Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
2 KASIM 1990 CUMHURtYET/17
HAVA DURUMU TÜRKİYE'DE BUGÛN
llevlet Meteoroloji İşlen Genel
MCıdüriüğü'nden alınan bilgiye gö-
re yurdun kuzeybatı kesim/eri par-
çafı buluttu. Marmara ile yurdun
iç kesimleri sabah saatlerınde yer
yer sisli, diğer yerler açık geçe-
cek. HAVA SICAKLIĞI. Artacak
RÜZGÂR: Güney ve Batı yönler-
den hafif, ara sıra orta yurdun ku-
zeybaütesimterindezamanla kuv-
vetti esecek. Denizlerde: Rüzgâr
Baü Akdeniz'de gûnbatısı ve Ka-
rayel, diğer denizferimizde günba-
tısı ve lodostan 2-4, yer yer 5, Ka-
radeniz'de 6 kuvvetinde saatte
4-16, yer yer 21, Karadeniz'de 27
A 26° 18° DıyarSakır A 25° 9°Mamsa
" 24°M°KMaraş
14° 5°Meran
12° OPMu&a
23° 7°Muş
S 22° 15° Etiıne
A 26° 12° Erancan
A 19° 7°Emxm
A 12° 4°Estoşe»»r
S 24° 7°Gazantep
A » > 17° BrMun
A 24°16°âûfflü$lune«
denizmılı hızla esecek. Dalga yüteeklığı 0.5-1 m., Kara-
deniz açıklannda 2.5-3 m., dolayında olacak. Van Götû:
nde hava: Açık geçecek. Go) kûçük daigalı. görüş uzaklı-
ğı 10 km. dolayında bulunacak.
j
Balıtesır
8ılec:k
ngfl
BıöiS
BOKJ
Bursa
ÇajıaMole
Çorum
Oenızlı
A 17° 8°Haiddn
A 29° 18° ısparta
S 28° 12° ısönbul
S 21° 13° Izmı-
A 20° 7°Kars
A 20° 8°Kastamonu A
A 18° 6°Kaysen
S 26° 14° Kırtdarelı
S 26°1B°Konya
A 21» 7°Kûttfya
A 25° 14° Malatya
13° 4°Flae
16° 5°Samsjn
18° 8°Sirt
25° 14° Sinop
26° 17° Sıvas
10° 3° TefcrdaJ
16° 5°Trabzon
20° VTunak
21° 13° Uşak
22° 6°\ön
22° 8°YMoat
20° 8°Zonguldak
A 27° 15°
A 22° 10°
A 24° 16°
A 28° 16°
A 18° 6°
S 19° 7°
A W14°
A 18° 12°
A 22° 15°
A 25° 12°
A 19° 14°
S 18° 6°
S 22° 13°
A 18° 13°
A 19° 6°
A 21° 8°
A 17° 6°
S 21° 5"
A 20° 16°
, bmuOu A-acık B-buluOu G-güneşt K-karlı S-sslı Y-yaJmurlu
BULMACA
SOLDAN SAĞA:
1/ Hiiscyin Rahmi
Gflrpınar'ın bir ro-
manı. 2/ Çarşılarda
aynı işi yapan esna-
fın bulunduğu bö-
lûm... Bir soru sözü.
3/ Söz, lakırdı... At
ya da araba uşağı. 4/
Barbunyaya benze-
yen bir balık. 5/
Etek ucuna doğru
çan biçiminde geniş-
leyen giysi... Felsefe-
de düşünce. 6/ Pe-
ru'nun plaka işare-
ti... Güven. 7/ Cera-
1 2 3
hat... Inleme, inilti. 8/ Üzerine şilte
serilerek yatmaya ya da oturmaya ya-
rayan, tahtadan seki. 9/ Bir nota...
Bir şcyin eksiğini tamamlamak için
ona katılan parça... Titan elementi-
nin simgesi.
