Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CUMHURİYET/2 OLAYLAR VE GÖRÜŞLER ler Medenı A.na^ası" gundeme eetınlıp, tartışılmava başlandı, 12 Temmuz 1790'dada kabul edıl dı. Yenı \asa\a gore her duzevdekı dın adamları, tıp kı devletın otekı memurları gıbı, ov hakkına sahıp vurttaşları.a seglerek gorev başına gelecekler. bo> lece devletın bırer memuru olarak dın ışlerını \u ruteceklerdı Meclıs bu \asanın dınsel hukuk bakımından ona>lanmasını papava bıraktı Doğal olarak papa. bu va*a\ı ona\lamadı Iş suruncemede kalınca \asama meclısı 21 kaMm P90"da. butun dın gorev lılerının bu vasava bağlılık andı ijiTielennı ı^tedı l^Opıskopostan valnızca vedısının papazların da varısının bu karara uvduğu belırtılır \ma papanın 1791 Nı^an ında bu va^avı mahkum etmesı, gerek Fransa gerekse devrım icin ı,ok aulı gunlerın vaşanmasına neden olur Çunku bağlılık yemını etmeyen rahıpler. devrım karşnlarıvla bırleşerek. ulkenın bırçok verınde ısyanlar vi^arttılar Vandee ısvanı bunların en tehlıkelısıydı Uzun suren bu ba^kaldırı meclısı ı,ok uğraştırdı vıprattı kasım 1791 dc meclıs, vemııı etmeven rahıplere bır hak daha ianıdı, bu hakkı da kullanmavanlann ul keden suruleceğını bıldırdı Daha sonra rahıplerın gorev dışında dınsel gıvsılerını gıvmelerı, van çalınması vasaklandı Butun dınsel topluluk ve ku rumların dağmlmaMna karar verıldı Bağlılık andı ivmejen rahıplerın Guvan'a surulmelerı ivııı topla nıp, hapsedılmelerı \erel vonetımlere bıldırıldı Bu arada u», vermeve başlavan teror, lıapibhanelerdekı rahıplerın bır kısmının oldurulmesıvle ıvıce ortava vıktı ramı "kilise mihrabı" altında değıl de, Champs de Mars'da "vatan mihrabı" altında kalabahk bır halk topluluğu onunde kutsamıştı Bundan sonrakı 14 Temmuzların, eklenen otekı bayramlarm kutlama torenlerı, buvuk koroların, yenı bestelerle eşlık ettığı, alaylarla, kilise ve Hırıstıvan geleneklerınin dışında duzenlenmeve ba>landı Devrım takvımının kabul edılmesıyle de, kilise nın pazar a\ınlerıne son verme fırsatı yaratıldı Otuz gunluk ay, onar gunluk haftatara bolunup, temel ılkelerı vatanı, yasalan •evmek ve eşıtlık olan "de\rımcı ibadet", pazar avınlerı yerıne \apilmava baş landı Hırıstıvanlıktan gkmanın en voğun gunlerınde kılıseler de kapatıldı Bunlar artık "aklın tapınağı" olarak kullanılacaktı ilk olarak Notre Dame Kılısesı aklın tapınağına donuşturuldu Yapılan törende akıl tanrıçasını bır kadın sergılemektevdı Ne \ar kı, soyut akıl kavramı bır kadın sımgesıyle somutlaştırılsa da, halkı yıne doyuramamıştı Ama oldurülen de\rım onculerınden Marat'nın kışılığınde, halk sankı bır ermış aramış ve onu bulmuştu Bovlece Marat ıle otekı devrım şehıtlerı çe\resınde "Ozgurluk Şehıtlerı Ibadetı" gelıştı Kıtlelerın bunlara bağlılığı tam bır dınsel ınanç ve sofuluk bıçımını almava, kılıselerde Katolık ermışlerın verıne artık bu şehıtlerın rcımlerı asılmaya başlan dı Marat'nın