzlaşma
arayışını SHP'nin gündeme
getinnesi gereklidir. Cumhnr-
başkanının seçim şekli, bunu
dengeleyecek yeni demokratik
mekanizraalar, parlamento-
nun işleve kavuştunümasj, ida-
ri yönetimlerin seçümesi, erken
seçim, demokratik anayasa.^
Hepsi Wrfoütnoiçinde ete alın-
malıdır."
Atalay, gerçeklesme şansı
araştınlmadan ortaya konula-
cak pditikalann etkinliğinin
tartışılır olacağına da dikkat
çekerek şöyle konuştu:
"S»z konusu mutabakatu!
gerçekleşmemesi halinde 1991
yılı içerisinde erken genel seçi-
me gidecek yollar açılır. Özal-
ın, bu mutabakatın gerçekleş-
memesi durumunda öoiinde
inandıncı hiçbir argümanı kal-
maz.'*