YUKARIDAN AŞAĞIYA:
1/ Siirt yöresine özgü iki parçalı er-
kek giysisi. 2/ Seciye, karakter... Tü-
berküloz. 3/ Metal çubuk ve boru-
lara diş açan aygıt... Oylumlu. 4/ Na-
n partisinin askeri polis örgütü... Çanakkale'nin bir ilçesi. 5/
Toplum içindeki davranışlarda izlenecek yol... Bir bağlaç. 6/ Bir
yetimin ya da akılca hasta birinin malını yöneten kimse... Ar-
goda çok çalışan öğrenci. 7/ Maymunlarla insanlan kapsayan
memeliler takımı. 8/ Küçük erkek kardeş... Şube, kol. 9/ Argo-
da gözcü.
60 YIL ÖNCE Cumhuriyet
Şehir tiyatrosu
Hasan sürmesi
Hasan glüten ekmekleri
HAS balık yağı
Payda Hasan
2 KASIM 1930
Istanbul Belediyesi şehir
tiyatrosu inşası için evvelce
Taksim Emlâk şirketi ile
uyuşmuştu. Fakat şirket
sonradan sözünü tutmadığı
için Belediye bu şirketle
münasebetlerini katetmiş ve
bir daha sözünü yapmıyan
bu şirketle iş görmemeğe
karar vermiştir. Bu mes'ele
hakkında tstanbul Belediyesi Fen Müdürü Ziya B. bir
muharririmize şu şayanı dikkat izahatı vermiştir:
"— Biz yeni tiyatroyu Taksim tneydamnda Emlâk
şirketine ait arsada inşa etmeğe karar vermiş ve bunun
için Taksim Emlâk şirketi ile görüşmüştük. Hatta
aramızda itilâf bile hasü olmuştu. Şirket bu itilâfa
nararan tiyatro ve tahtelârz halâ için lâzım olan arsayı
bize 50.000 liraya bırakıyordu. Şirket müdürü bunun için
artık mes'ele kalmadığmı hatta buradaki meclisi idareden
başka Paris'teki meclisi idareye de bunu kabul
ettireceğini vadetmişti. İş bu suretle kararlaşmış iken
günün birinde şirketten bir mektup aldık. Bu mektupta
mezkür arsanm Belediyeye 200.000 küsur liraya verilmesi
lâzım geldiği fakat bir cemile olmak üzere 160.000 liraya
verileceği bildiriliyordu. Bu suretle aramızda takarrür
eden fîattan 110 bin lira fazlalık vardı.
Tabiî bu parayı veremezdik. Şirket te Belediye
müessesesine verdiği sözü tutmadığından dolayı
alâkamızı katettik. Onlar bizim tiyatroyu muhakkak
orada yapmak mecburiyetinde olduğumuzu zannederek
bu işi yaptılar. Fakat aldandılar.
Biz tiyatroyu orada değil, Tepebaşı'ndaki Darülbedayi'in
yerinde yapacağız. Çünkü bu tiyatro zaten vaktini
geçirmiş ve çok eskimiştir!'
30 YIL ÖNCE Cumhuriyet
Feyzioğlu'nun demeci
2 KASIM 1960
Teşkiline karar verilen Kurucu
Meclisin terkip tarzı, vazife ve
mesuliyetlerini tesbit etmek üzere
en geç 20 gün zarfmda bir
Anayasa tasansının hazırlanmasına
ve bu maksatla bir kurul teşkiline
Devlet ve Hükümet Başkanı
OrgeneraJ Cemal Gürsel tarafından
memur edilen Orta-Doğu Teknik wrhan Feyzioğlu
Üniversite Rektörü Profesör Dr. Turhan Feyzioğlu bugün
Türk Hukuk Kurumu binasında basına kısa bir demeç
vererek, çalışmalara derhaJ başlandığını bildirmiştir.
Feyzioğlu şunları söylemiştir:
"— Komisyonun bugün belli olan ilk üyelerini sizlere
bildirmek isterim: Türk Hukuk Kurumu Başkanı Doç.
Dr. Muammer Aksoy, Ankara Hukuk Fakültesinden
Prof. Süheyp Derbil, Ankara Hukuk Fakültesinden Prof.
Dr. Ilhan Arsel, ve Siyasal Bilgiler Fakültesi
profesörlerinden Bahri Savcı, şimdilik beş kişiden ibaret
olan komisyonumuz toplantılanna yanndan itibaren
başlayacaktır.
147'ler meselesi
Üniversitelerden affedilen 147 öğretim üyesi meselesi
bugün bir hâl şekline bağlanmıştır.
Milli Türk Talebe Birliğinden altı kişilik bir heyet saat 16
da Devlet ve Hükümet Başkanı Cemal GürsePi
makamında ziyaret etmişler ve kendisi ile 25 dakika
görüşmüşlerdir. Cemal Gürsel öğrenci temsilcilerine
şunlan söylemiştir:
"— Biz bu tasfiye hareketini Senatolara bırakıyoruz.
Gayet iyi niyetle hareket ediyoruz. Mutedil hareket
etmeniz bizi memnun etti. Havayı bulandırmak
isteyenlere fırsat vermemelisiniz. Bize verilen bilgiye göre
bu tasfiyeyi yaptık. lzahlarınız da şunu gösteriyor ki bize
verilen bilgide baa bakımlardan hâta vardır. Hâtadan
rücu etmek bizim için fazilettir!'
GEÇEN YIL BUGÜN Cumhuhyet
Sökmenoğlu'nun istifası
2 KASIM 1989
Turgut Özal'ın cumhurbaşkanı seçilmesi halinde
milletvekilliğinden istifa edeceğini açıklayan ve önceki
gün özal'ın seçildiğinin ilan edilmesiyle dilekçesini
TBMM Başkanhğı'na veren DYP Hatay Milletvekih'
Murat Sökmenoğlu, "Bundan 4 ay önce verdiğim bir
şeref sözü vardı, onu yerine getirdim. Muhalefetin de
sine-i millete dönmesi iazım. Sine-i millete dönmem, bir
nevi protestodur. Sayın Demirel istifa edeceğimi
biliyordu. Istifam tek taraflıdır. Kabulü zorunludur"
dedi.
DÜNYA'DA BUGÜN
ARTISMA
Duyarsız Muhalefet, 'Başardı
9
İktidar
Doğaldır ki gelir dağılımındaki çarpıklığı tartışmaya meydan
vermeyecek netlikte sonuçlandıracak böyle bir soruyu
"başanlı" bir iktidar olarak ANAP'tan beklemek anlamsız
olurdu.
Son "sokaga çıkma yasaklı nüfos sayı-
mı"nı evimize kapanıp geride bırakarak
birtakım soru işaretine takılı kaldık.
Nüfus sayım görevlileri gelip ilgili ista-
tistik sorunlannı yönelttiklerinde gördük ki
bu sayım için harcanan 50 milyar TL ve 500
bine yakın personel boşa kullanılmış. Şöy-
le ki; açıklamalara göre 34 değişik soru yö-
neltilecekti. Oysa sorulan incelediğimizde
nüfus müdürlüklerinde zaten var olan te-
mel bilgjlerin tekrar sorulmalanna karşın
en önemli konu olan gelir dağılımına ait
hiçbir soru yoktu. Buna karşılık AT'ye gir-
me mücadelesi veren ülkemize ait hergün
tartışma konusu olan GSMH ve gelir da-
ğıiırru hakkında tum tartışma ve kuşkuları
ortadan kaldırabilecek böyle bir imkân ne-
den kullanılmadı? Acaba "ayltk veya yıl-
lık kazancımz nedir?" şeklindeki basit bir
sorunun ülke genelinde incelenmesinin iş
gruplanna göre gelir dağıtımını net bir şe-
kilde ortaya çıkartarak gecmiş nüfus sayım-
lanndaki aynı bilgilerle karşılaştınlmasıy-
la ülkemizin sosyo-ekonomik seyrini gör-
yım öncesi ne tür sorulann yöneltileceğini
niçin merak edip politika üretmediler? Sü-
rekli tartışarak DİE ve DPT bilgilerinin
yanlışhğını iddia eden liderlerin, bu konu-
ya sahip çıkmaları, en azından bu bilgile-
rin sağlanması gerektiğini vurgulamalan ge-
rekmez miydi?
Doğaldır ki gelir dağılımındaki çarpıklı-
ğı tarüşmaya meydan vermeyecek netlikte
sonuçlandıracak böyle bir soruyu
"başanlı" bir iktidar olarak ANAP'tan
beklemek anlamsız olurdu.
me şansımız olmayacak mıydı?
