Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
24 EKİM 1990
L/ünya Satranç Şampiyonası
KULTUR-SANAT CUMHURİYET/5
5. oyun berabere
Siyah. KASPAROV GÜRSEL GÖNCÜ
a b c d
Beyaz: KARPOV
SON DURUM
e f g
ıNEW YORK — Ana-
I toii Karpov ve Gari Kas-
parov arasında yapılan
Dünya Satranç Şampiyo-
nası'nın 5. oyunu bera-
1 berlUde sonuçlandı. Beyaz
taşlarla oynayan Karpov '-
I un vezir piyonu açılışına
Kasparov yine Şah-Hint
savunmasıyla karşılık ver-
di. Rakibinin 7. hamlede
kendisine 'özel' bir şeyler
hazırladığını sezen Kar-
pov, hemen vezirleri deği-
V ^ k , daha iyi olduğu
oyun sonuna girmek iste-
di. Bu isteğini gerçekleşti-
ren Karpov, satranç tah-
tasında kendi stiline uygun 'dununsal' bir görüntü yarattı.
Kasparov ise buna karşılık şah kanadında bir saldın başlat-
mak istedi. Fakat Karpov'un son derece kapalı savunma-
sından dolayı, bunu bir mat saldınsına dönüştüremedi. Oyun
boyunca hiçbir taraf hafif de olsa bir avantaj elde edemedi.
Oyun futboldaki orta saha mücadelesi gibi, merkez karele-
rin kontrolu şeklinde devam etti. Taraflar beraberlik duru-
mu açıkça ortaya çıkmasına rağmen psikolojik gerekçelerle
on iki hamle daha yaptılar. Oyun Karpov'un önerisiyle 36.
hamlede beraberlikle sonuçlandı. Bugun oynanacak 6. oyun
öncesinde durum 3-2 Kasparov lehine.
5. Oyun/Beyaz: Karpov-Siyah: Kasparov (Şah-Hint Savun-
ması, Klasik varyasyon) I.d4 Af6 2.c4 g6 3.Ac3 Fg7 4.e4
d6 5.Af3 0-0 6.Fe2 e5 7.Fe3 Aa6 8.0-0 c6 9.dxe5 dxe5
10.Vxd8 Kxd8 ll.Kfdl Ke8 12.h3 Ff8 13.Ad2 b6 14.a3 Ac5
15.M Ae6 16.Ab3 Fa6 17.f3 Ah5 18.Ff2 Ked8 19.Ff 1 Ahf4
20.g3 Ah5 21.Şg2 f5 22.Kabl Kac8 23.Kxd8 Kxd8 24.Kdl
Kxdl 25.Axdl fxe4 26.fxe4 c5 27.bxc5 Axc5 28.Axc5 Fxc5
29.Fxc5 bxc5 3O.Ac3 Af6 31.Şf3 Fb7 32.Fd3 Şf8 33.h4 h6
34.Fc2 Şe7 35.Fa4 a6 36.Se3 ve beraberlik.
Moravia'nın nıirası açıklandı
• ROMA (Cumhuriyet) — Ünlü yazar Alberto
Moravia'nın merakla beklenen "miras" bilmecesi
çözüldü. İtalyan kamuoyunun ilgiyle beklediği
açıklamaya göre yazann 50 milyar TL. değerindeJci
mirası yan yanya yaşammdaki iki kadın arasında
paylaştırılacak. önceki gün açıklanan vasiyete göre
yazann son kansı 37 yaşındaki Carmen Llera ile
yaşamının 18 yılını Moravia ile birlikte paylaşan yazar
Dacia Maraini arasında bölünecek mirastan yazann
kızkardeşlerine bir pay çıkmadı. Yazann kızkardeşi
ressam Adriana Pincherle, basına yaptığı açıklamada
buna hiç şaşırmadığını söyledi. Pincherle, "Alberto iyi
yapmış" diye görüşünü belirtirken yazarla hiç
evlenmeden uzun yıllar birlikte yaşayan Dacia Maraini,
kendisine kaian mirasın büyük bir bölümüyle Moravia
Vakfı kuracağım belirtti. Yazann eşi Carmen Llera ise
miras konusunda konuşmak istemediğini bildirdi.
Dostlar'da yeni mevsim
• Kültttr Servisi — Dostlar Tiyatrosu yeni mevsimi 2
kasımda Karaca Tiyatrosu'nda açıyor. Topluluk ilk
olarak geçen yıl da sergilediği iki oyunu sunacak. Vaclav
Havel'in yazdığı, Kemal Boztepe ile Ülkü Akbaba'nın
Türkçeye çevirdiği "Buruk Ezgi" (Largo Desolato) Genco
Erkal tarafından sahneye konuldu. Oyunun dekor ve
kostümleri Naz Erayda'nın imzasını taşıyor. Nâzım
Hikmet, Aziz Nesin, Haldun Taner ve Bertolt Brecht'in
şiir, şarkı ve öykülerinden oluşan "Merhaba" ise
Avustralya, Almanya ve İsviçre turnelerinden sonra
kasım ayı içinde de Münih'e gidecek. Dostlar Tiyatrosu
mevsimin yeni oyunu Yaroslav Haşek'in "Aslan Asker
Şvayk"ıra da 16 kasımda başlıyor. Topluluğun bu yılki
oyuncu kadrosu Ahmet Açıkgöz, Mehmet Akan, llhan
Arkan, Serdar Bordonacı, Ömer Çolakoğlu, Genco
Erkal, Zeynep Erkekli, Zeynep Irgat, Jülide Kural, Selma
Köksal, Yüksel Özkök, Dursun Ali Sanoğlu, Aydın
Tolan, Suat llhan ve Avni Yalçın'dan oluşuyor.
MÜZİKFİLİZALİ
Istanbul'dageçen haftasonu konserleri kente canlılıkgetirdi
IyiciTden keman maratonuİDSO'nun son
konserlerini
Çekoslovak şef Petr
Vronsky yönetti. Ann
Karamürsel,
Rahmaninov'un 1.
Piyano Konçertosu'nu,
notalann gelip
gelmeyeceği stresini
yaşamasına karşın
kendine özgü bir
duyarhkla yorumladı.
İstanbul Devlet Senfoni Or-
kestrası adamakıllı formda gir-
di bu sezona. Geçen hafta sonu
konserlerinde (12-13 ekim) ke-
mancı Nuri İyicil, Prokofiev'in
op. 63, No. 2, sol minör keman
konçertosunu yorumlamıştı. Or-
kestrayı yeni genel müzik direk-
törü Alexander Schwinck yöne-
tiyordu. Ekim ayının ilk yansı
Nuri İyicil için tam anlamıyla
bir maraton görünümü arz et-
mekteydi. 7 ekimde Cemal Re-
şit Rey Konser Salonu'nda Ce-
mal Reşit Rey'i anma konserin-
de bestecinin 1. yaylı çalgılar
dörtlüsünü seslendirmiş, 12
ekim akşamı ve 13 ekim sabahı
AKM'de Prokofiev'in konçerto-
sunu çaldıktan sonra kemanını
kutusuna kaJdırmaya vakit bu-
lamadan yineaynı akşam Cemal
Reşit Rey Konser Salonu'na dö-
nerek bu kez de A. Adnan Say-
gun'un 1. Yaylı Çalgılar Dörtlü-
sünü yorumlamıştı arkadaş-
lanyla.
Mevsime hızla giren Nuri İyi-
cil, bir yandan da Mimar Sinan
Üniversitesi Devlet Konservatu-
varı MUdürlüğü görevini özve-
riyle sürdürmekte, keman sını-
fına ders vermeye devam etmek-
teydi. Bunca iş arasında Proko-
fiev'in Keman Konçertosunu ha-
zırlamaya nasıl vakit bulmuştu
iyicil? Eserin teknik zorluklar-
la, tuzaklarla dolu pasajlarının
üstesinden ustalıkla gelmek bir
MEVSİME HIZLI GİRDİ — Kemancı Nuri İyicil (solda), 7 ekimde Cemal Reşit Reyin 1. Yaylı
Çalgılar Dörtlüsü'nde çaldı, 12 ve 13 ekimde AKM'de Prokofiev'in konçertosunu seslendirdi. 13
ekim aksamı da Saygun'un 1. Yaylı Çalgılar Dörtlüsü'nü yorumladı. (Fotograf: Aramis Kalay)
yana, tertemiz entonasyonu ve
tath tonu ile konçertonun liriz-
mini yansıtması açısından da
dikkati çekiyordu bu yorum.
Nuri lyicil'in meslek yaşamında
yeni bir döneme, olgunluk dö-
nemine girdiğinin müjdecisiydi
bu konserler kanımca.
19-20 ekim senfonik konser-
lerini Çekoslovak şef Petr
Vronsky yönetiyordu. Progra-
mın ilk eseri olan H. Ferit Al-
nar'ın Kanun Konçertosunu Rn-
hi Ayangil başanyla yorumladı.
Kendisi de usta bir kanuni olan
Alnar'ın geleneksel Türk müzi-
ğini Batı bestecüik tekniği ve ses
düzeni ile bağdaştıran bu eseri-
nin zaman içinde ne yazık ki es-
kidi&ni. yazıldığı tarihten bu ya-
na geleneksel müziğimizin öz
malzemesinin evrensel muzik
teknikleri ve anlayışı içerisinde
çok daha tutarlı yaklaşımlarla
kullanıldığına tanık olduk.
Konserin ikinci eseri Sergey
Rahmaninov'un op. 1, No.l, fa
diyez minör piyano konçerto-
suydu. Rahmaninov, Moskova
Konservatuvan'na 1885'te gir-
miş, Tanayev ve Arenski ile bes-
tecilik, Siloti ile de piyano çalış-
mıştı. Başta Çaykovski olmak
uzere bütün hocalan tarafından
ne denli yetenekli olduğu hemen
fark edilen Rahmaninov, 1. Pi-
yano Konçertosu'nu besteledi-
ğinde henüz konservatuvar öğ-
rencisiydi. Eserini 17 Mart
1892'de konservatuvann büyük
salonunda çalmıştı ilk kez. Bes-
teciliğe doğru attığı bu ilk adı-
mın arkasından kendisini piya-
nist olarak da başarıh bir gele-
fcek bekliyordu kuşkusuz. An-
cak 1897'de St. Petersburg'da
yorumlanan birinci senfonisinin
ilk çalınışının fiyasko ile sonuç-
lanması Rahmaninov'u bunali-
ma sokacak ve yıllarca beste
yapmayı bırakmasına yol aça-
caktır. tşte bu nedenle besteci-
nin ilk eseri diyebileceğimiz 1.
Piyano Konçertosuyla daha
sonra 1901'de bestelediği ikinci,
1909'da bestelediği üçüncü,
1927'de bestelediği dördüncü
konçertolar arasında pek çok
bakımdan büyük farklar vardır.
Birinci Piyano Konçertosunda
henüz karamsarlığı, umutsuzlu-
ğu, yenilgiyi, bunalımı yaşama-
rruş, kendinden önceki Rus bes-
tecilerinden çokça esinlenen bir
Rahmaninov vardır.
Piyanist Ann Karamiirseri en
başta bu hiç de kolay olmayan
konçertoyu pırıl pırıl ve kendi-
ne ÖZJJU bir duyarhkla yorumla-
dığı, ikinci olarak da notalarm
Londra'dan gelip gelmeyeceği
stresini yaşamasına rağmen bu
stresin yorumunu olumsuz etki-
lemesine izin vermediği için
kutlarım.
Yıllardır nota sorunu, partis-
yon paniği, yumurta kapıya ge-
lince "Şimdi ne yapacağız" ça-
resizliği yaşanır durur orkestra-
lanrruzda. Neden? Nedeni orta-
da... SistemJi bir nota kitaplığı
ve nota kiralama düzeni kurul-
marruştır da ondan. Telif haklan
yabancı yayınevlerine ait olan
notalann sadece o yayınevinden
kiralanması mümkündür. Getir-
tilen notalann kira ücretleri za-
manında veya hiç verilmezse o
yayınevleri sizi kara listelerine
alırlar ve peşin para ödenmeden
notalann ucunu bile göstermez-
ler. Bu kez de aynı panik yaşan-
mış, orkestra müdürü Özer Sez-
gin'in gayretleri ve Dışbank'ın
yardımlarıyla notalar Londra-
dan apar topar getirtilmiştir.
Oysa, Kültür Bakanlığı'na bağ-
lı olan Devlet Senfoni Orkestra-
lan'nın her konserde bu tür pa-
nikleri yaşamalan gerekli midir?
Borçlar zamanında ödense no-
ta meselesi bir sisteme oturtul-
sa fena mı olur yani?
ÎDSO'nun aradan sonra yo-
rumladığı Cesar Franck'ın Re
minör Senfonisi'nde Petr
Vronsky'nin müzikal, usta ve
güvenilir bir orkestra şefi ohna-
sının yanında, birinci obuanın
çok profesyonel tıniaması bir-
den dikkatimi çekti. Kim oldu-
ğunu bilmediğim bu obuacının
adı Emil Hargaz'mış, galiba o
da Çekoslovakmış. Koskoca
Senfoni Orkestrası'nda bir tane-
cik birinci obua sesinin ve yoru-
munun ne denli önemli olduğu
nasıl da ortaya çıkıyor bu du-
rumda. Ama neme lazım... Ce-
sar Franck, senfonide tüm ufle-
ne çalgı grup birincileri teker te-
ker sivrildiler ve güzel müzik
yaptılar Petr Vronsky ile.
Parliament Superband, dört konser için İstanbul ve Ankara'da
Hedîyelik bir caz toplulugu
SUPERBAND'tN İKİYILDIZI — Üçüncü kez Türkiye>e gelen Parliament Superband'm bu yıl
iki yıldızı var. Biri, önceki yıl tstanbul Festivali'ne de katılan Ra> Charles. Öteki ise birkaç ay önce
İstanbul Festivali'nde dinleme olanağı bulduğumuz B.B. King.
AVUSTRALYA'DA
EĞİTİM OLANAKLARI
tngilizce öğrenmek isteyenler...
• Üniversite eğitimi yapmak isteyenler...
• Iisans üstü eğitinı yapmayı amaçlayanlar...
• Herhangi bir yüksek öğrenim kurumuna
girememiş olanlar...
• Turizm, bilgisayar, otelcilik,
güzellik uzmanlığı gibi özel alanlarda
"Uzman Sertifikası" almak isteyenler...
•Hemen
Efestur'a başvurun,
aynntüı bilgi alın.
Yepyeni bir geleceğe,
umut dolu bir yaşama adım atın...
Yüdızposta Cad 38/2, Gayrettcpe, 80280 tstanbul
Tet 174 55 10-172 59 94 «Faks 167 04 84»Teleks: 27385 fetr
EFESTVR birAnadohı Endüsth Holdîng kunıluşudur
SADETTtN DAVRAN
Parliament Superband üçün-
cü kez Istanbul'da. Bu akşam ve
yann akşam Cemal Reşit Rey
Konser Salonu'nda iki konser
verecek. Toplulukla ilgili basın-
bültenini incelerken birdenbire
gözümün önune ABD'nin Ha-
cı Bekir'i VVhitman's'ın ünlü
'Assorted Chocolate Pralines'
(Kanşık Pralinli Çikolata) kutu-
su geldi. Yaklaşık yüz yülık geç-
mişi olan çikolata ve şekerleme
fırması Whitman's, ürettiği en
az 12 çeşit pralinli çîkolatayı
ABD gıda sanayiinde çoktandır
çok moda olan eski ambalaj
modasına göre 'hediyelik' ola-
rak tasarlanmış bu güzel kutu-
da sunar. Kutunun kapağında
yer alan şemada ise çikolatala-
rın yerleştirildikieri duzene go-
re cinsleri, tatları bu ülkeye öz-
gü, hiçbir yanlış anlamaya mey-
dan vermeyecek ünlü aidayışla
belirtilmistir.
Whitman's kanşıklanna hiç-
bir diyecek yoktur. Ancak
Whitman's kanşık kutusu, ben-
zeri kutulann belki de en çekici
yanı olan 'Bakalım bu neliymiş'
sorusuna hiç yer bırakmaz. Her
şey ister istemez gözünüzun
kaydığı şemada neredeyse bir
'asansör kuUanma talimatna-
mesi'nde olduğu kadar açık se-
çik belirtilmistir.
Tıpkı tütun firması Philip
Morris Inc.'ın 1985'ten bu ya-
na vatandaşı Whitman's gibi
son derece iyi niyetli bir yakla-
şımla oluşturarak dünya cazse-
verlerine sunduğu 'nediyelik caz
topluluğu' gibi. Her şey birinci
sınıf. Ne müzisyenlerin, ne din-
leyicilerin ayağı yere değdirili-
yor. Basınla, halkla ilişkiler ku-
sursuz. Hatta alışılmadık kay-
ganhkta. Hele topluluklan oluş-
turan müzisyenler çikolata ku-
tusundan çok mücevher kutusu-
nu çağrıştıracak düzeyde. Geçen
yıla kadar Philip Morris için bir
araya getirümiş birbirinden ünlü
müzisyenlerden oluşan birden
çok sayıdaki süperbandler, ge-
çen yıldan bu yana yine en seç-
kin müzisyenlerden oluşmuş tek
ler vermişti. Sadece caz ve blu-
es türlerinin değil, popüler mü-
ziğin en tepe adlarından olan
Ray Charles'ın, gerek son dere-
ce kısa tutulmuş, gerek sentetik
öğelere fazlaca yer verilmiş kon-
serleri bu devasa müzisyenin
gerçek hayranlarına biraz do-
kunmuştu. Bu kez bu türden
eleştirilere daha bastan fırsat bı-
rakmayacak bir düzende sahne-
ye çıkacağı için her şeyin yolun-
da gideceğini samyorum.
Ray Charles ve B.B. King'in de yer aldığı
Parliament Superband, bu akşam ve yarm
akşam 19.30'da Cemal Reşit Rey Konser
Saîonu'nda calacak. Topluluğun Ankara
konserleri ise 27 ekimde 16.30 ve 20.30'da
TRT An Stüdyolan'nda. Piyanist Gene Harris
önderliğindeki Parliament Superband, 17 kişilik
bir yıldızlar topluluğu. Superband, birkaç
değişiklik dışında geçen yılki kadrosunu
koruyor. *
bir Superband'e dönüştü. Baş-
ka deyişle kolay bir araya geti-
rilemeyecek cesamette bir Big
Band'e.
Piyanist Gene Harris'in mü-
kemmel önderlik ettiği on yedi
kişilik bir yıldızlar topkıluğu ni-
teliğindeki Superband, birkaç
değişiklik dışında geçen yılki
kadrosunu koruyor. Bu yıl ay-
rıca Superband'e iki süperstar
eklendi: Ray Charles ve
B.B.King.
Ray Charles önceki yıl İstan-
bul Festivali için ülkemize gel-
miş İstanbul ve Efes'te konser-
Blues'un krah B.B. King'e
gelince. Birkaç ay önce yine İs-
tanbul Festivali-Philip Morris
İstanbul Festivali faktörünü göz
önune almalı- için ülkemize ge-
len King'in de izlenilmesi güç bir
hızla konfeksiyona yöneldiğini
görmek üzüntü verici. Elden ne
gelir ki rnüzik sanayi B.B.
King'den bile büyük.
Bu yıl gitarda geçen yıl top-
lulukta yer alan büyük Herb El-
lis'in yerine bir başka çok unlu
ad var: İki kere rafine Kenny
Burrell. En az o kadar ince, en
az o kadar usta. Philip Morris
Inc; topluluğun geçen yıl da bü-
yük ilgi gören diğer iki kıymetli
basçı Ray Brown ve trompetçı
Harry 'Sweets' Edison'u bir
araya getirdiği için bile kutlan-
maya değer. Geçen yıl nefesli-
leri yöneten ünlü tenorcu Frank
Wess bu yıl yok. Caz müziğinin
en kendine özgü tromboncula-
nndan olan Urbie Green ise ye-
niden İstanbul'da.
Superband'e bu yıl katılan bir
diğer yeni ve ünlü ad ise genç
tromboncu Robin Eubanks, gi-
tarcı Kevin Enbanks'ın kardeşi
olan Robin Eubanks geçen haf-
ta ölen Art Blakey'in ünlü Jazz
Messengers'ında adı duyulan
genç kuşak trombonculann en
ünlülerindendir.
Alto saksofonda Jerry Dod-
gion bu yıl da yerinde dunıyor.
1985'ten bu yana toplulukta yer
alan James Moody ise yok.
Toplulukta geçen yıldan beri
yer alan Garry Smulyan, bas
tromboncu Paul Faulisse, trom-
petçi Joe Mosello gibi toplulu-
ğun adlarını belki de herkesin
duymadığı, ama dinledikten
sonra bir daha unutmadığı mü-
zisyenlerin yanı sıra davulda bu
yıl, toparlayıcı yanı ile bilinen
Harold Jones var.
Philip Morris Inc'i, sadece bu
topluluğu bir araya getirdiği için
bile kutlamak gerek. Whitman's
kanşık hediyelik çikolatalannı,
yanlış anlaşılmasın ben de çok
severim. Ama Philip Morris gi-
bi uçsuz bucaksız olanakları
olan bir kuruluştan 'Bakalım bu
da neliymiş' sorusunu sordura-
cak oluşumları beklememek el-
de değil.
Oktay, jüriden
çekildi
• Kültür Servisi — Ahmet
Oktay, Cemal Süreya Şiir
Ödülü Seçici Kurulu'ndan
çekildiğini açıkladı.
Oktay'ın açıklaması şöyle:
"Bu yıl ilk kez düzenlenen
Cemal Süreya Şiir Ödülü
Seçici Kurulu'nda görev
almıştım. Ancak 22 Ekim
1990 tarihli Milliyet
gazetesinde yayımladığım
'Şiirimiz ve Model Sorunu'
başlıklı yazımın ödüle
katılan ve katılacak
kişilerde 'peşinen düşünce
belirtme' olarak
yorumlanacağı kanısına
vardığımdan, Türk şiirinin
saygın bir adı çevresinde
yersiz dedikodulara yol
açmamak amacıyla kurul
üyeliğinden çekildiğimi
bildiririm:'
"Çaglarboyu
Aydınlatma"
• Kültür Servisi — Alarko
Eğitim-Kultür Vakfı,
1990-1991 sergi sezonunu,
bugün saat 18.30'da "Çağlar
Boyu Aydınlatma Araçlan"
sergisi ile açıyor. Alarko
Sanat Galerisi'nde, 24 Ekim
- 11 Kasım 1990 tarihleri
arasında açık kalacak olan
sergiye, Artizan Sanat
Galerisi, Galeri Boncuk,
Doğudan Bayülken,
Gökçen Adar, Gündağ
Kayaoğlu, Mehmet Pir,
Mehmet Yaldız, Sadberk
Hanım Müzesi, Tay
Mumları ve Uğur
Ayyıldız'dan oluşan
koleksiyonerler grubu
katıbyor. "Çağlar Boyu
Aydınlatma Araçlan
Sergisi"nde elektriğe
gelinceye dek insanlann
aydınlatma için
kullandıklan araçlardan
örnekler sergilenecek.
Ük tiyatro
kostümctisti
• İSTANBUL (AA) —
Türkiye'nin ilk tiyatro
kostümcüsü Naciye
Bölükbaşı'nın 100. doğum
yıldönümü kutlandı. Sosyal
Hizmetler Çocuk Esirgeme
Kurumu Bakırköy
Huzurevi'nde kalan
Bölükbaşı'nın, doğum
yıldönümü kutlamasına
Bakırköy Belediye Başkan
Yardımcısı Yakup Akyüz de
katıldj.
Sinema
söyleşisi
• Kültür Servisi —
Marmara Üniversitesi
Sinema Kulübü etkinlikleri
çerçevesinde 26 ekim cuma
günü sinema yazanmız
Atilla Dorsay bir söyleşi
yapacak. "Sinemarun sanat
olarak algılanması" başlığı
altında yapılacak söyleşi,
Marmara Üniversitesi
tktisadi ve Idari Bilimler
Fakültesi'nin Göztepe
kampusu dahilindeki
Üzümcü Kültür Merkezi
salonunda saat 13.30'da
gerçekleştirilecek.
Kısa fîlm
sempozyumu
• Kültür Servisi — "1.
Ulusal Kısa Film'
Sempozyumu" 27-28 ekim
tarihlerinde İstanbul Alman
Kültür Merkezi'nin Tünel
Teutonia Binası'nda
gerçekleşecek. Kısa fıhnle
ilgilenen yapımcı,
yonetmen, öğretim görevlisi
ve sinema yazarlannı bir
araya getirerek bu konuda
genç ve amatör
sinemacılara destek olmayı,
kısa fılmciliğin sonınlannı
gündeme getirmeyi
amaçlayan sempozyuma
davet edilenler arasında
Engin Ayça, Burçak Evren,
Ümit Ünal, Tunç İzberk,
Erim Gözen, Onat Kutlar,
Süha Ann, tbrahim
Alünsay gibi isimler de var.
BüGÜN
• Dia gösterisi İÜ Tıp
Fakültesi Fotograf Kolu
İST-FOK'un "Kapadokya"
konulu dia gösterisi Behçet
Kütüphanesi konferans
salonunda saat 15.00'te
izlenebilir.
BİLSAKTA
BUGÜN
24 Ekim Çarşamba:
19.00 İSTANBUUKEMVE
YAŞAM1." Gecekondu
Sorunu ve Rehabilitasyonu"
Aydın AYAS, Yücel
GÜRSEL Emre KONGAR,
Mehmet YILDIZ.
Rock Cafe-Bar (5. Kat)
12.00-18.00 HeavyMetal
18.00-24.00 Rock
BÎLSAK, Sıraselviler Cad.
Soğancı sok.7 CÎHANGİR
143 28 79-143 28 99