kışılığınde devrımcı duygunun bu aşın gelışmesı, Conventıon Meclısı'nı de artık devrımın tek onderı Robespıerre'ı de tedırgın ettı Bu akımın en coşkulu gunlerınde, Robespıerre'ın on günde bır yapılan devrımcı ıbadete yon vermek amacıyla hazırladığı rapor, yenı bır tapınmamn da ılkelerını sunuyordu "Yuce Varlık İbadetı" adım alan bu yenı hareketın temelı aktoreve (ahlaka) dayandırılıyor, erdemın bunun aracı olduğu belırtılıvor, cumhurıyetın, demokrasının ozunde de erdemın yattığı ılerı surulerek bır de\let kultu yarattlmak ıstenıyordu 8 Hazıran 1794'ıe bu ıbadetın ılkını, elınde çıçek ve buğday demetı ıle Tuılen Bahçesı'nde başlatıp voneten Robespıerre, toplumdakı ayrışmayı bu yenı akımla onleyıp, butunluğu sağlamayı amaçlamıştı Ama devletın tam laıklığını ısteven va da Hırıstıyanlıktan çıkmayı tutan gruplarca şıddetle eleştırıldı 1789 DevTİııırııden Bîr Kesit: Din Hıristiyanhktan çıkma, artan bir hızla surerken bır yandan da ilk belirtıleri 14 Temmuz 1790 Federasyon Bayramı'nda görulen, "deyrimci ibadet" denilen yeni bir tapınma gun geçtikçe biçimlenmeye başlamışu. Autun Piskoposu Talleyrand, bu ilk bayramı "kilise mihrabı" altında değıl de, Champs de Mars'da "vatan mihrabı" altında kalabahk bir halk topluluğu önunde kutsamıştı. Bundan sonrakı 14 Temmuzların, eklenen ötekı bayramlarm kutlama törenleri, buyük koroların yenı bestelerle eşlık ettiği, alaylarla, kilise ve Hıristiyan geleneklerınin dışında düzenlenmeye başlandı. MERİÇ KARACAOVALI Fransız Devrımı'nın dın konusundakı goruş ve davranışı çok ılgınç aşamalardan ge^er Yazının amacı, bu aşamalara bır gazete makaleM (.erçeve sınde değınmektır Devrımde dın. ilk kez, 4 Ağustos 1789 sabahı ku rucu meclıs toplantısında ele alınır Rahıpler duzeıu (sınıfı) 291 uvesını bu medıse sokmau basarmı^tı Bu uveler ana\asanın başına konacak "haklar bıl dırısf'nde, "devlet dını"nden de soz edıinıcsını ıs tıyorlardı Bu gereekleşırse, meelıse devlet ı bır dı nı olduğunu ona)latmış olacaklardı Ne uır kı, 26 ağustosta kabul edılen Fransız Yurttaş \e İnsan Hakları Bıldırgesı'nde bu ısteklerı >er almadı Bıldırgede dınden yalnızca onuntu maddede du^un ozgurluğu iter^evesınde soz edıldı O>sa bu medıs 4 ağusıos toplantısında rahıpler duzenının baş gelır ka\nağı olan "aşar'" vergısını kaldırma kararını hem de rahıp uvelennın o>larıvla almıştı Bu denlı ozverıde bulunmalarına karşın. ısteklerı doğrultusunda bır karar çıkartama malarının nedeıılerınden bırı. kuşkusuz, rahıpler du zenının olumsuz ışlevışıdır Devrım sırasında 2*i mıl>onu bulan Fransız nıı fusunun 120 bını rahıplerden olusur Buna karşın ulke topraklannın vuzde 10'u bu Mnıfındır Ko>lu nun sırtına vuklenen "aşar"la bırlıkte >ıllık gelırlerı 120130 mıl>on altındır Boylesıne ekonomık bır guce sahıp olan bu kesımın gore\lerı arasırda, toplum yaşamını duzenleyen evlenme, doğum, olum, eğıtım \ o gıbı 'nıedenı hal hızmetlen"' de ver al maktadır Inanv vonunden baş gorevlerı de, ınsanı obur dunyadakı kurtuluşuna hazırlamak dolajı sıyla, vilekeş bır yaşam ulkusunu halkııı amacı >apmaktır Ne \ar kı bu duzenın, buyuk senyörlere taş çıkartacak gorkemde bır vaşanı surduren, \onetıu lerımn 18 yy'da oldukt,a tedırgın oldukları görulur Her beş >ılda bır toplanan Rahıpler Meılısı' nın 1770 >ılındakı toplantısında ba> konu '"Dıne karşı saygısızlığın ulkede vavılması" olmuştur Gervekte bu dınsel kesımın telaslanmakta hakkı PENCERE 19 AĞUSTOS 1989 Saatin Tiktakları vardı Çunku ınanca karşı aklın savunulduğu bu vıllar, onlara, u>kularını kacııtacak bır geleteğın oııcusuvduler Ozellıkle 1765P72 yılları arasında on ıkı cıldı de tamamlanıp vavımlanan ansıklopedının, toplumdadın ıtın sakını.alı goruşlerın. dus.unv.elerın >ayılmasında buvuk kaıkısı olmuştu Dogma ların, boş ınançların, onvargılann akıldışılıklan, gu lunçluklerı, anMklopedının bın,ok maddesının sjtırları arasına Mkıştırılarak sergılem>ordu Daha sı, Dıderot ıle otekı ansıklopedıstler, madde ıle hareketı bırbırınden avrılmaz bır butun olarak kav Laik yaşama ilk büyük adım raup, ilk hareketı veren gucun gerekırlığını ortadan kaldırı>orlar, başka bır devışle, Tann'nın varlık ne Bu kesın onlemler bır bakıma teror ılkın Padenını >ok ederek metatızığe ağır bır darbe ındm rıs'ı, sonra ulkenın belırlı bolgelerını rahıpsız bıraktı sorlardı Evlenme, doğum kavdı gıbı ozluk ijlemler butunuvle durdu Conventıon Meclısı, 20 Evlul P92'de bu ışlemlerın beledıyeleıe devredılmeMnı kararlaştırdı Kilise mallarına elkonması Anlaşılacağı gıbı, bu, laık vaşama atılan ilk buyuk Işte, rahıpler duzenıru t,ok tedırgın eden bovle bır adımdı Asıl temel aşama, meclısın a\nı gun kabul ortamla 1789 >ıiina gelındı Yukarıda sozu edılen ettığı "boşanma kurumu"\du Bo>lece ilk kez ka 4 ağustos toplantısında aşarın kaldırılması karan tolık şerıatına dokunuluyor, yasal olarak bır değış nın, dının ınanç >onunu, yanı Hırıstıyan şerıatını tırme, bır duzeltım getırılıyordu ılgılendııen bır etkısı \oktu Elbette ekonomık gu<, Bu koktenci onlemler, duzenlemeler bağlılık velerı çok sarsilacaktı, ama. daha onemlısı, şımdıye mını etmış rahıplen de devrımden, vonetımden kadar dokunulmazhğı olan bır alana dolavlı ola uzaklaştırdı Hele haşla\an >;ava^. kıiıse Çd.nlarının rak, halkın gırmış bulunmasıvdı bilah yapımında kullanma gereksınınıını getırınce, Nıtekım P89'un vaz sonlarında mali sorunlarla bırtakım can sıkıcı olaylar vaşandı Bu olup bıienboğulan hukumet, turlu onlemlere basvururken ku ler devrımcı halk kcsımmde rahıplere karşı beslerucu meclıs ujelerı de kılıselerın malvarlıklarını tar nen sert tutumu, "Hırıstıvanlıktan çıkma" bıı,ımı tışmava başladı llkın, tapınma torenlerınde kulla ne donuşturdu Ilkın Pans'te vavılan bu hareket, nılma\an gumuş eşva hazıneve devredıldı Arkadan bır sure sonra ulkenın otekı bolgelenne de suradı ekım avındakı bır medıs toplantısındd, Autun Pis Meclıse akın akın gelen temsılciler katolık ıbade koposu Tallorand, rahıpler duzenıns aıt malvarlı tını bıraktıklarını, dolayısıvla dınsel bolgelerın kalğının ulusun emrıne \erılmesını oneren bır konuş dırılmasını ıstıyorlardı 6 kasım 1793 te meclıs, her ma yaptı Tartışmalar sonunda, 2 Kasım 1789'da, yonetırr. bırımının katohk ıbadetten vazgeçme hak meclıs butun kilise mallarının ulus buvruğuna ve kına sahıp olduğuna karar verdı nlmesıne karar verdı Hırıstıvanlıktan çıkma, artan bır hızla surerken O> voğunluğu ıle alınan bu karar. kilise duzenı bır vandan da ilk belirtıleri 14 Temmuz 1790 Fedenı altust edı>ordu Bu veııı duruma u>um sağlamak rasjon Bavramfnda gorulen. "devrımcı ibadet" de ıçın kılısenın yenıden duzenlenmesı kaçınılmazdı nılen \em bır tapınma gun gevtık^e bıçımlenmeve Meclıstekı kilise komıs\onunun hazırladığı "Rahıp başlamıştı Autun Piskoposu Talle\rand. bu ilk ba> Sonuç P95 Mİına gelındığınde, Katolık ıbadete goz yumulmaya başlandı kılıseler, tek tuk de olsa açılmaya başladı Hele ısvancı Vandee rahıplerıne ibadet ozgurluğu tanınınca, artık her şey eskısıne dö nebılırdı Zaten Robespıerre'ın ıdamından sonıa de\rımın halkçı kesımı de ıyıce ezılmış, burjuvazı tumuvle >onetımc egemen olmuştu Sınıf bılıncının doruk noktasına varan burjuvazı. tıpkı soylular sınıfı gıbı, kendı duzenını korumak ıçın davanaklanndan bınnın dın olduğunu çokıan kavramıştı Buna koşut olarak devletın laık olmasının kendısı ıçın vararlı olduğunu da gorduğunden ne konsulluk ne de Napolyon donemınde, devletın laıklığıne dokunuldu Devrımden kalan laıklık ılkesı, ancak 1905 yılında yasal olarak verını alabıldı Bır ınsan gerı zekâlı doğabılır ya da akıllı bır kışinın beynı zamanla sulanabılır O zam an elden ne gelır'' Hekım tedavısının yanı sıra beylık bır tumceyle yetınılır Tanrı şıfalar versın" Pekı. devlet yönetmeye kalkmış kışınin, stradan bir insanın şıppadak anlayabıleceğı konuda mantık kargaşasına düşmesı nasıl yorumlanır? Cezaevlerınde açlık grevlerını surdürenlere Ortaçağ ılkellığının gozüyle bakanlar. Allah aşkına neler söylüyoriar Ne yapalım yanı? Sız açlık grevı yapanlann geçmışmı karış trm, ne suçlar ışledıklennı görursünüz Devlet duşmanlanna ödun venlmez Insanlığın l'stnden, hukukun H'sınden, yasaların Y'sınden, uluslararası antlaşmaların A'sından bıraz haberlı kışınin böyle konuşmasına olanak var mı? • Bır deli ya da bunalım geçıren bir dengesız, apartmanın damına çıkıyor Intıhar edeceğım Devlet, polısıyle ıtiaıyestyle seferber oluyor, sağlık ekıplerı gelıyor, ahalı toplanıyor, yetkılı kışıler yalvarmaya baslıyorlar: Kardeşım yapma, ne olur Atacağım kendımı. Dur, bızı dınle1 Atlıyorum Sakın ha' Halkın yüreğı ağzına gelryor, komıser canını tehlıkeye atarak delıyı kurtarmaya çabalıyor, ıtfaıyecı kellesını ortaya koyarak dama tırmanıyor, sağlık ekıbı