Bu aşamada; çalışan kesimlerin bu ikti-
dar döneminde fakirleştirildiğini ve gelir
dağılımında uçurumlar yarattığını iddia
eden sayın muhalefet liderleri böyle bir sa-
Ne kadar gelir elde ettiğimiz bilgisi olma-
dan, ne iş yaptığımız ve nerede doğduğu-
muz hakkındaki bilgilerin DİE ve iktidara
ne yararı olacak merak ediyoruz. Kanımız-
ca, kelle sayımı niteliğini taşıyan "nüfus sa-
yımı (lan)" muhalefet ve iktidar ürünü ola-
rak bir kez daha insanlann önüne sürüldü.
lsterdik ki kelle sayımı niteliğini aşmış,
AT'ye girme amacında olan Tiirkiye'nin
gelecek 5-10 yıllık kalkınma planlanna ışık
tutacak verileri taşıyan bir "toplumsjd ve-
ri araştırması" yapma istencinde olan ik-
tidar ve duyarlı bir muhalefet olsun.
LEYLA KUTLAY GÜLTEKİN
SELAMİ YİGtT
Ankara
GaUri • Atöly» PERA • 146 97 38 • 132 64 26
URART
SANAT GALERİLERİ
SOVYET
SANATÇIUR!
SERGİSİ
27 Eldm - 27 Kasım
Cemal Reşit Rey
Konser Salomı
MODUS VIVENDI
Zunch
ART MODERN GALLERY
Moscow
URART
SANAT GALERİLERİ
EMRE
ZEYTİNOGLU
Resim Sergisi
18 Ekim-6 Kasım
Abdi Ipckçi Csd. No: 18
ı 141 21 «3
SAHFA SANAT GAUERİSİ
NUYAN
Resim Sergisi
10 E*fm - 10 Kasım
OERİ SHOW IHLAMUR
Ihlamur Cad. Ye$ılçımen Sok
No 91 B«şmıavlST 159 72 55
YILMAZ
MERZIFONLÖ
Resim Sergisi
24 Ekim-24 Kasım"90
SOYAH
SANAT GALERISI
BüyOkdm Cad. No: M
MtcUlyakSr 175 H M-2S
TEM SANAT GALERISJ
ÖMERKALEŞİ
Resim SergM
ORUÇ
ORUÇÇAKMAKLJ
RESİMSERGİSİ
18EWMılOKASW90
Ycdikuyular Çıknıazı
Şcn Sinenraa Aıkos
6/7 132 59 59
GORBON
SANAT GALERISI
WOLFGANG
KAPPIS
RESİM SERGİSİ
6 Kasım - 30 Kasım I990
A CICNU» V» M
II. DONEM
KAYITLARI
AÇILDİ
Mankenlik ve
Vitray • Seramık • BatıK
ÖYŞIŞU
CİZGİ
Tel.360 69 10
îel 132 22 22
gafori • atölye
M6 97 M • 132 64 26
SALÎH ACAR
FARUK CtMOK
REMZİ TÖREMEN
Kasım Sergisi
Şakay* A«lı> Sok. 9/A
130 20 07
lanak
* UMlHUaU «
SÜHA
BAŞARAN
Resim Sergisi
31 Ekim - 17 Kasım
NlspcHye Cad. 44/2
Etiter 165 19 35-165 32 91
/J&jkaksE
Resim Sergisı
18 Ekim -18 Kasım'90
l . l m m SİHön Sok A-1«
17DO3 62 - i n 74M
AEDPA
^BTekstilbank Sanal
Galerisi
ZEYNEP
SARIOĞLU
Suluboya Resim Sergisi
17 Ekim - 5 Kasım
H0»m Gand* Cad. 1M
Ta^vlkly* 136 12 79
tİHAI
ÖZEGEMEN
Resim Sergisi
27 Ekim - 24 Kastm
Akmar Pasafi No 70 7j Müftûrdar
I/Utt Iteaü «wı|
34926 10-338 84 83
ÇERÇEVELEMEK
BİR SANATITR ...
(Mıgts Arkasa)
BtşAuş-lsunbul
• Ttl 16198 87 •
NERMIN
ATAYOLU
KIŞ PIRILTILARI
TAKI SERGtSİ
1-2-3 Kasım
JI 00 1900 Arası gezılebSr.
Açiış kokıeyu S Kastn fWş.
17.00-20 00 arası
Sternn OMI hm U Sim ! * •
AŞIDIN
DİNOGaleri Nev
Maçka C. 33/B 131 67 63
,OPERAJ
SANAT CAl E I I S I
SALİH ACAR
RUZİN GERÇİN
IŞIL ÖZIŞIK
KARMA RESİM SERGİSİ
22 Ekim - 10 Kasım'90
l # a Stt. tmn »t 49/11 ıTne Mamura
O l y l T t l « B e
ÜMtTYlfU
SANJT GSLEKİSt
TÜRK RESİM
USTALARI VIII
2-14 KASIM
E. FOfTOnl lOyantahsi)
HamJt Oörele
NaclKalmukoğlu <^
Arif Kaptan
All Karsan
E.K Köseoğlu
M. AH Laga
Halle Mercan
Salm özeren
htfeM M. TrM ç*mı 1m*.K Hv
77/34 Bıyıtta 144 H 33
ÖMER ULUÇ
• • r • I
I» 10- 27 II l»»0
DERİHOD KOLTOR MERKEZİ
S ı h ı t y o l u . B e ı k a r d e ı l e r D o r s k . K t z l ı c c ı m e
IST ANSUI
2 23Küffll9W. U.0CI4JC
Ues36
TB: 13247 17
Resim Sergisi
ZEKAIORMANO
• G A R A N T İ S A N A T C A L E R İ S İ
Vakko Sanat Galerileri
Sunar:
FERİT EOGÜ
BERLİN RESİMLERİ
(1989-90)
Resim Sergisi
Vakko / Ankara
5 Kasım - 4 Aralık 1990
Vakko / İzmir
7 Kasım - 30 Kasım 1990
Vakko / Beyoğlu
9 Kasım- 1 Aralık 1990
Türk ve İslam Eserleri Müzesi
1 Kasım - 30 Kasım 1990
SON ÜÇ GÜN
I. SOVYET
RESİM
SERGİSİ
RAMKO
SANAT MERKEZİ
AIİYE SOK. 8/2 TEŞVİKİYE
İSTANBULTEL: 134 15 38
DOPLERLİ, RENKÜ EKOKARDİYOGRAFİ
HOLTER , EFORLU, EFORSUZ ELEKTRO...
K
En ileri Standartlarda Kalp
Sağlığı Hizmetleri Sunar.
Tel: 175 12 44/45
TÜRK KALP VAKFf 148 58 66
tLAN
Bakırköy 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nin Esas: 984/134 Karar: 985/25
sayüı 27.2.1985 tarihli karan uyannca idaremize 10.899.874.- TL.
para cezası ödetneye yükümJü kılınan Abdülkadir Doğaç kararda be-
İirtilen adresinde bulunamadığından mezkür para cezası tahsil edile-
memektedir.
Tebligata esas olacak başkaca bir adresi bilinemediğinden 7201 sayılı
Tebligat Kanunu'nun 28. ve 29. raaddelerine göre ilaoeo tebügiııe ka-
rar verildi.
Tebligat yerine kaim olmak Uzere tebliğ ohınur.
TSTANBUL GÜMRüıaERl BAŞMÜDÜRLÜĞÜ
Basın: 37917
MUŞERREF HEKİMOĞLU
Günlerle Gelen
Bayram günü TV'de İkinci Kanal'ı izliyorum, Günlerle
Gelen programını. İki bilim adamı konuşuyor, Prof. Boz-
kurt Güvenç ve Prof. Aslan Kaynardağ, cumhuriyetimizin
kuruluşundan sonra uygulanan kültür politikasını anlatı-
yorlar. 1900 yılına dönüyorlar önce, 1860'larda başlayan
çağdaşlaşma girişimleri doğrultusunda ilk üniversite ku-
ruluyor 1900 yılında. Medresenin karşısında çağdas okul-
lar yer alıyor. Atatürk'ün eğitim politikası da çağdaşlaş-
ma ilkesine dayanıyor. Evrensel ya da ulusal ayrımı yok.
Kültür ve uygarlık ayrımı da yok, Batıcı değil çağdaş eği-
tim öngören bir politika. Okul değil, toplum eğitimı öngö-
rülüyor. Türk toplumuna yeni soluk veren, yeni bir insan
oluşturan eğitim. Savaş sonrası devlet bütçesi hayli dar,
ama Batı ülkelerine gençler yoifanıyor. Fizik, kimya, ma-
tematik öğrenimi yapıyorlar. Dönüşte lise öğretmeni olu-
yorlar. Müzik devrimi yapılıyor, Batı ülkelerine yetenekli
gençler yollanıyor. İyi bir öğrenim görüyorlar, çoksesli mü-
ziğin ilk ustaları o gençler. Konservatuvarda ders veriyor-
lar, konçertolar, operalar besteliyorlar. Günlerle Gelen
programında Semiha Berksoy da yer aldı bayram akşa-
mı. Adnan Saygun'un Özsoy operasını anlattı. İran şahı-
na ilk Türk operasını dinletmekten Atatürk de sanatçılar
da büyük coşku duyuyor.
TV'yi izlerken hüzünlendim birden. Günlerle Gelen adlı
program yıllarla gidenleri düşündürdü bana. Benim ku-
şağtm mutlu gerçekten. Cumhuriyetimizin güzel dönemini
yaşadık. Coşkuyla, umutla. Çağdaşlaşma çabalannı ilik-
lerimize kadar hissettik, o çabalarla mutlandık, onurlan-
dık. Ama sonra? Çağdaş okulun karşısında imam-hatip
okulları, kuran kursları yer aldı değil mi?
Yazın Ören'de güneşlenirken öğretmen dostlanmla ko-
nuşuyoruz. Gündemde müzik var, kahvelerde çalan ara-
besk müzikten yakınıyoruz.
O öğretmenler Savaştepe Köy Enstitüsü'nden, biri de
Gömeçli bir çobanın oğlu, sanırım soyadı da Çoban. Ba-
na okulda keman çaidıklannı anlattı. Dinlerken gözüm ya-
şardı. Savaştepeliler Balıkesir'e Necatibey Okulu'na gi-
diyorlar bir gün. Oradaki oğrencilerle ortak konserler ve-
recekler. Okula gelince provalar başlıyor. Balıkesirliler tan-
golar çalıyor, belki de Necip Celal'in tangolarını. Savaş-
tepeliler hayli şaşırıyor, tango çalmayı bilmiyor onlar. Mü-
zik öğretmeninden öğrendikleri parçalan çalıyorlar. Kapı
açılıyor birden okulun müzik öğretmeni içeri giriyor, "Kim
çalıyor" bunları, diyesoruyor. Savaştepeliler suçlanacak
mıyız diye düşünüfken müzik öğretmeni kutluyor onları.
"Benim öğrencilerimin de bu parçalan çalabilmesini
isterim" diyor. Savaştepeliler Vivaldi'nin Oört Mevsim'in-
den bir bölüm çalıyorlarmış kemanlarla. Çoban çocukla-
rı ve Vivaldi'nin müziği! İnsan inanamıyor, ama gerçek.
Bir de geçen konuştuğum şoför var. Çoksesli müziğe ateş
püskürerek arabesk kasetini okşuyor sevgiyle. Kulağı ona
alışmış ne yapsın! Gözünü açıyor arabesk, kapıyor ara-
besk! Cumhuriyet boyunca kaç konservatuvar açılabildi,
kaç operamız var, kaç koromuz? Çok sesli müzik dalında
kaç bestecimiz? Onları özendirmek için neler yapıyoruz?
Bir de imam hatip okulları var, değil mi? Giderek çoğalı-
yor, öğrencilere tüm üniversitelerin kapısı açılıyor. Kamu
görevinde de onlar yer alıyor giderek. Cumhuriyetimizin
laiklik ilkesi de zorlanıyor durmadan. Kimi olaylara laiklik
ilkesi doğrultusunda yorum bulamıyor insan. Karanlık bas-
tırıyor. Oysa cumhuriyetimiz bir aydınlanma çağının baş-
langıcı değil mi? O çağ hayli geride şimdi. Yoksa ulusal
bayramlarda geçmişe özlem duyulur mu? Çağdaş bir ül-
kede ulusal bayramların coşkusu yenilenir durmadari. '
Çünkü her kuşak yeni bir boyut katar o coşkuya. Bilim
dalında, sanat dalında, politikada çağdaşlığını yaşayarak,
kanıtlayarak...
Bayram günü Cumhurbaşkanı da açıkladı. Sağlık ve
eğitim alanında hayli gerideyiz. Bunu bütçeler de kanıtlı-
yor. Açıkçası insana yatınm yok. O zaman insan sevgisi
de yok!..
Geçmiş bayramlan anarken duyulan hüzün buradan
kaynaklanıyor bence. Sevgiyi çok içten duyardık o zaman.
Neyi, niçin kutladığımızı hissederek sevinirdik. Artık tari-
he karıştı, ama anımsıyanlar var hâlâ. Cumhuriyet Bay-
ramı'nda düzenlenen şenlikler, balolar büyük olaydı o za-
man. Herkes çok şık olmak ister, giyimine büyük özen
göstererek katılırdı. Geçen akşam Çankaya Köşkü'ndeki
kalabalığı seyrederken şaşırdım biraz. Bayram nedeniy-
le düzenlenen bir toplantmın kimi konukları neyi kanıtla-
mak istiyor acaba? Çağrı kartlarını okumadan gelmiş gi-
bi rasgele giysiler, örtüler içinde... Bir yanda büyük üni-
formaları içinde komutanlar, asker konuklar, smokinli ko-
nuklar, uzun etekliler; sonra çağrı kartlanndaki uyarılara
aldırmadan gelenler... Böylesine özensizlik de bir gösterge
mi acaba? Sayın Özal ve eşi kimi konularda protokolden
hiç hoşlanmıyor, kurallara da aldırmıyorlar, ama ev sahi-
bi oldukları bir toplantmın konukları çağrı kartlarına ters
düşünce ne düşünüyorlar acaba?
Semra Özal'ın ANAP'ın liberal kanadından Mesut Yıl-
maz ve Mustafa Kalemli ile özel bir fotoğraf çektirmesini
tepki diye yorumlayanlar var. Acaba neye ve kime karşı?
Kimi kişiler protokolde kolalı dönemin sona erdiğini söy-
ledi bana. Kolalı protokol savunulamaz ama böylesine
umursamazlığı hoşgörmek de kolay değil. Protokol görev-
lilerinin işi güç doğrusu. Vaktiyle Cumhuriyet Bayramı tö-
renlerinden geri çevrilen milletvekillerini anımsıyorum.
Sonra Başbakan Ecevit, De Gaulle'ün cenaze törenine
giderken koalisyon ortağı MSP Genel Başkanı Necmet-
tin Erbakan'ın Jaketatay giymesini! Rahmetli Hasan Işık
usta diplomatlığını bu konuda da gösterdi. Erbakan'ı Ja-
ketatay giymeden Paris'e gidemeyeceğine inandırdı gali-
ba. Şimdi takke dönemine geldik değil mi?
Biçim değil öz önemli elbet. Bir olayın özünü yaşaya-
mayanlar, biçimde de geride kalıyor. Özlerini yansıtan bi-
çimlere giriyorlar belki de. Kimi biçim giyinmeyi, örtün-
meyi siyasal bir simge gibi sergiliyorlar. Böyle olaylara hoş-
görüyle bakanlar, abartılmamasını söyleyenler arasında
devleti yönetenlere de rastlanıyor. İnsan karar veremiyor.
Böylesine iyimser olmaları için elbet bir bildikleri var, di-,
ye düşünüyor.
Ama gördüklerimiz! Ancak gördüklerimiz de karamsar-
lığa düşürmemeli bizi. Tersine uyarmalı. Neler yitirdiğimizi, '•
nereye yöneldiğimizi düşünerek silkelenmeli, yeni bir so-<
lukla dikilmeliyiz. Yalnızlığa, umutsuzluğa gömüierek ya-
şanamaz değil mi? ;
T E Ş E K K Ü R
Yaptığı sezaiyen ame/fyofı ile bizi kızımıza
kavuşturan değerli ağabeyimiz
Op. Dr.
VEDAT ÖZERDOGAN'A
ve SSK Göztepe Hastanesi Kadm Doğum
katının tüm hemşire ve personeline
sonsuz teşekkürler ederiz.
MELDA
Dr. NURETTİN DOLAPÇIOĞLU