04 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
14 KASIM 1990 DIŞ HABERLER CUMHURİYET/3 Atina-Sofya yakınlaşması • ATİNA (AA) — Büyük bir siyasi ve ekonomik kriz içinde bulunan Bulgaristan ile Balkanlar'da "önemli roller" üstlenmeyi amaçlayan Yunanistan arasındaki ilişkiler giderek artıyor. Dışişleri Bakanı Andonis Samaras'ın Sofya ziyareti sürerken Savunma Bakanı Yannis Varviçiotis Bulgaristan'a davet edildi. Varviçiotis'in, ocak ayında Sofya'ya gideceği bildirildi. Başbakan Konstantin Mitsotakis ise 6-7 arahk tarihleri arasında Sofya'ya iki günlük bir ziyaret yapacak. Bu arada Atina, Bulgaristan'a gıda yardımı göndermeye devam ediyor. Papandreu sorgulanacak • ATİNA (Cumhuriyet) — Yunanistan'da sosyalist PASOK döneminde ortaya çıkan skandallardan sorumlu gösterilen beş kişiden biri olan eski Başbakan ve PASOK lideri Andreas Papandreu, ifade vermek için 22 kasım günü sorgu yargıcına davet edildi. Papandreu'rnın 22 kasım günü sorgu yargıcına gitmeyeceğinden söz ediliyor. Bunun yerine kendisine yöneltilen suçlamaları reddeden bir yazıyı sorgu yargıcı Spiros Spiru'ya iletmesi bekleniyor. Lsrail askeri öldürüldü • KUDÜS (AA) — Israil - Ürdün ateşkes hattı yakınında Ürdün ırmağı üzerindeki Damiah köprüsünde bir İsrail askeri Ürdün'den sızan silahlı bir kişi tarafından öldürüldü. 37 yaşındaki Çavuş Pinhas Levy'yi bu sabaha karşı öldüren sivil kıyafetli saldırganın olay yerine gelen askerler tarafından yakalandığı bildirildi. Askeri kaynaklar 17 yaşındaki saldırganın Islami Cihad Örgütü'nden olduğunu belirttiler. Damiah köprüsü lsrail işgali altındaki Batı Şeria ile Ürdün'ü bağlayan iki köprüden biri oluyor. Geçen perşembe günü Ürdün'den sızan beş kişilik bir komando Eriha bölgesinde yakalanmış, çatışmada bir Israilli subay ve bir komando öldürülmüş diğerleri ise kaçmıştı. Yunanistan ve terör • ATİNA (AA) — Atina'da geçen hafta esrarengiz bir patlamadan sonra yakalanan Kiryakos Mazokopos ile ilgiü soruşturma, büyük bir gizlilik içinde sürdürülüyor. Atina'dan verilen haberlere göre polis, patlamanın meydana geldiği depoda rastlanan parmak izleri üzerinde duruyor. Aynı depoda Koridalos Hapishanesi psikayatrı Mario Maratos'un öldürülmesinden sonra saldırının sorumluluğunu üstlenen devrimci Dayanışma örgütünün bir bildirisinin bulunması dikkatleri bu yöne çekti. Gelişmeler bu safhada iken, Epikerotita gazetesine bir açıklama gönderen 17 Kasım örgütü, Mazokopos'un gerçekte Yunan gizli servisi elemanı olduğu iddia etti. Pravda, pornoya çattı • MOSKOVA (Reuter) — Sovyetler Birliği Komünist Partisi yayın organı Pravda, Sovyetler Birliği'nde son zamanlarda pornografık yayınlann artmasmdan yakmarak, "Sovyet gençliği, nasıl çahşmalan gerektiğini öğrenmek yerine, ahlaki değerlerdeki düşüşün öznesi haline geliyor" dedi. Gazetede dün yayımlanan "Utanma, elbiselerini çıkart" başlıklı yazıda, "Bir süre önce, cinsel devrim dalgası, Batılı ülkeleri süpürdü geçti. Oralarda şimdilerde biten veya bitmekte olan bu dalga, bize sıçrıyor. Cinsel devrim dalgası, dipsiz bir okyanus gibi, tüm