anında duruma el koymak ıçın beklıyor. Yalnız ınsan ıçın geçerlı değıl bu; ağaca tırmanıp da ınemeyen mınık bır kedı yavrusunu kurtarmak ya da kuyuya düşmuş köpeğı çıkarmak ıçın kent ıtfaıyesının görev yaptığına kaç kez tanık olduk' * Ama biz garıp kışılerız Cezaevınde insanlık dışı ve onur kırıcı baskılara son verılmesi ıçın açlık grevı ne gırışen gençlere, ıçımızden kımılerı Ortaçağ celladı gıbı bakıyorlar Gebersınleri Devlet duşmanlan Hem anarşıst veterönst,hem de haptshanede beyler gtbl yaşamak ıstıyorlar ölsunler.. Yalnız beynı sulanmışlar mı böyle konuşuyoıiar? Sap ile samanı bırbırınden ayırmakta yetersız gerzekler mı cellat ruhuna bürünuyorlar? Hayır Devletın yüksek sorumlusu, kendısını zulmün ınadına sardırmış, cınayet saatının tıktaklarını dınlıyor Ne yapalım yanı7 Devlet duşmanı bunlar! Öklürmeyelim n besleyelım mı"> Başbakan umursamaz, Adalet Bakanı vurdumduymaz, televızyon sağır, adım adım ölüme doğru yol alınıyor, cınayetı açık arttırma yoluyla azraıle ıhale etmışız, gençlerın mezarlıktakı yerlerını görevlıler önceden ayırmışlar, tabut marangoza hazırtahlmış, kefenler bıçtırılmış, ölü yıkayıcıları hazır Ölumun yumurtasını gerılığın, karanlığın, ılkelhğın folluğuna ellerımızle yerteştırmışız. Hep bırlıkte bekliyoruz Kjjlaklarımız kırışte Açlık grevıne gırmış tutuklu, son soluğunu bır hırıltıyla verdığınde, ıçımızde bellı belırsız bır sevıncın çakmağı yanacak, ellerımızle gencın gözlerını kapatıp, çenesını bağlayacağız, azraile şükranlarım'zı sunacağız Hepımız bırer kattl gıbıyız Ya da cellat Göz göre göre, hepımızın ortaklaşa sorumlusu otduğu cınayet ışlenıyor Belkı ışlendı bıle Pekı, bu kaçıncı? EVET/HAyiR Yarın SHP Istanbul Olağanustu Kongresı yapılacak Uzun suredır SHP'nın ıcıslerı konusunda bır şey yazmadım Bır yararı olmuyor, tam terst bazı kısılerde ofke yaratıyor' Benım bunlara aldırıs ettığım yok, doğru bıldığımı ınandığımı yazıyorum SHP ne ıstıyor? Demokrası Demokrası ne demektır? Halk yonetımı Halk yonetırne nasıl karışır rtasıl etkıler^ Oylarıyla Butun yurtta demokrası ısteyen bır partı öncelıkle kendı ıcınde kendı kadrolannda demokratık uygulamadan yana olmak zorunda değıl mıdır'' Oyledır Demokrası ısteğı bır aldatmaca bır kandırmaca değılse, öyledtr1 SHP'de yonetımı ellerınde tutan 'arkadaş grubu' (bu sözu çok beğenıyorum, şu anda SHP'yı yöneten kadro ıcın bundan daha güzel bır tanımlama yapılamazdı Sayın Inönu bu tanımlamayla en doğru teshıslerden bırını yapmıştır) ıkı yıldır partı ıçınde demokrasıye sırt çevırmıs gorunuyor Seçımle ışbasına gelen ılçe, ıl yonetıcılerını onemlı bır neden gösteremeden gorevden alıyor Yerıne arkadaş grubu'na bağlı başka arkadaşlarını atıyor Kongreler yapılıyor, delegeler ozgurce oy kullanıp yonetıcılerını seçıyor ama şu bu uydurma nedenlerle seçımle ışbasına gelen kışıler gorevden uzaklaştırılıyor yerlerıne yıne atamayla yakınları gorevlendınlıyor Istanbul, SHP'nın en guçlu olduğu bır ıl Butun beledıyelerı kazanmış Halkta bır guven uyanmış. SHP'nın demokrasıye ınanmış, gerçek anlamda sosyal demokrat bır programı gerçekleştıreceğıne bel bağlamış sosyal demokrat eğılımlı halkımız kongrede Ercan Karakas adlı bır genc aydını ıl baskanı seçmış Kadrosundakı kışılerı de yonetıme getırmış Hayır, 'arkadaş grubu 1 nun yandaşları bır oyun oynayıp ıçtenlıklı sosyal demokratların elınden seçım sonuclarını koparıp almışlar Haydı bır kongre daha1 Yıne Ercan Karakaş başkan seçılmıs Karakaş'ın lıstesı büyük çoğunluğu elde etmış Bu kez genel merkez ne yapıyor1' Hıçbır gerekçe gostermeden Karakaş'ı ve yonetımını gorevden alıyor' Yerıne bır yakınlarını atıyor Yasa gereğı ıl kongresı belırlı bır sure ıçınde yenılenmelı, ama bunu da yapmıyor Savcılık ıse karışıyor, 'Kongrenızı yapın' dıyor, ama 'arkadaş grubu' ışı oyalaya oyalaya bugunlere kadar getırıyor Amac yenı delegelerle kongreye egemen olmak, ıstedığı kışılerı yonetıme getırmek Yartnkı SHP ıl kongresı, SHP'lı delegelerın sosyal demokratlıklarını aydınlığa cıkaracaktır Yanı demokrasıye, demokratık uygulamaya ne denlı bağlıdırlar ya da değıldırler, kamuoyu bunu gorecektır Ben Ercan Karakaş'ı savunmuyorum II başkanlığına Karakaş tan daha basarılı olacak bır kışı bulunabılır Konu sımdı bu değıl Konu buyuk bır haksızlığı duzeltmek, SHP'lılerın antıdernokratık uygulamaların karsısında olduğunu kanıtlamak Bu yüzden Ercan Karakaş'ın ucuncu kez ıl baskanlığına seçılmesı gereklıdır Oy denilen guce o oyu kullanan partılılere saygı duyuluyorsa, partı ıçınde gerçek anlamda demokratık uygulamanın yaranna ınanıhyorsa, tepeden ınme buyruklarla partıyı yönlendırmenın yanlışlığı kabul edılıyorsa kısacası SHP tabanı gucunu gostererek yanlıslıkları duzeltmek ıstıyorsa Demokrasıyı 'halkın, halk tarafından, halk ıçın yonetımı'dır dıye tanıtlamıs Abraham Lıncoln Sanırım bu tanıtlamanın yerını alabılecek daha doğru bır soz yok SHP halk yonetımıne ınanıyor tabanın sesının partıyı yonlendırecek tek güc olduğunu bılıyor Programında da yazmış, 'emek ağırlıklı" olduğunu, adı bıle Sosyal Demokrat Halkçı Partı Oyleyse neden seçımle ışbasına gelenlere boylesıne saygıs'zlık böytesıne bır tutum? Istanbul SHP lılerının yarınkı kongrede tabanın gucunü duyuracakları partıde ıc demokrasının etkınlığını sağlamlastıracakları 'arkadaş grubu'na da bu alanda lyı bır ders vereceklerı uıtıuduyla OKURLARDAN NeTRTnePTT sahip çikıyor Biliyorsunuz geçen ocak aymda TRT Verici Istasyonları, hukumetin çıkarttığı bir yasa ile verici istasyonlannm kurulması, işletilmesi gorevi PTT'ye devredildi. Btzim (Vericiler dairesi çalışanlannm) gorusumuze gore bu yasa anayasamn 133. maddesine gore anayasaya aykırı bulunmaktadır. Nitekim SHP larafından Anayasa Mahkemesi'ne iptal istemiyle başvurulmuştur. Yaklaşık 4 ay olmuştur. Herhalde adli tatil olması dolayıstyla bu iş biraz gecikti. PTT ile TRT arasında yapılan protokolde personele ilişkin hukumler nedir, ne değildir bize hiçbir açıklanma yapümamakla beraber maaslanmızın dondurulacağı, TRT'de iken almakta olduğumuz 4 ikramiyenin ve mesainin ocak ayında kesileceği soylentileri dolaşmaktadır. Biz, PTT'ye vericilerle birlikte bîr esya, bir makine gibi devredilen 600'u teknik, 1600 kişi ne olacağıtnızı bilmeden çalısmaya zorlamyoruz. Sanki devlet sırrı imis gibi bizden bu hususlar gizlenmekte, geleceğimiz açısmdan ne olacağı büinmemektedir. Vericilerle görevli arkadaşlar ayda 15 gun ailesinden uzak, ağır koşullarda çalışmaktadır. 1 dakikalık kesinlinin hesabı sorulmakta, ceza kesme tehdidiyle karşı karşıyadır. Tesiste cihazlann çıkartmakta olduğu gurultu bir jet uçağtmn gurultusu kadardır. Hava şartlanndan dolayı sık sık elektrikler kesilmekte, jeneratorler devreye girmektedir. Bu gurultulu, stresli ortamda iş gormek çok güçtur. Bu guçluk bize bir zorluk vermiyor, ama PTT'ye devredildik diye maaşlanmızm dondurulacak olması, mesailerimizin, ıkramiyelerimizin kesilecek olması bizde yeterince uzuntu yaratmaktadır. Bu uzuntu strese neden olmakta, mide ve kalp rahatsızlıklanna sebep olmaktadır. Nitekim bir arkadaşımız Denizti Verici îstasyonu'nda kalp krizi sonucu vefat etmiştir. Bu arkadaşımız 35 yaşında idi. Biz, devlete yaptığımız. gençliğimizi verdiğimiz yılların, hizmetin karşıhğmda cezalandırılmaktayız. Hukumet tarafından yapılan açıklamada, vericilerin devredilmesinin nedeni olarak yayın yapan kanal sayısını arttırmakmış. Peki bu kadar buyuk bir işe girişmenin faturası bize niçin çıkartılıyor' Bizler artan yayın saatlerine ve kanallanna karşılık gunde yaklaşık 60 saat (FM3 FM4, TV1TV2) bir tek sandalye üzerinde onca gurultu içinde oturarak yayın takibi yapmakta ve olası bir anzaya karşı surekli tetıkte durmaktayız. Butun bunlara karşılık bize daha iyi imkân yaratmaya çalışmak yerine az da olsa hak edilmiş olan haklarımız elimizden alınmak uzeredir. Mesela şimdi butun memurlar zam aldılar. Sozleşmelilere de % 80 zam \erilecek, ama biz şu anda mahkemelik olduğumuz için bir boşluktayız. Ne TRT ne de PTT bize sahip çıkmaktadır. Ricamız; geleceğimiz hakkmda bize bir açıklama yapılması. ESKİ TRT, ŞtMDİKİ PTT VER/CILER PERSONELİ SHP'liler Bir Yanlışlığı Düzeltmeli... OKTAY AKBAL Tatil köyü kirletiüyor Zonguldak ili şirin Bartın ilçesinin sayfiyesi olan Karadeniz kıyısındaki Inkum Tatil Koyü'nde yeni yapılan PTT kamp binasında her gun komur kazanı yakılarak çevredeki evler ve plajda denize girenler komur tozu ve kurum ile kirletilmektedir. Daha sıhhi olan mazotla yemek pişirmek ve su ısıtmak mumkun iken devletin resmi binasında gunde en aşağı üç defa komur yakılmak suretiyle ortaya çıkan duman ve isle çevrenin kirletilmesi en buyuk suçtur. Çevre Koruma Genel Mudurluğu kuran bir devletin çevre kirlenmesini onlemek başüca gorevi iken ustelik bir sayfiye yerinde dinlenen ve denize giren halkın sağlığını tehdit eden komur yakılmasına son verilmesini ve kamp binasındaki butun kazanlann mazota çevrilerek çevrenin korunmasma onem verilmesini ilgililerden bekliyoruz. Dr İ. SADI KAYHAN / tstanbul ÇAĞRI SHP Parlamenterlerınt, Beledıye Başkanlarını, Ilçe Başkanları ve Yönetım Kurulu Üyelerını, II Delegelerını, Tum Örgut Emekçılerını ve Demokratık Kıtle Orgutu Temsılcılerını KATILIMCI, DINAMIK ve BARIŞIK bır ıl orgütu ıçın vereceğım kokteylde gormekten kıvanç duyacağım MUSA ÇULHA SHP Istanbul II Başkan Adayı Gun: 19 8 1989 Curridrtesı Yer: Beyoğlu Beledıye Gazınosu Saat. 14 0017 00arası Tel. 155 32 94155 33 40 DEVRIMCI MÜCADELE "Bırleşmeden once ve bırleşebılmek ıçın, aramızdakı aynlıklara, kesın ve belırlı bır sınır çekmek 7orun ludur " Lenin. "Dünyanın her basarılı devrımcı çehk çekırdeğı. Yu varcıkların belırlı prensıpler çerçevesınde bırleşmesınden doğmuştur" Hlkmet Kıvılcımlı. I TEŞEKKUR Yavrumuzun doğumunda gösterdıklerı yakın ılgıden dolayı tstanbul Hastanesı Baştabibı CEM MÜZİK YAPIM K4DRİ KARAGÖZ NASILANLATAYIM HASRETİMSENİ Bazen kızıl kanlı savas olursun Bazen zeytın dalı barıs olursun Bazen en sevgılı uğras olursun Nasıl anlatayım hasretım senı MÜCAHİT ATMANOĞLU'na Istanbul Hastanesı Kadın Doğum Klınığı Şefi HULKİYE TURGAY ıle Dr. FETHİ PINAR ve hemşirelere tesekkür ederız. YASEMİN / KEMAL YILDIRIM Y () Adres Bestekar Osman Sok No 8/19 Cağaloğlu/İST ACI KAYBIMIZ Partımiz uyesı arkadaşımız İHSAN KURT Geçırdığı bır trafîk kazası sonucu vefat etmiştir Acımız buyuktur Aılesıne ve tum dostlanna başsağlığı dılenz Cem SHP BAKIRKÖY İLÇE YÖNETÎM KURULU ADINA İLÇE BAŞKANI IBRAHlM YENER 21/8/1989'dan ıtıbaren her gece İşte müzik • İşte yemek • Işte bar GRUP ÇAĞRI ATÖLYE CİMİTLER Seramık Derslen, Duvar Panoları, Heykeller İcadıye Cad No 86 Kuzguncuk Tel 342 36 32 (İş) 343 02 52 (Ev) savunmak insanlık sorumluluğudur Toplum ve Bilim Dergisi CEM MÜZİK YAPIM IMC 5 Blok No 5211 Unkapant/IST Tel 51254 38 BARIŞ GELENE DEK JUDİTH KERR çıktı "Httler Oyuncağımı Çaldı'nın devamıdn" AKYÜZ YAYINLARI VİLLA KALAMIŞ Cafe, bar, restaurant Yat Umanı, Kalamış Rez: 336 54 71 f • PERESTROYKA'DAN KIM NE BEKLEDI, NE BULDU TESLİM TÖRE • KURT SORUNUNDA MILIYETCILIK Ml, BIRLESIK PART! MI ŞEYHO SAĞIR • SOL PARTI TARTISMASI SOMUT ADIMLARA YONELIK OLMALI/H. ÇELEBİ POLİTİK CİNAYETLERİ ÖNLEMEK İCİN BİRLESELİM SOSYALIZM: TEORIPRATIK AGUSTOS 89 • SAYI: 8 • TURKIYE'DE NASIL BIR SOSYALIZM ENGİN ERKİNER • KÜRDİSTAN KOMÜNİST PARTİSİ SAVUNMASI (ÖZET) EMEK YAYINCILIK: Ahmet Şuayip Sok, Ufuk Apt. 8'8 Laleliist dünyosı • TARTISMA: DEVRIMCİ ISCI HAREKETININ SORLJNLARI ÇETİN UYGUR/SAİT ÜNER/MUNZUR PEKGÜLEÇ • ISCI SINIFININ YENI BIR ONDERLIĞE İHTIYACI VAR • TURKİYE'NIN WALESA'LARI OLUR MU? • CALISAN KADINLAR KONUSUYOR AGUSTOS 89 SAYI: 20 RESMİ DILE HAYIR • ANADIL YASAKLANAMAZ