22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
27EKÎM 1990 EKONOMI CUMHURİYET/13 TKB'den bono ihracı • Ekonomi Servisi — Türkiye Kalkınma Bankası 50 milyar TL tutannda banka bonosu ihraç ediyor. 30 Ekim 1990 tarihinde satışa çıkanlacak Türkiye Kalkınma Bankası bonosu, tasarruf sahiplerine 90 ile 360 gün arasmda değişen vadelerde yatırım olanağı veriyor. "Paranızın vadesini de faizini de siz seçin" sloganıyla bireysel ve kurumsal tasarruflara yönelen Türkiye Kalkınma Bankası bonosu 1.000.000 TL'den az olmamak koşuluyla her büyüklükte düzenlenebiliyor. Satışlar Türkiye Kalkınma Bankası'nın merkez ve şubelerinde yapüacak. Cezayir'e kredi • ANKARA (ANKA) — Türk Eximbank, Cezayir'e 100 milyon dolar kredi verecek. Kredi anlaşması, Eximbank ile üç Cezayir bankası arasında önceki gün imzalandı. Kredi kapsamında Cezayir'e ihraç edilecek Türk mallannda yerli katkı oranı en az yüzde 50 olacak. Krediden gıda sanayii ve metal ürünleri en fazla yüzde 40 oranında yararlandınlacak, diğer sanayi mallan için herhangi bir kısıtlama uygulanmayacak. SPK'nın tebligi • ANKARA (ANKA) — Sermaye Piyasası Kurulu, kayıtlı sermaye sistemine geçecek ortaklıklarda aranan başlangıç sermayesi miktannı 5 'milyar liraya yükseltti. SPK'nm "Hisse senetlerine ilişkin esaslar" tebliğinde yaptığı değişiklik , Resmi Gazete'de yayımlandı. SPK, kayıtlı sermaye sistemine geçmek için gerekli başlangıç sermayesini daha önce bir milyar lira olarak belirlemişti. Tebliğde yapılan bu değişiklik 11 Ekim 1990 tarihinden itibaren geçerli olacak. Türkiye - Nijerya • ANKARA (AA) — Türkiye ile Nijerya arasında Karma Ekonomik Komisyonu (KEK) protokolü dün Ankara'da imzalandı. Protokole Türkiye adına Devlet Bakanı Hüsamettin örüç, Nijerya adına ise Dışişlerinden Sorumlu Devlet Bakanı Büyükelçi Zakari Ibrahim imza koydu. lmzalanan KEK protokolü ile iki ülke arasındaki ticari ilişkilerin güçlendirilmesi, miktar olarak çoğaltılrnası, ekonomik, bilimsel ve teknik işbirliği alanında daha geniş çalışmalar yapılması öngörülüyor. Protokolde Nijerya'dan doğal gaz ithalatı imkânlannın araştınlması, bu ülkeye küçük ve orta ölçekli sanayilerin kurulması ve geliştirilmesi amacıyla teknik yardım yapılması konuları da yer alıyor. Esbank'ta kâr patlaması • Ekonomi Servisi — Esbank'ın eylül 1990 sonu itibarıyla geçen yılın aynı dönemine göre bilançosunda toplam aktiflerinin yüzde 191 artışla 51.5 milyar TL'ye, toplam kredilerin yüzde 129 artışla 1.8 trilyon TL'ye, dönem kârının yüzde 29 artışla 952 müyar TL'ye, özkaynaklarımn yüzde 144 artışla 131 milyar TL'ye, dış işlemler hacminin de yüzde 54 artışla 1.6 milyar ABD Doları'na ulaştığı belirtildi. Macintosh'la müzik • Ekonomi Servisi — Sürmekte olan Edexim '90 Eğitim Kongresi kapsamında, bugün saat 17.00'de Ankara Atatürk Kültür Merkezi'nde yeni sistemler yardımıyla Macintosh'la müzik gösterisi yapılacak. Bilkom standında yer alacak olan, alışılanın dışındaki bu müzik gösterisinin ilgi çekmesi bekleniyor. tkimemur sendikası • tş-Sendika Servisi — Bir grup belediye ve sağlık memuru dün tstanbul Valiliği'ne Belediye Emekçüeri Sendikası (Bem- Sen) ile Sağlık Emekçüeri Sendikası (Sağlık-Sen) adları altında sendikalar kurmak amacıyla başvuruda bulundular. Sendika başvurulan vali muavini Necati Develioğlu'nca kabul edildi. Sigarada pazarlık Özelsigaraprojesi Maliye Bakanlığı'nın incelemesinde VECDİ SEVİĞ ANKARA — Maliye ve Gümrük Bakanı Adnan Kahve- ci, Izmir'de kurulması program- lanan özel sigara fabrikasına ilişkin önanlaşmayı incelediğini, Türk tütününün pazar payım koruması için gerekli düzenle- meler yapddıktan sonra yatın- mın başlayabileceğini açıkladı. Maliye ve Gümrük Bakanı Kahveci, lzmir-Çiğli'deki sigara fabrikasını kuracak şirketin ya- bancı ortağı Philip Morris fir- masının yatınmın bürokratik nedenlerle geciktiği görüşünü hatırlatan Cumhuriyet muhabi- rine, "Önanlaşmayı kendim in- cetemek istedhn" dedi. Kahveci, yabancıların anlaşma yaparken kendi özel istek ve çıkarlannı sözleşme metnine aktarma ba- şansını her zaman gösterdikle- rini arumsatarak, "Benim için önemli olan Türk ttttünttnün pazar payının konmmasıdır" di- ye konuştu. Kahveci, anlaşmayı Türk tü- tününün ve üreticisinin gelece- ği açısından incelediğini ve ya- Adnan Kahveci: "Benim görevim Türk tütününün pazar payım korumak. Ön anlaşmayı o açıdan değerlendiriyorum. Yabancı ortakla yeniden görüşeceğim. Türk tütünü için güvenceler isteyeceğim." bancı ortakla kısa sürede görü- şeceğini bildirdi. Maliye ve Gümrük Bakanı bu görüşmede 5 nisanda imzalanan önanlaş- mada yer almayan bazı güven- celerin isteneceğini, böylece Türkiye'nin çıkarlannın koruna- cağıru belirtti. Kahveci, yatırıma ancak bu görüşmelerden olumlu sonuç alınmasından sonra başlanabi- leceğini söyledi. ABD sennayeli Philip Mor- ris'in yüzde 65, Sabancı grubu- nun yüzde 20 ve Tekel'in yüzde 15 katıhraıyla oluşturulan şirke- tin gerçekleştireceği yatınma iliş- kin anlaşma, 5 nisanda imzalan- mıştı. Anlaşmanın imzalanma- sından sonra yabancı ortak, ya- tınm koşullannı gözden geçir- miş ve şirket yönetimi projeyi ağustos ayının ilk günlerinde onaylamıştı. 120 milyar lira başlangıç ser- mayeii şirketin kuracağı tesisler- de, Amerikan harmaru tütünden Marlboro ve Philip Morris fir- masının diğer sigara türlerinin üretümesi amaçlanıyor. 1993 yı- hndan itibaren yılda 6.3 milyar adet sigara ile üretime başlaması öngörülen tesislerde 2000 yılın- da 28.5 milyar adet sigara üre- tilmesi hedeflsniyor. önanlaşmaya göre projenin 30 eylülde başlaması, ekim or- tasında Çiğli'deki fabrika alanı- mn ilgili şirkete devredihnesi ge- rekiyordu. önanlaşmada, Philip Morris firması ürünlerinin Türkiye'de pazarlanması sırasında ortaya çıkan fiyat sonınlannm çözümü de öngörülmüştü. Yabana siga- ra firmalan, kendilerine Türk si- garalarına göre daha yüksek oranda vergi uygulanmasından ve fiyatlann serbest oluşmama- sından yakınıyorlar. Philip Morris firmasmın Türkiye sonımlusu Normtn Ja- oelle, bir süre önce gazetecilerin sorulanm yanıtlarken yatınmın gecikmesinde Tekel'de genel mü- dur bulunmaması ve yabana sermaye başkanının değiştiril- mesinin payımn olduğunu söy- lemişti. Janelle, durumu Kahve- ci'ye aktararak soruna çözüm is- teyeceklerini bildirmişti. lanıtıma 20 milyarAvrupa'daki reklam ve tamtma kampanyalarmın yanı sıra, özellikle ABD, SSCB ve Japonya'ya yönelik pazarlama çalışmalanna hız kazandırıldı. ANKARA (Cumbnriyet Bii- rosu) — Turizm Bakanlığı, Kör- fez krizinin sektöre etkilerini en aza indirgemek amacıyla yurt- dışına yönelik "tanıtım kampanyası" başlatmayı plan- ladı. Bakanhğm bütçe tasansın- da, "tamtıcı faaliyetler"e 20 milyar lira aynldı. Türkiye'nin kriz nedeniyle yurtdışında turizm açısından ze- delenen imajını "iyUeştirmek" amacıyla Avrupa'daki reklam ve tanıtım kampanyalarının ya- nı sıra özellikle ABD, SSCB ve Japonya'ya yönelik pazarlama çalışmalanna hız kazandınldı. Yabancı girişimcileri, Türkiye'- ye çekmek amaayla bir süre ön- ce Japonya'ya giden Turizm Bakanı llhan Aküzüm, çarşam- ba günü döndü. Japonya'daki girişimlerini yeni pazarlara açıl- mada "ikinci adım" olarak ni- telendiren Aküzüm, gezi sırasın- da çok sayıda politikacı ve işa- damıyla görüşmeler yaptı. Türkiye'deki turizm imkânlan- nın anlatıldığı gezide, Japon ya- tırımcıların golf rurizmine ilgi gösterdikleri belirtildi. Ayrıca görüşmeler sırasında iki ülke arasmda turist taşımacılığııun gehştirilmesi karan alındı. Bu doğrultuda Japonya'nın ikinci havayolu kuruluşu olan ANA'- nın 1991 turizm sezonundan iti- baren Türkiye'ye bir hat açma- sı kararlaştınldı. AN A şirketi- nin aynı zamanda Istanbul'da lüks bir otel yapmak istediği ve bu iş için yer talebinde bulundu- ğu bildirildi. Aküzüm ve bera- berindeki heyet, daha sonra Sin- gapur'a geçerek oradaki golf tu- rizmi merkezlerinde inceleme- lerde bulundu. Görüşmeler sıra- sında Singapur'da bir "turizm müşavirliği" acılması kararlaş- tınldı. Öte yandan bütçe tasansında, önümüzdeki yü gerçekleştiril- mesi düşunülen "yeni projeler" başbkh bir bölüm oluşturuldu. ÖMİLYARLIK CÎROKAYBI Turing zora düştü Triptik uygulamasının kalkmasıyla ana gelirini kaybeden Türkiye Turing ve Otomobil Kurumu mal varlıklarını satmaya karar verdi. Maliye Bakanlığı, Turing'e gümrüklerde 'free- shop' vermeyi teklif etti. CEM HAMULOĞLU Maliye ve Gümrük Bakanlı- ğı'nın Gümrük Kanunu'nda yaptığı yönetmelik değişikliği sonuöu "triptik" uygulamasını kaldırmasıyla birlikte yılda 6 milyar TL'lik bir ciro kaybına uğrayan "Türkiye Turing ve Otomobil Kurumu" mal varlık- lannı satıyor. 21 ekim cumartesi günü Tu- ring'in tstanbul'daki merkezin- de toplanan genel kurul, kuru- mun yönetim kuruluna "satış yetkisi" verdi. Tlıring'in ilk aşa- mada Bolu Konı Motel ile Istin- ye'deki arsalanm satacağı öğre- nildi. Maliye ve Gümrük Bakanı Adnan Kahveci ise söz konusu yönetmelik değişikliğinin "lu- ring'e yönelik" olmadığını söy- ledi. Cumhuriyet muhabirinin konuyla ilgili sorulanm yanıtla- yan Kahveci, "Triptik uygula- masını neden kaldırdınız" soru- sunu şöyle yamtladı: "Triptik, Türk insanına gü- vensizlik duyan, adaletli olma- yan bir uygulamaydı. Kaldınldı, bir daha da konmayacak. Çün- kii yabancı plakalı öteki araçlar Türkiye'ye rahatça girerken yartdışında çalışan Türklerden Türkiye'ye girişlerinde para ala- rak güvensizük duymak yanlış- ü." Tbring'in çalışmalanna her- hangi bir olumsuz tavnmn ol- madığını vurgulayan Kahveci, "Çelik Giilersoy'a da söyledim, kummun caüşmalannı takdir ediyorum" dedi. Turing'in yö- netmelik değişikliğinden doğan para kaybını gidermek için Gü- lersoy'a "teklif yaptığını" söyle- yen Adnan Kahveci, sözlerini şöyle sürdürdü: "Gümrük kapılannda 'free shoplar vereyim' dedim. Alsın- lar çaltşhrsınlar. Daha fazla para kazanırlar. Ben Maliye ve Güm- rük Bakanı olarak Turing için bir istisna yaparak verebilirim. Öneri benden geldi, ama henüz bir cevap almadun." "Ulusal turizm bilincinin geliş- tirilmesi", "turizm amaçlı çev- re duzenlemesi", "sağlık turizm merkezleri altyapı duzenlemesi" gibi çalışmaJarın öngörüldüğü yeni projeler kalemine, 9 milyar 700 milyon liralık pay aynldı. 1991 yılında bitmesi ve sonrası- na kalması planlanan projelerin gerçekleşmesi için 198 milyar 200 milyon lira pay aynldı. Ta- mamlanması 1991'den sonraya kalan projeler arasında "Tu- rizm egitim merkezi, sosyal tu- rizm tesisleri, yaünm araşünna- ları, luristik amaclı uçak pisti yapınu" gibi çalışmalar yer alı- yor. Ayrıca Toplu Konut Fo- nu'ndan yıl içinde alınması ön- görülen 80 milyar liranın bakan- lıkça belirlenen kuruluşlara ve- rileceği belirtiliyor. Erdemir sermaye arttınyorEkonomi Servisi — Erdemiri de "nihayet" sermaye arttırımı- karan alındı. Şirketin ödenmiş sermayesi yüzde 100 oranında arttınlarak 384 milyar liradan 768 milyar liraya çıİcartıldı. Ereğli Demir ve Çelik Fabri- kaları Yönetim Kurulu Başkanı Selçuk Demiralp'in dün yaptığı yazılı açıklamaya göre şirketin sermayesi yüzde 40 bedelsiz, yüzde 60 bedeUi olmak üzere iki kaüna çıkartıldı. Yönetim kuru- lu aynca, rüçhan haklarını no- minal değerinin iki katı fiyatla kullandırtmaya karar verdi. Buna göre, 100 adet Erdemir hissesi sahibi olan bir yatınmcı 40 adet bedelsiz russenin yam sı- ra, 120 bin lira karşılığında 60 adet de bedelli hisse senedi ala- bilecek. Geçen yıl sermayesini 38.4 milyardan 384 milyara çıkatan Erdemir, 1 yıl içinde yüzde 1700'ün üzerinde prün yaparak borsanın "lokomotifi" unvam- nı kazanmıştı. Bu sermaye art- tınmında da rüçhan haklan 2 bin 500 liradan kullandınlmış- tı. Geçen yılbaşım 11 bin 250 li- ralık fiyattan kapatan Erdemir hisseleri yılın ilk aylannda 16 bin 750 liraya kadar yükselmiş, ancak beklenen »crmaye arttuı- mı kararmın çıluaa jasıyla 9 bin 750 liraya kada: jerilehiişti. Yaz aylannda yapılan yönetim kuru- lu toplantısı öncesinde çıkartılan söylentilerle Erdemir yatınmcı- ları zarara uğramış ve "efsanenin" bittiği, yatınmcının bu kâğıttan "soğuduğu" söylen- meye başlanmıştı. 150 100 Bütçe gelirleri 'mütevazı' Maliye ve Gümrük Bakanlığı, 1991 bütçe gelir tahminlerinde geçmiş yılların hayallerini bir yana bıraktı. 1990 bütçesinde "şişirilerek" gösterilen bazı devlet gelirlerine, bu yıl daha düşük "değer biçildi." Özelleştirmeden 700 milyar lira bekleniyor. Kururnlar Vergisi'nde 1991 tahmini, 1990 tahmininin bile altında. Hazine arazilerinin satışından da 1991'de fazla yüksek gelir bekîenmiyor. Bütçelerde en abartılı rakamlardan biri olan cezalarda da bu yıl "makul" davranıldı. ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) — Maliye ve Gümrük Ba- kanlığı, 1991 bütçe gelir tahmin- lerinde geçmiş yılların hayalle- rini bir yana bıraktı. 1990 büt- çesinde şişirilerek gösterilen Ku- rumlar Vergisi, Hazine arazile- rinin satışından sağlanacak ge- lir, ceza gelirleri gibi abartılı rakamlar bu yıl bütçesinde terk edildi. 1990 yıh gerçekleşme tahmi- nine göre yüzde 56.6 oranında artarak 84.1 trilyon lira olacağı tahmin edilen 1991 yıh konsoli- de bütçe gelirleri arasında vergi tahsilatı yüzde 83.1'lik payla yi- ne ağırlıkh bir yer aldı. Ancak , vergi gelirlerindeki artış tahmi- ni 1990 yılında beklenen enflas- yon hıanm 20 puan üzerinde tu- tulurken, bu yıl 12 puanlık fark- la yetinildi. Geçmiş yıllarda ger- çeğin üzerinde gösterilme eğili- mi olan kunımlar vergisi, güm- rük vergisi ve vergi dışı normal gelirlerde bu yıl "temkinli" tah- minde bulunuldu. 1990 bütçesinde 7 trilyon lira gelir sağlanacağı tahmin edilen kunımlar vergisinde tahsilatın 5 trilyon liranın altında kalacağı anlaşılmca, 1991 tahmini, 1990 bütçe hedefinin de gerisinde 6 trilyon 650 milyar lirada tutul- du. Maliye ve Gümrük Bakan- lığı yetkilileri, getirilen bağışık- lık ve istisnalarla kururnlar ver- gisi tahsilatında artışın sınırlı olacağını düşünerek, tahminle- ri aşagıya çektiklerini bildirdiler. Bütçelerde en fazla abartılı ra- kamlardan biri olan cezalarda da, u yıl "makul" davranıldı. 1990 bütçesinde 1 trilyon 290 milyar lira olarak hedeflenen ce- za gelirlerinin 600 milyar lira do- layında kalacağı anlaşıhnca,- 1991 yıh hedefi, bir önceki yıl bütçe tahmininin altında 995 milyar lira olarak belirlendi. 1990 bütçesinde 2 trilyon lira- lık hazine arazisi satış öngörü- süyle birhkte 2 trilyon 900 mil- yar lira olarak tahmin edilen devlet mal varlığı gelirleri de 1991 bütçesinde 2 trilyon 640 milyar lira olarak tahmin edil- di. Bu gelirin 700 milyar liralık bölümünün özelleştirmeden sağlanması öngörüldü. Yapılan indirimler de dikka- te alınarak gümrük vergilerinde de 1990 bütçe tahmininin altın- da gelir hedeflendi. 1990 bütçe- sinde 1 trilyon 350 milyar lira olarak öngörülen ancak 1 tril- yon lira dolayında gercekleşece- ği tahmin edilen gümrük vergi- si için 1991 bütçesine 1 trilyon 150 milyar liralık hedef yer aldı. EKONOMDE KULIS MERALTAMER Arkadaşımız MERAL TAMER y:llık izninin bir bölümünü kullanmakta olduğundan EKONOMİDE KUÜS yazılarına bir süre ara verecektir. 200 New York'ta vadeli piyasada gûnlük petrol ticareti (Milyon v 'aril/gûn) Petrolde vahşi kapitalizmEkonomi Servisi — Irak ordusu Kuveyt'e girdiği günden beri yaklaşık üç aydır, Türkiye'de olduğu gibi bütün dunyada akar- yakıt tüketicileri, dün- ya petrol piyasalannın oyuncağı oldu. Avrupa Parlamentosu, brüt petrol fiyatlarında iki buçuk ayda yüzde 100'e varan artışı tü- müyle spekülatif bdl- duğundan, bu konuda resmi bir soruşturma başlattı. Gerçekten de bu yaz kriz dolayısıyla dünya piyasalarında petrol arzı yalnızca yüzde 8 oramnda azal- dı. Yüzde 8'e karşıhk yüzde 100'e yakın bir fiyat artışının ise petrol sıkıntısından kaynak- lanmadığı açıktı. "Spekülas>on"la suç- lananlar, fiyat artışla- rını, "tedbirli davranmakla" açıklı- yor. Bu görüşe göre petrol alıcılan, her şe- ye hazırlıklı olmak için önceden onlem alıyor, fiyat lar da bu nedenle artıyor. Buna karşıhk, tam tersi bir görüşe go- re fiyatlann yukselme- sinin tek nedeni, spe- külatörlerin kısa sure- de buyuk kâr etmek için borsalarda oyun oynaması. Bundan on yıl önce, petrol alışverişi, büyük ölçüde dev petrol şir- ketleriyle petrol üreticisi s<'on iki buçuk ayda dünyada petrol arzı yüzde 8 azaldığı halde, petrol fiyatlarmın yüzde 100'e yakın düzeyde artması, borsalarda petrol alıp satan aracıların spekülasyon yapmakla suçlanmasma yol açıyor. Vadeli piyasalarda, aralarında Dünya Bankası'nın da bulunduğu pek çok büyük finans kuruluşu yatırım amacıyla petrolle 'oynuyor'. Kuzey Denizi petrolü Dolar 36 35 34 33 32 31 30 29 28 27 26 25 Kasım ayı teslimı, Varıl/Dolaf / 35.95 35.05 \33.15 / \ / \ / * \ / ».75 Ekitn 1 6 " 1 8 *9 2 2 2 3 M 2 5 X ABD'nin Körfez'e 100 bin asker yollayacagı ve Irak'ın petrol kuyulanna bomba yerleştirdiği yo- lundaki haberter pelrol fijatlanna yine hız verdi. İkinci piyasa ise ger- çek piyasa. Burada "gercek" petrol varille- ri günlük olarak ahnıp satıhyor. Biraz daha uzun vadeli anlaşmalar da yine günlük (spot) piyasaya endeksli ola- rak yapılıyor. Kâğıt üzerindeki pi- yasalann bir bölümü, New York'ta (Nymex), Londra'da (IPE) ve Singapur'da (Symex) vadeli piyasalar olarak örgütlü. Bunlara "future" deniyor. Londra'daki "Brent cargo" piyasası ile "forward" adıyla amlıyor. Bu piyasalarda, yal- nızca birkaç büyük "oyuncu" hiçbir resmi denetime tabi olmadan istedikleri gibi oynu- yorlar. Buralarda tica- retin üçte biri büyük petrol şirketlerince ya- pılıyor. Bu şirketlerin de spekülasyon ve ya- tınm yaptıklan söyle- niyor. Diğer üçte bir, yarı-tüccar yan- spekülatör kabul edi- len ve "trader" olarak anılan kuruluşlarca ya- pıüyor. BunJarın ara- sında Salomon Brot- hers, Morgan Stanley, Bear Sterns gibi büyük finans kuruluşlan da bulunuyor. ülkeler arasında yapılan uzun vadeli ve sabit Fıyath anlaşmalarla gerçekleşmekteydi. Piya- sa birkaç kartelin elindeydi ve fıyatlar da dü- zenli bir biçimde saptanabilmekteydi. Ancak on yıl içinde, petrol piyasası giderek "serbestleşti", kartellerin egemenliği kınldı ve âdeta "vahşi kapitalizm" günlerine dönuldü. Yavaş yavaş aracılar piyasaya sızdı. Bunlar, resmi fiyattan petrol üreticisi ülkelerle anlaşı- yor, büyük miktarda petrol alıyor, sonra da çok büyük bir kârla bu petrolü dünya piyasa- larında satıyorlardı. Böylece 1985'te petrolde resmifiyatlarta- mamıyla bir yana atıldı, büyük şirketlerle üre- tici ülkeleri birbirine bağlayan kapalı tekelci sistem catladı. "Kâğıt üzerinde piyasa" Şimdi dünyada iki piyasa bulunuyor. Bun- lardan birincisi, vadeli piyasalar. Bunlara "kâğıt üzerinde piyasa" da deniyor. Bunun nedeni, söz konusu piyasalarda, petrolün hisse senedi, altın ya da para gibi alınıp satılması, yani yalnızca bir yatırım aracı olması. Bu pi- yasalarda petrol alıcı ve satıcılan, alıp sattık- lan bu malı gönnüyorlar bile. Alışverişler yal- nızca kâğıt üzerinde kalıyor. Geriye kalan üçte bir ise tam anlamıyla spe- külatörler tarafından gerçekleştiriliyor. Bun- lara "New York'un dişçileri" adı verihyor. Bu küçük aracı kurumlar, tıpkı borsa simsarları gibi petrolle hisse senediymişçesine oynu- yorlar. Petrol fiyaü enflasyonla yakından ilişkili ol- duğundan faizlerdeki dalgalanmalardan ko- runmak için pek çok büyük banka ya da fi- nans kuruluşu, petrol piyasalarında faaliyet göstererek fonlarını buraya yatırıyor. tşin il- ginç yönu, Dünya Bankası'nın da zaman za- man petrole yalnızca kâr amaçlı olarak yatı- rım yapması. "Serbest piyasa" kurallan ya da kuralsızhğın egemenliği Yalnız, son iki buçuk ayda spekülatörlerin piyasası olarak bilinen vadeli piyasalarda de- ğil, gerçek petrol alım-satımlarının yapıldığı spot piyasalarda da fiyatlar arttığı için, pet- rol fiyatlarındaki büyük dalgalanmalannın su- çunu yalnızca spekülatörlere bağlamak doğ- ru değil. Kesin olan tek gerçek, petrolün son on yılda "liberalleştigi" ve petrol piyasalann- da tam anlamıyla "serbest piyasa" kurallan- nın ya da kuralsızlığının egemen olduğu. VARILI 35 DOLARA FIRLADI Petrol yükselîyorEkonomi Servisi — Korfez'deki gerginlik ham petrol fiyatlarını da urmandınyor. ABD' Dışişleri Bakanı James Baker'ın "Bölgeye 100 bin asker daha göndereceğiz" şeklindeki açık- laması ve Irak'm petrol kuyulanna bomba yer- ieştirdiği yolundaki haberler üzerine, fiyat ye- niden 35 doların üzerine çıktı. Londra Borsası'nın önceki günkü seansın- da varil başına 33.25 dolarhk fiyattan kapa- nan Kuzey Denizi türü hampetrolün fiyatı dün öğle saatlerinde 35.10 dolara yükseldi. Geçen pazartesi günu Suudi Arabistan Savunma Ba- kanı Prens Sultan Bin Abdülaziz'in, Kuveyt- in Irak'a toprak tavizinde bulunabileceği şek- lindeki demeci üzerine varil başına yaklaşık 5.50 dolar düşen petrol fiyatları, bir gün son- ra bakanın sert bir demeci üzerine yükselme- ye başlamıştı. Dünkü haberlerden sonra bor- salann huzursuz bir havaya girmesi ve spekü- latörlerin "savaş riskinin" arttığı yolundaki • gözlemleri fiyatlann artış ivmesini hızlandır- dı. Körfez'de pazartesi günkü yumuşak hava- nın aniden "dönmesiyle", Kuzey Denizi türü hampetrolün varil fiyatı 4 gün içinde 8.30 do- lar (yüzde 31) arttı. Aynı tür petrolü, spot pi- yasalardaki fiyatı ise 36 dolara ulaştı. - Petrol analistleri, hampetrol fiyatlarmın Körfez kaynakh haberlere bağlı olarak çok ani iniş çıkışlar gösterdiğini ve fiyatlann önümüz- deki hafta 33-38 dolar arasında değişiklik gös- tereceğini belirtiyorlar. Türkiye beklemede Bu arada hampetrol fiyatları 27 dolann al- tına indiğinde akaryakıt satışfiyatlarınıyüz- de 7-10 oranında düşüren Türkiye, petrol fiyat- ları yeniden tırmanışa gecince bu kez bekleme karan aldı. Cumhuriyet'in sorulanm yanıtlayan Devlet Bakanı Mehmet Keçeciler, akaryakıt fiyatla- nnın ayarlanması konusunda uzunca bir süre bekleyeceklerini belirterek, "Fiyatın çok yük- selmesi halinde durum değişir ama şu anda -bekleyip, kaça kadar çıkacağını izlemek istiyoruz" dedi. Keçeciler, şöyle konuştu: "Bu fbat spekülatif, haksız bir fiyattır. Pet- rol iireten ülkelerin daha dikkatli olması ge- rektiğini hep sö>lüyoruz. Petrolün bu fiyatlar- da kalması mumkün degil. "
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle