Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
8 EYLÜL 1989 CUMHURİYET/17 Kaliteli tesis arayışı ANTALYA (AA) İngiliz tur operatörlerinin sezon başında yaptıklan rezervasyon iptallerinin etkisini giderek yitirdiği belirtilerek, son günlerde bu ülkenin turizm pazannda canlılık yaşandığı bildirildi. tngiliz tur operatörleri ile çalışan seyahat acentelerinin yetkililerinden aldığı bilgiye göre, ingiliz turizmciler 1990 turizm sezonu için Antalya ve Ege sahillerinde "kaliteli tesis" arayışı içine girdiler. Ingiltere'nin "Thomson" turizm fırması ile çalışan Transport Seyahat Acentesi'nin Antalya Bölgesi Müdüru Seyfi İmamoğlu, eylül ayı ile birlikte rezervasyon taleplerinin yoğunluk kazanmaya başladığını belirtti. Intra Turizm'in Antalya Bölgesi Müdürü Hüseyin Iştk da, İngiliz turizmcilerin, standart yükseltme çalışması yaptıklannı belirtti. Yardım kampanyası açılmadı' tZMtR (AA) Jzmir Valiliği, 31 ağustosta yasadışı örgüt üyelerince şehit edilen polis memunı tskender Coşkun'un ailesi için yardım kampanyası açilmadığını bildirdi. Vilayetten yapılan yazılı açıklamada, Coşkun'un ailesine yardım amacıyla kampanya açıldığı yoiundaki haberlere değinilerek, "Valiliğimizce bu kabil hareketler takdirle karşılanmakla beraber, herhangi bir kampanya açılmamış ve bu konuda (Yardım Toplama Kanunu) çerçevesmde hiçbir kuruluşa ve şahsa izin verilmemiştir. Devletimiz bu konuda gerekeni yapmaktadır" denildi. Açıklamada, bir kampanya açılması düşünüldüğünde, vatandaşlara basın yolu ile bilgi verileceği de kaydedildi. n cncuk çpvnısı Ba Bush ?kanı Geor 9e run sahibi. ÇocuMan çok sewn Başkan, Washingtorîdaki bir hastaneyi ziyareti sırasında uyuştuructı bağımbsı bir annenin terk ettiği bebeOe buyük iigi gösterdı. Bush, şu sıralarda ABD'deki en önemli tehlikenin uyuşturucu olduğuna inanıyor ve uyuşturucuya karşı savaş açmış dunımda. (FotDflraf: Reuter) M T V n ı l ı ı l l p n ıfaflitıldı Ja P° nr(X *Q nJtMjKome video müzik yanşmasında, en iyi video filmi dalında birinciliğ! elde ederek, MTV ödülünu almayı hak etti. Grup, ödülunu, Califomia'daki Universal Amptiheatre'da aldı. (FotDğraf: AP) Baltık Yeşillerin protestosu tonya'daulkelerinden Esyeşiller hareketi gucteniyor. Çevre ve deniz kjrtenmesine karşı binlerce Estonyalı öncekj gün Pyamu plajında duzenleditderi protesto göstensinde, yağmura karşın saatter boyu "daha sağlıktı ve temiz bir dünya" istedler. (Fotoğraf: Reuter) I f l l T UUUIICII IMIJIUIUI ciub,ulusbrarasıMTv HABERLERIN DEVAMI Ozal yüzde 95 aday olıır (Baştarafı 1. Sayfada) fen Tercüman'da yer alan "Öıal aday olmaz sanınm" başlığı üzerine şu değerlendifmeyi yaptı: "Bana gore, Özal'ın cumhurbaşkanuğına ada>lıgını koyma ilıtimali yüzde 95'tir. Bu bir siyasi tahmindir, ama doğrusunu islerseniz yamlmak da isterim. Bu hissi bir lahmin degildir. Çunkii Özal'ın önünde bir siyasi ömıir yoktur. Ne yapacak? Seçime gitse, yok. Arkasında, seçim kanunu sayesinde sağladığı Meclis çogunluğunu kullanacak. Zaten onun dışında da arkasında başka bir varlık yok. Özal bu ülkede büyük sıkıntılar yaratmış ve arkasında çok kötiı bir tablo bırakınıştır. Cumhurbaşkanlığı Özal için bir kurtuluş yoludur. Önünde bir siyasi gelecek olmadığı için bnnu kaçırmak istemeyecektir. Bugün sandık ortaya konsa Özal'ın kendisi dahi o sandıklan kaçıramaz." Demirel, Özal'ın Çankaya'ya çıkması durumunda 'iktidara gelecek DYP'nin onu oradan indirecegi" biçimindeki sözlerini anınısatan gazeteciye, "Evet, öyle olacak. Bu bir zaman şornnudur. Belki 6 ay, belki 8 ay. Özal için bir gün beylik beyliktir" karşıhğını verdi. Bu arada özal'ın cumhurbaşkanbğı adaylığı konusunda neden yanılmak istediğini soran bir gazeteciye de, "Çünkü memleket bunalıma girer. Meraleket bunalıma gitmesin istiyorum" yanıtını veren Demirel, cumhurbaşkanlığı seçiminde bir aday üzerinde anlaşma sağlarup sağlanamayacağı sorusuna ise şu karşılığı verdi: "Aday üzerinde motabakat arayabilirler. Ama biz o tur mutabakatlarda yokuz. Belki SHP ile mutabakat arayabilirler. Biz cumhurbaşkanını ya halk seçsin ya da erken seçim yapılarak yeniden teşekkül eden Medis seçsin diyoruz. Halkın secmesini tercin ediyoruz. Çünkü erken seçim için süre çok azaldı." Bu arada "SHP ile mutabakattan kastınız ne? Ba$bakan Özalın SHP Genel Başkanı Inönü'ye cumhurbaşkanlığı teklif etmesi mi?" diye soran gazeteciye Demirel, "Hiçbir şey diyemem. Böyle bir şey olabileceğini sanmıyonım. Bn, her ikisi için de küçültücü olur. Teklif eden için de, kabul eden için de Siyaset o çeşit şeyleri kaldırmaz" yanıtını verdi. BelgracPda Kıbrıs için sert bildiri Bağlantısız ülkeler, KKTC'nin, BM Genel Sekreteri Perez de Cuellar'ın taraflara sunduğu 'görüşleri' reddetmesinden üzüntü duyduklarım belirttiler. L>ış Haberter Servisi Bağlantısızlar haraketine^iye ülkelerin liderleri, KKTC'nin, BM Genel Sekreleri Javier Perez de CueiUır'ın bir süre önce taraflara sunduğu "görüşleri" reddetmesinden "üzüntü duyduklarım" bildirdiler. AA'nın haberine göre Yugoslavya'nın başkenti Belgrad'da dört gün süren Bağlantısız ülkeler zirvesinin dün gece yapılan son oturumunda onaylanan Kıbns'la ilgili belgede, bağlantısız ülkeler, "Kıbns Cumhuriyeli'nin bagımsızlığı, egemenliği, toprak bütünlügü, birligi ve bağlantısız statüsünü" desteklediklerini belirttiler. BM Genel Sekreteri'nin iyi niyet girişimlcrini sürdürmeye çağrıldığı belgede, Kıbrıs'taki taraflardan genel sekreterle yapıcı bir şekilde işbirliği yapmalan istendi. Belgede, devamlı ve kapsamlı bir toplumlararası diyaloğun, Kıbns sorununun adil ve barışçı bir çözümune giden tek yol olduğu kaydedildi. Bağlanüsızlar zirvesinin son gününde, Nikaragua Devlet Başkanı Daniel Ortega, sert bir konuşma yaparken konferansın yıldızı Albay Muammer Kaddafi, son şovunu yaparak sessizce ortadan kayboldu. Libya liderinin esrarengiz biçimde ortadan kaybolması önce Belgrad'da heyecan yarattıysa da daha sonra Kaddafi'nin bavullarını toplayıp, ülkesine döndüğü anlaşddı. Libya liderinin konferans soua ermeden geri dönmesınin nedeni hakkında bir bilgi verilmedi. Vasiliu, Rum yönetimi ile AT arasındaki ilişkilerin geleceği konusunda "iyimser" olduğunu belirtti. Basın toplantısında, adadaki İngiliz üslerine de değinen Vasiliu, bu üslerin "hirkaç yıl sonra kaldınlacağını umdugunu" söyledi ve soğuk savaş döneminde kurulan bu üslerin "egemen statüye" sahip olduğunu anımsatarak, İngiltere'nin isteği dışında, bu üslerin kaldırılması için göruşmelere başlamanın yasal olarak mümkün olmadığını kaydetti. Libya lideri Muammer Kaddafi, salı günü Belgrad'da yaptığı konuşmada, topraklannda yabancı üs bulunduran ülkelerin Bağlantısızlar hareketinden ihraç edilmesini istemişti. Nikaragua Devlet Başkanı Daniel Ortega toplantıda yaptığı konuşmada ABD'yi uyuşturucu kaçakçılanm, Nikaragua yönetimine karşı mucadele eden sağcı "Contra" gerillalarına silah ulaştınnak için kullanmakla suçladı. Ortega, ABD Başkanı George Bush'un uyuşturucuyla mucadele için 7.9 milyar dolarlık yardım programını açıklamasmdan kısa süre sonra yaptığı konuşmada, "Nikaragua son 10 yıldır bu polilikanın kurbanı olmuştur. Emperyalizm, yeni sömurgecilik ve siyonizm ortadan kalkmadı" dedi. BM Genel Sekreteri Perez de Cuellar'ın Iran'la lrak arasındaki gerginliği yumuşatma ve barış görüşmelerini başlatma çabaları ise sonuçsuz kaldı. Iran Dışişleri Bakanı Ali Ekber Velayeti yaptığı konuşmada Bağdat hükumetini sert biçimde suçlayarak, Irak'ın Birleşmiş Milletler'in ateşkes kararını uygulamaması durumunda bölgede gerginliğin artacağını söyledi. Velayeti, Irak'ın tutumunu düzeltmesi ve kararı samimi olarak kabul etmesi gerektiğini belirterek, lrak ilk olarak uluslararası sınırlara çekilmekle başlamalıdır dedi. Velayeti, halen mevcut olan "ne savaş ne banş" durumunun Irak'm dolaylı görüşmeler sırasındaki tutumundan kaynaklandığını da ileri sürdü. KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş, Bağlantısızlar zirvesinin sona ermesinden once dün sabah yaptığı açıklamada konferansta alınacak tek yanlı bir kararın kendilerini bağlamayacağını söylemişti. Denktaş, dün sabah düzenlediği basın toplantısında, zirvede alınacak Rum yanlısı bir kararın görüşmeleri etkileyip etkilemeyeceğinin çıkacak karara bağlı olduğunu belinmişti. KKTC Cumhurbaşkanı Denktaş, tek yanlı kararlann kendilerini etkilemeyeceğini ve bağlamayacağını bildirmişti. Rauf Denktaş, Rumların 1983'te hem Bağlantısızlar'dan, hem de BM Genel Kurulu'ndan "Kıbns Cumhuriyeti'nin meşru hükümeti olarak, ulkelerinin işgalden kurtanlması her şeyi yapmaya hakları ve yelkileri olduklan ve bütün dün>anın bu konuda kendüerine yardımcı olmalan" yönünde karar çıkardıklarını hatırlatmıştı. Bağlantısızlar Zirvesi UĞUR MLMCU GOZLEM ISPftRTA'dan HİKMtî çrrtMKAYA 'Çatın Kaşınızı' ISPARTA En büyük üretici eyleminin Manisa'da gerçekleştiği saatlerde, DYP lideri Demirel, Süvari'nin üzerinde Özal'a meydan okuyordu: Halep ordaysa arşın burda. Bunlara git diyeceksiniz ki gitsirv ler. Ahali yoksulluktan kan ağlıyor, çiftçi perişan, işçi sefil, esnaf çaresiz... Demirel, Isparta'da ANAP'a yükleniyor. Kırsal kesimi iç politikanın ilgi odağına yaklaştırrnak istiyor. Tek hedefi ANAP ve Özal. Sık sık yinelediği söz şu: Özal Çankaya'ya çıkarsa indirmek boynumun borcu olsun. Aslında Demirel, Özal'ın Çankaya'ya çıkmasını arzuluyor. Eğer Özal cumhurbaşkanlığına aday olursa, belki er> büyük destek kendisinden gelecek. ANAP'ın tabanını oymak, bir daha seçilme otasılığı olrnayan milletvekillerini DYP'ye katıp iktidara doğru yürumek Demirerin düşlediği bir olgu. Zaman zaman konuştuğumuz DYP'liler de bu savı doğruluyor. Onlar "Özal Çankaya'ya çıksın, bizim işimiz böylece kolaylaşmış olur" diyor. Demirel de TBMM Başkanlığı için bir centilmenlik anlaşmasının her zaman yapılacağını açıkça belirtiyor. Işte dün sabah başlayan Isparta çıkarmasının ikinci gününde Demirel yine Özal'a verip veriştirirken, onu iç politika minderine çekmek istiyordu. Demirçelik grevinden Güneydoğu'da sürgün olayına, ekonomiden cumhurbaşkanlığı seçimine dek her konuda hedefi Ozal'dı Demirel'in. İslamköy, Atabey, Şarkikaraağaç, Yenişar, Bademli, Çiçekpınarı, Göksöğut, Dedeçam, Kozluçay, Bağkonak, Çetince, Sarıidris'te konuşan Süleyman Demirel, Özal'a 'çek git" derken şöyle sesleniyordu: Bugünkü iktidar işgalci. Böyte bir hükümeti dünyanın hiçbir yerinde kımse taşıyamaz. Millet 1983'te bir belaya çarpmıştır. Bu beladan kurtulmak şartbr. İşte ahalinin hali. Çiftçi perişan, mahsulünün parasını alamıyor. Banka borçlan dağ gibi. Bir de kuraklık afeti üzerine binmiş. Bu hükümet bunlara hep seyircı kalıyor. Demirel'i dinleyenler arasmda dolaşıyoruz. Çoğunluğu 1983 genel seçimlerinde oyunu ANAP'a vermiş. O günkü koşullarda MDP'ye ilgi gösterilmemiş. Sakallı bir ıhtiyar anlatıyor. Turgut Özal, bizim Sülü'nün yakını diye vermiştik oyumuzu. Sonra anladık ki bizi kandırmışlar. Bu yörede üreticiler perişan. Dağ köylerinde durum daha kötü. Halıcılık deseniz eskısmden daha zor bir dönemi yaşıyor. Gül Demirel Manisa'daki üretici miyağı üreticileri de aynı konum tingi konusunda da şuıüan söyleiçinde. di: Umudu yıllardır sağ partilerde "Bu rejimi işleten kamuoyudur. arayan güller yöresinin insanları Kamuoyu bugün duyarlı degilse şimdi yine Demirel'in peşinde varın olacak. Kamuoyu Türkiye^ de duyaıiı olmadığı siırece biz bu koşuyorlar. rejimi işletmekte zoıiuk çekeriz. Anlatıyorlar: Bir yandan kuraklık, bir yan Demokrasilerde kamuoyu, anayadan ürünün para etmemesi bizi sa kadar önemlidir. Bir ülkenin anayasası olması yetmi>or. Kamugüç durumda bıraktı. oyu olması lazım. lngiltere'nin Gül, ayçiçeği, buğday, elma, anayasası yok, ama bir kamuoyu şekenpancarı üretiliyor göller yö var ve rejım işliyor." resinde. İlaç ve gübre değerlerinin her yıl yuzde 200300 oranın Türkiye"de köylünün artan girda artması kırsal kesimin insanı di fıyatları, banka faizleri ve vernı perişan etmiş. Dün sabah er giler altında ezildiğini ve her geken saatlerde Isparta'dan Mani çen gün daha çok fakirleştiğini besa'ya giden üreticiler oradan ses lirten Süleyman Demirel, Türkilerini duyurmak ıstiyorlardı. ye'de yaşayan 11 milyon insanın Demirel de bu işin ustası ola 300 dolann altında gelir sağladırak Isparta yöresinden üreticile ğı gerçeğinin utanç verici olduğunu söyledi. re şu mesajı veriyordu: Bildirin haddini onlara. KasDYP Genel Başkanı Süleyman larınızı çatıp istemediğinizi his Demirel, Başbakan Turgut Özal'settirin. Eğer hissettirmezseniz ın basın toplantısındaki sözleri hep başınızda kalacaklar. öğrenince kendisine yöneltilen soDYP lideri Isparta yoresinde iç ruları yanıtladı. Demirel, Başbapolitikayı kızıştırıyor. Köylerde in kan Özal'ın bugünkü basın sanlarla tek tek konuşuyor, bo toplantısında Cumhurbaşkanı Keyunlarına sanlıp öpüyor, hatta ad nan Evren için kullandığı övgü larıyla seslenip "nasılsınız dolu sözler anımsatıldığında eyimisiniz" dıye soruyor. Yani gü "Başka ne diyecek? Onlar sayecünü kırsal kesimden aldığını her sinde hükumet oldu. O'na tabii dayranışıyla belli ediyor Demirel. teşekkür edecek. Tesadüflerin hükumeti. Ben, bu devir kapanıvor, İki günün özeti bu... diyorvm. Arkalannda bunlan bırakıyor" dedi. Demirel, Özal'ın kendisine ilişkin olarak "KorÇAĞR1 kaklar cesurlann yaptıklannı DOSTLAR; yapamaz" sözlerini kullanması Bız halkımızın külturel değerlerine sohtp cıkanlar otarak Mersm'de baskıyo üzerine de "Ben anayasa değişikmaruz koldık. kısleri Bakanltğrnınolağanustu hcl uygulamosınm olmodığ" liği önerisini açıkladım. Cesur yerierde lcultu el ve sanaHal etkınlerde bulunmok tcm önceden ızın almaya g c e k olmodtğıno doır korarı vorken ve gecenın emnıyet müdurlüğünce korkak gibi laflar sözden ibaret24 soat onceden ıptolının bıldın'meiı gerekırıcen bildırmedıkl«nnden dolayı bu lir. Ben kolundan lutup aşağı intutumu protesîo etmek, demokratık degıl mıdır? Polısın hıcbır uyondc direcek değilim. Anayasa bulunmodon tekm«tokat uzenmıze saldınp bızlerı zorla alması ve bu tutumu değişikliği kabul edilirse bu işi protesto etmekıcm'INSANLiKONURUISKENCEYIYENECEK"seklinde millel yapacak" diye konuştu. slogan atmomız, ınsanco bır tolep degıt mıdır r 2 (Baştarafı 20. Sayfada) yüzden, tek bir gazetecinin gerçekleştirebileceği bir iş üzerinde bazen S kişi uğraşıyor. Dahası, çogunluk kadrolanmız, amatörlükten ve gizli dayanışma organlanndan geldiklerinden, yeterli bir profesyonel beceriden yoksunlar. Dolayısıyla, kabank ve gereksiz bir kadroyla biz de istihdam fazlası yaratıyoruz." Gazeta şu andaki girdileriyle masrafını karşüıyor ve çalışanların ücretlerini ödemekte zorluk çekmiyor. Halen mevcut olan ve merkezi sisteme bağlı olmayan bilgisayan tamamlamak, elektronik dizgiye geçebilmek, yeni daktilolar, ikinci bir fotokopi makinesi, gerçek bir kamera alabilmek, Blumortajn'ın belirledîği mali hedefleri oluşturuyor. Daha uzun vadeli olarak ise, kâğıt ithal etmek ve hele hele Gazeta' nın bağımsız olarak basılabileceği bir rotatif edinebilmek, tvicka Sokağı'ndakilerin rüyalarına giriyor. "Gazeta, neden derhal Polonya'nın en çok satan ve okunan gazetesi durumuna geldi?" Ben bu soruyu sorduğumda, Seweryn Bulumortajn bir sekretere, PAP bülteninden gelen resmi haberin sayfada yer almaması gerektiğini söylüyor ve bana dör.erek "işie bunun için" diyor. Sonra devam ediyor: "Şiiphesiz Gazeta'nın böylesine yankı bulmasının nedenleri arasmda, Polonya'nın yaşadığı yeni sürecin ve Day.ınışma'nın halk icindeki muazzam desteginin payı büyük. Fakat bu yeterli bir açıklama değil. Biz Polonyalılara, alışık olmadıklan yeni bir gazetecilik sunduk. 'Odun dili' denilen ve 44 yıldan beri yerleşmiş olan resmi söylem baberciliğini yıktık. Gazeta'da hiçbir zaman 'Trybuna Ludu' daki gibi, 'şu geldi, bu gitti; şu açıklandı, bu duyuruldu' haberleri olmadı. Dayanışma için de olmadı. Biz sayfalanmızın da azlığını göz önüne alarak daima, kısa, özlü, ancak halkın ve toplumun nabzını elinde tutart"haber ve yazılara yer verdik. Hem popüler, hem çok ciddi bir gazetecilik yapıyoruz. Üstelik, Dayanışma ile olan yakın ilişkimize rağmen, ondan bağımsız. Dayanışma'nın borozam değiliz. Dayanışma'ya ve Mazowiecki hükümetine eleştirel yaklaşabiliyonız. 'Cumhurbaşkanı Komunist Partisi'ne Başbakan Dayanışma'ya' fikrini biz ortaya attık ve bu şiann gerçekleşmesini sağladık. Bütün bunlar, Gazeta'nın prestijini, dolayısıyla da okuyucu sayısının en üst noktaya ulaşmasını sağladı. Bu seyri izlediğimiz takdirde de, durumun değişmesi için herhangi bir neden yok.' Blumortajn, bunlan anlatırken sayfaların bağlanması saati yaklaşıyor. Telefonlar çalışmıyor. Kameranın lambası yanmıyor. Üstelik Varşova'ya kış geliyor ve İvicka Sokağfndaki eski kreşin kaloriferleri hâlâ tamir edilmiş değil. Ama biliyorum, Gazeta yann sabah yine çıkacak ve saat 10.00'dan itîbaren müvezzilerde yok satacak. Aralıkta, Vistül Irmağı donduğunda Gazeta yine çıkacak. Grejena paltosunun üstüne ikinci bir palto giyecek ve daktilonun tuşlarına eldivenle dokunacak. Çünkü Gazeta, tvicka Sokağı'nda ve halkın içinde. İvicka Vasiiiu'nun açıklaması Kıbns Rum yönetimi lideri Yorgo Vasiliu, Bağlantısızlar zirvesi için geldiği Belgrad'da dün bir basın toplantısı düzenledi. 1988 yılında, BM himayesinde KKTC ile başlatılan görüşmelerin "çıkmazda" olduğunu söyleyen Vasiliu, görüşmelerin "kesilmesinin" sorumluluğunun KKTC'ye ait olduğunu iddia etti. Kıbns Rum lideri, Kıbns sorununa adadaki iki toplum arasmda açık ve dürüst diyalog yoluyla bir çozüm bulurunası çağrısında bulundu. Özal9ın acı itirafı (Baştarafı l. Sayfada) ri sırasında Jivkov'un "Ben bu konuyu gündemsiz de konuşurum" dediğini belirten özal, "Bir araya geldiğimizde bir gündem olması lazım değil mi?" biçiminde konuştu. melidir. Aramızdaki en önemli mesele göç meselesidir. Gündeme bunu almayan bir ülkeyle bunu nasıl konuşurum? Mantığı olur mu hadisenin? Ben otursam desem ki, tamam konuşuyoruz. Hiç gündemsiz konuşuyoruz. Oturduğumuz zaman neyi konuşacağız? Neyi konuşacağınıızı tespit edelim diyeceğiz. Zaten orada problem çıkacak. Şimdiden problem çıktığına göre yine orada problem çıkacak ve aslında bir konu daha var tabii. Biz en son vize koymadan takriben bir haftaon gün evvel Dışişleri Bakan Yardımcısı Benev, açıkça 'biz bir göç anlaşması yapmayız' dedi. Zaten bizim vizeyi tekrar yürürlüğe koymamızın ana sebebi de odur. Göç anlaşması ümidiyle bekledik bekledik. Rus sefiri gitti geldi, hep aynı şeyler gelmiş. Hep aynı laflar gelmiş. 0un olduğu gıbı bugun de bizımle paylasocağıntz sfcylenn olduğunoır>aft(yoruz GRUP YORUMUNTimiKLlTLUK HALİ SURITYOH... 1IA6USTOSt« İNKILAP DAL (19601989, Paris) HALKINTÜRKÜLERİSUSTURULAMAZ,SUSTURULAMAYACAK Tüm devrimcidemokrat kamuayunu 11 Eyliil günü Msrsin Asliye 2. Ceza'da soat 09.00'da yopılacak olan ikînci durvşmafnısa çağırıyoruz. GRUPYORUM İNKILAP DAL (19601989 Paris) Hiçbir şey söndüremedi Mavi gözlerindeki yaşam arzusunu Yok edilemedi onur, inanç ve azim Daha da arttt Türkıyelı İşçiter Derneği (A T T.) • Yeni Demokrası Paris Muftabtri • Türkıyelı Göçmen İşçilerı Kültür Derneğı (A.C.T.I.T.) • HEDEF Fransa Temsılcıhğı • Yenı Öncü Paris Okurlan • Paris Halkevı • Emek Dunyası Paris Okurlan • KomkarFransa • AnadoluDer İnanç ve azim dolu yaşantın, Onurumuz... Seni unutmayacağız. İmam Güngördü Müşerref Karahan Gülüzar Güngördü Hasan Naz Kemal Yılmaz Necati Yılmaz Ali Göl Turan Poyraz Hiçbir şey söndüremedi Mavi gözlerindeki yaşam arzusunu Yok edilemedi onur, inanç ve azim Daha da arttu Muhlis Oğuzyiğit irfan Yavru Fatma Yılmaz Hatıce Yaşar Erdoğan Duman Oktay Subay İbrahım Alfatlı İNKILAP DAL (19601989 Paris) Necdet Nakiboğlu Erdoğan Aslan Yalçın Cerit Kadir Dınç Süleyman Başkan Hüdaver Güner C. Azız Gör Temel Demırer Nermın Sungur Ümıt Denız Hüseyin Duman Serpil Arısoy Pınar Bayram Tuncer Gezgen Hasan Kurt İbrahım Karakaş Başbakan Turgut özal, dün düzenlediği basın toplantısında dış politika ve Bulgaristan sorunu üzerine gazetecilerin sorulanna şu karşılıkları verdi: " 27 eylülde Strasburg'da Avrupa Konseyi'nde konuşacaksamz. Jivkov'la bir araya gelecek misiniz? ÖZAL Şu anda ciddi bir öneri yok. Çünkü Bulgaristan resmen gündem maddesi olarak göç konusunu kabul etmiyor, şu ana kadar, yani bir araya geldiğimiz zaman bir gündem olması lazım değil mi? Biz kendüerine 'herhan Kuveyt Emiri'nin girişimlegi bir şeyi görüşmek istiyorsanız ri oldu... yazın, biz kabul ederiz' dedik. ÖZAL Burada aynı konu Ama bizim de istediğimiz bir ta gene ona da söylenmiştir. Orada ne şey var, Müslüman Türklerin da açık ifade ediyorum. BulgarBulgaristan'dan göçü konusunun lar fikirlerinden vazgeçmiş değil, gündem maddesi olarak gelmesi ama biz bazı konuları düşunüyolazım. Bunu bir türlü kabul etmi ruz. Kendisine bir cevap vereceyorlar. Hadise bundan ibarettir. ğiz. Ama hadise bu noktada düFazla bir ümıt görmüyorum. ğümleniyor. Çözüm bulabilir mi Bulgaristan ile gündemsiz yiz bulamaz mıyız, buna bagöriişmenizde de göç konusu gun kacağız. deme getirilemez mi? Emirin girişimlerinden sonÖZAL Anladım da, neden ra hiçbir yakınlaşma olmadı mı? korkuyor Bulgaristan? Niçin göç ÖZAL Efendim şu var, bisorununu gündem maddesi, yani zim görüşlerimiz arasmda herhanbiz otursak desek ki, gündem gi bir şey yok. Kuveyt Emiri'nin maddeleri şunlardır demezsek, o getirdiği, genelde daha evvel Rus vakit boşa konuşmuş oluruz. Ya sefırinin getirdiğinden çok farklı nn birçok maddeleri önce konuş değil. Birbirine paraleldir. Şey maya kalkıp bu işi uzatırsa o za noktası şu, Jivkov'un ona, 'Ben man ne yapacağız? Aramızdaki bu konuyu gündemsiz de en önemli mesele goç meselesidir. konnşurum' diye bir lafı var. Bu Belgrad protokolü gibi fiyas nun biraz daha üzerinde durmak istiyoruz. Bakalım ne olacak? ko olmasın diye mi? Konuşurum diyor mu? ÖZAL Evet, biraz o da var. ÖZAL Konuşurum, konuBiraz da tabii anlaşılmayan taraf şudur. Herkes, bütün dunya Bul şurum diyor, ama bakalım biz garistan'la masaya oturduğumuz başka bir yol düşünüyoruz. Gözaman neyi konuşacağımızı bil receğiz. (Baştarafı 1. Sayfada) rak kullanacak. Tam, "şark kumazlığı..." Tam bir sömürü. Hem din somürüsü, hem kefen ticareti. ANAP, 1983 yılından bu yana ıktidardadır. Neden, o günden bu güne Menderes ve bakanları için mevlrl okutmayı düşünmedi de bu "siyasal mevliti" cumhurbaşkanlığı seçimi sırasında birdenbire aklına getiriverdi? Herhalde bu mevlit, Kocatepe Camii'rKle okunur, TRT bu mevliti "canlı yaym" olarak verir, Başbakan ve Cumhurbaşkanı adayı özal ve Bakanlar Kurulu üyeleri de başlarında beyaz berelerle mevtithanların hemen arkasındaki sırada yer alırlar. Bürokratlar durur mu? Onlar da Bakanlar Kurulu'nun hemen arkasında saf tutarlar. Mevlit, böylece bir siyasal gösteriye döner. iyi hoş da Siyasi Partiler Yasası'nın 68. maddesi ne diyor, bir de bu maddeye bakalım: Siyasi partiler, herhangi bir şekilde dmi tören ve ayin düzenleyemez ve parti sıfatıyla bu gibi tören ve ayinlere katılamazlar.. Mevlit, Hazreti Munammed'in doğumunu konu alan bir dinsel şiirdir. Mevlit, ölümlerde, dogumlarda, sünnet düğünlerirv de de okunur. "Ayin", dinsel tören demektir. Mevlit, bu anlamda bir törendir. Bir siyasal parti, parti kimliği ile böyle bir töreni düzenleyemez, bu törene de katılamaz. Aynı madde bu konuda çok katı kurallar getiriyor: Siyasi partiler, dini bayramlan, ayinleri ve cenaze törenlerini parti gösterilerine ve propagandalanna vesile yapamazlar. Yaparlarsa ne olur? Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı bu partiler hakkında kapatma istemi ile Anayasa Mahkemesi'ne dava açar. ANAP ileri gelenleri biraz da ileri gidenleri bu kurallan bilmezler mi? Bilirter Bildikleri için bu siyasal mevliti "parti kimliği" ile değil "yurttaş kimliği" ile düzenlerler. Örneğin "yurttaş özal" bu mevliti tek başına okutamaz mı? Okutur. 0 zaman da bu durum, "yasaya karşı hüe" denilen kavramı akla getirir. Yani, yasanın açıkça yasakladığı bir sonucu başka yasalara dayanarak sağlamak.. Bu konuda önümüzde çok güncel bir örnek de var. Anayasa, TBMM Başkanlığı için siyasal parti gruplanmn aday gosteremeyeceklerini mi yazıyor? Yıldınm Akbulufun adaylığını "istanbul Milletvekilı Turgut Özal" imzasıyla koyarsanız; olur, brter. "Siyasal mevlit' de böyle okunur herhalde.. Mevliti gerçekte ANAP düzenler de yasalar karşısında düzenlememiş olur! Aydın Menderes, bütün bunlan gördüğü için meviite katılmayacağını açıkladı. Menderss adı, yalnızca bir seçim yatırımı ve bir propaganda malzemesidir. 12 Eylül askeri yönetimi eski Cumhurbaşkanı Celal Bayafı Çankaya Köşkü'nde "şemf konuğu" olarak selamladı; öldüğünde, kendisini 27 Mayıs 1960 ihtilalinde Koşk'ten indiren Kara Harp Okulu öğrencileri tabutu başında saygı duruşunda bulundular, generaller nöbet tuttular. Devlet, "asken ve mülki erkânı" ile Bayartian özür dilemiş oldu. Demek güçlü odaklardan Bayar için, Menderes için bir engel yok. Öyleyse, korkuya ve endişeye de gerek yok. "Devlet törenr isteniyorsa, bu tören de yapılır. Engel oian ne? 1980 öncesinin her 27 Mayıs yıldönümünde merasim üniformaları üzerine kılıç kuşanıp, "tebnkteri kabul eden" 12 Eylül generalleri, 1981'de Bayar'ı Çankaya Köşkü'nde "şeref misafiıf olarak ağırladılar. Ne oldu? Hiç. Bütün bunlar oldu da Menderes ve iki bakanın kemikleri İmralı'da unutuldu; gitti. Yooo, yooo... Unutulmadı her seçimden önce Menderes ve iki bakanının kemikleri birer "seçim matzemesi" olarak kullanıldı. Kullanıldı, kullanılıyor, kullanılacak. Bayar\ "şeref konuğu" olarak selamlayıp, Mendems'm kemiklerini o ıssız adada unutun ve adını her seçim öncesinde birkaç kez oy uğruna ağzınıza alın! Şimdi de mevlit.. "Allah adın zikmdeüm evveia". Sonra.. "Merhum Menderes".. Sonra da gelsin oylar... Ayıptır, efendiler. Ayıp; ayıptır, beyler, pasalar, ayıp.. Ayıp.. Ayıp... tngiliz gizli servisinde emekli olmuş ve anılannı Casus (Baştarafı 20. Sayfada) İngiliz gizli haberalma servisle Avcısı'nda toplamıştı. rinin eleman kaynağı daha çok or İngiliz haberalma servisi MI du ve üniversiteler. Ne var ki ser 5'in imajını düzeltmek ve karşılaşvisler uzunca bir süreden beri üni tığı eleman sıkıntısını aşabilmek versitelerden gelme "enlelektüel" amacıyla yapılması düşünülen deeleman bulamıyorlar. Bunun ne ğişiklikler konusunda nihai karar deni ise hem servisin üniversiteli henüz verilmiş değiL Ancak, tartışlere guvenmemesi hem de üniver malar Içişleri Bakanlığı, Basbasitelilerin servis hakkında iyi şey kanlık ve MI 6 (İngiliz Dışhaberalma Teşkilatı) düzeyinde yonlenler düşünmemesi. MI 5'in şimdiki müdürü Patrick diriliyor. The Independent GazeWalker, anti terorizm şubesinden tesi 1988 yılında MI 5'in başına gelme Oysa servisin yöneticileri getirilen Patrick VValker ve danışgeleneksel olarak karşı casusluk manlannca desteklenen bir planın şubesinden geliyordu ve bu da ser tartışmalarda esas alındığının anlaşıldığını öne sürüyor. Değişiklikvise belli bir "elif'lik sağlıyordu. lerin yapılabilmesi için herhangi Servnsin birçok yoneticisi bugune bir kanun tasarısı çıkartılması gekadar ya "Sir" ya da "Lord" un rekmiyor, ancak kararlann denevanı taşıyordu. nerek ve aşamalı bir biçimde uyİngiliz gizli haberalma servisle gulamaya konulması duşünülüri, Batı ittifakının içinde en çok yor. "köstebek" barındıran servisi. tçinde hidrojen bombası formüMI 5, güvenlik ve haberalma lünün de bulunduğu bir çok büyük sır, tngiliz gizli servisleri üze hizmetlerini kamuoyunun tartışrinden SSCB'ye geçti. Bu kötu ün, masına açan yeni Güvenlik YasaMI 5'in daha da çok içine kapan sı tarafından da etkileniyor. Yeni masına neden oldu. Özellikle üni yasa şimdiye kadar büyük bir gizversiteli komünistler (Kim Philby, lilik içerisinde çalışan örgütün çaMaclean, 'Sir9 Anthony Blunt, lışmalanna yasalhk kazandırıyor. Burgess) örgütun bu tür eleman Aynı biçimde örgütun çalışmalarmı yasal çerçeveler içinde tartışılara olan güvenini azalttı. labilir hale getiriyor. Türkiye'de de Casus Avcısı Nitekim MI 5, personel sıkınadıyla yayımlanan Peter Wright'ın kitabı, MI 5'in en tepe nokta tısını aşabilmek için şu sıralarda sında bir Sovyet ajaru bulunduğu daha önce görülmemiş bir uygunu öne sürüyor. VVright, uzun yıl lama başlattı. Göreve uygun nitelar MI 5'te bu tepe noktadaki ca likli eleman sağlayan özel şirketsusu yakalamaya çalışmış sonra lerle işbirliğine gidiliyor.