19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
11 EYLÜL 1989 EKONOMÎ TÜRKİYE'den Türkiye'nin devlerigelecekgarantisini mevcut sektörlerde derinleşmekte görüyor Sümerbank faiz arttırdı ANKARA (AA) Sümerbank, bugünden geçerli olrnak üzere 3 ve 6 ay vadeli mevduata uyguladığı faizleri birer puart yükseltti. Buna göre banka 11 eyliil pazartesinden itibaren, 3 ay vadeli mevduata yüzde 54, 6 ay vadeli mevduata da yüzde 57 faiz uygulayacak. Sümerbank diğer vadelerdeki mevduatın faizlerinde bir değişiklik yapmadı. Önde gelen kamu ve özel bankalann değişik vadelere uyguladıkları faiz oranları II Eylül itibarıyla şöyle: lay I? Ban AJtiank Yapı Kreöı Osmanlı Garanti Turkbank Pamukbank Ziraat Emlakbank Töbank Halkbank Şekeföank Sumerbank Vakıflar Etibank Denizbank Tfeni sektöre yönelme yok ö m e r Dinçkök: Madem ki sanayinin korunması ülke ve dünya çapında düşüyor, o halde olmayacak sanayii kurup hükümetten korvtma beklemeksöz konusu olamaz. Buyrun kurun, yanlış yaparsamz kimseyi kurtarmıyorlar. Akkök Grubuolarak mevcut mukayeseli avantajlarımm çeyrek asırda koruyabilmek hedefımizdir. lişebileceği beklentisi bulunduğunu ifade eden Dinçkök, şunları söyledi: Kendi alanımızda derinleşeceğiz. Bazı ülkeler bazı sanayileri bırakıyor, rekabet gücünü kaybediyor. Bazılan bazı sektöriere girmiyorlar. Madem ki sanayinin koruması ülke ve dünya çapında düşüyor, o halde olmayacak sanayi kurup hükümelten koruma beklemek söz konusu olamaz. Buyrun kurun, yanlış yaparsanız kimseyi kurtarmıyorlar. Şu anda yönlendirme de minimumdur. Yani yaptınmı olmayan tavsiyeler var, doğrusu budur, ama yatırımcı yanlış yapmamalı, bilgilendirilmeli." EKONOMINOTLARI OSMAN ULAGAY CUMHURİYET/U Can K ı r a ç : önümüzdeki dönemi kapsayan beş yıllık planda kendi bulunduğumuz sektörlerde derinleşmeyi ön plahda tutuyoruz Türk ekonomisinin ileri götürülebilmesi için tekstil dışında ikinci bir ana imalat sanayii geliştirilmesi ihtiyacı vardır. Otomotiv ve beyaz eşya dış rekabet gücünü hızla arttıran sektörlerdir. FARUK BESKİStZ "Yeniden sanayileşme", "Yeniden milli sanayi" gibi tezler ekonomi gündemine getirilirken, Türkiye'nin devleri, 20O0'li yıllara yaklaşırken yeni sektörlere açılmayı gerçekçi bulmuyorlar. Elektronik, biyoteknoloji gibi yüksek teknoloji ve sermaye yatırımı gerektiren alanlara girmeyi "bir ütopya olarak" değerlendiren dev holdingler, "tercihlerini şu anda içinde bulunduklan sektörlerde derinleşme olarak" dile getirdiler. Koç Holding Direktörler Kurulu Başkanı Can Kıraç, "kendi bulunduklan sektörlerde derinleşmeyi 199O'lı yıllar için ön planda tattuklannı" belirtirken, Akkök Şirketler Grubu Başkanı Ömer Dinçkök, "Madem ki sanayinin korunması ülke ve dünya çapında düşüyor, o halde olmayacak sanayiyi kurup hükümetten konıma beklemek söz konusu otsunaz. Buyrnn kurun, yanlış yaparsamz kimseyi kurtarmıyorlar" dedi. 2000'Ii yıllara doğru Türkiye^ nin sanayi çehresinde bir değişim olacak mı? Örneğin, yeni ve yüksek kârlı endüstriler olarak adlaııdınlan elektronik, biyoteknoloji gibi alanlara Türkiye'nin dev kuruluşlan girmeyi düşünüyor mu? 1988 cirosu 8.2 trilyon lirayı bulan Koç Holding Direktörler Kurulu Başkanı Can Kıraç, konuya yönelik sorumuzu, "Dünya ve Türkiye'deki gelişmelere göre yeni stralejiler çizme imkânına sahibiz. Bu dinamik bir siireç. Tek bir proje gibi ele alınıp rafa kaldınlan bir sey degil. Önümüzdeki dönemi kapsayan 5 yıllık planda kendi bulunduğumuz sektörlerde daha derinleşmeyi ön planda tutuyoruz" diye yanıtladı. Holdinge ilettiğimiz sorular çerçevesinde aldığımız daha ayrıntılı bir yanıtta ise, Türkiye'nin bugün temel araştırmalar konusunda yetersiz olduğu belirtilerek, "Bu temel araştırmalar olraadan elektronik, biyoteknoloji >eya diğer alanlarda dünyadaki diğer ülke ve şiritetlerin yapmakta olduklannı Türkiye'nin takip edip yapmasını düşünmek biraz ülopik olacaktır" denildi. Türkiye'nin ana konusunun yeni teknolojileri geliştirmekten ziyade Türkiye"ye nasıl uygu 3ay6n 49 51 51 50 55 535 55 52 51 54 52 52 54 52 49 53 52 54 54 53 56 565 59 56 52 57 56 55 57 55 52 96 1 y* 62 64 64 63 64 66.5 40 40 41 40 44 445 45 43 42 44 42 44 44 43 42 44 68 65 64 66 65 65 65 65 61 66 layıp nasıl istifade edebileceği olduğu belirtilen yazılı açıklamada, daha sonra şu görüşlere yer verildi:"Türk ekonomisinin daha ileri götürülmesi için tekstil yanında ikinci bir ana imalat sanayii geliştirilmesi ihtiyacı vardır. Bize göre otomotiv sektörü gerek büyüklüğü, gerekse biilüıı problemlerine rağmen AT içinde de rekabel edebilir bir sektör olarak kritiktir. Dış rekabet gücünü hızla arttıran diğer bir sektör de beyaz eşya imalalıdır. Bu sektörlerin gelişmesini sağlayacak tedbirlerin ve uygulamalann nasıl yapılacağının karan, gerek kamu, gerek özel sektör işbiriiği çerçevesinde uzun vadeli bir perspektif içinde mutabık kalınıp hareket etmeye baglıdır." Akkök Şirketler Grubu Başkanı ve TÜSlAD eski Başkanı Ömer Dinçkök, "Akkök Grubu olarak ileriye dönük mukayeseli avantajımın konıyabildiğimiz sürece teknolojik yenilikleri izleyerek, aşağı ve yukan entegrasyona giderek mevcut avantajımıa çeyrek asırda konıyabilmek hedefimizdir" diye konuştu. Hizmet sektörünün sanayi sektörüne göre daha hızlı ge Karayolu taşımacıltğı ANKARA (UBA) Uluslararası Nakliyeciler Derneği (UND) Başkanı Saffet Ulusoy. Bulgaristan 'la karayolu taşımacılığı konusunda kalıcı ve etkin çözümler üreterek hayata geçirilmesini istedi. Ulusoy, şoförlerin Bulgaristan sınır kapdarmdan giriş yapmamak için direndiklerini töyledi. Ulusoy, uluslararası iliskilerin eşit koşullarda sürdürülmesinin ancak karşılıklı menfaatlere uygun davranmakla sağlanacağım hatırlattı. Ulusoy, "Aksi halde denge bozulur. Türkiye'nin komşularıyla ilişkilerine bu açıdan bakfldığında dengelerin Türkiye aleyhine bozulduğu görülür. özellikle Bulgaristan cephesinde yaşanan sorunlar ve karştlaşılan uygulamalar kabul edilebilir boyutları zaman zaman aşmaktadır. Ancak olaylarda Türkiye mütekabüiyet esaslarmdan doğan haklarmı kullanmamıştır" dedi. den tutup sizi yüriitmesi denilemez. Buna, kol kola girmek denebilir. Tekstil sektörünün payının görece olarak azalacagııu, taahhüt işleri; konut, turizm vb gıda ve otomotiv sektörlerinin gözde olacağını, bunlann içinden olomotivin sünikleyiri sektör olacağını söyleyebiliriz" diye konuştu. Profilo Holding Genel Koordinatörü Orhan tyiler, elektrikli ev eşyaları bazında beyaz ve kahverengi eşya, otomotiv ve tekstil sektörlerinin geleceğin sektörleri içinde baş sırada yer alacaklannı tahmin ettiklerini belirtti. Iyiler, turizmin önemli bir sektör olabileceğini, gıda sektörünün ise her zaSanayi, ticaret, bankacılık vb man ki yeri gibi bir ağırhğa sahip alanJannda birçok şirketi bulunan olabileceğini ifade ederek şöyle dev kuruluşlardan birinin de şu konuştu: anda önümüzdeki yıllara dönük "Teknoloji üretme kapasitemiz "sanayi stralejisi çalışması" baş yok. Bu alanda yarışa girersek, lattığı öğrenildi. Adının yazılma hem vakit hem de nakit kaybedesı istenmeyen dev kuruluştan bir riz. Teknoloji birkaç saatte çalınayetkili, "sanayide globalleşmek biliyor. Fabrikasyon olarak teknogerektigini", burada yabancı ku loji üretiliyor, siz kalkıp trilyoııruluşlarla, dış pazar için ve birin lan harcayacaksınız bunları ürecil teknolojiyi kullanmak için or tebilmek için. Ki bu da bizde yok. tak yatırımlara gidilebileceğini ifa Teknolojiyi üretmek yerine kulde ederek, "Buna, birinin eliniz lanmak daha ekonomik." Sofralara nüfus tehdidi W A S H I N G T O N (AA) Dünya nüfus artışmın mevcut hızıyla sürmesi halinde, toplam gıda üretiminin 199O'lı yıllarda ihtiyacı karşılamayacağından endişe duyuluyor. Özel bir Amerikan araştırma kurumu olan Worldwatch Institute'in yayımladığı dergide yer alan makaleye göre dünya nüfusundaki hızlı artış sürerken, diğer yandan tarımsal toprakların verimliliğinin azalması nedeniyle, açlık tehlikesi giderek büyüyor. Makalede, bugünkü hızlı nüfus artışı karşısında, 199O'lı yıllarda dünya gıda üretiminin kısa siirede ve büyük ölçüde arttınlmasının mümkün görünmediğine dikkat çekildi. VVorldatch Institute Dergisi'nde yer alan makalede şu görüşlere yer verildi: "Dünyada açların sayısının, 19801i yıllarda 1970'li yillardakinden daha fazla oldugu göz önüne alınırsa, 1990'h yillara girilirken, gıda üretimi cephesinde isler daha da kötülesecektir. Dünya nüfusu, 1990'h )iUarda, Uk kez 921 milyon artacaktır. En akılcı yol, dünya nüfusu artış hızını, Japonya'nın 1950'lerde, Çin'in de 1970'lerde yaptığı gibi, bu yüzyılın sonunda yanya indirmek olacaktır. Ancak bu hedefe ulaşmak için, uluslararası alanda şimdiye dek göriilmemis ölçüde büyük bir işbirliğine gerek vardır. Bu bağlamda, ABD, birkaç yıl önce desteğini kestiği Birleşmiş Milletler Nüfus Fonu ve Uluslararası Aile Planlaması kurumlanna kaynak akıtmalıdır. Böylece, ABD, aile planlaması çalışmalannı yeniden canlandırabilir." Öte yandan, BM'nin hesaplatnalarına göre kadınlar, aile planlaması, eğitim ve istihdam imkânlarına kavuşmadıkları sürece, dünya nüfusu 2100 yılında bugün Otomotiv başaşağı gidiyor En yüksek kapasite kullanımı yüzde 77 ile otomobil, yüzde 40'la kamyonet, yüzde 38'le minibüste. ANKARA (UBA) Türk Otomotiv Sanayii'nin araç üretimi sürekli düşüyor. Otomotiv sanayiinde bu yılın ilk 7 ayında 87 bin 370 araç üretildi. Otomotiv Sanayii Derneği tarafından yapılan araştırmada üretimin 1988 yılının ilk 7 ayı^ na oranla bu yılın ilk 7 ayında üretilen araç sayısında yüzde 24 azalma olduğu belirtildi. Araştırmada bu yılın ilk 7 ayında üretilen araç sayısının 87 bin 370 adet olduğu kaydedildi. Bu konuya ilişkin olarak yapılan açıklamada, 1988 yılının aynı dönemine göre çekici üretiminde yüzde 61, traktör üretiminde yüzde 60, midibüs üretiminde yüzde 42, otobüs üretiminde yüzde 28, minibüs üretiminde yüzde 25, kamyon üretiminde yüzde 22, otomobil üretiminde yüzde 15, kamyonet üretiminde de yüzde 8 orarunda azalma görüldüğü belirtildi. Otomotiv Sanayii Derneğinin açıklamasında en yüksek kapasite kullanımının yüzde 77 ile otomobil, yüzde 40'la kamyonet, yüzde 38 ile minibüste, en düşük kapasite kullanımının ise yüzde 2 ile çekicide gerçekleştiği kaydedildi. Özel sektör çelik üretimi ANKARA (ANKA) Demir Çelik Üreticileri Derneği'ne üye özel sektör kuruluslannın ocak, temmuz aylannt kapsayan yedi aylık dönemdeki toplam sıvı çelik üretimi, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 16.8 artarak 2 milyon 543.7 bin tona yükseldi. Demir Çelik Üreticileri Derneği'nden yapılan açıklamaya göre, üretimde ilk sırayı 779.9 bin ton ile Çukurova aldı. Çukurova'yı 395.3 bin ton fle Çolakoğlu, 239.7 bin ton ile Habaş firmaları izledi. De* boyvtlanta işbirii$İ Uzmanlara göre açlık sorununun çözümü için en akılcı yol. bu yuzyılın sonunda nufus artış hızını yanya indirmek. Ancak bu hedefe ulaşabilmek için uluslararası alanda şimdiye dek örneği görülmemiş boyutlarda büyük bir işbirliğine gidilmesi gerektığı belirtiliyor. küne göre yaklasık üç misli artışla 14 milyara fırlayacak. Nüfus planlamasının başarıyla sonuçlanması halinde ise halen 5.2 milyar olan dünya nüfusu, bundan bir yüzyıl sonra sadece 10 milyara çıkacak. Enstitünün araraştırmasında, gıda üretimi konusunda da şu bulgulara yer verildi: "Tanma ayınlan topraklann veriminin, ormanların yok edilmesi ve hava kirliligi gibi çevre sorunlan nedeniyle giderek daralması, ABD başta olmak üzere önde gelen hububat üreticisi ülkelerde geçen yıl yaşanan kuraklık sonucu üretim azalmıştır. Hububat üretiminde bu yıl topaıianma sağlansa bile, stoklar yine de ihtiyacın gerisindedir. 3. Dünya'nın ağır dış borç yükii alündaki ülkelerin çogunda tahıl fiyatlan artarken, kişisel gelirlerin azalması, siyasi açmazlar yaratmaktadır. Üretimin artışının ve tanmda ek yatınmlann teşviki için, tahıl fiyatlarının arttınlması gerekiyor, ancak, yoksullar bu durumla baş edemiyor. Dünyada 1 milyan aşkın ya da daha fazla sayıda insanın gelirinin yüzde 70'i gıda mallanna gidiyor. Hal böyle iken, tahıl fiyatlannın giderek yükselmesi, bu insanlann hayatını tehlikeye atıyor.Yoksullann gıda tüketimi yaşamlannı sürdürebilmeye yeterli düzeyin çok altına inebilir." Türkiye ekonomisinin ciddi bir bunalıma girdiğini artık körebe oynamayan herkes görüyor. Bir ekonominin en önemli gösterge^i olan büyüme hızı sıfıradayanmış. Enflasyon bu durgunluk içinde ve yaz aylarında bile yavaşlayacağına hızlanıyor, yüzde 70'lerin de üzerine tırmanacak gibi görünüyor. işsizliği ne yazık ki sağlıklı ölçemryoruz. ama bu koşullar altında olsa olsa daha da artmış olması gerekiyor. Ekonomideki durgunluk yalnızca ithalatı degil ihracatı da frenlemiş durumda. Ekonomideki ve ithalattaki durgunluk, yeni bir spekülasyon dalgasını önlüyor. Hemen tüm tasarruf araçlannın getirisi enflasyon oranının altında, döviz fiyatlarındaki artışlar