Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CUMHURİYET/16 HABERLERİN DEVAM 12 KASIM 1990
Prag'dan... (1)
(Baştarafı 1. Sayfada)
da yazılmış tarıh bır kez daha "Kadıfe Dev-
nm"\n onunde, ıskambılden şato gıbı yıkılıp
gıtmış totalıter bır rejım
"Perı masalı gıbı gunlerdı" dıyor bır Çek
meslektaşım, "Ama artık balayı sona erdı"
dtye eklıyor
Neden perı masalı gıbı gunlerdı? Ve ne-
den balayı noktalanmıştı artık9
*
Jırı Pelıkan
Prag'da unıversıte öğrencısıyken,
1930'larda yeraltı gazetesı çıkarmış Ispan-
ya ıc savaşında cumhurıyetçılerı destekle-
yen Adı, Ispanyotca "Non Pasaran'", yanı
"G&çıt Yok<"
1938 de Hıtler ordularının ışgalı ve Komu-
nıst Partısı'nın saflannda dırenış hareketıne
katılma
"£/ bıldınlen dağıtırken yakaladı Gesrapo"
dıyor
Savaşın sonuna dek zındanlarda geçen
yıllardan sonra, komunıst partısı ıktıdarı
1963 ve 1968 arasında televızyon genel mü-
dürluğu
1968 ağustosunda gelen Sovyet ışgalıyle
bırlıkte, partıden tümuyle kopuş 1969'da
Italya ya kaçış ve yurttaşlıktan atılma
Bugun Cumhurbaşkanı Havel'ın Avrupa
Topluluğu danışmanı Roma'da yaşıyor Ay-
nı zamanda Italyan Sosyalıst Partısı konten-
janmdan Avrupa Parlamentosu'na seçılmış
Kendısını "demokratık sosyalıst" dıye nıte-
lıyor
IPI Yürutme Kurulu üyelerıyle konuşurken
dedı kı
' Totalıter rejimı yıkmak, yenı bır gelecek,
yenı bır sıstem kurmaktan çok daha kolay-
mış "
*
Ivan Klıma, 59 yaşında
Unlü bır Çek yazarı
1968 Sovyet ışgalı sonrasında yıllarca çop-
çu olarak çalıştırılmış
O gunlerden esınlenerek yazdığı romanın
adı, "Aşk ve Çop "
Çopçu, sokaklarda çöp toplarken kafasın-
da Kafka'yla ılgılı bır makale taslağı kurar
Roman bu yıl başlannda pıyasaya çıkmış,
bırıncı baskısı tam 100 bın adet basılmış
Prag'da adım başı rastlanan kıtapçılarda tu-
kenmek uzere
Dıyor kı
"Iktıdar, eleştınden korktu Yazartann yaz-
masmı, ressamlann sergı açmasını, bılım
adamlarının -özellıkle sosyal bılımlerde- şer-
bestçe araştırma yapmasını engelledı Ûnı-
versıtelen ımha ettı profesorlerı uysal kâtıp-
ler halıne getırdı "
•k
Jırı Ruml eskı bır gazetecı, IPI uyesı
1968 Prag Bahan'nın Sovyet ışgalıyle ezıl-
mesınden sonra, 15 yıl ınşaat ışçısı olarak
çalıştırıldığını soylüyor gulerek Bu arada ye-
raltında gazete çıkarmaya da devam etmış
Bugun, parlamento uyesı
Meclıs Başkanı Dubçek'ın yardımcılığını
yapıyor
Ayakustü sohbet ederken, "Gerçekten
devrım yapmak daha kolaymış" dıyor
*
Jırı Dıenstbıer, Dışışlerı Bakanı ve IPI üye-
sı
1968 ışgalıyle bırlıkte radyo muhabırlığın-
den atılıyor Prag metrosunun ınşaatında ışçı
olarak çalıştırılıyor
Dışışlerı Bakanlığı'nın bulunduğu Çer-
nınsky Sarayı'nda yemek oncesı kendısıyle
soyleşırken, "Vallahı her ışı yaptırdılar bana,
ınşaatlarda taş kırmaktan tarlada çapa sal-
lamaya kadar O yuzden gazet&cılıkten baş-
ka bırçok mesleğım var" dıyor gulerek
Ama bugün, bulvar basınının sansasyon
habercılığınden yakınmaya başlamış "Bır
zamanlar komunıst basının yaptığından da-
ha kötö saldınyorlar bıze" dedı
Cumhurbaşkanı Havel'ın haptshane arka-
daşı Kadıfe Devrım'ın sozcusu ve bır düşu-
nur olarak bılınıyor
Kendısıne "Sızceşu anda Çekoslovakya'-
nın karşı karşıya bulunduğu en önemlı sorun
nedır?" dıye sorunca şu yanıtı verdı
' 'Neye elımızı atsak doküluyor Her şey 40
yıl boyunca buzdolabına koyulmuş her şeye
en baştan başiıyoruz Banşçı kadıfe devnm
ışın kolay yanıydı Tabıı ekonomıdekı sıkıntı-
mız çok büyük "
•
Vaclav Havel, 54 yaşında
Oyun yazarı ve düşunür
Hıç komunıst olmamış
"Sınıf duşmanı" veya "Kötulukler
Imparatorluğu" gıbı kavramlarta fenalıkların
kaynağını başkalarında arayan ıdeolojılerı
reddetmış, bunun yerıne kışısel sorumlulu-
ğu on plana çıkaran bır bakış açısını benım-
semış
1968 sonrasında yıllarca hapıs yatmış.
Bugun Cumhurbaşkanı
*
Adı, Schvvarzenberg, bır prens
Bır zamanlar aılesı Çekoslovakya'nın en
buyuk toprak sahıbıymış
Hem Çekoslovak, hem Isvıçre, hem de
Avusturya pasaportu taşıyor
Isvıçre ve Avusturya'da da toprakları var
Komunıst yönetım sırasında, rejım muha-
lıflerıne büyük yardımları dokunmuş
Cumhurbaşkanı Havel'ın danışmanı ve
Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreterlığı gore-
vını yûrutüyor
Görkemlı Prag Şatosu'nda sohbet eder-
ken şöyle dedı
"En büyük sıkıntımız ekonomık Buz gıbı
soğuk bır suya atladık Suyun derınlığını de
bılmıyoruz Bakalım ne olacak?"
Ne olacak'?
Üç gun boyunca bu sorunun yarattığı te-
dırgınlığı dınledık Prag'da
Balayı gerçekten sona ermış
1970'lerde ınşaat ışçısı, pencere temızle-
yıctsı, çöpçu, sıgara ve gazete satıcısı ola-
rak çalışan, hapıs yatan aydınlar, sağcısı,
solcusu, lıberalı eskı komunıstı, muhafaza-
kârı bugün ıktıdar koltuklannda oturuyorlar
Gerçekten perı masalı gıbı bır durum bu
Ama bugün başka gerçekler kapıyı gıtgı-
de daha gurultulu bıçımde çalmaya
başlamış
Sıyasal ve ekonomık guçlukler buyuyor
Halk şımdılık anlayışlı, sabırlı, fakat nereye
ve ne zamana kadar?
Prag notlarını yann da surdüreceğız
Çin Körfez'de ABD'yi tizüyor
Sadilrmak Dk eylem: Ders boykotu(Baştarafı 1. Sayfada)
kanhğıyaptı 1955'tesenatörolan
Irmak 16Kasım 1974ıle31 Mart
1975yıllanarasında başbakanlık
yaptı.
Irmak 1981 yılında Danışma
Meclısı uyelığıve sonrasındabaş
kanlığı görevlerınde de bulundu
15*ı aşkın tıbbı araştırma kıtabı-
nınyanı sıragunun sıyası konula-
n, ulkenın sosyal problemlen, ış-
çının guvenhğı, Ataturk Devnm-
lerı ve edebıyat tanhı alanlannda
bım aşkın gazete ve dergı yazısı
bulunan Sadı Irmak basın şeref
kartı sahıbıydı.
Trafik
(Baştarafı 1. Sayfada)
Pınarbaşı - Malatya karayolu-
nun 10 kılometresınde Boran
Sırtı mevloınde çarpıştı. tkı yol-
cu otobusunun çarpışması sonu-
cu me>dana gelen kazada, yol-
culardan Atamet Karageyık (28),
Suleyman Kistan (18), Kutbet-
tın Katmakaya (22), Aydın Bu-
lukçubaşı (46) Rahmı Diker
(58), Selami Eser (14) ve Tansel
Anıl (21) olay yennde öldu. Ya-
ralanan 50 kışı ıse Ercıyes Ünı-
versıtesı Tıp Fakultesı Hastane-
sı'nde tedavı altına alındı
Dun, Sıvas-Erzıncan karayo-
lunun Kızıldağ çıkışında meyda-
na gelen zıncırleme trafik kaza-
smda da 5 kışı oldu, 23 kışı ya-
ralandı. Ikı kamyon ıle ıkı yol-
cu otobusunun bırbırıne gırdı-
ğı zıncırleme trafik kazasında
Mubara Savur, Fevzi Çetinka-
ya, Fevzi Işıldak, Yemlitaan Ka-
rabulut ve kımlığı belırleneme-
yen 2 yaşlanndakı bır erkek ço-
cuğu oldu
Denızlı'nın Guney ılçesınde
meydana gelen trafik kazasında
ıse 3 kışı hayatını kaybettı Os-
man Ozdemır yönetımındekı
otomobıl, Ulku Ozdemır'm kul-
landığı kamyonla Kocamezar
mevkunde çarpıştı Otomobıl
surucusu Osman Ozdemir ıle
a>nı araçta bulunan Avni As-
lankıran ve Haseyin Kocabaş
olay >ennde oldu
Kocaelı Yanmca'dakı Tupraş
Rafinerısı'nden yükledıği tup-
gazları tznut'e getırmekte olan
Hüseyın Oktar yönetımındekı
kamyon karşı yönden gelen
Ömer Umutlu yönetımındekı
yolcu otobüsuyle E-5 karayolu-
nun Derınce bölümünde çarpış-
tı. Otobus yolculanndan Hafız
Kılıç (68), ağır yaralı olarak kal-
dınldığı SSK tzmıt Hastanesı'n-
de öldü
Kırşehır-Ankara karayolunun
Türk-Tur mevkunde Duran
Saylam'ın kullandığı kamyonet,
yol kenanna hatalı olarak park
eden kamyona çarptı Kamyo-
nette bulunan Duran Saylam
(34) öldu
(Baştarafı 1. Sayfada)
luşacaklar Gazı Ünıversıtesı öğ-
retun üye ve yardımcüan dün
yaptıklan yazılı açıklamada,
"Temetini Auturk ilkelennden
alan laik cumhunyet yerıne çag-
dışı, akıldışı sozde bir devlet du-
zeni kunnaya ve bunun altyapı-
sını oluştunnaya yonelik her
turlu faaüyet" kınandı Açıkla-
mada, "Laik cumhunyetimizi
savunmadaki karariılığımızı ve
Ataturk ilkelerine baglılıgımızı
bir kez daha teyıt etmek için 12
Kasım 1990 Pazartesi gunu sa-
at 11.00'dc Anıtkabir'de
olacagız" denıldı.
Ankara Ünıversıtesı Eczacüık
Fakultesı öğretım üyelen de bu-
gün okula bır duyunı asarak ey-
lemlennı anlatacaklar
Laıklığe aykın davranışları ve
türbanı protesto ıçın ılk eylem
karan alınan Hacettepe Ünıver-
sıtesı Tıp Fakültesı'nde öğretım
üye ve görevhlennın katılımıy-
la öncekı gun yapılan toplantı-
da da eylem bıçımı üzennde du-
ruldu Bazı öğretım üyelen, asıl
protesto edılmesı gereken yenn
YÖK olduğunu savunarak bu
amaçla bu* yürüyüş düzenlen-
mesını ıstedıler Bu öğretım üye-
lerınm YÖK merkczıne cubbelı
yürüyüş önerılen, "yasal işlem-
ler tamamlanarak yuruyuş izni-
nin alınması gecikir" gerekçe-
sıyle "şimdüik" benımsenmedı.
Tıp Fakultesı öğretım üyelen,
bugün sadece derslere gırmeye-
rek ders saatlennı odalannda ya
da hasıanede geçırme kararırun
uygulanması konusunda görüş-
bırlığıne vardüar
Tıp Fakultesı Dekanı Prof
Dr Dogan Taner ımzasıyla bö-
lum başkanlanna göndenlen ya-
zıda da öğretım uyelerınm pro-
testo konusundakı açıklamala-
n arumsatılarak ıdan görevhler-
ce eğıtımın aksamaması ıçın
"derslere girilmesinin
saglanması" ıstendı
Gaa Ünıversıtesı Tıp Fakul-
tesı öğretım üyelen de yann
derslere gırmeyecekler.
Gazı Ünıversıtesı Tıp Fakul-
tesı öğretım uye ve yardımcıla-
n adına yapılan açıklamada,
"Son aylarda Ataturk ilkeleri-
ne ve laıklığe avkırı eylemlerin
yaşaomasından" üzuntu duyul-
duğuna ışaret edilerek öğretım
uye ve yardımcılannın "çagdı-
şı, alul dışı ve bilim dışı tum
akımlara karşı oldnklan" vur-
gulandı
Orta Doğu Teknık Ünıversıte-
sı öğretım üyelen ve elemanlan
da 16 kasım cuma gunü, "Cum-
hnriyete, laikliğe, universite ve
biüme saygı" göstensı yapacak-
lar Unıversıte Rektöru Prof
Ömer Saatçioglu'nun da katıia-
cağı göstende, öğretım uyelerı
cübbelenyle Atatürk Arutı'na
çelenk koyup saygı duruşunda
bulunacaklar
SHP: Amaç belli
(Baftarafi 1. Sayfada)
nın "Şeyhimiz Ataturk'ten çok
daha onemlidir demek için ya-
püdıgını" söyledı
Bu arada Saıd Nursı ıçın mev-
lıt okutmaktan Ankara'da göz-
altına alınan Yem Asya gazete-
sının sahıbı ve 8 çalışanı yann
Devlet Guvenlık Mahkemesı'n-
de yargılanmaya başlanacak.
SHP Genel Başkanı Erdal
tnonu, dun Çankaya'da 100 Yıl
Öğretmenler Caddesı ve Çevre-
evı'nı törenle açarken yaptığı ko-
nuşmada, 29 Ekım'de Ankara-
da Saıd Nursı ve 10 Kasım'da Is-
tanbul'da Şeyh Mehmet Kotku
ıçuı duzenlenen anma törenlerı-
ne değınerek şunlan söyledı
"Ataturk'e saygı, onnn dev-
rimlerine, ilkderine, çagdaş ya-
şama ve laikhge bağhlıkb gös-
terilir. Bakmsyın arada laik du-
zeni bozmak isteyen davranışlar
ortaya çıkıyor. DemokrasUerde
bu tur hareket çıkabinr, ama ul-
kenin çogunlugn Uiklige, çagdaş
yaşama sahip çıkarsa bu sapma-
lar etkili oiamaz. Bizim bu ilke-
leri koruyacak gucumuz var, ben
buna inanıyonım."
Ataturkçu Duşunce Dernegi
Başkanı Nejat Kaymaz, Nakşı-
bendı tankatı lıden Mehmet Za-
hit Kotku'nun 10 Kasım'da anıl-
masının, Said Nursi ıçın Cum-
hunyet Bayramı anfesınde mev-
lıt düzenlenmesmın "anti-laik
çevrelerin Ataturk'u tanımayıp
onemsemediklerini vurgubuna"
göstensı olduğunu belırttı
Saıd Nursı ıçın duzenlenen
mevhdın bır "govde gosterisi"
olduğuna ışaret eden Kaymaz,
"Nakşibendi tankatı liderinin
olum yıldönumunun 10 Kasun-
da kutlanması ise 'Şeyhimiz
Ataturk'ten çok daha önemlıdir'
demek ıçindir" dedı
Kılıç
DYP Genel Başkan Yardımcı-
sı Selahattın Kılıç da Kotku ıçm
Atatürk'ün ölüm yıldönumun-
de tören duzenlenmesını
"tahrik" olarak nıteledı. Dün
duzenledığı basın toplantısında
Kotku'nun ölum yddönumu ıçın
yapılan törenın 13 kasımdan 10
Kasım'a alınmasmın, "yanlış"
olduğunu belırten Kılıç, "Bunu
tasvip etmem, yanlıştır, tahrik-
tir. Yapmamalan lazun. Ana-
caklarsa aym 13'unde kanunlar,
nizamlar ıçinde anarlar, isteyen
gelir, serbesttir. Ama Ataturk'e
karşı koyacaksın, ona gönlum
razı olmaz. Ataturk'e kimse
ulasamaz" dıye konuştu
(Baftarafi 1. Sayfada)
ğı yolundakı Irak onerısını red-
dettıklen bıldınldı
Adları açıklanmayan dıplo-
matık kaynaklann dun bıldır-
dıklerıne göre Fransa Cumhur-
başkanı Françoıs Mitterrand,
Sovyet Devlet Başkam Mihail
Gorbaçov üe geçen ay sonunda
Parıs'te yaptıklan toplantıda,
Irak onensını reddettıklennı Ur-
dun Krah Huseyın'e geçen haf-
ta söyledı
Saddam'ın çağnsı
Irak Devlet Başkanı Saddam
Huseyın, bır Ingılız tele-vızyonu-
na verdığı demeçte, Fılıstın so-
rununun da dahıl olacağı, Or-
tadoğu guvenhğı konusunda dı-
yalog kunılmasına hazır oldu-
ğunu söyledı Saddam, İngılız
ITN televızyonunun, Kuveyt'ı
terk etmeye hazır olup olmadı-
ğı yolundakı sorusunu yanıtlar-
ken "Bolgemizdekı gu>enlik
konusunda derın bır dıyaloga
ginneye hazınz. Tarafların, Fi-
lıstin meselesı de dahil olmak
uzere butun meseielere cıddı çö-
zumler konusunda karar \erece-
gıne ınanıvoruz" dedı
Irak Dışışlerı Bakanı Tank
Tabip Odası
(Baştarafı 1. Sayfada)
de aralarında kadın ve çocukla-
rın da bulunduğu 200 kışı dun
yüruyuş duzenledı Gostencıler,
uyanlara karşm dağılmayınca
guvenlık guçlerı havaya ateş aç-
tı Olaylan göruntulemeye çalı-
şan gazetecı Ramazan Irmak
özel tım görevlılennce dövuldu
Çok sayıda gösterıcı gözaltma
alımrken kntık noktalara tank
ve panzerler yerleştınldı
Dıyarbakır, Mardın, Sıut Ta-
bıpler Odası Başkanı Mahmut
OrUkaya, dun duzenledığı ba-
sın toplantısında, cezaevlermde-
kı açlık grevlerı ve olum orucu-
nun uzaması durumunda bırçok
tutuklu ve hukumlunun yaşamı-
nı yıtıreceğını söyledı Ortakaya,
"Hekımlik mesleğı, ınsanlann
kendi keodilenne veya başkala-
nnın verecegı karar sonucu sag-
lıgını kaybetmesıne karşıdır. tn-
sanlan açlık grevıne ıten cezae-
vi koşullannın ınsani yaklaşun-
la çagdaş bır duzeve getmlme-
sioin en akılcı yol olduğunu ve
yetkılılerin alınacak onlemlerle
açlık grevlenni sona erdirmele-
rinı beklıyoruz" dedı
Tabıpler Odası, E tıpı cezae-
vınde açlık grevı ve ölum orucu
yapan tutuklu ve hükümlülenn
sağlık durumlanm ıncelemek
amacıyla cumhunyet başsavcıh-
ğına da başvurdu
Cizre'de yünıyuş
Cızre'mn Dört>ol semtınde
dün saat 16.00 sıralannda top-
lanan, aralannda kadın ve ço-
cuklann da bulunduğu yaklaşık
200 kışdık bır gnıp hükumet ko-
nağı Önüne kadar yurüdu "Ya-
şasın ozguriuk", "Demokrasi is-
tiyoruz", "Cezaevlenndekı bas-
kılara son" sloganlan atan gos-
tencıler dağılmayınca özel tım
havaya ateş açtı Ölaylar sırasm-
da ve sonrasında duzenlenen
operasyonlarda çok sayıda kışı-
nın gözaltma ahndığı bıldınldı.
Göstencılerle guvenlık güçlerı
arasındakı olaylan göruntule-
meye çalışan gazetecı Ramazan
Irmak özel tım tarafından dö-
vüldü ve fotoğraf makınesı alın-
dı
Açlık grevteri süriıyor
Bu arada çok sayıda cezaevm-
dekı açlık grevlerı de surüyor
Dıyarbakır 1 Nolu E Tıpı Ceza-
evı'ndekı 91 sıyası tutuklu ve hu-
kumlunun açlık grevı 34 günu-
nu tamamladı Açlık grevını 21
gününde "olum orucuna" dö-
nüştüren 10 sıyası tutuklunun
eylemı 30, 15 günunde ölüm
orucuna dönüştüren 15 tutuklu-
nun eylemı ıse 5 gtmüne gırdı
Dıyarbakır Merkez Kapalı
Cezaevı'nde 20 adli hukümlü-
nun dönüşumlu olarak başlat-
tıklah açlık grevı 31 gununü,
aynı cezaevmde 4 kadın hukum-
lunun başlattığı süresız açlık
grevı de 15 gununu doldurdu
• Bısmıl Kapalı Cezaevı'nde
48 sıyası hukumlunun suresız
olarak başlattığı açlık grevı 10
gunune gırdı
• Dıyarbakır SP ıl bınasında
16'sı kadın toplam 54 tutuklu ve
hukümlu yakınınm destek açhk
grevı 30. gununu tamamladı
• Van SP ıl bmasında 7'sı ka-
dın 20 tutuklu ve hukumlu ya-
kımmn açlık grevı 12 gıinüne
gırdı
• Cızre SP üçe bınasında
HO'u kadın toplam 250 tutuklu
ve hukumlü yakınının açlık grevı
de 23 gununu tamamlarken, aç-
lık grevmde bulunan yaşlı kadın-
lann sağlık dunımlanmn bozul-
duğu bıldınldı
• Nusaybın SP ılçe bınasında
30"u kadın toplam 65 tutuklu ve
hükumlu yakınının suresız açlık
grevı 24 gunune gırdı
• Gazıantep özel Tıp Cezae-
vı'nde 172 tutuklu ve hukumlu-
nun başlattığı süresız açlık gre-
vı 14 gununde. 7'sı kadın 10 tu-
tuklu ve hükümlü yakınının
HEP ıl bınasında başlattığı aç-
lık grevı ıse 8 gununu doldur-
du
• Tuncelı HEP ıl bınasında 5'ı
kadın 20 tutuklu ve hükümlü
yakınının başlattığı açlık grevı 3.
günunde
• Malatya E Tıpı Cezaevı'nde
65 tutuklu ve hukumlunun baş-
lattığı açhk grevı 10 gününü ta-
mamladı
Azız, ABD'nın Korfez'e takvı-
ye bırlıkler gonderme karanrun,
"VVashington'un saldırgan
emeUerını gosterdığını" söyledı
Azız, ABD'nın saldırı planına
katılmak ıstemeyen ulkelerden
Korfez'dekı askerlennı çekme-
lennı ıstedı Irak Dışışlerı Baka-
nı, "ABD Başkanı'nın perşem-
be gunku açıklaması, bolgeye
asker gondenlmesane ılışkın baş-
langıçta yapılan açıklamalan ge-
çersiz kılıyor. Bush, başta Ame-
rikan askerlerinin savunma
amacnla gonderildıgıni soyle-
ra>,ı<. Oysa, şimdı saldırgan bır
plan ortaya çıkıvor" dedı
Rocard'ın banş
umudu
Fransa Başbakanı Michel Ro-
card, askerı çozumü dışlama-
makla beraber, Körfez krızını
sonlandırmak ıçın 'başka yol-
lar' da bulunduğunu söyledı
AFP'nm habenne göre Rocard,
Fransa'nın tavnnın, Saddam
Huseyın, BM kararlanna uya-
na kadar ekonomık yaptırımla-
rın surdurulmesı yolunda oldu-
ğunu belırttı
Irak'ta tahıl sıkıntısı
Irak dun ılk kez tahıl pıyasa-
sının guçlukler ıçinde olduğunu
açıklayarak, bu urunlerle ılgılı
spekulasyonlara karşı önlemler
alındığını bıldırdı INA Ajansı1
na göre, Irak Devlet Başkanı
Saddam Huseyin ekonomık so-
runlarla ılgılı olarak yetkılılerle
yaptığı toplantıda pınnç fiyatla-
ruıın arttınlmasına, tüm tahıl
urunlerının devlet kanalıyla sa-
tılmasına ve spekülatörlere karşı
yaptınmlann arttınlmasına ka-
rar verıldığını belırttı
2. Hasan'ın çağnsı
Fas Kralı 2 Hasan dun rad
yoda yaptığı konuşmada, Kör-
fez knzıne banşçı bır çözum bu-
lunabılmesı ıçın Arap ulkelerı-
nı "olaganustu zirveye" çağırdı
2 Hasan bu zırvenm Fas'ta top-
lanabıleceğmı behrttı 2. Hasan,
zırvenm başka bu- Arap ulkesın-
de toplanması ıstenırse, buna ıtı-
raz etmeyeceğmı de kaydettı
Irak, Fas Kralı 2 Hasan'ın
Arap zırvesı onensını reddettı
Açıklamada, sadece Körfez kn-
zıyle ılgılı bır zırvenın toplanma-
sı onerısı reddedılerek toplana-
cak zu-venın Fıhstın sorunu baş-
ta olmak uzere Arap dunyasını
ılgılendıren butun konuları ele
alması gerektığı kaydedıldı
Irak'ın açıklamasında, Fas Kra-
h'nın zırve cağrısından önce,
Iraklı yetkılılere danışmamakla
geleneklen ıhlal ettığı de one su-
ruldu Irak ayrıca toplanacak
bır zırvenm Devlet Başkanı Sad-
dam Huseyın'ın katılmasına uy-
gun bır ortamda gerçekleşmesı
gerektığı de bıldınldı
İngütere'deki hava
Londra muhabırımız Edip
Emil Oymen'ın bıldırdığıne gö-
re Ingıltere'de genel kanı, "Sad-
dam de artık konuşacak şey kal-
raadı. Saddam ancak hıdı bir
savaşla uzaklaştınlabılır" şek-
lınde ABD Dışışlen Bakanı Ja-
mes Baker'a geçen gun Lond-
ra'da verılen raesaj da bu\du
"Savaş geciktikçe, Saddam'a
karşı oluşturulan bırlık zayıfla-
maya, Amenkan kamuoyunun
savaş aleyhtaıiıgı artmaya de-
vam edecek." Ingıltere'de Dışış-
lerı BakanhğTna stratejı ve
planlama seçeneklerı sunan be-
yın takımlannın yer aldığı ku-
ruluşlardakı genel beklentı, sa-
vaşm ocak-şubattan daha gecık-
tırılemeyeceğı şeklınde
Türkıye'nm olası rolu hak-
kında ıse "Sunday Telegraph"
gazetesmde yayımlanan bır de-
ğerlendırmede, "Bagdat joneti-
mi devnlecek olursa Iran, Irak'-
ın guneydogusunda Şii nufusun
yogun oldugu yoreyı işgale te-
reddut etmez. NATO uyesı ve
Bruksel Kulubu'ne uye olmaya
heveslı Turkıye büe, yetersiz ko-
şullanna ragmen Irak petrol
bolgelenne ılışkın, Osmanlı geç-
mişine aıt taiebını canlandırabi-
lir. Buralar yuzyüdan da kısa bır
sure onceye kadar İstanbul'un
tartışmasız koruması altınday-
dı" dendı
MaxwelVin çağnsı
İngılız basın kralı Robert
MaxweU, oluşan ıttıfakm bozul-
maması ve Saddam Huseyın'e
savunmasını duzenleme zamam
verılmemesı ıçın Irak'a derhal
saldınlması çağnsında bulundu.
Maxwell, Sunday Mırror ga-
zetesıne yazdığı başyazıda, dıp-
lomasının bu sorunu çözemedı-
ğını ve savaşın artık kaçınılmaz
olduğunu kaydederek savaş ne
kadar erken başlarsa zaferın o
kadar .erken kazanılacağını,
müttefiKİerın ve Araplann kay-
bının da o kadar az olacağmı
ıfade ettı
Mısırh unlu gazetecı Hasa-
neyn Heykd, ABD'nuı, Irak'a
karşı duzenlenecek askeri ope-
rasyon ıçın bır bölge ülkesını
kullanabıleceğmı söyledi.
• • • •
Ozal'ı uyaran Ozden'e(Baştarafı 1. Sayfada)
dnynlmamıştır" denuştı.
Turkıye Barolar Bırlığı Baş-
kanı Onder Sav, son dönemde
yapılanlarla laıklık dkesınm cıd-
dı bır tehdıt altına gırdığını be-
lırtırken "Ataturk tek adamlık-
tan parlamenter demokrasıye
yonelmışken bugun yasama, vu-
rutme ve yargının yetkılen tek
elde toplanmaya cahşılıyor" de-
dı Turk Hukuk Kunımu Başka-
nı Kazım Yenice de gunumuzde
dın devletıne davetıye çıkanldı-
ğını, laıkhğe karşı cephe alınıp
şıddete başvurulduğunu belırte-
rek "Eylemde laik ınancı, ozgur-
lukçu demokrasıyi ve hukuk
devletinı yaşatmalıyız, bugun
yapılmayan budur" dıye
konuştu
önder Sav, son zamanlarda-
kı uygulama ve davranışlarla
anayasanın fiılen tadılıne gıdıl-
dığını behrterek şöyle dedı
"10 Kasım nedeniyle duzen-
lenen anma toplantılan, toren-
ler ve buralarda yapılan konuş-
malar Ataturk'un olumunden
52 yıl sonra Ataturk ilkderinden
nasıl ıiTyifiaşılılıjtını acıkça orta-
ya koyuyor. Ataturk anıhrken
elbette ki en tartışılan ılkesı. gu-
numuzde en çok hırpalanan ve
yozlaştınlmak ıstenen laiklik ıl-
kesi olmuştur. Kımse laıkliğı,
Ataturk'un anlamak ve anlat-
mak istediginin dtşında çarpıta-
maz. Laiklik, dini toplum yasa-
nunı duzenleyen yonlennden,
bir guç mihrakı olmaktan çı-
kartmış, kişi vicdanını koruma-
sına almış, bir uygarlık, ozgur-
iuk ve çagdaşuk ortamı yarat-
mıştır. Laiklik, cumhuriyeti
oluşturan devrimlerin ve Ata-
turk ilkelerinin ruhudur, ozu-
dur. Bu oz yozlaşbnlıp yıpratı-
larak toplum çagdaşlıktan uzak-
laştuılıp tekrar şeriat duzenine
sokulamaz. Ulus tekrar ummet
yapüamaz."
Sav, "Kerametlen kendilenn-
den menkul ve her bırinin Ata-
turk duşmanı oldugu bilinen
şeyhler adına mevütler okutulup
anlamlı anma toplantılan du-
zenlenerek Turkıye Cumhunye-
ti, kurtulmak ıçın >oğun emek
harcadığı, çok kan doktugu te-
okratik devlet duzenine dondu-
rulmek, şeriat devleu ozlemleri
dile getirilmek istenmektedir"
dedı
Turk Hukuk Kunımu Başka-
nı Kazım Yenice de Yekta Gun-
gör Özden'ın Ataturk'u anma
günunde verdığı konferansta,
Ataturkçuluğu, devnmlerı ışle-
dığını, laıklığın önemıne değın-
dığını ve bugunun haklı eleştı-
rısını yaptığını beurterek şöyle
dedı.
"Demokrasi, cumhunyet, la-
iklik. Bunlar birbirinden aynl-
maz kavramlardır. Laiklik ol-
madan ozgurlukçu demokrasi-
den, hukuk devletınden soz edi-
lemez. Ataturk devrımlen kar-
şıtlannın salt laiklıgi hedef al-
malan aldatmacadır. Ozgur
inanç, ozgur duşunce yoksa çag-
daş kurumlar da olmaz. Laiklik
olmayan yerde, dogmalar vardır.
Bu dın devletıne davetiye çıkart-
maktır Laıklığe cephe alınıyor-
sa, şıddete başvuruluyor, laikli-
gin sesının savunuculan olduru-
luyorsa, yonetımın tutnmunun
bunda buyuk payı vardır. Yazı-
da, sozde degil, eylemde laik
inancı, ozgurlukçu demokrasivi
ve hukuk devletinı yaşatmalıyu.
Bugun yapılmayan budur,"
Çagdaş Yasamı Destekleme
Derneğı Başkanı Prof Türkan
Saylan da Anayasa Mahkeme-
sı'nın turban kararmı ıptal ettı-
ğım vurgulayarak türbanın laik-
lik karşıtı bır sımge halıne getı-
rıldığını söyledı Prof Saylan
şöyle devam ettı
"Anayasa Mahkemesi, Tur-
kiye Cumhariyetı'nin en yuksek
yargı organıdır. Demokratık ve
laik Turkıye Cumhuriyeti'nin en
buyuk guvencesidir. Bu kurul, S
Temmuz 1989 tarihinde Resmı
Gazete'de yayımlanan karar
uyannca 2547 sayılı yasaya ek-
lenen 16. maddeyı ıptal etmıştir.
Bu iptalin giriş gerekçesi aynı
gazetede verilıniştir. Tum ıktıdar
ve muhalefet nulletvekıllenmi-
zin bu tanhsel belgeyı dıkkatle
okumalannı onenrız.
Anayasa Mahkemesi Başkan-
veküı Sayın Yekta Gungor Oz-
den, bulunduğu konumun da
gereğı olarak ustlendıgı sorum-
luluklan sonuna kadar savunan
ornek ve saygıdeger bir yurtta-
şunızdır."
Demokratık ve
hukuksal silkiniş gerekli
Ataturkçu Duşunce Derneğı
Genel Başkanı emeklı General
Celi] Gurkan, Yekta Gungör
özden'ın öncekı günku konuş-
masındakı uyanlan değerlendı-
rırken, şenat kurallarının dev-
let duzenine mutlak surette ege-
men kılınmasının Osmanlı
Imparatorluğu'nun çöküş nede-
nını oluşturduğunun yadsmmaz
bır gerçek olduğunu behrterek,
Ataturk'un bu konudakı şu sap-
tamasını ammsattı
"Hukuk devleti duzeninin
dinsel kurallara -yanı nakile da-
yalı kurallara- degil, akıla ve
çagdaş bdime dayanmasını sağ-
layan laiklik Ikesi, çoken impa-
ratoriugnn mirasçısı olan bir
devlette -yanı TCde- Bab'da ol-
dugundan çok daba kapsamlı
bir anlam tasımalı ve işleve sa-
hip olmalıdır."
"Bu nedenle karşı çıkanlar
olsa da sağduyu sahıbı Turk
toplumunun benimsediğı bize
özgu laiklik ilkesı, bir yonuyle
kişilenn vıcdan ve ıbadet ozgur-
luklerinı guvence altına alırken,
oteki yonuyle de Turkıye Cum-
huriyeti bakımından ozel bir an-
lam ve olaganustu bır onem ta-
şıyan, 'Toplum duzeninin akı-
la, bılıme ve halkın ıstencme
dayanması' kurahna guvence
kazandırmalıdır.''
OKURLARA... OKAY GOJYEVSCV
(Baftarafi 2. Sayfada)
Meryem Ana'nın mczarı Efes'te bulundu (Gazetelerden)
Son ç»re veya Hazretı Meryem'ın nıhundan ıslım
GençYıl 1950, gunlerden 9 kasım
bır çızerın ılk kankaturu
Cumhunyet'ın bınncı sayfas/nda
yayımlanır Vfe tam 40 yıldır Alı Ulvi,
aynı gençlıkle, aynı heyecanla, aynı
keskın mızah gucuyle
Cumhunyet'ın bırıncı sayfasında yer
1
almaya devam edıyor Bu 40 yıl
ıçinde coğaltılarak evlere asılmış
karıkaturlen, dunya capındakı
sayısız başarıları, sıcak ınsan
ılışkılerı, butun kışılığıyle yaşadığı
gazetecıhk heyecanı ve ışıl ışıl mızahıyla
Cumhunyet aılesınde ozel bır yen oldu Alı Ulvı'nın
Nıce 40 yıllara
1
Alı Ulvı ıle Alı Ulvı'lerle Tum
çalısanlarıyla Tum okurlarıyla
EVET/HAym
OKTMAKBAL
(Baştarafı 2 Sayfada)
den ayırmaya matuf bır fııl ışleyenı" kapsıyor.
Türkrye Cumhurıyetı'nın kuruluşundan bu yana, yanı 67 yıl-
dır bu ıkı maddeye dayanılarak ölum cezaları verılmıştır Bun-
lann bır bolumü de uygulanmıştır Gencecık ınsaniar ıdam
sehpalarmda can vermıştır Olayların heyecanı, o gunku ko-
şullann sağduyulu duşunmeyı olanaksız kılmast sonucu ve-
rılen kımı ıdam mahkûmıyetlennın yersız, haksız oldugu bır-
kaç yıl sonra ortaya çıkmıştır
Bunlann en belırgın orneğı, Denız Gezmış ve ıkı arkada-
şının asılmasıdır Herkes bılıyordu yargıçlar da bılıyordu,
TBMM'de konuyu tartışan mılletvekıllerı de bılıyordu Neyı bı-
lıyorlardı
1
' Denız'ın ve arkadaşlannın Turkıye Cumhurıyetı
1
nı ortadan kaldıracak ya da yabancı bır devletın ele geçır-
mesını sağlayacak guçte olmadıklarını' Gulunç olurdu yırmi
yaşındakı bu uç gencın devleti yıkabıleceğını duşunmek
1
Adam öldurduler de bu ceza bu yuzden verıldı bıle denıle-
mezdı, çunku bu gençler kımseyı oldurmemışlerdı Işledık-r
lerı suçların cezası olsa olsa bırkaç yıl hapıs yatmaktı Böyle
bır ceza ventseydı bu uç genç şımdı aramızda olacaklardı.
Idam cezaları yürurlukten kaldırılmalıdır, kımse asılmama-
lıdır Bır ınsani öldurmeye karar vermek bır cınayete ortak ol-
rnaktır Hele on yıl hapıs yattıktan, hucrelerde, ışkence yer-
lerınde acılar çektırdıkten sonra 'senın sıran geldı, haydı gel
ıdam sehpasına' demek bıle bıle cınayet ışlemektır Yırmı ya-
şında ıçerı alınmış, butun gençlık yıllan hapıshanelerde geç-
mış bır ınsani -kı o ınsan artık on yıl öncekı ınsan değıldır,
bır başkasıdır-' sen devleti, anayasayı yıkmak ıstedın, bu yuz-
den asılacaksın" dıye ıdam sehpasına çıkarmak ınsanlık dı-
şı bır tutumdur
Analar, babalar, sokaklarda, gazete yonetım yerlennde, ba-
kanların, mılletvekıllennın, partılerın kapılarında bekleşıyor
Çocuklarımız ıdam edılmesın Çocuklanmız artık ozgür ol-
sun Yıllardır sürup gıden davalar artık sonuçlansın Ola-
cak ış mı, on yıldır genç bır ınsani ıçerde tut, en ağır ceza-
landırmalardan geçır, sonra da her an 'sen asılacaksın, ası-
lacak suç ışledın dıye korkulara ıt Bunun ınsanlıkla ılgısı
yoktur Olsa olsa ılkçağ canavarlığı adı verılır bu tutuma
1
.
'Mıllıyet'te, ıdamlıklarla yapılan ılgınç konuşmalar yayım-
landı Gazetecı arkadaşın sorduğu bence en onemlı soru şu:
"Hapısten çıkınca ılk yapmak ıstedığınız şey ne olurdu9
" Bu-
na vertlen yanıtlar on yıllık bır çıleden sonra bıle genç ınsan-
larda yaşamak gucünun nasıl ayakta kaldığını, nasıl sıcaklı-
ğını yıtırmedığını gostermektedır
"Imkân olsaydı ve becerebılseydım bır senfonık orkestra-
da Beethoven'ın 9 senfonısının korolu kısmını koroda yer ala-
rak soylemek" "Doga ıle başbasa kalmak", "Denız kena-
rında yuruyerek dalgaların sesını dınlemek", "Gece saba-
ha kadar yurumek", "Bır hamama gıdıp geçen vahşet yılla-
rının butun kınnı pasını atarcasına keselenmek ve yıkanmak",
"Kalabalık caddelerde, o kalabalığın arasında bılınçsızce de
olsa karışarak uzun bır yuruyuş yapmak, bır kırda sırtustü
uzanmak", "Yıllardır başımdan geçenlerı önume her çıkana
anlatmak", 'Beş altı adımda donme zorunluğu olmaksızın
sınırsızca yürumek"
Bu, gençlıkten orta yaşlılığa doğru gıden, yaşamlannın en
değerlı yıllarını ölüm tehdıtı altında, aylarca, yıllarca hucre-
lerde tabutkıklarda yatarak geçıren ınsaniar gerçekten suç-
lu olsalar bıle yeterınce acı çekmışlerdır Ulkede banş, hu-
zur ortamının kurulması gerçekten ıstenıyorsa 12 Eylül on-
cesı ve sonrasının butun yanlış, çırkın, kanlı, acılı olaylarına
bır çızgı cekmek gerekmektedır Zaman yıtırmeden.
Tiırgut Ozal Hastanesi'ne
(Baştarafı 1. Sayfada)
Sağlık Bakanı Halıl Şıvgın ıse
Türkıye'de yılda 1.5 mılyon do-
ğum olduğunu ve bunlann yuz-
de 60'ımn sağlık standartlan dı-
şında oluştuğunu söyledı.
Doğumlann sağlıklı olması
ıçm çakşmalar yapüdığını behr-
ten Şıvgın, "Anne ve bebek
ölumleri Tnrkiye'nin gelişmişli-
gine yakışmıyor" dedı
Özal Hastanesi
Malatya'da kurulacak olan
Turgut Ozal Hastanesi ıle ılgılı
bügı veren Şıvgın, hastanemn
Turkıye'nın sağlık standartları-
nı yukselteceğmı söyledı Şıvgın
şöyle konuştu
"Turgut Ozal Hastanesi'nın
ABD standartlannda olması
için çalışmalar surduruluyor.
Aynca 1991 yılı butçesınden 150
milyar liralık odenek ayrddı. Bu
hastane Körfez, Balkan ve Arap
ulkelerinden gelecek başvurula-
ra da cevap verecek."
Şıvgın, hastanemn 5 yıl ıçın-
de tamamlanacağım ve yaklaşık
300-400 mılyar luaya mal olaca-
ğmı kaydettı.
Proje üzenndekı son değışık-
lıklerın yapüdığını belırten Şıv-
gın, hastanemn ınşaatına önü-
müzdekı yıl başlanacağını bıl-
dırdı
Ozal
(Baştarafı 1. Sayfada)
çekleştırecek
Cumhurbaşkanı özal, aynı
gun Pakıstan Devlet Başkanı
Gulam İsbak Han ve Portekız
Cumhurbaşkanı Mario Soarez'-
le de göruşmelerde bulunacak.
özal, bu akşam da Akıhıto'nun
verecegı kabul resmıne ka-
tılacak
Cumhurbaşkanı özal'ın,
Tokyo gezısı perşembe gunune
kadar sürecek