25 Aralık 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
18 EYLÜL 1989 DIŞ HABERLER CUMHURİYET/3 Sri Lanka kan gölü • KOLOMBO (AA) Sri Lanka'nın Kandy bölgesinde son üç gün içinde aralannda kadın ve çocuklar da bulunan 150 kişinin Öldürüldüğü büdirildi. Ülkenin orta kesimlerindeki Kandy bölgesinde oturanlar, Manikhinne çevresindeki üç kasabada cuma ve cumartesi günü silahh kişilerce düzenlenen saldmlarda yaklaşık 150 kişinin öldürüldtiğünü, 50 evin de ateşe verildiğini anlatıyorlar. Kandy sakinleri, Budistlerin kutsal saydığı Mahajeli Nehri'nde cesetlerin yüzdüğünü ve kıyıya vuran cesetlerin sokak köpekleri tarafından yendiğini, kimsenin artık nehirde yıkanmaya gitmediğini kaydettiler. Azerbaycan'ın ekonomik ablukası, özerk bölgeyi çok güç durumda bıraktı Karabağ açlık sınırmda GURCISTAN Trflis ERMENİSTAN • Envan Kuba AZERBAYCAN Kırovabac POLJT1KADA SORUMAR ERGUNBALa TASS, dağlık Karabağ bölgesinin başkenti Stepanakert 'te gıda maddesi satan dükkân ve ektnek fırınlarının önünde uzun kuyruklar meydana geldiğini bildirdi. Benzin stokları da önemli ölçüde azaldı. Ermenistan Yüksek Sovyeti önceki akşam olağanüstü toplanarak Karabağ 'la ilgili son gelişmeleri görüştü. MOSKOVA (Ajanslar) SSCB'de Azerbaycan ve Ermenistan cumhuriyetleri arasında Dağlık Karabağ bölgesine ilişkin gerginlik tırmanıyor. Azerbaycan Cumhuriyeti Yüksek Sovyeti'nin geçen hafta sonunda yaptığı toplantıda Dağlık Karabağ bölgesi üzerinde Moskova'nın vesayetinin kaldırılması gerektiği karannı almasından sonra Ernıenistan Yüksek Sovyeti (Parlamento), önceki akşam olağanüstü toplanarak Karabağ konusunu görüştü. Sovyet televizyonu, toplantıda en önemli KİMLİK.KARTI AZERBAYCAN Nüfuso: 6.614.000 (1985) Yüzölçumü: 86.600 knr Başkent: Baku Ekonomi: Zengin petrol yataklan, demir, kobalt. Cumhuriyette, demir, çelik, petrol, suni gübre ve elektrik makineleri üretiliyor. Aynca buğday, meyve ve sebze yetiştiriliyor. berde, gıda malı satan dükkân ve ekmek fınnlarının önünde uzun kuyruklar meydana geldiğini, bölgede benzin stoklannın iyice azalması sonucu, elde kalan benzınin yalnızca polis ve askeri birliklerin araçlarıyla ambülanslara "idareli olarak" dağıtıldığını bildirdi. Ajans, bölgeyi Moskova'ya doğmdan bağlı olarak yönetmesi için 12 ocakta kurulmuş olan geçici komitenin, Dağlık Karabağ'daki Ermeni liderlerle ve Azerbaycan yetkilileriyle yaptığı temaslaruı da hiçbir sonuç verraediğmi duyurdu. Azerbaycan Cumhuriyeti Halk Cephesi örgütü ise geçcn hafta sonunda askıya aldığı genel grevi yeniden başlatmak ya da tümüyle iptal etme konusundaki karannı bir süre erteledi. Halk Cephesi'nin önceki akşam başkent Baku'deki 'özgürlük Meydâıu'nda düzenlediği mitinge yaklaşık 400 bin kişinin katıldığı belirtiidi. Halk Cephesi kaynaklan, örgütün liderlerinin mitingde yaptıkları konuşmalarda Azerbaycan Yüksek Sovyeti'nin Dağlık Karabağ bölgesini yöneten geçici komitenin feshini isteme yolundaki karannı desteklediklerini bildirdiler. öte yandan Gürcistan Cumhuriyeti'nin başkenti Tiflis'ten Azerbaycan Cumhuriyeti'nin başkenti Bakü'ye gitmekte olan bir yolcu otobüsünde önceki gün meydana gelen patlamada, yolculardan üç kişinin öldüğü bildirildi. Sovyet Resmi Haber Ajansı TASS, patlamanın otobüsün Azerbaycan'ın Yevlah kasabası yakınlarında yoluna devam ettiği sırada meydana geldiğini belirtti. TASS, patlamada bazı kışilerin de yaralandığını kaydetti, ancak yaralılann ve otobüsteki kişilerin sayısı hakkmda bilgi vermedi. Ankara devrede • KABİL (AA) Afganistan'da rehin tutulan Ispanyolun serbest bırakılması için Kabil'de sürdürülen görüşmelerde Ispanya'yı Türkiye'nin temsil ettiği bildirildi. AFP'nin haberine göre Ispanya'nın Kabil'de diplomatik temsilciliğinin bulunmaması nedeniyle Afgan yetkililerle temasları sürdüren Türk diplomatlar, 30 ağustosta basına gösterilen Sanchez Garcia adlı Ispanyolla görüştüler. Bu arada Afgan hükümet yetkilileri, İspanyolun yakında serbest bırakılacağını açıkladılar. önceki gün bir kez daha gazetecilerle görüştürülen Sanchez Garcia, , Pakistan'dan Afganistan'a vizesiz girdiği yolundaki iddiaları yalanlayarak hiçbir zaman silah taşımadığını söyledi. gündem maddesinin, Karabağ bölgesinde yaşayan Ermenilerin yaşam koşullannın düzeltilmesi ve Karabağ'ın yönetimine ilişkin son gelişmelerin değerlendirilmesi olduğunu kaydetti. Açlık sınınnda Dağlık Karabağ bölgesinde ise Azerbaycanhlann uyguladığı ekonomik abluka yüzünden bölgedeki halkın açlık sınınnda yaşadığı bildirildi. Sovyet Resmi Haber Ajansı TASS, bölgenin başkenti Stepanakert'ten verdiği ha Macaristan suıın açık tutacak Bütçe192 açun Dış Haberier Servisi Demokcatik Alraanya'dan Batı'ya göç, dün yedinci gününü doldururken, hızının azalacağı yolundaki beklentıleri de boşa cıkanyor. Geçen pazartesi gününden beri Batı Almanya'ya gelen Demokraıik Alman vatandaşlannın sayısı, dün Avusturya üzerinden gelen 900 mülteciyle birlikte, 15 bine ulaştı. İki ülke arasındaki ortak sınırdan da kaçışlann devam ettiği, önceki gün iki Demokratik Alman vatandaşının, sının gizlice geçerek Batı'ya sığındığı bildirildi. Batı'ya kaçanlar arasında on Romanya ve üç Çekoslovakya vatandaşının bulunduğu da gelen haberier arasında. Geçen pazar akşamı, sınırlaıını Demokratik ALman vatandaşlarına açarak, göçe destek olan Macaristan'ın Başbakan'ı Mikloş Nemeth, ülke sınırlannın, Demokratik Almanlara açık tutulacağını bildirdi. Başbakan Mikloş Nemeth, Federal Almanya'da yayımlanan Bild am Sonntg Gazetesi'ne verdiği demeçte, Sovyetler Birliği Devlet Başkanı Mihail Gorbaçov'un, Doğu ile Batı arasındaki işbirliğinin arttınlmasım öngören, 'Ortak Avrnpa Evi' teorisine atıfta bulunarak, "Böyle bir jşvde, dikenli tellerle birbirinden aynlmış odalar buinnamaz" dedi. Macaristan'ın dört kişilik komunist yönetim kadrosunda yer alan tmre Pozsgay, önceki gün Reformist Parti üyelerinin katıldığı bir toplantıda, Macaristan'ın da imza koyduğu 1975 Helsinki Nihai Batı'ya göç eden DAlman sayısı 14 bini aştı SSCB muyur dolar Mottaki yükseliyor • TAHRAN (AA) lran'ın eski Ankara Büyükelçisi Manucehr Mottaki, Türkiye"den dönüşünden bu yana ikinci kez terfi ederek, Dışişleri Bakanı'nın uluslararası ilişkilerden sorumlu yardımcısı oldu. Bu yıl mayıs ayı sonunda Türkiye'deki görev süresini tamamlayarak Iran'a dönen Mottaki, temmuz ayından bu yana Iran Dışişleri Bakanlığı'nda Batı Avrupa Işlerinden Sorumlu Genel Müdür olarak görev yapmaktaydı. MOSKOVA (AP) Sovyet haber ajansı TASS, hükümetin 192 milyar dolariık bütçe açığını azaltmak, tüketim maddesi krizini hafifletmek için olağanüstü durum bütçesi hazırladığım bildirdi. Komisyonlar bugun bütçe tasarısı üzerinde çakşmaya başlayacaklar. Tasannm geltcek hafta Sovyet Parlamentosu'na (Yüksek Sovyet) sunulması bekleniyor. TASS'a göre 1990 bütçesi, 192 milyar dolariık (120 milyar ruble) bütçe açığı nin 96 milyar dolara (60 milyar ruble) indirümesini öngorüyor. Bütçede aynca, yeni fabrika ve üretim makineleri imalatında yüzde 30 indirim yapılması ve tüketim maddeleri üretiminin de yüzde 6.7 oranında artürıhnası öngörülüyor. Sovyetler'in önde gelen iktisatŞaapanya lle Mtayartar Federal Almanya'ya gelen 3 Demokratik Alman göçmeni, sının geçer geçmez bir çılarından Abel Aganbegyan, hüşişe şampanya açarak, sevinç içinde olayı kutluyortar. (Fotoğraf: Reuter) kümetin çıkardığı ekonomi dergiSenedi kararlarının, ülkesi için, manlara sınırlannı acmak için Ba Destekliyonu"başlığı altında ya sinin eylül sayısına yazdığı makaDemokratik Almanya ile yapılan tı Almanya'da belli bir ödenek al yımlanan bir yorum yazısında, lede, bütçe tasansım eleştirerek ikili anlaşmalardan daha ağır bas dığı yolundaki iddialan da yalan Bonn hükümeti göçü körükle ağır sanayi yatınmlannda yüzde mekle suçlanarak, Batı Alman yö 30 (100 milyar ruble) indirimi çok tığını belirterek, bundan sonra alı ladı. Çekoslovakya ve Romanya yö neticilerinin, "Sosyaliane duy fazla bulduğunu belirtti. Agannacak kararlarda da insan haklanefreti artık begyan indirimin yüzde 20 dolarının ön planda tutulacağını soy netimleri ise, göç konusunda De dnkları ledi. Pozsgay konuşmasında, De mokratik Almanya'yı destekledik gizlejemedikleri" öne sürüldü. yında olmasını istedi. Ünlü iktimokratik Alman ADN haber lerini açıkladılar. Çekoslovakya Roman>3 De\let Başkanı Nikday satçı yazısında şöyle dedi: "Biz ajansı tarafından ortaya atılan, Komünist Partisi'nin yayın orga Çavuşesku da Batı Alman hükü aşın uçtan, başka aşın uca gidiMacaristan'ın, Demokratik Al m Rudo Pravo'da "Dostumuzu met ini, sonıiASuzlukla suçladı. yoruz. Bu doğnı degildir. Agır sanayi yatınmlarında bu denli büyiik kısıntı olumsuz sonuç verebiUr." Aganbegyan, Petrol ve Gaz Bakanlığı'nın binlerce kilometrelik boru hattı projesini iptal etmeyi ve 76 bin işçiye yol vermeyi tasarladığını belirterek bu plana karşı çıktı. Halen Sovyetler Birliği'nin en önemli mali sorununu 192 milyar dolariık muazzam bütçe açığı oluşturuyor. Bütçe açığı, hükümet yetkililerini en fazla düşündüren sorunlar arasında yer alıyor. DlSBASIN Varşova Paktı iki yıldır perestroykarun Romanya ve Macaristan gibi, aralannda anlaşmazlıklar bulunan iki üyesi üzerindeki sonuçlan ile karşı karşıyaydı. Şimdilerde ise 1955 yılında kurulan paktta ilk kez komünist olmayan bir dışişleri bakanı Polonya'da göreve geldi. Olaylar tırmanarak sürüyor. Doğu Almanlann Macaristan üzerinden Batı'ya göçü, Varşova Paktı'nı daha birkaç hafla öncesinde düşunulemeyecek bir krize soktu. Demokratik Alman Cumhuriyeti yöneticileri Macaristan'ı " paktı n yükümlülüklerini ihlal gtMmh Varşova Paktı ülkeleri arasında sürtüşme etmekle" suçlarken, kuşkusuz birtakım dayanaklan var. Ancak bu dayanakların artık zamanın gerisinde kaldığı söylenebilir. Doğu Avrupa ülkeleri kendi vatandaşlarını sınırların dikenli telleri arkasında tutarak, döviz tahsisi bakımından yetersiz, son derece kısıtlı yurtdışı seyahatlere izin vermekteydiler. Macaristan bu açıdan "tarihsel bir yönelim" içine girdi. Bu yıl içinde Viyana'aa 35 ülkenin katıldığı Avrupa Güvenlik ve tşbirliği Konferansı'nda insanların serbestçe dolaşımı konusundaki anlaşma ile BM'de mülteciler anlaşmasmı imzalayan Macaristan böylece Demokratik Almanya Cumhuriyeti ile 1979 yılında yaptığı anlaşmayı geçersiz kılmış oldu. Bu arada Macaristan'ın bu tavrının, Gorbaçov'un "Ortak Avrupa Evi" anlayışı ile uyum içinde olduğunu da belirtelim. Bu nokta Moskova'nın goç olayına gösterdiği tepkide de ortaya çıktı. Sovyetler Birliği tepkisi ile "dost ve müttefiki" Doğu Almanya'nın yüreğine su serpti, ama buııu yaparken kolay yolu seçti. Sovyetler Birliği, Macaristan'ı eleştiri konusu bile yapmazken Federal Almanya'ya yüklendi. İstatistiki bakımdan küçük (geçen yıl yasal yollardan Doğu Almanya'yı terk eden 40 bin kişi yanında bu göç akınında Batıya geçen 13 bin kişi bir hayli düşük bir rakam olarak kalıyor), ancak sansasyonei bir olay olan son göç dalgası kolayca sona erebilir. Ancak bu dönem sona erse de Honecker'iıı yerine ileride Doğu Berlin'de iktidara kimin geleceği sorusu ile gelecekteki yöneticilerin ele almaları kaçınılmaz görünen reformlar konusu hep gundemde kalacak. Doğu Almanya yeni bir Arnavutluk haline gelmemelidir. (15 eylul) Ünlü Fransız romancısı François Mauriac bir zamanlar, "Almanya'yı o kadar severim ki iki tane olmasından çok memnunum" demişti. Günümüzde Bonn hükümetinin dışında Batı Avrupa yönetimlerinin hepsinin Mauriac'ın bu görüşüne katıldığı söylenebilir. Hepsi de Almanya'yı o kadar severler ki (!) iki tane olmasından çok memnundurlar. Hiçbiri Almanya'nın birleşmesini ve Orta Avrupa'da yeni bir süper gücün sahneye çıkmasını istemez. Demokratik Almanya'dan Batı'ya göç, Baölıların sürekli bir kenara itmeye çalıştıklan bu korkulu düşü Avrupa'nın gündemine getirdi. Yaşlı kıtanın, savaş sonrası bölünmüşlüğünden kurtulmaya çalıştığı ve Sovyet lideri Mihail Gorbaçov'un "Ortak Avrupa Evi" tezi üzerinde ciddi biçimde durulduğu bir sırada Demokratik Almanlann göçü, 'Almanya sorununu" ön plana getirdi. Birleşmiş bir Avrupa'da bölünmüş Almanya nasıl yer alacak? Daha doğrusu buna olanak var mı? Bu sorular herhalde son günlerde Batılı liderlerin akıllarını kurcalayan konular arasında ön sırada yer alıyordur. Halen hasta olan Eric Honecker yönetiminden sonra Demokratik Almanya'da işbaşına gelecek olan hükümet, büyük bir olasılıkla daha esnek ve reforma yatkın olacaktır. Doğu Avrupa'nın en sert yönetimlerinden biri olan Honecker ekibinin engelleyemediği göçü yeni hükümet nasıl engelleyecekve son olarak Federal Almanya böyle bir ortamda tarafsızlığa kayarak Demokratik Almanya'ya yaklaşmaya başlarsa, bu olgu yaşlı kıtada ne gibi gelişmelere yol açacak? Bu soruların yanıtları şımdiden kesinlikle verilemez. Ama açık olan bir gerçek şu ki iki Almanya'nın birleşmesini Almanlardan başka Avrupa'da kimse istemiyor. Almanya sorunu orta vadede Avrupa'nın başını iyice ağntacağa benziyor. Kısa vadede ise Demokratik Almanlann göçü Varşova Paktı'nı ciddi biçimde karıştırdı. Göç nedeni ile Macaristan'la Demokratik Almanya arasındaki ilişkiler gerginleşmiş, iki ülke birbirlerini sert biçimde suçlamıştır. Demokratik Almanya, Macaristan'ı 1969 tarihli anlaşmayı çiğnemekle suçluyor. Anlaşmaya göre Macaristan'a giden Demokratik Alman vatandaşları, Doğu Berlin hükümetinin izni olmadan Batı'ya geçemez. Macaristan bilindiği gibi bu anlaşmayı askıya aldığını açıkladı. Demokratik Alman basını ise hükümetten çok daha sert çıkış yaparak Macaristan'ın sınırlannı açmak için Federal Almanya'dan para aldığını ileri sürdü. Bunun üzerine Macaristan Dışişleri Bakanı Gyula Horn geçen hafta Budapeşte Radyosu'nda yaptığı konuşmada, Demokratik Alman hükümetinin ülkedeki muhalifleri serbest bırakmak için Bonn'dan para aldığının herkes tarafından bilindiğini söyledi. Bu arada iki Federal Alman bankasının Macaristan'a 500 milyon marklık kredi açmayı kabul ettiklerini açıklaması, ortalığı daha da karıştırdı. Bonn, bu kredi konusunda anlaşmanın daha önce imzalanrmş olduğunu öne sürüyor. Ancak Doğu Berlin, kredi ile sının açma eylemi arasında bağlantı olduğunda ısrar ediyor. Tartışmaya Romanya ile Çekoslovakya da girerek Macaristan'ı sert biçimde eleştirdiler. Böylece, Transilvanya sorunundan ötürü zaten bozuk olan RomenMacar ilişkileri büsbütün bozuldu. Sovyetler Birliği ise gerginliği daha da arttırmamak için dengeli bir politika ızlemeye çalışmaktadır. Kremlin, bir yandan Macaristan'ı eleştirmekten kaçınmış, ama öte yandan da muhafazakârların lideri Igor Ligaçev'i geçen hafta Doğu Berlin'e gönderdi. Moskova, böylece Demokratik Almanya'yı yalnız bırakmadığını ve yanında olduğunu göstermek istiyor. Sovyet basını da eleştirilerini Macaristan'dan çok, Federal Almanya üzerinde yoğunlaştırmaktadır. Macaristan'ın sınırını açma kararı ile bir Varşova Paktı ülkesi ilk kez müttefikinin itirazlarına karşın, Federal Almanya ile tşbirliği yapmaktadır. Başka bir deyişle, blok disiplini bozulmuş, iç sürtüşme artmıştır. Macaristan'ın bu kararının ardında insancıl gerçeklerın yanı sıra siyasal nedenletin de bulunduğunu düşünmek herhalde yanlış olmaz. Ülke gelecek yıl serbest seçimlerte çok partili sisteme geçmeye hazırlanmakta. Piyasa ekonomisi uygulaması daha kapsamlı bir nitelik alacaktır, dış krediye gereksinme vardır. ABD: nin bu konuda elinin sıkı olduğu Polonya örneğinde görülmüştür. Federal Almanya ise çok daha cömert davranma eğilimindedir. Budapeşte hükümeti öteden beri sevmediği Doğu Berlin hükümeti yüzünden, Federal Almanya'ya yakınlaşma fırsatını kaçırmak istememiştir. Sonuç olarak Demokratik Almanlann göçü bir yandan Varşova Paktı'nı kanştınrken öte yandan daha uzun vadede Avrupa1 da 'Almanya krizinin" tohumlarını atmıştır. Demokratik Almanya'dan Göç Kıbrısiçin buliLşma • NEW YORK (AA) KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş'ın, ekim ayının ikinci yarısında BM Genel Sekreteri Perez de Cuellar ile görüşmek üzere New York'a gelmesi bekleniyor. Görüşme tarihinin saptanması için çalışmalar sürüyor. KKTC Cumhurbaşkanı, Genel Sekreter Javier Perez de « . Cuellar'ın "Birbirimizi çok iyi anhyonız" şeklindeki demecinin ardından "çağrılırsa görüşebileceğini" De Cuellar'a bildirmişti. Denktaş De Cuellar görüşmesi, tıkanıklığa uğrayan Denktaş Vasiliu görüşmelerinin geleceğinin belirlenmesi yönünden önem taşıyor. Sovyetler Birliği yeni bir öneri yaptı Sovyet Savunma Bakanı General Dimitri Yazov, denizdenfırlatılan Cruisefüzelerinin sayısının her iki tarafiçin bin olarak belirlenmesini istedi. MOSKOVA (AA) Sovyetler Birliği Savunma Bakanı General Dimitri Yazov, ülkesiyle ABD arasında silahsızlanma alanındaki temel amaşmazlık konulanndan birini oluşturan denizden fırlatılan Cruise füzelerinin savaş başlıkları tavanının 400'ü nükleer olmak üzere her iki taraf için bin olarak belirlenmesini önerdi. Yazov, hükümetin yayın organı olan İzvestia Gazetesi'nde yer alan demecinde bu yönde bir anlaşmanın ABD ve SSCB'nin stratejik saldırı silahlarında yüzde SO oranında indirime gidilmesini öngören START görüşmelerinin çerçevesi dışında sonuçlandınlabileceğini belirtti. Sovyet Savunma Bakanı, ABD'nin uçaklardan fırlatılabilen Cruise füzelerinin sayısını smırlandırma konusunda da yapıcı olmayan bir tutum izlediğini kaydetti. Yazov, İzvestia Gazetesi'ne bu yıl içerisinde yapılan tek yanlı konvansiyonel guç ındırimı hakkında da bilgi vererek, yılbaşından bu yana Sovyet Silahh Kuvvetleri'ndeki asker sayısında 148.900 kişilik indirim yapıldığıru söyledi. Bu indirimin Devlet Başkanı Mihail Gorbaçov'un asker sayısında bu yı! içinde yarım milyon kişilik indirime gidilmesine ilişkin kararı çerçevesinde yapıldığı kaydedildi. Yazov, aynı dönem içinde 6.680 tank, 1.070 top, 591 savaş uçağı ve 40 gemide indirime gidildiğini söyledi. Sovyet konvansiyonel güçlerinde yapılan bu tek yanlı indirim, özellikle Moğolistan ve Doğu Avrupa'da üslenmiş bulunan birlikleri kapsıyor. Sovyet lideri Gorbaçov, geçen aralık aymda New York'taki BM toplantısında yapüğı konuşmada yanm milyon asker indirimine gidileceğini açıklamıştı. Gorbaçov, ayrıca 10.000 tank ve 800 uçağın da iki yıl içinde ortadan kaldırılacağını kaydetti. SlLAHSIZLANMA MACARISTAN 'LüBNAN Ara seçimde zafer, muhalif adayın Sııriye ateşkes çağrısını kabııl ettî Fas, Cezayir ve Suudi Arabistan 'dan oluşan Üçlü Komite 'nin Lübnan 'da derhal ateşkes çağrısı, ABD tarafından da olumlu karşılandı. ŞAM / VVASHINGTON (AA) Suriye, Arap Birliği Üçlü Komitesi'nin Lübnan'da derhal ateşkes uygulanmasıru ve taraflara silah sevkiyatının durdurulmasmı isteyen bildirisini memnunlukla karşıladığım açık ladı. Suriye Haber Ajansı'ndan yayımlanan resmi bıldiride, Suriye hükümetinin Üçlü Komite'nin açıklamasından memnunluk duyduğu ve önerilen önlemlerin Lübnan'da kan dökülmesine son vereceğine ve Kazablanka zirvesinde kabul edilen karara uygun olarak soruna çözum getireceğine inandığı kaydedildi. Bıldiride, Suriye'nin tüm tarafları Üçlü Komite ile işbirliğine çağırdığı da ifade edildi. VVashington da Arap Birliği Üçlü Komitesi'nin açıklamasından hoşnut olduğunu belirterek, sorunla ilgili tüm taraflardan "çatışmalara son vermelerini, limanlara konan ablukaları kaldırmalarını ve uzlaşnıa surecinin başlamasına olanak sağlamalannı" istedi. Fitzwater, Arap Birliği Üçlü Komitesi'nin açıklamasının memnunluk verici olduğunu ve iki hafta önce boşaltılan Beyrut Büyukelçiliği'ni şartlar uygun olduğu anda yeniden açmaya kararlı olduklannı bildirdi. Sözcü, sorunla ilgili herkesin Üçlü Komite'nin çabalarını desteklemesi zamanının geldiğini kaydederek, komitenin önerilerinin tüm Lübnan lopraklarını denetleyecek merkezi bir hükümet kurulması için ilk temel adımlar olduğunu belirtti. Fas, Cezayir ve Suudi Arabistan'dan oluşan Arap Birliği Üçlü Komitesi önceki gun Lübnan'da taraflara derhal ateşkes uygulanması ve silah ambargosu konulması çağnsında bulunmuş ve ateşkesi denetlemekle görevli bir güvenlik komitesi oluşturulmasını önermişti. BM Genel Sekreteri Perez de Cuellar da komitenin yaptığı çağnnın ardından Lübnan bunalımının çözümü için bu çabalan tümüyle desteklediğini yineledi. bcyaz. i>aıa> bu/ltusu Marlin Rıını polisi tedirgin ediyor • LEFKOŞA (AA) Kıbns Rum polisi, Türk ve Rumların bir arada yaşadıkları BM Banş Gücü'nün kontrolündeki sınır köyü Pile'de gerginlik yaratmaya devam ediyor. önce turistlerin Pile'deki Türklerden aldığı mallara el koyan, daha sonra Güney Kıbrıs'ı ziyaret eden yabancıların köye girişlerini engelleyerek esnafı güç durumda bırakan Rum polisi, önceki gün de iki Türk evine elektrik bağlanmasını önlemeye çalıştı. Köyde büyük bir huzursuzluğa yol açmadan sona eren olaydan sonra bölgedeki Rum polisi ile Barış Gücü sorumlularının sorunun Rum yönetimi İçişlen Bakanhğına havale edilmesini kararlaştırdıkları bildirildi. BUDAPEŞTE (AP) Macaristan'da önceki gün yapılan ara seçinüerde, bir muhalefet temsilcisinin daha parlamentoya girmeye hak kazanmasıyla birlikte, muhalif hareket, Komünist Parti karşısında dördüncü zaferini kazandı. Geçen temmuz ve ağustos aylarında yapılan ara seçimlerde de üç muhalif aday büyuk çoğunluk elde ederek, parlamentoya girmeye hak kazanmıştı. Yugoslav sınınndaki Zala bölgesinde önceki gün yapılan ara seçimde, muhalif aday Gyula Marx, oylann yüzde 59.1'ini topladı. Komünist adayın yüzde 31.8 oranında oy aldığı seçimde, sosyal demokrat aday ise yüzde 8.4'te kald'. Parlamentonun yeni üyesi Gyula Marx'ın, Genç Demokratlar ve Bağımsız Demokratlar gnıplannın oluşturduğu Macaristan Demokratik Forumu tarafından desteklendiği bildiriliyor. Manı'ın bu seçimde gösterdiği başarı, kimi çevrelerde saşkınlıkla karşılandı. Sosyal demokratların ilk kez katıldıkları seçimde, muhalif gruplar, komünist karşıtı oylann bolüneceği ve komünist adayın bundan yararlanarak, seçimden başarıyla çıkabileceği endişesini taşıyorlardı. Seçim öncesinde komünist adayın yürüttüğü kampanya da ilgi çekmiş, Komünist Parti'nin en popüler adaylarından biri olan Dışişleri Bakanı Gyula Horn tarafından yürütülen kampanya, komünistlerin seçimde çarpışmalarda bir Müslüman mılıs. omzunrJa Sovyet yapısı başanlı olabileceği yolundaki tahBeyrut: minleri güçlendirmişti. B10 tıpı havan topu ile Hıristiyanlara ateş açmaya hazırlanıyor. KOLOMBİYA Bir gazeteci öldürüldü BOGOTA (AA) Kolombiya hükümetinin uyuşturucu kaçakçılarına karşı başlattığı amansız mucadele devam ederken önceki gun başkent Bogota'da iki banka şubesıne bombalı saldırı düzenlendi. Görgü tamkları, bombaların motosikletli iki kişi tarafından atıldığını, saldnganların daha sonra kaçtıklarını söylediler. Polis, iki kişinin yaralanmasına yol açan saldırıiarın, çevredeki birçok mağazada da önemli hasara neden olduğunu söyledi. Bu arada başkentin 600 km güneybatısında bulunan, ülkenin en önemli liman kenti Buenaventura'da bir gazeteci evinde ölduruldu. Liberal görüşlü El Espectador'un muhabiri olan Guillermo Gomez Murillo'nun önceki gün televizyon seyrettiği sırada evine gizlice giren iki kişi tarafından öldürüldüğü kaydedildi. Murillo'nun yakınian, Kolombiyalı gazetecinin bir süredir ölüm tehditleri aldığını ve bu nedenle polise başvurduğunu, ancak bu tehditlerin sebebini bilmediklerini söylediler. Gomez Murillo, Buenaventura'da son 3 yıl içinde öldurülen 4'üncu gazeteci oldu. Kolombiya'nın kuzeyindeki kırsal kesimde ise 5 kardeş kimliği bilinmeyen kişilerce öldürüldü.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle