Katalog

CUMHURİYET/18 SPOR 14 KASIM 1990 Avrupa Futbol Şampiyonası grup eleme maçlanndan 2/sini bugün Polonya ile oynuyoruz başlangıç ya soıı...Saat 19.00'da İnönü Stadı'nda başlayacak olan maçı Sovyet hakem üçlüsü yönetecek. Karşılaşma TV'den naklen yayımlanacak. Milli takımda Rıdvan dışında sakat oyuncu yok. R'ahatsız olduğu için antrenmanlarş katılmayan Şifo Mehmet'in oynama şansı büyük. Spor Servisi — A Milli futbol takımımız, Avrupa futbol şam- piyonası grup elemesindeki ikin- ci maçını bugün Polonya ile Is- tanbul'da oynuyor. İnönü Sta- dı'ndaki karşılaşma saat 19.00'- Bir görüş Polonya futbolu METİN TÜKENMEZ 1974 yılında Federal Almanya'da yapılan dünya futbol şampiyonasında oynadığı ba- şanlı futbolla tüm futbolseverlerin beğenisini kazanan Polonya, tarihinin en büyük başa- nsını kazandı. Kalede Tomaşovski, orta alanda kaptan Deyna, forvette ise Loto, Ga- doha ve Şarmah dünya futbolunun yıldızla- n olurken takımlanna dünya üçüncülüğünü, Loto'ya ise kupanın gol krallığı unvanını ka- zandırdılar. O takım yıldızları ve fizik güç- leri ile gerçekten büyuk başarı kazandı. An- cak Polonya'nın 74 dünya kupasındaki ba- sarısı daha sonraları sürmedi. Uluslararası futbol piyasasında pek adından söz ettireme- di. Yılar sonra İngiltere karşısında izlediğimiz- Polonya 1974 dünya şampiyonasındaki ta- kımı anımsatırcasına basarılı bir futbol oy- nadı. İngihzlere karşı Wembley'de futbol oy- namak hiç de kolay değil. Ama Polonya üs- tün top tekniğiyle en sıkışık alanlarda bile In- gilizlerin presini bozdu ve rahatça top dolaş- tırdı. Ingiltere'ye karşı iyi oynadıklan dö- nemde de bir ölü top goluyle yenik duruma duştüier. Maç berabere sürericen iki kez de gol olabilecek pozisyonları kullanamadılar. Önceleri, genellikle Doğu bloku takımla- nna özgü fizik gücüne dayalı futbol oyna- yan Polonya'nın yeni görünümü daha çok teknik ağırlıklı. İngiltere karşısında hiçbir futbolcusunun teknik olarak aksadığını gö- remedik. özellikle Tarasieviç, Portok ve Fe- nerbahçe ile Galatasaray'ın paylaşamadığı Koceski çok etkili futbolcular. Koceski çok çabuk ve tekniği yüksek bir futbolcu. Her an birkaç rakip futbolcudan kurtularak kendi- ne yeni cHanaklar hazırlayabiliyor. Tarasie- viç ise tam bir karşı atak oyuncusu. Ulusal takımın savunmasmda görev alacak oyuncu- ların bu futbolculara karşı çok dikkatli ol- ması gerekir. İlk maçını grubumuzun favorilerinden İn- giltere'ye karşı kaybeden Polonya grup lider- liğine oynayabilmek için bu maçı kazanmak düşüncesinde olacak. Ama kanımca her dep- lasman takımı gibi savunmada dikkatli olup karşı atağı deneyecekler. Bu anlamda Koces- ki ve Tarasieviç'i topla buluşturmamak ge- rekiyor. Bizim oyun plarumız ise tekniği güçlü Po- lonyalı futbolculara oynayacak "alan" ve "zaman" bırakmamak üzerine kurulmaüdır. Bunun için de hamle üstünlüğünün bizde ol- ması ve ikili mücadelelerde yürekJi olmak ge- rekecek. Savunma orta alana basarak pres alanını daraltmalı ama rakibin karşı atakla- nna önlem olarak da çabuk kademe yapma- hdır. da başlayacak ve TVI 'den nak- len yayımlanacak. Eleme grubundaki ilk maçın- da Serbest İrlanda'ya Dublin'- de 5-0 yenüen ve gruptaki iddi- asını azaltan milliler, zorlu kar- şılaşmaya 'yeni bir başlangıç' gözü ile bakıyorlar. Karşılaşma- nın bilet fiyatları açık tribün- ler için 10 bin, kapalı ve numa- ralı için 30 bin Iira olarak açık- landı. 9 gunden bu yana hazırlıkla- nnı sürdüren ve dünkü son ça- lışma ile maç saatini beklemeye koyulan milli takımda Rıdvan'- ın dışında sakat futbolcu bulun- muyor. Önceki gün soğuk algın- lığı geçiren ve antrenmanlara katılamayan orta alan oyuncu- su Şifo Mehmet ise büyük ola- sılıkla bugün forma giyecek. A Milli futbol takımının bu- gün Polonya ile oynayacağı zor- lu maçı Sovyet hakem üçlüsü yönetecek. Geçen hafta Mila- no'da oynanan Inter-Aston Vil- la maçını yöneten Alexy Sprin yardımcılan ile birlikte Türkiye- Polonya maçında da düdük ça- lacak. Beklenen kadrolar Türkiye: Hayrettin-K.Bülent, Gökhan, Yusuf-Rıza, Ünal, Muhammed, Oğuz (Mustafa) Mehmet-Hami, Tanju. Polonya: Wandzik- Warzycha, Ka~zmarel, Cheovs- ki(Jokoloviç), Wdowczyk, Zio- ber, Komarek, Portok, Tara- sieviç, Koseçki, Dziekanaowski. 7. grubun diğer maçında ise S. İrlanda-İngiltere ile karşı karşı- ya geliyor. Dublin'de oynana- cak maç, saat 15.30'da başlaya- cak. Bu maç da başlama saatin- den itibaren ekrana gelecek. HEDEF GALİBİYET— Avrupa Futbol Şampiyonası grup elemesinde Polonya ile oynanacak zorlu maçın hazırlıklannı tamamlayan Milli takım maç saatini beklemeye koyuldu. Ataköy'de çalışan milli futbolcular maçtan "galibiyeC'le ayrılacaklannı söylediler. A millilerson çalışmalarını Ataköy'deyaptılar Piontek: Amacımız gol atıııak Milli takımın ll'ini açıklamaktan kaçınan Piontek, "Moralimiz çok iyi,maçm bizim lehimize bitmesi için çalışacağız" dedi. Spor Servisi — Avrupa Şampiyonası grup ele- mesinde bugün Polonya iie karşılaşacak olan A Milli Takım aday kadrosu dün son kez çalıştı. Antrenmandan önce bir basın toplantısı dü- zenleyen Piontek, maça iyi hazırlandıklarını ve sonucu bugün göreceklerini söyledikten sonra, "Takım olarak moralimiz çok iyi. Maçın bizim lehimize bitmesi için çalışacağız" dedi. Ayrıca Pi- ontek, Polonya takımının tuzağına düşmemek gerektiğini vurgulayarak, "Ofansif oyunda geri- de açık vermemeliyiz. Ani konlrataklarla gol ara- yacagız. Polonya takımının ataklannda ise gol yememek için gerekli önlemi alacagız" şeklinde konuştu. Milli Takımlar Teknik Direktörü Piontek, Po- lonya takımının bize yakın bir oyun oynadığını da söyleyerek, "trianda'da, onlann fizik iistiin- liigii oldugundan ve hava toplannda zayıf kal- mamızdan dolayı kötii oynadık, ama Polonya Milli Takımı bize yakın bir oyun stilinde. Bu ne- denle daha başanlı olacagımızı sanıyorum" de- di. Milli Takım'ın ilk U'ini açıklamaktan kaçı- nan Piontek, "Biliyorsonuz Tiirkiye'de oynayan Polonyalı futbolcular var. Bunlar futbolcuları çok iyi tanıyorlar. Takımı açıklarsam onlann sa- yesinde Polonya Milli Takıım'na koz vermiş olurum" dedi. Milli Takım'ın hâli "deneme" aşamasında ol- duğuna değinen Piontek, 5.5 aydır Tiirkiye'de ol- masına karşın hâlâ Milli Takım için futbolcu seç- mekte zorlandığını açıkladı ve "Futboicularda is- Jikrar yok. Böyle istikrarlı futbolcular bulursam, ara sıra kötii oynamalan hiç oneınli değil, arzu- ladığım takımı ortaya çıkarttığımda kim ne der- se desin kesinlikle değiştirmeyecegim. Ancak kii- çük adapteler olabilir, ama problem bu işte. Ara- yış için zaman gerek" şeklinde konuştu. Polon- ya maçının sonucu ne olursa olsun yılmayacağı- nı açıklayan Piontek, "Bu maçı kaybetmek işi- mi biraz zorlaştınr. Gidip yerinıe başkası gelsin demek çok kolay olurdu, ama bende yılmak yok. Başka şekilde çalışınm. Çalışmaları hızlandın- nm, iyi bir yere gelene kadar" dedi. Ali Samı Yen Stadı'nda da ümit miHilerin maçı oldugundan İnönü Stadı da Polonya Milli Takı- mı'na tahsis edildiğinden millilerimiz son çalış- malarını Ataköy'de Beden Terbiyesi Genel Mü- dürlüğü Tesisleri'nde yaptı. Son antrenman ol- ması nedeniyle idman daha çok teknik ağırlıklı geçti. Çalışmaya yerden ve havadan tek pas ça- lışması ile başlayan Milli Takım, daha sonra iki takıma aynlarak maç yaptı. Maçtan sonra kor- ner ve serbest atış çabşması yaptıran Piontek, bu çahşmalar sırasında futbolculara nasıl hareket et- meleri gerektiğini belirtti ve atılan güzel gollere Türkçe olarak "Aferin, güzel" dedi. Hiddink: Paniğe gerek yok Spor Servisi — Fenerbah- çe'de 3. yabancı futbolcu transferi konusu yine bekle- meye alındı. Fenerbahçe'de yılan hikâye- sine dönen yabancı futbolcu transferi konusunda teknik di- rektör Guus Hiddink de "Pa- nik havası içinde karar alma- malıyız. Çiinkii transfer ede- ceğimiz futbolcu iyi ve uzun siire yararianabileceğimiz bir isim olmalı" dedi. Hiddink, yaptığı açıklama- da kendisinin yönetim kurulu- na Sovyet futbolcu Chenko'- yu önerdiğini belirterek sözle- rini şoyle sürdürdü: "Cbenko ülkesinde 50'nin üzerinde milli olmuş, ydın fut- bolcusu seçilmiş bir isim. Çok iyi bir oyuncu. Ben onu öne- rirken bunun dışanya sızdınl- mamasım istemiştim. Aynı ta- rihlerde yöneticiler ise Polon- ya'ya gidip Kosecki ve Jakol- cewicz*le göriişmüşler. Kosec- ki de iyi bir futbolcu. Ama pa- halı." Hiddink'in yardımcılığını yapacak olan Hollandah ant- renör Ger Blok dünkü antren- manı izledi. Hiddink'in denenmesini is- tediği ve dün takımla antren- mana çıkan Almanya ikinci li- ginde top koşturan Şerafettin Söyleyici göz doldurmadı. Bu arada çift kale maçta ka- leyi koruyan Schumacher, sa- vunmada yapılan hatalar ne- deniyle sık sık önünde oyna- yan arkadaşlannı bağırarak uyardı. TV'PE SPOR 2 maç ekranda • Spor Servisi — ITRT bugün Avrupa futbol şampiyonası grup elemelerinde oynanacak Türkiye-Polonya ve S.İrlanda- İngiltere maçlannı naklen ya- yımlayacak. Turkiye Polonya maçı saat 19.00, S.lrlanda- (ngiitere maçı da saat 15JO'dan itibaren ekrana gelecek. Ümit millîler yenîldiTürkiye: 0 Polonya: 1 STAT: .47/ Sami Yen HAKEMLER: Sandor Varga (2), Sandor Marton (4), Gyorgi Dragan (4) (Macar). TÜRKtYE ÜMtT: Habib (5) — Kemalettin (4) (Abdullah ?), Fethi (5), Atılla (3) — Murat (3), Hamdi (2), Orhan (3), Ali Nail (4), Mutlu (5) — Faruk (3) (Aykut 3), Emin (3). POLONYA ÜMTT: Klak (Ş) — Jalocha (6), Lapiski (7), Bajor (6) (Waldoch 6) — Adamczuk (7), Brzeczek (8), Wieeszczycki (6), Kozmiski (6), Swierczews- ki (7) — Staniek (6), Grad (8). GOL: Dk. 82 Grad. SARI KART: Hamdi, Bajor, Swierczewski. ARİF KIZILYALIN Ümitler 'ümit' vermedü. Av- rupa Futbol Şampiyonası ve Barcelona Olimpiyat Oyunlan elemesinde Polonya'ya son da- kikalarda yediği golle 1-0 yeni- len ümit milli takımı, bu sonuç- la gnıbundaki iddiasını büyük ölçüde yitirdi. Polonya karşısında aşırı "sert" oynayan ve rakibe attık- ları kasti tekmelerle sahayı "arena"ya çeviren ümit takımı, maçın sonlarında oyundan dü- şünce yenilgiden kurtulamadı. Macar hakem Varga'nın sertli- ğe göz yumması oyunun elek- triklenmesine neden oldu. Ümit takımından Kemalettin, Hamdi ve Murat, hemen her ikili mü- cadelede Polonyalıları "tekme tokat" durdurdu. Polonyalılar da bu tekmelere karşıhk verme- FAULLÜ MAÇ — tki takımın oyuncuları birbiıierine kıyasıya faul yaptı. (Levent Yiicelman) ye başlayınca oyun çığırından çıktı. İki takım oyuncuları işi yumruklaşmayâ kadar vardırdı- lar. Ancak maçın "sokak kav- gası"na dönüşeceğini sezinleyen hakem yarım saatlik bir gecik- me ile sarı kartını kullandı ve oyunun biraz olsun normale dönmesini sağladı. Polonya ümit takımının kontrolü altında geçen maçta ümitlerimiz ender girdikleri gol pozisyonlr ında önce Faruk, sonra da Orhan'la başanlı son vuruşu yapamadüar. İkinci ya- rıda Ali Nail ve Mutlu'nun hü- cumu daha da düşünmesi Po- lonya kalesini bunaltmaya baş- ladı. Etkisiz kalan bu ataklar sonrasında ise "yonılmayan" Polonya, 82. dakikada gole ka- vuştu. KARMATOTO i G Saray-G B»rtı# 2 F Bâhçe-Adarusoor 3 Gaaanteo-Baturtöy 4-Aydn-flursa 5 Bofcı-Karşıyaka 6 ZeyDnöurraj-Trataofl 7KtmyaSan&r 8 Anfcjfajicö-IHylı*^? 9 Kasfrnpaşt-Kocaeü 10 Anutya-Ayvabkflûcû 1I Petralofs-Mabtya 12 GıresurvOföu 13 Izmırspor Muğl* 14 Potegûcu-Reyranîı 15 Muş-Kars Köy Hız 16 Aduaan-Zongulrlak 1-0 i-o 1-0-2 1-0 0-1-2 2-0 2-0 1-0-2 0 - 2 0-1 1-0-2 1-0 1-0 1 1 1-0 •MfM 1 1 1-0 1-0 1-0 2 0-2-1 2 1-0-2 1-0 1-0-2 1 1-0 1 1-0 0-2 1 1-0 1 1 1-0 2 0 - î 0-2 0-2-1 1 1-0 1-0 1 1 1 1-0 1 1-0 1-0 ' - 0 1 0-2 0-2 0-2 0-1-2 1-0 0-1-2 1 1 1 1 1-0 1 1 1-0-2 1-0 1-2-0 0-2 2 - 0 0-2-1 1-0 1-0 1-0-2 1-0 1-0 1-0 1 1-0 1-0 1-0 1 1 0-1-2 2 - 0 2-O-I 0-2-1 2-0 1-0 0-1-2 1 1-0 I 1 0-2-1 Mopr 1 1 1-0 1-0 1-0 2 0-2-1 2-0 2-0 1-0 0-2-1 1-0 0-1-2 1-0 2-0-1 0-2-1 GüNÜNİÇİNDEN Bu dakikada sahanın en iyisi Grad, Fethi, Atilla ve Murat'- tan sıynlıp Habib'i avladı: 0-1. Sonuçta da milli takım Teknik Direktörü Sepp Piontek ile G.Saray ve F.Bahçe başkanları Alp Yalmın, Metin Aşık'ın iz- lediği maçta ümit takımımız Po- lonya'ya yenilmekten kurtula- madı. Milli takım bu sonuçla grup sonunculuğuna indi. Maçın eleştirisi Piontek'in işizor HALİT DERİNGÖR Ümitler, Polonya karşısın- da her açıdan başanlı değildi. Ama bu şimdilik o kadar önemli değil. önemli olan, Ümit Milli Takıma seçilen oyunculann, her zaman oldu- ğu gibi bir kaç büyük il yeri- ne kırsal alandan seçilmiş ol- masıdır. Ne var kj bizdeki en büyük eksiklik, bu futbolculan gerek geldikleri bölgelerden gerek- se milli takımda eğitenler ek- sik eğitmiştir. Öncelikle ülke- mizde, eğitenleri eğitmek ge- rekiyor. Dünkü maçta bunu bir kez daha gördük. Üzün- tüyle söylemek gerekirse, fut- bolcular yanhş motive edil- mişler. Ümit Milli Takım he- yecanı, acemilik, üstelik de sertlik, hepsi bir araya gelmiş. Çocuklar âdeta birer gladya- tör olmuş. Tekmeler birbirini kovalıyordu. Kafaları yerine sadece ayakları işliyordu. Hatta diyebilirim ki bunda da başanlı değillerdi. Kırsal alan- dan aidıklan protein eksikli- ği ve kondisyon zayıfbğı kar- şısında Ustünlüğü Polonyalı- lara kaptırdüar. Bunlardan sonra Piontek 1 in işi zor diyoruz. HAFTA1IK ABDÜLKADİR YÜCELMAN • TONf AYIN KALECİSİ — BP tarafından düzenlenen 'altın eldiven' kaleci yarışmasında F.Bahçe'nin Alman file bekçisi Toni Schumac- her ekim ayının kalecisi seçildi. Oylama sonun- da Fenerbahçe kalecisi Schumacher 15 oyla ikinci turda ayın kalecisi seçildi. Galatasaray'ın file bekçisi Hayrettin ise 7 oyla ikinci sırada yer aldı. • TOTO VE LOTO — Spor-Toto'nun 12. hafta kesin değerlendirme sonuçlan belli oldu. Bu hafta, Spor-Toto'da 13 artı bir bilen 797 ki- şi, 133 bin 218'er Iira ikramiye kazandı. Yapı- lan açıkiamaya göre, 12. haftada, 13 bilen 3 bin 355 kişi 61 bin 741, 12 bilen 53 bin 562 kişi ise, 4 bin 786'sar Iira alacak. öte yandan, bu hafta Spor-Loto'da 8 ve 7 beraberlik olmayınca, 13. haftaya, 8 derecede 2 milyar 665 milyon 830 bin 695, 7 derecede ise 403 milyon 838 bin 886 Iira devretti. • EFES'tN SEÇMELERt — Efes Pilsen Kulü- bü'nün seçmeleri cumartesi günü yapılacak. 1978-1983 arası doğumluların katılacağı seçme- ler 17 kasım cumartesi günü saat 10.00'da Mer- ter'deki Efes Pilsen Spor Salonu'nda yapılacak. Piontek nasıl bir dünya istiyor? Danimarka basını ile başı derde giren ve Türkiye'ye geldiği günden beri de basın- la bir türlü bağdaşamayan Milli Takım Teknik Direktörü Piontek'in "Dünyada tek is- teğiniz nedir" sorusuna "Gazetecisi olmayan bir dünya" diyecek kadar bizim mesleğe diş bilediğini biliyo- ruz. Bu Danimarka'da da böyleymiş. Piontek'e göre "içip tçip yalan yazryorlar"- mış. Ama galiba Danimarka basmında onun hakkında "Jsvlçre'ye para götürüyor, vergi kaçınyor" şeklindekı yazılar bizim mesleğe soğuk bakışının ilk ve gerçek nede- ni oluyor. Piontek kav- gayı seven, kavga edece- ğini de açık açık söyleyen bir tip. Sevme- diği bir kimse- ye "ben seni sevmiyorum arkadaş" cti- yecek kadar medeni cesa- ret sahibi, ama tepkisini üslubu içinde söyleyemeye- cek kadar da Türk gelenek ve görenekie- rine aykırı bir yapıya sahip. Onun kaba davranışı her ne kadar meslektaşlarımızı üzü- yorsa da biz onun icraatına bakıp, değertendirmelerimizi bizim Türk futboluna ne ge- tirir ne götürür üzerine yap- mamız duygusallıktan uzak kalmamız daha gerçekçi bir yoldur. Piontek'in basınla ilgili ba- zı prensipleri var. Bu prensip- ler de kısaca şoyle: — Basınla teker teker an- cak randevu almak suretiyle konuşma. — Her gün basın toplantı- sı yaparak topfu halde soru- lan yanıtlamak. (Bu basın toplantısında Piontek'e her türlü soru sorulabilir.) — Milli takım kampına hiç kimsenin gırmemesi. (Tabii o^tel kampları sürdüğü için bu durumda her kampta ba- sın ile Piontek arasında sür- tüşmeler ve tatsız olaylar sürüp gitmektedir.) — Futbolcularla basın mensuplarının belirli saatler- de bir arada olmalan. (Bu sü- re içinde futbolcular da ga- zeteciler de serbesttlrter. istedikleri konuşmalar yapı- labilir.) — Bir milli takım teknik di- rektörü kadar spor yazarları da sorumluluk duymalıdır ve eğer Türk futbolu bir yere ge- lecekse işbirliği içinde olmak şarttır. Sepp Piontek'i sinir eden bir başka olay da foto muha- birlerinin yüzlerce kare fotoğ- raf çekmesidir. Ona göre fo- toğrafçılar kendisinin daha il- ginç bir fotoğrafını çekmek için beklemektedirler ve (bir- çok objektifin bu nedenle kendisine çevrilişine müthiş tepki göstermekte) "Şlmdl kimbilir fotoğrafın altına ne- ler yazacakstnız" diye ko- pürmektedir. Piontek ilginç bir kişi. Ama çok hırslı. Sabahlara dek Türkçe öğren- mek için çalışı- yor. Kısa süre- de ise Türk futbolcusunun yapısını, dü şüncesini kav- ramış gibi. Gerçi daha anlamadığı, bilmediği, hat- ta yıllarca an- layamayacağı birçok şey var çevresinde, yalnız onun bugünü değil, geleceği dü- şündüğünden kimsenin kuş- kusu olmasın. Sepp Piontek ile bundan 3 ay önce uzun bir görüşme yapmıştım. Açık açık şunu söylemişti: "Ben şöhret möhret dinlemem. Ben sa- hada futbol oynayan, mü- cadele eden 11 kişi arıyo- rum." Şimdi şöhretlerden kurulu 3 büyüklerin ortaya koydukları futbol ve azalan seyirciye bakıp "Türk futbo- lunun geçirdiği kriz"i kendi kendımize kabul ediyoruz da bir futbol adamı olan Pion- tek'in değişik bir milli takımı- na karşı çıkıyor, tepki göste- riyoruz. Bunda acaoa samimi miyiz, işin bu yanını bir kez düşünelim. Piontek'in bizim meslekte- kilere karşı sert davranması ve ona karşı alacağımız tavır ayrı bir olay, onun milli takım için yaptığı çalışmaları değer- lendirmek ayrı bir olayd»r. Duygusallık bizi bir 20 yıl da- ha geriye götürür. Piontek'in duygusal yanını değil, onun futbol düşüncesini ve yeni milli takım arayışındaki yapı- laşmayı daha gerçekçi bir bi- çimde araştıralım ki doğruyu ve yıllardan beri süregelen yanlışı bulafım. Hiddink aforoz edildiHiddink eline verilen eski ve yeni transfer edilmiş bir kadro ile işe başlamıştı. Gök- han, Ercan, Ahmet Suphi ve saire ve saire. Bu futbolcula- rı Hiddink bir kez olsun sey- retmemişti ve yönetim kuru- lu Hiddink için hayali olan kadroyu ona "tam yetki" ile devretmişti. Hiddink bu kadro ile Hol- ianda'da sezon hazırlığına başladı. An- cak hazırlık maçları bitti- ğinde Fener- bahçe hâlâ li- ge hazır değil- di. Lig başladı, "istim arka- dan gelsin" denildi, ama Fenerbahçe'- de herhangi bir hareket yoktu. Yöne- tim kurulu HkJ- dink'in eline verdiği kadronun bir an önce toparlanmasmı istiyordu, ama bu takımın toparlanma- sı mümkün değildi. Hiddink'- in zor günler yaşadığı belliy- di, aşağı tükürse sakal, yuka- rı tükürse bıyık. "Bu futbol- cular daha futbolu bile bil- miyor" da diyemiyordu. Çünkü iki sezon önce bu ta- kım şampiyon olmustu. Oysa Hiddink'in elindeki malzeme buydu. Bu futbolcular vere- ceklerini vermişlerdi ve artık onlann futbol dünyasından başka dünyaları vardı. Forma giyiyorlar, sahaya çıkıyoriar, koşuyorlar, ama futbol oyna- mıyoriardı. Daha açıkçası fut- bolu unutmuşlardı sanki. Hid- dink gibi bir usta gerceği ko- nuşmak gerektiğine inandığı bir anda şu sözleri söylemiş- ti: "Futbolcu- larım futbolu bilmiyorlar" Bu başka ül- kede olsa bel- ki sahada ge- zinenler için doping olabi- lir, hırslandıra- bilir ve bir kamçı etkisi yapabilirdi. Ama bizde tepki ile karşı- landı. Nasıl olurdu da bir teknik adam kendi futbolcu- ları için bu lafı söyleyebilirdi. Gerçek acıydı ve gerçek kim- senin işine gelmedi. Üstelik Hiddink, "Transfer ücretle- rinin . peşin peşin ödenmesi" ne karşıydı. Bu- nu da açıklamıştı. Affedersi- niz duvara şey yapmıştı. Bu hoca ile lig bitmezdi ve bitme- meliydi. İşte Fenerbahçe'de- ki gerçek bu. Cimnastiğin altın çocuğu Küçük Suat bir altın madalya daha aldı. Küçük Suat'ı spor kamuoyu Dünya Okullar Cimnastik Şampiyonası'ndan tanıyor. Önce okullararası dünya şampiyonu, şimdi de Balkan şampiyonu oldu Suat Çelen. Suat Çelen halen Bolu'daki cimnastik okulundaki spor eğitimi yapıyor. Eğitim gören 25 kız ve erkek öğrenciden birisi. Bu okulda yetenekli çocuklar geleceğin şampiyonları olacaklar. Suat Çelen de bu kuşağın ilk temsilcisi. Bu okuldaki cimnastikçileri Cimnastik Federasyonu'nun denetiminde Bolu bölgesi ve devlet finanse ediyor. Devlet Baba müsterih ol; cimnastiğe yatırımın altına dönüşüyor.