enflasyonun yarısını bile bulmuyor. Öte yandan emisyondaki artış yılbaştndan bu yana yüzde 70'lere dayanmış Emisyonun yanı sarı, dolanımda bulunan ve bir psikolojik kırılma noktasında paraya çevrilmesi istenebilecek olan likit borçlanma/borç verme araçlannın miktarı dev boyutlarda. Ekonomide ciddi bir kıpırdama olsa ya da birisi bir vesileyle bir kibrit çaksa etrafımızı saran "kokusuz gaz" belki de bir anda patlayıverecek. Pekiyi ne olacak? Çözümsüzlük içinde kıvranarak başımıza geleceklen mi bekleyeceğiz? Hiç bir çıkış yolu yok mu? Hastalığın çaresini bulmak için önce teşhisi doğru koymak gerekli. Benim görebildiğim kadar (bunu 1988 başından beri yazıyorum) Türkiye 1982'den sonra bazı Latin Amerika ülkelerinin yaşadığı türden bir krizin içine sürüklenmiş bulunuyor. Başlangıçta yüksek kamu yatnmlan ve şişen kamu harcamalanyla pompalanan enflasyon, artık kamu yatırımları azaltılsa da sürüyor. Dış borç servisi ve kısmen dış borç servisinden kaynaklanan iç borç servisi, kamu kesimine o kadar ağır bir yük yüklüyor ki kamu kesimi fazla yatırım yapmadan da büyük açıklar vermeye devam ediyor. Kamu yatırımlarının ve ona bağlı olarak özel yatınmlann gerilemesi ise ekonomide büyüme hızını aşağı çekiyor ve durgunluk içinde yüksek enflasyon olayı gündeme geliyor. Yatınma gidebilecek olan kaynaklar, borç servisi yoluyla dışa aktarıldığı için ekonomide bir kaynak kanaması olayı yaşanıyor ve bunun kaçınılmaz sonucu daralma oluyor. Bu süreç içinde devlet enflasyon vergisini azamileştirerek kendi açığını finanse etmeye çalışırken her kesim de enflasyon topunu diğerine atarak bu vergiden kurtulmanın yolunu arıyor. Bu oyunda zayıf olan kesim yükü sırttanıyor; butün kesimler ya da oyuncular güçlüyse enflasyon daha da fazla tırmanıyor ve hiperenflasyona doğru gidiyor. Bu hastalık halinden kurtulmak tabii ki kolay değil. Atılacak her adımın bir bedeli var. Ayrıca istenen sonucu alabilmek için her adımı çok dikkatli ve bilinçli atmak gerekiyor. Atılabilecek adımların başlıcaları şunlar: • Dış borç servisi yükünün azaltılması ve zamana yayılması. Türkiye borç erteletti' imajını yaratmadan bunun başarılması; • İç borç servisi yükünün azattılması ve zamana yayılması; bir plan içinde bu yükün bankalaria paylaşılması; • Borç servisi yükü hafifletildikten sonra kamu kesiminin çok iyi seçilmiş alanlarda yatırımlarını sürdürmesi; • Özel kesimin, iç piyasanın alabildiğine canlanmasını beklemeden, iyi seçilmiş alanlarda yatırım yapmaya ikna edilmesi ve özendirilmesi; • Bu darboğazın ancak bütün kesimlerin özverisiyle aşılabilecegi konusunda bir ulusal görüş birliği' ya da "consensus" sağlanması ve uygulanması. Bu uygulama yapılırken özverinin büyük kısmının bu kez sermaye kesiminden gelmesi gerektiği konusunda bu kesimin ikna edilmesi. Bunlann hepsi riskli adımlar. Ancak büyük politik hünerie uygulanabilecek, her bakımdan inandmcı ve desteği sağlam bir hükümet tarafından atılabilecek adımlar. Bugün Türkiye'de böyle bir hükümet var mı? Koyu ANAP yandaşlarının bile ellerini vicdanlarına koyduklarında bu soruya "evet" diye yanıt verebileceklerini sanmıyorum. Artık gerek Türkiye'de gerekse Türkiye dışında pek çok kimse Türkiye'deki hükümetin çok zayıf bir seçmen desteğine dayandığını, hemen tüm inandırıcılığını yitirdiğini, toplumdan özveri isteyecek yüzü kalmadığını görüyor. Özel sektöre karşı girişilen kovboyluk gösterileri, hiç değilse iş âleminin güçlü desteğine sahip olduğu sanılan Özal yönetiminin bunu da yitirmenin hırçınlığıyla davrandığını düşündürüyor. O halde ekonomide gerçekçi çözümlere yaklaşmak için önce iktidar sorununu çözmemiz gerekiyor. Önce desteği güçlü, inandırıcı bir iktidar, sonra ekonomide ağırlaşan sorunları aşmak için atılacak adımlar gerekli. Bunun dışındaki çözümler bana aldatmaca gibi geliyor. Ekonomide Çözümün Şartı: Güçlü, İnandmcı Hükümet DÖVİZ KURLARI D<Svizin Cinsi 1 ABD Doları 1 Avustralya Dolan 1 Avusturya Şilini 1 Batı Alman Markı 1 Belçika Frangı 1 Danımarka Kronu 1 Fin Markkası 1 Fransız Frangı 1 Hollanda Florinı 1 Isveç Kronu 1 İsviçre Frangı 100 İtalyan Lıreti 1 Japon Yeni 1 Kuveyt Dinarı 1 Sterlin 1 S.Arabistan Riyali Döviz Alış 2237.52 1714.16 160.38 1128.18 53.99 290 82 501.51 335.26 1002.25 335.34 1309.64 157.60 15.29 7424.97 3463.68 596.62 Döviz Satış 2242.00 1717.60 160.71 1130.44 54.10 291.40 502.52 335.93 1004.26 336.01 1312.26 157.92 15.32 7439.85 3470.62 597.82 11 EYlftL 1989 Efektif Alış 2235.28 1685.02 160.23 1127.05 53.07 287.91 492.98 334.92 1001.25 331.99 1308.33 154.92 15.14 7298.75 3460.22 586.48 Efektif Satış 2248.73 1722.75 161.19 1133.83 54.26 292.27 504.03 336.94 1007.27 337.02 1316.20 158.39 15.37 7462.17 3481.03 599.61 Otomotivde üretim (adet) Tipter Çekici kamyon Kamyonet Otomobil Otobüs Minibüs Traktör Biçerdöver Toplam 1988 1989 Hk7ay: Mt7ay: 7.639 4.334 76.063 4063 20.744 12 114.387 Libyu'daki müteahhitler ANKARA (AA) Ubya'daki Türk müteahhitlerinin 1983 yılında başlçyan sorunları bir türlü çözümlenemiyor. Son üç aydır Libya 'dan petrol alımlarının azalması nedeniyle müteahhitlere ödeme yapılamıyor. Devlet Bakanı Işın Çelebi de KEK protokolünde yer alan konulardaki gelişimleri gözden geçirmek amacıyla beraberinde bankacüardan ve müteahhitlerden olusan bir heyetle Libya'ya gidecek. Libya'daki Türk Müteahhiıleri Birliği Başkanı Mustafa Özcan, son 3 ayda Libya'dan petrol alımlarının azaldığını söyledi. Özcan, "Ayda yaklasık 33 milyon tutarında petrol almamız gerekirken, 11 milyon dolar tutarında petrol altyoruz. Bu da ödemelerimizi aksattı, sıkıntı içindeyiz" dedi. Özcan, 25 firmanın Libya'dan toplam 140 milyon dolar tutarında alacağı bulunduğunu bildirdi. Güney Sanayi yine zorda 1982 yılında alacaklıların ortak edilmesiyle kurtarılan Güney Sanayi, Hazine'ye olan ve süresi birkaç gün önce dolan 8 milyarlık borcunu ödeyemedi. MEHMET YAPICI yon lira civanndadır. Hepsini ödeyeceğiz. Ya uzatacaklar ya da biz başka bir yol bulma düşüncesindeyiz. Hesabımızı ona göre yaptık. Hazine'den anlayış göriiyoruz. Sermayemizi 10.5 milyar liradan 31.5 milyar liraya çıkarmayı kararlaşürdık. Sermaye aröşı tahakkuk eder etmez borcumuzu ödeyeceğiz." zine'ye olan borcumuzu kesinlikk kapatacağız" derken, bir tarih vermekten kaçındı. Gündoğan, "Bu yıl kapatabilir misiniz" sorusuna "Evet kesinlikle" yanıtını verdi. Güney Sanayi'de kurtarma operasyonunun iyi sonuç verdiğini ve aradan geçen yedi yıllık süre içerisinde işletmelerin çok daha büyüdüğünü savunan Genel Müdür Şerafettin Gündoğan, şunları söyledi: "Güney Sanayi işleünelerini, 1982 öncesi Güney Sanayi ile kıyaslamanın olanağı yoktur. Büyük bir yatınmla isletmenin makine parkı yenilenmiş ve fabrikaADANA 24 Ocak kararlarının uygulanmaya konduğu 1980'li yılların başında ekonomik bunalıma giren sanayi işletmeleri arasında destek verilerek kurtanlan ilk örnek durumundaki Güney Sanayi, Hazine'nin kurtarma operasyonunda kullandığı borcuHazine'nin borcunu tasfiye nu, son tarih olan 7 eylüle kadar tasfîye edemedi. Güney Sanayi edecek paraları bulunduğunu söyGenel Müdürü Şerafettin Gündo leyen Şerafettin Gündoğan, "Hağan, "Borcumozu en kısa zamanda ödeyecegiı" dedi. Girdiği ekonomik bunalımın ardından 1982'de üretime kapalı haldeyken hükümetin müdahalesiyle sermayesi arttınlan Güney Sanayi'ye alacakh tş Bankası, Ziraat Bankası, Sümerbank ve ENKA şirketi belli oranlarda ortak edilmişti. Kamu alacaklannı da Hazine fonundan sağlanan 7 yıl vadeli 8 milyar 800 milyon lira krediyle tasfıye eden Güney Sanayi'nin, ödemede son tarih olan 7 eylüle kadar bu kredinin 2.8 milyar liralık bölümünü ödeyebildiği öğrenildi. Güney Sanayi Genel Müdürü Şerafettin Gündoğan, Cunıhuriyet'in konuya ilişkin sorusunu yanıtlarken, Hazine'ye 8 milyar 600 milyon lira borçlan bulunduğunu açıkladı. Hazine'ye olan borcu ödeyeceklerini söyleyen Genel Müdür Gündoğan, borcun tasfiyesi konusunda Hazine'den anlayış gördüklerini anlattı ve şöyle dedi: "Şu anda Hazine'ye borcumuz, faiziyle birlikte 8 milyar 600 millar modern hale gelmiştir. 1982'de yapılan kurtarmanın bugün meyvelerini alıyonız. Dolayısıyla Güney Sanayi bugün artık desleklere ihtiyacı olmayacak duruma gelmiştir." Konfeksiyonda daha iyi bir yere gelebilmek için bu alanda deneyimli yabancı bir ortak arama çalışmalannın sürdüğünü ve bu konuda gelen teklifleri değerlemeye aldıklarını anlatan Genel Müdür Şerafettin Gündoğan, İş Bankası'nın Güney Sanayi'deki hisselerini satacağı yolundaki haberlerin doğru olmadığını vurguladı ve "Güney Sanayi gibi bir kuruluşu almak her babayiğidin harcı değUdir" dedi. 102 603 5.973 4.004 64.405 40 3030 8.320 1 87.370 436 AIURATA FAKSIMILE Istanbul: 175 14 93 Adana: 122 533 Bursa: 152 206 tzmir: 25 65 30 Antalya: 123 066 MERCK & CO., INC. An international pharmaceutical company is seeking TÜRKAVUSTURYA İŞADAMLARI TOPLANTISI SALES & MARKETING ASSISTANTS for the regional offices based in ISTANBUL, ANKARA, İZMİR and ADANA the follovving qualifications are required • graduate of Business Adminastration »very good command of advanced English • under the age of 35 • completed military service the candidates will have the opportunity to be trained inside and abroad. All applications will be kept strictly confidential. Candidates should apply to 'P.K. 92 Şişli, 80222 Istanbul' with their C.V.'s and photos until September 22. 1989. Üzüm ihraç sezonu açıldı İZMİR (AA) Çekirdeksiz kuru üzüm ihracatmda 1989/1990 sezonu açıldı. tlk parti yüklemenin önümüzdeki gunlerde yapılması bekleniyor. Ege İhracatçı Birlikleri'nden edinilen bilgiye göre, yeni sezonda başta A T olmak üzere, çeşitli ülkelere 100 bin ton civarında ihracat gerçekleştirilmesi bekleniyor. Yetkililer, geçen sezon 120 bin ton dolayında üzüm ihraç edildiğini söylediler. AVUSTURYA TİCARET OFİSLERİ Ankara (24 Ekim 1989) ve İstanbul'da (46 Ekim 1989) "Endüstriyel İhtiyaç Maddeleri ve İşbiriiği" konulu karşılıklı görüşmeler düzenliyor. Aşağıdaki listede görülen firmalarla görüşmek isteyenlerin randevu almak üzere Ofıslerimıze müracaatları rica otunur. MARMARA BÖLGESİ: DİĞER BÖLGELER: AVUSTURYA DIŞ TİCARET OfİSİ AVUSTURYA TİCARET MÜSTEŞARUĞI P.K. 219 Şlşll btanbul P.K. 46 Kavaklıdere Ankara Tel.: 1484742/43 Fax.: 1481607 Tx.: 39624 Tel.: 1361272/73 Fax.: 1367449 Tx.: 42312 ACTUAL: PVC Profil üretim ve kaynak makirve ve kalıp alıcıları. AKRAS: Gıda ve içki endüstrısınde kullanılan aromalar için mumessil ve alıcı. AUSTRIA METALL: Alüminyum ve demir dışı metal (kıymetli madenler dahil) uretimi için tesis ve makinetere alıcı ve lisans. ANDERLE: Takım tezgâhlan için mumessil ve alıcı. BAU INNOVATION: Beton izolasyon elemanı (lisans) ve buna gerekli makineler (alıcı). BUNTMETALL AMSTETTEN: Bakır ve aUşımlı boru, profil ve teller için alıcı. CESPON: Matbaa mürekkebı ve kâğıl tabaklama için kimyasal madde, karbonsuz kâğıt imali için lisans. CHEMSERV: Alçıdan sülfınk asıt imal yöntemi ve fosfor asidi gazlarından alüminyum florid elde etme konusunda lisans, alıcı. ELMAS: Rendeleme aletleri, alıcı, mumessil ELEKTRONİK U.TECHNIK: Yarı iletkenler için cıhazlar; alıcı. EUMIG: Plastik ve metal pres kalıpları, elektronik baskı devrelerı için mumessil, alıcı, kooperasyon. FELLER & NEUMAYER: Elektrik ve elektronik endüstrısi için ıletkenlef, gozlük çerçeve profillerine alıcı. PORSTER: Mekanik raflar, trafık işaret levhalan ve diğer içten aydınlatılmış levhalar için mumessil, alıcı. FRIES: Otel ve restoranlarda tabakbardak taşımada ve bulasıkta kullanılan plastik kasalar için mumessil, alıcı. GETZNER: insaatta ve sanayide, demiryolu inşaatında kullanılan poliüretan ses ve titreşim izolasyon malzemesi; mumessil, alıcı. HBTECHNIK: Sılolar konusunda bolge bayileri. HEIMPEL & BESLER: Vantilatör, hava fıltreleme, boya puskürtme ve kurutma tesisleri için mumessil. kooperasyon. IME: Piza fırınları; mumessil, alıcı KLÖCKNER: Tarıma dayalı sanayi, maden ve cevher sanayi, gıda maadeleri ve ağır sanayi tesisleri için kooperasyon, alıcı. KRETZTECHNIK: Tıbbi urtrasonık teşhis cihazlarına alıcı. LABIN: Laboratuar ve ilaç sanayii için derin dondurucu ve soğutarak kurutma cihazlarına mumessil. MASCHINENFABRIK HAJEK: Vakum, derin çekme, ambalaj makineleri için alıcı. SAUTER: Mikroprosessör kumandalı baca gazı analiz cihazlarına mumessil, alıcı. SVVOBODA: Teleferik kabinleri, dövme demir süs esyasına mumessil, alıcı, kooperasyon. SGPVOEST: Çevre koruma için problem çözümü, örneğin baca gazı (endüstride kullanılan hava temızleme filtreleri) atıksu arıtılması, çöp sorununun çözümü, alıcılar. VOGEL: Her çeşit pompa (ms. santrifüjlü, kademeli, dalgıç. devirdaim) için alıcı. TIEBER: Sanayide kullanılan her çeşit makine için yedek parça yapımı, alıcı. UNITEK: Izole kablo imalinde kalite geliştırme amaçlı araç ve gereçler için alıcı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle