Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
2OCAK1990 KÜLTÜR-SANAT
YILINDA TÜRKİYE'DE POP MÜZİĞEBİRBÂKİS
CUMHURÎYET/5
Bozkıırt Kuruç'tan müjde
• ANKARA (UBA) Devlet Tiyatroları Genel Müdüril
Bozkurt Kuruç, Ankara'da yeni bir sahnenin açılacağını
belirterek, "Atölye sahnesi adını verdiğimiz tiyatroda
gençlere yönelik oyunlar sergilenecek" dedi. Devlet
Tiyatroları Genel Müdürü Bozkurt Kuruç, Ankara'nın
Macunköy semtindeki spor salonunu restore ederek,
tiyatro binasına çevireceklerini söyledi. Salonun
restorasyon işlemlerini hızla devam ettifîni belirten Kuruç
şunlan söyledi: "Genç sanatçılanmızın deneme
anlamında yapacağı çalışmalar, bu sahnede sergilenecek
yeni oyunlar hem gençlere yönelik olacak hem de genç
sanatçılar tarafından sergilenecek. Atölye sahnesi
adından da anlaşıldığı gibi genç sanatçılanmıza okul
görevi de yapacak..!'
"Hayalet Avcılan-2" ülkemizde
• Kültiır Servisi — Ivan Reitman'ın, ilki ülkemizde de
gösterilen "Ghost Busters" (Hayalet Avcılan) adlı filmin
devamı niteliğinde gerçekleştirilen "Hayalet Avcılan-2"
19 ocak tarihinde gösterime giriyor. Başrolleri, "Tootsie"
ve "Meatballs" adlı fılmlerde rol alan Bill Muray,
"Emmy" ödüllü Dan Aykroyd, ülkemizde de gösterilen
"Alien" (Yaratık) fılmiyle Oscar kazanan Sigourney
Weaver ve Rick Moranis tarafından paylaşılan film,
yeraltı dünyasının şeytanlannı yoketmek üzere harekete
geçen hayalet avcılanmn yeni senjvenlerini anlatıyor. Nev
York kentinin hayaletler tarafından işgalini konu alan
film, kimi sahnelerdeki 20 bini aşkın figüran
kullanımıyla gerçek bir super - prodüksiyon niteliği
taşıyor. Gösterime girdiği tüm ülkelerde geniş kitleleri
sinema salonlanna çeken filmin senaryosu Dan Aykroyd
ve Harold Ramis'e ait. Yönetmen Ivan Reitman'ın
"TVins" (Ikizler) ve "Legal Eagles" adımtaşıyan filmleri
de daha önce ülkemizde gösterildi. •
Yılın yazar ve sanatçılan
• ANKARA (ANKA) — Türkiye Yazarlar Birliği'nin
her yıl geleneksel olarak seçtiği "Yılın Yazar ve
Sanatçılan" belli oldu. Mustafa Necati Sepetçioğlu
(roman) Necat Çavuş (şür), Ahmet Kabakh (fikir), Şükrü
Karatepe (araştırma-inceleme), Nabi Avcı (deneme) Sevim
Kantarcıoğlu (eieştiri)» Yılmaz Karakoyunlu (tiyatro),
Osman Kılıç (anı), Kemalettin Tuğcu (çocuk edebiyatı),
Mustafa Armağan (çeviri), Iskender Pala (dil), Söğüt
Yayıncılık (kitap yayıncılığı), Cenk Başlamış (basm-
haberi), Ardan Zentürk (basm-röportaj), Mesut Uçakan
(sinema), Mahmet Ali Birand (TV haber program),
Hüseyin Karakaş (TV drama), Mehmet Ali özpolat (TV
belgesel), Yahya Erdem (radyo yayınlan), Yalçın Turan
(Türk musikisi) ödüle değer bulundular. Ayrıca Sadi
Yaver Ataman halk müziği dalında Azerbaycanlı ozan
Sahtiyar Vahapzade de Türk külturüne yaptığı
hizmetlerden dolayı yılın başarılı kültür adamı seçildiler.
Akbank galeri sergileri
• Kültür Servisi — Akbank sanat galerilerinin ocak ayı
programında Ümit özcan, Adnan Yalım ve Hayrettin
Sönmez'in sergileri yer alryor. Bebek Akbank Sanat
Galerisi'nde 17 ocakta sergisi açılacak olan Ümit özcan,
Şeref Bigalı ve Ali Rıza Hiti'den resim dersleri aldı.
Sanatçı dört yıldır lzmir Resim ve Heykel Müzesi
atölyesinde çalışmalarını sürdürüyor. Adnan Yalım ve
Hayrettin Sönmez'in resim sergileri ise 26 ocakta
Bahariye Akbank Sanat Galerisi'nde açılacak. MSÜ
Güzel Sanatlar Fakültesi Adnan Çoker atölyesinden
mezun olan /e daha sonra Paris'te çalışmalarını sürdüren
Adnan Yahm, halen Inönü Üniversitesi Eğitim Fakültesi
Resim Bölümü'nde okutman olarak görev yapıyor.
Ankara Gazi Eğitim Enstitüsü Resim Bölümü'nü 1977'de
bitiren Hayrettin Sönmez ise halen Kabataş Erkek
Lisesi'nde resim öğretmenliği yapıyor.
IFSAK'ta ocak ayı
• Kültür Servisi — İFSAK'ta ocak ayının etkinlikleri
belirlendi. Ayın Fotoğrafı Yarışması, saydam dalında 4 ocak
günü, siyahbeyaz baskı dalında 11 ocakta belirlenecek. Tek
seçiciler saydamda Erem Çalıkoğlu, siyahbeyaz baskıda
Cengiz Oflaz. Kübalı fotoğraf sanatçıları Francisco Punal
Suarez ve Rolando Pujol Rodriguez'in "Güldüren Anlar"
sergisi 4 ocakta ÎFSAK Salonu'nda açılacak ve 25 ocağa
kadar sürecek. "Dolunay" filmi ustüne söyleşi 5 ocakta,
"Kültür Politikalan" söyleşisi 18 ocakta, Fotoğraf
Günleri'nden bir sergi ustüne söyleşi 25 ocakta. Söyleşiler
19.00'da İFSAK Salonu'nda. Yine 19.00'da İFSAK
Salonu'nda 8 ocakta Muzaf fer Sütlüoğlu'nun
"Çeşitlemeler" saydam gösterisi, 15 ocakta Paul
McMillen'in saydam gösterisi ve 22 ocakta "Kızkumu"
saydam gösterisi izlenebilecek.
Filozof Del Noce öldti
• ROMA (AP) — Ünlü ttalyan filozof Augusto Del
Noce, 79 yaşında bir kalp krizi sonucu öldü. Katolik
düşüncesinin önde gelen savunucularından biri sayılan
Del Noce, modern toplumda dinsel inanç üzerine birçok
kitabın yazanydı. 1932'de Torino Üniversitesi'ni bitiren
Del Noce, Trieste ve Roma üniversitelerinde politik
felsefe ve politik düşünce tarihi dersleri vermişti. 1984'te
Hıristiyan Demokrat Parti'den ttalya Senatosu'na seçilen
Del Noce'nin en tanınmış kitabı, 1964'te yayımlanmış
olan "Tanntanımazlık Sonınu"ydu. Papa II. Jean Paul,
Del Noce'nin eşine çektiği başsağlığı telgrafmda, ttalyan
filozofun Katolik düşüncesinin incelenmesine ve modern
cağ felsefesinin gelişmesine önemli katkılarda
bulunduğunu söyledi.
Külcüoğlu, Kızılay-Akbank'ta
• Kültür Servisi — Murat Kulcüoğlu'nun resim sergisi
16 ocakta Kızılay Akbank Sanat Galerisi'nde açılacak.
Sergi, 2 şubata dek görülebilecek. 1984 yılında Ankara
Gazi Üniversitesi Resim Bölümü'nü bitiren Murat
Külcüoğlu, önceki yıllarda Antalya Devlet Güzel Sanatlar
Galerisi'nin ve mezun olduğu üniversitenin karma
sergilerine katıldı. Bugüne kadar özel ve resmi
kuruluşlarda, yerli ve yabancı koleksiyonlarda çok sayıda
yapıtı yer alan sanatçı, ilk kişisel sergisini 1984 yıhnda
Afyon'da açtı. Sonraki yıllarda Antalya, Uşak,
Zonguldak ve Bodrum'da sergilere katılan ve kişisel
sergiler açan sanatçı, halen Uşak Lisesi'nde resim
öğretmenliği görevini sürdürüyor. Sanatçınm bu sergisi
Anadolu'nun tarihi ve doğal güzelliklerini ve Anadolu
insanının folkjorik özelliklerini konu alıyor.
Sark cephesi bereketsizDoksanları
karşıladığımız günlerde
hâlâ pop müziğimizin
nasıl olacağına karar
verememenin sancısım
yaşadık. Bir endüstriye
gereksinim duyan
popüler müzik
Türkiye'de ayaklan
üzerinde duramıyor.
Geride bıraktığımız yıl
üretim açısından pek
verimli olamadı.
BURAK ELDEM
Eğer tarla yeterince verimli de-
ğilse, çiftçi ne yaparsa yapsın belli
bir miktarın üzerinde ürün alına-
mıyor. Geride kalan bir yılın,
Türkiye'de "dinlenen müzik'' açı-
sından kısa bir değerlendirmesi
yapüdığında, durumu özetleyen
en iyi tümce bu.
Yinninci yüzyılın ikinci yansm-
dan itibaren dünyanın hangi ülke-
sinde olursa olsun, insanlann mü-
zik dinleme taleplerini ve bu talep-
lere yönelik üretimi belirleyen bir
tek egemen unsur var: Endüstıi.
Ekonominin herkes tarafından bi-
linen basit kurallan bir yana, çar-
kı zamanın akışma uygun biçim-
de çevirecek zihniyet de var olma-
dığından, endüstrinin giderek cı-
lızlaşması kaçınümaz hale geliyor.
Bir kitle kultürü olarak dinamik
ve değişimlere yatkın bir endüst-
riye gereksinim duyan popüler
müzik, diğer tüm öznel faktörler
bir yana, bu yuzden ayaklan üze-
rinde duramıyor Türkiye'de.
Bu yüzden doksanları karşıla-
dığımız günlerde hâlâ kendi pop
müziğimizin nasıl oltnasına karar
verememenin sancısını yaşıyor, bu
yuzden acıh-acısız arabesk ve
GEÇEN YIL ÖNE ÇIKANLAR — Türk popuna Akdeniz duyariılıgım taşıyan Kayahan. (solda) özenli
sözleri ve kendinden emin çizgisiyle 1989'un en dikkate değer adlarından biri oldu. Banş Manço, (ustte)
"Dansı Başınıza" adlı best-selleriyle alışılmış larzını sürdürdü. Ziılfii Livaneli (altta) de Gülhane Parkı
konserleriyle kalabalık kitleleri toplamayı başardı.
yıl da uretim açısından pek verimli ler ya da parasal olanaklan yeteıli
olamadı. Sayfalarında kaset satış
listeleri veren aylık ve haftalık der-
gilerin "yeril kaset" çizelgelerine
baktığımızda, ocak 1989 ile ara-
hk 1989 arasında onluk listelerin
en fazla dört değişikliği içerdiği-
ni görüyoruz ki, bu da hayli va-
him bir durumun sinyallerini ve-
riyor.
Yeni kasetler çok az ve çok sey-
rek yayımlanıyor; çünkü hayli
yüksek olan üretim maliyetleri,
sennayenin doğası gereği kârlılı-
ğın fazla olduğu yerlere yönelen
üreticileri pop müzikten uzaklaş-
tınp, koşar adtrnla arabeske götü-
rüyor. Bunun sonucunda da ya-
olmadığı için hiç kaset çıkarma-
mayı yeğleyenler, 1989'da bir hayli
fazlaydı. Öte yandan, uzun yıllar-
dır yayıncıhkta yaşanan "kitap
okuma alışkanlığının azalması"
olayı, 1989'dan ıtibaren hızlana-
rak müzik endustrisini derinden
etkiJemeye başladı. tnsanlar gide-
rek daha az kitap okudukları gi-
bi, son bir yılda da daha az mu-
zik dinlemeye ve daha az kaset sa-
tın almaya başladılar. Adının ba-
şına "knçok" sıfatıra yerleştiren ya
da "visld-lahmacun" sentezine
uyum sağlayanlar endüstrinin ya-
şadığı sıkıntılı ortamdan hemen
hiç etkilenmezken, kendi istediği
EN BAŞARILI TOPLULUK — Yeni Türkü, birçoklanna göre 1980li yıllann en başanlı yerli pop top-
luluguydu. Yeni Türkü topluluğu, TRTnin "denetim" engelini de 1989 yılında aşmayı başardı.
özgün-üzgün müzik tartışmaları-
nı yapıyor; bu yuzden dünya mü-
zikte lazer devrimini yaşarken en
kabadayısı yuz bin satan kasetler-
le yetiniyoruz hâlâ. Kısacası,
"1989'da muzigi nasıl bilirdiniz"
sorusuna, "Şark eephesinde yeni
bir endüstri yok" yanıtını vermek
durumundayız.
Plak (bu "plak" sözcüğü ağız
alışkanlığı asunda, "kaset" demek
gerek) endüstrisinin Unkapanı sı-
nırlanru ve zihniyetini aşamama-
sından ötürü, geride bıraktığımız
pıma fırmaya hiçbir ticari garanti
veremeyen sanatçılar ve topluluk-
lar, kaset yayımlamak istediklerin-
de iki seçenekle karşı karşıya ka-
hyorlar doğal olarak: Birincisi,
kendi yaptnak istediği muzik ne
olursa olsun, çıkaracağ) kaseti "Şu
sıralarda ne gider" sorusu doğrul-
tusunda hazırlamak; ikincisi de
ortaya çıkacak ticari sonuçlar ne
olursa olsun tüm masrafları ce-
binden karşılayarak kendi istedi-
ği müziği yapmak.
Bu ikinci seçeneği tercih eden-
müziği üretmekte direnenlerin
"mesleklerini yaparak geçineme-
me" tehlikesi belirgınleşü.
Pop müzikte 1989'un on yıl ön-
cesine oranla bir başka vahim gft-
rüntüsü daha söz konusuydu: En-
düstrinin cılızlaşiD para getiren
"arabesk"e can simidi gibi sanl-
masıyla birlikte, müzik basını da
hemen hemen yok oldu. Yayın içe-
riği salt muzik olan yalıuzca bir
tek dergi kaldı Türk basımnda:
"Boom". Yayımlandığı ilk günden
itibaren yüz binin üzerinde satan
ve Türkiye'de Batılı anlamdaki
pop müzik dergicüiğinin ilk örne-
ğini veren "Hey" Dergisi 18. ya-
şına girdiği 1989'da yayın yaşamı-
m noktalamak durumunda kaldı.
Daha marjinal bir çizgiyi hedef-
leyen ve 1989'da uç yıllık bir ara-
dan sonra yeniden yayımlanan
"Stüdyo tmge" ise varuğını koru-
yamadı.
Televizyonun ezici üstünlüğüne
karşın, pop müzik söz konusu ol-
duğunda FM kanalından yayın
yapan (ve ne yazık ki çoğu ilde ye-
terince net dinlenemeyen) Radyo
3, ozellikle genç kitleler için çeki-
ciliğini 1989'da da korudu. TRT
yönetiminin TV'deki pop müzik
programları ile ilgili "yasak
savıa" raantığı ise fazlaca bir de-
ğişikliğe uğramadığından, toplam
süre oîarak yine bir "sus payı" ile
yetindı genç izleyiciler.
Her şeye rağmen, tzzet Öz*ün
"ÇizgiBİn Üstö", Ömer Karacan-
ın, "1 Numara", Ünal 1u.ıalı'nın
"Dnn>-a Listelerinden" ve Serdar
Öktem'in "Dönence" adlı prog-
ramlan, Batı popüler müziğini se-
ven izleyiciler için gerek içerikle-
ri, gerek sunuluş biçimleriyle ca-
zibelerini korudu. Yerli pop mü-
zik adına elle lutulur tek bir prog-
ram vardı 1989'da, o da önce ek-
rana "Çakıltaşı" adıyla gelip son-
ra "Gökknşağı'na dönüşen,
Cnmbar Atalay imzalı yapım.
TRTnin o ünlü "denetim" ükeleri
1989'un ikinci yansında daha da
katılaştığından, geçroiş yıllarda
hiç değilse arada bir beliren solo
konserler de iyiden iyiye yok ol-
du.
Endüstrinin içinde bulunduğu
tüm olumsuz koşullara karşın,
1989'da kimi hareketlilikler de ya-
şandı kaset dünyasında. Yaklaşık
on beş yıldır müzik etkinliğini ve
son üç yıldır da Kayahan ile ve-
rimli bir işbirliğini sürdüren Niln-
fer, 1988 sonunda yayımladığı
"Esmer Günler" ile 1989 boyun-
ca satış listelerinin üst sıralanndan
inmedi. Türk popuna kauksız bir
Akdeniz duyarlılığını taşıyan Ka-
yahan, özenli şarkı sözleri ve ken-
dinden emin çizgisiyle 1989'un en
dikkate değer isimlerinden biri ol-
du. Nilüfer ile aşağı yukarı aynı
tarihlerde aktif müzik yaşanuna
başlayıp yetmişli yıllardan bu ya-
na çizgisini yukan tırmandıran Ö-
han Irem ise "Dünden Yanna"
adlı kaseti ile 1989 boyunca gün-
demdeki yerirti koruyan bir baş-
ka isimdi.
Seksenli yılların tartışmasız en
başanlı yerii pop topluluğu olarak
nitelendirilecek Yeni Türkü, 1988
güzünde yayımladığı "Yesümişik'*
adlı kasetiyle Türkiye standartla-
nnı zorlayan bir satış rakamına
ulaşırken, TRTnin "denetim" en-
gelini de 1989'da aşmayı başardı.
Adından yıl boyunca çok söz et-
üren, ancak resmi kurumlar karşı-
sında Yeni Türkü kadar şanslı ol-
mayan bir başka topluluk daha
vardı 1989'da; Gnıp Yonım. Aşağı
yukan verdiği her konseri olay
olan ve konser sonıasında mutla-
ka kovuşturmaya uğrayan Grup
Yorum, muzik üzerindeki siyasal
baskılara en çok hedef olan top-
luluk dunımundaydı.
Yaz aylannda Gulhane Parkı
F
n-
da verdiği konserler sırasında
Köçnk Emrah ve tbo ile rekabet
edebilen, kalabalık kitleleri topla-
yabilen Zölfü Livandi, uzunca bir
aradan sonra yayımladığı "Gök-
yüzü Herkesindir" ile yine "best-
seller" niteliğini korudu, ama
onun tarzından hoşlanan dinleyi-
cilerin son yıllarda "yorgnn
demokrat" bir sanatçıyı, Ahmet
Kaya'yı daha fazla tercih etme ge-
rekçeleri değişmedi.
1989'un iki geleneksel best-
seller'ı daha vardı tabii, "Dansı
Başınıza" adlı kasetiyle ahşılmış
tarzıru sürdüren Banş Manço ve
Meiih Cevdet Anday'm şürine (her
nedense) eklediği "Şinanay"larla
alaturkaya kayışını hızlandıran
Sezen Aksu.
Son söz olarak tstanbul Festi-
vali'ne değinelim: Yıllar önce ço-
ğu kişiye "oJanakaz" gözükeni ol-
durarak dünya çapında starlan
Türk izleyicisinin karşısına çıka-
ran festival, organizasyondaki ki-
mi aksaklıklara karşın Bob Dvlan,
Jo«n Baez, Spyro Gyra gibi dev-
lerin unutulmaz konsrrleriyle
1989'da da epey hayır duası aldı.
Ama her nedense dünyanın dört
köşesinden star isimlerin cağnldı-
ğı feftival günlerine, ilaç için bir
tek Türk pop mü<dk sanatçısı ko-
nuk edilmedi. Belki de festival yet-
kilileri de Türkiye'deki egemen
müzikal atmosferden ya da izle-
yici kitlesinden yana umutsuzdu-
lar, kimbilir.
Yarın: 1989'da Dünyada
ve Türkiye'de Klasik Müziğe
Bir Bakış (FUiz Ali)
Edebiyat tarihçisi ve dilciMustafa Nihat Özön'ü 10yıl önceyitirmiştik
Edebiyatın yüzyıllık labirentinde
ALPAY KABACALI
Edebiyat tarihi ve dil alanında-
ki çahşmalan, öğretmenliği, çevi-
rileri, dergi yayıncılığı ile kültu-
rümüze katkıda bulunan Musta-
fa Nihal özön'ü yitkeli tam on yıl
oldu.
1896'da Istanbul'da doğan
Mustafa Nihat özön, Mercan
ldadisi'nde öğrenim görürken as-
kere alındı (1915); Üçuncü Kaf-
kas Ordusu'na katılarak Kafkas
cephesinde, oradaki bozgundan
sonra da Balıkesir'de üç yıl asker-
lik yaptı. tstanbul'a dönünce
(1918) Dârulfünûn'un Edebiyat
Şubesi'ne (1Ü Edebiyat Fakülte-
si) yazıldı. Fakülteyi bitirdiği 1923
yılından 1961 'e, Gazi Eğitim Ens-
titüsü'nden emekli olana kadar,
otuz sekiz yıl öğretmenlikte bu-
lundu.
Düşün ve edebiyat tarihimiz
yönünden önem taşıyan DergSh
(1921-23, 42 sayı), Kalem
(1938-39, 15 sayı) ve (Muş (1939,
36 sayı) dergilerinin yayımlanma-
sında ve yönetiminde etkin görev-
ler alması, unutulmayacak katkı-
larındandır.
Açıklamalı ya da dili yalınlaş-
tmlmış metin yayımlanmn sayısı
epey kabanktır. Bunlar arasında
Evliya Çdebi Seyahatnamesi'-
nden seçmeler, Nabizade Nizım,
Namık Kemal gibi yazarlann ro-
man ve oyunlan vardır. Namık
Kemal'in tbret gazetesindeki
(1872-73) en önemli yazüannı se-
çip yayma hazırlayarak oluştur-
duğu, büyük bir emeğin urünü
olan Namık Kemal ve tbret Ga-
zetesi (1938) ozellikle amlmahdır.
Gorld'nin yapıtlan başta olmak
üzere, on dört kitabı Türkçe'ye
aktarmıştır.
Hazırladığı sözlüklerin bashca-
ları Osmanlıca-Türkçe Sozlnk,
Resimli Türk Dili Sözlügü ve
Türkçe • Yabancı Kelimeier Söz-
lüğn'dür. Türkçenin dinamiğini
hiçbir zaman gözden uzak bulun-
durmayan özön, son yıllannda
Yeni Deyimler Sözlnğü'nü hazır-
lıyor; "Gunumuz yazarlan ken-
di düşuncelerini daha iyi anlata-
bilmek için kelimeier türetiyorlar,
yeni sözler kuruyorlar. tlhan Sel-
çtık, Çetin Altan gibi yazarlann
yazılannı tarayarak, dilin yeni ka-
zandığı deyimleri derlemeye ça-
Asır Türk Edebiyab Tarihi adıy-
la yayımladığı bu kitap, liseler için
hazırlanmış olmakla birlikte, kap-
samlı bir edebiyat tarihi niteligin-
dedir. özön, bu kitabında, daha
önceki çalışmalarda rastlanan
kronolojik bölümlemeye gitmeye-
rek, edebiyatınuzm gelişimini tür-
lerin gelışimi çerçevesinde incele-
miş, kimi türlere ilk kez edebiyat
tarihi içerisinde yer vermiştir.
bp yargüara başvuımaktan kaçın-
ması, konularını butunsel bir ba-
kış açısıyla kuşatması ile de keu-
disinden önceki edebiyat tarihçi-
lerinden aynhr.
Birinci basbsı 1936'da yayım-
lanan Türkçede Roman adlı rao-
nografısi, bu alandaki yapıtlan-
nın en özgünüdür. Aynı zaman-
da, yakın bir döneme kadar, bu
konu üzerinde ilk ve tek inceleme
38 yıl öğretmenlik yapan Mustafa Nihat Özön, önemli
dergilerin yayımlanmasma katkıda bulunmuş,
Türkçenin dinamiğini gözden uzak tutmadan sözlükler
hazırlamıştı. Edebiyat tarihi alanında özgün çalışmalar
yapan Özön, öğretmenliği sırasında da metinlere dayah
ders kitapları yayımlamış, Gorki'nin yapıtları başta
olmak üzere 14 kitabı Türkçeye aktarmıştı.
hşıyorum" diyordu. (MUliyet Sa-
nat, 26.11.1976).
Öğretmenliği sırasında dil ve
edebiyat öğretiminin metinlere
yaslandınlması gereğine inanmış,
bu amaca yönelik ders kitapları
hazırlamıştı. Bunlann en önemli-
si, Metinlerle Muasır Türk Ede-
biyatı Tarihi'dir (1930-32). Yeni-
den düzenleyerek 1941'de Son
Onun en belirgin yönü de ede-
biyat tarihi alanındaki özgün ça-
lışmalandır. Bunlann çoğunu
1930'lu, 4O'lı yıllarda yayımladı-
ğını ve sonraki araştırmalara ışık
tuttuğunu unutmamak gerekir.
Özön'ün bu alandaki çahşma-
lan, doğnıdan doğruya metinle-
re yaslanmaktadır. O, öznel de-
ğerlendirmelere yönehnekten; ka-
olarak kalmıştır. Özön burada,
klasik edebiyatın manzum hikâ-
yelerinden halk arasında ağızdan
ağıza aktarılan hikâyelere kadar,
Türk romanının kokenindeki olu-
şumlan inceledikten, Batı'dan ilk
çeviriler üzerinde durduktan son-
ra, roman alanında ilk örnekleri
vermiş olan Ahmet Mithat'ı ele
alır.
Bir başka monografisi, ne ya-
zık ki dergi sayfalarında kalmış-
tır. tlk Türkçe gazete Tak>imi Va-
kayi'nin yüzüncü yıldönümü do-
layısıyla kaleme aldığı "Yüz Se-
nelik Gazetecilifcimiz" başlıklı bu
inceleme Ayın Tarihi dergısinde
tefrika edilmiş, ancak tamamlan-
mamıştır. Bu da kendi alanında
ilk incelemedir; basın ve yayıncı-
lık tarihimiz uzerine calışmalara
kaynak oluşturan bilgileri kapsa-
maktadır.
Ülkemizde değişik alanlarda
çalışan tarihçilerin karşılaştığı en
önemli sonın, alabildiğine dağmık
olan metin ve belgelere ulaşma
güçlüğüdür. özön, bu güçlüğü
kendi çabasıyla aşabilmiştir. Ge-
nel ve özel kitaplıklarda yorulmak
bilmeden araştırmalar yapmış;
kendi ilgi alanına giren, yüzyıllık
bir zaman diliminde yayımlanmış
kitap, dergi ve gazeteleri titizlik-
le incelemiştir.
Edebiyat tarihçiliğini bu temel
üzerine kunnuş; edebiyat tarihi-
hi basın ve yayın tarihine, hatta
genel tarihe kadar uzanan geniş
bir çerçevede yürüten, konuları-
nı butunsel bir görüş açısıyla ele
alan çalışkan bir yazar olarak
anılmaya hak kazanmıştır.
İANAT PIYASASI
'EFES' TABLOSU
SOTHEBY'DE SATILACAK
— 1776-1792 yıllan arasında
tstanbul'da on altı yıl süreyle
görev yapmış olan tngiltere
Büyükelçisi Sir Robert
Ainslie'nin maiyetindeki
resssamlardan Luigi Mayer'in
"Efes" adlı tablosu
Londra'da Sotheby
salonlannda açıkarttırmaya
çıkanlacak. Osmanlı yaşamı
ve görnntülerini resimlemiş
olan Lüigi Mayer'in "Efes"
tablosu, 15 Şnbat 1990 günü
satışa sunulacak. Sotheby
yetkilileri, tablonun 36-54
milyon Türk Lirası arasında
bir fiyata alıcı bulmasının
beklendiğini belirtiyorlar.
Açıkarttırmada aynı gün
Mayer'in Anadoln, Suriye,
Filistin ve Balkanlar'ı
görüntuleyen 72 yapıtı da yer
alacak.
Keman-piyano
resitali
• Kültür Servisi —
tstanbul Üniversitesi Güzel
Sanatlar Bölümü
Başkanlığı'nın kültür
etkinlikleri kapsamında
bugün bir konser yer
alacak. Vezneciler Kuyucu
Murat Paşa Medresesi'nde
saat 17.00'de gerçekleşecek
olan konsere kemancı Cihat
Aşkın ve piyanist Metin
Ülkü katılıyorlar. Konserde
Bach, Mozart ve
Beethoven'ın keman ve
piyano için yazdıklan
sonatlar, Muammer Sun'un
türkü, şarkı ve köcek.çeleri
sunulacak.
Jean-Etienne
Marie öldti
• Kültür Servisi — Fransız
besteci Jean-Etienne Marie,
Nice kentinde 72 yaşında
öldü. Darius Milhaud ve
Olivier Messiaen'in
öğrencisi olan Marie,
mikro-tonal muzik
üzerindeki çalışmalarıyla
tanınıyordu. Uluslararası
Müzik Araştırma
Merkezi'nin de
kuruculanndan olan
sanatçı, çağdaş müziğin
yaygınlaştınlması ve
konservatuvaan
kurulmasına da önayak
olmuştu.
Klasik Türk
• • • w •
muziğı
• Kültür Servisi —
Istanbul Devlet Klasik Türk
Müziği Korosu'nun 7 ocak
ve 14 ocak tarihlerinde
vereceği konserlerde solist
olarak Erol Deran ve Ayla
Büyükataman yer alacak.
Prof. Dr. Nevzad Athğ
yönetimindeki koro,
11.30'da Atatürk Kültür
Merkezi'nde vereceği
konserlerde Zekai Dede,
Ziya Paşa, Dede Efendi,
Ali Rıfat Bey, Ahmed Ağa,
Rakım Elkutlu, Lem'i AtTı,
özbekkan'ın eserleri
seslendirilecek.
Kenterler
turnede
• Kültür Servisi — Kent
Oyunculan "Şafak
Yıldızları" adlı oyunla
turneye çıkıyor. Topluluk,
Aleksandr Galin'in
oyununu 7-8 ocakta
Mersin'de, 9-10 ocakta
Konya'da, 12 ve 13 ocakta
tstanbul'da sahneleyecek.
Bu arada Yıldız Kenter de
tek kişilik. "Ben Anadolu"
adlı oyunu 13 ve 14 ocakta
Istanbullu sanatseverlere
sunacak. Yıldız Kenter'in
başrolünde oynadığı
"Hanım" adh film de 5
ocakta Atatürk Kültür
Merkezi Sinema Salonu'nda
gösterime giriyor. Yıldız •
Kenter, Halit Refığ'in
yönettiği filmdeki rolüyle
Fransa-Bastia Film
Şenliği'nde En tyi Kadın
Ovuncu Ödülü'nü
kazanmıştı.
İbrahim Aşık
sergisi
• Kültür Servisi — tbrahim
Aşık 7. kişisel sergisini
Beylerbeyi Akbank Sanat
Galerisi'nde açtı.
Yapıtlannda insan ve doğa
ilişkisini konu edinen ve
izleyicinin resimlerden kendi
•imgesiyle bir şeyler
buhnasım hedefleyen
sanatçının yapıtlan 12 ocak
tarihine kadar gönılebilecek.
1988 yılında Anadolu
Üniversitesi Açıköğretim
Fakültesi Eğitim Önlisans
Programı'nı bitiren Aşık,
yapıtlannda yağhboya ve
pastel kullamyor.
BUGÜN
• İdil Biret resitali Piyanist
Idil Biret'in resitali saat
18.30'da Destek Reasürans'ta
izlenebilir.
• MüjdatGezen'le söyleşi
Türkiye Yazarlar
Sendikası'run Tünel'deki
merkezinde gerçekleşen
sohbet toplantılanna bu kez
saat 18.00'de Müjdat Gezen
konuk oluyor.
• Tem'de karma sergi
Rahmi Aksungur, Tamer
Başoğlu, Salih Coşkun, Selma
Gürbüz, Aytaç Katı ve Zühtü
Müridoğlu'nun yapıtlanndan
oluşan karma sergi Tem Sanat
Galerisi'nde açılıyor.
BILSAK'TA
BUGÜN
2 Ocak Satı:
19.00 OKUYUCULARLA
SOHBET. Varhk Dergjsi
19.00 TtYATRO:
"Kontrabas" Adnan TÖNEL.
Ta'i Chi Chu'an
Hareketli MediUsyon
tlhan GÜMGÖREN'le
10.00 - 01.00 arası
Her Salı 18.30
CAFE-FOYER-BAR
BtLSAK Herkese Açıktar.
BtLSAK, Sıraselviler,
Sogancı Sok. No: 7
CİHANGİR
1<3 211 79 . 143 2* <H)