toplumumuzu baştan aşağı bunaltıyor" görüşüne yer verildi. Roma'da, ittifakın gizliservisiniprotesto amacıyla büyük birgösteri düzenlenecek 4 Süper NATO' yara olduNİLGÜN CERRAHOGLU ROMA — "Süper NATO" ile ilişkili olduğu sanılan siyasi cinayetler ve terör olayları ile ilgili olarak başkent RomaL da bu cumartesi büyük bir protesto yü- ruyüşü düzenlenecek. Ana muhalefetteki komünistlerin girişimiyle önümüzdeki cumartesi günü düzenlenecek olan yü- rüyüşün yanı sıra Italya'nın çeşitli kent- lerinde yapılan manifesto eylemlerinde çizmede 30 yıldır cereyan eden siyasi ni- telikli cinayet, komplo ve terör olaylan- na ışık tutulması istenecek. Italyan siyasi yaşamını 30 yıldır sar- san ve komünistlerin iktidara gelmesini önlemek amacıyla "Süper NATO" tara- fından yönlendirildiği sanılan "gerilim stratejisi"nin belli başlı kilometre taşla- rı şunlar: 1) 1%2'de yürürlükte olan eski gizli servislerin (SIFAR) başı, CIA ile sosya- listlerin iktidara gelmesini engellemek üzere anlaşıyor ve bu bağlamda siyaset, din, kültür, sendikacılık, sanayi, askeri ve basın dünyasından "tehlikeli" buldu- ğu 157.000 kişiyi fışliyor. Daha ileriki yıl- larda "fişleme" olayı ortaya çıkar çıkmaz kamuoyuna bunlann yakıldığı açıklanı- yor. Fakat fişlerin fotokopisi, 1981'de or- taya çıkanlan P-2 Mason Locası'nın başı Licio Gelli'nin arşivlerinde ele geçirili- yor. P-2 grubu, bir Mason locası para- vanı altında Italya'da bir sağ darbe ger- çekleştirmeyi amaçlıyor. 2) 27 Ekim 1962'de Sicilya'dan Mila- no'ya ENI (Ulusal Enerji Kurumu-KIT) başkanını getiren uçak, esrarengiz bir bi- çimde düşüyor. Merkez sol görüşleriyle tanınan ve ltalya'yı enerji alanında ba- ğımsız hale getirmeye çalışan, bu nedenle ABD'li ünlü petrol şirketleri "7 Sisters" ve CIA'nın çıkarlarına karşı çıkan Mat- tei'nin uçağına bomba konulduğu sanı- lıyor. 3) 1964 SIFAR Başkanı General Lo- renzo'nun yalnız jandarma güçleriyle ör- gütlemeye çalıştığı ve bu nedenle İtalyan- cada "yalnız" anlamına gelen "Solo" adını alan "Plan Solo" ortaya çıkarılı- yor. 4) 1969'da niteliği saptınlan SIFAR- ın bünyesi üzerinde araştırma yapan or- du mensuplan (general Carlo Ciglieri, general Manes ve yarbay Ottovio) esra- rengiz ölümlerle yok oluyorlar. birine katan "Gladvo Operasyonu"nu ortaya çıkarıyor. 9) 1973'te (Rosa Dei Venti) "Yeller Gülü" adh ve aşm sağ eğilimli bir baş- ka yeraltı örgütü keşfedilivor. 10) 17 Mayıs 1973: Milano'da başka bir bombalı terör saldınsında 4 kişi ya- ralanıvor. 52 kişi ölüyor. 11) 28 Mayıs 1974: Bir antifaşist gös- teri sırasında patlayan bombalar Brescia'da 9 kişinin canını alıyor, 100 ki- şinin yaralanmasına yol açıyor. 12) 22 Kasım 1973'te "Argo 16" adh askeri bir uçuk düşüyor. İki mareşal ve İtalya'da 30 yıldır çözülemeyen siyasi nitelikli cinayet, komplo ve terör olaylarının arkasında 'Süper-NATO'nun yattığı sanıbyor. Ana muhalefetteki komünistler, NATO'nun gizli servisinin faaliyetlerinin gün ışığına çıkanlması konusunda ısrarb bir tutum izliyorlar. 5) 12 Arahk 1969'da Milano'da "Na- zionale Del Lavoro" bankasına 10 kilo- luk patlayıcıdan oluşan bir bomba ko- nuyor ve 14 kişi ölüyor, 90 kişi yaralanı- yor. 6) 1970'te "Borghese Darbe"si adım alan bir darbe teşebüsü oluyor. 7) 1971'de Licio Gelli "P-2 Mason Locası" adındaki gizli örgütünü kuruyor. 8) 31 Mayıs 1972: Venedik civarında Peteano adh bir köyde 3 jandarma, ih- bar üzerine inceledikleri bombab bir ara- bayla havaya uçuruluyor. 10 yıl sonra bu saldırıyı soruşturmakla görevlendirilen yargıç Felice Casson, "Peteano olayından" hareketle bugün ttalya'yı bir- bir yarbay oluyor. Bugun uçagın Sarden- ya'ya "Gladyatör" adı verilen "Gladyo Operasyonu" gerillalarını taşıdığı anla- şılıyor. 13) 4 ağustos 1974 Italicus treni faci- ası: 12 ölü ve 48 yaralı 14) 16 Mart 1978: Kızıl Tugaylar Hı- ristiyan Demokratların Başkanı, komü- nistlerle diyalog yanlısı eski Başbakan Aldo Moro'yu kaçırıyorlar. 15) 20 Mart 1970: Gizli servislerle ya- kın bir bağ içinde çalışan ve Moro olayı üzerine istenilmeyen şeyler yazmaya baş- layan haber ajansı sahibi gazeteci Mim- mo Pecorelli öldürülüyor. 16) 27 Haziran 1980 Ustica faciası: "Itavia" şirketine ait bir DC-9 yolcu uça- ğı, aynı rotadan geçmesi beklenen Kad- dafi'nin uçağmı hedef alması gereken bir füzeyle yanhşhkla düşürülüyor. 81 yol- cu ölüyor. 17) 17 Ekim 1981: P-2 Mason Locası skandalı patlak veriyor. Licio Gelli'nin loca üyeleri ve fişlenmiş adlarla dolu gizli arşivleri bulunuyor. 18) 23 Araük 1984: Napoli-Milano tre- nine konan bir bombayla 16 kişi ölüyor, 106 kişi yaralanıyor. Artık "ttalya'nın esrarlan" diye anı- lan tüm bu olaylar hakkında halen ger- çek anlamda fazla bir şey bilinmiyor. Aralannda çoğu kez Bizansvari, şifreli bir dille konuşan politikacılar, tüm bu olayların ardında her şevi yöneten bir "koca ihtiytr"ın olduğunu söylüyorlar- dı. Bugun ise ana muhalefet lideri Ac- hille Ochetto, "bu koca ihtiyar"ın, "Sü- per NATO"dan başka bir şey olmadığı- nı söylüyor. Hafta sonunda devlet tele- vizyonu 3. kanalında yayımlanan 9 mil- yon seyircinin izlediği, {gizli servis şef- leri, gazeteciler, generaller ve politikacı- Iarı içeren) "Samarcanda" adındaki 3 saatlik tartışma programında da ileri sü- rülen tez bu. "Repubblica" gazetesinin başyazan Eugenio Scalf ari de şimdi bu esrarlara ışık tutulmasını istiyor ve dün ABD'ye hareket eden Başbakan Giulio Andreotti'nin eski CIA Başkanı Bush ile bir araya gelerek tüm karanlık olayları aydınlatmasını istiyor. "Batı" diyor Scal- fari, "Gorbaçov'a verdiği ekonomik yar- dımı Dogu Avnıpa ve Sovyetler'in de- mokratikleşme süreciyle şartlamaktadır. Batı, (gerçek bir glasnost örnegi vererek) şu dosyalan ooce bir acıklasa hayranı şa- yan olmaz mı?" FRANSA SSCB ŞtDDET EYLEMLERİ — Paris'le önceki akşam diizenlenen ögrenci gösterüerinde, çıkan şiddet olaylan, Fransa'da kaygı yarattı. Olaylı gösteride 100 yaralı SABETAY VAROL PARİS — Fransa'nın başken- tinde son öğrenci gösterileri sı- rasında meydana gelen "yağma- lama" olaylan karşısında güven- lik güçlerinin pasif tutumu mu- halefet tarafından eleştirildi. Toplam 300 bin kişinin katıldı- ğı gösterilerden sonra cuma gü- nü yeni bir yürüyüş bekleniyor. Ote yandan pazartesi akşamı ce- reyan eden şiddet olaylarında, yüzün üzerinde polisin yaralan- dığı ifade edildi. Liseli gençler veya polisle çatışan "eJemanlar" arasmaa yaralanan olmadığına dikkat çeİciliyor. Paris Valisi, güzergâh boyun- ca, dükkân, özel oto ve metro is- tasyonu gibi hedeflere yapılan saldırıların, güvenlik güçlerinin "taktik hatası" yüzünden mey- dana geldiğini kabul etti. Ancak tçişleri Bakanı Pierre Joxe"un öğrencilerle polisi karşı karşıya getirmemek için gösteri öncesin- de güvenlik güçlerine kesin ta- limat verdiği ifade ediliyor. Ni- tekim önceki akşam polis mü- dahalesi, normal göstericilerin tamamen dağılmasından sonra gerçekleşti. 1986 yüında yer alan öğrenci gösterileri sırasında da şiddet olayları patlak vermiş, sağ eğilimli Jacques Ctairac hü- kümeti döneminde meydana ge- len bu olaylarda, Malik Ousse- kin adh Arap kökenli bir öğren- ci hayatını kaybetmişti. Sosya- list yönetimin ne pahasına olur- sa olsun "Oussekin olayı"nın tekrarlanmaması için yağmala- ma, yakıp yıkma olaylarına se- yirci kalmayı tercih ettiği kayde- dildi. Paris'te büyük ölçüde öğren- ci gençlerin dışuıda meydana ge- len bu çirkin olaylar bir yana, "protesto" gösterisinin çok bü- yük başarı sağladığı gözlendi. Başkent ve taşra kentlerinde toplam 300 binin üzerinde hseh genc, sokağa çıkarak eğitim ko- şullarının düzeltilmesini istedi. Cumhurbaşkanı François Mit- terrand ve Eğitim Bakanı LJonel Jospin, liselileri makamlarında kabul ederek gençlerin önünde bol vaatte bulundu. Cumhur- başkanı François Mitterrand da gençlerin okul binalarında "özgüriük" taleplerinin hemen karşılanması gerektiğini söyledi. DışBASIN Ermenistaıf ın Türkiye umudu Ifeltsin, iktidara ortak Sovyetler Birliği Başkanı Gorbaçov, Rusya Devlet Başkanı Yeltsin'in 'koalisyon hükümeti kurma' önerisini, ilke olarak benimsedi. Dış Haberler Servisi — Sov- yetler Birliği Başkanı Mihail S. Gorbaçov ile Rusya Federasyo- nu Devlet Başkanı Boris Yelt- sin, iktidann paylaşımı konu- sunda 'ilke otarak' anlaştılar. Boris Yeltsin, merkez ile Rus- ya arasında koalisyon hüküme- ti kurulması için yaptığı çağrı- nın, Gorbaçov tarafından ilke olarak benimsendiğini söyledi. Geçen pazar günü Sovyetler Birliği Başkanı Gorbaçov ile yaklaşık olarak beş saat süren bir görüşme yapan Yeltsin, merkezi yönetimle ortak bir koalisyon hükümeti kurma ko- nusundaki isteğini Gorbaçov'a Uettiğini ve Sovyet liderin bu is- teği olumlu karşıladığını açık- ladı. Yeltsin, dün Rusya Par- lamentosu'nda yaptığı konuş- mada, ülkedeki krizin çözülme- si için merkezi yönetim ile Sov- yetler Birliği'nin en büyük cumhuriyeti olan Rusya Fede- rasyonu arasında işbirlıği yapıl- ması gerektiğini Gorbaçov'a ilettiğini söyledi. Yeltsin, bu- nun için merkezi hükümete Rus parlamenterlerin de alın- masını istediğini belirtti. "Gor- baçov'dan pek fazla teJepte bu- lunmadım. Yalnızca başbakan- lığı. savunma bakanlıgını ve maliye bakanlıgını istedim" di- yen Yeltsin'in bu sözleri, Rus milletvekilleri tarafından alkış- lar ve kahkahalarla karşılandı. Rusya Devlet Başkanı Yelt- sin, Gorbaçov ile pazar günü yaptığı görüşmede, Rus parla- menterlerin de dahil olacağı bir koalisyon hükümetinin kurul- ması fikrinin ilke olarak be- nimsendiğini açıkladı, Gorbaçov memnun Sovyetler Birliği Başkanı Gorbaçov, Yeltsin ile geçen pa- zar günü yaptığı görüşmeden tatmin olduğunu söyledi. Gorbaçov, dün SSCB'deki asker milletvekilleriyle yaptığı toplam beş saatlik görüşmede, son zamanlarda, Rusya Parla- mentosu'nun aldığı bazı karar- Iarın, bu cumhuriyetle merkez arasındaki ilişkileri çatışma noktasına getireceği yolundaki kaygıları gidermek amacıyla, pazar günü Yeltsin'le yaptığı görüşme hakkında bilgi vermek istediğini söyledi. JEAN KEHAYAN Ermenistan, SSCB'den ba- ğımsız olmanın yollarını anyor ve Ermenilerin büyük çoğunlu- ğu da bağımsızlığa evet diyor. Ermenistan topraklan üzerinde yaşayan hiç kimse, artık komü- nist geçmişe özlem duymuyor ve SSCB'nin koloni anlayışını eleş- tirmeden duramıyor. Bunun karşısında da Moskova'daki po- litik karar mekanizmaları, bir- liği ayakta tutmanın yollarını arıyorlar. Ancak artık Mosko- va'nın yörüngesinden çıkan Er- menistan, şimdi Ankara ile po- litik ve ekonomik bağlar kur- mak için kollan sıvamış görülü- yor ve Ermenistan'ın hemen ba- tısında yer alan Türkiye, bu ül- ke için dışa açılmada bir umut işlevi görüyor. Bu amaçla Ermenistan'da, Erivan ve Kars arasında bir bağ kurulması gündeme getiriliyor. Ermenistan'ın Ankara ile ilişki kurmaya yönelik çabaları, aynı zamanda bir çelişkiyi de içinde banndınyor. Birçok Ermeni, 1915'teki olayları ileri sürerek böyle bir ilişkinin kurulmasına karşı çıkıyor. Ancak bu yönde- ki görüşler karşın bağımsızlık yolunda ilerleyen bir Ermenis- tan'ın Türkiye üzerinden Batı- ya açılma planlan yaptığını giz- lemiyor. Ermenistan'ın komşusu Azer- baycan üzerinde Türkiye, sanıl- dığı gibi güçlü bir rol oynamak istemiyor. Körfez krizinde de Türkiye'nin attığı adımlar, tsla- mi geleneğin dışında sayüabilir. Türkiye, Irak ve Iran'm içinde bulunduğu tslamiyet zincirinin dışında bir rol oynayarak ABD yanlısı bir tutum ortaya koy- muştur. Bütün bunlara ek ola- rak Türkiye'nin Avrupa'ya açı- lan bir kapı olduğu gerçeği de gözardı edilmemelidir. Ermenistan'ın uluslararası ti- carette yer almasının koşulları, içinde bulunduğu bu durumdan geçiyor. ABD Başkanı George Bush'un, son yapılan yerel se- çimlerde California'dan Ermeni lobisinin desteğiyle kazançlı çık- ması da Ermenistan için umut verici bir gelişmedir. Ermenis- tan, tüm önündeki bu fırsatlan değerlendirmek ve uluslararası topluma entegre olmak için dip- lomatik temaslarına hız verme- yi düşOnmektedir. Erivan, tarihten gelen düş- manlıklan bir kenara atıp ortak bir sınırı paylaştığı Türkiye ile ilişkilerini geliştirebilir. Demok- rasi yolunda ilerleyen bir Türki ye, Ermenistan için Batı'ya açıl- mada iyi bir fırsattır. Almanya ve Fransa, tarihten gelen düş- manlıklanm bir kenara atıp Av- rupa için işbirliği yapıyorlar. Anadolu'nun doğusunda bir Türk-Ermeni ortak modeli oluş- turularhaz mı? llişkiler, bir ara- da ortak yaşamayı getiremez mi? Ankara ve Erivan arasında yeni kurulacak ilişkilere tarihten kaynaklanan çekişmenin gölgesi düşmemeli. (10 kasım) Yazar, gazeteci ve Fransa Komn- nist Partisi üyesidir. DUN^ADA BUGUN AUSIRMEN Yürüyecekler... Bakmayın siz Doğramacı'nın bilim adamlarının devlet me- muru oldukları sözüne. Herkes Dr. Spook'un kitabından apartmayla bilimsel eser vermiyor. Herkes sırtını iktidan gasp etmiş bir imamın oğluna dayayıp üniversiteyi tırpanlamıyor. Onun için de aklı başında herkes bilir ki bilim adamlığının devlet memurluğuyla bağdaşmayan bir yanı vardır ve bu iki- si çeliştiği, yani iktidan ellerinde tutanlar, devlet adına bili- me karşı çıktığı zaman, bilimsel yanmı ve onurunu üstün tu- tanlar ancak bilim adamı sıfatına layıktır. Bakmayın siz Akbulut'un, 14 yaşından büyük karşı cins- ten hastaları muayene etmeyen ve "günahtır" diye kadavra dersine girmeyenleri protesto etmek isteyen bilim adamları- nın eylemleri için "Yaptıklan yasal mı, yasaya uygun mu?" demesine. Her şeyden önce yasaya uygun olmayan, bilimi inanç doğ- rultusuna yönettmeye çalışmaktır. inanca uygun bilim olmaz. İnançla bilimsel gerçek değişmez, devlet emri ile de değiş- mez bilimsel gerçek. Bilimsel gerçeği değiştirebilecek olan yine bilimsel kanıtlardır. ve Hipokrat yemini etmiş olan bir dok- tor, bu yemine aykırı olarak "inancım böyle" diyerek hastayı muayene etmekten kaçınan kişiye ders okutmaz. Böyle bir olaya alet olmaz. Kimse tabii ki kimsenin inancı üzerine baskı yapamaz. Kar- şı cinsten kadavrayı görmek istemeyen, karşı cinsten insanı muayene etmek istemeyen doktor olmaz. Yoksa gidip tıp fa- kültelerinde inanç adı altında bilime baskı yapanlara göz yu- manlar, kendi ettikleri yemine ters düşenlerdır. Bu duruma tepki gösteren hocalara, Yıldırım Akbulut'un yaşallık çıkışı vızgelmelıdir. Üstelik de Sayın Akbulut'un başoyuncusu olmadığı iktidar oyunu, artık ülkemizde yaşallık ve yasaya uygunluk kavra- mını o hale sokmuştur ki, insanlar "eğer yaşallık buysa, is- temez eksik olsun. yaz benim halimi kâtip yasadışı olsun" demeye başlamışlardır. Gerçekten eğer yaşallık, beyfendinin yaptığını, hanımefen- dinin denetlemesıyse devlet adına, istemez eksik olsun. Gerçekten yaşallık, laik gibi görünüp laikliği ayaklar altı- na almaksa istemez eksik olsun. Gerçekten eğer yaşallık halkın çoğunluğunun karşı çıkma- sına karşm, devredilemeyen bir yetkiyı bir kişinin iki dudağı arasına terk etmekse, istemez eksik olsun. Gerçekten yaşallık, bir ulusun yaşamsal konularında yal- nızca bir kişiyi yetkili kılmaksa, istemez eksik olsun. Gerçekten, yaşallık eğer, Araplar'ı, biraderle ticaret yapan ona petro dolar sağlayanları cici, bu ticarete çomak soka- cak gibi olanlan kaka diye ikiye aytrmaksa istemez eksik ol- sun. Yaşallık eğer, Ankara'daki meşruiyeti, Türkıye'de aramak yerine VVashington'da bulmaya çalışmaksa istemez eksik ol- sun. Yaşallık eğer, bilimi baskı altında tutmaksa istemez eksik olsun. Eğer yaşallık, Cumhuriyet rejiminde hanedan saltanatı kur- maksa, istemez eksik olsun. Yaşallık eğer vicdanlar üstüne baskı ve riya ise istemez eksik olsun. Yaşallık eğer, biraderın biri iktidara oeldiğinde öbürünün milyarder olması ise istemez eksik olsun. Eğer yaşallık tüm haklanmız alınırken elimiz kolumuz bağlı etkisizleştirilmekse istemez eksik olsun . Yaşallık eğer emniyetin laik olan ile olmayana ayrı ayrı dav- ranmaksa istemez eksik olsun. Eğer bugünkü durumuysa Türkiye'nin yaşallık ve bu ya- sajlıkia kayacaksak koyu karanlığa, istemez eksik olsun. İşte vatandaş, işte bilim adamı, işte emekçi, işte halk bu- nu söylüyor ve kimsenin kuşkusu olmasın ki bıçak kemiğe dayandı mı, insanlar sokaklara dökülecekler ve yürüyerek hakiarını korumaya kararlı olduklarını, bilimi korumaya kararlı olduklannı kamtlayacakiardır. Hiç kuşkunuz olmasın tabii ki yürüyecekler. Haydi sizler de işbaşına, msanların üstüne saldırtın güç- lerinizi, doğrayıp hiç gözünüz yaşarmadan doğradığınız üni- versiteyi bir kez daha. TEŞEKKÜR Trafik kurallarının geçerli olmadığı İstanbul Tarlabaşı Bulvan'nın ve sorumsuz bir şoförün kurbanı olarak 16.9.1990 tarihinde ağır yaralarla kaldırıldığımız Taksim İlk Yardım Hastanesi'nde, gerek ameliyatlarımız, gerek ameliyat sonrasındaki ilgi, bakım ve dostluklarıyla bizi sağlığımıza kavuşturan Ortopedi ve Travmatoloji Servis Şefi Opr. Dr. NÜZHET YAZICI'ya, Baş Asist. Dr. AHMET KURT ye Asist. Dr. UĞUR KIRAN, Asist. Dr. UFUK ÖZKAYA, Asist. Dr. GÜRHAN AKBULUTa, başta Sor. Hem. FATMA CİLBAN olmak üzere ortopedi ve travmatoloji servisinin tüm hemşire ve personeline; Anes. Dr. NURTEN AŞÇI ve ekibine; yardım ve ilgilerini esirgemeyen Doç. Dr. OKAN YALAMAN, Genel Cer. Uzm. Opr. Dr. YALÇIN AKER, Nöroşirurji Uzmanı Dr. TURGAY BtLGE, Röntgcn Uzmanı Dr. BÜLENT ÖNER ve Teknisyen FERİDE ULAŞ'a, Göz Hekimi Opr. Dr. TURHAN ÖZKIR'a; hastanede ve sonrasında ziyaretimize gelen, mektup, telgraf, telefonlarla geçmiş olsun dileğinde bulunan tüm dost ve arkadaşlarımıza içten sevgi, saygı ve teşekkürlerimizi sunarız. LUDMİLA ve ATAOL BEHRAMOĞLU ANMA Canımız evladımız, CEMİL BARAN'm babası ALİ HAYDAR ÖZTEMİR AMİD'in akşamlannda sen, Yükselen hoyratlarda sen, Yağan yağmurlarda, dökülen yapraklarda sen, Büyüyen CEMİL BARAN' da sen 25 Şubat 1957 16 Kasım 1986 Baban: OSMAIS SUNLSİ ÖZTEMİR Annen: AîfTEV ÖZTEMİR Kankçlerin: MURAT - FERHAT - FERAH - FERDA ÖZTEMİR Son 3 yılda 5.217 kişi Sovyetler Birliği'ne TÜRK Sizde SovyeSer Biriği'ne yönelik. vize. uçak bilelleri, özel charter 1 • seferteri, şehir turtan, herturlu otel rezervasyonlan, transferler, kongre ve bayi toplantılan, fuar organızasyonlan için TürkEkspres'in dereyimleririden yarartamn. TürkEkspres. Intourist oteleri'nin yetkili temsilcisi, Lüks MezhdunaroAiaja otd'nin tek yetkili Türkiye temsücısıdir. Türk Ektpraa'ln h I z m » II »rl 40 yılın d •ntylmlyl a tmrklıdır, kuturtuzdur TURK EKSPRES Aynntılı bilgi ve rezervasyon için: TÜRKEKSPRES Cumhuriyet Cad. 91/1, Elmadağ-lstanbul Tefc 130 1 5 1 5 ( 1 2 hat)
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle